Adam Savage: My obsession with objects and the stories they tell

Adam Savage'in takıntıları

292,247 views ・ 2009-03-19

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: yasin alp aluç Gözden geçirme: Sancak Gülgen
00:16
About four years ago, the New Yorker published an article
0
16160
3000
Dört yıl kadar önce New Yorker dergisi
00:19
about a cache of dodo bones that was found
1
19160
2000
Mauritius adasında bir çukurda bulunan
00:21
in a pit on the island of Mauritius.
2
21160
3000
bir yığın dodo kemiği hakkında bir makale yayınladı.
00:24
Now, the island of Mauritius is a small island
3
24160
2000
Mauritius adası Hint Okyanu'sunda,
00:26
off the east coast of Madagascar
4
26160
3000
Madagaskar'in doğu kıyısı açıklarında
00:29
in the Indian Ocean, and it is the place
5
29160
2000
bir ada ve aynı zamanda dodo kuşunun
00:31
where the dodo bird was discovered
6
31160
3000
hem keşfedildiği, hem de 150 yıl içinde
00:34
and extinguished, all within about 150 years.
7
34160
3000
soyunun tüketildiği yer.
00:37
Everyone was very excited about this archaeological find,
8
37160
3000
Herkes bu arkeolojik buluş için çok heyecanlanmıştı
00:40
because it meant that they might finally be able
9
40160
2000
zira sonunda bütün bir dodo iskeletini
00:42
to assemble a single dodo skeleton.
10
42160
2000
birleştirebilme ihtimalleri vardı.
00:44
See, while museums all over the world
11
44160
2000
Şimdi dünyanın her yanındaki müzelerin
00:46
have dodo skeletons in their collection, nobody --
12
46160
2000
koleksiyonlarında dodo iskeleti olmasına rağmen hiç kimsede --
00:49
not even the actual Natural History Museum
13
49160
2000
Mauritius Adası'ndaki asıl Doğal Tarih Müzesi'nde bile --
00:51
on the island of Mauritius -- has a skeleton that's made
14
51160
2000
tek bir dododan yapılmış
00:53
from the bones of a single dodo.
15
53160
3000
bir iskelet yok.
00:56
Well, this isn't exactly true.
16
56160
2000
Aslında bu tam olarak doğru sayılmaz.
00:58
The fact is, is that the British Museum
17
58160
2000
Gerçek şu ki, 18. yüzyıla kadar British Museum'un
01:00
had a complete specimen of a dodo in their collection
18
60160
2000
koleksiyonunda tamamlanmış bir dodo
01:02
up until the 18th century --
19
62160
2000
örneği bulunuyordu --
01:04
it was actually mummified, skin and all --
20
64160
2000
derisi dahil her şeyiyle mumyalanmış bir halde --
01:06
but in a fit of space-saving zeal,
21
66160
2000
ama bir yer tasarrufu gayreti sırasında
01:08
they actually cut off the head and they cut off the feet
22
68160
2000
ayaklarını ve kafasını kesip
01:10
and they burned the rest in a bonfire.
23
70160
3000
geri kalan parçaları ateşe verdiler.
01:13
If you go look at their website today,
24
73160
2000
Bugün internet sayfalarına bakarsanız
01:15
they'll actually list these specimens, saying,
25
75160
2000
bu örneklerin listelendiğini ve
01:17
the rest was lost in a fire.
26
77160
3000
geri kalanların "bir yangında kaybedildiklerinin" söylendiğini görürsünüz.
01:20
Not quite the whole truth. Anyway.
27
80160
3000
Gerçekte olanlar tam da böyle sayılmaz ama neyse...
01:23
The frontispiece of this article was this photo,
28
83160
2000
Ön sayfada bulunan resim buydu.
01:25
and I'm one of the people that thinks that Tina Brown
29
85160
2000
Ben de Tina Brown'un bu fotoğrafları New Yorker'a
01:27
was great for bringing photos to the New Yorker,
30
87160
2000
taşımasının muhteşem olduğunu düşünenlerdenim
01:29
because this photo completely rocked my world.
31
89160
2000
zira bu fotoğraf tamamiyle beni benden aldı.
01:31
I became obsessed with the object --
32
91160
2000
Obje takıntım oldu --
01:33
not just the beautiful photograph itself,
33
93160
2000
sadece güzel fotoğrafın kendisi değil,
01:35
and the color, the shallow depth of field, the detail that's visible,
34
95160
3000
renk, o sığ alan derinliği, gözle görünür detay,
01:38
the wire you can see on the beak there
35
98160
2000
gaganın üstünde görebileceğiniz, müzecinin
01:40
that the conservator used to put this skeleton together --
36
100160
3000
iskeleti bir arada tutmak için kullandığı tel;
01:43
there's an entire story here.
37
103160
2000
burada bir hikaye yatıyor.
01:45
And I thought to myself,
38
105160
2000
Kendi kendime şöyle düşündüm:
01:47
wouldn't it be great
39
107160
2000
kendi dodo iskeletim olsa
01:49
if I had my own dodo skeleton?
40
109160
3000
harika olmaz mıydı?
01:52
(Laughter)
41
112160
3000
(Gülüşmeler)
01:55
I want to point out here at this point that
42
115160
3000
Ve böylece -- şu aşamada belirtmek istiyorum ki
01:58
I've spent my life obsessed
43
118160
2000
ben hayatımı objelere
02:00
by objects and the stories that they tell,
44
120160
3000
ve anlattıkları hikayelere saplantılı bir halde geçirdim
02:03
and this was the very latest one.
45
123160
2000
ve bu da en sonuncusuydu.
