Atheism 2.0 | Alain de Botton

Alain de Botton: Ateizm 2.0

1,446,653 views ・ 2012-01-17

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Meric Aydonat Gözden geçirme: Diba Szamosi
00:15
One of the most common ways of dividing the world
0
15260
3000
Dünyayı bölmenin en yaygın biçimi
00:18
is into those who believe
1
18260
2000
inananlar ve inanmayanlar,
00:20
and those who don't --
2
20260
2000
dindarlar ve ateistler
00:22
into the religious and the atheists.
3
22260
3000
olarak bölmek.
00:25
And for the last decade or so,
4
25260
2000
Ve yaklaşık son on yıldır
00:27
it's been quite clear
5
27260
2000
ateist olmanın ne demek
00:29
what being an atheist means.
6
29260
2000
olduğu açıklığa kavuştu.
00:31
There have been some very vocal atheists
7
31260
3000
Dinin sadece yanlış olduğunu değil
00:34
who've pointed out,
8
34260
2000
komik olduğunu da söyleyen
00:36
not just that religion is wrong,
9
36260
2000
bazı sesi yüksek çıkan
00:38
but that it's ridiculous.
10
38260
2000
ateistler oldu.
00:40
These people, many of whom have lived in North Oxford,
11
40260
3000
Çoğu Kuzey Oxford'da yaşayan bu insanlar
00:43
have argued --
12
43260
2000
tanrıya inanmanın
00:45
they've argued that believing in God
13
45260
3000
perilere inanmaya benzediğini
00:48
is akin to believing in fairies
14
48260
2000
ve bunun özünde
00:50
and essentially that the whole thing
15
50260
2000
çocukça bir oyun
00:52
is a childish game.
16
52260
2000
olduğunu söylediler.
00:54
Now I think it's too easy.
17
54260
2000
Bana kalırsa bu çok kolay.
00:56
I think it's too easy
18
56260
2000
Dinin tamamını bu şekilde
00:58
to dismiss the whole of religion that way.
19
58260
3000
gözden çıkarmak çok kolay.
01:01
And it's as easy as shooting fish in a barrel.
20
61260
2000
Tereyağından kıl çeker gibi kolay.
01:03
And what I'd like to inaugurate today
21
63260
2000
Bugün açılışını yapmak istediğim
01:05
is a new way of being an atheist --
22
65260
2000
ateist olmanın yeni bir yolu,
01:07
if you like, a new version of atheism
23
67260
3000
eğer böyle adlandırmak isterseniz,
01:10
we could call Atheism 2.0.
24
70260
3000
ateizmin yeni versiyonu, Ateism 2.0.
01:13
Now what is Atheism 2.0?
25
73260
2000
Ateizm 2.0 nedir?
01:15
Well it starts from a very basic premise:
26
75260
2000
Çok temel bir önermeyle başlıyor:
01:17
of course, there's no God.
27
77260
3000
tabii ki tanrı yok.
01:20
Of course, there are no deities or supernatural spirits
28
80260
3000
Tabii ki ilahi varlıklar veya doğaüstü ruhlar
01:23
or angels, etc.
29
83260
2000
veya melekler yok.
01:25
Now let's move on; that's not the end of the story,
30
85260
3000
Devam edelim, hikayenin tamamı bu kadar değil,
01:28
that's the very, very beginning.
31
88260
3000
bu sadece başı.
01:31
I'm interested in the kind of constituency
32
91260
3000
Şöyle düşünen kişilerle
01:34
that thinks something along these lines:
33
94260
2000
ilgileniyorum:
01:36
that thinks, "I can't believe in any of this stuff.
34
96260
2000
"Bunların hiçbirine inanamıyorum.
01:38
I can't believe in the doctrines.
35
98260
3000
Bu öğretilere inanamıyorum.
01:41
I don't think these doctrines are right.
36
101260
2000
Bence bu öğretiler doğru değil.
01:43
But," a very important but, "I love Christmas carols.
37
103260
4000
Ancak," çok önemli bir ancak, "Noel şarkılarına bayılıyorum.
01:47
I really like the art of Mantegna.
38
107260
3000
Mantegna'nın sanatından gerçekten hoşlanıyorum.
01:50
I really like looking at old churches.
39
110260
2000
Eski kiliselere bakmaktan keyif alıyorum.
01:52
I really like turning the pages of the Old Testament."
40
112260
3000
Eski Ahit'in sayfalarını karıştırmaktan zevk alıyorum."
01:55
Whatever it may be,
41
115260
2000
Ne olursa olsun,
01:57
you know the kind of thing I'm talking about --
42
117260
2000
konuştuğum tarzdan şeyleri biliyorsunuz,
01:59
people who are attracted to the ritualistic side,
43
119260
2000
dinin ritüelistik, ahlaki, toplumsal
02:01
the moralistic, communal side of religion,
44
121260
3000
tarafına ilgi duyan
02:04
but can't bear the doctrine.
45
124260
2000
ama doktrine katlanamayan insanlar.
02:06
Until now, these people have faced a rather unpleasant choice.
46
126260
3000
Şimdiye kadar bu insanlar hiç de hoş olmayan bir seçim yapmak zorunda kaldılar.
02:09
It's almost as though either you accept the doctrine
47
129260
3000
Sanki ya doktrini kabul edersiniz
02:12
and then you can have all the nice stuff,
48
132260
2000
ve bunla birlikte o diğer hoş şeylere sahip olabilirsiniz
02:14
or you reject the doctrine and
49
134260
2000
ya da doktrini reddedersiniz
02:16
you're living in some kind of spiritual wasteland
50
136260
2000
ve CNN ve Walmart'ın kılavuzluğunda
02:18
under the guidance of CNN and Walmart.
51
138260
2000
bir çeşit ruhani çöplükte yaşıyorsunuz.
02:20
So that's a sort of tough choice.
52
140260
2000
Bu zor bir seçim.
02:22
I don't think we have to make that choice.
53
142260
2000
Bana kalırsa bu seçimi yapmak zorunda değiliz.
02:24
I think there is an alternative.
54
144260
2000
Bence bunun bir alternatifi var.
02:26
I think there are ways --
55
146260
2000
Bence dinlerden çalmanın
02:28
and I'm being both very respectful and completely impious --
56
148260
3000
ve ben hem oldukça saygılı hem de kafirce davranıyorum,
02:31
of stealing from religions.
57
151260
2000
yolları var.
02:33
If you don't believe in a religion,
58
153260
2000
Bir dine inanmıyorsanız,
02:35
there's nothing wrong with picking and mixing,
59
155260
2000
orasından burasından alıp karıştırmakta,
02:37
with taking out the best sides of religion.
60
157260
3000
dinin en iyi yönlerini almakta bir sakınca yok.
02:40
And for me, atheism 2.0
61
160260
2000
Bana kalırsa ateizm 2.0
02:42
is about both, as I say,
62
162260
2000
hem dinleri karıştırıp
02:44
a respectful and an impious way
63
164260
3000
"Burada kullanabileceğimiz ne var?" demenin
02:47
of going through religions and saying, "What here could we use?"
