Teach girls bravery, not perfection | Reshma Saujani

Çeviri: Merve Kolşen Gözden geçirme: Sancak Gülgen

So a few years ago,

Birkaç yıl önce,

I did something really brave,

gerçekten çok cesurca birşey yaptım

or some would say really stupid.

ya da bazıları için gerçekten salakça.

I ran for Congress.

Meclise adaylığımı koydum.

For years, I had existed safely behind the scenes in politics

Yıllarca, bağış toplayan ve bir organizatör olarak

as a fundraiser, as an organizer,

politikanın güvenli kapıları ardındaydım

but in my heart, I always wanted to run.

ama kalben hep aday olmak istiyordum.

The sitting congresswoman had been in my district since 1992.

Bölgemdeki kadın kongre üyesi 1992'den beri

She had never lost a race,

görevdeydi. Hiçbir seçimi kaybetmemiş

and no one had really even run against her in a Democratic primary.

ve Demokrat ön seçimlerinde onun karşısına aday dahi çıkmamıştı.

But in my mind, this was my way

Ama bence, ben bu şekilde

to make a difference,

fark yaratabilir,

to disrupt the status quo.

statükoyu yıkabilirdim.

The polls, however, told a very different story.

Fakat, anketler farklı bir hikaye anlatıyordu.

My pollsters told me that I was crazy to run,

Anketörler adaylığın çılgınca olduğunu

that there was no way that I could win.

kazanmamın mümkün olmadığını söylediler.

But I ran anyway,

Ama ben yine de aday oldum

and in 2012, I became an upstart in a New York City congressional race.

ve 2012'de New York Şehir Meclisi seçimlerindeydim.

I swore I was going to win.

Kazanmaya ant içtim.

I had the endorsement from the New York Daily News,

New York Daily News'den destek aldım,

the Wall Street Journal snapped pictures of me on election day,

seçim günü Wall Street Journal fotoğraflarımı çekti,

and CNBC called it one of the hottest races in the country.

CNBC'ye göre, ülkenin en çekişmeli seçimlerinden biriydi.

I raised money from everyone I knew,

Tanıdığım herkesten para topladım;

including Indian aunties

bir Hint kızının aday olmasından

that were just so happy an Indian girl was running.

mutluluk duyan Hintli teyzeler dahil.

But on election day, the polls were right,

Ancak seçim günü, anketler haklı çıktı,

and I only got 19 percent of the vote,

oyların yalnızca yüzde 19'unu almıştım.

and the same papers that said I was a rising political star

Benim yükselen bir siyasi yıldız olduğumu söyleyen

now said I wasted 1.3 million dollars

gazeteler, 6.321 oy için 1.3 milyon doları

on 6,321 votes.

boşa harcadığımı söylüyordu.

Don't do the math.

Hiç hesaplamayın.

It was humiliating.

Utanç vericiydi.

Now, before you get the wrong idea,

Şimdi, yanlış fikre kapılmadan önce

this is not a talk about the importance of failure.

bu konuşma, başarısızlığın önemi

Nor is it about leaning in.

ya da dayanmayla da ilgili olmayacak.

I tell you the story of how I ran for Congress

Size meclise nasıl aday olduğumu anlattım

because I was 33 years old

çünkü; 33 yaşındaydım

and it was the first time in my entire life

ve hayatım boyunca ilk kez

that I had done something that was truly brave,

kusursuz olmayı umursamadan

where I didn't worry about being perfect.

gerçekten cesurca bir şey yapmıştım.

And I'm not alone:

Yalnız değilim:

so many women I talk to tell me

konuştuğum birçok kadın

that they gravitate towards careers and professions

harika ve mükemmel olacaklarını bildikleri

that they know they're going to be great in,

kariyer ve mesleklere

that they know they're going to be perfect in,

yöneldiklerini söylüyor

and it's no wonder why.

ve bu sebepsiz değil.

Most girls are taught to avoid risk and failure.

Birçok kıza riskten ve başarısızlıktan kaçınması öğretiliyor.

We're taught to smile pretty,

Güzel gülmeyi, dikkatli olmayı,

play it safe, get all A's.

pekiyi almayı öğreniyoruz.

