How to grow a forest in your backyard | Shubhendu Sharma

2,236,713 views ・ 2016-08-22

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Neslihan Kara Gözden geçirme: Eren Gokce
00:12
This is a man-made forest.
0
12872
2253
Bu insan yapımı bir orman.
00:15
It can spread over acres and acres of area,
1
15880
3217
Alana dönüm dönüm yayılabilir
ya da küçük bir yere de sığabilir --
00:19
or it could fit in a small space --
2
19121
2492
00:22
as small as your house garden.
3
22387
2738
evinizin bahçesi kadar küçük bir yere.
00:27
Age of this forest is just two years old.
4
27327
3219
Bu ormanların her biri sadece iki yaşında.
00:31
I have a forest in the backyard of my own house.
5
31298
3115
Evimin arka bahçesinde bir ormanım var.
Birçok canlı çeşitliliğini çekiyor.
00:35
It attracts a lot of biodiversity.
6
35036
1949
00:37
(Bird call)
7
37582
3976
(Kuş sesi)
Sabahları böyle uyanıyorum,
00:42
I wake up to this every morning,
8
42229
1545
00:43
like a Disney princess.
9
43798
1499
bir Disney prensesi gibi.
00:45
(Laughter)
10
45321
1397
(Kahkahalar)
00:47
I am an entrepreneur
11
47164
1206
Ben profesyonel olarak bu ormanların
00:48
who facilitates the making of these forests professionally.
12
48394
4380
yapımına olanak sağlayan bir girişimciyim.
00:52
We have helped factories,
13
52798
1924
Fabrikaların,
00:54
farms,
14
54746
1157
çiftliklerin,
00:55
schools,
15
55927
1158
okulların,
evlerin,
00:58
homes,
16
58287
1155
01:00
resorts,
17
60306
1176
tatil yerlerinin,
01:02
apartment buildings,
18
62273
1356
apartmanların,
01:04
public parks
19
64891
1240
halk parklarının
01:06
and even a zoo
20
66854
1343
ve hatta bir hayvanat bahçesinin bile
01:08
to have one of such forests.
21
68221
1509
böylesi bir ormana sahip olmasına yardımcı oluyoruz.
01:10
A forest is not an isolated piece of land where animals live together.
22
70715
4294
Orman, hayvanların beraber yaşadığı izole edilmiş bir kara parçası değildir.
Orman, kentsel varlığımızın bütünleyici bir parçası olabilir.
01:16
A forest can be an integral part of our urban existence.
23
76035
5540
01:22
A forest, for me,
24
82212
1334
Benim için, orman,
01:23
is a place so dense with trees that you just can't walk into it.
25
83570
3497
içinde yürüyemeceğiniz kadar yoğun bir şekilde ağaçlarla dolu bir yerdir.
01:27
It doesn't matter how big or small they are.
26
87540
2497
Ne kadar büyük ya da küçük oldukları önemli değildir.
01:31
Most of the world we live in today was forest.
27
91046
3383
Bugün içinde yaşadığımız dünyanın çoğunluğu ormandı.
01:34
This was before human intervention.
28
94453
2033
İnsan müdahalesinden önceydi.
01:36
Then we built up our cities on those forests,
29
96865
2288
Sonra biz, en az gezegendeki diğer 8,4 milyon tür kadar
01:39
like São Paulo,
30
99177
1500
01:40
forgetting that we belong to nature as well,
31
100701
2769
bizim de doğaya ait olduğumuzu unutarak,
o ormanların üzerine şehirlerimizi kurduk,
01:43
as much as 8.4 million other species on the planet.
32
103494
3750
São Paulo gibi.
01:48
Our habitat stopped being our natural habitat.
33
108215
3428
Yaşam alanlarımız doğal yaşam alanımız olmayı bıraktılar.
01:52
But not anymore for some of us.
34
112190
2002
Ama artık hepimiz için geçerli değil.
01:54
A few others and I today make these forests professionally --
35
114647
3595
Bugün, birkaç kişi ve ben profesyonel olarak bu ormanları yapıyoruz,
01:58
anywhere and everywhere.
36
118266
1807
herhangi bir yerde ve her yerde.
02:01
I'm an industrial engineer.
37
121368
1866
Ben endüstri mühendisiyim.