64
167260
3000
saygılı ve kafirce bir yolu.
02:50
The secular world is full of holes.
65
170260
2000
Laik dünyanın birçok boşluğu var.
02:52
We have secularized badly, I would argue.
66
172260
3000
Kötü bir şekilde laikleştiğimizi tartışabilirim.
02:55
And a thorough study of religion
67
175260
2000
Ve dinleri derinden araştırmak
02:57
could give us all sorts of insights
68
177260
2000
bize hayatın pek de iyi gitmeyen yönlerinin
02:59
into areas of life that are not going too well.
69
179260
3000
içyüzünü anlama konusunda oldukça yardımcı olabilir.
03:02
And I'd like to run through a few of these today.
70
182260
4000
Bunların birkaçından bahsetmek istiyorum.
03:06
I'd like to kick off by looking at education.
71
186260
3000
Eğitimle başlayacağım.
03:09
Now education is a field
72
189260
2000
Eğitim, laik dünyanın
03:11
the secular world really believes in.
73
191260
2000
gerçekten inandığı bir alan.
03:13
When we think about how we're going to make the world a better place,
74
193260
2000
Dünyayı daha iyi bir yer haline nasıl getirebileceğimizi düşünürken
03:15
we think education; that's where we put a lot of money.
75
195260
3000
eğitimi düşünürüz, ona oldukça fazla para harcariz.
03:18
Education is going to give us, not only commercial skills, industrial skills,
76
198260
3000
Eğitim bize sadece ticari, endüstriyel yetenekler kazandırmaz,
03:21
it's also going to make us better people.
77
201260
2000
bizi daha iyi insanlar haline getirir.
03:23
You know the kind of thing a commencement address is, and graduation ceremonies,
78
203260
3000
Açılış ve mezuniyet törenlerindeki
03:26
those lyrical claims
79
206260
2000
lirik iddiaları bilirsiniz,
03:28
that education, the process of education -- particularly higher education --
80
208260
3000
eğitim, eğitim süreci, özellikle yüksek eğitim
03:31
will make us into nobler and better human beings.
81
211260
3000
bizi daha saygın ve daha iyi insanlar haline getirir.
03:34
That's a lovely idea.
82
214260
2000
Bu, çok hoş bir fikir.
03:36
Interesting where it came from.
83
216260
2000
Nereden çıktığı enteresan.
03:38
In the early 19th century,
84
218260
2000
19. yüzyılın başlarında
03:40
church attendance in Western Europe
85
220260
2000
Batı Avrupa'daki kiliseye katılım
03:42
started sliding down very, very sharply, and people panicked.
86
222260
3000
çok keskin bir şekilde düştü ve insanlar paniğe kapıldılar.
03:45
They asked themselves the following question.
87
225260
2000
Kendilerine şu soruları sordular.
03:47
They said, where are people going to find the morality,
88
227260
3000
İnsanlar ahlaki nerede bulacaklar,
03:50
where are they going to find guidance,
89
230260
2000
onlara ne kılavuzluk edecek,
03:52
and where are they going to find sources of consolation?
90
232260
2000
kendilerini telkin etmenin kaynaklarını neredeu bulacaklar?
03:54
And influential voices came up with one answer.
91
234260
2000
Etkili kişiler buna cevap verdiler:
03:56
They said culture.
92
236260
2000
Kültür.
03:58
It's to culture that we should look
93
238260
2000
Kılavuzluğu, telkini, ahlakı
04:00
for guidance, for consolation, for morality.
94
240260
3000
kültürde aramalıyız.
04:03
Let's look to the plays of Shakespeare,
95
243260
2000
Shakespeare'in oyunlarına bakalım,
04:05
the dialogues of Plato, the novels of Jane Austen.
96
245260
3000
Plato'nun diyaloglarına, Jane Austen'in romanlarına.
04:08
In there, we'll find a lot of the truths
97
248260
2000
Oralarda Saint John'in İncil'inde
04:10
that we might previously have found in the Gospel of Saint John.
98
250260
3000
bulabileceğimiz gerçeklerin birçoğunu buluruz.
04:13
Now I think that's a very beautiful idea and a very true idea.
99
253260
3000
Bence bu çok güzel ve doğru bir fikir.
04:16
They wanted to replace scripture with culture.
100
256260
3000
Kutsal kitapların yerini kültüre vermek istediler.
04:19
And that's a very plausible idea.
101
259260
2000
Bu oldukça akla yatkın bir fikir.
04:21
It's also an idea that we have forgotten.
102
261260
4000
Aynı zamanda unuttuğumuz bir fikir.
04:25
If you went to a top university --
103
265260
2000
Eğer en iyi üniversitelerden birine gittiyseniz,
04:27
let's say you went to Harvard or Oxford or Cambridge --
104
267260
2000
diyelim ki Harvard'a Oxford'a, Cambridge'e gittiniz,
04:29
and you said, "I've come here
105
269260
2000
ve şöyle dediniz "Buraya
04:31
because I'm in search of morality, guidance and consolation;
106
271260
2000
ahlak, kılavuzluk ve telkin aradığım için geldim;
04:33
I want to know how to live,"
107
273260
2000
nasıl yaşandığını öğrenmek istiyorum."
04:35
they would show you the way to the insane asylum.
108
275260
3000
size timarhanenin yolunu gösterirlerdi.
04:38
This is simply not what our grandest and best institutes of higher learning
109
278260
3000
Bu en büyük ve köklü yüksek öğrenim kuruluşlarının
04:41
are in the business of.
110
281260
2000
varoluş nedeni değil.
04:43
Why? They don't think we need it.
111
283260
2000
Neden? Onlara göre buna ihtiyacımız yok.
04:45
They don't think we are in an urgent need of assistance.
112
285260
3000
Onlara göre acilen yardıma ihtiyacımız yok.
04:48
They see us as adults, rational adults.
113
288260
2000
Bizi mantıklı yetişkinler olarak görüyorlar.
04:50
What we need is information.
114
290260
2000
Bizim ihtiyacımız olan bilgi.
04:52
We need data, we don't need help.
115
292260
2000
Veriye ihtiyacımız var, yardıma değil.
04:54
Now religions start from a very different place indeed.
116
294260
3000
Dinler oldukça farklı bir yerden başlıyorlar.
04:57
All religions, all major religions,
117
297260
2000
Belli başlı bütün dinler
04:59
at various points call us children.
118
299260
3000
bize birçok noktada çocuklar diyor.
05:02
And like children,
119
302260
2000
Tıpkı çocuklar gibi,
05:04
they believe that we are in severe need of assistance.
120
304260
2000
bizim ciddi biçimde yardıma ihtiyacımız olduğuna inanıyorlar.
05:06
We're only just holding it together.
121
306260
2000
Zar zor başa çıkabiliyoruz.
05:08
Perhaps this is just me, maybe you.
122
308260
2000
Bu belki sadece ben, belki sen.
05:10
But anyway, we're only just holding it together.
123
310260
3000
Ama her neyse, zar zor başa çıkabiliyoruz.
05:13
And we need help. Of course, we need help.
124
313260
2000
Ve yardıma ihtiyacımız var. Tabii ki yardıma ihtiyacımız var.
