Jinha Lee: Reach into the computer and grab a pixel

Jinha Lee: Ekranın içine uzan ve pikselleri kap.

Çeviri: Alperen Genç Gözden geçirme: Enes Kutuk

Throughout the history of computers

Bilgisayarların tarihi boyunca

we've been striving to shorten the gap between us

bizimle dijital bilgi arasındaki boşluğu,

and digital information,

fiziksel dünya ile

the gap between our physical world

hayal gücümüzün özgürleşeceği

and the world in the screen

ekrandaki dünya arasındaki

where our imagination can go wild.

boşluğu kısaltmaya çalışıyoruz.

And this gap has become shorter,

Ve bu boşluk giderek kısaldı,

shorter, and even shorter,

kısaldı, daha da kısaldı

and now this gap is shortened down

ve artık bir milimetreden daha kısa,

to less than a millimeter,

dokunmatik bir ekranın kalınlığı

the thickness of a touch-screen glass,

kadar bir boşluk kaldı,

and the power of computing

ve bilgisayar gücü

has become accessible to everyone.

herkes için erişilebilir hale geldi.

But I wondered, what if there could be no boundary at all?

Ama merak ettim, ya hiçbir sınır olmasaydı?

I started to imagine what this would look like.

Bunun nasıl olacağını hayal etmeye başladım.

First, I created this tool

İlk olarak, dijital boşluğun

which penetrates into the digital space,

içine girebilen bir araç yaptım,

so when you press it hard on the screen,

şöyle ki araç, ekrana sertçe bastırıldığında

it transfers its physical body into pixels.

fiziksel gövdesini piksellere aktarıyordu.

Designers can materialize their ideas

Tasarımcılar, fikirlerini doğrudan

directly in 3D,

3D ortamda hayata geçirebilir,

and surgeons can practice on virtual organs

ve cerrahlar, ekranın altındaki

underneath the screen.

sanal organlar üzerinde pratik yapabilir.

So with this tool, this boundary has been broken.

Yani, bu araç ile bu sınır kırılmış oldu.

But our two hands still remain outside the screen.

Fakat ellerimiz hala ekranın dışında kalıyor.

How can you reach inside and interact

Peki, o zaman ekranın içine uzanıp

with the digital information

el becerimizi kullanarak

using the full dexterity of our hands?

dijital bilgiyle nasıl etkileşebiliriz?

At Microsoft Applied Sciences,

Microsoft Uygulamalı Bilimler'de,

along with my mentor Cati Boulanger,

danışmanım Cati Boulanger'le birlikte,

I redesigned the computer

bu bilgisayarı yeniden tasarlayarak

and turned a little space above the keyboard

klavyenin üstündeki ufak boşluğu

into a digital workspace.

bir dijital çalışma alanına dönüştürdüm.

By combining a transparent display and depth cameras

Saydam bir ekranı ve parmakları algılayabilen

for sensing your fingers and face,

derinliğe duyarlı kameraları birleştirerek,

now you can lift up your hands from the keyboard

ellerinizi klavyeden kaldırıp

and reach inside this 3D space

üç boyutlu boşluğun içine uzanarak

and grab pixels with your bare hands.

çıplak ellerinizle pikselleri tutabilirsiniz.

(Applause)

(Alkış)

Because windows and files have a position in the real space,

Pencerelerin ve dosyaların gerçek alanda konumları olduğundan dolayı,

selecting them is as easy as grabbing a book off your shelf.

onları raftan kitap alır gibi seçebilirsiniz.

Then you can flip through this book

Sonra, ekranın altındaki sanal dokunmatik yüzeyde

while highlighting the lines, words

kitabın sayfalarını çevirip

on the virtual touch pad below each floating window.

kelimelerin veya dizelerin altını çizebilirsiniz.

Architects can stretch or rotate the models

Mimarlar, maketlerini doğrudan kendi elleriyle

with their two hands directly.

esnetip döndürebilirler.

So in these examples,

İşte, bu örneklerde,

we are reaching into the digital world.

biz dijital dünyanın içine uzanabiliyoruz.

But how about reversing its role

Fakat, ya bunun yerine tersini yapıp

and having the digital information reach us instead?

dijital dünyanın bize ulaşmasını sağlarsak?

