The history of our world in 18 minutes | David Christian | TED

David Christian: Muhteşem Tarih

8,171,019 views

2011-04-11 ・ TED


New videos

The history of our world in 18 minutes | David Christian | TED

David Christian: Muhteşem Tarih

8,171,019 views ・ 2011-04-11

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Isil Arican Gözden geçirme: Sancak Gülgen
Önce bir video.
00:16
First, a video.
0
16109
2151
00:24
Yes, it is a scrambled egg.
1
24657
2802
Evet, bu bir çırpılmış yumurta.
Ama ona baktıkça,
00:29
But as you look at it,
2
29411
1333
00:30
I hope you'll begin to feel just slightly uneasy.
3
30768
4111
aslında biraz tuhaf hissediyor
olmanız lazım.
00:36
Because you may notice that what's actually happening
4
36649
3338
Çünkü aslında esas olanın, yumurtanın, çırpılmamış hale
dönüşü olduğunu farkediyor olmalısınız.
00:40
is that the egg is unscrambling itself.
5
40011
2225
00:42
And you'll now see the yolk and the white have separated.
6
42260
2699
Şimdi yumurtanın sarısı ile beyazının ayrıldığını görüyorsunuz.
00:44
And now they're going to be poured back into the egg.
7
44983
3023
Şimdi yumurtanın içine geri girecekler.
Hepimizin kalbimizin en derininde biliyoruz ki
00:48
And we all know in our heart of hearts
8
48030
2468
00:50
that this is not the way the universe works.
9
50522
3015
evrende işler bu şekilde yürümüyor.
00:54
A scrambled egg is mush -- tasty mush -- but it's mush.
10
54696
3105
Çırpılmış yumurta karmakarışık bir şey, leziz ama karmakarışık.
00:57
An egg is a beautiful, sophisticated thing
11
57825
2411
Yumurta ise güzel ve karmaşık bir şey
01:00
that can create even more sophisticated things,
12
60260
2239
ve çok daha karmaşık şeyler üretebilir.
01:02
such as chickens.
13
62523
1317
örneğin tavuklar.
01:04
And we know in our heart of hearts
14
64332
1904
Ve hepimiz kalbimizin derinliklerinde biliyoruz ki
01:06
that the universe does not travel from mush to complexity.
15
66260
3764
evren, bu dağınık çorba halinden
karmaşıklığa doğru gitmez.
01:10
In fact, this gut instinct
16
70450
2395
Aslına bakarsanız, bu önsezimiz
01:12
is reflected in one of the most fundamental laws of physics,
17
72869
2872
en önemli fizik kurallarında bile kendini gösterir,
01:15
the second law of thermodynamics, or the law of entropy.
18
75765
2825
termodinamiğin ikinci yasası, ya da entropy kanununda örneğin.
Bu yasa basitçe
01:19
What that says basically
19
79162
1759
01:20
is that the general tendency of the universe
20
80945
3127
evrenin genelde düzenli bir halden
düzensiz bir hale geçişe
01:24
is to move from order and structure
21
84096
3603
meyilli olduğunu
01:27
to lack of order, lack of structure --
22
87723
2664
söyler, yani bir nevi
dağınık çorbaya.
01:30
in fact, to mush.
23
90411
1464
01:31
And that's why that video feels a bit strange.
24
91899
3223
İşte bu video bu nedenle
biraz tuhaf hissediyoruz.
01:35
And yet, look around us.
25
95685
2729
Ama,
etrafınıza bir bakın.
01:39
What we see around us is staggering complexity.
26
99454
3476
Etrafımızda gördüğümüz şey
inanılmaz bir karmaşıklıkta.
01:43
Eric Beinhocker estimates that in New York City alone,
27
103549
3289
Eric Beinhocker, sadece New York şehrinde
01:46
there are some 10 billion SKUs, or distinct commodities, being traded.
28
106862
3554
10 milyardan fazla hisse senedi el değiştiriyor.
01:50
That's hundreds of times as many species as there are on Earth.
29
110932
3968
Bu, dünyadaki toplam tür sayısının
yüzlerce katından fazla.
01:55
And they're being traded by a species of almost seven billion individuals,
30
115260
3976
Ve bu hisse senetleri, ticaret, seyahat
seyahat ve Internet ile
01:59
who are linked by trade, travel, and the Internet
31
119260
3385
küresel sisteme bağlı neredeyse yedi milyar
02:02
into a global system of stupendous complexity.
32
122669
3689
kişi tarafından
alınıp satılıyor.
02:07
So here's a great puzzle:
33
127826
1476
İşte en büyük bilmece bu:
Termodinamiğin ikinci yasası
02:10
in a universe ruled by the second law of thermodynamics,
34
130191
4647
tarafından yön verilen bir evrende
02:14
how is it possible
35
134862
1804
demin size bahsettiğim -
02:16
to generate the sort of complexity I've described,
36
136690
2546
beni, sizi ve hatta bu toplantı salonunu da içine alacak
02:19
the sort of complexity represented by you and me
37
139260
3788
kadar büyük-- karmaşık yapıları üretmek
nasıl mümkün olabiliyor?
02:23
and the convention center?
38
143072
1689
Bu sorunun yanıtı şu,
02:26
Well, the answer seems to be,
39
146119
1953
02:28
the universe can create complexity,
40
148096
3140
evren karmaşıklık oluşturabilir, ama
02:31
but with great difficulty.