05:15
And so we need guidance and we need didactic learning.
125
315260
3000
Kılavuza ihtiyacımız var, öğretilmeye ihtiyacımız var.
05:18
You know, in the 18th century in the U.K.,
126
318260
2000
18. yüzyılda İngiltere'deki
05:20
the greatest preacher, greatest religious preacher, was a man called John Wesley,
127
320260
3000
en büyük vaiz John Wesley adındaki bir adamdı.
05:23
who went up and down this country delivering sermons,
128
323260
3000
Bu ülkeyi adım adım dolaşıp vaazlar verdi,
05:26
advising people how they could live.
129
326260
2000
insanlar nasıl yaşayabileceklerini öğütledi.
05:28
He delivered sermons on the duties of parents to their children
130
328260
2000
Anne babaların çocuklarına karşı görevleri
05:30
and children to their parents,
131
330260
2000
ve çocukların anne babalarına karşı görevleri
05:32
the duties of the rich to the poor and the poor to the rich.
132
332260
2000
zenginlerin fakirlere, fakirlerin zenginlere karşı görevleri üzerine öğütler verdi.
05:34
He was trying to tell people how they should live
133
334260
2000
Bu dinin klasik dağıtım yolu vaazlar aracılığıyla,
05:36
through the medium of sermons,
134
336260
2000
insanlara nasıl yaşamaları
05:38
the classic medium of delivery of religions.
135
338260
3000
gerektiğini söylemeye çalışıyordu.
05:41
Now we've given up with the idea of sermons.
136
341260
2000
Şimdi bu vaazlar fikrinden vazgeçtik.
05:43
If you said to a modern liberal individualist,
137
343260
2000
Modern liberal bir bireyselciye
05:45
"Hey, how about a sermon?"
138
345260
2000
"Bir vaaza ne dersin?" derseniz
05:47
they'd go, "No, no. I don't need one of those.
139
347260
2000
"Hayır, hayır. Buna ihtiyacım yok.
05:49
I'm an independent, individual person."
140
349260
2000
Ben bağımsız bir bireyim." der.
05:51
What's the difference between a sermon
141
351260
2000
Vaazla bizim modern, laik yayma biçimimiz
05:53
and our modern, secular mode of delivery, the lecture?
142
353260
3000
ders arasında ne fark var?
05:56
Well a sermon wants to change your life
143
356260
3000
Bir vaaz hayatınızı değiştirmek ister,
05:59
and a lecture wants to give you a bit of information.
144
359260
3000
bir ders size biraz bilgi vermek ister.
06:02
And I think we need to get back to that sermon tradition.
145
362260
3000
Bana kalırsa bu vaaz geleneğine geri dönmeliyiz.
06:05
The tradition of sermonizing is hugely valuable,
146
365260
2000
Vaaz geleneği oldukça değerli,
06:07
because we are in need of guidance,
147
367260
2000
çünkü kılavuzluğa, ahlaka ve telkine
06:09
morality and consolation --
148
369260
2000
ihtiyacımız var,
06:11
and religions know that.
149
371260
2000
dinler de bunu biliyor.
06:13
Another point about education:
150
373260
2000
Eğitimle ilgili başka bir nokta:
06:15
we tend to believe in the modern secular world
151
375260
2000
modern laik dünyada birisine bir şey söylediğinizde
06:17
that if you tell someone something once, they'll remember it.
152
377260
3000
onu hatırlayacağına inanıyoruz.
06:20
Sit them in a classroom, tell them about Plato
153
380260
2000
Onları bir sınıfa oturtun ve 20 yasında onlara Plato'yu anlatın
06:22
at the age of 20, send them out for a career in management consultancy for 40 years,
154
382260
3000
ve 40 yıl için yönetim danışmanlığı kariyerlerine gönderin
06:25
and that lesson will stick with them.
155
385260
2000
ve bu dersi unutmayacaklardır.
06:27
Religions go, "Nonsense.
156
387260
2000
Dinler buna "Saçmalık.
06:29
You need to keep repeating the lesson 10 times a day.
157
389260
3000
Dersi günde 10 kez tekrar etmen gerekir.
06:32
So get on your knees and repeat it."
158
392260
2000
O yüzden dizlerinin üzerine çök ve tekrar et." der.
06:34
That's what all religions tell us:
159
394260
2000
Dinler bize bunu söyler:
06:36
"Get on you knees and repeat it 10 or 20 or 15 times a day."
160
396260
3000
"Dizlerinin üzerine çök ve onu 10, 20, 15 kere tekrar et."
06:39
Otherwise our minds are like sieves.
161
399260
2000
Zihinlerimiz süzgece benzer.
06:41
So religions are cultures of repetition.
162
401260
2000
Yani dinler tekrar kültürleridir.
06:43
They circle the great truths again and again and again.
163
403260
2000
Büyük gerçeklerin etrafında dönüp dolaşırlar.
06:45
We associate repetition with boredom.
164
405260
2000
Tekrarı sıkıcılıkla özdeşleştiririz.
06:47
"Give us the new," we're always saying.
165
407260
2000
Hep "Bize yeni bir şey verin" deriz.
06:49
"The new is better than the old."
166
409260
2000
"Yeni eskiden iyidir."
06:51
If I said to you, "Okay, we're not going to have new TED.
167
411260
2000
Size "Yeni bir TED olmayacak.
06:53
We're just going to run through all the old ones
168
413260
2000
Eskileri tekrar edeceğiz
06:55
and watch them five times because they're so true.
169
415260
2000
ve onları beş kez izleyin çünkü çok doğrular.
06:57
We're going to watch Elizabeth Gilbert five times
170
417260
3000
Elizabeth Gilbert'ı beş kere izleyeceğiz
07:00
because what she says is so clever," you'd feel cheated.
171
420260
3000
çünkü söyledikleri o kadar akıllıca ki...." deseydim, kendinizi kandırılmış hissederdiniz.
07:03
Not so if you're adopting a religious mindset.
172
423260
2000
Ama dindar bir görüşünüz varsa böyle gelmez.
07:05
The other things that religions do
173
425260
2000
Dinlerin yaptığı diğer bir şey
07:07
is to arrange time.
174
427260
2000
zamanı ayarlamak.
07:09
All the major religions give us calendars.
175
429260
2000
Belli başlı bütün dinler bize takvimler verir.
07:11
What is a calendar?
176
431260
2000
Takvim nedir?
07:13
A calendar is a way of making sure that across the year
177
433260
3000
Takvim, yıl boyunca çok önemli fikirlerle
07:16
you will bump into certain very important ideas.
178
436260
3000
yüzleşmenize olanak sağlamanın bir yolu.
07:19
In the Catholic chronology, Catholic calendar,
179
439260
3000
Katolik kronolojisinde, Katolik takviminde,
07:22
at the end of March you will think about St. Jerome
180
442260
2000
mart ayının sonunda Aziz Jerome'u
07:24
and his qualities of humility and goodness
181
444260
2000
ve onun alçakgönüllüğünü, iyiliğini
07:26
and his generosity to the poor.
182
446260
2000
ve fakirlere karşı cömertliğini hatırlarsınız.
