Fahad Al-Attiya: A country with no water

Fahad Al-Attiya: Suyu olmayan bir ülke

150,630 views ・ 2013-01-31

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Translator: Timothy Covell Reviewer: Morton Bast
0
0
7000
Çeviri: Osman SAYGINER Gözden geçirme: banu yobas
00:15
Salaam alaikum.
1
15888
2916
Allah'ın selamı üzerinize olsun.
00:18
Welcome to Doha.
2
18804
1686
Doha'ya hoşgeldiniz.
00:20
I am in charge of making this country's food secure.
3
20490
3402
Ben bu ülkenin yiyecek güvenliğinden sorumluyum.
00:23
That is my job for the next two years,
4
23892
2051
Gelecek iki yıl için benim işim,
00:25
to design an entire master plan,
5
25943
2416
bir nazım planı (ana plan) tasarlamak,
00:28
and then for the next 10 years to implement it --
6
28359
3533
ve sonra gelecek 10 yıl için bunu uygulamak--
00:31
of course, with so many other people.
7
31892
2020
tabi ki diğer birçok insanla birlikte.
00:33
But first, I need to talk to you about a story, which is my story,
8
33912
4647
Ancak ilk olarak size hikayeyi anlatmalıyım, -benim hikayemi,
00:38
about the story of this country that you're all here in today.
9
38559
3868
-bu ülkenin hikayesi, madem bugün hepiniz buradasınız.
00:42
And of course, most of you have had three meals today,
10
42427
3550
Ve tabi ki, bugün çoğunuz üç öğün yemek yediniz
00:45
and probably will continue to have after this event.
11
45977
4533
ve muhtemelen bu etkinlikten sonra da devam edeceksiniz.
00:50
So going in, what was Qatar in the 1940s?
12
50510
4433
Ya geçmişe gidersek, 1940larda Katar'da ne vardı?
00:54
We were about 11,000 people living here.
13
54943
4200
Burada yaklaşık 11,000 insan yaşıyordu.
00:59
There was no water. There was no energy, no oil, no cars, none of that.
14
59143
7016
Su yoktu. Enerji, petrol, araba... Hiçbirisi yoktu.
01:06
Most of the people who lived here
15
66159
1395
Burada yaşayan insanların çoğunluğu;
01:07
either lived in coastal villages, fishing,
16
67554
2472
ya kıyı köylerde balıkçılık yaparak yaşıyorlardı,
01:10
or were nomads who roamed around with the environment trying to find water.
17
70026
5950
ya da göçebelerdi, çevrede su bulabilmek için dolaşıyorlardı.
01:15
None of the glamour that you see today existed.
18
75976
3402
Bugün gördüğünüz göz kamaştırıcılığın biçbirisi yoktu.
01:19
No cities like you see today in Doha or Dubai or Abu Dhabi or Kuwait or Riyadh.
19
79378
5148
Hiçbir şehir bugün gördüğünüz Doha, Dubai, Abu Dabi yada Kuveyt ile Riyad gibi değildi.
01:24
It wasn't that they couldn't develop cities.
20
84526
2617
sorun şehir kuramamaları değildi,
01:27
Resources weren't there to develop them.
21
87143
2099
şehir kurmak, geliştirmek için kaynaklar yoktu.
01:29
And you can see that life expectancy was also short.
22
89242
2833
Ve görebileceğiniz gibi ortalama ömür de kısaydı.
01:32
Most people died around the age of 50.
23
92075
1902
Çoğu insan ortalama 50 yaşında ölüyordu.
01:33
So let's move to chapter two: the oil era.
24
93977
3799
Hadi ikinci başlığa geçelim: petrol devri.
01:37
1939, that's when they discovered oil.
25
97776
3217
1939, petrolün keşfedildiği zaman.
01:40
But unfortunately, it wasn't really fully exploited commercially
26
100993
4800
Ancak ne yazık ki, gerçekten tamamen ticari olarak işletilmemişti
01:45
until after the Second World War.
