Robert Gupta: Music is medicine, music is sanity

Robert Gupta: Müzik devadır, müzik akıl sağlığıdır

93,352 views

2010-03-26 ・ TED


New videos

Robert Gupta: Music is medicine, music is sanity

Robert Gupta: Müzik devadır, müzik akıl sağlığıdır

93,352 views ・ 2010-03-26

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Serap Çakıl Gözden geçirme: Ahmet Yükseltürk
00:15
One day, Los Angeles Times columnist
0
15260
3000
Bir gün Los Angeles Times köşe yazarı
00:18
Steve Lopez was walking along
1
18260
2000
Steve Lopez, Los Angeles şehir merkezinin
00:20
the streets of downtown Los Angeles
2
20260
2000
caddelerinde yürüyordu,
00:22
when he heard beautiful music.
3
22260
3000
harika bir müzik duydu.
00:25
And the source was a man,
4
25260
2000
Bunun kaynağı bir adamdı,
00:27
an African-American man,
5
27260
2000
Afro-Amerikalı bir adam,
00:29
charming, rugged, homeless,
6
29260
4000
sevimli, bakımsız, evsiz,
00:33
playing a violin that only had two strings.
7
33260
3000
sadece iki teli olan bir keman çalıyordu.
00:36
And I'm telling a story that many of you know,
8
36260
2000
Ve birçoğunuzun bildiği bir hikâyeyi anlatıyorum,
00:38
because Steve's columns became the basis
9
38260
3000
çünkü Steve'in köşe yazıları daha sonra
00:41
for a book, which was turned into a movie,
10
41260
3000
filme de alınan bir kitabın temeli oldu.
00:44
with Robert Downey Jr. acting as Steve Lopez,
11
44260
2000
Steve Lopez'i Robert Downey Jr,
00:46
and Jamie Foxx as Nathaniel Anthony Ayers,
12
46260
3000
ve kariyeri paranoid şizofreni ile
00:49
the Juilliard-trained double bassist
13
49260
2000
trajik bir şekilde kısa kesilen,
00:51
whose promising career was cut short
14
51260
3000
Julliard eğitimi almış kontrbasçı
00:54
by a tragic affliction with paranoid schizophrenia.
15
54260
4000
Nathaniel Anthony Ayers'i, Jamie Fox oynuyordu.
00:58
Nathaniel dropped out of Juilliard, he suffered a complete breakdown,
16
58260
2000
Nathaniel Julliard'ı bıraktı, büyük bir çöküntü yaşadı,
01:00
and 30 years later he was living homeless
17
60260
2000
ve 30 yıl sonra, Los Angeles şehir merkezinde
01:02
on the streets of Skid Row in downtown Los Angeles.
18
62260
4000
Skid Row caddelerinde evsiz bir şekilde yaşıyordu.
01:06
I encourage all of you to read Steve's book or to watch the movie
19
66260
3000
Steve'in kitabını hepinizin okumasını öneririm, ya da filmi izlemenizi
01:09
to understand not only the beautiful bond
20
69260
3000
sadece bu iki adam arasında kurulan
01:12
that formed between these two men,
21
72260
2000
bu olağanüstü bağı anlamanız için değil,
01:14
but how music helped shape that bond,
22
74260
3000
müziğin bu bağın şekillenmesine yardımını
01:17
and ultimately was instrumental -- if you'll pardon the pun --
23
77260
3000
ve sonunda, kullandığım kelime oyununu affederseniz,
01:20
in helping Nathaniel get off the streets.
24
80260
4000
Nathaniel'ın sokaklardan kurtulmasında bir enstrüman oluşunu.
01:24
I met Mr. Ayers in 2008,
25
84260
2000
Bay Ayers ile 2008'de tanıştım,
01:26
two years ago, at Walt Disney Concert Hall.
26
86260
2000
iki yıl önce, Walt Disney konser salonunda.
01:28
He had just heard a performance of Beethoven's First and Fourth symphonies,
27
88260
3000
Beethoven’in birinci ve dördüncü senfonilerinin performansını az önce dinlemiş,
01:31
and came backstage and introduced himself.
