Don't suffer from your depression in silence | Nikki Webber Allen

230,718 views ・ 2017-10-26

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Binnur Tunoğlu Gözden geçirme: Esra Çakmak
00:12
What are you doing on this stage
0
12776
4410
Sahnede, tüm bu insanların önünde
00:17
in front of all these people?
1
17210
3118
ne yapıyorsun?
00:20
(Laughter)
2
20352
1374
(Kahkaha)
00:21
Run!
3
21750
1151
Kaç!
00:22
(Laughter)
4
22925
1003
(Kahkaha)
00:23
Run now.
5
23952
1178
Kaç hemen.
00:26
That's the voice of my anxiety talking.
6
26554
2967
Bu, endişemin bana ikazıydı.
00:30
Even when there's absolutely nothing wrong,
7
30359
2936
Yanlış hiçbir şey olmasa da,
00:33
I sometimes get this overwhelming sense of doom,
8
33319
3959
Bazen tehlike yanı başımda dolaşıyormuşcasına,
00:37
like danger is lurking just around the corner.
9
37302
2962
bu yoğun hissi yaşıyorum.
00:40
You see, a few years ago,
10
40877
2116
Birkaç yıl önce,
00:43
I was diagnosed with generalized anxiety
11
43017
2497
birbirinden ayrı düşünülmeyen
00:45
and depression --
12
45538
1150
yaygın anksiyete
00:47
two conditions that often go hand in hand.
13
47109
2420
ve depresyon teşhisi konuldu.
00:49
Now, there was a time I wouldn't have told anybody,
14
49893
4265
Pekâlâ, kimseye, özellikle geniş kitleye
00:54
especially not in front of a big audience.
15
54182
2460
bahsetmediğim bir şeyden bahsetmenin vakti geldi.
00:56
As a black woman,
16
56666
1527
Siyahi bir kadın olarak,
00:58
I've had to develop extraordinary resilience to succeed.
17
58217
3640
başarılı olabilmek için olağanüstü bir çaba sarf etmeliydim.
01:01
And like most people in my community,
18
61881
1979
Toplumumdaki çoğu insan gibi,
01:03
I had the misconception that depression was a sign of weakness,
19
63884
3808
benim de depresyonun zayıflık, karakter kusuru
01:07
a character flaw.
20
67716
1536
olduğuna dair inancım vardı.
01:09
But I wasn't weak;
21
69276
1574
Fakat ben zayıf değildim;
01:10
I was a high achiever.
22
70874
1470
üstün başarılıydım.
01:12
I'd earned a Master's degree in Media Studies
23
72745
2203
Medya üzerine yüksek lisansım,
01:14
and had a string of high-profile jobs in the film and television industries.
24
74972
4109
film ve televizyon sektörlerinde üst düzey iş geçmişim vardı.
01:19
I'd even won two Emmy Awards for my hard work.
25
79554
3050
Yoğun çabalarım sayesinde 2 Emmy Ödülü bile kazanmıştım.
01:23
Sure, I was totally spent,
26
83256
3016
Tabii bitap bir haldeydim,
01:26
I lacked interest in things I used to enjoy,
27
86296
2670
eskiden sevdiğim şeylere ilgim azalmış,
01:28
barely ate,
28
88990
1298
iştahım yok denecek seviyedeydi,
01:30
struggled with insomnia
29
90312
1903
uykusuzlukla boğuştum
01:32
and felt isolated and depleted.
30
92239
2624
ve yalnız ve bitkin hissettim.
01:35
But depressed?
31
95382
1352
Ama depresif?
01:36
No, not me.
32
96758
1524
Sanmam, ben değil.
01:39
It took weeks before I could admit it,
33
99741
2206
Kabullenmem haftalar aldı,
01:41
but the doctor was right:
34
101971
1429
ama doktor haklıydı;
01:43
I was depressed.
35
103424
1278
depresiftim.
01:45
Still, I didn't tell anybody about my diagnosis.
36
105231
3548
Yine de, kimseye teşhisim hakkında bir şey söylemedim.
01:49
I was too ashamed.
37
109342
1613
Çok utanıyordum.
01:50
I didn't think I had the right to be depressed.
38
110979
2517
Depresif olmaya hakkım olduğunu düşünmüyordum.
01:54
I had a privileged life
39
114238
1630
Sevgi dolu bir aile
01:55
with a loving family and a successful career.
40
115892
3100
ve başarılı bir kariyerim vardı, ayrıcalıklıydım.
01:59
And when I thought about the unspeakable horrors
41
119528
2592
Daha iyi bir hayat sürmem için,
02:02
that my ancestors had been through in this country
42
122144
2488
atalarımın bu topraklarda yaşadığı
02:04
so that I could have it better,
43
124656
1968
tarifsiz korkuları düşündüğümde,
02:06
my shame grew even deeper.
44
126648
1678
utancım daha da arttı.
02:08
I was standing on their shoulders.
45
128800
2093
Onlara borçluydum.
