Feisal Abdul Rauf: Lose your ego, find your compassion

36,756 views ・ 2015-07-17

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: serdar onuk Gözden geçirme: Ayşe Demirel
00:12
I'm speaking about compassion from an Islamic point of view,
0
12000
5000
Ben şefkat hakkında islami bir bakış açısıyla konuşuyorum
00:17
and perhaps my faith is not very well thought of
1
17000
3000
ve belki de benim inancım şefkat ile temellenmiş
00:20
as being one that is grounded in compassion.
2
20000
4000
bir inanç olarak tasavvur edilenlerden biri değil.
00:24
The truth of the matter is otherwise.
3
24000
2000
İşin hakikati ise düşünülenin tam aksi.
00:26
Our holy book, the Koran, consists of 114 chapters,
4
26000
6000
Kutsal kitabımız Kuran 114 sureden oluşuyor,
00:32
and each chapter begins with what we call the basmala,
5
32000
4000
ve her sure besmele dediğimiz
00:36
the saying of "In the name of God, the all compassionate, the all merciful,"
6
36000
6000
Rahman(şefkatli) ve Rahim(bağışlayıcı) olan Allah'ın adıyla başlıyor,
00:42
or, as Sir Richard Burton --
7
42000
2000
veya Sir Richard Burton'un tercüme ettiği gibi,
00:44
not the Richard Burton who was married to Elizabeth Taylor,
8
44000
3000
Elizabeth Taylor ile evlenmiş olan Richard Burton değil,
00:47
but the Sir Richard Burton who lived a century before that
9
47000
3000
ondan bir yüzyıl önce yaşamış,
00:50
and who was a worldwide traveler
10
50000
2000
ve dünyayı gezen bir seyyah,
00:52
and translator of many works of literature --
11
52000
4000
ve birçok edebi eserin çevirmeni olan Richard Burton,
00:56
translates it. "In the name of God, the compassionating, the compassionate."
12
56000
7000
şu sekilde cevirmistir, "Merhamet eden ve sefkatli Allah`in adiyla."
01:03
And in a saying of the Koran, which to Muslims is God speaking to humanity,
13
63000
7000
Allah, bütün insanlığa hitaben müslümanlarla konuştuğu Kuran'ın bir ayetinde
01:10
God says to his prophet Muhammad --
14
70000
3000
peygamberine,
01:13
whom we believe to be the last of a series of prophets,
15
73000
3000
Bizim peygamberlerin sonuncusu olduğuna inandığımız Hz. Muhammed`e,
01:16
beginning with Adam, including Noah, including Moses, including Abraham,
16
76000
6000
Hz. Adem ile başlayan, Hz. Nuh, Hz. Musa, ve Hz. İbrahim ile devam eden
01:22
including Jesus Christ, and ending with Muhammad --
17
82000
4000
içinde Hz İsa'nın da bulunduğu peygamberlik silsilesinin son peygamberi olan Hz. Muhammed'e der ki,
01:26
that, "We have not sent you, O Muhammad,
18
86000
3000
"Ey Muhammed! Biz seni rahmet, yani insanlığa şefkat kaynağı
01:29
except as a 'rahmah,' except as a source of compassion to humanity."
19
89000
6000
olma amacı dışında göndermedik."
01:35
For us human beings, and certainly for us as Muslims,
20
95000
4000
Ve biz insanlar olarak, ve elbetteki,
01:39
whose mission, and whose purpose in following the path of the prophet
21
99000
5000
amacı peygamberinin yolunu takip etmek olan müslümanlar olarak,
01:44
is to make ourselves as much like the prophet.
22
104000
4000
görevimiz onun yolunu olabildiğince izleyerek kendimizi peygamere benzetmektir,
01:48
And the prophet, in one of his sayings, said,
23
108000
2000
ve peygamber, bir hadisinde der ki,
01:50
"Adorn yourselves with the attributes of God."
24
110000
5000
"Kendinizi Allah'ın özellikleriyle donatın."
01:55
And because God Himself said that the primary attribute of his is compassion --
25
115000
6000
Çünkü Allah, kendi şefkati için Kur'an'da buyurur ki,
02:01
in fact, the Koran says that "God decreed upon himself compassion,"
26
121000
5000
'Allah merhamet üzerine emretmiştir.'