07:28
You won't do that by accident; you will do that because you are guided to do that.
183
448260
3000
Bu, kazara olmaz, bunu hatırlamaya yönlendirilirsiniz.
07:31
Now we don't think that way.
184
451260
2000
Ama şimdi böyle düşünmüyoruz.
07:33
In the secular world we think, "If an idea is important, I'll bump into it.
185
453260
2000
Laik dünyada "Eğer bir fikir önemliyse, onunla bir şekilde karşılaşırım.
07:35
I'll just come across it."
186
455260
2000
Bir şekilde önüme çıkar." diye düşünüyoruz.
07:37
Nonsense, says the religious world view.
187
457260
2000
Dindar bakış açısı buna saçmalık diyor.
07:39
Religious view says we need calendars, we need to structure time,
188
459260
3000
Dindar görüşe göre, takvimlere ihtiyacımız var, zamanı düzenlemeye,
07:42
we need to synchronize encounters.
189
462260
2000
karşılaşmaları senkronize etmeye.
07:44
This comes across also
190
464260
2000
Bu ayrıca
07:46
in the way in which religions set up rituals
191
466260
2000
dinlerin önemli duygular etrafında
07:48
around important feelings.
192
468260
2000
ritüeller oluşturmasında da görülür.
07:50
Take the Moon. It's really important to look at the Moon.
193
470260
3000
Ay'ı ele alalım. Ay'a bakmak gerçekten önemli.
07:53
You know, when you look at the Moon,
194
473260
2000
Ay'a baktığınızda şöyle düşünürsünüz
07:55
you think, "I'm really small. What are my problems?"
195
475260
2000
"Ben çok küçüğüm, Benim sorunlarım neler?"
07:57
It sets things into perspective, etc., etc.
196
477260
2000
İşleri farklı bir açıdan düşünmenize yol açar.
07:59
We should all look at the Moon a bit more often. We don't.
197
479260
2000
Ay'a daha sık bakmalıyız. Ama bunu yapmıyoruz.
08:01
Why don't we? Well there's nothing to tell us, "Look at the Moon."
198
481260
3000
Neden yapmıyoruz? Çünkü kimse bize "Ay'a bakmalısın." demiyor.
08:04
But if you're a Zen Buddhist in the middle of September,
199
484260
3000
Ama eğer bir Zen Budisti iseniz eylül ayının ortasında
08:07
you will be ordered out of your home, made to stand on a canonical platform
200
487260
3000
evinizin dışında bir platformda
08:10
and made to celebrate the festival of Tsukimi,
201
490260
2000
Tsukimi Festivali'ni kutmanız emredilirdi.
08:12
where you will be given poems to read
202
492260
2000
Ay'a ve zamanın geçişine
08:14
in honor of the Moon and the passage of time
203
494260
2000
ve Ay'ın bize hatırlattığı yaşamın narinliğine adanmış
08:16
and the frailty of life that it should remind us of.
204
496260
2000
şiirler okurdunuz.
08:18
You'll be handed rice cakes.
205
498260
2000
Size pirinç kekleri verilirdi.
08:20
And the Moon and the reflection on the Moon
206
500260
2000
Ve Ay'ın ve Ay'ın yansımasının
08:22
will have a secure place in your heart.
207
502260
2000
kalbinizde sıkı bir yeri olurdu.
08:24
That's very good.
208
504260
2000
Bu harika.
08:26
The other thing that religions are really aware of
209
506260
2000
Dinlerin gerçekten farkında olduğu başka bir şey
08:28
is: speak well --
210
508260
2000
iyi konuşmak.
08:30
I'm not doing a very good job of this here --
211
510260
2000
Burada bunu iyi beceremiyorum,
08:32
but oratory, oratory is absolutely key to religions.
212
512260
3000
ama güzel konuşma sanatı dinlerin anahtarı.
08:35
In the secular world, you can come through the university system and be a lousy speaker
213
515260
3000
Laik sistemde, üniversite eğitiminden geçtikten sonra berbat bir konuşmacı olabilirsiniz
08:38
and still have a great career.
214
518260
2000
ama yine de çok iyi bir kariyeriniz olabilir.
08:40
But the religious world doesn't think that way.
215
520260
2000
Ama dindar dünya böyle düşünmüyor.
08:42
What you're saying needs to be backed up
216
522260
2000
Sözlediklerinizin ikna edici söyleme biçiminizle
08:44
by a really convincing way of saying it.
217
524260
2000
temelinin olması gerekir.
08:46
So if you go to an African-American Pentecostalist church
218
526260
2000
Amerika'nın güneyindeki Afrikalı Amerikalı
08:48
in the American South
219
528260
2000
Pentecostalist kilisesine giderseniz
08:50
and you listen to how they talk,
220
530260
2000
ve nasıl konuştuklarını dinlerseniz,
08:52
my goodness, they talk well.
221
532260
2000
gerçekten iyi konuştuklarını görürsünüz.
08:54
After every convincing point, people will go, "Amen, amen, amen."
222
534260
3000
İkna edici her noktadan sonra insanlar "Amin, amin, amin." diyorlar.
08:57
At the end of a really rousing paragraph, they'll all stand up,
223
537260
2000
Heyecan verici bir paragraftan sonra hep beraber ayağa kalkıp
08:59
and they'll go, "Thank you Jesus, thank you Christ, thank you Savior."
224
539260
3000
"Teşekkürler İsa, teşekkürler Mesih, teşekkürler Kurtarıcı." diyorlar.
09:02
If we were doing it like they do it --
225
542260
2000
Onların yaptığını yapsaydık,
09:04
let's not do it, but if we were to do it --
226
544260
3000
yapmayalım, ama yapsaydık,
09:07
I would tell you something like, "Culture should replace scripture."
227
547260
2000
size "Kültür, kutsal kitapların yerini almalı." dediğimde
09:09
And you would go, "Amen, amen, amen."
228
549260
2000
"Amin, amin, amin." derdiniz.
09:11
And at the end of my talk, you would all stand up
229
551260
2000
Konuşmamın sonunda da ayağa kalkıp
09:13
and you would go, "Thank you Plato, thank you Shakespeare, thank you Jane Austen."
230
553260
2000
"Teşekkürler Plato, teşekkürler Shakespeare, teşekkürler Jane Austen." derdiniz.
09:15
And we'd know that we had a real rhythm going.
231
555260
3000
Böylece akıcı bir ritmimizin olduğunu anlardık.
09:18
All right, all right. We're getting there. We're getting there.
232
558260
2000
Güzel, güzel, yaklaşıyoruz.
09:20
(Applause)
233
560260
2000
(Alkış)
09:22
The other thing that religions know is we're not just brains,
234
562260
2000
Dinlerin iyi bildiği başka bir şey de, sadece beyinden oluşmadığımız,
09:24
we are also bodies.
235
564260
2000
vücutlarımız da var.
09:26
And when they teach us a lesson,
236
566260
2000
Bize bir ders anlattıklarında
09:28
they do it via the body.
237
568260
2000
bunu vücutla yapıyorlar.