28
91260
2000
ve sahne arkasına gelerek kendini tanıtmıştı.
01:33
He was speaking in a very jovial and gregarious way
29
93260
3000
Yo-Yo Ma ve Hillary Clinton hakkında öylesine
01:36
about Yo-Yo Ma and Hillary Clinton
30
96260
3000
keyifli ve cana yakın konuşuyordu ki,
01:39
and how the Dodgers were never going to make the World Series,
31
99260
2000
ve Dodgers'ın nasıl Dünya Serisi'ni asla başaramayacağı hakkında,
01:41
all because of the treacherous first violin passage work
32
101260
3000
bunun nedeni ise Beethoven’in dördüncü senfonisinin
01:44
in the last movement of Beethoven's Fourth Symphony.
33
104260
4000
son hareketindeki tedirgin edici ilk keman pasajıydı.
01:48
And we got talking about music, and I got an email from Steve a few days later
34
108260
4000
Ve müzik hakkında konuşmaya başladık. Ve bir kaç gün sonra Steve'den
01:52
saying that Nathaniel was interested in a violin lesson with me.
35
112260
4000
Nathaniel'in benden keman dersi almak istediğini söyleyen bir mesaj geldi.
01:56
Now, I should mention that Nathaniel refuses treatment
36
116260
3000
Şimdi, Nathaniel'in tedaviyi reddettiğini belirtmeliyim,
01:59
because when he was treated it was with shock therapy
37
119260
3000
çünkü tedavi aldığında bu şok terapisiyleydi
02:02
and Thorazine and handcuffs,
38
122260
2000
ve Thorazine ve kelepçelerleydi,
02:04
and that scar has stayed with him for his entire life.
39
124260
4000
ve bu yarayı tüm hayatı boyunca taşıdı.
02:08
But as a result now, he is prone to
40
128260
2000
Ama bunun sonucu olarak şimdi,
02:10
these schizophrenic episodes,
41
130260
2000
bu şizofrenik dönemlere yatkın.
02:12
the worst of which can manifest themselves as
42
132260
2000
Bunların en kötüleri kendisinin infilak ettiğini görmesi
02:14
him exploding
43
134260
2000
ve sonra günlerce ortadan kaybolması,
02:16
and then disappearing for days,
44
136260
2000
Skid Row sokaklarında amaçsızca dolaşıp,
02:18
wandering the streets of Skid Row,
45
138260
2000
kendi zihninin kendi üzerine saldığı işkencelerle
02:20
exposed to its horrors, with the torment of his own mind
46
140260
4000
sokağın dehşetine maruz kalması
02:24
unleashed upon him.
47
144260
2000
şeklinde kendini gösteriyor.
02:26
And Nathaniel was in such a state of agitation
48
146260
3000
Ve Walt Disney Konser Salonu'nda ilk dersimize
02:29
when we started our first lesson at Walt Disney Concert Hall --
49
149260
3000
başladığımızda, Nathaniel öyle ajite bir durumundaydı ki,
02:32
he had a kind of manic glint in his eyes,
50
152260
3000
gözlerinde manyak bir tür ışıltı vardı.
02:35
he was lost.
51
155260
2000
Kaybolmuştu.
02:37
And he was talking about
52
157260
2000
Ve görünmeyen şeytanlardan
02:39
invisible demons and smoke,
53
159260
2000
ve dumandan söz ediyordu,
02:41
and how someone was poisoning him in his sleep.
54
161260
4000
ve birinin onu uykusunda nasıl zehirlediğinden.
02:45
And I was afraid,
55
165260
2000
Ve korktum,
02:47
not for myself, but I was afraid
56
167260
3000
kendim için değil, ama
02:50
that I was going to lose him,
57
170260
2000
onu kaybedeceğimden korktum,
02:52
that he was going to sink into one of his states,
58
172260
2000
her zamanki hallerinden birine dalacağından,
02:54
and that I would ruin his relationship with the violin
59
174260
3000
ve eğer ölçülerden ve arpejlerden ve didaktik