02:05
So I began looking around for --
46
125160
2000
Böylece etrafta bir kit
02:07
to see if anyone sold a kit,
47
127160
2000
veya bir tür model
02:09
some kind of model that I could get,
48
129160
2000
satıp satmadığını aramaya başladım
02:11
and I found lots of reference material, lots of lovely pictures.
49
131160
3000
ve bir sürü referans malzemesi, bir dolu harikulade fotoğraf buldum --
02:14
No dice: no dodo skeleton for me. But the damage had been done.
50
134160
4000
ama nafile: bana dodo iskeleti yok. Ancak olan olmuştu.
02:18
I had saved a few hundred photos of dodo skeletons
51
138160
2000
"Yaratıcı Projeler" dosyama yüzlerce
02:20
into my "Creative Projects" folder --
52
140160
2000
dodo iskeleti fotoğrafı kaydetmiştim--
02:22
it's a repository for my brain, everything that I could possibly be interested in.
53
142160
3000
bu doysa beynimin, ilginenebileceğim her şeyin bir depo alanı.
02:25
Any time I have an internet connection,
54
145160
2000
Ne zaman bir internet bağlantım olsa,
02:27
there's a sluice of stuff moving into there,
55
147160
3000
oraya akınla ıvır zıvır yağıyor,
02:30
everything from beautiful rings to cockpit photos.
56
150160
4000
güzel yüzüklerden kokpit fotoğraflarına kadar herşey.
02:34
The key that the Marquis du Lafayette sent to George Washington
57
154160
3000
Marquis du Lafayette'in George Washington'a Bastille saldırısını
02:37
to celebrate the storming of the Bastille.
58
157160
2000
kutlama amaçlı gönderdiği anahtar.
02:39
Russian nuclear launch key:
59
159160
1000
Rus nükleer fırlatma anahtarı.
02:40
The one on the top is the picture of the one I found on eBay;
60
160160
2000
Yukarıdaki eBay'de bulduğumun fotoğrafı;
02:42
the one on the bottom is the one I made for myself,
61
162160
3000
aşağıdaki de benim kendime yaptığım,
02:45
because I couldn't afford the one on eBay.
62
165160
2000
çünkü eBaydekine param yetmiyordu.
02:47
Storm trooper costumes. Maps of Middle Earth --
63
167160
3000
Stormtrooper kostümleri. Orta Dünya haritaları--
02:50
that's one I hand-drew myself. There's the dodo skeleton folder.
64
170160
2000
onu kendi elimle çizdim. Şu da dodo iskeleti dosyası.
02:52
This folder has 17,000 photos --
65
172160
2000
Bu dosyada 17,000 fotoğraf var--
02:54
over 20 gigabytes of information --
66
174160
2000
20 gigabayttan fazla bilgi--
02:56
and it's growing constantly.
67
176160
2000
ve sürekli büyüyor.
02:58
And one day, a couple of weeks later, it might have been
68
178160
3000
Ve bir gün, bir iki hafta sonra, belki bir sene de
03:01
maybe a year later, I was in the art store with my kids,
69
181160
2000
olabilir, çocuklarımla sanat dükkanındaydım,
03:03
and I was buying some clay tools -- we were going to have a craft day.
70
183160
3000
ve biraz kil oyuncağı satın alıyordum-- el sanatları günü yapacaktık.
03:06
I bought some Super Sculpeys, some armature wire, some various materials.
71
186160
3000
Biraz Super Sculpeys aldım, biraz armatür teli, bazı çeşitli materyaller.
03:09
And I looked down at this Sculpey, and I thought,
72
189160
2000
Ve bu Sculpey'e baktım ve düşündüm ki,
03:11
maybe,
73
191160
2000
belki,
03:13
yeah, maybe I could make my own dodo skull.
74
193160
3000
evet, belki kendi dodo kafatasımı yapabilirdim.
03:17
I should point out at this time -- I'm not a sculptor;
75
197160
2000
Bu aşamada belirtmeliyim ki-- Ben bir heykeltraş değilim;
03:19
I'm a hard-edged model maker.
76
199160
2000
Sert köşeli bir model yapıcıyım.
03:21
You give me a drawing, you give me a prop to replicate,
77
201160
3000
Bana bir resim ver, aynısını yapacak bir sahne malzemesi ver,
03:24
you give me a crane, scaffolding, parts from "Star Wars" --
78
204160
3000
bir vinç, bina iskelesi, "Star Wars" dan parçalar ver--
03:27
especially parts from "Star Wars" --
79
207160
2000
özellikle "Star Wars" dan parçalar--
03:29
I can do this stuff all day long.
80
209160
2000
bu işi bütün gün yapabilirim.
03:31
It's exactly how I made my living for 15 years.
81
211160
2000
15 yıl boyunca hayatımı tam bu şekilde kazandım.
03:33
But you give me something like this --
82
213160
3000
Ama bana bu tür bir şey ver--
03:36
my friend Mike Murnane sculpted this;
83
216160
2000
arkadaşım Mike Murnane bunu yonttu;
03:38
it's a maquette for "Star Wars, Episode Two" --
84
218160
2000
Star Wars, İkinci Bölüm'e bir maket--
03:40
this is not my thing --
85
220160
2000
bu benim işim değil, ben--
03:42
this is something other people do -- dragons, soft things.
86
222160
3000
bu başkalarının yaptığı bir şey, ejderhalar, yumuşak şeyler.
03:45
However, I felt like I had looked at enough photos of dodo skulls
87
225160
4000
Ancak, kendimi yüzey yapısını anlayabilecek
03:49
to actually be able to
88
229160
2000
kadar çok dodo iskeleti fotoğrafına
03:51
understand the topology and perhaps replicate it --
89
231160
3000
bakmış gibi hissediyordum.
03:54
I mean, it couldn't be that difficult.
90
234160
2000
Yani, o kadar da zor olamazdı.
03:56
So, I started looking at the best photos I could find.