09:30
So for example,
238
570260
2000
Örneğin,
09:32
take the Jewish idea of forgiveness.
239
572260
2000
Musevi bağışlayıcılığını ele alalım.
09:34
Jews are very interested in forgiveness
240
574260
2000
Museviler'in inancında bağışlayıcılık önemli yer tutar,
09:36
and how we should start anew and start afresh.
241
576260
2000
nasıl yeniden, sıfırdan başlamamız gerektiği.
09:38
They don't just deliver us sermons on this.
242
578260
2000
Bununla ilgili sadece vaazlar vermezler.
09:40
They don't just give us books or words about this.
243
580260
2000
Sadece kitaplar ya da sözler vermezler.
09:42
They tell us to have a bath.
244
582260
2000
Yıkanmamız gerektiğini söylerler.
09:44
So in Orthodox Jewish communities, every Friday you go to a Mikveh.
245
584260
3000
Ortadoks Musevi topluluklarında her cuma Mikveh'e gidersiniz.
09:47
You immerse yourself in the water,
246
587260
2000
Kendinizi suya bırakırsınız
09:49
and a physical action backs up a philosophical idea.
247
589260
3000
ve fiziksel bir eylem felsefi bir fikri destekler.
09:52
We don't tend to do that.
248
592260
2000
Biz bunu pek yapmıyoruz.
09:54
Our ideas are in one area and our behavior with our bodies is in another.
249
594260
3000
Fikirlerimiz bir yerde, vücutlarımıza davranışlarımız bir yerde.
09:57
Religions are fascinating in the way they try and combine the two.
250
597260
2000
Dinlerin bu ikisini birleştirme biçimi harika.
09:59
Let's look at art now.
251
599260
2000
Şimdi sanatı ele alalım.
10:01
Now art is something that in the secular world,
252
601260
3000
Sanat, laik dünyada
10:04
we think very highly of. We think art is really, really important.
253
604260
3000
bir hayli önem verdiğimiz bir şey. Bizce sanat çok çok önemli.
10:07
A lot of our surplus wealth goes to museums, etc.
254
607260
3000
Kazancımızın fazlasını müzelere ve benzerlerine bağışlıyoruz.
10:10
We sometimes hear it said
255
610260
2000
Bazen müzelerimizin
10:12
that museums are our new cathedrals, or our new churches.
256
612260
3000
yeni katedrallerimiz, yeni kiliselerimiz olduğu söyleniyor.
10:15
You've heard that saying.
257
615260
2000
Bunu duymuş olmalısınız.
10:17
Now I think that the potential is there,
258
617260
2000
Bence potansiyeli var,
10:19
but we've completely let ourselves down.
259
619260
2000
ama kendimizi hayal kırıklığına uğrattık.
10:21
And the reason we've let ourselves down
260
621260
2000
Kendimizi hayal kırıklığına uğratmamızın nedeni
10:23
is that we're not properly studying
261
623260
2000
dinlerin sanatı ele alma biçimini
10:25
how religions handle art.
262
625260
4000
iyi gözlemlemiyoruz.
10:29
The two really bad ideas that are hovering in the modern world
263
629260
3000
Modern dünyada bizim sanattan güç alma kapasitemizi
10:32
that inhibit our capacity to draw strength from art:
264
632260
4000
engelleyen iki görüş:
10:36
The first idea is that art should be for art's sake --
265
636260
2000
Birincisi sanat, sanat için yapılmalı --
10:38
a ridiculous idea --
266
638260
2000
saçma sapan bir fikir --
10:40
an idea that art should live in a hermetic bubble
267
640260
2000
sanatın hava geçirmeyen bir balonda yaşaması
10:42
and should not try to do anything with this troubled world.
268
642260
3000
ve bu birçok sorunları olan dünyayla hiçbir ilişkisi olmaması düşüncesi.
10:45
I couldn't disagree more.
269
645260
2000
Bu fikre daha karşı olamazdım.
10:47
The other thing that we believe is that art shouldn't explain itself,
270
647260
3000
İnandığımız başka bir şey, sanat kendini açıklamamalı,
10:50
that artists shouldn't say what they're up to,
271
650260
2000
sanatçılar neyin peşinde olduklarını söylememeli,
10:52
because if they said it, it might destroy the spell
272
652260
2000
çünkü söylerlerse, büyüsünü bozabilirler
10:54
and we might find it too easy.
273
654260
2000
ve yaptıklarını kolay bulabiliriz.
10:56
That's why a very common feeling when you're in a museum --
274
656260
2000
Bir müzedeyken hepimiz
10:58
let's admit it --
275
658260
2000
haydi itiraf edelim
11:00
is, "I don't know what this is about."
276
660260
2000
"Bunun neyle ilgili olduğunu bilmiyorum." diye düşünürüz.
11:02
But if we're serious people, we don't admit to that.
277
662260
2000
Ama ciddi insanlarsak, bunu itiraf etmeyiz.
11:04
But that feeling of puzzlement is structural
278
664260
3000
Ama bu kafa karmaşıklığı duygusu
11:07
to contemporary art.
279
667260
3000
modern sanatın içinde var.
11:10
Now religions have a much saner attitude to art.
280
670260
2000
Dindarların sanata bakış açısı daha aklı başında.
11:12
They have no trouble telling us what art is about.
281
672260
2000
Sanatın neyle ilgili olduğunu söylemede bir sakınca duymuyorlar.
11:14
Art is about two things in all the major faiths.
282
674260
2000
Sanat belli başlı bütün dinlerde iki şeyle ilgili.
11:16
Firstly, it's trying to remind you
283
676260
2000
İlki, size sevilecek
11:18
of what there is to love.
284
678260
2000
nelerin olduğunu hatırlatmaya çalışıyor.
11:20
And secondly, it's trying to remind you
285
680260
2000
İkincisi, size korkulacak ve nefret edilecek
11:22
of what there is to fear and to hate.
286
682260
2000
nelerin olduğunu hatırlatmaya çalışıyor.
11:24
And that's what art is.
287
684260
2000
Sanat bu.
11:26
Art is a visceral encounter with the most important ideas of your faith.
288
686260
3000
Sanat, inancınızın en önemli fikirleriyle karşılaşımanın duygusal bir yolu.
11:29
So as you walk around a church,
289
689260
2000
Bir kilisede gezerken,
11:31
or a mosque or a cathedral,
290
691260
2000
ya da bir camide ya da katedralde,
11:33
what you're trying to imbibe, what you're imbibing is,
291
693260
2000
Gözlerinizle, hissettiklerinizle
11:35
through your eyes, through your senses,
292
695260
2000
özümsemeye çalıştığınız şey, özümsediğiniz şey
11:37
truths that have otherwise come to you through your mind.
293
697260
2000
başka türlü olsaydı zihniniz aracılığıyla size gelecek gerçekler.
11:39
Essentially it's propaganda.
294
699260
2000
Aslında bu bir propaganda.
11:41
Rembrandt is a propagandist
295
701260
2000
Rembrandt Hristiyan bakış açısına göre
11:43
in the Christian view.
296
703260
2000
bir propagandacı.
11:45
Now the word "propaganda" sets off alarm bells.
