Ideas worth dating

132,676 views ・ 2016-06-27

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Eren Gokce Gözden geçirme: Yunus ASIK
(Müzik)
00:13
(Music)
0
13277
3067
00:18
Rainn Wilson: It takes its toll, being alone.
1
18002
2604
Rainn Wilson: Yalnız olmak zorluklar getirir.
00:21
I'm a little bit lost,
2
21937
1183
Birazcık kafam karışık
00:23
and it's finally time to make a real connection.
3
23144
2913
ve sonunda gerçek bir bağlantı kurmanın zamanı.
00:26
Who am I?
4
26663
1156
Ben kimim?
00:28
(Drums)
5
28171
1676
(Davul sesi)
00:30
I'm a single white male,
6
30495
1769
Ben 45 yaşında,
00:32
45 years of age.
7
32288
1853
bekâr, beyaz bir erkeğim.
00:34
I love animals.
8
34165
1423
Hayvanları severim.
00:36
Gainfully employed.
9
36283
1498
Maaşlı bir çalışanım.
00:38
I'm a people person.
10
38860
1352
İnsanlara düşkünüm.
00:41
I keep fit.
11
41771
1332
Formda kalırım.
00:44
Who am I looking for?
12
44795
1247
Kimi arıyorum?
00:46
I'm looking for my idea mate.
13
46446
2525
Fikir arkadaşımı arıyorum.
00:49
Are you that idea that matches with who I really am?
14
49531
2854
Gerçek kimliğimle uyuşan fikir misiniz?
00:52
(Video) Ron Finley: How would you feel
15
52409
1857
(Video) Ron Finley: Sağlıklı gıdaya
00:54
if you had no access to healthy food?
16
54290
2555
erişiminiz olmasaydı ne hissederdiniz?
00:56
Gardening is the most therapeutic and defiant act you can do.
17
56869
5563
Bahçeyle ilgilenmek yapabileceğiniz en tedavi edici ve meydan okuyucu davranış.
01:04
RW: Wow, we sure are getting our fingers dirty for a first date, huh?
18
64994
3255
RW: Vay, ilk buluşma için kolları sıvadığımıza eminiz, değil mi?
RF: Bahçeyle ilgilenmek yapabileceğiniz
01:08
RF: Gardening is the most therapeutic and defiant act you can do.
19
68273
3778
en tedavi edici ve meydan okuyucu davranış.
01:12
People in these areas -- they're exposed to crappy food.
20
72075
2668
Bu bölgedeki insanlar -- berbat yiyeceklere maruz.
01:14
I want people to know that growing your own food
21
74767
2268
İnsanlar bilsin ki kendi gıdanı yetiştirmek
kendi paranı basmak gibi.
01:17
is like printing your own money.
22
77059
1548
RW: Tıpkı bir gıda süper kahramanı gibisin!
01:18
RW: You're like a food superhero!
23
78631
1587
RF: Gıda hem sorun, hem de çözüm.
01:20
RF: Food is the problem and food is the solution.
24
80242
2323
(Müzik)
01:22
(Music)
25
82589
1677
01:24
Erin McKean: I'm a lexicographer.
26
84290
1583
Erin McKean: Ben bir leksikografım.
01:25
My job is to put every word possible into the dictionary.
27
85897
3640
İşim mümkün olan her kelimeyi sözlüğe koymak.
01:29
RW: I love words, too --
28
89561
1340
RW: Kelimeleri ben de severim --
01:30
just as much as any lexi-ta-tographer.
29
90925
2611
herhangi bir leksi-ta-tograf kadar.
01:34
What if you love a word that you've just made up,
30
94517
2413
Uydurduğunuz bir kelimeyi sevseniz ne olurdu,
01:36
like -- I don't know -- "scuberfinkles"?
31
96954
1936
mesela -- bilmiyorum -- "skubçufinkler"?
01:38
Beau Lotto: Do you think you see reality?
