Patricia Ryan: Don't insist on English!

Patricia Ryan: İngilizce'de ısrar etmeyin!

106,556 views ・ 2011-03-31

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Taner Tarlakazan Gözden geçirme: Sancak Gülgen
00:16
I know what you're thinking.
0
16260
2000
Ne düşündüğünüzü biliyorum.
00:18
You think I've lost my way,
1
18260
2000
Size göre yolumu kaybettim,
00:20
and somebody's going to come on the stage in a minute
2
20260
2000
ve birisi az sonra sahneye çıkıp beni
00:22
and guide me gently back to my seat.
3
22260
2000
koltuğuma nazikçe geri döndürecek.
00:24
(Applause)
4
24260
6000
(Alkışlar)
00:30
I get that all the time in Dubai.
5
30260
3000
Bununla Dubai'de her zaman karşılaşıyorum.
00:33
"Here on holiday are you, dear?"
6
33260
2000
''Burada tatilde misin?''
00:35
(Laughter)
7
35260
2000
(Kahkahalar)
00:37
"Come to visit the children?
8
37260
3000
''Çocukları ziyarete mi geldin?
00:40
How long are you staying?"
9
40260
2000
Ne kadar kalıyorsun?''
00:42
Well actually, I hope for a while longer yet.
10
42260
3000
Aslında biraz daha fazla kalmayı umuyorum.
00:45
I have been living and teaching in the Gulf
11
45260
3000
Körfezde 30 sene boyunca
00:48
for over 30 years.
12
48260
2000
yaşıyor ve öğretiyorum.
00:50
(Applause)
13
50260
4000
(Alkışlar)
00:54
And in that time, I have seen a lot of changes.
14
54260
4000
Ve bu zamanda, birçok değişim gördüm.
00:58
Now that statistic
15
58260
2000
İstatistik oldukça
01:00
is quite shocking.
16
60260
2000
şok edici.
01:02
And I want to talk to you today
17
62260
2000
Ve size bugün İngilizce'nin
01:04
about language loss
18
64260
2000
küreselleşmesinden ve dil
01:06
and the globalization of English.
19
66260
3000
kaybından bahsedeceğim.
01:09
I want to tell you about my friend
20
69260
2000
Size yetişkinlere Abu Dabi'de İngilizce
01:11
who was teaching English to adults in Abu Dhabi.
21
71260
3000
öğreten bir arkadaşımdan bahsedeceğim.
01:14
And one fine day,
22
74260
2000
Ve bir gün,
01:16
she decided to take them into the garden
23
76260
2000
onları bahçeye doğa hakkında
01:18
to teach them some nature vocabulary.
24
78260
2000
kelime öğretme amaçlı götürmeye karar verdi.
01:20
But it was she who ended up learning
25
80260
2000
Ama sonunda bütün yerel bitkilerin isimlerini
01:22
all the Arabic words for the local plants,
26
82260
2000
ve kullanımlarını, tıptaki kullanımını,
01:24
as well as their uses --
27
84260
2000
kozmetik kullanımlarını,
01:26
medicinal uses, cosmetics,
28
86260
3000
yemekteki kullanımını, şifalı bitkilerin isimlerini
01:29
cooking, herbal.
29
89260
3000
Arapça olarak öğrenen kendisiydi.
01:32
How did those students get all that knowledge?
30
92260
2000
Bu öğrenciler bu bilgileri nereden alıyorlardı?
01:34
Of course, from their grandparents
31
94260
2000
Tabiki, büyük anne ve babalarından
01:36
and even their great-grandparents.
32
96260
3000
ve hatta büyük büyük anne ve babalarından.
01:39
It's not necessary to tell you how important it is
33
99260
3000
Nesiller boyunca iletişim kurabilmenin
01:42
to be able to communicate
34
102260
2000
ne kadar önemli olduğu sizlere
01:44
across generations.
35
104260
2000
söylememe gerek yok.
01:46
But sadly, today,
36
106260
2000
Ama üzülerek, bugün
01:48
languages are dying
37
108260
2000
diller benzeri görülmemiş
01:50
at an unprecedented rate.