91
236160
3000
Böylece, bulabildiğim en iyi fotoğraflara bakmaya başladım.
03:59
I grabbed all the reference,
92
239160
2000
Bütün kaynakları aldım,
04:01
and I found this lovely piece of reference.
93
241160
2000
ve bu şahane referans parçasını buldum.
04:03
This is someone selling this on eBay;
94
243160
2000
Burada birisi bunu eBay'de satıyor;
04:05
it was clearly a woman’s hand, hopefully a woman's hand.
95
245160
3000
bu bir kadının-- kesin bir kadının, umarım bir kadının eli.
04:08
Assuming it was roughly the size of my wife's hand,
96
248160
2000
Aşağı yukarı eşimin eli boyutunda olduğunu varsayarsak,
04:10
I made some measurements of her thumb, and I scaled them out to the size of the skull.
97
250160
3000
Baş parmağının birkaç ölçüsünü aldım, ve kafatasının boyutuna oranladım.
04:13
I blew it up to the actual size, and I began using that,
98
253160
3000
Bunu gerçek boyuta yansıttım, ve elimdeki bütün diğer
04:16
along with all the other reference that I had, comparing it to it
99
256160
2000
kaynaklarla birlikte kullanmaya başladım, bir boyut referansı
04:18
as size reference for figuring out exactly how big the beak should be,
100
258160
3000
olarak karşılaştırıp gaganın tam olarak ne kadar büyük olacağını,
04:21
exactly how long, etc.
101
261160
2000
tam olarak ne kadar uzun, vesaire vesaire bulmak için kullandım.
04:23
And over a few hours, I eventually achieved
102
263160
3000
Ve birkaç saat içinde elde ettiğim şey aslında baya
04:26
what was actually a pretty reasonable dodo skull. And I didn't mean to continue, I --
103
266160
3000
makul bir dodo kafatasıydı. Devam etmeyi planlamıyordum, ben--
04:29
it's kind of like, you know, you can only clean a super messy room
104
269160
3000
bilirsiniz ya hani acayip dağınık bir odayı sadece bir kerede
04:32
by picking up one thing at a time; you can't think about the totality.
105
272160
3000
tek bir şeyi kaldırarak temizleyebilirsiniz; bütünlüğü düşünemezsiniz.
04:35
I wasn't thinking about a dodo skeleton;
106
275160
2000
Ben bir dodo iskeletini düşünmüyordum;
04:37
I just noticed that as I finished this skull,
107
277160
2000
Sadece farkettim ki, bu kafatasını bitirdiğimde
04:39
the armature wire that I had been used to holding it up
108
279160
2000
onu yukarıda tutmak için kullandığım armatür teli
04:41
was sticking out of the back just where a spine would be.
109
281160
2000
arkada tam da bir omurganın olacağı yerden çıkıyordu.
04:43
And one of the other things I'd been interested in and obsessed with over the years
110
283160
3000
Ve seneler içinde ilginlediğim ve kafayı bozduğum şeylerden bir tanesi de
04:46
is spines and skeletons, having collected a couple of hundred.
111
286160
3000
omurgalar ve iskeletlerdi, hatta birkaç yüz tane biriktirmiştim.
04:49
I actually understood the mechanics
112
289160
2000
Aslında omurların mekanizmalarını,
04:51
of vertebrae enough to kind of start to imitate them.
113
291160
3000
onları taklit etmeye hafiften başlayabilecek kadar iyi anlıyordum.
04:54
And so button by button,
114
294160
2000
Böylece düğme düğme,
04:56
vertebrae by vertebrae, I built my way down.
115
296160
3000
omur omur, aşağı kadar yolumu düzdüm.
04:59
And actually, by the end of the day, I had a reasonable skull,
116
299160
3000
Ve gerçekten de, günün sonunda, kabul edilebilir bir kafatasım,
05:02
a moderately good vertebrae and half of a pelvis.
117
302160
4000
kısmen iyi bir omurgam ve yarım bir pelvisim vardı.
05:06
And again, I kept on going, looking for more reference,
118
306160
3000
Ve yine, devam ettim, daha fazla kaynak arayarak,
05:09
every bit of reference I could find -- drawings, beautiful photos.
119
309160
3000
bulabildiğim bütün kaynakları- çizimler, güzel fotoğraflar.
05:12
This guy -- I love this guy! He put a dodo leg bones on a scanner
120
312160
3000
Bu adam-- Bu adama aşığım! Bir dodo ayak kemiğini
05:15
with a ruler.
121
315160
2000
bir tarayıcıya koymuş-- bir cetvelle birlikte.
05:17
This is the kind of accuracy that I wanted,
122
317160
2000
Bu benim istediğim türdeki kesinlikti,
05:19
and I
123
319160
2000
ve ben resmen --her bir--
05:21
replicated every last bone and put it in.
124
321160
2000
Her bir kemiği kopyalayıp ekledim.
05:23
And after about six weeks,
125
323160
3000
Ve aşağı yukarı-- altı hafta derim-- sonra,
05:26
I finished, painted, mounted
126
326160
3000
Kendi dodo iskeletimi
05:29
my own dodo skeleton.
127
329160
3000
bitirmiş, boyamış ve monte etmiştim.
05:34
You can see that I even made a museum label for it
128
334160
2000
Ona dodonun kısa bir tarihçesini anlatan
05:36
that includes a brief history of the dodo.
129
336160
2000
bir müze etiketi bile yaptığımı görebilirsiniz.
05:38
And TAP Plastics made me -- although I didn't photograph it --
130
338160
2000
Ve TAP Plastık bana bir müze vitrini
05:40
a museum vitrine.
131
340160
2000
yaptı. --fotoğrafını çekmemiş olsam da-- .