02:57
if I started talking about scales
60
177260
2000
keman pedagojisinin diğer büyüleyici
02:59
and arpeggios and other exciting forms of
61
179260
2000
formlarından bahsedersem, kemanla ilişkisini
03:01
didactic violin pedagogy.
62
181260
2000
mahvedeceğimden korktum.
03:03
(Laughter)
63
183260
1000
(Gülüşmeler)
03:04
So, I just started playing.
64
184260
3000
O zaman sadece çalmaya başladım.
03:07
And I played the first movement of the Beethoven Violin Concerto.
65
187260
4000
Beethoven’ın keman konçertosunun ilk hareketini çaldım.
03:11
And as I played,
66
191260
2000
Ve çalarken
03:13
I understood that there was a profound change
67
193260
3000
anladım ki, Nathaniel'in gözlerinde oluşan
03:16
occurring in Nathaniel's eyes.
68
196260
2000
çok derin bir değişim vardı.
03:18
It was as if he was in the grip of some invisible pharmaceutical,
69
198260
3000
Adeta bazı görünmez farmasötik, kimyasal bir reaksiyonun
03:21
a chemical reaction, for which my playing the music
70
201260
4000
kontrolünde gibiydi, benim müziği çalışım da
03:25
was its catalyst.
71
205260
3000
bunun katalizörüydü.
03:28
And Nathaniel's manic rage
72
208260
4000
Ve Nathaniel'in manyak öfkesi,
03:32
was transformed into understanding,
73
212260
4000
bir anlayışa ve sessiz bir merak ve
03:36
a quiet curiosity and grace.
74
216260
5000
zerâfete dönüşmüştü.
03:41
And in a miracle, he lifted his own violin
75
221260
3000
Ve bir mucizeyle, kendi kemanını kaldırdı
03:44
and he started playing, by ear,
76
224260
3000
ve keman konçertolarının parçalarını
03:47
certain snippets of violin concertos
77
227260
2000
duyduğu gibi çalmaya başladı,
03:49
which he then asked me to complete -- Mendelssohn,
78
229260
2000
sonra benden tamamlamamı isteyerek, Mendelssohn,
03:51
Tchaikovsky, Sibelius.
79
231260
2000
Tchaikovsky, Sibelius.
03:53
And we started talking about music, from Bach
80
233260
2000
Ve müzik hakkında konuşmaya başladık, Bach'tan
03:55
to Beethoven and Brahms,
81
235260
2000
Beethoven ve Brahms'tan,
03:57
Bruckner, all the B's,
82
237260
2000
Bruckner ve tüm B'lerden,
03:59
from Bartók, all the way up to Esa-Pekka Salonen.
83
239260
2000
Bartók'tan, Esa-Pekka Salonen'e kadar.
04:01
And I understood that he not only
84
241260
2000
Ve anladım ki, ansiklopedik
04:03
had an encyclopedic knowledge of music,
85
243260
2000
bir müzik bilgisi dışında aynı zamanda
04:05
but he related to this music at a personal level.
86
245260
4000
kişisel düzeyde de müzikle ilişkiliydi.
04:09
He spoke about it with the kind of passion
87
249260
2000
Öylesine bir tutku ve anlayışla ondan
04:11
and understanding that I share with my colleagues
88
251260
2000
bahsediyordu ki, bu duyguyu Los Angeles Filarmoni’deki
04:13
in the Los Angeles Philharmonic.
89
253260
3000
çalışma arkadaşlarımla da paylaşıyorum.
04:16
And through playing music and talking about music,
90
256260
3000
Ve müzik yaparak ve müzik hakkında konuşarak,
04:19
this man had transformed
91
259260
2000
bu adam Los Angeles'in merkezindeki
04:21
from the paranoid, disturbed man
92
261260
3000
sokaklarda dolaşan
04:24
that had just come from walking the streets
93
264260
2000
paranoyak, rahatsız bir adamdan
04:26
of downtown Los Angeles
94
266260
2000
neşeli, bilgili, parlak,
04:28
to the charming, erudite,
95
268260
2000
Julliard'da eğitim almış
04:30