38
110260
2000
bir oranda ölüyor.
01:52
A language dies every 14 days.
39
112260
3000
Her 14 günde bir dil ölüyor.
01:56
Now, at the same time,
40
116260
2000
Aynı zamanda,
01:58
English is the undisputed global language.
41
118260
2000
İngilizce tartışmaz küresel dil.
02:00
Could there be a connection?
42
120260
2000
Arada bir bağlantı olabilir mi?
02:02
Well I don't know.
43
122260
2000
Bilmiyorum.
02:04
But I do know that I've seen a lot of changes.
44
124260
3000
Ama biliyorum ki birçok değişiklik gördüm.
02:07
When I first came out to the Gulf, I came to Kuwait
45
127260
3000
Körfeze ilk geldiğim zaman, Kuveyt'e geldim
02:10
in the days when it was still a hardship post.
46
130260
3000
hala cefa cekilen günlerdi.
02:13
Actually, not that long ago.
47
133260
2000
Aslında, bu kadar önce değil.
02:15
That is a little bit too early.
48
135260
3000
Bu birazcık erken.
02:18
But nevertheless,
49
138260
2000
Ama buna rağmen,
02:20
I was recruited by the British Council,
50
140260
2000
diğer 25 öğretmen ile beraber
02:22
along with about 25 other teachers.
51
142260
2000
British Council tarafından işe alındım.
02:24
And we were the first non-Muslims
52
144260
2000
Ve biz Kuveyt'te devlet okullarında
02:26
to teach in the state schools there in Kuwait.
53
146260
3000
görev yapacak ilk müslüman olmayan öğretmenlerdik.
02:29
We were brought to teach English
54
149260
2000
Biz oraya İngilizce öğretmeye gittik
02:31
because the government wanted to modernize the country
55
151260
4000
çünkü devlet ülkeyi modernleştirmek istiyordu
02:35
and to empower the citizens through education.
56
155260
3000
ve vatandaşlarını eğitim ile güçlendirmek istiyordu.
02:38
And of course, the U.K. benefited
57
158260
2000
Ve tabiki, Birleşik Krallık o güzel
02:40
from some of that lovely oil wealth.
58
160260
3000
petrol refahının bir kısmından faydalandı.
02:43
Okay.
59
163260
2000
Tamam.
02:45
Now this is the major change that I've seen --
60
165260
3000
İngilizce öğretmenin nasıl
02:48
how teaching English
61
168260
2000
karşılıklı fayda
02:50
has morphed
62
170260
2000
sağlayan bir durumdan
02:52
from being a mutually beneficial practice
63
172260
4000
devasa uluslararası bir iş haline
02:56
to becoming a massive international business that it is today.
64
176260
3000
gelmiş olduğu benim gördüğüm büyük değişikliklerden biri.
02:59
No longer just a foreign language on the school curriculum,
65
179260
4000
Artık müfredatta sadece bir yabancı dil değil.
03:03
and no longer the sole domain
66
183260
2000
Ve artık ana İngiltere'nin yalnız
03:05
of mother England,
67
185260
2000
etki alanı değil.
03:07
it has become a bandwagon
68
187260
2000
Bu, dünya üzerinde her ingilizce
03:09
for every English-speaking nation on earth.
69
189260
3000
konuşan her ulus için takip edilesi birşey.
03:12
And why not?
70
192260
2000
Neden olmasın?
03:14
After all, the best education --
71
194260
3000
Sonuçta --
03:17
according to the latest World University Rankings --
72
197260
3000
en son dünya üniversiteler sıralamasına göre
03:20
is to be found in the universities
73
200260
2000
en iyi eğitim Birleşik Krallık ve
03:22
of the U.K. and the U.S.
74
202260
4000
Amerika Birleşik Devletlerinde veriliyor.
03:26
So everybody wants to have an English education, naturally.
75
206260
4000
Yani doğal olarak herkes İngilizce eğitim almak istiyor.
03:30
But if you're not a native speaker,
76
210260
2000
Ama anadiliniz İngilizce değilse,
03:32
you have to pass a test.