297
705260
2000
"Propaganda" sözcüğü insanlara alarm veriyor.
11:47
We think of Hitler, we think of Stalin. Don't, necessarily.
298
707260
2000
Hitler'i, Stalin'i düşünüyoruz. Onları düşünmek zorunda değiliz.
11:49
Propaganda is a manner of being didactic in honor of something.
299
709260
3000
Propaganda bir şeyi öğretmek demek.
11:52
And if that thing is good, there's no problem with it at all.
300
712260
3000
Eğer bu öğretmeye çalıştığınız şey iyiyse, bunda bir sakınca yok.
11:55
My view is that museums should take a leaf out of the book of religions.
301
715260
4000
Bana kalırsa, müzeler din kitaplarından yararlanmalılar.
11:59
And they should make sure that when you walk into a museum --
302
719260
2000
Bir müzeye girdiğinizde,
12:01
if I was a museum curator,
303
721260
2000
bir müze küratörü olsaydım,
12:03
I would make a room for love, a room for generosity.
304
723260
3000
aşk için, cometlik için birer oda yapardım.
12:06
All works of art are talking to us about things.
305
726260
2000
Bütün sanat eserleri bizimle bir şeyler hakkında konuşuyorlar.
12:08
And if we were able to arrange spaces
306
728260
2000
Sanat eserleriyle karşılaşabileceğimiz,
12:10
where we could come across works
307
730260
2000
bu sanat eserlerini kafamıza fikirleri
12:12
where we would be told, use these works of art
308
732260
2000
çivilememiz için kullanacağımız söylenen
12:14
to cement these ideas in your mind,
309
734260
2000
yerler tasarlarsak,
12:16
we would get a lot more out of art.
310
736260
2000
sanattan çok daha fazla şey kazanabiliriz.
12:18
Art would pick up the duty that it used to have
311
738260
3000
Sanat, bazı yanlış fikirlerden dolayı
12:21
and that we've neglected because of certain mis-founded ideas.
312
741260
3000
kaybettiği görevini geri kazanırdı.
12:24
Art should be one of the tools
313
744260
2000
Sanat, toplumumuzu geliştirdiğimiz
12:26
by which we improve our society.
314
746260
2000
araçlardan biri olmalı.
12:28
Art should be didactic.
315
748260
3000
Sanat öğretici olmalı.
12:31
Let's think of something else.
316
751260
2000
Şimdi başka bir şeyi düşünelim.
12:33
The people in the modern world, in the secular world,
317
753260
2000
Ruhani şeylerle,
12:35
who are interested in matters of the spirit,
318
755260
2000
zihinsel şeylerle ilgilenen
12:37
in matters of the mind,
319
757260
2000
modern, laik dünyadaki insanlar
12:39
in higher soul-like concerns,
320
759260
3000
genellikle izole edilmiş
12:42
tend to be isolated individuals.
321
762260
2000
bireyler oluyorlar.
12:44
They're poets, they're philosophers, they're photographers, they're filmmakers.
322
764260
3000
Şairler, filozoflar, fotoğrafçılar, film yapımcıları oluyorlar.
12:47
And they tend to be on their own.
323
767260
2000
Ve kendi başlarına oluyorlar.
12:49
They're our cottage industries. They are vulnerable, single people.
324
769260
3000
Onlar, ev imalathaneleri oluyorlar, narin, tek başına insanlar.
12:52
And they get depressed and they get sad on their own.
325
772260
2000
Kendi başlarına depresyona giriyorlar, üzülüyorlar.
12:54
And they don't really change much.
326
774260
2000
Ve fazla değişmiyorlar.
12:56
Now think about religions, think about organized religions.
327
776260
2000
Şimdi dinleri düşünelim, organize dinleri.
12:58
What do organized religions do?
328
778260
2000
Organize dinler ne yapıyor?
13:00
They group together, they form institutions.
329
780260
3000
Birleşip kurumlar oluşturuyor.
13:03
And that has all sorts of advantages.
330
783260
2000
Bunun birçok avantajı var.
13:05
First of all, scale, might.
331
785260
3000
Birincisi, ölçek, güç.
13:08
The Catholic Church pulled in 97 billion dollars last year
332
788260
3000
Wall Street Journal'a göre
13:11
according to the Wall Street Journal.
333
791260
2000
Katolik Kilisesi geçtiğimiz yıl 97 milyon dolar topladı.
13:13
These are massive machines.
334
793260
2000
Bunlar devasa makinalar.
13:15
They're collaborative, they're branded, they're multinational,
335
795260
3000
İşbirlikçi, marka sahibi, çok uluslu
13:18
and they're highly disciplined.
336
798260
2000
ve yüksek derecede disiplinliler.
13:20
These are all very good qualities.
337
800260
2000
Bunların hepsi oldukça güzel özellikler.
13:22
We recognize them in relation to corporations.
338
802260
2000
Bunları şirketler ile özdeşleştiriyoruz.
13:24
And corporations are very like religions in many ways,
339
804260
2000
Şirketler de birçok yönden dinlere benziyorlar,
13:26
except they're right down at the bottom of the pyramid of needs.
340
806260
2000
sadece ihtiyaçlar pramıdınde en alt basamakta yer alıyorlar.
13:28
They're selling us shoes and cars.
341
808260
2000
Bize, ayakkabılar, arabalar satıyorlar.
13:30
Whereas the people who are selling us the higher stuff --
342
810260
2000
Fakat, terapistler, şairler gibi
13:32
the therapists, the poets --
343
812260
2000
daha yüce şeyleri satan insanlar
13:34
are on their own and they have no power,
344
814260
2000
tek başınalar,
13:36
they have no might.
345
816260
2000
hiçbir güçleri yok.
13:38
So religions are the foremost example
346
818260
3000
Bu yüzden, zihne ait şeyleri satan kuruluşlardan
13:41
of an institution that is fighting for the things of the mind.
347
821260
3000
en önemlileri dinler.
13:44
Now we may not agree with what religions are trying to teach us,
348
824260
3000
Dinlerin bize öğretmeye çalıştıkları şeyleri onaylamıyor olabiliriz
13:47
but we can admire the institutional way
349
827260
2000
ama bunu örgütlü olarak
13:49
in which they're doing it.
350
829260
2000
yapma yolunu takdir edebiliriz.
13:51
Books alone, books written by lone individuals,
351
831260
3000
Sadece kitaplar, kitaplar tek başına bireyler tarafından yazılırlar,
13:54
are not going to change anything.
352
834260
2000
hiçbir şeyi değiştiremez.
13:56
We need to group together.
353
836260
2000
Gruplaşmalıyız.
13:58
If you want to change the world, you have to group together, you have to be collaborative.
354
838260
3000
Eğer dünyayı değiştirmek istiyorsanız, gruplaşmalısınız, işbirliği halinde olmalısınız.
14:01
And that's what religions do.
355
841260
2000
Dinler işte bunu yapıyorlar.
14:03
They are multinational, as I say,
356
843260
2000
Dediğim gibi , onlar çok uluslu,
14:05
they are branded, they have a clear identity,
357
845260
3000
markalaşmış, açık bir kimlikleri var
14:08
so they don't get lost in a busy world.