02:06
or, "reigned himself in by compassion" --
27
126000
4000
ya da, "merhamet ile hukmeder."
02:10
therefore, our objective and our mission must be to be sources of compassion,
28
130000
7000
Bu nedenle, bizim hedefimiz ve görevimiz şefkatin kaynakları olmak olmalı,
02:17
activators of compassion, actors of compassion
29
137000
4000
şefkatin destekleyicileri, merhametin aktörleri,
02:21
and speakers of compassion and doers of compassion.
30
141000
4000
ve şefkatin sözcüleri, ve şefkatin uygulayıcıları.
02:25
That is all well and good,
31
145000
3000
Bu tümüyle iyi ve güzel,
02:28
but where do we go wrong,
32
148000
3000
ama hata yaptığımız yer neresi?
02:31
and what is the source of the lack of compassion in the world?
33
151000
5000
ve dünya üzerindeki merhamet eksikliğinin kaynağı nerde?
02:36
For the answer to this, we turn to our spiritual path.
34
156000
5000
Bunun cevabı yine kendi manevi iç dünyamızda.
02:41
In every religious tradition, there is the outer path and the inner path,
35
161000
7000
Bütün dinsel geleneklerde içsel ya da dışsal olarak adlandırılsın,
02:48
or the exoteric path and the esoteric path.
36
168000
5000
iyi bilenen veyahut esrarengiz bir yol vardır.
02:53
The esoteric path of Islam is more popularly known as Sufism, or "tasawwuf" in Arabic.
37
173000
8000
İslamın gizemli yolu daha çok Sufism ya da Arapça tasavvuf olarak bilinir.
03:01
And these doctors or these masters,
38
181000
3000
Ve bu doktorlar ya da üstatlar,
03:04
these spiritual masters of the Sufi tradition,
39
184000
4000
Sufi geleneğinin bu manevi ustaları,
03:08
refer to teachings and examples of our prophet
40
188000
4000
Bütün sorunlarımızın kaynağının nerde yattığını gösteren
03:12
that teach us where the source of our problems lies.
41
192000
4000
hadisler ve örnekler sunarlar.
03:16
In one of the battles that the prophet waged,
42
196000
4000
Peygamber, yer aldığı savaşlardan birinde,
03:20
he told his followers, "We are returning from the lesser war
43
200000
5000
takipçilerine demiştir ki, "Küçük bir savaştan daha büyük bir savaşa yol alıyoruz,
03:25
to the greater war, to the greater battle."
44
205000
4000
daha büyük bir muharebeye."
03:29
And they said, "Messenger of God, we are battle-weary.
45
209000
5000
Onlar da karşılık olarak, "Ya Allah'ın peygamberi, biz savaş yorgunuyuz.
03:34
How can we go to a greater battle?"
46
214000
3000
Nasıl daha büyük bir savaşa gireriz?" dediler.
03:37
He said, "That is the battle of the self, the battle of the ego."
47
217000
8000
O da, "Bu insanın kendisiyle olan savaşıdır, nefsiyle olan savaşıdır." dedi.
03:45
The sources of human problems have to do with egotism, "I."
48
225000
9000
İnsanlığın sorunlarının kaynağı bencilliktir, kendi kibridir.
03:54
The famous Sufi master Rumi, who is very well known to most of you,
49
234000
6000
Ünlü Sufi üstadı, hepiniz tarafından iyi bilinen Rumi'nin,
04:00
has a story in which he talks of a man who goes to the house of a friend,
50
240000
6000
arkadaşının evine gitmekte olan bir adamla ilgili bir hikâyesi vardır,
04:06
and he knocks on the door,
51
246000
3000
adam kapıyı çalar,
04:09
and a voice answers, "Who's there?"
52
249000
3000
kapının arkasındaki ses, 'Kim o?' der.
04:12
"It's me," or, more grammatically correctly, "It is I,"
53
252000
5000
'Benim' der adam,
04:17
as we might say in English.
54
257000
2000
dilbilgisel açıdan daha doğrusu "O benim!" şeklinde ifade edilebilir.
