A virtual choir 2,000 voices strong | Eric Whitacre

Eric Whitacre: 2000 kuvvetli sesten oluşan sanal bir koro

Çeviri: İlbey Bulut Gözden geçirme: Sancak Gülgen

I wanted to be a rock star.

Rock yıldızı olmak istiyordum.

I dreamed of it, and that's all I dreamed of.

Bunun hayalini kurardım, hayal ettiğim tek şey buydu.

To be more accurate, I wanted to be a pop star.

Daha doğrusu, pop yıldızı olmak istiyordum.

This was in the late '80s.

Bu 80'lerin sonlarındaydı.

And mostly I wanted to be the fifth member

Ve çoğunlukla Depeche Mode'un ya da

of Depeche Mode or Duran Duran.

Duran Duran'ın beşinci üyesi olmayı istiyordum.

They wouldn't have me.

Beni almazlardı.

I didn't read music, but I played synthesizers and drum machines.

Nota okuyamıyordum ama sentezleyici ve elektronik davul çalardım.

And I grew up in this little farming town in northern Nevada.

Kuzey Nevada'da küçük bir çiftlik kasabasında büyüdüm.

And I was certain that's what my life would be.

Ve hayatımın öyle geçeceğinden emindim.

And when I went to college at the University of Nevada, Las Vegas

18 yaşındayken Las Vegas'taki Nevada Üniversitesi'ne

when I was 18,

gittiğim zaman,

I was stunned to find

Pop yıldızlığı 101 diye bir dersin olmadığını,

that there was not a Pop Star 101,

hatta o alana yönelik bir bölüm dahi bulunmadığını

or even a degree program for that interest.

görünce çok şaşırmıştım.

And the choir conductor there

Oradaki koro şefi

knew that I sang

şarkı söylediğimi biliyordu

and invited me to come and join the choir.

ve beni koroya katılmam için davet etti.

And I said, "Yes, I would love to do that. It sounds great."

''Evet, seve seve yaparım. Kulağa harika geliyor." dedim.

And I left the room and said, "No way."

Odadan çıktığımda "Hayatta olmaz." dedim.

The choir people in my high school were pretty geeky,

Lisemdeki korodaki öğrenciler epey inek tiplerdi,

and there was no way I was going to have anything to do with those people.

ve o insanlarla bir alakam olması mümkün olamazdı.

And about a week later, a friend of mine came to me and said,

Ve bir hafta kadar sonra bir arkadaşım bana gelip dedi ki,

"Listen, you've got to join choir.

''Bak, koroya girmen lazım.

At the end of the semester, we're taking a trip to Mexico,

Dönem sonunda, Meksika'ya bir gezi düzenliyoruz,

all expenses paid.

bütün masraflar karşılanıyor.

And the soprano section is just full of hot girls."

Ve soprano kısmı güzel kızlarla dolu."

And so I figured for Mexico and babes,

Ve sonra düşündüm ki, Meksika ve kızlar için

I could do just about anything.

her şeyi yapabilirdim.

And I went to my first day in choir,

Ve ilk gün koroya gittiğimde,

and I sat down with the basses

baslarla beraber oturdum

and sort of looked over my shoulder

ve omzumun üzerinden

to see what they were doing.

ne yaptıklarına baktım.

They opened their scores, the conductor gave the downbeat,

Notalarını açtılar, şef ilk vuruşu verdi,

and boom, they launched into the Kyrie

ve bom, Mozart'ın "Requiem"inden

from the "Requiem" by Mozart.

Kyrie'ye girdiler.

In my entire life I had seen in black and white,

Hayatım boyunca siyah ve beyaz olarak görmüştüm,

and suddenly everything was in shocking Technicolor.

ve o anda birden her şey inanılmaz bir biçimde renklendirilmişti.

The most transformative experience I've ever had --

Yaşadığım en dönüştürücü deneyim buydu --

in that single moment, hearing dissonance and harmony

o anda, disonansı (uyumsuz nota bileşimi) ve armoniyi duymak,

and people singing, people together,

insanların beraberce şarkı söylemeleri,

the shared vision.

paylaşılan vizyon.

And I felt for the first time in my life

Ve hayatımda ilk defa benden daha büyük

that I was part of something bigger than myself.

bir şeyin parçası olduğumu hissettim.

And there were a lot of cute girls in the soprano section, as it turns out.

Ve soprano bölümünde birçok güzel kız vardı gerçekten de.