02:03
I specialize in making cars.
38
123258
2172
Araba yapmada uzmanım.
Toyota'daki eski işimde,
02:06
In my previous job at Toyota,
39
126078
2176
02:08
I learned how to convert natural resources into products.
40
128278
4068
doğal kaynakların nasıl ürüne dönüştürülebileceğini öğrendim.
Bir örnek verecek olursak,
02:13
To give you an example,
41
133125
1182
02:14
we would drip the sap out of a rubber tree,
42
134331
2651
kauçuk ağacının özsuyunu damla damla akıtıp
onu ham kauçuğa dönüştürebilir
02:17
convert it into raw rubber
43
137006
1659
02:18
and make a tire out of it -- the product.
44
138689
2705
ve ondan bir tekerlek -bir ürün- yapabiliriz.
02:21
But these products can never become a natural resource again.
45
141418
2994
Fakat bu ürünler tekrar doğal kaynağa dönüşemez.
Elementleri doğadan ayırıyor ve
02:25
We separate the elements from nature
46
145272
2973
02:28
and convert them into an irreversible state.
47
148269
3236
onları geri dönülemez bir vaziyete sokuyoruz.
02:31
That's industrial production.
48
151529
1717
Bu endüstriyel üretim.
02:34
Nature, on the other hand, works in a totally opposite way.
49
154025
3462
Öte yandan, doğa ise tam tersi şekilde işliyor.
02:37
The natural system produces by bringing elements together,
50
157910
3985
Doğal sistem, elementleri atom atom bir araya getirerek
02:41
atom by atom.
51
161919
1355
üretim yapar.
02:44
All the natural products become a natural resource again.
52
164336
4715
Tüm doğal ürünler, tekrar doğal kaynak olabilirler.
Bu evimin arka bahçesinde bir orman yaparken
02:50
This is something which I learned
53
170343
2942
02:53
when I made a forest in the backyard of my own house.
54
173309
3038
öğrendiğim bir şey.
02:56
And this was the first time I worked with nature,
55
176371
3276
Ve bu doğaya karşıdan ziyade
doğayla birlikte ilk çalışışımdı.
02:59
rather than against it.
56
179671
1466
03:01
Since then,
57
181894
1176
O zamandan beri,
tüm dünyada 25 şehirde bu ormanlardan 75 tane yaptık.
03:03
we have made 75 such forests in 25 cities across the world.
58
183094
5049
03:09
Every time we work at a new place,
59
189678
2122
Yeni bir yerde her çalışışımızda,
03:11
we find that every single element needed to make a forest
60
191824
4744
bir orman yapmak için gereken her bir elementin
hemen etrafımızda ulaşılabilir olduğunu keşfediyoruz.
03:16
is available right around us.
61
196592
2050
03:18
All we have to do is to bring these elements together
62
198666
2681
Tek yapmamız gereken tüm bu elementleri bir araya getirmek
03:21
and let nature take over.
63
201371
1961
ve doğanın kontrolü ele almasına izin vermek.
Orman yapmak için toprakla işe başlıyoruz.
03:25
To make a forest we start with soil.
64
205100
3001
03:28
We touch, feel and even taste it
65
208125
2440
Ona dokunuyoruz, onu hissediyoruz ve hangi özelliklerden yoksun olduğunu
03:30
to identify what properties it lacks.
66
210589
2468
tanımlayabilmek için onu tadıyoruz.
03:33
If the soil is made up of small particles it becomes compact --
67
213680
3042
Eğer toprak küçük parçalardan oluşmuş olursa sıkışık hâle geliyor,
03:36
so compact, that water cannot seep in.
68
216746
2403
o kadar sıkışık oluyor ki su sızamıyor.
03:40
We mix some local biomass available around,
69
220188
4448
Etrafımızdaki, toprağın daha gözenekli bir hâle gelmesine yardımcı olabilecek,
03:44
which can help soil become more porous.
70
224660
2527
kullanılabilir yerel biyokütleden biraz karıştırıyoruz.
03:49
Water can now seep in.
71
229040
1976
Artık su sızabilir.