04:19
The voice says, "Go away."
55
259000
3000
Ses, "Git burdan." der.
04:22
After many years of training, of disciplining, of search and struggle,
56
262000
8000
Yıllar süren eğitimlerden, disiplinden, arayış ve mücadelelerden sonra,
04:30
he comes back.
57
270000
2000
adam geri gelir,
04:32
With much greater humility, he knocks again on the door.
58
272000
4000
ve çok daha büyük bir tevazu ile kapıyı tekrar çalar.
04:36
The voice asks, "Who is there?"
59
276000
3000
Ses sorar, "Kim o?"
04:39
He said, "It is you, O heartbreaker."
60
279000
4000
"Sensin," der, "Ah kalp kıran!"
04:43
The door swings open, and the voice says,
61
283000
4000
Kapının kanatları kendiliğinden açılır ve içerideki ses,
04:47
"Come in, for there is no room in this house for two I's,"
62
287000
7000
"İçeri gel, zira bu evde iki Ben'e yer yoktur,
04:54
-- two capital I's, not these eyes -- "for two egos."
63
294000
4000
iki büyük Ben'e," bu gözlere değil, "iki egoya yer yoktur." der.
04:58
And Rumi's stories are metaphors for the spiritual path.
64
298000
9000
Rumi'nin hikâyeleri ilahi yolun mecazlarıdır.
05:07
In the presence of God, there is no room for more than one "I,"
65
307000
6000
Allah'ın varlığında, birden fazla Ben'e yer yoktur.
05:13
and that is the "I" of divinity.
66
313000
5000
ve bu Ben'de ilahi olandır.
05:18
In a teaching -- called a "hadith qudsi" in our tradition --
67
318000
4000
Bizim sünnetimizde hadisi şerif olarak geçen bir öğretide,
05:22
God says that, "My servant," or "My creature, my human creature,
68
322000
6000
Allah der ki, "Kulum," ya da "insan üzre yarattığım,
05:28
does not approach me by anything that is dearer to me
69
328000
6000
senden yapmanı istediğim şeyler haricindekilerle
05:34
than what I have asked them to do."
70
334000
3000
bana gelmeyesin."
05:37
And those of you who are employers know exactly what I mean.
71
337000
4000
Ve siz patronlar, işverenler ne demek istedigimi siz çok daha iyi biliyorsunuz.
05:41
You want your employees to do what you ask them to do,
72
341000
4000
Siz çalışanlarınızın ne istiyorsanız onu yapmalarını dilersiniz,
05:45
and if they've done that, then they can do extra.
73
345000
2000
ve eğer ki bunu bitirmişlerse, daha fazlasını da yapabilirler.
05:47
But don't ignore what you've asked them to do.
74
347000
3000
ama elbette sizin istediğinizi yoksaymadan.
05:50
"And," God says, "my servant continues to get nearer to me,
75
350000
6000
Ve Allah der ki, "Benim kulum benim istediklerimden de fazlasını yaparak,
05:56
by doing more of what I've asked them to do" --
76
356000
3000
bana yaklaşmaya devam ediyor,"
05:59
extra credit, we might call it --
77
359000
2000
fazladan bir kaç kredi, diyebiliriz.
06:01
"until I love him or love her.
78
361000
4000
"Ben onu sevene kadar.
06:05
And when I love my servant," God says,
79
365000
3000
Ve ben bir kulumu sevdiğimde," buyurur Allah,
06:08
"I become the eyes by which he or she sees,
80
368000
6000
"Onun gören gözleri olurum,
06:14
the ears by which he or she listens,
81
374000
6000
işiten kulakları,
06:20
the hand by which he or she grasps,
82
380000
5000
tutan elleri,
06:25
and the foot by which he or she walks,
83
385000
4000
ve yürüyen ayakları,
06:29
and the heart by which he or she understands."
84
389000
5000
ve hisseden kalbi olurum."
06:34
It is this merging of our self with divinity
85
394000
5000
Bu bizi ilahi olarak birbimize yaklaştırandır.
06:39
that is the lesson and purpose of our spiritual path and all of our faith traditions.