27
105793
2450
İkinci Dünya Savaşı'ndan sonrasına dek.
01:48
What did it do?
28
108243
2134
Ne yaptı peki (petrol)?
01:50
It changed the face of this country, as you can see today and witness.
29
110377
3300
O bu ülkenin yüzünü değiştirdi, bugün gördüğünüz-şahit olduğunuz gibi.
01:53
It also made all those people who roamed around the desert --
30
113677
3732
O ayrıca tüm bu çölde dolaşan insanları --
01:57
looking for water, looking for food,
31
117409
3284
su arayanları, yiyecek için bakanları,
02:00
trying to take care of their livestock -- urbanize.
32
120693
4103
besi hayvanlarını korumaya çalışanları -- kentleştirdi.
02:04
You might find this strange,
33
124796
1964
Bunu muhtemelen garip bulabilirsiniz,
02:06
but in my family we have different accents.
34
126760
3849
ancak benim ailemde değişik aksanlar var.
02:10
My mother has an accent that is so different to my father,
35
130609
4000
Annemin aksanı babamın aksanından çok çok farklı.
02:14
and we're all a population of about 300,000 people in the same country.
36
134609
5034
ve bütün nüfus, 300,000 insan aynı ülkede yaşıyoruz.
02:19
There are about five or six accents in this country as I speak.
37
139643
3534
Konuşulan 5 yada 6 farklı aksan var.
02:23
Someone says, "How so? How could this happen?"
38
143177
3816
Birisi şöyle diyebilir, "Nasıl yani? Bu nasıl olabilir?"
02:26
Because we lived scattered.
39
146993
1783
Çünkü biz dağınık bir halde yaşıyorduk.
02:28
We couldn't live in a concentrated way simply because there was no resources.
40
148776
5152
Birlikte toplu olarak yaşayamazdık. Çünkü en basitinden hiç kaynak yoktu.
02:33
And when the resources came, be it oil,
41
153928
3811
Kaynaklar geldiği zaman, örneğin petrol,
02:37
we started building these fancy technologies
42
157739
3054
hayal ettiğimiz teknolojileri kurmaya başladık
02:40
and bringing people together because we needed the concentration.
43
160793
3650
ve insanları bir araya getirdik çünkü toplanmaya ihtiyacımız vardı .
02:44
People started to get to know each other.
44
164443
2384
İnsanlar birbirlerini tanımaya başladılar.
02:46
And we realized that there are some differences in accents.
45
166827
3949
Ve aksanlarımızda farklılıklar olduğunun farkına vardık
02:50
So that is the chapter two: the oil era.
46
170776
2935
Ve ikinci başlığımız: petrol devri.
02:53
Let's look at today.
47
173711
2115
Hadi gelin bugüne bakalım.
02:55
This is probably the skyline that most of you know about Doha.
48
175826
4726
Bu, muhtemelen hepinizin bildiği Doha'nın silüeti.
03:00
So what's the population today?
49
180552
1391
Peki bugünkü nüfus ne?
03:01
It's 1.7 million people.
50
181943
2250
1,7 milyon insan.
03:04
That is in less than 60 years.
51
184193
2699
Bu 60 yıldan daha kısa bir sürede oldu.
03:06
The average growth of our economy is about 15 percent for the past five years.
52
186892
5902
Ortalama ekonomik büyüme ise geçen beş yılda yaklaşık yüzde 15 civarındaydı.
03:12
Lifespan has increased to 78.
53
192794
2833
Ortalama yaşam süresi 78'e yükseldi.
03:15
Water consumption has increased to 430 liters.
54
195627
4809
Su tüketimi 430 litreye yükseldi.
03:20
And this is amongst the highest worldwide.
55
200436
3407
Ve bu(su tüketimi) dünyanın en yüksekleri arasında.
03:23
From having no water whatsoever
56
203843
2167
Mutlak bir susuzluktan
03:26
to consuming water to the highest degree, higher than any other nation.
57
206010
5484
en yüksek seviyede su tüketilmeye, diğer bütün milletlerden daha yüksek bir seviyeye ulaştı
03:31
I don't know if this was a reaction to lack of water.