I decided to write a piece for choir

Hayatımı değiştiren şefe

a couple of years later

hediye olarak

as a gift to this conductor

birkaç sene sonra koro için

who had changed my life.

bir parça yazmaya karar verdim.

I had learned to read music by then, or slowly learning to read music.

O zamana gelinceye kadar nota okumayı öğrenmiştim, ya da yavaşça öğreniyordum.

And that piece was published,

Ve o parça yayınlandı,

and then I wrote another piece, and that got published.

ve sonra bir başkasını yazdım, o da yayınlandı.

And then I started conducting,

Daha sonra koro yönetmeye başladım,

and I ended up doing my master's degree at the Juilliard School.

ve sonra kendimi Juilliard'da yüksek lisans yaparken buldum.

And I find myself now in the unlikely position

Ve şu anda kendimi beklenmedik bir şekilde,

of standing in front of all of you

hepinizin önünde profesyonel

as a professional classical composer and conductor.

müzik bestecisi ve şefi olarak durma konumunda buluyorum.

Well a couple of years ago,

Birkaç yıl önce,

a friend of mine emailed me

bir arkadaşım bana bir email attı

a link, a YouTube link,

bir YouTube linki,

and said, "You have got to see this."

ve "Bunu görmen lazım." dedi.

And it was this young woman who had posted a fan video to me,

Bana bir hayran videosu gönderen genç bir kadındı,

singing the soprano line

"Sleep" adlı parçamın

to a piece of mine called "Sleep."

soprano kısmını söylüyordu.

(Video) Britlin Losee: Hi Mr. Eric Whitacre.

(Video) Britlin Losee: Merhaba Bay Eric Whitacre.

My name is Britlin Losee,

Adım Britlin Losee,

and this is a video

ve bu sizin için

that I'd like to make for you.

çekmek istediğim bir video.

Here's me singing "Sleep."

"Sleep"i söyleyeceğim.

I'm a little nervous, just to let you know.

Biraz heyecanlıyım, haberiniz olsun.

♫ If there are noises ♫

♫ Eğer sesler varsa ♫

♫ in the night ♫

♫ gecede ♫

Eric Whitacre: I was thunderstruck.

Eric Whitacre: Hayrete düşmüştüm.

Britlin was so innocent and so sweet,

Britlin o kadar masum ve tatlıydı,

and her voice was so pure.

sesi o kadar saftı ki.

And I even loved seeing behind her;

Arka planı da görmeye bayılmıştım.

I could see the little teddy bear sitting on the piano behind her in her room.

Odasındaki piyanonun üzerinde oturan küçük ayıcığı görebiliyordum.

Such an intimate video.

O kadar samimi bir video ki.

And I had this idea: if I could get 50 people

Ve aklıma şu fikir geldi: 50 kişiye

to all do this same thing,

bu aynı şeyi yaptırabilsem,

sing their parts -- soprano, alto, tenor and bass --

kendi partisyonlarını söyleseler - soprano, alto, tenor ve bas -

wherever they were in the world, post their videos to YouTube,

dünyanın neresinde olurlarsa olsunlar, videolarını YouTube'a koysalar

we could cut it all together and create a virtual choir.

hepsini bir araya getirerek sanal bir koro oluşturabiliriz.

So I wrote on my blog, "OMG OMG."

Böylece bloguma "OMG OMG" (Aman Tanrım) yazdım.

I actually wrote, "OMG,"

Gerçekten "OMG" yazdım,

hopefully for the last time in public ever.

umarım insan içinde son kez.

(Laughter)

(Gülüş)

And I sent out this call to singers.

Ve şarkıcılara bir çağrıda bulundum.

And I made free the download of the music

2000 yılında yazdığım, "ışık ve altın" anlamına gelen

to a piece that I had written in the year 2000

"Lux Aurumque" adlı parçanın

called "Lux Aurumque," which means "light and gold."

ücretsiz indirilebilmesini sağladım.

And lo and behold, people started uploading their videos.

İnsanlar videolarını koymaya başladılar.

Now I should say, before that,

Demeliyim ki, ondan önce,

what I did is I posted a conductor track

kendimin şarkıyı yöneten halini

of myself conducting.

bir şef parçası olarak koydum.

And it's in complete silence when I filmed it,

Videoyu tam bir sessizlik içinde çektim

because I was only hearing the music in my head,

çünkü sadece kafamdaki müziği duyuyordum

imagining the choir that would one day come to be.

ve bir gün ortaya çıkacak olan koroyu hayal ediyorum.