358
848260
2000
bu yüzden kalabalık dünyada kaybolmuyorlar.
14:10
That's something we can learn from.
359
850260
2000
Bu, öğrenebileceğimiz bir şey.
14:12
I want to conclude.
360
852260
2000
Sonuca varmak istiyorum.
14:14
Really what I want to say
361
854260
2000
Söylemek istediğim şey,
14:16
is for many of you who are operating in a range of different fields,
362
856260
3000
birçoğunuz birçok farklı alanda çalışıyorsunuz,
14:19
there is something to learn from the example of religion --
363
859260
3000
ona inanmasanız bile,
14:22
even if you don't believe any of it.
364
862260
3000
dinin örneklerinden öğrenebileceğimiz bir şey var.
14:25
If you're involved in anything that's communal,
365
865260
2000
Birçok insanın bir araya geldiği
14:27
that involves lots of people getting together,
366
867260
2000
toplu herhangi bir şeye katılıyorsanız,
14:29
there are things for you in religion.
367
869260
2000
dinde sizin için bir şeyler var.
14:31
If you're involved, say, in a travel industry in any way,
368
871260
3000
Diyelim ki seyahat endüstrisindeyseniz
14:34
look at pilgrimage.
369
874260
2000
hacca bakın.
14:36
Look very closely at pilgrimage.
370
876260
2000
Hacca yakından bakın.
14:38
We haven't begun to scratch the surface
371
878260
2000
Seyahatin ne olabileceğine dair
14:40
of what travel could be
372
880260
2000
henüz pek bir şey öğrenemedik,
14:42
because we haven't looked at what religions do with travel.
373
882260
2000
çünkü dinin seyahatle neler yaptığına dikkatli bakmadık.
14:44
If you're in the art world,
374
884260
2000
Sanat dünyasındaysanız,
14:46
look at the example of what religions are doing with art.
375
886260
2000
dinin sanatla neler yaptığına bir bakın.
14:48
And if you're an educator in any way,
376
888260
3000
Bir eğitimciyseniz,
14:51
again, look at how religions are spreading ideas.
377
891260
3000
dinin fikirleri nasıl yaydığına bir bakın.
14:54
You may not agree with the ideas,
378
894260
2000
Fikirlere inanmayabilirsiniz,
14:56
but my goodness, they're highly effective mechanisms for doing so.
379
896260
3000
ama onlar başarmanın gayet verimli yolları.
14:59
So really my concluding point
380
899260
2000
Sonuç olarak varmak istediğim nokta
15:01
is you may not agree with religion,
381
901260
2000
dinle aynı fikirde olmayabilirsiniz,
15:03
but at the end of the day,
382
903260
2000
ancak günün sonunda,
15:05
religions are so subtle, so complicated,
383
905260
2000
dinler birçok konuda o kadar zekice, o kadar karmaşık,
15:07
so intelligent in many ways
384
907260
2000
o kadar akıllıca ki
15:09
that they're not fit to be abandoned to the religious alone;
385
909260
3000
sadece dindarlara bırakılmamaları gerekiyor,
15:12
they're for all of us.
386
912260
2000
onlar hepimiz içinler.
15:14
Thank you very much.
387
914260
2000
Çok teşekkür ederim.
15:16
(Applause)
388
916260
17000
(Alkış)
15:33
Chris Anderson: Now this is actually a courageous talk,
389
933260
2000
Chris Anderson: Bu gerçekten cesur bir konuşma,
15:35
because you're kind of setting up yourself in some ways
390
935260
2000
çünkü birçokları tarafından
15:37
to be ridiculed in some quarters.
391
937260
2000
komik bulunabilirsin.
15:39
AB: You can get shot by both sides.
392
939260
2000
AB: İki taraftan da saldırabilirler.
15:41
You can get shot by the hard-headed atheists,
393
941260
2000
Katı ateistler de tamamen inananlar da
15:43
and you can get shot by those who fully believe.
394
943260
3000
sana saldırabilirler.
15:46
CA: Incoming missiles from North Oxford at any moment.
395
946260
2000
CA: Kuzey Oxford'dan gelecek füzeler mesela.
15:48
AB: Indeed.
396
948260
2000
AB: Gerçekten.
15:50
CA: But you left out one aspect of religion
397
950260
3000
CA: Ancak birçok kişinin
15:53
that a lot of people might say
398
953260
2000
senin yararlanabileceğini söyleyebileceği
15:55
your agenda could borrow from,
399
955260
2000
bir yönünü atladın,
15:57
which is this sense --
400
957260
2000
büyük olasılıkla dindar herkes için
15:59
that's actually probably the most important thing to anyone who's religious --
401
959260
2000
en önemli noktasını,
16:01
of spiritual experience,
402
961260
2000
o da ruhani bir deneyim olması,
16:03
of some kind of connection
403
963260
2000
senden daha yüce bir varlıkla
16:05
with something that's bigger than you are.
404
965260
2000
oluşturduğun bağ.
16:07
Is there any room for that experience in Atheism 2.0?
405
967260
3000
Bu deneyim için Ateizm 2.0'da yer var mı?
16:10
AB: Absolutely. I, like many of you, meet people
406
970260
3000
AB: Tabii ki. Birçoğunuz gibi ben de
16:13
who say things like, "But isn't there something bigger than us,
407
973260
3000
"Ama bizden daha büyük bir şey var,
16:16
something else?"
408
976260
2000
başka bir şey?" diyen insanlarla karşılaşıyorum.
16:18
And I say, "Of course." And they say, "So aren't you sort of religious?"
409
978260
3000
"Tabii ki." diyorum. Onlar da "Sen de dindar mısın?" diyorlar.
16:21
And I go, "No." Why does that sense of mystery,
410
981260
3000
Ben de "Hayır." diyorum. Neden bu gizem,
16:24
that sense of the dizzying scale of the universe,
411
984260
3000
evrenin başdöndürücü boyutu
16:27
need to be accompanied by a mystical feeling?
412
987260
3000
mistik bir hisle özdeşleştirilmek zorunda?
16:30
Science and just observation
413
990260
2000
Bilim ve sadece gözlem
16:32
gives us that feeling without it,
414
992260
2000
bundan bağımsız olarak bu hissi bize veriyor,
16:34
so I don't feel the need.
415
994260
2000
onun için böyle bir ihtiyacım yok.
16:36
The universe is large and we are tiny,
416
996260
2000
Dinin üst yapısı olmadan da
16:38
without the need for further religious superstructure.
417
998260
4000
evren büyük, biz çok küçüğüz.
16:42
So one can have so-called spiritual moments
418
1002260
2000
Bu yüzden tanrıya inanmadan da
16:44
without belief in the spirit.
419
1004260
2000
tanrısal anlar yaşayabiliriz.
16:46
CA: Actually, let me just ask a question.
420
1006260
2000
CA: İzin ver bir soru sorayım.
16:48
How many people here would say
421
1008260
2000
Buradaki kaç kişi
16:50
that religion is important to them?
422
1010260
2000
dinin kendisi için önemli olduğunu söyler?