02:10
How could I let them down?
46
130917
1602
Onları nasıl yüzüstü bırakırım?
02:13
I would hold my head up,
47
133202
2053
Başımı dik tutmalı,
02:15
put a smile on my face
48
135279
2360
gülümsemeli
02:17
and never tell a soul.
49
137663
1708
ve asla bir şey dememeliydim.
02:22
On July 4, 2013,
50
142286
3277
4 Temmuz 2013'te,
02:26
my world came crashing in on me.
51
146299
2188
dünya başıma yıkıldı.
02:29
That was the day I got a phone call from my mom
52
149219
2901
Annemden, 22 yaşındaki yeğenim Paul'un,
02:32
telling me that my 22-year-old nephew, Paul, had ended his life,
53
152144
4190
depresyon ve anksiyeteyle yıllar boyu süren savaşından sonra
02:36
after years of battling depression and anxiety.
54
156358
2641
hayatına son verdiği haberini aldım.
02:40
There are no words that can describe the devastation I felt.
55
160488
3155
Hissettiğim yıkımı tasvir edecek bir kelime dahi yok.
02:44
Paul and I were very close,
56
164487
1294
Paul ile çok yakındık,
02:45
but I had no idea he was in so much pain.
57
165805
2054
ama onun bu kadar acı çektiğini bilmiyordum.
02:48
Neither one of us had ever talked to the other about our struggles.
58
168516
3558
İkimiz de birbirimize yaşadığımız mücadelelerden bahsetmemiştik.
02:52
The shame and stigma kept us both silent.
59
172098
2164
Utanç ve damgalanma korkusu bizi sessizliğe itmişti.
02:55
Now, my way of dealing with adversity is to face it head on,
60
175981
4003
Zorlukla baş etme şeklim onunla direkt olarak yüzleşmek.
Bu yüzden, iki yılımı depresyon ve anksiyeteyi araştırarak geçirdim,
03:00
so I spent the next two years researching depression and anxiety,
61
180008
3158
03:03
and what I found was mind-blowing.
62
183190
2767
bulduğum şeyse akıl almazdı.
03:06
The World Health Organization reports
63
186584
1974
Dünya Sağlık Örgütüne göre,
03:08
that depression is the leading cause of sickness and disability
64
188582
5224
dünya genelinde hastalık ve sakatlığın başlıca sebebi
03:13
in the world.
65
193830
1339
depresyon.
03:15
While the exact cause of depression isn't clear,
66
195859
2991
Depresyonun asıl sebebi tam olarak bilinmese de,
03:18
research suggests that most mental disorders develop,
67
198874
3098
araştırmalar çoğu ruhsal bozukluğun,
03:21
at least in part,
68
201996
1727
en azından bir kısmının,
03:23
because of a chemical imbalance in the brain,
69
203747
2655
beyindeki kimyasal bir dengesizlikten,
03:26
and/or an underlying genetic predisposition.
70
206426
3902
ve/veya genetik yatkınlıktan dolayı meydana geldiğini gösteriyor.
03:30
So you can't just shake it off.
71
210861
2161
Yani öylece geçiştiremezsiniz.
03:34
For black Americans,
72
214727
1731
Afrikan Amerikanlar içinse,
03:36
stressors like racism and socioeconomic disparities
73
216482
4056
ırkçılık ve sosyoekonomik eşitsizlikler gibi strese sebebiyet veren durumlar,
03:40
put them at a 20 percent greater risk of developing a mental disorder,
74
220562
5040
ruhsal bozukluk yaşama riskini %20 arttırıyor;
03:45
yet they seek mental health services
75
225626
2412
buna rağmen beyaz Amerikanlara kıyasla,
sağlık desteğine başvurma oranları neredeyse %50 daha az.
03:48
at about half the rate of white Americans.
76
228062
2739
03:51
One reason is the stigma,
77
231364
2850
Bir sebebi, utanç.
03:54
with 63 percent of black Americans mistaking depression for a weakness.
78
234238
6217
Afrikan Amerikanların %63'ü depresyonu zayıflık sanıyor.
04:01
Sadly, the suicide rate among black children
79
241423
4258
Ne yazık ki, siyahi çocuklardaki intihar oranı
04:05
has doubled in the past 20 years.
80
245705
2687
20 yıl içerisinde ikiye katlandı.
04:09
Now, here's the good news:
81
249663
2205
İyi haber şu ki,
04:12
seventy percent of people struggling with depression will improve
82
252423
4282
bireylerin mücadele ettiği depresyonun %70'i,
04:16
with therapy, treatment and medication.
83
256729
3357
terapi, tedavi ve ilaç tedavisi ile iyileştirilebilir.
04:21
Armed with this information,
84
261278
1662
Bu bilgi ışığında,
04:22
I made a decision:
85
262964
1707
bir karar verdim:
04:24
I wasn't going to be silent anymore.
86
264695
2968
Artık sessiz kalmayacaktım.