41
151260
1555
bunu epey zorlanarak yapar.
02:33
In pockets,
42
153870
1097
Meslektaşım
02:34
there appear what my colleague, Fred Spier,
43
154991
2317
Fred Spier tarafından "Goldilocks koşulları"
02:37
calls "Goldilocks conditions" --
44
157332
2142
adı verilen yerlerde --
02:39
not too hot, not too cold,
45
159498
2051
ne az ne çok, tam karmaşıklığın yaratılmasına uygun
02:41
just right for the creation of complexity.
46
161573
2663
küçük ceplerde yapar bunu.
02:44
And slightly more complex things appear.
47
164260
2267
Ve göreceli olarak biraz daha karmaşık şeyler ortaya çıkar.
02:46
And where you have slightly more complex things,
48
166551
2239
Azcık daha karmaşık şeyler olan yerlerde,
02:48
you can get slightly more complex things.
49
168814
2372
biraz daha karmaşık şeyler elde etmenizolası.
Bu şekilde, karmaşıklık adım adım
02:51
And in this way, complexity builds stage by stage.
50
171210
4026
artar.
Her bir aşama inanılmazdır,
02:56
Each stage is magical
51
176135
2278
02:58
because it creates the impression of something utterly new
52
178437
3573
çünkü evrende sanki hiç yoktan birde bire
yepyeni bir birşey ortaya çıkmış gibi algılanır.
03:02
appearing almost out of nowhere in the universe.
53
182034
2803
03:04
We refer in big history to these moments as threshold moments.
54
184861
3231
Muhteşem tarih içindeki bu anlara
"eşik anları" diyoruz.
Ve her bir eşik anında,
03:09
And at each threshold, the going gets tougher.
55
189131
3105
süreç daha da zorlaşıyor.
03:12
The complex things get more fragile,
56
192260
3242
Karmaşık şeyler daha kırılgan,
03:15
more vulnerable;
57
195526
1710
daha kolay zedelenir hale geliyorlar,
03:17
the Goldilocks conditions get more stringent,
58
197260
3531
Goldilocks koşulları daha zorlaşıyor,
03:20
and it's more difficult to create complexity.
59
200815
2987
ve karmaşıklık yaratmak
daha zor hale geliyor.
03:24
Now, we, as extremely complex creatures,
60
204728
3304
Şimdi, biz epey karmaşık yaratıkları olarak,
evrenin ikinci yasaya rağmen
03:28
desperately need to know this story
61
208056
2180
03:30
of how the universe creates complexity despite the second law,
62
210260
4658
bu karmaşık yapıları nasıl yarattığını
ve karmaşıklığın neden aynı zamanda
03:34
and why complexity means vulnerability and fragility.
63
214942
5032
kırılganlık ve zedelenebilirlik
demek olduğunu
anlamak ihtiyacındayız.
03:40
And that's the story that we tell in big history.
64
220745
2920
Bizim, muhteşem tarih kapsamında anlattığımız öykü bu.
03:43
But to do it, you have do something
65
223689
1707
Ama bunu yapabilmek için,
03:45
that may, at first sight, seem completely impossible.
66
225420
2705
önce imkansızmış gibi görünen bir şey yapmanız gerekiyor.
Evrenin tüm tarihini gözden geçirmelisiniz.
03:48
You have to survey the whole history of the universe.
67
228149
3180
03:52
So let's do it.
68
232748
1000
Hadi bunu yapalım şimdi.
03:54
(Laughter)
69
234260
1909
(Gülüşmeler)
03:56
Let's begin by winding the timeline back
70
236193
3446
Önce zaman çizelgesinigeriye çekelim
03:59
13.7 billion years,
71
239663
2896
13.7 milyar yıla,
04:02
to the beginning of time.
72
242583
2677
zamanın başlangıcına.
04:12
Around us, there's nothing.
73
252581
1654
Etrafımızda hiç bir şey yok.
04:14
There's not even time or space.
74
254986
2706
Zaman veya uzay bile yok.
04:18
Imagine the darkest, emptiest thing you can
75
258474
3698
hayal edebildiğiniz en boş ve karanlık anı düşünün
ve bunu zilyarla çarpın
04:22
and cube it a gazillion times and that's where we are.
76
262196
3317
işte şimdi oradayız.
04:25
And then suddenly,
77
265992
2340
ve birden,
04:28
bang!
78
268356
1008
bang! Bir evren ortaya çıkıyor, bütün bir evren.
04:29
A universe appears, an entire universe.
79
269388
2207
04:31
And we've crossed our first threshold.
80
271619
1856
İlk eşikten geçtik.
04:33
The universe is tiny; it's smaller than an atom.
81
273499
2373
Evren ufacık bir atomdan bile daha ufak.
04:35
It's incredibly hot.
82
275896
1340
ve inanılmaz derecede sıcak.
04:37
It contains everything that's in today's universe,
83
277260
2525
Bugün evrende olan herşeyi barındırıyor içinde,
04:39
so you can imagine, it's busting.
84
279809
1794
hayal edebilirsiniz, patlıyor ve,
04:41
And it's expanding at incredible speed.
85
281627
2609
inanılmaz bir hızda etrafa genişliyor.
04:44
And at first, it's just a blur,
86
284260
1913
En başta bulanık bir leke,
04:46
but very quickly distinct things begin to appear in that blur.
87
286197
3110
ama kısa zamanda bu bulanık içinde net şeyler belirmeye başlıyor.