77
212260
2000
bir sınavı geçmek zorundasınız.
03:34
Now can it be right
78
214260
2000
Sadece dil yeteneklerine
03:36
to reject a student
79
216260
2000
bakarak bir öğrenciyi kabul
03:38
on linguistic ability alone?
80
218260
2000
etmemek doğru olur mu?
03:40
Perhaps you have a computer scientist
81
220260
2000
Belki de dahi olan bir
03:42
who's a genius.
82
222260
2000
bilgisayar bilimcisiniz.
03:44
Would he need the same language as a lawyer, for example?
83
224260
3000
O kişi avukatın konuştuğu kadar İngilizce bilmek zorunda mı?
03:47
Well, I don't think so.
84
227260
3000
Bence değil.
03:51
We English teachers reject them all the time.
85
231260
3000
Biz İngilizce öğretmenleri onları her zaman geri çeviriyoruz.
03:54
We put a stop sign,
86
234260
2000
Dur işareti koyuyoruz,
03:56
and we stop them in their tracks.
87
236260
2000
ve onları durduruyoruz.
03:58
They can't pursue their dream any longer,
88
238260
2000
Hayallerini İngilizce öğrenene kadar,
04:00
'til they get English.
89
240260
3000
sürdüremiyorlar.
04:04
Now let me put it this way:
90
244260
3000
Bunu şu şekilde anlatayım,
04:07
if I met a monolingual Dutch speaker
91
247260
4000
eğer sadece Hollandaca bilen ve
04:11
who had the cure for cancer,
92
251260
2000
kansere karşı tedavisi elinde olan biri ile tanışsam,
04:13
would I stop him from entering my British University?
93
253260
3000
onu Britanya Üniversitesi'ne girmekten alıkoyar mıyım?
04:16
I don't think so.
94
256260
2000
Hiçte öyle değil.
04:18
But indeed, that is exactly what we do.
95
258260
3000
Ama aslında, bu tam olarak yaptığımız şey.
04:21
We English teachers are the gatekeepers.
96
261260
3000
Biz İngilizce öğretmenleri kapıları tutanlarız.
04:24
And you have to satisfy us first
97
264260
3000
Ve İngilizce'nizin iyi olduğu konusunda
04:27
that your English is good enough.
98
267260
3000
önce bizi tatmin etmeniz lazım.
04:31
Now it can be dangerous
99
271260
2000
Belli bir katmandaki topluluğa
04:33
to give too much power
100
273260
3000
çok fazla güç vermek
04:36
to a narrow segment of society.
101
276260
2000
tehlikeli olabilir.
04:38
Maybe the barrier would be too universal.
102
278260
3000
Belki bariyer çok evrensel olacak.
04:41
Okay.
103
281260
2000
Tamam.
04:43
"But," I hear you say,
104
283260
3000
''Ama,'' Dediğinizi duyar gibiyim,
04:46
"what about the research?
105
286260
2000
''Araştırmadan ne haber?
04:48
It's all in English."
106
288260
2000
Hepsi İngilizce.''
04:50
So the books are in English,
107
290260
2000
Kitaplar İngilizce,
04:52
the journals are done in English,
108
292260
2000
makaleler İngilizce yapılıyor,
04:54
but that is a self-fulfilling prophecy.
109
294260
3000
ama bu kendi kendini tatmin eden bir kehanet.
04:57
It feeds the English requirement.
110
297260
2000
İngilizce gerekliliğini besliyor.
04:59
And so it goes on.
111
299260
2000
Ve bu şekilde gidiyor.
05:01
I ask you, what happened to translation?
112
301260
3000
Size soruyorum, çeviriye ne oldu?
05:04
If you think about the Islamic Golden Age,
113
304260
4000
İslamik altın çağı düşünüyorsanız,
05:08
there was lots of translation then.
114
308260
3000
o zaman bir sürü çeviri vardı.
