How New Technology Helps Blind People Explore the World | Chieko Asakawa | TED Talks

86,593 views ・ 2016-01-05

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: kutay dimitoka Gözden geçirme: Tuğçe AYAR
00:20
You might think there are many things that I can't do
0
20056
3613
Göremediğim için, yapamadığım bir çok şeyin olduğunu
00:23
because I cannot see.
1
23693
1911
düşünüyor olabilirsiniz.
00:26
That's largely true.
2
26326
1648
Büyük ölçüde doğrudur.
00:27
Actually, I just needed to have a bit of help
3
27998
2483
Aslında, bu aşamaya gelebilmek için
00:30
to come up to the stage.
4
30505
1834
sadece çok az bir yardıma ihtiyaç duydum.
00:32
But there is also a lot that I can do.
5
32363
2928
Fakat yapabildiğim birçok şey de var.
00:35
This is me rock climbing for the first time.
6
35730
3412
Bu benim, ilk kaya tırmanışım.
00:39
Actually, I love sports and I can play many sports,
7
39166
4077
Aslında, spora bayılırım ve bir çok sporu yapabilirim de
00:43
like swimming, skiing, skating, scuba diving, running and so on.
8
43267
5382
Yüzme, kayak, paten, dalgıçlık, koşmak gibi..
00:49
But there is one limitation:
9
49382
1911
Fakat bir limit var:
00:52
somebody needs to help me.
10
52145
1759
birilerinin bana yardım etmesi gerekiyor.
00:54
I want to be independent.
11
54514
2112
Bağımsız olmak istiyorum.
00:57
I lost my sight at the age of 14 in a swimming pool accident.
12
57741
4703
Görme yeteneğimi yüzme havuzundaki bir kazada 14 yaşında kaybettim.
01:02
I was an active, independent teenager,
13
62989
2624
Aktif ve bağımsız bir genç kızdım
01:05
and suddenly I became blind.
14
65637
2416
ve aniden kör oldum.
01:08
The hardest thing for me was losing my independence.
15
68840
4064
Benim için en zor şey bağımsızlığımı kaybetmek olmuştu.
01:13
Things that until then seemed simple became almost impossible to do alone.
16
73600
5407
O zamana kadar basit görünen şeyler neredeyse tek başına yapılamaz olmuştu.
01:19
For example, one of my challenges was textbooks.
17
79962
3741
Ders kitaplarımdaki zorluklar buna bir örnektir.
01:24
Back then, there were no personal computers,
18
84084
2750
Geriye dönersek, kişisel bilgisayarlar,
01:26
no Internet, no smartphones.
19
86858
2437
internet ve akıllı telefonlar yoktu.
01:29
So I had to ask one of my two brothers to read me textbooks,
20
89319
5433
İki ağabeyimden birisine ders kitaplarımı bana okumalarını talep etmek zorundaydım,
01:34
and I had to create my own books in Braille.
21
94776
3476
ve kendi kitaplarım için körler alfabesini (Braille) yaratmak zorunda kaldım.
01:38
Can you imagine?
22
98653
1353
Hayal edebiliyor musunuz ?
01:40
Of course, my brothers were not happy about it,
23
100603
3119
Elbette, benim ağabeylerim bu durum hakkında mutlu değillerdi,
01:43
and later, I noticed they were not there whenever I needed them.
24
103746
3823
ve sonra, onların her ihtiyacım olduğunda orada olmayacaklarını farkettim.
01:47
(Laughter)
25
107593
1001
(Gülüşmeler)
01:48
I think they tried to stay away from me.
26
108618
3792
Onların benden uzak durmaya çalıştığını düşündüm.
01:52
I don't blame them.
27
112434
1354
Onları suçlayamam.
01:54
I really wanted to be freed from relying on someone.
28
114581
3771
Gerçekten birisine bağımlı olmamayı istiyordum.
01:59
That became my strong desire to ignite innovation.
29
119160
3909
Bu güçlü keşif (inovasyon) yapma arzum haline geldi.
02:04
Jump ahead to the mid-1980s.
30
124100
2686
1980' lerin ortalarına gidersek.
02:06
I got to know cutting-edge technologies
31
126810
2746
Son teknolojiye sahiptim
02:09
and I thought to myself,
32
129580
2097
ve kendi kendime düşündüm,
02:11
how come there is no computer technology
33
131701
3619
Braille yazılmış kitaplara bilgisayar teknolojisi
02:15
to create books in Braille?
34
135344
2126
olmadan nasıl ulaşabiliriz.