04:49
Within the first second,
88
289743
1493
İlk birkaç saniye içinde
04:51
energy itself shatters into distinct forces
89
291260
2976
enerji farklı parçalara bölünüyor
04:54
including electromagnetism and gravity.
90
294260
3082
elektromaynetizma ve yerçekimi bunlardan bazıları.
Ve bu enerjı oldukça büyülü bir başka şey yapıyor,
04:57
And energy does something else quite magical:
91
297366
2428
04:59
it congeals to form matter --
92
299818
3232
katılaşarak maddeye dönüşüyor --
proton oluşturacak quarklar ve
05:03
quarks that will create protons
93
303074
2330
elektron içeren leptonlar.
05:05
and leptons that include electrons.
94
305428
2138
05:07
And all of that happens in the first second.
95
307590
2103
Bütün bunlar ilk saniyede oluyor.
05:09
Now we move forward 380,000 years.
96
309717
4229
Şimdi 380 bin yıl ileri gidiyoruz.
05:14
That's twice as long as humans have been on this planet.
97
314260
3647
Bu, insanların bizim gezegenimizdeki varoluş süresinin iki katı.
05:17
And now simple atoms appear of hydrogen and helium.
98
317931
4740
Şimdi hidrojen ve helyum gibi basit atomlar
ortaya çıkıyor.
05:23
Now I want to pause for a moment,
99
323877
1603
Burada bir dakika durmak istiyorum,
05:25
380,000 years after the origins of the universe,
100
325504
2732
evrenin ortaya çıkışından 380 bin yıl sonra,
05:28
because we actually know quite a lot about the universe at this stage.
101
328260
3976
çünkü aslında bu aşamadaki evren
hakkında epey bilgi sahibiyiz.
05:32
We know above all that it was extremely simple.
102
332773
2921
Her şeyden önce oldukça basit bir yapısı olduğunu biliyoruz.
05:35
It consisted of huge clouds of hydrogen and helium atoms,
103
335718
3799
Hidrojen ve helyum atomlarından
oluşan ve belli bir şekli olmayan
05:39
and they have no structure.
104
339541
1928
dev bulutlardan ibaretti.
05:41
They're really a sort of cosmic mush.
105
341493
2367
Bir nevi kozmik çorba.
05:44
But that's not completely true.
106
344652
1670
Ama bu tam olarak doğru değil.
05:46
Recent studies
107
346732
1504
WMAP uydusu
05:48
by satellites such as the WMAP satellite
108
348260
2861
ve benzer uydularla yapılan son çalışmalar
05:51
have shown that, in fact,
109
351145
1577
bize aslında bu zeminde ufak da olsa farklılıklar olduğunu ortaya koydu.
05:52
there are just tiny differences in that background.
110
352746
2749
05:55
What you see here,
111
355519
1717
Burada gördüğünüz
05:57
the blue areas are about a thousandth of a degree cooler
112
357260
4306
mavi bölgeler kırmızı blgelere oranla birkaç bin derece
daha soğuklar.
06:01
than the red areas.
113
361590
1392
Bunlar ufak farklılıklar,
06:03
These are tiny differences,
114
363006
1373
06:04
but it was enough for the universe to move on
115
364403
2270
ama evrenin karmaşıklaşmaya doğru
06:06
to the next stage of building complexity.
116
366697
1975
bir adım daha atması için yeterliler.
06:08
And this is how it works.
117
368696
1192
Bu, şöyle işliyor.
06:10
Gravity is more powerful where there's more stuff.
118
370895
4248
Daha çok şey olan yerlerde
yerçekimi daha kuvvetli.
06:15
So where you get slightly denser areas,
119
375817
2318
Böylece daha yoğun yerlerdeki yerçekimi
hidrojen ve helyum atomlarından oluşan
06:18
gravity starts compacting clouds of hydrogen and helium atoms.
120
378159
3917
bulutları sıkıştırmaya başlıyor.
Yani, o zamanlardaki evrenin milyarlarca buluta
06:22
So we can imagine the early universe breaking up into a billion clouds.
121
382100
3550
ayrıştığını hayal edebiliriz.
06:25
And each cloud is compacted,
122
385674
1802
Ve her bir bulut sıkıştırılmış durumda,
06:27
gravity gets more powerful as density increases,
123
387500
3016
yoğunluk arttıkça yerçekimi de artıyor ve
06:30
the temperature begins to rise at the center of each cloud,
124
390540
3094
her bir bulutun merkez ısısı artmaya başlıyor,
daha sonra her bir bulutun merkez ısısı
06:33
and then, at the center,
125
393658
1289
06:34
the temperature crosses the threshold temperature
126
394971
2838
10 milyon derecelik eşik ısısının üzerine çıkıyor
06:37
of 10 million degrees,
127
397833
1566
ve böylece
06:39
protons start to fuse,
128
399423
2405
protonlar birleşmeye başlıyorlar,
06:41
there's a huge release of energy,
129
401852
2384
inanılmaz bir enerji açığa çıkıyor ve
06:44
and --
130
404260
1433
bam!
06:45
bam!
131
405717
1016
06:46
We have our first stars.
132
406757
1515
İşte ilk yıldızlar.
06:48
From about 200 million years after the Big Bang,
133
408938
3858
Büyük Patlama (Big Bang)'den 200 milyon yıl sonra
06:52
stars begin to appear all through the universe,
134
412820
3407
evrenin her yanında yıldızlar ortaya çıkmaya başlıyor,
milyarlarca yıldız.