I'm sure many of us have had the experience

Eminim ki çoğumuzun internetten

of buying and returning items online.

satın aldığımız ürünü iade ettiği olmuştur.

But now you don't have to worry about it.

Ama artık bu konuda endişelenmenize gerek yok.

What I got here is an online augmented fitting room.

Burada sanal bir deneme kabinim var.

This is a view that you get from

Sistem, vücudunuzun geometrisini anlayıp

head-mounted or see-through display

başa takılan veya saydam bir ekranda

when the system understands the geometry of your body.

bu görüntüyü oluşturur.

Taking this idea further, I started to think,

Bu fikri daha da açarak düşünmeye başladım,

instead of just seeing these pixels in our space,

pikselleri sadece görmek yerine

how can we make it physical

onlara dokunup hissetmemiz için

so that we can touch and feel it?

nasıl fiziksel bir hale getirebiliriz?

What would such a future look like?

Böyle bir gelecek nasıl olur?

At MIT Media Lab, along with my advisor Hiroshi Ishii

MIT Media Lab'de, danışmanım Hiroshi Ishii ve

and my collaborator Rehmi Post,

işbirliğim Rehmi Post ile birlikte

we created this one physical pixel.

tek bir fiziksel pikseli meydana getirdik.

Well, in this case, this spherical magnet

Aslında, bu küresel mıknatıs

acts like a 3D pixel in our space,

boşlukta 3D piksel gibi davranır.

which means that both computers and people

Yani, bu ufak boşluk içinde

can move this object to anywhere

bilgisayarlar ve insanlar bu objeyi

within this little 3D space.

istedikleri yere oynatabilirler.

What we did was essentially canceling gravity

Yaptığımız şey esasen yerçekimini iptal edip

and controlling the movement by combining

manyetik askıda tutma, manyetik etkileşim ve

magnetic levitation and mechanical actuation

algılama teknolojilerini birleştirip

and sensing technologies.

hareketi kontrol etmekti.

And by digitally programming the object,

Ve nesneyi, dijital programlama ile

we are liberating the object from constraints

zaman-mekan kısıtlamalarından kurtarabiliriz.

of time and space, which means that now,

Yani artık insan hareketleri

human motions can be recorded and played back

kalıcı şekilde kayıt altına alınıp

and left permanently in the physical world.

fisiksel dünyada tekrarlanabilirler.

So choreography can be taught physically over distance

Koreografi uzak mesafeden fiziksel olarak öğretilebilir

and Michael Jordan's famous shooting can be replicated

ve Michael Jordan'ın ünlü atışları

over and over as a physical reality.

fiziksel olarak tekrarlanabilir.

Students can use this as a tool

Öğrenciler, bunu fizik ve

to learn about the complex concepts

gezegenlerin hareketi gibi karmaşık kavramları

such as planetary motion, physics,

öğrenmek için kullanabilir.

and unlike computer screens or textbooks,

Bilgisayar ekranları ve kitaplardan ayrı olarak bu,

this is a real, tangible experience

dokunup hissedilen, gerçek, somut

that you can touch and feel, and it's very powerful.

ve çok kuvvetli bir deneyimdir.

And what's more exciting

Şuan bilgisayarların içindekilerini

than just turning what's currently in the computer physical

fiziksel hale getirmekten daha heyecan verici olan şey

is to start imagining how programming the world

kendi dünyamızı proğramlamanın günlük hayatımızı

will alter even our daily physical activities.

nasıl etkileyeceğini hayal etmektir.

(Laughter)

(Kahkaha)

As you can see, the digital information

Gördüğünüz gibi dijital bilgi

will not just show us something

sadece birşeyi iletmekten ziyade

but it will start directly acting upon us

dünyayla bağımızı kesmeden

as a part of our physical surroundings

fiziksel çevremizin parçası olarak

without disconnecting ourselves from our world.

doğrudan bizi etkilemeye başlayacak.

Today, we started by talking about the boundary,

Bugün, sınır hakkında konuşarak başladık.

but if we remove this boundary,

Ama eğer bu sınırı kaldırırsak, geriye kalan tek sınır

the only boundary left is our imagination.

hayallerimiz olur.

Thank you.

Teşekkür ederim.

(Applause)

(Alkış)