Afterwards, I played a piano track underneath

Daha sonra altına bir piyano parçası çaldım

so that the singers would have something to listen to.

şarkıcıların dinleyecekleri bir şey olması için.

And then as the videos started to come in ...

Sonra videolar gelmeye başladıkça ...

(Singing)

(Şarkı söylüyor)

This is Cheryl Ang from Singapore.

Bu Singapur'dan Cheryl Ang.

(Singing)

(Şarkı söylüyor)

This is Evangelina Etienne

Bu Evangelina Etienne,

(Singing)

(Şarkı söylüyor)

from Massachusetts.

Massachusetts'ten.

(Singing)

(Şarkı söylüyor)

Stephen Hanson from Sweden.

İsveç'ten Stephen Hanson.

(Singing)

(Şarkı söylüyor)

This is Jamal Walker from Dallas, Texas.

Bu Dallas, Teksas'tan Jamal Walker.

(Singing)

(Şarkı söylüyor)

There was even a little soprano solo in the piece,

Parçada küçük bir soprano solosu vardı

and so I had auditions.

ve seçmeler düzenledim.

And a number of sopranos uploaded their parts.

Ve birkaç soprano kendi parçalarını koydular internete.

I was told later,

Daha sonra

and also by lots of singers who were involved in this,

onlar ve bu işin içindeki şarkıcılardan birçoğu bana

that they sometimes recorded 50 or 60 different takes

en doğru çekimi elde edene kadar bazen 50 - 60 farklı

until they got just the right take -- they uploaded it.

çekim yaptıklarını söylediler -- sonra videolarını koydular.

Here's our winner of the soprano solo.

İşte soprano solosunun kazananı.

This is Melody Myers from Tennessee.

Bu Tennessee'den Melody Myers.

(Singing)

(Şarkı söylüyor)

I love the little smile she does right over the top of the note --

Notanın zirvesinde yaptığı o küçük tebessüme bayılıyorum -

like, "No problem, everything's fine."

"Sorun yok, her şey güzel." der gibi.

(Laughter)

(Gülüş)

And from the crowd

Ve o ekipten

emerged this young man, Scott Haines.

Scott Haines adlı bir genç adam çıktı.

And he said, "Listen, this is the project

Dedi ki, "Bak, bu hayatım boyunca

I've been looking for my whole life.

aradığım proje.

I'd like to be the person to edit this all together."

Bütün bunları düzenleyen kişi olmak istiyorum."

I said, "Thank you, Scott. I'm so glad that you found me."

Ben de "Teşekkürler Scott. Beni bulduğun için çok mutluyum." dedim.

And Scott aggregated all of the videos.

Ve Scott tüm videoları birleştirdi.

He scrubbed the audio.

Sesi düzeltti.

He made sure that everything lined up.

Her şeyin yerli yerinde olmasını sağladı.

And then we posted this video to YouTube about a year and a half ago.

Sonra, bir buçuk yıl önce bu videoyu YouTube'a koyduk.

This is "Lux Aurumque" sung by the Virtual Choir.

Bu Sanal Koro'dan "Lux Aurumque".

(Singing)

(Şarkı söylüyorlar)

I'll stop it there in the interest of time.

Zaman gereği burada durduracağım.

(Applause)

(Alkış)

Thank you. Thank you.

Teşekkür ederim. Teşekkürler.

(Applause)

(Alkış)

Thank you.

Teşekkürler.

So there's more. There's more.

Devamı var.

Thank you so much.

Çok teşekkür ederim.

And I had the same reaction you did.

Ben de aynen sizin verdiğiniz tepkiyi verdim.

I actually was moved to tears when I first saw it.

Hatta ilk gördüğümde gözlerim dolmuştu.

I just couldn't believe the poetry of all of it --

Tüm bu olayın şiirselliğine inanamıyordum -

these souls all on their own desert island,

kendi adalarında olan tüm bu ruhlar,

sending electronic messages in bottles to each other.

birbirlerine şişe içinde elektronik mesaj gönderiyor.

And the video went viral.

Ve video viral oldu.

We had a million hits in the first month

İlk ay bir milyon tıklama aldık.

and got a lot of attention for it.

ve epey bir ilgi gördük.

And because of that, then a lot of singers started saying,

Ve bundan dolayı daha sonra birçok şarkıcı,

"All right, what's Virtual Choir 2.0?"

"Tamam, Sanal Koro 2.0 ne?" demeye başladı.