86
399000
8000
Bu bütünüyle bizim inanç geleneğimiz, kat etmemiz gereken ilahi yol ve almamız gereken derstir.
06:47
Muslims regard Jesus as the master of Sufism,
87
407000
6000
Müslümanlar, ilahi yolu vurgulamak için gelen en önemli elçi ve peygamber olan Hz. İsa'yı
06:53
the greatest prophet and messenger who came to emphasize the spiritual path.
88
413000
7000
Sufizm'in Üstadı olarak kabul ederler,
07:00
When he says, "I am the spirit, and I am the way,"
89
420000
4000
O, "Ben ruhum, ve yol benim." dediginde,
07:04
and when the prophet Muhammad said, "Whoever has seen me has seen God,"
90
424000
5000
Hz. Muhammed'in, "Beni kim gormüşşe, Allah'ı görmüştür," demesi,
07:09
it is because they became so much an instrument of God,
91
429000
5000
onların varlığının tamamen Allah'ın delaletleri olması sebebiyledir,
07:14
they became part of God's team --
92
434000
2000
onlar Allah yolunun birer parçası olmuşlardır,
07:16
so that God's will was manifest through them,
93
436000
4000
Allah'ın inayeti ve vasiyeti onlar üzerinden kendini göstersin diye,
07:20
and they were not acting from their own selves and their own egos.
94
440000
4000
kendi nefslerinden ötürü ve benlikleri ile değil.
07:24
Compassion on earth is given, it is in us.
95
444000
7000
Dünya üzerindeki merhamet bize verilmiştir, doğuştandır, içimizdedir.
07:31
All we have to do is to get our egos out of the way,
96
451000
5000
Tek yapmamız gereken kibrimizi yolumuzdan defetmektir,
07:36
get our egotism out of the way.
97
456000
3000
bencilliğimizi bir kenara itmektir.
07:39
I'm sure, probably all of you here, or certainly the very vast majority of you,
98
459000
8000
Eminim ki, muhtemelen buradaki herkesin, ya da kesinlikle büyük bir çoğunluğumuzun olduğu gibi,
07:47
have had what you might call a spiritual experience,
99
467000
4000
hepimiz ilahi bir deneyimi tecrübe etmişizdir,
07:51
a moment in your lives when, for a few seconds, a minute perhaps,
100
471000
7000
hayatlarımızın içinde sadece bir an, bir dakika, belki de bir kaç saniye,
07:58
the boundaries of your ego dissolved.
101
478000
6000
benliğimizin sınırlarının fesholduğu o anı yasamışızdır.
08:04
And at that minute, you felt at one with the universe --
102
484000
7000
Ve kendinizi evrenle bir bütün hissettiğimiz bu an içinde,
08:11
one with that jug of water, one with every human being,
103
491000
6000
şu sürahi su gibi, bütün insanlıkla beraber,
08:17
one with the Creator --
104
497000
4000
yaratıcısı ile bütün,
08:21
and you felt you were in the presence of power, of awe,
105
501000
5000
O'nun varlığını huşu içinde,
08:26
of the deepest love, the deepest sense of compassion and mercy
106
506000
4000
o en derin aşkı, şefkat ve merhamete dair o en derin duyguları
08:30
that you have ever experienced in your lives.
107
510000
4000
daha önce hayatımızda bir kez bile tatmadığımız o hissi içimizde hissetmişizdir.
08:34
That is a moment which is a gift of God to us --
108
514000
6000
Bu, Allah tarafından bize,
08:40
a gift when, for a moment, he lifts that boundary
109
520000
4000
sınırları kaldırdığı sırada sunduğu bir armağandır,
08:44
which makes us insist on "I, I, I, me, me, me,"
110
524000
6000
bizi "Ben Ben Ben, Benim, Benim, Benim" demekte ısrar ettirmek yerine
08:50
and instead, like the person in Rumi's story,
111
530000
4000
Rumi`nin hikayesindeki kişi gibi hissetmemizi sağlayan bir hediye,
08:54
we say, "Oh, this is all you.
112
534000
6000
"Ah! Hepsi sensin." deriz.
09:00
This is all you. And this is all us.