58
211494
3766
Bu susuzluğa bir tepki miydi bilmiyorum.
03:35
But what is interesting about the story that I've just said?
59
215260
6200
Ancak anlattığım bu hikayede ilginç olan şey ne?
03:41
The interesting part is that we continue to grow
60
221460
3183
İlginç olan şey, büyümeye devam ediyoruz
03:44
15 percent every year for the past five years without water.
61
224643
6600
geçtiğimiz beş yılda her sene su olmadan yüzde 15 büyüme.
03:51
Now that is historic. It's never happened before in history.
62
231243
4950
Bu tarihi birşey. Bu şimdiye kadar tarihte hiç olmamıştı.
03:56
Cities were totally wiped out because of the lack of water.
63
236193
3933
Şehirler susuzluk nedeniyle tamamen yok olmuştu
04:00
This is history being made in this region.
64
240126
2516
Bu, bu bölgede daima hatırlanacak bir şey
04:02
Not only cities that we're building,
65
242642
1917
Yalnızca şehirler inşa etmiyoruz,
04:04
but cities with dreams and people who are wishing to be scientists, doctors.
66
244559
5153
ancak şehirlerle birlikte hayaller kuruluyor ve bilim insanı, doktor olmanın hayalini kuran insanlar.
04:09
Build a nice home, bring the architect, design my house.
67
249712
3149
Güzel bir ev kur, planla ve evimi tasarla.
04:12
These people are adamant that this is a livable space when it wasn't.
68
252861
6199
Bu insanlar geçmişte öyle olmadığı zamanlarda bile buranın yaşanabilir bir alan olduğu konusunda kararlılardı,
04:19
But of course, with the use of technology.
69
259060
1969
Ancak tabi ki teknolojiyi kullanarak.
04:21
So Brazil has 1,782 millimeters per year of precipitation of rain.
70
261029
6514
Ayrıca Brezilya her yıl 1,782 milimetre yağışa sahip.
04:27
Qatar has 74, and we have that growth rate.
71
267543
2851
Katar ise 74, ve biz böyle bir büyüme hızına sahibiz
04:30
The question is how.
72
270394
2016
Soru ise nasıl?
04:32
How could we survive that?
73
272410
3266
Biz bununla nasıl hayatta kalabiliyoruz?
04:35
We have no water whatsoever.
74
275676
2084
Herhangi bir su kaynağımız yok.
04:37
Simply because of this gigantic, mammoth machine called desalination.
75
277760
6299
Bu basit olarak devasa makineden dolayı, deniz suyunu arıtma cihazı.
04:44
Energy is the key factor here. It changed everything.
76
284059
4168
Enerji ise burada anahtar etmen. O(petrol) her şeyi değiştirdi.
04:48
It is that thing that we pump out of the ground, we burn tons of,
77
288227
4499
Şöyle biz onu yeryüzüne çıkarttık ve tonlarca yaktık,
04:52
probably most of you used it coming to Doha.
78
292726
3000
muhtemelen birçoğunuz da Doha'ya gelirken kullandınız.
04:55
So that is our lake, if you can see it.
79
295726
2901
Bu bizim gölümüz, eğer onu görebiliseniz.
04:58
That is our river.
80
298627
1849
Bu bizim nehirimiz.
05:00
That is how you all happen to use and enjoy water.
81
300476
5342
Bunların hepsi eğer suyu kullanırsanız ve ondan hoşlanırsanız olur.
05:05
This is the best technology that this region could ever have: desalination.
82
305818
6626
Bu bölgenin sahip olabileceği en büyük teknoloji; deniz suyunu arıtma.
05:12
So what are the risks?
83
312444
2268
Peki riskler neler?
05:14
Do you worry much?
84
314712
1550
Endişeleniyor musunuz?
05:16
I would say, perhaps if you look at the global facts,
85
316262
3916
Söyleyebilirim ki eğer küresel gerçeklere bakarsanız, muhtemelen
05:20
you will realize, of course I have to worry.