06:56
billions of them.
135
416251
1071
06:57
And the universe is now significantly more interesting
136
417759
2856
Artık evren eskisine göre daha ilginç ve
07:00
and more complex.
137
420639
1095
daha karmaşık.
07:03
Stars will create the Goldilocks conditions
138
423188
3116
Yıldızlar, iki yeni eşiği aşmak için gereken
Goldilocks şartlarını yaratacaklar.
07:06
for crossing two new thresholds.
139
426328
1899
07:08
When very large stars die,
140
428631
2579
Büyük yıldızlar ölmeye başlayınca,
çok yüksek ısılar yaymaya başlarlar
07:11
they create temperatures so high
141
431234
2321
07:13
that protons begin to fuse in all sorts of exotic combinations,
142
433579
3633
ve protonlar bu şekilde farklı kombinasyonlarda birbirleriyle birleşerek
periyodik tablodaki tüm elemenleri oluşturmaya başlarlar.
07:17
to form all the elements of the periodic table.
143
437236
2830
Yani, eğer benim gibi parmağınızda altın bir yüzük varsa,
07:20
If, like me, you're wearing a gold ring,
144
440090
2296
07:22
it was forged in a supernova explosion.
145
442410
2826
bu yüzük bir süpernova patlaması sırasında oluştu.
07:25
So now the universe is chemically more complex.
146
445878
3199
Şimdi, evren kimyasal olarak da daha karmaşık.
Ve kimyasal olarak karmaşık bir evrende,
07:29
And in a chemically more complex universe,
147
449101
2365
07:31
it's possible to make more things.
148
451490
2444
daha fazla şey yapmak olasıdır.
07:33
And what starts happening is that, around young suns,
149
453958
3492
Bundan sonra olan ise şu,
genç güneşlerin,
07:37
young stars,
150
457474
1762
genç yıldızların etrafında
07:39
all these elements combine, they swirl around,
151
459260
2191
tüm bu elementler bir araya geliyor, etrafında dönüyorlar,
07:41
the energy of the star stirs them around,
152
461475
2780
yıldızın enerjisi onları yıldızın etrafından döndürüyor,
ufak parçacıklar oluşturuyorlar, kar taneleri gibi,
07:44
they form particles, they form snowflakes, they form little dust motes,
153
464279
4725
ufak toz taneleri oluşturuyorlar,
kayalar ve asteroidler oluşturuyorlar,
07:49
they form rocks, they form asteroids,
154
469028
2196
ve daha sonra da gezegenler ve uydular oluşturuyorlar.
07:51
and eventually, they form planets and moons.
155
471248
2595
07:53
And that is how our solar system was formed,
156
473867
2950
Bizim güneş sistemimiz de 4,5 milyar yıl önce
07:56
four and a half billion years ago.
157
476841
2395
bu şekilde oluştu.
Bizim dünyamıza benzeyen kayasal gezegenler
08:00
Rocky planets like our Earth are significantly more complex than stars
158
480453
5373
yıldızlara göre daha karmaşıktır
08:05
because they contain a much greater diversity of materials.
159
485850
2762
çünkü daha fazla çeşitlilikte malzemeden oluşurlar.
08:08
So we've crossed a fourth threshold of complexity.
160
488636
2781
Böylece karmaışklığa ait dördüncü eşiği de geçmiş bulunuyoruz.
08:12
Now, the going gets tougher.
161
492931
2627
Şimdi işler biraz daha zorlaşıyor.
08:16
The next stage introduces entities that are significantly more fragile,
162
496411
4278
Bir sonraki açama daha narin
oldukça daha kırılgan
08:20
significantly more vulnerable,
163
500713
1912
ve oldukça da savunmasız varlıkları getiriyor,
08:22
but they're also much more creative
164
502649
2587
ama aynı zamanda bu aşama daha yaratıcı
08:25
and much more capable of generating further complexity.
165
505260
2976
ve ileri karmaşıklık yaratabilme yetisi daha fazla.
08:28
I'm talking, of course, about living organisms.
166
508606
3424
Elbette, yaşayan organizmalardan
bahsediyorum.
08:32
Living organisms are created by chemistry.
167
512734
2143
Yaşayan organizmalar kimyasal şekilde ortaya çıkarlar.
08:34
We are huge packages of chemicals.
168
514901
2383
Bizler kocaman birer kimyasal madde paketleriyiz.
08:38
So, chemistry is dominated by the electromagnetic force.
169
518115
3121
Kimya, elektromanyetik güçler tarafından yönetilir.
08:41
That operates over smaller scales than gravity,
170
521260
2239
Bunlar, yerçekiminden daha ufak ölçeklerde etkilidirler,
08:43
which explains why you and I are smaller than stars or planets.
171
523523
3915
bu da sizin ya da benim
neden yıldız veya gezegenlerden daha ufak olduğumu açıklıyor.
Bu kimyasal olaylar için ideal koşullar nelerdir?
08:48
Now, what are the ideal conditions for chemistry?
172
528033
2294
08:50
What are the Goldilocks conditions?
173
530874
1770
Buna yol çabilecek Goldilocks koşulları neler?
08:52
Well, first, you need energy,
174
532668
2357
En başta ihtiyacınız olan ley enerji,
ama çok fazla olmamalı.
08:55
but not too much.
