Alex Steffen: The shareable future of cities

Alex Steffen: Kentlerin paylaşılabilir geleceği

Çeviri: Ensar Emirali Gözden geçirme: osman oguz ahsen

Climate change is already a heavy topic,

İklim değişikliği zaten zor bir konu,

and it's getting heavier

ve gittkçe daha zorlaşıyor.

because we're understanding

çünkü anlıyoruz ki

that we need to do more than we are.

olmamız gerekenden fazlasını yapmamız gerek.

We're understanding, in fact,

Anlıyoruz ki aslında

that those of us who live in the developed world

gelişmiş dünyada yaşayan bizlerden bazılarının

need to be really pushing towards eliminating our emissions.

salınımın azaltılması doğrultusunda zorlanması gerekli.

That's, to put it mildly, not what's on the table now.

Bu kibarcasıyla şu an gündemde değil.

And it tends to feel a little overwhelming

Ve kahredici bir duygu hissettiriyor

when we look at what is there in reality today

bugün gerçekte ne olduğuna

and the magnitude of the problem that we face.

ve karşılaştığımız problemin büyüklüğüne bakınca.

And when we have overwhelming problems in front of us,

Ve önümüzdeki problemlerle kahrolduğumuzda

we tend to seek simple answers.

basit cevaplar aramaya yöneliyoruz.

And I think this is what we've done with climate change.

Ve bence iklim değişikliğiyle ilgili yaptımız şey bu.

We look at where the emissions are coming from --

Gaz salınımın nerelerden geldiğine bakıyoruz-

they're coming out of our tailpipes and smokestacks and so forth,

bizim egzoz borularımızdan ve bacalarımızdan ve benzeri yerlerden geliyor,

and we say, okay, well the problem is

ve tamam, problem

that they're coming out of fossil fuels that we're burning,

yaktığımız fosil yakıtlardan gelmesi olduğunu söylüyoruz,

so therefore, the answer must be

bundan dolayı cevap

to replace those fossil fuels with clean sources of energy.

fosil yakıtları temiz enerji kaynaklarıyla değiş yapmak olmalı.

And while, of course, we do need clean energy,

Ve tabi temiz enerjiye ihtiyaç duyunca,

I would put to you that it's possible

belirtmek isterim ki

that by looking at climate change

iklim değişikliğine bir temiz enerji üretim problemi

as a clean energy generation problem,

olarak bakmak mümkündür,

we're in fact setting ourselves up

aslında kendimizi problemi

not to solve it.

çözmemeye kuruyoruz.

And the reason why

Ve bunun sebebi ise

is that we live on a planet

hızla kentleşen

that is rapidly urbanizing.

bir gezengende yaşıyoruz.

That shouldn't be news to any of us.

Bu hiçbirimiz için beklenmedik haber olmamalı.

However, it's hard sometimes

Fakat, bazen bu kentleşmenin

to remember the extent of that urbanization.

büyüklüğünü hatırlamak zor.

By mid-century,

Asrın ortalarında

we're going to have about eight billion -- perhaps more -- people

8 milyar -belki daha fazla- insan

living in cities or within a day's travel of one.

kentlerde veya kentlere bir günlük yolculuk mesafesinde yaşayacaklar.

We will be an overwhelmingly urban species.

Kahredici kent sakinleri olacağız.

In order to provide

Bazılarımızın

the kind of energy that it would take

bazılarımızın kuzeyde yaşadığı

for eight billion people living in cities

şehirlere benzer kentlerde

that are even somewhat like the cities

yaşayacak olan 8 milyar insana

that those of us in the global North live in today,

enerji sağlamak için

we would have to generate

şaşırtıcı miktarda enerji

an absolutely astonishing amount of energy.

zorunda kalacağız.

It may be possible

Bu kadar

that we are not even able

çok temiz enerjiyi

to build that much clean energy.

üretememe olasılığı var.

So if we're seriously talking about tackling climate change

Bu nedenle, eğer ciddi şekilde kentleşen gezegende

on an urbanizing planet,

iklim değişikliğiyle ilgili konuşuyorsak,

we need to look somewhere else for the solution.

çözüm için başka yere bakmamız gerek.

The solution, in fact, may be closer to hand than we think,

Çözüm aslında uzanmak için düşündüğümüzden daha yakın olabilir,

because all of those cities we're building

çünkü tüm kurduğumuz bu kentler

are opportunities.

fırsattır.