86
320178
2591
farkına varacaksınız ki, tabi ki endişelenmek zorundayız.
05:22
There is growing demand, growing population.
87
322769
2509
Nüfus arttıkça talep de artıyor.
05:25
We've turned seven billion only a few months ago.
88
325278
3249
sadece birkaç ay önce 7 milyara ulaştık
05:28
And so that number also demands food.
89
328527
3492
Ve bu sayı aynı ölçüde yiyecek de gerektirir
05:32
And there's predictions that we'll be nine billion by 2050.
90
332019
3208
Ve öngörülerimize göre 2050'de dokuz milyar olacağız.
05:35
So a country that has no water
91
335227
2856
Hiç suyu olmayan bir ülke,
05:38
has to worry about what happens beyond its borders.
92
338083
3651
Sınırları ötesinde neler olacağı konusunda endişelenmeli.
05:41
There's also changing diets.
93
341734
2332
Yemek alışkanlıkları da değişiyor.
05:44
By elevating to a higher socio-economic level,
94
344066
4066
Sosyo-ekonomik seviyelerin yükselmesiyle
05:48
they also change their diet.
95
348132
2183
ve beslenmelerini de değiştiriyorlar.
05:50
They start eating more meat and so on and so forth.
96
350315
3000
Daha fazla et yemeye başlar ve bunun gibi.
05:53
On the other hand, there is declining yields
97
353315
2353
Diğer tarafta ise azalan mahsüller
05:55
because of climate change and because of other factors.
98
355668
2698
iklim değişiminden ve diğer faktörlerden dolayı.
05:58
And so someone has to really realize when the crisis is going to happen.
99
358366
5168
Ve bu nedenle ne zaman kriz çıkacağı gerçekten düşünülmek zorunda.
06:03
This is the situation in Qatar, for those who don't know.
100
363534
3815
Bilmeyenler için Katar'ın içinde bulunduğu durum bu.
06:07
We only have two days of water reserve.
101
367349
3350
Bizim yalnızca iki günlük su rezervimiz var.
06:10
We import 90 percent of our food,
102
370699
2284
Yiyeceklerimizin yüzde 90'ını ithal ediyoruz,
06:12
and we only cultivate less than one percent of our land.
103
372983
3700
ve topraklarımızın yanızca yüzde birinden daha az bir kısmını işliyoruz.
06:16
The limited number of farmers that we have
104
376683
2449
Sınırlı sayıdaki çiftçimiz
06:19
have been pushed out of their farming practices
105
379132
3534
tarım alanlarından atıldılar
06:22
as a result of open market policy and bringing the big competitions, etc., etc.
106
382666
5549
açık market politikaları ve büyük rekabet getirmesi v.s, v.s 'nin sonuçları olarak
06:28
So we also face risks.
107
388215
3251
Ayrıca risklerle de karşı karşyayız.
06:31
These risks directly affect the sustainability of this nation and its continuity.
108
391466
7183
Bu riskler doğrudan bu ülkenin sürdürülebilirliğini ve devamlılığını etkiler .
06:38
The question is, is there a solution?
109
398649
2518
Soru şu: hiçbir çözüm var mı?
06:41
Is there a sustainable solution?
110
401167
2182
Sürdürülebilir bir çözümümüz var mı?
06:43
Indeed there is.
111
403349
1984
Doğrusu var.
06:45
This slide sums up thousands of pages of technical documents
112
405333
4033
Bu slayt yüzlerce sayfa teknik belgeyi özetler
06:49
that we've been working on over the past two years.
113
409366
2684
... geçtiğimiz iki seneden beri üzerinde çalıştığımız.
06:52
Let's start with the water.
114
412050
1432
Hadi suyla başlayalım.
06:53
So we know very well -- I showed you earlier -- that we need this energy.
115
413482
3769
Şunu çok iyi biliyoruz ki -- Daha önceden size göstermiştim -- bizim bu enerjiye ihtiyacımız var.