Boys, on the other hand,

Diğer yandan erkekler,

are taught to play rough, swing high,

sert oynamayı, yükseğe sallanmayı, parktaki

crawl to the top of the monkey bars and then just jump off headfirst.

demirlere tırmanıp kafa üstü zıplamayı öğrenirler.

And by the time they're adults,

Yetişkin olduklarında ise

whether they're negotiating a raise or even asking someone out on a date,

zam isterken ya da çıkma teklif ederken

they're habituated to take risk after risk.

risk üstüne risk almaya alışırlar.

They're rewarded for it.

Bunun için ödüllendirilirler.

It's often said in Silicon Valley,

Silikon Vadisinde sıkça şöyle denir:

no one even takes you seriously unless you've had two failed start-ups.

İki başarısız girişimin yoksa seni kimse ciddiye bile almaz.

In other words,

Başka bir deyişle;

we're raising our girls to be perfect,

kızlarımızı kusursuz olacak, erkeklerimizi

and we're raising our boys to be brave.

ise cesur olacak şekilde yetiştiriyoruz.

Some people worry about our federal deficit,

Bazıları ülkemizin bütçe açığı hakkında endişelenirken

but I, I worry about our bravery deficit.

ben cesaret açığımız konusunda endişeliyim.

Our economy, our society, we're just losing out

Ekonomimizi, toplumumuzu kaybediyoruz,

because we're not raising our girls to be brave.

çünkü kızlarımızı cesur yetiştirmiyoruz.

The bravery deficit is why women are underrepresented in STEM,

FeTeMM'de, üst yönetici kadrolarında,

in C-suites, in boardrooms, in Congress,

komitelerde, Meclis'te ve neredeyse her yerde

and pretty much everywhere you look.

kadın sayısının azlığı; cesaret açığından.

In the 1980s, psychologist Carol Dweck

1980'de, psikolog Carol Dweck,

looked at how bright fifth graders handled an assignment

çalışkan 5.sınıf öğrencilerinin onlar için

that was too difficult for them.

çok zor olan ödevlere yaklaşımlarını inceledi.

She found that bright girls were quick to give up.

Gördü ki çalışkan kızlar çok çabuk pes ediyor.

The higher the IQ, the more likely they were to give up.

IQ yükseldikçe, vazgeçme olasılığı daha yüksek.

Bright boys, on the other hand,

Öbür yandan, çalışkan erkekler

found the difficult material to be a challenge.

zor görevleri meydan okuma olarak görüyor.

They found it energizing.

Bu onları harekete geçiriyor.

They were more likely to redouble their efforts.

İki misli çaba sarf etmeye istekliler.

What's going on?

Neler oluyor?

Well, at the fifth grade level,

5. sınıf düzeyindeki kızlar,

girls routinely outperform boys in every subject,

matematik ve fen dahil olmak üzere

including math and science,

her derste erkeklerden daha başarılı.

so it's not a question of ability.

Bu nedenle; bu bir yetenek meselesi değil.

The difference is in how boys and girls approach a challenge.

Mesele, kızların ve erkeklerin zorluklara

And it doesn't just end in fifth grade.

yaklaşma biçimi ve bu 5.sınıfla sınırlı değil.

An HP report found that men will apply for a job

HP raporuna göre erkekler, istenen niteliklerin

if they meet only 60 percent of the qualifications,

%60'ını karşılıyorsa iş başvurusunda bulunuyorken,

but women, women will apply

kadınlar istenen niteliklerin ancak

only if they meet 100 percent of the qualifications.

100%'ünü karşıladığında başvuruda bulunuyor.

100 percent.

Yüzde yüzünü.

This study is usually invoked as evidence that, well,

Bu çalışma, kadınların daha fazla

women need a little more confidence.

güvene ihtiyacı olduğunu kanıtlıyor.

But I think it's evidence

Ama bence, bu kadınların toplumda

that women have been socialized to aspire to perfection,

kusursuz olması beklendiğinin

and they're overly cautious.

ve çok tedbirli olduklarının kanıtı.