Every city determines to a very large extent

Her kent kendi sakinlerince kullanılan

the amount of energy used by its inhabitants.

enerjinin çok büyük miktarını belirliyor.

We tend to think of energy use as a behavioral thing --

Enerji kullanımını davranışsal birşey olarak düşünmek eğilimindeyiz--

I choose to turn this light switch on --

-bunu açıklamak istiyorum--

but really, enormous amounts of our energy use

fakat gerçekten kullanığımız çok büyük miktardaki enerjinin

are predestined

kaderi yaşadığımız

by the kinds of communities and cities that we live in.

toplumlar ve kentler tarafından çiziliyor.

I won't show you very many graphs today,

Bugün size çok grafik göstermeyeceğim,

but if I can just focus on this one for a moment,

fakat eğer bir an için buna odaklanabilirsem,

it really tells us a lot of what we need to know --

gerçekten bilmemiz gerekenler hakkında çok şey söylüyor

which is, quite simply,

-gayet basit, bakarsanız

that if you look, for example, at transportation,

örneğin ulaşımda,

a major category of climate emissions,

salınımın büyük kısmında,

there is a direct relationship

kentin yoğunluğuyla

between how dense a city is

sakinlerin saldığı

and the amount of climate emissions

salınım miktarı arasında

that its residents spew out into the air.

direk bir ilişki var.

And the correlation, of course,

Ve eğer düşünürseniz

is that denser places tend to have lower emissions --

daha yoğun yerlerde daha az salınım bağlantısı da var

which isn't really all that difficult to figure out, if you think about it.

-aslında kavramak zor değil.

Basically,

Esasında,

we substitute, in our lives,

yaşamımızda yedeğe bırakıyoruz

access to the things we want.

istediklerimize ulaşmayı.

We go out there and we hop in our cars

Buradan dışarı çıkıyor ve arabamıza biniyoruz

and we drive from place to place.

ve bir yerden bir yere gidiyoruz.

And we're basically using mobility to get the access we need.

Ve esasında taşınırlığı ihtiyaç duyduğumuz ulaşım için kullanıyoruz.

But when we live in a denser community,

Fakat yoğun bir toplumda yaşayınca,

suddenly what we find, of course,

birden bulduğumuz şey

is that the things we need are close by.

ihtiyaç duyduklarımıza yakın olduğumuz.

And since the most sustainable trip

Ve zorunda olmadığımız

is the one that you never had to make in the first place,

ilk mekâna yaptığımız en fazla sürdürülebilir yolculuktan beri,

suddenly our lives become instantly more sustainable.

hayatımız daha sürdürülebilir oldu.

And it is possible, of course,

Ve tabiî ki mümkündür

to increase the density of the communities around us.

etrafımızdaki toplulukların yoğunluklarını artırma.

Some places are doing this with new eco districts,

Bazı yerlerde bu yeni bölgelerle yapılıyor,

developing whole new sustainable neighborhoods,

yaptığında iyi çalışan tamamen yeni

which is nice work if you can get it,

sürdürebilir komşuluklar geliştiriliyor,

but most of the time, what we're talking about is, in fact,

fakat çoğu zaman aslında hakkında konuştuğumuz şey

reweaving the urban fabric that we already have.

var olan kentsel alanları yenilemek.

So we're talking about things like infill development:

Dolayısıyla gelişimini tamamlamamış şeylerden konuşuyoruz;

really sharp little changes

geliştirdiğimiz, sahip olduğumuz yerlerde

to where we have buildings, where we're developing.

keskin ufak değişiklikler.

Urban retrofitting:

Kentsel iyileştirme;

creating different sorts of spaces and uses

farklı alanlar meydana getirmek ve

out of places that are already there.

hazırda var olanların dışını kullanmak.

Increasingly, we're realizing

Daha fazla anlıyoruz ki

that we don't even need to densify an entire city.

bir bütün kenti yoğunlaştırmaya bile ihtiyacımız yok.

What we need instead is an average density

Bunun yerine ihtiyacımız olan

that rises to a level

daha fazla kontrol edemeyeceğimiz

where we don't drive as much and so on.

seviyeye doğru yükselen ortalama yoğunluk.

And that can be done

Ve tamamen belirli bölgelerde bir bütün olarak

by raising the density in very specific spots a whole lot.

yoğunlukları çok artırılarak yapılabilir.