05:11
They translated from Latin and Greek
115
311260
3000
Latince ve Yunancadan çeviri yaptılar,
05:14
into Arabic, into Persian,
116
314260
2000
Arapçaya, Farsçaya,
05:16
and then it was translated on
117
316260
2000
ve sonra avrupanın Germen
05:18
into the Germanic languages of Europe
118
318260
2000
dillerine ve Romen dillerine
05:20
and the Romance languages.
119
320260
2000
çevrildi.
05:22
And so light shone upon the Dark Ages of Europe.
120
322260
4000
Ve sonra ışık avrupanın karanlık çağları üzerine doğdu.
05:27
Now don't get me wrong;
121
327260
2000
Beni yanlış anlamayın;
05:29
I am not against teaching English,
122
329260
2000
İngilizce öğretmenin karşısında değilim,
05:31
all you English teachers out there.
123
331260
2000
hepiniz ingilizce öğretmenlerisiniz.
05:33
I love it that we have a global language.
124
333260
2000
Küresel bir dile sahip olmamızı seviyorum.
05:35
We need one today more than ever.
125
335260
3000
Her zaman olduğundan daha çok ihtiyacımız var.
05:38
But I am against using it
126
338260
2000
Ama bunu bir bariyer
05:40
as a barrier.
127
340260
2000
olarak kullanmaya karşıyım.
05:42
Do we really want to end up with 600 languages
128
342260
3000
Gerçekten ana dil olarak ingilizce ya da Çince'nin
05:45
and the main one being English, or Chinese?
129
345260
3000
olduğu 600 tane dil istiyor muyuz?
05:48
We need more than that. Where do we draw the line?
130
348260
3000
Bundan daha fazlasına ihtiyacımız var.Çizgiyi nereye çekeceğiz?
05:51
This system
131
351260
2000
Bu sistem zekayı ve
05:53
equates intelligence
132
353260
3000
İngilizce bilgisini ki
05:56
with a knowledge of English,
133
356260
3000
biraz keyfi--
05:59
which is quite arbitrary.
134
359260
2000
bir araya getiriyor.
06:01
(Applause)
135
361260
6000
(Alkışlar)
06:07
And I want to remind you
136
367260
2000
Ve size hatırlatmak istiyorum
06:09
that the giants upon whose shoulders
137
369260
3000
bugünün aydınlarının omuzlarının
06:12
today's intelligentsia stand
138
372260
2000
üzerinde durduğu devler
06:14
did not have to have English,
139
374260
2000
İngilizce'ye sahip değildi,
06:16
they didn't have to pass an English test.
140
376260
2000
Bir İngilizce sınavını geçmek zorunda değillerdi.
06:18
Case in point, Einstein.
141
378260
3000
Örnek olarak, Einstein.
06:22
He, by the way, was considered remedial at school
142
382260
3000
Bu arada kendisi okulda iken tedavi edilmesi gereken biri olarak
06:25
because he was, in fact, dyslexic.
143
385260
2000
görüldü, çünkü kendisi disleksikti.
06:27
But fortunately for the world,
144
387260
2000
Ama dünya çok şanslı ki,
06:29
he did not have to pass an English test.
145
389260
3000
İngilizce sınavını geçmek zorunda değildi.
06:32
Because they didn't start until 1964
146
392260
3000
Çünkü 1964e kadar TOEFL'a
06:35
with TOEFL,
147
395260
2000
başlamadılar,
06:37
the American test of English.
148
397260
2000
Amerikan İngilizce testi.
06:39
Now it's exploded.
149
399260
2000
Şimdi ise bir patlama hakim.
06:41
There are lots and lots of tests of English.
150
401260
3000
İngilizce birçok test var.
06:44
And millions and millions of students
151
404260
2000
Ve bu testlere giren milyonlarca
06:46
take these tests every year.
152
406260
2000
öğrenci var.
06:48
Now you might think, you and me,
153
408260
2000
Aslında düşünebilirsiniz, ben de aynı zamanda,
06:50
"Those fees aren't bad, they're okay,"
154
410260
2000
bu ücretler çok kötü değil, idare eder şekildeler,
06:52
but they are prohibitive
155
412260
2000
ama fakir olan milyonlarca
06:54
to so many millions of poor people.