brilliant, Juilliard-trained musician.
96
270260
4000
bir müzisyene dönüştü.
04:34
Music is medicine. Music changes us.
97
274260
5000
Müzik devadır. Müzik bizi değiştirir.
04:39
And for Nathaniel, music is sanity.
98
279260
4000
Ve Nathaniel için, müzik akıl sağlığıdır.
04:43
Because music allows him to take his thoughts
99
283260
2000
Çünkü müzik düşüncelerini ve kuruntularını
04:45
and delusions and shape them
100
285260
3000
alarak, onları hayal gücü ve yaratıcılığıyla
04:48
through his imagination and his creativity,
101
288260
2000
gerçekliğe dönüştürmesine
04:50
into reality.
102
290260
2000
izin verir.
04:52
And that is an escape
103
292260
2000
Ve bu onun azap çeken
04:54
from his tormented state.
104
294260
2000
durumundan kaçışıdır.
04:56
And I understood that this was the very essence of art.
105
296260
3000
Ve anladım ki bu sanatın en esaslı özüdür.
04:59
This was the very reason why we made music,
106
299260
2000
Bu, müzik yapmamızın temel nedeni,
05:01
that we take something that exists within all of us
107
301260
2000
her birimizde var olan, temelde özümüzde yer alan
05:03
at our very fundamental core,
108
303260
2000
bir şeyi
05:05
our emotions,
109
305260
2000
duygularımız alarak,
05:07
and through our artistic lens,
110
307260
2000
ve sanatsal bir gözle
05:09
through our creativity, we're able to shape those emotions into reality.
111
309260
5000
yaratıcılığımızla, bu duyguları gerçekliğe dönüştürebiliyoruz.
05:14
And the reality of that expression
112
314260
2000
Ve bir ifadenin gerçekliği,
05:16
reaches all of us
113
316260
2000
hepimize ulaşıyor,
05:18
and moves us, inspires and unites us.
114
318260
5000
etkiliyor, ilham veriyor ve bir araya getiriyor.
05:23
And for Nathaniel,
115
323260
2000
Ve Nathaniel için,
05:25
music brought him back into a fold of friends.
116
325260
3000
müzik onu arkadaş yuvasına geri döndürüyor.
05:28
The redemptive power of music brought him back
117
328260
2000
Müziğin kurtarıcı gücü onu anlayan,
05:30
into a family of musicians
118
330260
2000
yeteneğini fark eden
05:32
that understood him,
119
332260
2000
ve ona saygı duyan
05:34
that recognized his talents
120
334260
2000
müzisyenlerden oluşan
05:36
and respected him.
121
336260
3000
ailesine geri getiriyor.
05:39
And I will always make music with Nathaniel,
122
339260
3000
Ve ben her zaman Nathaniel'la müzik yapacağım,
05:42
whether we're at Walt Disney Concert Hall
123
342260
2000
Walt Disney Konser Salonu'nda olsun,
05:44
or on Skid Row, because he reminds me
124
344260
2000
Skid Row'da olsun, çünkü bana
05:46
why I became a musician.
125
346260
3000
neden müzisyen olduğumu hatırlatıyor.
05:49
Thank you.
126
349260
2000
Teşekkürler.
05:51
(Applause)
127
351260
7000
(Alkışlar)
05:58
Bruno Giussani: Thank you. Thanks.
128
358260
3000
Bruno Giussani: Teşekkürler. Sağ olun.
06:01
Robert Gupta.
129
361260
2000
Robert Gupta.
06:03
(Applause)
130
363260
3000
(Alkışlar)
06:22
Robert Gupta: I'm going to play something that I shamelessly stole from cellists.
131
382260
3000
Robert Gupta: Çellistlerden utanmadan aşırdığım bir şey çalmak istiyorum.
06:25
So, please forgive me.
132
385260
2000
Lütfen affedin beni.
06:27
(Laughter)
133
387260
1000
(Gülüşmeler)
06:28
(Music)
134
388260
3000
(Müzik)
09:13
(Applause)
135
553260
8000
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7