So you can think of it as tent poles

Bunu tüm şehrin yoğunluğunu

that actually raise the density of the entire city.

artıran çadır direkleri olarak düşünebilirsiniz.

And we find that when we do that,

Ve bunu yaptığımız zaman,

we can, in fact, have a few places that are really hyper-dense

gerçekten birkaç aşırı yoğun olan

within a wider fabric of places

belki biraz fazla rahat olan

that are perhaps a little more comfortable

dar bölgeli alanlara sahip olabiliyoruz

and achieve the same results.

ve aynı sonuçlara ulaşabiliyoruz.

Now we may find that there are places that are really, really dense

Şimdi gerçekten aşırı yoğun bölgeler

and still hold onto their cars,

ve arabaların hala tutunduğunu bulabiliriz,

but the reality is that, by and large,

fakat gerçek ise şudur

what we see when we get a lot of people together with the right conditions

doğru şartlarda birçok insanlarla toplandığımızda gördüğümüz şey

is a threshold effect,

bir eşik etkisi,

where people simply stop driving as much,

insanların basitçe çok araba sürmeyi azaltığı,

and increasingly, more and more people,

ve daha fazla daha çok insanın

if they're surrounded by places that make them feel at home,

kendilerini evlerindeymiş gibi hissettiren bölgelerle çevrildiklerinde

give up their cars altogether.

tamamen arabalarından vazgeçtikleri.

And this is a huge, huge energy savings,

Ve bu çok çok büyük bir enerji tasarrufu,

because what comes out of our tailpipe

çünkü arabalarımızın egzoz borularından çıkan

is really just the beginning of the story

gerçekten arabalardan dolayı iklim salınımı

with climate emissions from cars.

hikayesinin başlangıcı.

We have the manufacture of the car, the disposal of the car,

Araba üreticileri, araba satıcıları,

all of the parking and freeways and so on.

otoparkçılar, otobancılar vesaire var.

When you can get rid of all of those

Kimse bunları kullanmadığından

because somebody doesn't use any of them really,

dolayı bunlardan kurtulduğunuzda,

you find that you can actually cut transportation emissions

yüzde 90’a yakın ulaşım kaynaklı sanımın

as much as 90 percent.

azaldığını bulacaksın.

And people are embracing this.

Ve insanlar bunu benimsiyorlar.

All around the world, we're seeing more and more people embrace this walkshed life.

Tüm dünyada, daha da fazla insanın bu hayatı kucakladığını görüyoruz.

People are saying that it's moving from the idea of the dream home

İnsanlar bunun hayallerindeki eve, hayallerindeki komşuya

to the dream neighborhood.

taşınma fikri olduğunu söylüyorlar.

And when you layer that over

Ve görmeye başladığımız

with the kind of ubiquitous communications that we're starting to see,

görmeye başladığımız her yerde iletişimi kat kat yapınca,

what you find is, in fact,

bulduğunuz şey aslında

even more access suffused into spaces.

fazladan alanların doldurulduğu.

Some of it's transportation access.

Ulaşım erişimlerinin bazıları.

This is a Mapnificent map that shows me, in this case,

Bu, bu durumda toplu taşımayla

how far I can get from my home in 30 minutes

30 dakikada ne kadar uzağa gidebileceğimi

using public transportation.

gösteren muhteşem harita.

Some of it is about walking. It's not all perfect yet.

Bazılarında yürünüyor. Henüz mükemmel değil.

This is Google Walking Maps.

Bu Google Yürüyüş Haritası.

I asked how to do the greater Ridgeway,

En iyi Ridgeway’a nasıl gidebileceğini sordum,

and it told me to go via Guernsey.

ve Gurnsey üzerinden gitmemi söyledi.

It did tell me that this route

Bu rotada bazı kaldırımları

maybe missing sidewalks or pedestrian paths, though.

ve yaya yollarını es geçebileceğimi söyledi.

(Laughter)

(Gülüşmeler)

But the technologies are getting better,

Fakat teknoloji gittikçe daha iyi oluyor,

and we're starting to really kind of crowdsource this navigation.

ve bu kalabalıklı yol göstericileri kullanmaya başlıyoruz.

And as we just heard earlier,

Ve az önce duyduğumuz gibi,

of course, we're also learning how to put information on dumb objects.

aptal meseleler hakkında nasıl bilgi vermeyi öğreniyoruz.