32
98914
1983
Beau Lotto: Gerçeği gördüğüne inanıyor musun?
01:40
RW: Well, I'm a little nearsighted, but yeah.
33
100921
2307
RW: Biraz miyobum, ama evet.
01:43
BL: Well, you can't -- I mean,
34
103252
1500
BL: Aslında öyle değil -- yani,
01:44
your brain has no access to this world.
35
104776
1947
beyninin bu dünyaya erişimi yok.
01:46
In fact, even the sensory information that your eyes are receiving,
36
106747
3233
Aslında gözlerinin aldığı, kulaklarının aldığı
01:50
your ears are receiving,
37
110004
1157
duyusal bilgiler bile,
01:51
is completely meaningless because it could mean anything.
38
111185
2674
tamamen anlamsız, çünkü herhangi bir anlama gelebilir.
01:53
That tree could be a large object far away
39
113883
2719
Bu ağaç uzaktaki büyük bir obje
01:56
or a small object up close,
40
116626
1314
ya da yakındaki küçük bir obje olabilir
01:57
and your brain has no way of knowing.
41
117964
1943
ve beynin hiçbir şekilde bunu bilemez.
01:59
RW: Once I thought I saw Bigfoot but it was just a German shepherd.
42
119931
3210
RW: Bir keresinde Koca Ayak gördüğümü sandım, ama sadece bir Alman kurduymuş.
02:03
Isabel Behncke Izquierdo: Bonobos are, together with chimpanzees,
43
123165
3137
Isabel Behncke Izquierdo: Cüce şempanzeler ile şempanzeler
02:06
your closest living relatives.
44
126326
1471
yaşayan en yakın akrabalarındır.
02:07
Bonobos have frequent and promiscuous sex
45
127821
2544
Cüce şempanzeler anlaşmazlıkları yönetmek ve sosyal meseleleri
02:10
to manage conflict and solve social issues.
46
130389
3052
çözmek için sık ve rastgele seks yaparlar.
02:13
RW: I'm just curious:
47
133465
1724
RW: Merak ettim:
02:15
Do we have any conflict that needs managing
48
135213
2190
Yönetmemiz gereken herhangi bir anlaşmazlığımız
02:17
or social issues to resolve?
49
137427
2016
çözmemiz gereken herhangi bir sosyal meselemiz var mı?
02:19
IBI: Remember -- you're on a date with my idea,
50
139467
3242
IBI: Unutma -- benim fikrimle buluşuyorsun,
02:22
not me.
51
142733
1188
benimle değil.
02:25
Jane McGonigal: This is the face of someone who, against all odds,
52
145228
3202
Jane McGonigal: Bu tüm ihtimallere karşın destansı bir
02:28
is on the verge of an epic win.
53
148454
1762
zaferin eşiğinde olan birinin yüzü.
02:30
RW: An epic win?
54
150240
1201
RW: Destansı bir zafer?
02:31
JM: An epic win is an outcome so extraordinarily positive,
55
151465
3604
JM: Destansı bir zafer, ulaşana kadar ulaşmanın mümkün olup olmadığını
02:35
you didn't even know it was possible until you achieved it.
56
155093
3377
bile bilmediğin olağan dışı pozitif bir sonuçtur.
02:40
You're not making the face.
57
160331
1437
Suratını değiştirmiyorsun.
02:44
You're making the "I'm not good at life" face.
58
164672
2787
"Yaşamakta kötüyüm" suratı yapıyorsun.
02:47
RW: Arthur, I want to be really honest with you.
59
167483
2270
RW: Arthur, sana gerçekten dürüst olmak istiyorum.
02:49
I am seeing other ideas. OK?
60
169777
2095
Başka fikirleri de görüyorum. Tamam mı?
02:51
I'm dating around.
61
171896
1157
Başkalarıyla buluşuyorum.
02:53
That's the situation.
62
173077
1285
Durum bu.