And so I decided for Virtual Choir 2.0

Böylece Sanal Koro 2.0 için

that I would choose the same piece that Britlin was singing,

sözleri sevgili arkadaşım Charles Anthony Silvestri

"Sleep," which is another work

tarafından yazılmış olan, 2000 yılında yazdığım -

that I wrote in the year 2000 --

Britlin'in söylediği - "Uyku" adlı

poetry by my dear friend Charles Anthony Silvestri.

parçayı seçmeye karar verdim.

And again, I posted a conductor video,

Ve yine bir şef videosu koydum,

and we started accepting submissions.

katılımları kabul etmeye başladık.

This time we got some more mature members.

Bu sefer daha olgun (yaşlı) üyeler edindik.

(Singing)

(Şarkı söylüyor)

And some younger members.

Ve daha genç üyeler de edindik.

(Video) Soprano: ♫ Upon my pillow ♫

(Video) Soprano: ♫ Yastığımın üstünde ♫

♫ Safe in bed ♫

♫ Yatakta güvendeyim ♫

EW: That's Georgie from England. She's only nine.

EW: Bu İngiltere'den Georgie. Yalnızca dokuz yaşında.

Isn't that the sweetest thing you've ever seen?

Bu şimdiye kadar gördüğünüz en tatlı şey değil mi?

Someone did all eight videos --

Bir kişi tüm sekiz videoyu çekmiş -

a bass even singing the soprano parts.

soprano partisyonlarını bile söyleyen bir bas.

This is Beau Awtin.

Bu Beau Awtin.

(Video) Beau Awtin: ♫ Safe in bed ♫

(Video) Beau Awtin: ♫ Yatakta güvende ♫

EW: And our goal -- it was sort of an arbitrary goal --

EW: Ve hedefimiz - biraz keyfi bir hedef -

there was an MTV video where they all sang "Lollipop"

herkesin "Lolipop"u söylediği bir MTV videosu vardı -

and they got people from all over the world to just sing that little melody.

dünyanın her yerinden insanlara o küçük melodiyi söylettikleri.

And there were 900 people involved in that.

Ve buna 900 insan dahildi.

So I told the singers, "That's our goal.

Şarkıcılara, "Bizim hedefimiz bu.

That's the number for us to beat."

geçmemiz gereken sayı bu." dedim.

And we just closed submissions January 10th,

Ve 10 Ocak'ta kayıtları almayı bitirdiğimizde,

and our final tally was 2,051 videos

son rakam, 58 farklı ülkeden

from 58 different countries.

2051 videoydu.

Thank you.

Teşekkür ederim.

(Applause)

(Alkış)

From Malta, Madagascar, Thailand, Vietnam,

Malta, Madagaskar, Tayland, Vietnam,

Jordan, Egypt, Israel,

Ürdün, Mısır, İsrail,

as far north as Alaska and as far south as New Zealand.

Alaska kadar kuzeyden, Yeni Zelanda kadar güneyden.

And we also put a page on Facebook

Ayrıca Facebook'ta da bir sayfa oluşturduk

for the singers to upload their testimonials,

şarkıcılar deneyimlerini,

what it was like for them, their experience singing it.

onlar için şarkı söylemenin nasıl olduğunu paylaşsınlar diye.

And I've just chosen a few of them here.

Aralarından birkaç tanesini seçtim.

"My sister and I used to sing in choirs together constantly.

"Kız kardeşimle birlikte sürekli korolarda söylerdik.

Now she's an airman in the air force constantly traveling.

O şimdi hava kuvvetlerinde asker, sürekli geziyor.

It's so wonderful to sing together again!"

Yeniden beraber şarkı söylemek o kadar harika ki!"

I love the idea that she's singing with her sister.

Kız kardeşi ile beraber şarkı söyleme fikrine bayıldım.

"Aside from the beautiful music,

"Güzel müziğin yanı sıra,

it's great just to know I'm part of a worldwide community of people I never met before,

önceden tanışmıyor olup yine de birbirleri ile bağlantıda olan

but who are connected anyway."

dünya çapında bir topluluğun parçası olduğumu bilmek harika.

And my personal favorite,

Ve benim en beğendiğim,

"When I told my husband that I was going to be a part of this,

"Kocama bunun bir parçası olacağımı söylediğimde

he told me that I did not have the voice for it."

bunu yapacak sesin bende olmadığını söyledi."

Yeah, I'm sure a lot of you have heard that too.

Evet, eminim birçoğunuz da bunu duymuşsunuzdur.