Things that don't have any wiring in them at all,

Bunlarla tamamen alakasız şeyleri

we're learning how to include

bu sistemlere

in these systems of notation and navigation.

ve seferlere nasıl eklemeyi öğreniyoruz.

Part of what we're finding with this

Bununla bulduğumuz şeylerden bir tanesi,

is that what we thought

üretimin ve harcamanın

was the major point

temel noktası olduğunu

of manufacturing and consumption,

düşündüğümüz şey,

which is to get a bunch of stuff,

meseleyi anlamak için,

is not, in fact,

aslında

how we really live best in dense environments.

yoğun çevrelerde en iyi nasıl yaşarız değil.

What we're finding is that what we want

Bulduğumuz şey istediğimizin

is access to the capacities of things.

şeylerin kapasitelerine erişebilmek.

My favorite example is a drill. Who here owns a drill, a home power drill?

Favori örneğim matkap. Kimin bir ev matkabı var?

Okay. I do too.

Peki, benim de var.

The average home power drill is used somewhere between six and 20 minutes

Ortalama bir ev matkabı sorduğunuz kişiye göre bütün ömrünün

in its entire lifetime,

6 ve 20 arasında dakikada

depending on who you ask.

bir yerlerde kullanılır.

And so what we do is we buy these drills

Ve bizim yaptığımız

that have a potential capacity of thousands of hours of drill time,

bu yüzlerce kez delme zaman kapasitesine sahip olan bu matkapları satın almak,

use them once or twice to put a hole in the wall and let them sit.

bir veya iki defa duvarı delme için kullanmak ve sonra rafa kaldırmak.

Our cities, I would put to you,

Şunu size belirtmek isterim ki şehirlerimiz

are stockpiles of these surplus capacities.

bu fazlalık kapasitelerinin stokları.

And while we could try and figure out

Ve biz bu kapasiteleri kullanmak için yeni yollar

new ways to use those capacities --

ararken ve bakarken

such as cooking or making ice sculptures

yemek yapmak ve buz heykel yapmak

or even a mafia hit --

veya bir mafya vurmak gibi--

what we probably will find

muhtemelen bulacağımız şey,

is that, in fact, turning those products into services

aslında bu ürünleri istediğimiz an

that we have access to when we want them,

ulaşabileceğimiz servislere dönüştürmek

is a far smarter way to go.

kullanmak için daha akıllıca bir yol.

And in fact, even space itself is turning into a service.

Ve aslında, alanın kendisi bile servise dönüşüyor.

We're finding that people can share the same spaces,

İnsanların aynı alanı kullanabileceğini,

do stuff with vacant space.

boş alanlarda şeyler yapabileceğini görüyoruz.

Buildings are becoming bundles of services.

Binalar servis yığınlarına dönüşüyor.

So we have new designs

Bundan dolayı

that are helping us take mechanical things that we used to spend energy on --

enerji harcadığımız mekanik şeyleri alırken bize yardımcı olan

like heating, cooling etc. --

ısıtma, soğutma vb. gibi

and turn them into things that we avoid spending energy on.

ve enerji kullanmaktan kaçınmamızı sağlayan şeylere dönüştüren yeni dizaynlarımız var.

So we light our buildings with daylight.

Bu nedenle yapılarımızı gün ışığıyla aydınlatıyoruz.

We cool them with breezes. We heat them with sunshine.

Ve rüzgarla soğutuyoruz. Güneş ışığıyla ısıtıyoruz.

In fact, when we use all these things,

Aslında tüm bunları kullandığımızda

what we've found is that, in some cases,

bulduğumuz şey bazı durumlarda

energy use in a building can drop as much as 90 percent.

bir yapıda enerji kullanımının yüzde 90’a yakın azalabileceği.

Which brings on another threshold effect

Benim baca boşaltımı dediğim

I like to call furnace dumping,

başka bir eşik etkisini getiriyor,

which is, quite simply,

Basit olarak

if you have a building that doesn't need to be heated with a furnace,

eğer bir bacayla ısıtılmak zorunda olmayan bir yapınız varsa,

you save a whole bunch of money up front.

bir yığın para tasarruf edersiniz.

These things actually become cheaper to build

Bunlar aslında inşa etmek için alternatiflerinden

than the alternatives.

daha ucuza geliyor.