16:54
Is there an equivalent process
423
1014260
3000
Senin söylediklerinle bu insanlar söyleyebileceklerin arasında
16:57
by which there's a sort of bridge
424
1017260
2000
bir köprü oluşturabilecek
16:59
between what you're talking about and what you would say to them?
425
1019260
3000
eş bir deneyim var mı?
17:02
AB: I would say that there are many, many gaps in secular life
426
1022260
2000
AB: Onlara laik yaşamda kurcalanabilecek
17:04
and these can be plugged.
427
1024260
2000
çok boşluk olduğunu söyleyebilirim.
17:06
It's not as though, as I try to suggest,
428
1026260
2000
Söylemeye çalıştığım gibi
17:08
it's not as though either you have religion
429
1028260
2000
ya sadece dininiz vardır
17:10
and then you have to accept all sorts of things,
430
1030260
2000
ve bununla gelen her şeyi kabul etmek zorundasınızdır
17:12
or you don't have religion
431
1032260
2000
ya da dininiz yoktur
17:14
and then you're cut off from all these very good things.
432
1034260
3000
ve bu güzel şeylerden yararlanamazsınızdır.
17:17
It's so sad that we constantly say,
433
1037260
3000
Sürekli "İnanmıyorum,
17:20
"I don't believe so I can't have community,
434
1040260
2000
o yüzden bir cemaatim olamaz,
17:22
so I'm cut off from morality,
435
1042260
2000
bu yüzden de ahlaktan yoksunumdur,
17:24
so I can't go on a pilgrimage."
436
1044260
2000
hacca gidemem." dememiz çok acı.
17:26
One wants to say, "Nonsense. Why not?"
437
1046260
2000
Birisi "Bu saçmalık. Neden olmasın?" demek isteyebilir.
17:28
And that's really the spirit of my talk.
438
1048260
2000
Konuşmamın özünde bu var.
17:30
There's so much we can absorb.
439
1050260
2000
Özümseyebileceğimiz o kadar şey var ki.
17:32
Atheism shouldn't cut itself off from the rich sources of religion.
440
1052260
3000
Ateizm dinin zengin kaynaklarından kendini soyutlamamalı.
17:35
CA: It seems to me that there's plenty of people in the TED community
441
1055260
3000
CA: TED topluluğunun içinde
17:38
who are atheists.
442
1058260
2000
birçok ateistin olduğunu düşünüyorum.
17:40
But probably most people in the community
443
1060260
2000
Ama büyük olasılıkla
17:42
certainly don't think that religion is going away any time soon
444
1062260
3000
bu topluluktaki birçok kişi dinin yakın zamanda kesinlikle
17:45
and want to find the language
445
1065260
2000
ortadan kalkmayacağını düşünüyordur ve
17:47
to have a constructive dialogue
446
1067260
3000
yapıcı bir diyalog oluşturabilecek
17:50
and to feel like we can actually talk to each other
447
1070260
2000
ve birbirimizle gerçekten konuşabileceğimiz ve ortak bazı şeyleri paylaşabileceğimiz
17:52
and at least share some things in common.
448
1072260
2000
bir dil arıyordur.
17:54
Are we foolish to be optimistic
449
1074260
2000
Dinin bölünmeye ve savaşlara neden olan
17:56
about the possibility of a world
450
1076260
2000
bir haykırış olmaktansa
17:58
where, instead of religion being the great rallying cry
451
1078260
3000
bir köprü oluşturabileceğine
18:01
of divide and war,
452
1081260
2000
inanarak
18:03
that there could be bridging?
453
1083260
2000
fazla mı iyimser oluyoruz?
18:05
AB: No, we need to be polite about differences.
454
1085260
3000
AB: Hayır, farklılıklar konusunda nazik olmalıyız.
18:08
Politeness is a much-overlooked virtue.
455
1088260
2000
Nezaket, hakkı verilmeyen bir erdem.
18:10
It's seen as hypocrisy.
456
1090260
2000
İkiyüzlülük olarak görülüyor.
18:12
But we need to get to a stage when you're an atheist
457
1092260
2000
Ama ateistseniz ve birisi size
18:14
and someone says, "Well you know, I did pray the other day,"
458
1094260
3000
"Biliyor musun, dün dua ettim." dediğinde
18:17
you politely ignore it.
459
1097260
2000
onu kibarca göz ardı edeceğiniz aşamaya gelmeliyiz.
18:19
You move on.
460
1099260
2000
Devam edin.
18:21
Because you've agreed on 90 percent of things,
461
1101260
3000
Çünkü konuların yüzde 90'ında aynı fikirdesiniz,
18:24
because you have a shared view on so many things,
462
1104260
2000
birçok konuda ortak bir görüşe sahipsiniz
18:26
and you politely differ.
463
1106260
2000
ancak burada kibarca farklısınız.
18:28
And I think that's what the religious wars of late have ignored.
464
1108260
4000
Bence son zamanların din savaşları bunu göz ardı ettiler.
18:32
They've ignored the possibility of harmonious disagreement.
465
1112260
3000
Uyum içinde bir anlaşmazlığı göz ardı ettiler.
18:36
CA: And finally, does this new thing that you're proposing
466
1116260
2000
CA: Son olarak, önerdiğin bu şeyin,
18:38
that's not a religion but something else,
467
1118260
2000
din değil de başka bir şey,
18:40
does it need a leader,
468
1120260
2000
bir lidere ihtiyacı var mı,
18:42
and are you volunteering to be the pope?
469
1122260
2000
papa olmak için gönüllü musun.
18:44
(Laughter)
470
1124260
2000
(Gülüşmeler)
18:46
AB: Well, one thing that we're all very suspicious of
471
1126260
2000
AB: Hepimizin oldukça kuşkuyla yaklaştığı bir şey
18:48
is individual leaders.
472
1128260
2000
tek başına liderler.
18:50
It doesn't need it.
473
1130260
2000
Onun buna ihtiyacı yok.
18:52
What I've tried to lay out is a framework
474
1132260
2000
Burada ortaya kurmaya çalıştığım şey bir taslak,
18:54
and I'm hoping that people can just fill it in.
475
1134260
3000
insanların bunun içini doldurmasını umuyorum.
18:57
I've sketched a sort of broad framework.
476
1137260
2000
Geniş bir taslak çizdim.
18:59
But wherever you are, as I say, if you're in the travel industry, do that travel bit.
477
1139260
3000
Nerede olursanız olun, dediğim gibi, seyahat alanındaysanız, seyahat kısmını yapın.
19:02
If you're in the communal industry, look at religion and do the communal bit.
478
1142260
3000
Toplum endüstrisindeyseniz, dinin toplumla ilgili olan kısmına bakın.
19:05
So it's a wiki project.
479
1145260
2000
Bu bir wiki projesi.
19:07
(Laughter)
480
1147260
2000
(Gülüşmeler)
19:09
CA: Alain, thank you for sparking many conversations later.
481
1149260
3000
CA: Alain, birçok tartışmanın yolunu açtığın için teşekkür ederim.
19:12
(Applause)
482
1152260
3000
(Alkışlar)

Original video on YouTube.com
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7