02:18
These amazing technologies must be able to also help people
35
138288
4364
Bu inanılmaz teknolojiler benim gibi limitleri olan
02:22
with limitations like myself.
36
142676
2399
insanlara da yardım edebilmeli idi.
02:25
That's the moment my innovation journey began.
37
145805
3812
O anda benim keşif yolculuğum başladı.
02:30
I started developing digital book technologies,
38
150686
3854
Dijital Braille editör, dijital Braille sözlük,
02:34
such as a digital Braille editor, digital Braille dictionary
39
154564
5293
ve dijital bir Braille kütüphane ağı
02:39
and a digital Braille library network.
40
159881
2746
gibi dijital kitap teknolojilerini geliştirmeye başladım.
02:43
Today, every student who is visually impaired can read textbooks,
41
163178
4368
Günümüzde, görme yeteğini bozuk her öğrenci kişisel bilgisayarları
02:47
by using personal computers and mobile devices,
42
167570
3827
ve mobil cihazları kullanarak Braille yazılmış veya seslendirilmiş
02:51
in Braille or in voice.
43
171421
2085
kitapları okuyabilir.
02:53
This may not surprise you,
44
173998
2136
2015 yılında herkesin tabletlerinde dijital kitaplar olduğundan
02:56
since everyone now has digital books in their tablets in 2015.
45
176158
5060
belki de bu sizin için şaşırtıcı değil.
03:01
But Braille went digital many years before digital books,
46
181242
5847
Fakat Braille dijital kitaplardan yıllar önce dijitale geçti,
03:07
already in the late 1980s, almost 30 years ago.
47
187113
5232
1980 yılların sonunda o hazırdı, neredeyse 30 yıl önce.
03:13
Strong and specific needs of the blind people
48
193242
3799
Kör insanların güçlü ve özel ihtiyaçları
03:17
made this opportunity to create digital books way back then.
49
197065
5643
o zamanlar dijital kitabın yaratılma fırsatını yarattı
03:23
And this is actually not the first time this happened,
50
203343
5006
Ve aslında bu ilk kez olmuyordu
03:28
because history shows us accessibility ignites innovation.
51
208373
6090
Tarih erişebilirlik keşiflerini bize göstermektedir.
03:35
The telephone was invented while developing a communication tool
52
215467
4017
Telefon duyma engelli insanlar için bir iletişim aracı
03:39
for hearing impaired people.
53
219508
1867
geliştirme sürecinde keşfedildi.
03:41
Some keyboards were also invented to help people with disabilities.
54
221737
5420
Bazı klavyeler de engelli insanlara yardım için keşfedildi.
03:48
Now I'm going to give you another example from my own life.
55
228807
3477
Şimdi size kendi hayatımdan başka bir örnek vereceğim.
03:52
In the '90s, people around me started talking about the Internet
56
232688
4263
90' larda, çevremdeki insanlar benimle Internet
03:56
and web browsing.
57
236975
1443
ve ağ tarayıcı hakkında konuşmaya başladırlar.
03:58
I remember the first time I went on the web.
58
238895
2872
Internete girdiğim ilk zamanı hatırlıyorum.
04:02
I was astonished.
59
242148
1588
Şaşırmıştım.
04:04
I could access newspapers at any time and every day.
60
244352
4107
Günün herhangi bir zamanında gazetelere ulaşabiliyordum.
04:08
I could even search for any information by myself.
61
248810
3856
Hatta herhangi bir bilgi için kendi başıma arama bile yapabiliyordum.
04:13
I desperately wanted to help the blind people have access to the Internet,
62
253175
5814
Görme engelli insanların internet erişimine sahip olmasına yardımcı olmak konusunda yoğun bir istek duydum
04:19
and I found ways to render the web into synthesized voice,
63
259013
5306
ve web' i sentetik bir sese dönüştürmek için yollar buldum.
04:24
which dramatically simplified the user interface.
64
264343
3770
ki bu kullanıcı arayüzünü oldukça basitleştiriyordu.
04:28
This led me to develop the Home Page Reader in 1997,
65
268685
5410
Bu 1997' de "Ana Sayfa Okuyucuyu" geliştirmeme öncülük etti.
04:34
first in Japanese and later, translated into 11 languages.
66
274119
4893
ilk olarak Japonca ve daha sonra 11 dile çevrildi.
04:39
When I developed the Home Page Reader,
67
279784
2577
"Ana Sayfa Okuyucuyu" geliştirirken,
04:42
I got many comments from users.