03:51
If the soil doesn't have the capacity to hold water,
72
231359
4499
Eğer toprağın suyu tutma kapasitesi yoksa,
03:55
we will mix some more biomass --
73
235882
1675
biraz daha biyokütle katıyoruz --
03:57
some water-absorbent material like peat or bagasse,
74
237581
3274
turba ya da biga gibi su emici materyallerden,
04:00
so soil can hold this water and it stays moist.
75
240879
3848
böylece toprak bu suyu tutabilecek ve nemli kalacak.
04:05
To grow, plants need water, sunlight and nutrition.
76
245680
4618
Büyümek için, bitkiler suya, güneş ışığına ve besine ihtiyaç duyar.
04:11
What if the soil doesn't have any nutrition in it?
77
251047
2736
Eğer toprak içinde hiç besin bulundurmazsa ne olur?
04:14
We don't just add nutrition directly to the soil.
78
254383
2326
Besini direkt toprağa eklemiyoruz.
04:16
That would be the industrial way.
79
256733
1612
Bu endüstriyel bir yol olurdu.
04:18
It goes against nature.
80
258369
1426
Doğaya karşı.
04:19
We instead add microorganisms to the soil.
81
259819
3084
Onun yerine, biz toprağa mikroorganizmalar ekliyoruz.
04:22
They produce the nutrients in the soil naturally.
82
262927
3309
Onlar toprakta doğal bir şekilde besin üretiyorlar.
04:26
They feed on the biomass we have mixed in the soil,
83
266886
2589
Toprağa karıştırdığımız biyokütle ile besleniyorlar,
04:29
so all they have to do is eat and multiply.
84
269499
2699
bu yüzden tek yapmaları gereken yemek ve çoğalmak.
04:32
And as their number grows,
85
272222
1951
Sayıları arttıkça,
toprak tekrar nefes almaya başlıyor.
04:34
the soil starts breathing again.
86
274197
1548
04:35
It becomes alive.
87
275769
1393
Hayata dönüyor.
04:38
We survey the native tree species of the place.
88
278215
2627
Mekânın yerli üç türünü inceledik.
04:40
How do we decide what's native or not?
89
280866
2081
Bir şeyin yerli olup olmadığına nasıl karar veririz?
04:43
Well, whatever existed before human intervention is native.
90
283473
4458
Pekâlâ, insan müdahalesinden önce var olan her şey yerlidir.
04:47
That's the simple rule.
91
287955
1389
Bu ana kural.
04:49
We survey a national park
92
289949
3845
Doğal bir ormandan en son geriye kalanları bulabilmek için
04:54
to find the last remains of a natural forest.
93
294470
2554
bir ulusal parkı inceliyoruz.
Kutsal koruları inceliyoruz
04:58
We survey the sacred groves,
94
298689
3001
05:01
or sacred forests around old temples.
95
301714
2891
ya da eski tapınakların etrafındaki kutsal ormanları.
05:04
And if we don't find anything at all,
96
304973
2279
Eğer hiçbir şey bulamazsak
uzun zaman önce orada bulunan ağaçların odunlarını ya da tohumlarını
05:07
we go to museums
97
307276
1524
05:08
to see the seeds or wood of trees existing there a long time ago.
98
308824
5223
görmek için müzelere gidiyoruz.
05:14
We research old paintings, poems and literature from the place,
99
314547
5497
Oraya ait ağaç türlerini tanımlayabilmek için
o yerin eski tablolarını, şiirlerini ve edebiyatını araştırıyoruz.
05:20
to identify the tree species belonging there.
100
320068
2533
Ağaçlarımızı öğrendiğimizde ise
05:23
Once we know our trees,
101
323217
1346
05:24
we divide them in four different layers:
102
324587
1918
onları dört farklı tabakaya ayırıyoruz:
05:26
shrub layer, sub-tree layer, tree layer and canopy layer.
103
326529
3407
Çalı tabakası, alt ağaç tabakası, ağaç tabakası ve gölgelik tabakası.
05:30
We fix the ratios of each layer,
104
330475
2517
Her katmanın oranını düzeltiyoruz
ve sonra karışımdaki her ağaç türünün yüzdesine karar veriyoruz.
05:33
and then we decide the percentage of each tree species in the mix.
105
333016
4704
05:38
If we are making a fruit forest,
106
338506
1833
Eğer meyve ormanı yapıyorsak,
05:40
we increase the percentage of fruit-bearing trees.