05:42
I don't have the room for this in my house,
132
342160
2000
Buna evimde yer yok,
05:44
but I had to finish what I had started.
133
344160
3000
ama başladığımı bitirmek zorundaydım.
05:47
And this actually represented kind of a sea change to me.
134
347160
3000
Ve bu aslında benim için devasa bir değişimi simgeliyordu.
05:50
Again, like I said, my life has been about
135
350160
2000
Ve yine, dediğim gibi, hayatım objelerden,
05:52
being fascinated by objects and the stories that they tell,
136
352160
2000
ve onların anlattığı hikayelerden etkilenmekteydi
05:54
and also making them for myself, obtaining them,
137
354160
3000
ve ayrıca kendim için yapıyor, elde ediyor,
05:57
appreciating them and diving into them.
138
357160
3000
onlara hayran oluyor ve kendimi onlara kaptırıyordum.
06:00
And in this folder, "Creative Projects,"
139
360160
2000
Bu "Yaratıcı Projeler" dosyasında
06:02
there are tons of projects that I'm currently working on,
140
362160
3000
şu an üzerinde çalıştığım tonlarca proje var,
06:05
projects that I've already worked on, things that I might want to work on some day,
141
365160
3000
bugüne kadar çalışmış olduğum, bir gün çalışmak isteyebileceğim,
06:08
and things that I may just want to find and buy and have
142
368160
3000
ve sadece bulup, satın alıp, sahip olup ve
06:11
and look at and touch.
143
371160
2000
bakıp, dokunmak isteyebileceğim şeyler var.
06:13
But now there was potentially this new category of things
144
373160
3000
Ama şimdi bir de heykelini yapabileceğim
06:16
that I could sculpt
145
376160
2000
şeyler kategorisi vardı,
06:18
that was different, that I -- you know,
146
378160
2000
bu farklı bir şeydi, yani -- biliyorsunuz,
06:20
I have my own R2D2, but that's --
147
380160
2000
Kendi R2D2'm bile var, ama bu --
06:22
honestly, relative to sculpting, to me, that's easy.
148
382160
3000
açıkçası, heykelciliğe oranla benim için kolay bir şey.
06:25
And so I went back and looked through my "Creative Projects" folder,
149
385160
3000
Böylece "Yaratıcı Projeler" dosyama tekrar göz gezdirdim
06:28
and I happened across the Maltese Falcon.
150
388160
3000
ve Malta Şahini'ne rastladım.
06:32
Now, this is funny for me:
151
392160
3000
Bu benim için eğlenceli bir şey:
06:35
to fall in love with an object from a Hammett novel,
152
395160
3000
Hammet romanından bir eşyaya aşık olmak,
06:38
because if it's true that the world is divided into two types of people,
153
398160
2000
çünkü eğer doğruysa dünya iki insan tipine ayrılmıştır,
06:40
Chandler people and Hammett people, I am absolutely a Chandler person.
154
400160
3000
Chandler insanları ve Hammett insanları, ben kesinlikle bir Chandler insanıyım.
06:43
But in this case,
155
403160
2000
Ama bu olayda önemli olan yazar değil,
06:45
it's not about the author, it's not about the book or the movie or the story,
156
405160
4000
bu olay bir kitap, film veya hikaye hakkında değil,
06:49
it's about the object in and of itself.
157
409160
2000
onlardaki bir obje hakkında.
06:51
And in this case, this object is --
158
411160
3000
Bu durumda da obje --
06:54
plays on a host of levels.
159
414160
3000
obje çok önemli bir yere sahip.
06:57
First of all, there's the object in the world.
160
417160
2000
Öncelikle, dünyada böyle bir obje var.
06:59
This is the "Kniphausen Hawk."
161
419160
2000
Bu "Kniphausen Şahini".
07:01
It is a ceremonial pouring vessel
162
421160
2000
Bu 1700'de bir İsveç Kontu için
07:03
made around 1700 for a Swedish Count,
163
423160
4000
yapılmış olan bir dökme kap,
07:07
and it is very likely the object from which
164
427160
2000
büyük ihtimalle de Hammett'in
07:09
Hammett drew his inspiration for the Maltese Falcon.
165
429160
3000
Malta Şahinini çizerken esinlendiği obje.
07:12
Then there is the fictional bird, the one that Hammett created for the book.
166
432160
3000
Burada da Hammett'in kitap için yarattığı hayali kuş var.
07:15
Built out of words, it is the engine
167
435160
2000
Kelimelerden meydana getirilmiş,
07:17
that drives the plot of his book and also the movie,
168
437160
3000
bu kuş kitabının ve filmin konusunu yürütüyor,
07:20
in which another object is created:
169
440160
2000
film için de ayrıca bir obje yaratıldı.
07:22
a prop that has to represent the thing that Hammett created out of words,
170
442160
3000
Hammett'in kelimelerinden yarattığı bir objeyi temsil etmesi gereken,
07:25
inspired by the Kniphausen Hawk, and this represents the falcon in the movie.
171
445160
4000
Kniphauser Şahininden esinlenen ve filmde şahini temsil eden bu obje.
07:29
And then there is this fourth level, which is
172
449160
2000
Dördüncüsü, dünyada
07:31
a whole new object in the world:
173
451160
2000
yepyeni bir obje:
07:33
the prop made for the movie, the representative of the thing,
174
453160
3000
film için yapılan, filmi temsil eden dekor
07:36
becomes, in its own right,
175
456160
2000
tamamen başlı başına
07:38
a whole other thing,
176
458160
2000
bambaşka bir şey oluyor,
07:40
a whole new object of desire.
177
460160
2000
tutkunun yeni bir objesi.
07:42
And so now it was time to do some research.
178
462160
2000
Ve şimdi sıra biraz araştırma yapmakta.