175
535049
1187
08:56
In the center of a star, there's so much energy
176
536665
2255
Bir yıldızın merkezindeki enerji çok fazla,
08:58
that any atoms that combine will just get busted apart again.
177
538944
3142
burada bir araya gelen atomlar hemen tekrar ayrışırlar.
Ama enerji çok az da olmamalı.
09:02
But not too little.
178
542110
1126
09:03
In intergalactic space,
179
543642
1231
Yıldızlararası boşuktaki enerji çok az,
09:04
there's so little energy that atoms can't combine.
180
544897
2883
burada atomlar birleşemezler.
09:08
What you want is just the right amount,
181
548378
1858
İhtiyacınız olan şey tam gerekli olan kadar enerji,
09:10
and planets, it turns out, are just right,
182
550260
2000
ve görünen o ki gezegenler bunun için ideal bölgeler,
09:12
because they're close to stars, but not too close.
183
552284
2507
çünkü yıldızlara yakınlar ama çok da yakın değiller.
09:15
You also need a great diversity of chemical elements,
184
555394
3595
Ayrıca çok fazla kimyasa çeşitliliğe ihtiyacınız var,
bir de su gibi bir sıvıya.
09:19
and you need liquids, such as water.
185
559013
3008
Neden mi?
09:22
Why?
186
562045
1047
09:23
Well, in gases, atoms move past each other so fast
187
563116
3872
Çünkü gaz halindeki maddelerde atomlar birbirlerinin yanından
öyle hızlı geçerler ki birbirlerine tutunamazlar.
09:27
that they can't hitch up.
188
567012
1453
09:28
In solids,
189
568950
1722
Katılarda,
09:30
atoms are stuck together, they can't move.
190
570696
2540
atomlar birbirine çok tutunurlar, hareket edemezler.
09:33
In liquids,
191
573260
1718
Ama sıvılarda,
09:35
they can cruise and cuddle
192
575002
3038
yavaş yavaş hareket edebilir, birbirlerine tutanabilir,
ve zincir haline gelip molekülleri oluşturabilirler.
09:38
and link up to form molecules.
193
578064
2302
Bu tip Goldilocks koşullarını nerelerde bulabilirsiniz?
09:41
Now, where do you find such Goldilocks conditions?
194
581040
2355
09:43
Well, planets are great,
195
583934
1992
Gezegenler bu açıdan epey iyidir,
09:45
and our early Earth was almost perfect.
196
585950
3286
ve bizim dünyamız ise
hemen hemen mükemmel.
Yıldızına olan uzaklığı tam olması gerektiği kadar
09:50
It was just the right distance from its star
197
590037
2048
devasa okyanusların oluşmasına izin veriyor.
09:52
to contain huge oceans of liquid water.
198
592109
2127
09:54
And deep beneath those oceans,
199
594260
1976
Bu okyanusların tabanında
09:56
at cracks in the Earth's crust,
200
596260
1976
yerkabuğundaki çatlaklarda
09:58
you've got heat seeping up from inside the Earth,
201
598260
2976
dünyanın içinden gelen ısı dışarıya sızıyor,
10:01
and you've got a great diversity of elements.
202
601260
2127
ve ayrıca çok çeşitli elementler de mevcut.
10:03
So at those deep oceanic vents,
203
603411
2546
Bu derin okyanus bacalarında,
10:05
fantastic chemistry began to happen,
204
605981
2255
muhteşem bir kimyasal reaksiyon başlamak üzere,
10:08
and atoms combined in all sorts of exotic combinations.
205
608260
3000
atomlar akla gelen her tür egzotik çekillerde birbiriyle birleşiyorlar.
10:12
But of course, life is more than just exotic chemistry.
206
612260
4365
Ama elbette, yaşam
egzotik kimyasal bileşiklerin ötesinde birşey.
Bu tip büyük molekülleri
10:17
How do you stabilize those huge molecules
207
617054
3757
yaşam içerecek şekilde
10:20
that seem to be viable?
208
620835
1357
nasıl kararlı hale getirirsiniz?
10:22
Well, it's here that life introduces an entirely new trick.
209
622950
4356
İşte tam bu noktada yaşam
yepyeni bir numarayla karşınıza çıkıyor.
10:28
You don't stabilize the individual;
210
628220
2535
Bireyleri kararlı hale getirmezsiniz;
10:30
you stabilize the template,
211
630779
2103
bilgi taşıyan şablonu
10:32
the thing that carries information,
212
632906
2105
sabitlersiniz ve bu şablonun
kendisini kopyalamasına izin verirsiniz.
10:35
and you allow the template to copy itself.
213
635035
2217
Ve elbette, DNA
10:37
And DNA, of course, is the beautiful molecule
214
637276
3151
bu bilgiyi içeren
10:40
that contains that information.
215
640451
2326
çok güzel bir molekül.
10:42
You'll be familiar with the double helix of DNA.
216
642801
2815
Çift sarmallı DNA'yı tanıyorsunuz.
10:45
Each rung contains information.
217
645640
2516
Her bir basamağı bilgi içeriyor
Yani DNA yaşayan organizmaları
10:48
So, DNA contains information about how to make living organisms.
218
648180
4573
nasıl yapma konusunda bilgi taşıyor.
Ve DNA aynı zamanda kendisini kopyalar.
10:53
And DNA also copies itself.
219
653315
1924
Böylece kendini kopyalarak
10:55
So, it copies itself
220
655263
1206
10:56
and scatters the templates through the ocean.