156
414260
2000
insan için fahiştir.
06:56
So immediately, we're rejecting them.
157
416260
2000
Yani sonuç olarak, onları kabul etmiyoruz.
06:58
(Applause)
158
418260
3000
(Alkışlar)
07:01
It brings to mind a headline I saw recently:
159
421260
3000
Geçenlerde gördüğüm bir manşet aklıma geldi:
07:04
"Education: The Great Divide."
160
424260
2000
''Eğitim: Büyük ayrım.''
07:06
Now I get it,
161
426260
2000
Şimdi anlıyorum,
07:08
I understand why people would want to focus on English.
162
428260
3000
İnsanlar neden ingilizce üzerinde odaklanmalılar anlıyorum.
07:11
They want to give their children the best chance in life.
163
431260
3000
Çocuklarına hayatta en iyi şansı vermek istiyorlar.
07:15
And to do that, they need a Western education.
164
435260
3000
Ve bunu yapmak için, batı eğitimine ihtiyaçları var.
07:18
Because, of course, the best jobs
165
438260
2000
Çünkü, tabi ki, en iyi işler
07:20
go to people out of the Western Universities,
166
440260
3000
batı üniversitelerinden mezun olanlara gidiyor,
07:23
that I put on earlier.
167
443260
2000
daha öncede belirttiğim gibi.
07:25
It's a circular thing.
168
445260
2000
Bu döngüsel bir olay.
07:27
Okay.
169
447260
2000
Tamam.
07:29
Let me tell you a story about two scientists,
170
449260
2000
İki bilimadamı ile ilgili hikayeyi anlatayım size.
07:31
two English scientists.
171
451260
2000
iki İngiliz bilimadamı.
07:33
They were doing an experiment
172
453260
2000
Genetik, hayvanların ön ayakları
07:35
to do with genetics
173
455260
2000
ve arka ayakları ile ilgili
07:37
and the forelimbs and the hind limbs of animals.
174
457260
3000
bir deney yapıyorlardı.
07:40
But they couldn't get the results they wanted.
175
460260
2000
Ama istedikleri sonuçları alamıyorlardı.
07:42
They really didn't know what to do,
176
462260
2000
Gerçekten ne yapacaklarını bilemiyorlardı,
07:44
until along came a German scientist
177
464260
3000
ön ayak ve arka ayak ile ilgili
07:47
who realized that they were using two words
178
467260
3000
iki kelime kullandıklarını anlayan bir
07:50
for forelimb and hind limb,
179
470260
2000
Alman bilimadamı gelene kadar,
07:52
whereas genetics does not differentiate
180
472260
4000
genetikte bu ayrım yoktu,
07:56
and neither does German.
181
476260
2000
Almancada da yoktu.
07:58
So bingo,
182
478260
2000
Yani,
08:00
problem solved.
183
480260
2000
problem çözüldü.
08:02
If you can't think a thought,
184
482260
2000
Eğer birşeyi düşünemezseniz,
08:04
you are stuck.
185
484260
3000
takılıp kalırsınız.
08:07
But if another language can think that thought,
186
487260
2000
Ama başka bir dil o düşünceyi düşünebilirse,
08:09
then, by cooperating,
187
489260
2000
o zaman, birlikte çalışarak,
08:11
we can achieve and learn so much more.
188
491260
3000
çok daha fazlasını öğrenip başarabiliriz.
08:16
My daughter
189
496260
2000
Benim kızım,
08:18
came to England from Kuwait.
190
498260
3000
Kuveyt'ten ingiltere'ye geldi.
08:21
She had studied science and mathematics in Arabic.
191
501260
3000
Arapça olarak bilim ve matematik okudu.
08:24
It's an Arabic-medium school.
192
504260
3000
Orta düzeyde bir Arapça okuldu.
08:27
She had to translate it into English at her grammar school.
193
507260
3000
Gramer okulunda İngilizce'ye çevirmek zorundaydı.
08:30
And she was the best in the class
194
510260
2000
Ve o konularda sınıfında
08:32
at those subjects.