02:54
Arthur Benjamin: I'd say this:
63
174779
1452
Arthur Benjamin: Şöyle diyebilirim:
02:56
Mathematics is not just solving for x,
64
176255
2429
Matematik sadece x'i çözmek değil,
02:58
it's also figuring out why.
65
178708
2134
ni-ye-yi de bulmaktır.
03:01
RW: Do you want to get some pie?
66
181734
1543
RW: Bir pay pasta alır mıydın?
03:03
AB: Pi?
67
183301
1154
AB: Pi?
03:04
3.14159265358979 --
68
184479
4374
3.14159265358979 --
03:08
Reggie Watts: If we're going to do something,
69
188877
3144
Reggie Watts: Eğer bir şeyler yapacaksak,
03:12
we've got to just make a decision.
70
192045
1827
sadece bir karar vermemiz lazım.
03:13
Because without a decision we're left powerless.
71
193896
2545
Çünkü bir karar olmadan, güçsüz oluruz.
03:16
Without power,
72
196465
1272
Güç olmadan,
03:18
we have nothing to supply
73
198230
2512
şu anki koşulların hepsini
03:20
the chain of those who are truly curious
74
200766
2312
çözmek için gerçekten meraklı olan
03:23
to solve all of our current conditions.
75
203102
2258
gruba tedarik edecek bir şeyimiz olmaz.
03:26
RW: And, "If you choose not to decide,
76
206242
2041
RW: Ve "eğer hiçbir şeye karar vermemeyi seçerseniz,
03:28
you still have made a choice" -- Rush.
77
208307
2127
yine de bir şey seçmiş olursunuz" -- Rush.
03:31
JM: Yes!
78
211172
1160
JM: Evet!
03:32
This is the face we need to see
79
212356
1511
Bir sonraki yüzyılın sorunlarıyla uğraşırken,
03:33
on millions of problem solvers worldwide,
80
213891
2094
dünya çapında milyonlarca sorun çözücünün
03:36
as we try to tackle the challenges of the next century.
81
216009
3029
yüzünde görmek istediğimiz ifade bu.
03:41
RW: So, are we going Dutch?
82
221149
1324
RW: Yani, Alman usulü mü?
03:42
AB: 3846264338327950
83
222497
4947
AB: 3846264338327950
03:47
28841...
84
227468
2260
28841...
03:50
971?
85
230907
1199
971?
03:52
RW: One night, want to go to a movie or something?
86
232458
2353
RW: Bir gece filme gitmeye veya bir şeyler yapmaya ne dersin?
03:54
RF: Hell, no! Let's go plant some shit!
87
234835
1878
RF: Tabii ki hayır! Hadi gidip biraz pislik ekelim!
03:56
RW: Let's plant some shit!
88
236737
1243
RW: Hadi gidip biraz pislik ekelim!
İyi, peki şimdi ektiğim nedir?
03:58
Good, now what is this that I'm planting?
89
238004
1977
04:00
Bonobos!
90
240005
1156
Cüce şempanzeler!
04:01
IBI: Bonobos! (Laughs)
91
241185
2138
IBI: Cüce şempanzeler! (Gülüşmeler)
04:03
Bonobos.
92
243347
1349
Cüce şempanzeler.
04:04
RWatts: Um, interested much?
93
244720
2917
RWatts: Hım, ilgini çekti mi?
04:08
RW: I want to have your idea baby.
94
248904
1715
RW: Senin fikrini istiyorum bebeğim.
04:11
RWatts: Well, you know what they say in Russia.
95
251130
2967
RWatts: Rusya'da ne derler bilirsin.
04:14
RW: Hm?
96
254121
1155
RW: Hım?
04:15
RWatts: "scuberfinckle."
97
255300
1309
RWatts: "Skubçufinkler".
04:16
(Bottles clink)
98
256633
2000
(Şişeler tokuşur)

Original video on YouTube.com
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7