07:44
I actually had done some research
179
464160
2000
Aslında birkaç yıl önce biraz araştırma
07:46
a few years before -- it's why the folder was there.
180
466160
2000
yaptım -- dosya o yüzden orada.
07:48
I'd bought a replica, a really crappy replica,
181
468160
2000
Malta Şahininin bir kopyasını satın aldım
07:50
of the Maltese Falcon on eBay,
182
470160
2000
eBay'den, kötü bir kopyası,
07:52
and had downloaded enough pictures to actually
183
472160
2000
ve yeterli referansa sahip olacak kadar
07:54
have some reasonable reference.
184
474160
2000
fotoğraf indirdim.
07:56
But I discovered,
185
476160
2000
Ama araştırmamın ileri
07:58
in researching further,
186
478160
2000
safhalarında fark ettim ki
08:00
really wanting precise reference, that
187
480160
3000
gerçekten en iyi referansı istiyordum, kuş --
08:03
one of the original lead birds
188
483160
2000
orijinal kuşlardan biri
08:05
had been sold at Christie's in 1994,
189
485160
2000
1994'te Christie's de satılmıştı,
08:07
and so I contacted an antiquarian bookseller
190
487160
3000
ben de Christie's kataloğuna sahip
08:10
who had the original Christie's catalogue,
191
490160
2000
antika kitaplar satan bir yer ile iletişim kurdum,
08:12
and in it I found this magnificent picture,
192
492160
2000
ve orada içinde ebat referansıda
08:14
which included a size reference.
193
494160
2000
bulunan bu harika resmi buldum.
08:16
I was able to scan the picture, blow it up to exactly full size.
194
496160
4000
Bu resmi tarayıp, gerçek boyutuna getirebilecektim.
08:20
I found other reference. Avi [Ara] Chekmayan,
195
500160
2000
Bir başka referans daha buldum. Bir New Jersey
08:22
a New Jersey editor, actually found this
196
502160
2000
editörü olan Avi [Ara] Chekmayan
08:24
resin Maltese Falcon
197
504160
2000
bu Malta Şahin'ini 1991 yılında
08:26
at a flea market in 1991,
198
506160
3000
bir bit pazarında buldu,
08:29
although it took him five years
199
509160
2000
bu kuşun açık artırmaya katılanların
08:31
to authenticate this bird to
200
511160
2000
aradığı özelliklere uyduğunu ispatlaması
08:33
the auctioneers' specifications,
201
513160
2000
onun beş yılını aldı
08:35
because there was a lot of controversy about it.
202
515160
2000
çünkü bu konuda birçok karşı görüş vardı.
08:37
It was made out of resin, which wasn't a common material for movie props
203
517160
2000
Filmin yapıldığı yıllarda film dekorları için
08:39
about the time the movie was made.
204
519160
2000
çok sık kullanılmayan reçineden yapılmıştı.
08:41
It's funny to me that it took a while to authenticate it,
205
521160
2000
İspatlanmasının zaman alması bana komik geliyor
08:43
because I can see it compared to this thing,
206
523160
2000
çünkü bununla karşılaştırdığımızda
08:45
and I can tell you -- it's real, it's the real thing,
207
525160
2000
size söyleyebilirim ki -- bu gerçek kuş,
08:47
it's made from the exact same mold that this one is.
208
527160
3000
diğer kuş ile tamamen aynı modelden yapılmış.
08:50
In this one, because the auction was actually so controversial,
209
530160
3000
Bunu, açık artırma çok tartışmalı olduğu için,
08:53
Profiles in History, the auction house that sold this --
210
533160
2000
Profiles in History açık artırma evi bu kuşu
08:55
I think in 1995 for about 100,000 dollars --
211
535160
2000
sanırım 1995'te 100,000 dolara sattı --
08:57
they actually included -- you can see here on the bottom --
212
537160
3000
burada alt kısmında görebilirsiniz -- sadece
09:00
not just a front elevation, but also
213
540160
2000
önde bir yükseklik değil,
09:02
a side, rear
214
542160
2000
ama aynı zamanda yan, arka ve
09:04
and other side elevation.
215
544160
2000
diğer tarafta bir yükseklik eklemişler.
09:06
So now, I had all the topology I needed
216
546160
3000
Şimdi, Malta Şahininin taklidini yapabilmek
09:09
to replicate the Maltese Falcon.
217
549160
2000
için gerekli olan tüm yüzey bilgilerine sahiptim.
09:11
What do they do, how do you start something like that? I really don't know.
218
551160
3000
Nasıl yapıyorlar, böyle bir şeye nereden başlıyorlar? Gerçekten bilmiyorum.
09:14
So what I did was, again, like I did with the dodo skull,
219
554160
2000
Yaptığım şey yine dodo kuşu ile aynı şey oldu,
09:16
I blew all my reference up to full size,
220
556160
3000
tüm kaynaklarımı normal boyuta çıkardım,
09:19
and then I began cutting out the negatives and using
221
559160
2000
sonra ana hatlarını çıkardım ve
09:21
those templates as shape references.
222
561160
2000
o şablonları şekil kaynağı olarak kullandım.
09:23
So I took Sculpey, and I built a big block of it,
223
563160
2000
Bir Sculpey aldım ve ondan büyük bir blok inşa ettim
09:25
and I passed it through until, you know, I got the right profiles.
224
565160
3000
ve de doğru profili elde edene kadar yonttum.
09:28
And then slowly, feather by feather, detail by detail,
225
568160
3000
Sonra yavaşça, tüy tüy, detay detay,
09:31
I worked out and achieved --
226
571160
2000
çalıştım ve başardım --
09:33
working in front of the television and Super Sculpey --
227
573160
2000
televizyonun önünde çalışırken -- ve Super Sculpey --
09:35
here's me sitting next to my wife --
228
575160
2000
yanımda eşim oturuyor ---
09:37
it's the only picture I took of the entire process.