68
282385
2929
kullanıcılardan bir çok yorum aldım.
04:45
One that I strongly remember said,
69
285909
2526
Bunlardan birini çok iyi hatırlıyorum,
04:49
"For me, the Internet is a small window to the world."
70
289032
5248
"Benim için internet dünya için küçük bir penceredir."
04:55
It was a revolutionary moment for the blind.
71
295185
2941
O görme özürlüler için devrim niteliğinde bir andı.
04:59
The cyber world became accessible,
72
299130
2177
Siber dünya ulaşılabilir hale gelmişti,
05:01
and this technology that we created for the blind has many uses,
73
301331
4670
ve görme engellilere çok faydası olması için yarattığımız bu teknoloji
05:06
way beyond what I imagined.
74
306025
1975
hayal ettiğimin ötesinde bir yoldu.
05:08
It can help drivers listen to their emails
75
308539
4146
Bu teknoloji sürücülere maillerini dinleyebilmesine
05:12
or it can help you listen to a recipe while cooking.
76
312709
4273
veya yemek yaparken bir tarifin dinlenebilmesine yardımcı olabilmektedir.
05:18
Today, I am more independent,
77
318116
2510
Bugün, daha fazla özgürüm,
05:20
but it is still not enough.
78
320650
2316
fakat hala o yetersiz.
05:23
For example, when I approached the stage just now, I needed assistance.
79
323668
5855
Örnek olarak, sahneye yaklaşırken, yardıma ihtiyaç duydum.
05:30
My goal is to come up here independently.
80
330412
3421
Amacım buraya özgürce gelmekti.
05:34
And not just here.
81
334147
1527
Sadece burada da değil
05:35
My goal is to be able to travel and do things that are simple to you.
82
335991
5819
Amacım seyahat edebilmek ve sizin için basit olan şeyleri de yapabilmektir.
05:42
OK, now let me show you the latest technologies.
83
342638
2809
Şimdi size en son teknolojileri göstermeme izin verin
05:45
This is a smartphone app that we are working on.
84
345471
3524
Bu üzerinde çalışmakta olduğumuz akıllı telefon uygulaması.
05:50
(Video) Electronic voice: 51 feet to the door, and keep straight.
85
350625
3634
(Video) Elektronik ses: Kapıya 51 feet (~15m) düz devam edin.
05:57
EV: Take the two doors to go out. The door is on your right.
86
357702
3123
EV: Dışarıya çıkmak için 2 kapı geçin. Kapı sağınızdadır.
06:07
EV: Nick is approaching. Looks so happy.
87
367731
1938
EV: Nick yaklaşıyor. Çok mutlu gözüküyor.
06:09
Chieko Asakawa: Hi, Nick!
88
369693
1205
Chieko Asakawa: Merhaba Nick!
06:10
(Laughter)
89
370922
1001
(Gülüşmeler)
06:11
CA: Where are you going? You look so happy.
90
371947
2143
CA: Nereye gidiyorsun ? Mutlu görünüyorsun.
06:14
Nick: Oh -- well, my paper just got accepted.
91
374114
2113
Nick: Oh, Benim makalem yeni kabul oldu.
06:16
CA: That's great! Congratulations.
92
376251
1647
CA: Bu harika! Tebrikler.
06:17
Nick: Thanks. Wait -- how'd you know it was me, and that I look happy?
93
377922
3651
Nick: Teşekkürler. Bekle -- benim olduğumu ve mutlu göründüğümü nasıl bildin ?
06:21
(Chieko and Nick laugh)
94
381597
1350
(Chieko ve Nick güler)
06:22
Man: Hi.
95
382971
1159
Adam: Merhaba
06:24
(Laughter)
96
384154
1717
(Gülüşmeler)
06:25
CA: Oh ... hi.
97
385895
1151
CA: Merhaba
06:27
EV: He is not talking to you, but on his phone.
98
387070
2317
EV: O seninle konuşmuyor fakat o telefonda
06:36
EV: Potato chips.
99
396434
1182
EV: Patates cipsi
06:45
EV: Dark chocolate with almonds.
100
405159
1603
EV: Bademli siyah çikolata
06:48
EV: You gained 5 pounds since yesterday; take apple instead of chocolate.
101
408155
3521
EV: Dünden beri 5 pounds (~2.26kg) aldın çikolata yerine elma al.
06:51
(Laughter)
102
411700
2166
(Gülüşmler)
06:54
EV: Approaching.
103
414456
1312
EV: Yaklaşıyorsun
07:00
EV: You arrived.