(Applause)

(Alkış)

And even when we're ambitious,

Hırslı olduğumuz zamanlarda bile,

even when we're leaning in,

bir işe yüklendiğimizde bile,

that socialization of perfection

üzerimize biçilen bu kusursuzluk, kariyerimizde

has caused us to take less risks in our careers.

daha az risk almamıza neden oluyor.

And so those 600,000 jobs that are open right now

Programlama ve teknoloji alanındaki

in computing and tech,

mevcut 600.000 işte

women are being left behind,

kadınlar geride bırakılıyor.

and it means our economy is being left behind

Ekonomimiz, kadınlarımız kusursuz olmak yerine,

on all the innovation and problems women would solve

cesur olarak yetiştirildiğinde yapacakları

if they were socialized to be brave

tüm yeniliklerden ve çözümlerden

instead of socialized to be perfect.

mahrum kalıyor.

(Applause)

(Alkış)

So in 2012, I started a company to teach girls to code,

2012'de kızlara kod yazmayı öğreten bir şirket kurdum.

and what I found is that by teaching them to code

Onlara kod yazmayı öğreterek

I had socialized them to be brave.

cesur olmalarını sağladığımı da fark ettim.

Coding, it's an endless process of trial and error,

Kod yazmak; doğru yere doğru komutu yerleştirdiğin

of trying to get the right command in the right place,

sonsuz bir deneme yanılma süreci.

with sometimes just a semicolon

Bazen sadece bir noktalı virgül yüzünden

making the difference between success and failure.

vezir de olabilirsiniz rezil de.

Code breaks and then it falls apart,

Kod bozulur ve dağılır.

and it often takes many, many tries

Yaratmak istediğiniz o sihirli anı

until that magical moment

yakalayana kadar çok ama çok

when what you're trying to build comes to life.

denemeniz gerekir.

It requires perseverance.

Tahammül gerektirir

It requires imperfection.

Hata yapmayı gerektirir.

We immediately see in our program

Programımızda gözlemlediğimiz ilk şey

our girls' fear of not getting it right,

kızlarımızın doğruyu yapamamaktan değil

of not being perfect.

kusursuz olamamaktan korkmalarıydı.

Every Girls Who Code teacher tells me the same story.

Every Girls Who Code öğretmeni aynı hikayeyi anlattı.

During the first week, when the girls are learning how to code,

Kızların kod yazmayı öğrendiği ilk hafta

a student will call her over and she'll say,

bir öğrenci sürekli onu çağırıp

"I don't know what code to write."

"Ne kodu yazacağımı bilmiyorum"diyor.

The teacher will look at her screen,

Öğretmen ekrana baktığında

and she'll see a blank text editor.

bomboş bir metin düzenleyicisi görüyor.

If she didn't know any better, she'd think that her student

Gerçeği bilmese, öğrencisinin 20 dakika

spent the past 20 minutes just staring at the screen.

boyunca ekrana baktığını düşünür.

But if she presses undo a few times,

Ancak geri al tuşuna birkaç kez bastığında

she'll see that her student wrote code and then deleted it.

öğrencisinin kodu yazıp sonra sildiğini görüyor.

She tried, she came close,

Denemiş, yaklaşmış

but she didn't get it exactly right.

ama tam doğru yapmamış.

Instead of showing the progress that she made,

Katettiği ilerlemeyi göstermek yerine

she'd rather show nothing at all.

hiç göstermemeyi yeğlemiş.

Perfection or bust.

Ya tam yapacaksın ya da hiç.

It turns out that our girls are really good at coding,

Kızlarımız kod yazmada iyiler ancak

but it's not enough just to teach them to code.

onlara sadece kod yazmayı öğretmek yetmiyor.

My friend Lev Brie, who is a professor at the University of Columbia

Kolombiya Üniversitesinde Java'ye giriş

and teaches intro to Java

dersi veren profesör arkadaşım Lev Brie,

tells me about his office hours with computer science students.

bilgisayar bilimi öğrencilerinden bahsetti.

When the guys are struggling with an assignment,

Erkekler bir ödevle uğraşırken

they'll come in and they'll say,

"Profesör, kodumda bir sorun var"

"Professor, there's something wrong with my code."

derken

The girls will come in and say,

kızlar gelip

"Professor, there's something wrong with me."

"Profesör, bende bir sorun var" diyor.