221
656493
2682
bu şablonu tüm okyanuslara yayar.
yani bu bilgi yayılır.
10:59
So the information spreads.
222
659199
1794
Bilgi'nin de hikayemizin bir parçası haline geldiğini fark etmiş olmalısınız.
11:01
Notice that information has become part of our story.
223
661017
2638
DNA'nın esas güzelliği ise
11:04
The real beauty of DNA though is in its imperfections.
224
664137
3645
kusurlu yönlerinde saklı.
11:07
As it copies itself, once in every billion rungs,
225
667806
3928
Kendini kopyalarken,
her bir milyar basamakta bir
11:11
there tends to be an error.
226
671758
1745
hata ortaya çıkar.
11:13
And what that means is that DNA is, in effect, learning.
227
673527
4709
Ve bu aslında
DNA'nın bir şekilde öğrendiğini gösteriyor.
11:18
It's accumulating new ways of making living organisms
228
678260
3320
Yaşayan organizmalar yapacak yeni yollr biriktirir,
çünkü bu hataların bir kısmı işe yarar.
11:21
because some of those errors work.
229
681604
1620
Yani DNA öğreniyor, ve
11:23
So DNA's learning
230
683248
1198
11:24
and it's building greater diversity and greater complexity.
231
684470
3234
böylece daha biyik bir çeşitlilik elde ederek daha karmaşık hale geliyor.
11:27
And we can see this happening over the last four billion years.
232
687728
3182
Ve bunun son 4 milyar yıldır süregeldiğini görüyoruz.
11:30
For most of that time of life on Earth,
233
690934
2175
Bu sürenin çok büyük bir kısmında
yaşayan organizlamar göreceli olarak epey basitti--
11:33
living organisms have been relatively simple --
234
693133
2237
tek hücreliler.
11:35
single cells.
235
695394
1388
11:36
But they had great diversity, and, inside, great complexity.
236
696806
3430
Ama çok fazla çeşitlilikleri vardı,
ve içleri de oldukça karmaşıktı.
11:40
Then from about 600 to 800 million years ago,
237
700671
2904
Derken bundan 600 ile 800 milyon yıl önce,
11:43
multi-celled organisms appear.
238
703599
2091
çok-hücreli canlılar ortaya çıktı.
11:45
You get fungi, you get fish,
239
705714
2501
Mantarlar, balıklar,
bitkiler,
11:48
you get plants,
240
708239
1515
11:49
you get amphibia, you get reptiles,
241
709778
2711
kurbağalar, sürüngenler
11:52
and then, of course, you get the dinosaurs.
242
712513
2430
ve elbette dinazorlar.
11:55
And occasionally, there are disasters.
243
715999
2509
Zaman zaman felaketler de oldu.
11:59
Sixty-five million years ago,
244
719586
2389
65 milyon yıl önce,
12:01
an asteroid landed on Earth
245
721999
1964
dünyaya bir asteroid çarptı.
12:03
near the Yucatan Peninsula,
246
723987
1790
Yucatan yarımadasının yakınına,
12:05
creating conditions equivalent to those of a nuclear war,
247
725801
2968
ve nükleer savaş benzeri bir ortam yarattı,
12:08
and the dinosaurs were wiped out.
248
728793
1889
dinazorlar böylece ortadan yok oldular.
Dinazorlar için çok kötü bir haber bu,
12:11
Terrible news for the dinosaurs,
249
731166
3070
12:14
but great news for our mammalian ancestors,
250
734260
3755
ama bizim memeli atalarımız için iyi bir haberdi,
çoğaldılar ve
12:18
who flourished
251
738039
1197
12:19
in the niches left empty by the dinosaurs.
252
739260
3657
dinazorlardan kalan boşluğa yerleştiler.
12:22
And we human beings are part of that creative evolutionary pulse
253
742941
5055
Ve bizler, insanoğlu
65 milyon yıl önce bir asteroidin çarpması
ile başlayan evrimsel bir
12:28
that began 65 million years ago
254
748020
2336
12:30
with the landing of an asteroid.
255
750380
1880
oluşumun ürünleriyiz.
12:33
Humans appeared about 200,000 years ago.
256
753796
2714
İnsanlar ilk defa 200 bin yıl önce ortaya çıktılar.
12:36
And I believe we count as a threshold in this great story.
257
756534
4348
Ben, bizlerin bu hikayede
bir eşik olduğunu düşünüyorum.
12:40
Let me explain why.
258
760906
1207
Nedenini anlatmama izin verin.
12:42
We've seen that DNA learns in a sense,
259
762700
3031
DNA'nın bilgi biriktirdiğini, böylelikle
12:45
it accumulates information.
260
765755
1787
bir nevi öğrendiğini gördük.
12:47
But it is so slow.
261
767566
1670
Ama bu yavaş bir yöntem.
DNA, tesadüfen işe yarayabilen
12:50
DNA accumulates information through random errors,
262
770128
3472
rastgele hatalar aracılığı ile
12:53
some of which just happen to work.
263
773624
2136
bilgi topluyor.
12:56
But DNA had actually generated a faster way of learning:
264
776490
2634
Ama DNA aslında daha hızlı bir öğrenme yöntemi ortaya çıkardı;
beyinleri olan canlılar üretti,
12:59
it had produced organisms with brains,
265
779148
2778
13:01
and those organisms can learn in real time.