Now when we look at being able

Şimdi ürünlerimizi kullanmayı,

to slash our product use, slash our transportation use,

toplu taşıma araçlarını kullanımını bizim yapıların enerji kullanımını

slash our building energy use,

teşvik edebilmeye baktığımızda

all of that is great, but it still leaves something behind.

hepsi güzel, fakat hala bir şey geride bırakılıyor.

And if we're going to really, truly become sustainable cities,

Ve eğer gerçekten sürdürülebilir şehirlerimiz olacaksa

we need to think a little differently.

biraz farklı düşünmek zorundayız.

This is one way to do it.

Bu bir yol.

This is Vancouver's propaganda about how green a city they are.

Bu nasıl çevreci şehir olduklarıyla alakalı Vancouver’ın propagandası.

And certainly lots of people have taken to heart

Ve kesinlikle bir sürü insanın

this idea that a sustainable city is covered in greenery.

yeşillikle çevrilmiş sürdürülebilir şehir fikrine sempatisi var.

So we have visions like this.

Bundan dolayı böyle vizyonlara sahibiz.

We have visions like this. We have visions like this.

Bunun gibi vizyonlara sahibiz. Bunun gibi vizyona sahibiz.

Now all of these are fine projects,

Şimdi bütün bunlar güzel projeler,

but they really have missed an essential point,

fakat yukarıdaki yapraklarla ilgili değil

which is it's not about the leaves above,

sistemin altıyla ilgili

it's about the systems below.

temel bir nokta kaçırılıyor.

Do they, for instance, capture rainwater

Örneğin, su kullanımımızı azaltmak için

so that we can reduce water use?

yağmur suyunu kullanıyorlar mı?

Water is energy intensive.

Su yoğun enerji.

Do they, perhaps, include green infrastructure,

Evlerimizden dışarı akan

so that we can take runoff

ve temizlenip filtrelenerek

and water that's going out of our houses

caddedeki ağaçlarımızı

and clean it and filter it

büyütecek suyu elde edebileceğimiz

and grow urban street trees?

yeşil altyapı var mı?

Do they connect us back to the ecosystems around us

Örneğin bizi nehirlerle iletişime geçirme

by, for example, connecting us to rivers

ve tekrardan kazanmaya müsaade etmek gibi

and allowing for restoration?

etrafımızdaki çevreyle biz arasında tekrardan iletişimi kuruyor mu?

Do they allow for pollination,

Arı ve kelebekler gibilerinin

pollinator pathways

şehirlerimize geri geleceği

that bees and butterflies and such can come back into our cities?

tozlanmayı, tozlu yolları sağlıyorlar mı?

Do they even take the very waste matter

Hatta yemeklerden, fiberden

that we have from food and fiber and so forth,

ve benzerlerinden arda kalan çok kötü maddeleri alıp

and turn it back into soil

toprak ve karbona

and sequester carbon --

dönüştürüyorlar mı?

take carbon out of the air

şehirlerimizde yapılan işlemlerdeki

in the process of using our cities?

havadan karbonu dışarı çıkarıyorlar mı?

I would submit to you that all of these things are not only possible,

Size şunu arzetmeliyim ki bütün bunlar sadece mümkün değil

they're being done right now,

aynı zamanda yapılıyorlar da

and that it's a darn good thing.

ve bu son derece iyi bir şey.

Because right now, our economy by and large

Çünkü şuan, ekonomimiz

operates as Paul Hawken said,

Paul Hawken’in dediği gibi işlemektedir;

"by stealing the future, selling it in the present

“gelecekten çalarak şuan satılıyor

and calling it GDP."

ve buna GDP deniliyor.”

And if we have another eight billion

Ve eğer diğer sekiz milyar

or seven billion,

veya yedi milyar,

or six billion, even, people,

veya 6 milyar insanının

living on a planet where their cities also steal the future,

yaşadığı geleceği çalan şehirlerimiz varsa,

we're going to run out of future really fast.

gerçekten hızlıca geleceği tüketeceğiz.

But if we think differently,

Fakat eğer farklı düşünürsek,

I think that, in fact, we can have cities

bence sadece sıfır salınımı olan değil

that are not only zero emissions,

ayrıca sınırsız imkanı olan

but have unlimited possibilities as well.

şehirlere sahip olabiliriz.

Thank you very much.

Çok teşekkür ederim.

(Applause)

(Alkışlar)