107
340363
3059
meyve veren ağaç yüzdesini arttırıyoruz.
05:43
It could be a flowering forest,
108
343446
2166
Bu bir çiçek ormanı da olabilir,
05:46
a forest that attracts a lot of birds or bees,
109
346145
3427
bir sürü kuşu ya da arıyı kendine çeken bir orman
ya da bu sadece yerli, sürekli yeşil kalan yabani bir orman olabilir.
05:50
or it could simply be a native, wild evergreen forest.
110
350026
4059
05:55
We collect the seeds and germinate saplings out of them.
111
355560
2969
Tohumları topluyor ve fidanlarını filizlendiriyoruz.
Aynı katmana ait olan ağaçların
05:59
We make sure that trees belonging to the same layer
112
359011
2964
06:01
are not planted next to each other,
113
361999
1850
yan yana dikilmediklerinden emin oluyoruz,
06:03
or they will fight for the same vertical space when they grow tall.
114
363873
3327
yoksa uzadıklarında aynı dikey alana sahip olabilmek için savaşacaklardır.
06:07
We plant the saplings close to each other.
115
367224
2560
Fidanları birbirine yakın ekiyoruz.
06:10
On the surface, we spread a thick layer of mulch,
116
370548
3065
Yüzeyde, kalın bir kuru ot tabakası oluşturuyoruz,
06:13
so when it's hot outside the soil stays moist.
117
373637
2568
böylece dışarısı sıcakken toprak nemli kalıyor.
06:16
When it's cold,
118
376605
1712
Soğukken ise,
06:18
frost formation happens only on the mulch,
119
378341
3217
don oluşumu sadece kuru ot tabakasının üzerinde gerçekleşiyor,
06:21
so soil can still breathe while it's freezing outside.
120
381582
3409
bu yüzden dışarısı dondurucu soğukken toprak hâlâ nefes alabiliyor.
06:25
The soil is very soft --
121
385497
3169
Toprak çok yumuşak --
06:28
so soft, that roots can penetrate into it easily,
122
388690
3494
o kadar yumuşak ki kökler kolayca, hızlıca
içine girebiliyor.
06:32
rapidly.
123
392208
1150
06:34
Initially, the forest doesn't seem like it's growing,
124
394064
2485
Başlangıçta, orman gelişmiyormuş gibi görünebilir
06:36
but it's growing under the surface.
125
396573
1818
ama yüzeyin altında gelişiyor.
06:38
In the first three months,
126
398746
1461
İlk üç ayda,
06:40
roots reach a depth of one meter.
127
400231
1927
kökler bir metre derinliğe ulaştılar.
06:42
These roots form a mesh,
128
402736
1884
Bu kökler toprağı sımsıkı tutan
06:44
tightly holding the soil.
129
404644
1729
bir örgü oluşturuyor.
06:46
Microbes and fungi live throughout this network of roots.
130
406397
3596
Mikroplar ve mantarlar bu kökten ağ boyunca yaşarlar.
06:50
So if some nutrition is not available in the vicinity of a tree,
131
410706
3587
Eğer bir ağacın çevresinde bazı besinler ulaşılabilir değilse,
06:54
these microbes are going to get the nutrition to the tree.
132
414317
2860
bu mikroplar ağaca o besini getirecektir.
06:57
Whenever it rains,
133
417754
1724
Her yağmur yağdığında,
06:59
magically,
134
419502
1160
büyülü bir şekilde,
07:00
mushrooms appear overnight.
135
420686
1863
aniden mantarlar ortaya çıkıyor.
07:02
And this means the soil below has a healthy fungal network.
136
422573
3205
Bu da demek oluyor ki alttaki toprak sağlıklı bir mantar kökenli ağa sahip.
07:06
Once these roots are established,
137
426663
2267
Bu kökler kurulduğu zaman,
07:08
forest starts growing on the surface.
138
428954
2165
orman yüzeyin üzerinde büyümeye başlıyor.
07:11
As the forest grows we keep watering it --
139
431835
4367
Orman geliştikçe onu sulamaya devam ediyoruz --
07:16
for the next two to three years, we water the forest.
140
436226
3791
sonraki iki ya da üç yıl da ormanı suluyoruz.