113
540000
2000
Hepsi sensin. Hepimiz biriz.
09:02
And us, and I, and us are all part of you.
114
542000
6000
Ve biz, ve ben, biz hepimiz senin bir parçanız.
09:08
O, Creator! O, the Objective! The source of our being
115
548000
6000
Tüm yaratılanlar, tüm cisimler ve hayatın kaynağı,
09:14
and the end of our journey,
116
554000
2000
ve tüm bu yolculuğun sonu.
09:16
you are also the breaker of our hearts.
117
556000
5000
Sen aynı zamanda kalplerimizin kırıcısısın.
09:21
You are the one whom we should all be towards, for whose purpose we live,
118
561000
6000
Sen tamamiyle yönelmemiz gerekensin, yaşama amacımızsın,
09:27
and for whose purpose we shall die,
119
567000
4000
uğruna ölünmesi gerekensin,
09:31
and for whose purpose we shall be resurrected again
120
571000
4000
ve adına yeniden dirilinecek olan
09:35
to account to God to what extent we have been compassionate beings."
121
575000
7000
bizim merhametli varlığımızı genişleten Allah'ın adına.
09:42
Our message today, and our purpose today,
122
582000
4000
Bugün burada bulunanlar olarak,
09:46
and those of you who are here today,
123
586000
3000
bizim mesajımız ve amacımız,
09:49
and the purpose of this charter of compassion, is to remind.
124
589000
5000
bu merhamet seferinin amacı hatırlatmaktır.
09:54
For the Koran always urges us to remember, to remind each other,
125
594000
8000
Zira Kur'an, bize hatırlatmamızı telkin eder, birbirimize hatırlatmamızı,
10:02
because the knowledge of truth is within every human being.
126
602000
8000
çünkü gerçek doğru bütün insanların içindedir.
10:10
We know it all.
127
610000
3000
Biliyoruz.
10:13
We have access to it all.
128
613000
2000
Bunu anlamaya imkanımız var.
10:15
Jung may have called it "the subconscious."
129
615000
4000
Jung bunu bilinçaltı diye adlandırmış olabilir.
10:19
Through our subconscious, in your dreams --
130
619000
4000
Bilinçaltlarımızda, hayallerinizde,
10:23
the Koran calls our state of sleep "the lesser death,"
131
623000
8000
Kur'anda yazıldığı gibi, uyku halimizde,
10:31
"the temporary death" --
132
631000
4000
yani küçük, geçici ölüm.
10:35
in our state of sleep we have dreams, we have visions,
133
635000
5000
Uykudayken hayaller görürüz, imgeler,
10:40
we travel even outside of our bodies, for many of us,
134
640000
6000
bir çoğumuz vücutlarımızın dışında yolculuklar yaparız,
10:46
and we see wonderful things.
135
646000
3000
harika şeyler görürüz.
10:49
We travel beyond the limitations of space as we know it,
136
649000
5000
Bildiğimiz uzayın sınırlarının ötesinde seyahatlere çıkarız.
10:54
and beyond the limitations of time as we know it.
137
654000
4000
Ve bildiğimiz zamanın ötesinde.
10:58
But all this is for us to glorify the name of the creator
138
658000
10000
Ancak tüm bunlar, merhametli ve şefkat gösteren
11:08
whose primary name is the compassionating, the compassionate.
139
668000
6000
yaratıcının adını yüceltmek içindir.
11:14
God, Bokh, whatever name you want to call him with, Allah, Ram, Om,
140
674000
7000
Tanrı, Bokh, onu nasıl çağırmak istersen, Allah, Ram, Om,
11:21
whatever the name might be through which you name
141
681000
3000
hangi isimle isimlendirirsen isimlendir,
11:24
or access the presence of divinity,
142
684000
4000
ya da o ilahi varlığa nasıl erişebiliyorsan,
11:28
it is the locus of absolute being,
143
688000
6000
bu mutlak varlığın oldugu noktadır,
11:34
absolute love and mercy and compassion,
144
694000
4000
mutlak aşk ve merhamet ve şefkatin,
11:38
and absolute knowledge and wisdom,
145
698000
3000
ve mutlak bilgi ve bilgeliğin,
11:41
what Hindus call "satchidananda."