229
577160
3000
tüm bu süreç sırasında çektiğim tek fotoğraf.
09:40
As I moved through, I achieved
230
580160
2000
Devam ettikçe, çok başarılı
09:42
a very reasonable facsimile of the Maltese Falcon.
231
582160
2000
denebilecek bir Malta Şahini'ne ulaştım.
09:44
But again, I am not a sculptor,
232
584160
2000
Ama yineleyim, ben bir heykeltraş değilim,
09:46
and so I don't know a lot of the tricks, like,
233
586160
2000
yani ben bu konudaki birçok numarayı bilmiyorum,
09:49
I don't know how my friend Mike gets beautiful, shiny surfaces with his Sculpey;
234
589160
3000
arkadaşım Mike'ın o güzel, parlak yüzeye nasıl ulaştığını bilmiyorum;
09:52
I certainly wasn't able to get it.
235
592160
2000
kesinlikle onu başaramadım.
09:54
So, I went down to my shop,
236
594160
2000
Sonra, aşağı dükkanıma indim,
09:56
and I molded it and I cast it in resin,
237
596160
3000
ve onu şablon haline getirip, reçine ile doldurdum,
09:59
because in the resin, then, I could absolutely get the glass smooth finished.
238
599160
3000
çünkü reçinede kesinlikle kusursuz bir şekilde tamamlayabilirdim.
10:02
Now there's a lot of ways to fill and get yourself a nice smooth finish.
239
602160
3000
Şablonu doldurmak ve pürüzsüz bir sonuç elde etmek için çeşitli yollar var.
10:05
My preference is about 70 coats of this --
240
605160
3000
Benim tercihim bundan 70 kat sıkmak --
10:08
matte black auto primer.
241
608160
2000
mat siyah oto astarı.
10:10
I spray it on for about three or four days, it drips to hell,
242
610160
3000
Bununla üç veya dört gün boyadım, çok fazla damlattı
10:13
but it allows me a really, really nice gentle sanding surface
243
613160
3000
ama bana çok güzel bir zımparalama yüzeyi sağladı
10:16
and I can get it glass-smooth.
244
616160
2000
ve de cam gibi bir sonuca ulaştım.
10:18
Oh, finishing up with triple-zero steel wool.
245
618160
2000
Oh, triple-zero bulaşık teli ile bitirdim.
10:20
Now, the great thing about getting it to this point was that
246
620160
3000
Bu noktaya ulaşmanın en harika yanı,
10:23
because in the movie, when they finally bring out the bird at the end,
247
623160
2000
filmin en sonunda kuşu ortaya çıkardıklarında
10:25
and they place it on the table, they actually spin it.
248
625160
3000
bir masanın üstüne koyup çeviriyorlar.
10:28
So I was able to actually
249
628160
2000
Bende kare kare dondurup
10:30
screen-shot and freeze-frame to make sure.
250
630160
3000
sahnelerin resmini kaydedebildim.
10:33
And I'm following all the light kicks on this thing and making sure that as I'm holding the light
251
633160
3000
Ve üstüne çarpan tüm ışıkları takip ettim, aynı pozisyonda
10:36
in the same position, I'm getting the same type of reflection on it --
252
636160
3000
ışık tuttum, aynı yansımayı elde ettim --
10:39
that's the level of detail I'm going into this thing.
253
639160
3000
bu derece detayı ile çalıştım.
10:42
I ended up with this: my Maltese Falcon.
254
642160
3000
Ve buna ulaştım: benim Malta Şahinim.
10:45
And it's beautiful. And I can state with authority
255
645160
2000
Muhteşem. Şunu belirtebilirim ki
10:47
at this point in time, when I'd finished it,
256
647160
2000
bitirdiğimde başkaları tarafından yapılmış
10:49
of all of the replicas out there -- and there is a few --
257
649160
3000
mevcut tüm taklitler arasında ki az sayıda vardı
10:52
this is by far the most accurate
258
652160
2000
bu açık ara orjinal Malta Şahininin
10:54
representation of the original Maltese Falcon
259
654160
2000
en iyi taklidi idi.
10:56
than anyone has sculpted. Now the original one, I should tell you,
260
656160
3000
Bu da orijinal olan, söylemeliyim ki
10:59
is sculpted by a guy named Fred Sexton.
261
659160
2000
Fred Sexton tarafından yaratıldı.
11:01
This is where it gets weird.
262
661160
3000
İşte burada işler garipleşiyor.
11:04
Fred Sexton was a friend of this guy, George Hodel.
263
664160
3000
Fred Sexton bu George Hodel'in bir arkadaşı.
11:07
Terrifying guy -- agreed by many to be the killer
264
667160
2000
Korkutucu biri -- çoğu kişi tarafından
11:09
of the Black Dahlia.
265
669160
2000
Siyah Dalya'nın katili olarak kabul edildi.
11:11
Now, James Ellroy believes
266
671160
2000
Şimdi, James Ellroy annesini
11:13
that Fred Sexton, the sculptor of the Maltese Falcon,
267
673160
3000
Malta Şahinin heykeltraşı Fred Sexton'ın
11:16
killed James Elroy's mother.
268
676160
2000
öldürdüğüne inanıyor.
11:18
I'll go you one stranger than that: In 1974,
269
678160
3000
Daha ilginç bir şey söyleyeceğim. 1974'te
11:21
during the production of a weird comedy sequel to "The Maltese Falcon,"
270
681160
3000
"Malta Şahini"nin George Segal'ın başrolünü oynadığı "The Black Bird"
11:24
called "The Black Bird," starring George Segal,
271
684160
2000
adlı garip bir komedisi çekilirken
11:26
the Los Angeles County Museum of Art
272
686160
2000
Los Angeles County Sanat Müzesi
11:28
had a plaster original of the Maltese Falcon --
273
688160
2000
orijinal Malta Şahininin bir örneğine sahipti --
11:30
one of the original six plasters, I think, made for the movie --
274
690160
3000
film için yapıldığını düşündüğüm altı örnekten biri --
11:33
stolen out of the museum. A lot of people thought
275
693160
2000
Müzeden çalındı. Birçok insan bunun
11:35
it was a publicity stunt for the movie.