104
420038
1176
EV: Vardın
07:02
CA: Now ...
105
422939
1239
CA: Şimdi
07:04
(Applause)
106
424202
3928
(Alkışlar)
07:08
Thank you.
107
428154
1191
Teşekkürler
07:09
So now the app navigates me
108
429369
2898
Böylece uygulama yol gösterici işaretleri
07:12
by analyzing beacon signals and smartphone sensors
109
432291
4016
ve akıllı telefon sensörleri kullanarak beni yönlendirir
07:16
and permits me to move around indoor and outdoor environments
110
436331
5136
ve tek başıma iç ve dış ortamda
07:21
all by myself.
111
441491
1588
dolaşabilmeme imkan tanır.
07:23
But the computer vision part that showed who is approaching,
112
443103
4848
Fakat yaklaşmayı gösteren bilgisayarın görsel parçası
07:27
in which mood -- we are still working on that part.
113
447975
3506
hazır değil, hala onun üzerinde çalışıyoruz.
07:32
And recognizing facial expressions is very important for me to be social.
114
452251
6406
Ve yüz ifadelerinin algılanması sosyal olabilmem için çok önemlidir.
07:39
So now the fusions of technologies are ready to help me
115
459398
6166
Günümüzde birleşen teknolojiler gerçek dünyayı görmem için
07:45
see the real world.
116
465588
1680
bana yardım etmeye hazır.
07:47
We call this cognitive assistance.
117
467920
3229
Biz buna bilişsel yardım diyoruz.
07:51
It understands our surrounding world
118
471821
3319
O bizi çevreleyen dünyayı anlar
07:55
and whispers to me in voice or sends a vibration to my fingers.
119
475164
6217
ve bana fısıldar veya parmaklarıma bir titreşim gönderir.
08:02
Cognitive assistance will augment missing or weakened abilities --
120
482088
6064
Bilişsel yardımcı yeteneklerdeki kaybı veya zayıflığı diğer bir deyişle
08:08
in other words, our five senses.
121
488176
2631
beş duyumuzu arttıracaktır.
08:11
This technology is only in an early stage,
122
491464
3311
Bu teknoloji çok erken bir safhada,
08:14
but eventually, I'll be able to find a classroom on campus,
123
494799
4777
fakat sonunda, kampüste bir sınıfı bulabileceğim,
08:19
enjoy window shopping
124
499600
1754
Vitrinlere bakarak alışveriş edebileceğim,
08:21
or find a nice restaurant while walking along a street.
125
501378
3861
veya bir sokakta yürürken iyi bir restoran bulabileceğim.
08:26
It will be amazing if I can find you on the street before you notice me.
126
506088
4627
Eğer sokakta siz beni farketmeden önce sizi görürsem harika olacaktır.
08:31
It will become my best buddy, and yours.
127
511595
3787
O benim ve sizin en iyi yoldaşınız haline gelecektir.
08:36
So, this really is a great challenge.
128
516308
3590
Bu gerçekten büyük bir zorluktur.
08:40
It is a challenge that needs collaboration,
129
520395
3969
İşbirliği gerektiren bir zorluk
08:44
which is why we are creating an open community
130
524388
2902
ki bu nedenle araştırma faaliyetlerini hızlandırmak için
08:47
to accelerate research activities.
131
527314
2859
açık bir toplum yaratıyoruz.
08:51
Just this morning, we announced the open-source fundamental technologies
132
531192
4898
Daha bu sabah, Video' da gördüğünüz açık kaynak temel teknolojilerinin
08:56
you just saw in the video.
133
536114
1627
duyurusunu yaptık.
08:58
The frontier is the real world.
134
538487
2764
Sınır gerçek dünyadır.
09:01
The blind community is exploring this technical frontier
135
541878
4413
Görme özürlüler topluluğu teknik sınırları ve yol göstericileri
09:06
and the pathfinder.
136
546315
1706
keşfediyor.
09:08
I hope to work with you to explore the new era,
137
548559
3738
Umuyorum ki sizinle çalışarak yeni çağı keşfederiz
09:12
and the next time that I'm on this stage,
138
552321
3087
ve gelecek sefer bu sahnede
09:15
through technology and innovation,
139
555432
2414
teknoloji ve buluşla
09:17
I will be able to walk up here
140
557870
2025
tek başıma
09:19
all by myself.
141
559919
1596
buraya çıkabilirim
09:21
Thank you so much.
142
561539
1239
Çok teşekkür ederim.
09:22
(Applause)
143
562802
5618
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7