John Hardy: My green school dream

John Hardy: Yeşil okul rüyam

109,236 views ・ 2010-11-22

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Ömer Genal Gözden geçirme: osman oguz ahsen
00:15
I grew up
0
15260
2000
Ben Kanada'da küçük bir köyde
00:17
in a very small village in Canada,
1
17260
3000
yetiştim,
00:20
and I'm an undiagnosed
2
20260
3000
ve bir teşhisi konmamış
00:23
dyslexic.
3
23260
2000
bir dyslexic'im (okuma ve yazma zorluğu çeken insanlar için kullanılan bir terim).
00:25
I had a really hard time in school.
4
25260
3000
Okulda çok zor anlarım oldu.
00:28
In fact, my mother told me eventually
5
28260
2000
Aslında, annem en sonunda bana
00:30
that I was the little kid in the village
6
30260
2000
benim, okula giderken bütün yol boyunca ağlayan
00:32
who cried all the way to school.
7
32260
3000
küçük bir çocuk olduğumu söyledi.
00:37
I ran away.
8
37260
2000
Kaçtım.
00:39
I left when I was 25 years old to go to Bali,
9
39260
3000
Bali'ye gitmek için ayrıldığımda 25 yaşındaydım.
00:44
and there I met my incredible wife, Cynthia,
10
44260
3000
Ve orada mükemmel eşim Cynthia ile tanıştım,
00:47
and together, over 20 years,
11
47260
3000
ve birlikte 20 yıldan fazla,
00:50
we built an amazing jewelry business.
12
50260
3000
şaşırtıcı bir mücevher ticareti kurduk.
00:53
It was a fairy tale, and then we retired.
13
53260
3000
Bir peri masalı gibiydi, ve sonra emekli olduk.
00:56
Then she took me to see a film
14
56260
2000
Sonra o beni bir filmi izlemeye götürdü,
00:58
that I really didn't want to see.
15
58260
3000
ki benim aslında görmek istemediğim bir film.
01:01
It ruined my life --
16
61260
3000
Yaşamımı altüst etti.
01:04
(Laughter)
17
64260
2000
(Gülüşler)
01:06
"The Inconvenient Truth" and Mr. Gore.
18
66260
3000
"Uygunsuz Bir Gerçek" ve Bay Gore.
01:09
I have four kids,
19
69260
3000
Dört çocuğum var,
01:12
and even if part of what he says is true,
20
72260
3000
ve söylediklerinin parçası doğru olsa bile,
01:15
they're not going to have the life that I had.
21
75260
3000
Çocuklarımın benim sahip olmuş olduğum hayatı olmayacak.
01:19
And I decided at that moment
22
79260
3000
Ve o an karar verdim ki
01:22
that I would spend the rest of my life
23
82260
3000
ben yaşamımın geri kalanını
01:25
doing whatever I could
24
85260
3000
onların imkanlarının iyileştirmek için
01:28
to improve their possibilities.
25
88260
3000
elimden gelenleri yaparak harcamalıyım.
01:32
So here's the world,
26
92260
2000
Evet, burası dünya,
01:34
and here we are in Bali.
27
94260
3000
ve işte biz Balide'yiz.
01:37
It's a tiny, little island --
28
97260
2000
60 a 90 mil boyutlarında
01:39
60 miles by 90 miles.
29
99260
2000
minik, ufak bir ada.
01:41
It has an intact Hindu culture.
30
101260
3000
Bozulmamış bir Hint kültürüne sahip.
01:44
Cynthia and I were there.
31
104260
2000
Cynthia ve ben oradaydık.
01:46
We had had a wonderful life there,
32
106260
3000
Orada mükemmel bir hayatımız vardı,
01:49
and we decided to do something unusual.
33
109260
3000
ve olağandışı bir şey yapmaya karar verdik.
01:52
We decided to give back
34
112260
3000
Yöresel olarak
01:55
locally.
35
115260
2000
geri vermeye karar verdik.
01:57
And here it is: it's called the Green School.
36
117260
3000
Ve işte, adı Green School.
02:00
I know it doesn't look like a school,
37
120260
2000
Biliyorum bir okula benzemiyor.
02:02
but it is something we decided to do,
38
122260
3000
fakat yapmaya karar verdiğimiz birşey,
02:05