We have to begin to undo the socialization of perfection,

Kusursuzluk beklentisinden kurtarmakla başlamalıyız.

but we've got to combine it with building a sisterhood

Bunu da, yalnız olmadıklarını bilmelerini

that lets girls know that they are not alone.

sağlayacak bir kardeşlikle birleştirmeliyiz.

Because trying harder is not going to fix a broken system.

Çünkü daha çok çalışmak bozuk sistemi düzeltmeyecek.

I can't tell you how many women tell me,

O kadar çok kadın

"I'm afraid to raise my hand,

"Parmak kaldırmaktan,

I'm afraid to ask a question,

soru sormaktan korkuyorum

because I don't want to be the only one

çünkü anlamayan,

who doesn't understand,

zorlanan

the only one who is struggling.

tek kişi olmak istemiyorum" diyor ki.

When we teach girls to be brave

Kızlarımıza cesur olmayı öğrettiğimizde

and we have a supportive network cheering them on,

ve onları teşvik eden bir grup oluşturduğumuzda

they will build incredible things,

inanılmaz şeyler inşaa edecekler

and I see this every day.

ve bunu her gün göreceğiz.

Take, for instance, two of our high school students

Mesela, Tampon Run isimli oyunu

who built a game called Tampon Run --

oluşturan iki lise öğrencimizi ele alalım.

yes, Tampon Run --

Evet, Tampon Run--

to fight against the menstruation taboo

regl tabusuna ve oyunlardaki

and sexism in gaming.

cinsiyetçilikle savaşıyor.

Or the Syrian refugee

Ya da yeni ülkesine sevgisini, Amerikalıların

who dared show her love for her new country

seçim yerlerini öğrenmelerini sağlayan

by building an app to help Americans get to the polls.

uygulamayı geliştirererek gösteren Suriyeli mülteciyi.

Or a 16-year-old girl who built an algorithm

Ya da kanser olan babasının bir umutla

to help detect whether a cancer is benign or malignant

hayatını kurtarabilmek için kanserin iyi

in the off chance that she can save her daddy's life

ya da kötü huylu olduğunu tespit eden bir

because he has cancer.

uygulama yazan 16 yaşındaki kızı.

These are just three examples of thousands,

Bunlar, binler içerisindeki üç örnek.

thousands of girls who have been socialized to be imperfect,

Mükemmel olmamayı, denemeye devam etmeyi

who have learned to keep trying, who have learned perseverance.

sebat etmeyi öğrenen binlerce kız.

And whether they become coders

Onlar; programcı, bir sonraki Hillary

or the next Hillary Clinton or Beyoncé,

Clinton ya da Beyonce olacaklar.

they will not defer their dreams.

Hayallerini ertelemeyecekler.

And those dreams have never been more important for our country.

Bu hayaller ülkemiz için hiç bu kadar önemli olmamıştı.

For the American economy, for any economy to grow,

Amerika ekonomisinin, herhangi bir ekonominin

to truly innovate,

büyümesi, yenilikçi olabilmesi için

we cannot leave behind half our population.

nüfusun yarısını göz ardı edemeyiz.

We have to socialize our girls to be comfortable with imperfection,

Kızlarımızı mükemmel olmamaya alıştırmalı

and we've got to do it now.

ve bunu hemen yapmalıyız.

We cannot wait for them to learn how to be brave like I did

Onların, benim gibi 33 yaşında nasıl cesur

when I was 33 years old.

olunacağını öğrenmelerini bekleyemeyiz.

We have to teach them to be brave in schools

Onlara okullarda, kariyerlerinin başında,

and early in their careers,

hayatlarını ve başkalarının hayatlarını

when it has the most potential to impact their lives

etkileyebilecek dönemlerinde

and the lives of others,

nasıl cesur olunacağını öğretmeliyiz.

and we have to show them that they will be loved and accepted

Onlara sevilmenin ve kabullenilmenin

not for being perfect

mükemmel olmakla değil

but for being courageous.

cesur olmakla olacağını göstermeliyiz.