266
781950
3219
böylece bu organizlamar gerçekten öğrenebiliyorlar.
Bilgi topluyorlar, öğreniyorlar.
13:05
They accumulate information, they learn.
267
785193
2326
13:07
The sad thing is, when they die,
268
787543
2825
Ama üzücü olan şu ki,
öldüklerinde topladıkları bilgi de onlarla birlikte ölüyor.
13:10
the information dies with them.
269
790392
1698
13:12
Now what makes humans different is human language.
270
792479
3987
İnsanları daha farklı yapan
konuşma yetisi.
13:16
We are blessed with a language, a system of communication,
271
796490
2763
Bizlerin konuşma yetisi var, bir iletişim biçimi
çok güçlü ve hatasız,
13:19
so powerful and so precise
272
799277
2621
13:21
that we can share what we've learned with such precision
273
801922
3158
öyle ki, öğrendiklerimizi eksiksiz olarak paylaşabilir,
ortak belleğimizde bir araya getirebiliriz.
13:25
that it can accumulate in the collective memory.
274
805104
2889
Yani bu bilgiler
13:28
And that means
275
808017
1219
13:29
it can outlast the individuals who learned that information,
276
809260
3779
o bilgiyi örenen bireyden çok daha uzun süre yaşayabilir,
ve nesilden nesile daha da artabilir.
13:33
and it can accumulate from generation to generation.
277
813063
3173
13:36
And that's why, as a species, we're so creative and so powerful,
278
816260
4056
İşte bu nedenle, bizler çok yaratıcı ve
çok güçlü bir türüz.
13:40
and that's why we have a history.
279
820340
2056
bu nedenle bir tarihimiz var.
4 milyar yıldır ortaya çıkan türler arasında
13:43
We seem to be the only species in four billion years
280
823015
3301
bu yeteneiğ olan tek tür biziz.
13:46
to have this gift.
281
826340
1242
Ben bu özelliğe
13:48
I call this ability collective learning.
282
828057
3565
kollektif öğrenme diyorum.
13:51
It's what makes us different.
283
831995
1389
Bizi farklı kılan şey bu.
13:53
We can see it at work in the earliest stages of human history.
284
833686
3550
Bunu, insanlık tarihinin
en başlarında bile gözleyebiliriz.
13:57
We evolved as a species in the savanna lands of Africa,
285
837949
3287
Bizler, bir tür olarak
Afrika'nın bozkırlarında evrimleştik,
14:01
but then you see humans migrating into new environments,
286
841260
3460
ama baktığınız zaman insanların her tür ortama göz ettiğini görüyorsunuz --
14:04
into desert lands, into jungles,
287
844744
2150
çöllere, ormanlara,
14:06
into the Ice Age tundra of Siberia --
288
846918
2436
Sibirya'nın buzul ovalarına,
--çok ama çok zor iklimlere --
14:09
tough, tough environment --
289
849378
1445
14:10
into the Americas, into Australasia.
290
850847
2333
Amerika'ya, Avusturalya'ya, Asya'ya.
Her bir göç bir öğrenme sürecini içeriyor --
14:13
Each migration involved learning --
291
853204
2037
çevreyle farklı çekillerde başa çıkmak,
14:15
learning new ways of exploiting the environment,
292
855265
2483
14:17
new ways of dealing with their surroundings.
293
857772
2174
çevredeki kaynakları farklı çekilde kullanmak.
14:19
Then 10,000 years ago,
294
859970
1816
Derken 10 bin yıl önce,
14:21
exploiting a sudden change in global climate
295
861810
2995
küresel iklimdeki ani bir değişimle
buzul çağı sona erdi ve
14:24
with the end of the last ice age,
296
864829
1572
insanoğlu tarım yapmayı öğrendi.
14:26
humans learned to farm.
297
866425
1581
14:28
Farming was an energy bonanza.
298
868623
2436
Tarım bir tükenmez bir enerji kaynağı oldu.
Bu enerjiyi kullanan insan nüfüsü
14:31
And exploiting that energy, human populations multiplied.
299
871083
3827
katlanarak çoğaldı.
14:34
Human societies got larger, denser, more interconnected.
300
874934
3587
İnsan toplulukları daha biyik, daha kalabalık
ve daha bağlantılı hale geldi.
Derken, bundan 500 yıl kadar önce,
14:39
And then from about 500 years ago,
301
879101
3351
14:42
humans began to link up globally
302
882476
2039
insanlar gemilerle, trenlerle,
14:44
through shipping, through trains,
303
884539
2381
telegraf ve internetle birbirleriyle
14:46
through telegraph, through the Internet,
304
886944
2292
bağlantı kurmaya başladılar,
14:49
until now we seem to form a single global brain
305
889260
5191
ve neredeyse yedi milyar
insandan oluşan bir
evrensel beyin oluşturdular.
14:54
of almost seven billion individuals.
306
894475
2132
Ve bu beyin ışık hızıyla öğreniyor.
14:56
And that brain is learning at warp speed.
307
896631
3162
15:00
And in the last 200 years, something else has happened.
308
900572
2572
Son 200 yılda önemli bir şey daha oldu:
bir başkaenerji kaynağını keşfettik,
15:03
We've stumbled on another energy bonanza
309
903168
2666
fosil yakıtlar.
15:05
in fossil fuels.
310
905858
1127
Fosil yakıtlar ve kollektif öğrenme
15:07
So fossil fuels and collective learning together
311
907009
2703
15:09
explain the staggering complexity we see around us.