146
701000
3000
Hindularin dediği gibi, "Satchidananda."
11:44
The language differs,
147
704000
3000
Diller farklı,
11:47
but the objective is the same.
148
707000
4000
ama özne aynı.
11:51
Rumi has another story
149
711000
2000
Rumi'nin başka bir hikayesi var
11:53
about three men, a Turk, an Arab and --
150
713000
3000
üç kişi hakkında, bir Türk, bir Arap,
11:56
and I forget the third person, but for my sake, it could be a Malay.
151
716000
4000
üçüncüsünü unuttum, benim hatrıma, bir Malezyalı olsun.
12:00
One is asking for angur -- one is, say, an Englishman --
152
720000
3000
Bir tanesi angour ister, diyelim ki İngiliz,
12:03
one is asking for eneb, and one is asking for grapes.
153
723000
5000
bir diğeri eneb ister, bir diğeri de üzüm ister.
12:08
And they have a fight and an argument because
154
728000
3000
Ve kavga edip tartışırlar çünkü,
12:11
-- "I want grapes." "I want eneb. "I want angur." --
155
731000
4000
"Ben üzüm istiyorum, ben eneb istiyorum, ben angour istiyorum."
12:15
not knowing that the word that they're using
156
735000
3000
biribirlerinin kullandıkları kelimelerin anlamlarını bilmeden
12:18
refers to the same reality in different languages.
157
738000
3000
aynı şeyi başka dillerde isteyerek.
12:21
There's only one absolute reality by definition,
158
741000
6000
Doğası gereği sadece bir tek gerçeklik vardır,
12:27
one absolute being by definition,
159
747000
3000
özünde bir mutlak varoluş,
12:30
because absolute is, by definition, single,
160
750000
3000
çünkü bu mutlaklık, herşeyi ile, tektir,
12:33
and absolute and singular.
161
753000
3000
tek ve mutlak.
12:36
There's this absolute concentration of being,
162
756000
3000
Varoluşun bu mutlak yoğunluğu,
12:39
the absolute concentration of consciousness,
163
759000
3000
şuurun mutlak bütünlüğü,
12:42
awareness, an absolute locus of compassion and love
164
762000
10000
farkındalık, merhamet ve aşkın değişmez yeri
12:52
that defines the primary attributes of divinity.
165
772000
4000
ilahi olanın başlıca özelliklerini belirler.
12:56
And these should also be
166
776000
3000
Bu ayrıca,
12:59
the primary attributes of what it means to be human.
167
779000
5000
insan olmanın ne manaya geldiğinin de temel özelliğidir.
13:04
For what defines humanity, perhaps biologically,
168
784000
6000
İnsanlığını belirleyen şey için, belki biyolojik olarak da,
13:10
is our physiology,
169
790000
3000
fizyolojimizdir,
13:13
but God defines humanity by our spirituality, by our nature.
170
793000
8000
ancak Allah insanı ruhu ve doğasıyla belirler.
13:21
And the Koran says, He speaks to the angels and says,
171
801000
4000
Ve Kur'an der ki, "O meleklere der ki,
13:25
"When I have finished the formation of Adam from clay,
172
805000
4000
"Ademi balçıktan yapmayı bitirdiğimde,
13:29
and breathed into him of my spirit,
173
809000
4000
ve ona ruhumdan üflediğimde,
13:33
then, fall in prostration to him."
174
813000
4000
onun önünde secdeye varınız."
13:37
The angels prostrate, not before the human body,
175
817000
8000
Melekler, insanın bedeninin önünde değil, onun ruhunun önünde
13:45
but before the human soul.
176
825000
3000
secdeye varırlar.
13:48
Why? Because the soul, the human soul,
177
828000
4000
Neden? Ruh, yani insan ruhu,
13:52
embodies a piece of the divine breath,
178
832000
6000
kutsal-ilahi ruhun bir parçasını temsil eden,
13:58
a piece of the divine soul.
179
838000
3000
ilahi ruhun bir parçasıdır.
14:01
This is also expressed in biblical vocabulary
180
841000
5000
Kutsal bir şekilde yaratıldığımız,
14:06
when we are taught that we were created in the divine image.