06:57
So if we're going to need energy, what sort of energy?
116
417251
3098
Bu yüzden eğer bizim bu enerjiye ihtiyacımız olacaksa, ne tür enerji?
07:00
A depletable energy? Fossil fuel?
117
420349
2299
Tükenebilen enerji? Fosik yakıtlar?
07:02
Or should we use something else?
118
422648
2395
Yoksa başka birşeyler mi kullanmalıyız?
07:05
Do we have the comparative advantage to use another sort of energy?
119
425043
3339
Diğer enerji türlerine göre daha avantajlı bir enerji çeşidi var mı?
07:08
I guess most of you by now realize that we do: 300 days of sun.
120
428382
4134
Tahminimce birçoğunuz şimdiye kadar ne yaptığımızın farkına vardı: 300 güneşli gün
07:12
And so we will use that renewable energy to produce the water that we need.
121
432516
5332
Ve biz bu yenilenebilir enerjiyi ihtiyacımız olan suyu üretmek için kullanacağız.
07:17
And we will probably put 1,800 megawatts of solar systems
122
437848
5401
Ve muhtemelen 1,800 megavatlık güneş enerjili sistemler koyacağız
07:23
to produce 3.5 million cubic meters of water.
123
443249
2609
3.5 milyon metreküp su üretmek için.
07:25
And that is a lot of water.
124
445858
2024
Ve bu büyük miktarda su.
07:27
That water will go then to the farmers,
125
447882
2268
Bu su sonra çiftçilere gidecek,
07:30
and the farmers will be able to water their plants,
126
450150
2237
ve çiftçiler mahsüllerini sulayabilecekler,
07:32
and they will be able then to supply society with food.
127
452387
4130
ve sonra milletimiz için yiyecek üretebilecekler.
07:36
But in order to sustain the horizontal line --
128
456517
2117
Ancak yatay doğrultuda sürdürülebilmesi için --
07:38
because these are the projects, these are the systems that we will deliver --
129
458634
3331
çünkü bu projeler, bu sistemler bizim gerçekleştireceklerimiz --
07:41
we need to also develop the vertical line:
130
461965
2634
ayrıca dikey doğrultuyu da geliştirmeye ihtiyacımız var:
07:44
system sustenance, high-level education, research and development,
131
464599
5318
besin sistemi, yüksek eğitim seviyesi, araştırma ve geliştirme,
07:49
industries, technologies, to produce these technologies for application, and finally markets.
132
469917
5062
endrüstriler, teknolojiler, uygulamalar için bu teknolojileri üretmek, ve nihai olarak pazarlar.
07:54
But what gels all of it, what enables it, is legislation, policies, regulations.
133
474979
6133
Fakat buna neler olanak sağlar: kanunlar, politikalar, düzenlemeler.
08:01
Without it we can't do anything.
134
481112
2233
Bunlar olmadan hiçbirşey yapamayız.
08:03
So that's what we are planning to do.
135
483345
1552
Peki biz de bunu yapmayı planlıyoruz.
08:04
Within two years we should hopefully be done with this plan
136
484897
3531
İki yıl içerisinde tüm bu planı bitirmiş olmayı ümit etmeliyiz
08:08
and taking it to implementation.
137
488428
1967
ve uygulamaya almalıyız.
08:10
Our objective is to be a millennium city, just like many millennium cities around:
138
490395
6700
Bizim hedefimiz bir milenyum şehri olmak, aynen çevremizdeki şehirler gibi;
08:17
Istanbul, Rome, London, Paris, Damascus, Cairo.
139
497095
7135
İstanbul, Roma, Londra, Paris, Şam, Kahire.
08:24
We are only 60 years old, but we want to live forever
140
504230
4095
Biz yalnızca 60 yaşındayız ancak şehir olarak sonsuza kadar
08:28
as a city, to live in peace.
141
508325
4561
barış içinde yaşamak istiyoruz
08:32
Thank you very much.
142
512886
1945
Çok teşekkür ederim.
08:34
(Applause)
143
514831
4079
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7