312
909736
3524
etrafımızda gittikçe artan karmaşıklığı
açıklıyor.
15:16
So --
313
916505
1000
İşte şimdi buradayız,
15:18
Here we are,
314
918668
1317
tekrar toplantı salonuna geri geldik.
15:20
back at the convention center.
315
920009
1524
15:21
We've been on a journey, a return journey, of 13.7 billion years.
316
921557
4706
13ç7 milyar yıl süren bir yolculuğun
sonuna geldik.
15:26
I hope you agree this is a powerful story.
317
926967
2469
Umarım bu hikayenin güçlü olduğu konusunda aynı fikirdesinizdir.
15:29
And it's a story in which humans play an astonishing and creative role.
318
929460
4665
Bu, insanların inanılmaz bir
başrolü oynadığı müthiş bir hikaye.
15:34
But it also contains warnings.
319
934466
2215
Ama aynı zamanda bazı öğüter de veriyor.
15:37
Collective learning is a very, very powerful force,
320
937474
4333
Kollektif öğrenme çok ama çok güçlü bir şey,
15:41
and it's not clear that we humans are in charge of it.
321
941831
4405
ve biz insanların bunu kontrol edebildiğimizden
çok emin değiliz.
İngiltere'de, Küba Füze Krizi yıllarında
15:47
I remember very vividly as a child growing up in England,
322
947123
3069
büyümüş bir çocuk olarak çok net anımsıyorum,
15:50
living through the Cuban Missile Crisis.
323
950216
2020
15:52
For a few days, the entire biosphere
324
952847
3611
Birkaç gün boyunca,
tüm biosfer yokolmanın
15:56
seemed to be on the verge of destruction.
325
956482
2299
eşiğine gelmişti.
15:59
And the same weapons are still here,
326
959474
3165
Ve aynı silahlar hala burada,
16:02
and they are still armed.
327
962663
1573
hala çalışıyorlar.
Eğer bu tuzaktan kendimizi kurtarsak bile
16:05
If we avoid that trap, others are waiting for us.
328
965004
3232
sırada diğerleri var.
16:08
We're burning fossil fuels at such a rate
329
968647
2589
Fosil yakıtları öylesine hızlı tüketiyoruz ki
16:11
that we seem to be undermining the Goldilocks conditions
330
971260
3411
insanoğluna ait uygarlığın son 10 bin yılda
16:14
that made it possible for human civilizations
331
974695
2228
gelişmesini sağlayan Goldilocks koşullarını
16:16
to flourish over the last 10,000 years.
332
976947
3082
ortadan kaldırıyoruz.
16:20
So what big history can do
333
980633
2276
Büyük tarih bize
16:22
is show us the nature of our complexity and fragility
334
982933
3321
karmaşıklığımız ve kırılganlığımızı,
karşımıza çıkacak tehlikeleri gösterebilir,
16:26
and the dangers that face us,
335
986278
1924
ama aynı zamanda da
16:28
but it can also show us our power with collective learning.
336
988226
3580
kollektif öğrenme sürecinin bize verdiği gücü de gösterebilir.
16:32
And now, finally --
337
992586
1952
Ve son olarak eklemeliyim,
16:35
this is what I want.
338
995657
2155
benim istediğim şu.
16:39
I want my grandson, Daniel,
339
999448
3032
ben, torunum Daniel'in,
16:42
and his friends and his generation,
340
1002504
2757
onun arkadaşları ve
dünyadaki yaşıtlarının
16:45
throughout the world,
341
1005285
1793
bu büyük tarihi iyice öğrenmesini istiyorum,
16:47
to know the story of big history,
342
1007102
2840
16:49
and to know it so well
343
1009966
2039
öyle iyi öğrenmeliler ki
karşımıza çıkacak zorukları
16:52
that they understand both the challenges that face us
344
1012029
3666
ve elimize geçecek fırsatları
16:55
and the opportunities that face us.
345
1015719
2517
anlayabilmeliler.
16:58
And that's why a group of us
346
1018260
1880
Bu nedenle de benim de aralarında bulunduğum
17:00
are building a free, online syllabus
347
1020164
3012
bir grup insan, dünyadaki lise öğrencilerinin
kullanabilecekler herkese açık ve bedava
17:03
in big history
348
1023200
1318
17:04
for high-school students throughout the world.
349
1024542
2151
çevrimişi bir büyük tarih veritabanı kuruyoruz.
İnanıyoruz ki, bu büyük tarih
17:07
We believe that big history
350
1027225
2436
17:09
will be a vital intellectual tool for them,
351
1029685
2551
onlar için hayati bilgiye sahip bir araç olacak,
17:12
as Daniel and his generation
352
1032260
2843
Daniel ve yaşıtları
17:15
face the huge challenges
353
1035127
2348
büyük engellerle ve büyük fırsatlarla
17:17
and also the huge opportunities
354
1037499
2055
karşılatıkları bu eşik noktasında
17:19
ahead of them at this threshold moment
355
1039578
3455
önlerinde bizim güzel gezegenimizin
büyük tarihini bulacaklar.
17:23
in the history of our beautiful planet.
356
1043057
3179
17:26
I thank you for your attention.
357
1046993
1548
Zamanınız için teşekkür ederim.
17:28
(Applause)
358
1048565
4695
(Alkışlar)

Original video on YouTube.com
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7