181
846000
6000
bilgisi İncil'in içinde de yer alır.
14:12
What is the imagery of God?
182
852000
2000
Tanrının tasviri nedir?
14:14
The imagery of God is absolute being,
183
854000
4000
Tanrının tasviri mutlak varoluştur,
14:18
absolute awareness and knowledge and wisdom
184
858000
3000
mutlak bilinç, bilgi ve bilgelik
14:21
and absolute compassion and love.
185
861000
3000
ve mutlak şefkat ve aşk.
14:24
And therefore, for us to be human --
186
864000
4000
Ve, bu nedenle, biz insanlık için,
14:28
in the greatest sense of what it means to be human,
187
868000
4000
insan olmanın ne anlama geldiğine dair en yüksek hislerin,
14:32
in the most joyful sense of what it means to be human --
188
872000
3000
insan olmanın ne demek olduğuna dair en heyecan verici duyguların anlamı,
14:35
means that we too have to be proper stewards
189
875000
6000
içimizdeki ilahi nefesin,
14:41
of the breath of divinity within us,
190
881000
4000
taşıyıcıları olduğumuz,
14:45
and seek to perfect within ourselves the attribute of being,
191
885000
5000
ve içimizdeki, yine kendi içimizden gelen mükemmeli arama,
14:50
of being alive, of beingness;
192
890000
3000
hayatta olma, var olma,
14:53
the attribute of wisdom, of consciousness, of awareness;
193
893000
5000
bilgeliğin niteliğin, şuurun, farkındalığın,
14:58
and the attribute of being compassionate and loving beings.
194
898000
5000
merhametli ve aşkla dolu olmanın özelliklerini de bulundurduğumuzdur.
15:03
This is what I understand from my faith tradition,
195
903000
6000
Bu benim kendi inanç geleneğinden,
15:09
and this is what I understand from my studies of other faith traditions,
196
909000
7000
ve diger inanç geleneklerine dair yaptığım çalışmalardan anladığımdır,
15:16
and this is the common platform on which we must all stand,
197
916000
6000
ve bu hepimizin üzerinde durduğu yer,
15:22
and when we stand on this platform as such,
198
922000
3000
ve aslında, biz bu yerde durduğumuzda,
15:25
I am convinced that we can make a wonderful world.
199
925000
6000
İnanıyorum ki harika bir dünya yaratabiliriz.
15:31
And I believe, personally, that we're on the verge
200
931000
6000
Ve kişisel olarak inanıyorum ki, bunun hemen eşiğindeyiz,
15:37
and that, with the presence and help of people like you here,
201
937000
4000
o varlık ve burda olan sizler gibi insanların yardımı sayesinde,
15:41
we can bring about the prophecy of Isaiah.
202
941000
6000
Isiah'ın kehanetini gerçekleştirebiliriz:
15:47
For he foretold of a period
203
947000
4000
Onun, insanların kılıçlarını sabana dönüştürdükleri,
15:51
when people shall transform their swords into plowshares
204
951000
7000
bir dönem için haber verdiği gibi,
15:58
and will not learn war or make war anymore.
205
958000
6000
"Ve bir daha asla savaşı ve savaşmayı öğrenemesinler..."
16:04
We have reached a stage in human history that we have no option:
206
964000
6000
İnsanlık tarihinde başka hiç bir seçeneğimizin olmadığı bir yere geldik.
16:10
we must, we must lower our egos,
207
970000
9000
Zorundayız! Biz bencilliğimizi azaltmak zorundayız,
16:19
control our egos -- whether it is individual ego, personal ego,
208
979000
5000
onu kontrol etmek zorundayız, ister bireysel, ister kişisel,
16:24
family ego, national ego --
209
984000
6000
ister ailevi, ister ulusal,
16:30
and let all be for the glorification of the one.
210
990000
5000
ve onların hepsini tek olanı yüceltmeye adamak zorundayız.
16:35
Thank you, and God bless you.
211
995000
2000
Teşekkürler. Allah yanınızda olsun.
16:37
(Applause)
212
997000
1000
Alkış
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7