And so I need each of you to tell every young woman you know --

Her birinize, tanıdığınız her genç kadına, kardeşinize,

your sister, your niece, your employee, your colleague --

yeğeninize, çalışanınıza, iş arkadaşınıza

to be comfortable with imperfection,

mükemmel olmamanın rahatlığını anlatmak için ihtiyacım var.

because when we teach girls to be imperfect,

Çünkü, kızlara mükemmel olmamayı öğrettiğimizde

and we help them leverage it,

güçlendireceğiz,

we will build a movement of young women who are brave

kendileri için daha iyi bir dünya yaratan

and who will build a better world for themselves

cesur genç kadınlar hareketi yaratacağız.

and for each and every one of us.

Her biri için hepimiz için.

Thank you.

Teşekkürler.

(Applause)

(Alkışlar)

Thank you.

Teşekkürler.

Chris Anderson: Reshma, thank you.

Chris Anderson: Reshma, teşekkürler.

It's such a powerful vision you have. You have a vision.

Çok güçlü bir vizyonun var. Bir vizyonun var.

Tell me how it's going.

Nasıl gittiğini anlat.

How many girls are involved now in your program?

Kaç kız programdan faydalanıyor?

Reshma Saujani: Yeah. So in 2012, we taught 20 girls.

Reshma Saujani: 2012'de 20 kız olarak düşünüyorduk.

This year we'll teach 40,000 in all 50 states.

Bu yıl 50 eyalette 40.000'e ulaştık.

(Applause)

(Alkışlar)

And that number is really powerful,

Bu rakam oldukça fazla çünkü geçen sene 7.500

because last year we only graduated 7,500 women in computer science.

kadını bilgisayar bilimlerinden mezun ettik.

Like, the problem is so bad

Problem, bu türlü bir değişikliği hızlıca

that we can make that type of change quickly.

yapmak için çok kötü.

CA: And you're working with some of the companies in this room even,

CA: Bu odadaki bir çok şirketle de birlikte

who are welcoming graduates from your program?

çalışıyorsun, programlarına kimler katılabiliyor?

RS: Yeah, we have about 80 partners,

RS: Evet yaklaşık 80 iş ortağımız var.

from Twitter to Facebook

Twitter, Facebook,

to Adobe to IBM to Microsoft to Pixar to Disney,

Adobe, IBM, Microsoft, Pixar ve Disney gibi.

I mean, every single company out there.

Aslında her şirketi

And if you're not signed up, I'm going to find you,

henüz kayıt yaptırmadılarsa bulacağım.

because we need every single tech company

Çünkü, tüm teknoloji şirketlerine Girls Who Code

to embed a Girls Who Code classroom in their office.

sınıflarını ofislerinde açmaları için ihtiacımız var.

CA: And you have some stories back from some of those companies

CA: Bu şirketlerden bazılarıyla, mühendislik

that when you mix in more gender balance

takımlarında cinsiyet dengesini sağlamak

in the engineering teams, good things happen.

için yaptığınız çalışmalar var ve güzel şeyler olmuş.

RS: Great things happen.

RS: Olağanüstü şeyler oldu.

I mean, I think that it's crazy to me to think about the fact

Tüm tüketicilerin 85%'inin kadın olmasını

that right now 85 percent of all consumer purchases are made by women.

düşünmek beni çıldırtıyordu.

Women use social media at a rate of 600 percent more than men.

Kadınlar, sosyal medyayı erkeklerden 600% daha fazla kullanıyorlar.

We own the Internet,

İnternete sahibiz,

and we should be building the companies of tomorrow.

geleceğin şirketlerini inşaa etmemiz gerekiyor.

And I think when companies have diverse teams,

Bence, şirketler farklılıkları olan takımları

and they have incredible women that are part of their engineering teams,

olduğunda, mühendis ekiplerinde kadınlar olduğunda

they build awesome things, and we see it every day.

her gün kıllanacağımız inanılmaz şeyler üretecekler.

CA: Reshma, you saw the reaction there. You're doing incredibly important work.

CA: Reshma, buradaki tepkiyi gördün. İnanılmaz bir iş yapıyorsun.

This whole community is cheering you on. More power to you. Thank you.

Herkes seni destekliyor arkandalar. Teşekkürler.

RS: Thank you.

RS:Teşekkürler.

(Applause)

(Alkışlar)