195
512260
2000
en iyisiydi.
08:34
Which tells us
196
514260
2000
Bu da bize gösteriyor ki
08:36
that when students come to us from abroad,
197
516260
2000
öğrenciler bize yurtdışından geldiğinde,
08:38
we may not be giving them enough credit
198
518260
2000
onlara bildikleri hakkında yeteri
08:40
for what they know,
199
520260
2000
kadar kredi vermiyoruz,
08:42
and they know it in their own language.
200
522260
3000
ve bunu kendi dillerinde biliyorlar.
08:45
When a language dies,
201
525260
2000
Bir dil öldüğü zaman,
08:47
we don't know what we lose with that language.
202
527260
3000
o dille beraber neyi kaybettiğimizi bilmiyoruz.
08:50
This is -- I don't know if you saw it on CNN recently --
203
530260
4000
Bu -- bilmiyorum CNN'de gördünüz mü --
08:54
they gave the Heroes Award
204
534260
2000
Genç bir Kenya'lı çobana
08:56
to a young Kenyan shepherd boy
205
536260
3000
Kahramanlar Ödülü verdiler
08:59
who couldn't study at night in his village,
206
539260
3000
Kendi köyünde geceleri çalışamıyordu
09:02
like all the village children,
207
542260
2000
bütün köy çocukları gibi,
09:04
because the kerosene lamp,
208
544260
2000
çünkü kerosen lambası,
09:06
it had smoke and it damaged his eyes.
209
546260
2000
dumana sahipti ve gözlere zarar veriyordu.
09:08
And anyway, there was never enough kerosene,
210
548260
3000
Ve neyse, asla yeterli kerosen olmuyordu,
09:11
because what does a dollar a day buy for you?
211
551260
3000
çünkü bir dollar size ne alabilir?
09:14
So he invented
212
554260
2000
O da ücretsiz bir güneş
09:16
a cost-free solar lamp.
213
556260
3000
lambası icat etti.
09:19
And now the children in his village
214
559260
2000
Ve şimdi köyündeki çocuklar
09:21
get the same grades at school
215
561260
2000
evinde elektrik olan diğer çocuklar
09:23
as the children who have electricity at home.
216
563260
4000
ile aynı notları alıyor.
09:27
(Applause)
217
567260
6000
(Alkışlar)
09:33
When he received his award,
218
573260
2000
Ödülünü aldığı zaman,
09:35
he said these lovely words:
219
575260
2000
şu tatlı sözeri söyledi:
09:37
"The children can lead Africa from what it is today,
220
577260
3000
''Çocuklar Afrikayı bugün olduğundan öteye taşıyabilir,
09:40
a dark continent,
221
580260
2000
kara kıtadan,
09:42
to a light continent."
222
582260
2000
aydınlık bir kıtaya.''
09:44
A simple idea,
223
584260
2000
Çok basit bir fikir,
09:46
but it could have such far-reaching consequences.
224
586260
3000
ama çok daha uzaklara erişebilir.
09:50
People who have no light,
225
590260
2000
Işığı olmayan insanlar,
09:52
whether it's physical or metaphorical,
226
592260
3000
fiziksel olarak ya da düşünsel olarak,
09:55
cannot pass our exams,
227
595260
3000
sınavlarımızı geçemezler,
09:58
and we can never know what they know.
228
598260
3000
ve ne bildiklerini asla bilemeyiz.
10:01
Let us not keep them and ourselves
229
601260
3000
Onları ve kendimiz karanlıkta
10:04
in the dark.
230
604260
2000
bırakmayalım.
10:06
Let us celebrate diversity.
231
606260
3000
Farklılığı kutlayalım.
10:09
Mind your language.
232
609260
3000
Dilinize önem verin.
10:12
Use it to spread great ideas.
233
612260
4000
Güzel fikirleri yaymak için kullanın.
10:16
(Applause)
234
616260
7000
(Alkışlar)
10:23
Thank you very much.
235
623260
2000
Çok teşekkürler.
10:25
(Applause)
236
625260
3000
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7