04:28
With my family's blessing,
87
268560
1803
Ailemin de yardımıyla,
04:30
I would share our story
88
270387
1893
ulusal bir iletişim başlatmak umuduyla,
04:32
in hopes of sparking a national conversation.
89
272304
2814
hikâyemizi paylaşacağım.
04:35
A friend, Kelly Pierre-Louis, said,
90
275960
2771
Arkadaşımız Kelly Pierre-Louis,
04:38
"Being strong is killing us."
91
278755
2491
"Güçlü olmak bizi öldürüyor," demiş.
04:42
She's right.
92
282563
1419
Haklı.
04:44
We have got to retire those tired, old narratives
93
284006
4022
Kaç kez yıkım alırsa alsın, hemencecik toplarlanan ve yoluna bakan
04:48
of the strong black woman
94
288052
1555
''güçlü siyahi kadın''
04:49
and the super-masculine black man,
95
289631
2210
ve ''süper- eril siyahi adam''
04:51
who, no matter how many times they get knocked down,
96
291865
2920
tasvirlerini aktaran, o eski ve zamanı geçmiş
04:54
just shake it off and soldier on.
97
294809
2235
kalıplardan kurtulmalıyız.
04:57
Having feelings isn't a sign of weakness.
98
297590
3715
Hissetmek, zayıflık göstergesi değildir.
05:02
Feelings mean we're human.
99
302341
1883
Hisler, insan olduğumuzu gösterir.
05:04
And when we deny our humanity,
100
304670
2019
İnsanlığımızı reddettiğimizde,
05:06
it leaves us feeling empty inside,
101
306713
2116
içimizde bir boşluk hissi yaratır
05:08
searching for ways to self-medicate in order to fill the void.
102
308853
3004
ve bizler de o boşluğu doldurmak için, kendimizi toparlamanın yollarını ararız.
05:12
My drug was high achievement.
103
312405
2745
Benim ilacım üstün başarıydı.
05:16
These days, I share my story openly,
104
316191
3301
Bu günlerde, hikâyemi açıkça paylaşıyorum
05:19
and I ask others to share theirs, too.
105
319516
2210
ve diğerlerinden de aynı şeyi yapmalarını istiyorum.
05:22
I believe that's what it takes
106
322226
1448
Sessizce mücadele edenlerin
05:23
to help people who may be suffering in silence
107
323698
2595
yalnız olmadıklarını
05:26
to know that they are not alone
108
326317
2209
ve yardımla iyileşebileceklerini
05:28
and to know that with help,
109
328550
1685
bilmeleri gerektiğine
05:30
they can heal.
110
330259
1341
inanıyorum.
05:31
Now, I still have my struggles,
111
331624
2165
Hâlâ, anksiyete başta olmak üzere
05:33
particularly with the anxiety,
112
333813
2288
savaşım sürüyor.
05:36
but I'm able to manage it
113
336125
1603
Ama günlük meditasyon,
05:37
through daily mediation, yoga and a relatively healthy diet.
114
337752
4874
yoga ve nispeten sağlıklı beslenmeyle icabına bakabiliyorum.
05:42
(Laughter)
115
342650
1068
(Kahkaha)
05:43
If I feel like things are starting to spiral,
116
343742
2222
Bazı şeylerin döngüye girdiğini hissedersem,
05:45
I make an appointment to see my therapist,
117
345988
2044
terapistimden randevu alıyorum.
05:48
a dynamic black woman named Dawn Armstrong,
118
348056
3063
Mükemmel bir mizah anlayışı olan,
05:51
who has a great sense of humor
119
351143
1973
rahatlatıcı bulduğum samimiyetiyle,
05:53
and a familiarity that I find comforting.
120
353140
2237
hayat dolu siyahi kadın Dawn Armstrong.
05:56
I will always regret
121
356946
1638
Yeğenimin yanında olamadığım için
05:59
that I couldn't be there for my nephew.
122
359210
2066
her zaman pişmanlık duyacağım.
06:02
But my sincerest hope
123
362046
1787
En büyük umudum,
06:04
is that I can inspire others with the lesson that I've learned.
124
364515
3071
çıkardığım derslerle bir başkasına ilham kaynağı olmak.
06:11
Life is beautiful.
125
371002
2470
Hayat güzel.
06:14
Sometimes it's messy,
126
374466
1562
Bazen darmaduman
06:16
and it's always unpredictable.
127
376052
1934
ve her zaman sürprizlerle dolu.
06:18
But it will all be OK
128
378854
1203
Üstesinden gelmeniz için
06:20
when you have your support system to help you through it.
129
380081
2785
desteğiniz olduğunda her şey yoluna girecek.
06:23
I hope that if your burden gets too heavy,
130
383333
2421
Olur da yükünüz ağırlaşırsa,
06:25
you'll ask for a hand, too.
131
385778
1706
umarım siz de yardım istersiniz.
06:27
Thank you.
132
387508
1167
Teşekkürler.
06:28
(Applause)
133
388699
2882
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7