276
695160
2000
film için yapılmış bir numara olduğunu düşündü.
11:37
John's Grill, which actually
277
697160
2000
John's Grill, filmde bir
11:39
is seen briefly in "The Maltese Falcon,"
278
699160
2000
sahnede kısaca gözüken bir yer,
11:41
is still a viable San Francisco eatery,
279
701160
2000
hala San Francisco'da canlı bir restoran,
11:43
counted amongst its regular customers Elisha Cook,
280
703160
2000
Elisha Cook düzenli müşterilerindendir,
11:45
who played Wilmer Cook in the movie,
281
705160
2000
filmde Wilmer Cook'u canlandırdı,
11:47
and he gave them
282
707160
2000
ve o restorana Malta Şahininin
11:49
one of his original plasters of the Maltese Falcon.
283
709160
3000
orijinal örneklerinden birini verdi.
11:52
And they had it in their cabinet for about 15 years,
284
712160
3000
Onlarda bunu ta ki Ocak 2007'de
11:55
until it got stolen
285
715160
2000
çalınana kadar camlı vitrinlerinde
11:57
in January of 2007.
286
717160
3000
15 yıl boyunca sakladılar.
12:00
It would seem that the object of desire
287
720160
2000
Görünen o ki tutkunun objesi
12:02
only comes into its own by disappearing repeatedly.
288
722160
3000
sürekli kaybolarak bu ünvanı kazanıyor.
12:05
So here I had this Falcon,
289
725160
2000
Sonunda, bu Şahini elde ettim ve o
12:07
and it was lovely. It looked really great,
290
727160
2000
çok güzeldi. Gerçekten harika gözüküyordu,
12:09
the light worked on it really well,
291
729160
2000
ışık üzerine harika yansıyordu,
12:11
it was better than anything that I could achieve
292
731160
2000
dünyada elde edebileceğim veya ulaşabileceğim
12:13
or obtain out in the world.
293
733160
2000
her şeyden daha iyiydi.
12:15
But there was a problem. And the problem was that:
294
735160
3000
Ama bir sorun vardı. Ve bu sorun da;
12:19
I wanted the entirety of the object,
295
739160
2000
Objenin bütününü istiyordum,
12:21
I wanted the weight behind the object.
296
741160
3000
objenin gerçek ağırlığını istiyordum.
12:24
This thing was made of resin and it was too light.
297
744160
2000
Bu obje reçineden yapılmıştı ve çok hafifti.
12:26
There's this group online that I frequent.
298
746160
2000
Bu da benim sıkça takip ettiğim online grup.
12:28
It's a group of prop crazies just like me
299
748160
3000
Replica Props Forum adlı grup aynı benim gibi
12:31
called the Replica Props Forum, and it's people who trade,
300
751160
2000
dekor delilerinden oluşuyor ve dekorları alıp satıyorlar,
12:33
make and travel in information about movie props.
301
753160
3000
film dekorları hakkında bilgileri paylaşıyorlar.
12:36
And it turned out that one of the guys there,
302
756160
2000
Hiç karşılaşmadığım ama bazı dekor anlaşmaları
12:38
a friend of mine that I never actually met,
303
758160
3000
sayesinde arkadaş olduğum o siteden birinin, eskiden
12:41
but befriended through some prop deals, was the manager of a local foundry.
304
761160
2000
yerel bir dökümhane müdürü olduğu ortaya çıktı.
12:43
He took my master Falcon pattern,
305
763160
3000
Benim şahane Şahin şablonumu aldı,
12:46
he actually did lost wax casting
306
766160
2000
benim için bronz olarak
12:48
in bronze for me,
307
768160
2000
şekillendirdi,
12:50
and this is the bronze I got back.
308
770160
2000
ve bu da bronz olarak geri aldığım hali.
12:52
And this is, after some acid etching, the one that I ended up with.
309
772160
2000
Ve bu da, biraz asitle aşındırmadan sonra ortaya çıkan son hali.
12:54
And this thing, it's deeply, deeply satisfying to me.
310
774160
3000
Ve bu şey benim için çok çok tatmin edici oldu.
12:57
Here, I'm going to put it out there,
311
777160
2000
İşte, çıkarıp buraya koyacağım,
12:59
later on tonight, and
312
779160
3000
akşamın ilerleyen saatlerinde siz ...
13:03
I want you to pick it up and handle it.
313
783160
3000
Onu alıp ellemenizi istiyorum.
13:07
You want to know
314
787160
3000
Benim ne kadar saplantılı hale geldiğimi görmek ister misiniz?
13:10
how obsessed I am. This project's only for me,
315
790160
2000
Bu proje sadece benim için ve
13:12
and yet I went so far as to buy on eBay
316
792160
3000
eBay'den San Francisco'da basılmış bir
13:15
a 1941 Chinese San Francisco-based newspaper,
317
795160
3000
Çin gazetesi alıp kuşu adamakıllı
13:18
in order so that the bird could properly be wrapped ...
318
798160
3000
paketleyecek kadar ileri gittim...
13:22
like it is in the movie.
319
802160
2000
aynı filmdeki gibi.
13:24
(Laughter)
320
804160
4000
(Gülüşmeler)
13:28
Yeah, I know!
321
808160
2000
Evet, biliyorum!