Me too.

Ben de duydum.

"It hurt so much, and I shed some tears,

"O kadar incindim ve ağladım ki,

but something inside of me wanted to do this despite his words.

fakat içimde bir şey, onun sözlerine rağmen bunu yapmak istiyordu.

It is a dream come true to be part of this choir,

Bu koronun parçası olmak rüyanın gerçeğe dönüşmesi,

as I've never been part of one.

çünkü daha önce hiç bir koroda bulunmadım.

When I placed a marker on the Google Earth Map,

Google Earth Haritasında bir işaret koyduğumda

I had to go with the nearest city, which is about 400 miles away from where I live.

Bana en yakın şehri buldum - ki yaşadığım yere 400 mil uzakta.

As I am in the Great Alaskan Bush,

Alaska'da olduğum için

satellite is my connection to the world."

uydu, dünya ile olan tek bağlantım.

So two things struck me deeply about this.

Bununla ilgili iki şey beni çok şaşırttı.

The first is that human beings

Birincisi, insanlar

will go to any lengths necessary

birbirlerini bulup birbirleriyle bağlantıya geçmek için

to find and connect with each other.

gerekli her şeyi yapıyorlar.

It doesn't matter the technology.

Teknolojinin ne olduğu önemli olmuyor.

And the second is

Ve ikincisi de

that people seem to be experiencing an actual connection.

insanlar gerçek bir bağlantıyı deneyimliyor gibi görünüyorlar.

It wasn't a virtual choir.

Bu sanal bir koro değildi.

There are people now online that are friends; they've never met.

Hiç tanışmayıp da internet üzerinden arkadaş olan insanlar var.

But, I know myself too, I feel

Ama, kendimi de biliyorum, ben de

this virtual esprit de corps, if you will, with all of them.

bu sanal koro ruhunu hepsiyle beraber hissediyorum.

I feel a closeness to this choir --

Bu koroya karşı bir yakınlık hissediyorum -

almost like a family.

neredeyse bir aile gibi.

What I'd like to close with then today

Bugün kapanışı

is the first look

Sanal Koro 2.0'dan

at "Sleep" by Virtual Choir 2.0.

"Uyku"ya bir ilk bakış ile yapmak istiyorum.

This will be a premiere today.

İlk kez bugün gösterimde olacak.

We're not finished with the video yet.

Videoyu tamamlamadık henüz.

You can imagine, with 2,000 synchronized YouTube videos,

Hayal edebilirsiniz ki 2 bin senkronize YouTube videosu ile

the render time is just atrocious.

düzenleme zamanı epey uzun oluyor.

But we do have the first three minutes.

Ama ilk üç dakikası burada, hazır.

And it's a tremendous honor

Ve benim için size burada

for me to be able to show it to you here first.

ilk defa gösterebiliyor olmak muhteşem bir onur.

You're the very first people to see this.

Siz bunu gören ilk kişilersiniz.

This is "Sleep," the Virtual Choir.

Bu "Uyku", Sanal Koro.

(Video) Virtual Choir: ♫ The evening hangs ♫

(Video) Sanal Koro: ♫ Akşam asılı ♫

♫ beneath the moon ♫

♫ ayın altında ♫

♫ A silver thread on darkened dune ♫

♫ Karanlık bir kumul üzerinde gümüş iplik ♫

♫ With closing eyes and resting head ♫

♫ Kapanan gözler ve dinlenen baş ile ♫

♫ I know that sleep is coming soon ♫

♫ Uykunun yakında geleceğini biliyorum ♫

♫ Upon my pillow, ♫

♫ Yastığımın üstünde ♫

♫ safe in bed, ♫

♫ yatakta güvendeyim ♫

♫ a thousand pictures fill my head ♫

♫ bin resim kafamı dolduruyor ♫

♫ I cannot sleep ♫

♫ Uyuyamıyorum ♫

♫ my mind's aflight ♫

♫ zihnim uçuşta ♫

♫ and yet my limbs seem made of lead ♫

♫ ancak yine de uzuvlarım kurşundanmış gibi ♫

♫ If there are noises in the night ♫

♫ Gecede sesler varsa ♫

Eric Whitacre: Thank you very, very much. Thank you.

Eric Whitacre: Çok, çok teşekkür ederim. Teşekkürler.

(Applause)

(Alkış)

Thank you very much. Thank you. Thank you.

Çok teşekkürler. Teşekkür ederim.

(Applause)

(Alkış)