07:20
We want to keep all the water and soil nutrition only for our trees,
141
440752
5056
Tüm suyu ve topraktaki besini sadece ağaçlarımıza saklamak istiyoruz,
07:25
so we remove the weeds growing on the ground.
142
445832
2684
bu yüzden zemindeki yabani otları temizliyoruz.
07:28
As this forest grows, it blocks the sunlight.
143
448971
3318
Bu orman büyüdükçe, güneş ışığını engelliyor.
07:32
Eventually, the forest becomes so dense
144
452801
2446
Nihayet, orman o kadar yoğun oluyor ki
07:35
that sunlight can't reach the ground anymore.
145
455271
2234
güneş ışığı artık zemine ulaşamıyor.
07:37
Weeds cannot grow now, because they need sunlight as well.
146
457902
3462
Yabani otlar artık büyüyemiyor, çünkü onların da güneş ışığına ihtiyacı var.
Bu seviyede,
07:42
At this stage,
147
462044
1279
07:43
every single drop of water that falls into the forest
148
463347
3197
ormana düşen her bir damla su
atmosfere tekrar buharlaşmıyor.
07:46
doesn't evaporate back into the atmosphere.
149
466568
2357
07:49
This dense forest condenses the moist air
150
469327
3088
Bu yoğun orman nemli havayı yoğunlaştırır
07:52
and retains its moisture.
151
472439
1771
ve nemini korur.
07:54
We gradually reduce and eventually stop watering the forest.
152
474712
4153
Kademe kademe azaltarak en sonunda ormanı sulamayı keseriz.
07:59
And even without watering,
153
479340
1518
Sulama olmadan bile,
08:00
the forest floor stays moist and sometimes even dark.
154
480882
4046
orman tabanı nemli ve hatta bazen karanlık kalıyor.
08:05
Now, when a single leaf falls on this forest floor,
155
485970
3400
Artık, tek bir yaprak orman tabanına düştüğünde,
08:09
it immediately starts decaying.
156
489394
2151
anında çürümeye başlıyor.
Bu çürümüş biyokütle humusu oluşturuyor
08:12
This decayed biomass forms humus,
157
492317
3186
08:15
which is food for the forest.
158
495527
1502
ki o da ormanın besinidir.
08:17
As the forest grows,
159
497530
1679
Orman geliştikçe,
08:19
more leaves fall on the surface --
160
499233
1670
yüzeye daha fazla yaprak düşüyor --
08:20
it means more humus is produced,
161
500927
2032
bu da daha fazla humus üretiliyor demek oluyor,
08:22
it means more food so the forest can grow still bigger.
162
502983
3238
bu da daha fazla besin demek oluyor, böylece orman hâlâ daha da büyüyebilir.
08:26
And this forest keeps growing exponentially.
163
506245
2733
Ve bu orman hızlanarak büyümeye devam ediyor.
Bir kere kurulduğunda,
08:30
Once established,
164
510053
1416
08:31
these forests are going to regenerate themselves again and again --
165
511493
4190
bu ormanlar kendilerini tekrar ve tekrar oluşturacaklardır --
08:35
probably forever.
166
515707
1574
muhtemelen sonsuza kadar.
Bunun gibi bir doğal ormanda,
08:38
In a natural forest like this,
167
518209
2446
08:40
no management is the best management.
168
520679
2671
hiçbir yönetim en iyi yönetim değildir.
Bu küçük bir orman partisi.
08:44
It's a tiny jungle party.
169
524493
1791
08:46
(Laughter)
170
526308
1215
(Kahkaha)
Bu orman kolektif olarak büyüyor.
08:48
This forest grows as a collective.
171
528663
2543
08:51
If the same trees --
172
531627
1318
Eğer aynı ağaçlar --
08:52
same species --
173
532969
1277
aynı türler --
08:54
would have been planted independently,
174
534270
2238
bağımsızca dikilseydi,
08:56
it wouldn't grow so fast.
175
536532
1947
bu kadar hızlı büyüyemezdi.
08:58
And this is how we create a 100-year-old forest
176
538503
4184
100 yıllık bir ormanı,
10 yılda işte bu şekilde yetiştiriyoruz.
09:02
in just 10 years.
177
542711
1309
Çok teşekkürler.
09:04
Thank you very much.
178
544044
1154
(Alkışlar)
09:05
(Applause)
179
545222
5574
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7