13:30
(Laughter) (Applause)
322
810160
5000
(Gülüşmeler) (Alkışlar)
13:35
There you can see, it's weighing in at 27 and a half pounds.
323
815160
3000
Burada görebilirsiniz, 13 kiloya yakın bir ağırlığı var.
13:38
That's half the weight of my dog, Huxley.
324
818160
3000
Köpeğim Huxley'nin yarı ağırlığında.
13:42
But there's a problem.
325
822160
3000
Ama bir sorun var.
13:45
Now, here's the most recent progression of Falcons.
326
825160
3000
Burada Şahinlerimin son gelişmelerini görüyorsunuz.
13:48
On the far left is a piece of crap -- a replica I bought on eBay.
327
828160
3000
En soldaki tam bir ıvır zıvır -- eBay'den aldığım bir taklit.
13:51
There's my somewhat ruined Sculpey Falcon,
328
831160
2000
Burada bir şekilde mahvolmuş olan Sculpey Şahinim,
13:53
because I had to get it back out of the mold. There's my first casting,
329
833160
3000
çünkü kalıptan çıkarmak zorunda kaldım. Diğeri ilk dökme kuşum,
13:56
there's my master and there's my bronze.
330
836160
2000
diğeri şaheserim ve diğeri de bronzum.
13:58
There's a thing that happens when you mold and cast things,
331
838160
3000
Eşyalara şekil verip dökümünü yaptığınızda olan bir şey var,
14:01
which is that every time you throw it into silicone and cast it in resin,
332
841160
2000
içine silikon koyduğunuzda ve reçine ile dökümünü yaptığınızda,
14:03
you lose a little bit of volume, you lose a little bit of size.
333
843160
3000
biraz hacminden ve boyutundan fire veriyorsunuz.
14:06
And when I held my bronze one up against my Sculpey one,
334
846160
3000
Bronz olanı Sculpey ile birlikte elime aldığımda,
14:09
it was shorter by three-quarters of an inch.
335
849160
3000
yaklaşık 2 cm. kısa olduğunu gördüm.
14:12
Yeah, no, really, this was like aah --
336
852160
3000
Evet, yo, gerçekten, bu sanki aah--
14:16
why didn't I remember this?
337
856160
2000
neden bu aklıma gelmedi?
14:18
Why didn't I start and make it bigger?
338
858160
3000
Neden daha büyük bir kalıpla başlamadım?
14:21
So what do I do? I figure I have two options.
339
861160
3000
Peki ne yaptım? İki seçeneğim olduğunu fark ettim.
14:24
One, I can fire a freaking laser at it,
340
864160
3000
Birincisi, üstüne lazer tutabilirdim,
14:27
which I have already done,
341
867160
2000
ki bunu yapmıştım,
14:29
to do a 3D scan -- there's a 3D scan of this Falcon.
342
869160
2000
3D ile taramak için -- bu 3D taranmış hali.
14:31
I had figured out the exact amount of shrinkage I achieved
343
871160
3000
Fark ettim ki; balmumundan bronz heykele
14:34
going from a wax master to a bronze master
344
874160
2000
geçişte ulaştığım kısalmanın tam miktarını
14:36
and blown this up big enough to make
345
876160
2000
bulmalıyım ve bunu 3D'sini elde edecek
14:38
a 3D lithography master of this,
346
878160
2000
kadar büyütmeliyim ve onu cilalamalı
14:40
which I will polish, then I will send to the mold maker
347
880160
3000
daha sonra da kalıbı bronzunu
14:43
and then I will have it done in bronze. Or:
348
883160
3000
yapmaları için göndermeliyim ve bronzuna sahip olabilirm.
14:46
There are several people who own originals,
349
886160
2000
Ya da -- orijinaline sahip olan birçok insan var,
14:48
and I have been attempting to contact them and reach them,
350
888160
3000
ben de onlarla iletişim kurmak için ne zamandır çabalıyorum,
14:51
hoping that they will let me spend a few minutes
351
891160
3000
gerçek kuş ile birlikte birkaç dakika geçirmeme izin vermelerini
14:54
in the presence of one of the real birds, maybe to take a picture,
352
894160
2000
belki bir fotoğraf çekmeme
14:56
or even to pull out the hand-held laser scanner
353
896160
3000
veya şans eseri o gün yanımda olan bir
14:59
that I happen to own that fits inside a cereal box,
354
899160
3000
mısır gevreği kutusundaki laser tarayıcımı çıkarıp
15:02
and could maybe, without even touching their bird, I swear,
355
902160
2000
ve hatta belki, kuşa dokunmadan, söz veriyorum,
15:04
get a perfect 3D scan. And I'm even willing to sign pages
356
904160
3000
müthiş bir 3D görüntüsünü elde edebilirim. Ofisimde sadece kendim için
15:07
saying that I'll never let anyone else have it, except for me in my office, I promise.
357
907160
3000
tutacağıma, başkasına vermeyeceğime dair sayfalarca kağıdı imzalayabilirim.
15:10
I'll give them one if they want it.
358
910160
3000
İsterlerse bir tane onlara verebilirim.
15:13
And then, maybe, then I'll achieve the end of this exercise.
359
913160
3000
Ve işte belki o zaman bu çalışmanın sonucuna ulaşabilirdim.
15:16
But really, if we're all going to be honest with ourselves,
360
916160
2000
Ama gerçekten, eğer kendimize dürüst olursak,
15:18
I have to admit that achieving the end of the exercise
361
918160
2000
itiraf etmeliyim ki çalışmanın sonunda ulaşılan
15:21
was never the point of the exercise to begin with, was it.
362
921160
3000
sonuç asla başlangıcında hedeflenen amaç değildir, değil mi?
15:24
Thank you.
363
924160
3000
Teşekkür ederim.

Original video on YouTube.com
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7