and it is extremely,
39
125260
2000
ve son derece
02:07
extremely green.
40
127260
3000
son derece yeşil.
02:10
The classrooms have no walls.
41
130260
3000
Sınıfların duvarı yok.
02:13
The teacher is writing on a bamboo blackboard.
42
133260
3000
Öğretmen bambu tahtasına yazıyor.
02:16
The desks are not square.
43
136260
3000
Masalar kare değil.
02:19
At Green School, the children are smiling --
44
139260
3000
Green School'da öğrenciler gülümsüyor,
02:22
an unusual thing for school, especially for me.
45
142260
3000
okul için tuhaf bir durum, özellikle bana göre.
02:25
And we practice holism.
46
145260
3000
Ve biz doğanın bütünlüğü inancı holizmi uyguladık.
02:28
And for me it's just the idea
47
148260
2000
Ve bana göre bu sadece bir fikir
02:30
that, if this little girl
48
150260
2000
ki eğer bu küçük kız
02:32
graduates as a whole person,
49
152260
2000
tam bir insan olarak mezun olursa
02:34
chances are
50
154260
2000
olasılıklar,
02:36
she'll demand a whole world --
51
156260
2000
o bütün bir dünya talep edecek,
02:38
a whole world --
52
158260
2000
üzeinde yaşanacak
02:40
to live on.
53
160260
2000
bütün bir dünya.
02:42
Our children spend 181 days
54
162260
3000
Çocuklarımız bir kutunun içinde okula gitmek için
02:45
going to school in a box.
55
165260
3000
181 günlerini harcıyorlar.
02:48
The people that built my school
56
168260
2000
Okulumu inşa eden insanlar aynı zamanda
02:50
also built the prison and the insane asylum
57
170260
3000
aynı malzemelerden
02:53
out of the same materials.
58
173260
3000
hastane ve deliler sığınağı da inşa ettiler,
02:58
So if this gentleman
59
178260
2000
Eğer bu beyefendi
03:00
had had a holistic education,
60
180260
2000
holistic bir eğitim almış olsa
03:02
would he be sitting there?
61
182260
2000
orada oturuyo olur muydu?
03:04
Would he have had more possibilities in his life?
62
184260
3000
Yaşamında daha fazla imkanlar olurmuydu?
03:09
The classrooms have natural light.
63
189260
2000
Sınıfların doğal ışığı var.
03:11
They're beautiful. They're bamboo.
64
191260
3000
Onlar güzel. Onlar bamboo.
03:14
The breeze passes through them.
65
194260
2000
Aralarından hafif bir rüzgar geçiyor.
03:16
And when the natural breeze isn't enough,
66
196260
3000
Ve doğal esinti yeterli olmadığı zaman,
03:19
the kids deploy bubbles,
67
199260
2000
çocuklar çarşafları yayıyorlar,
03:21
but not the kind of bubbles you know.
68
201260
2000
fakat sizin bildiğiniz çarşaflardan değil.
03:23
These bubbles are made from natural cotton
69
203260
2000
Bunlar doğal pamuktan yapılmadır,
03:25
and rubber from the rubber tree.
70
205260
3000
ve kauçuk da kauçuk ağacından.
03:28
So we basically turned the box
71
208260
2000
Böylece biz temel olarak kutuyu
03:30
into a bubble.
72
210260
2000
bir kabarcığa dönüştürdük.
03:32
And these kids know
73
212260
2000
Ve bu çoçuklar biliyorlar ki
03:34
that painless climate control
74
214260
3000
zahmetsiz klima kontrolü
03:37
may not be
75
217260
2000
geleceklerini bir parçası
03:39
part of their future.
76
219260
2000
olamayacak.
03:42
We pay the bill at the end of the month,
77
222260
2000
Biz ayın sonunda faturayı ödüyoruz,
03:44
but the people that are really going to pay the bill
78
224260
2000
fakat gerçekte faturayı ödeyecek insanlar
03:46
are our grandchildren.
79
226260
2000
bizim torunlarımız.
03:49
We have to teach the kids
80
229260
2000
Biz çocuklarımızı eğitmeliyiz ki
03:51
that the world is not indestructible.
81
231260
3000
dünya tahrip olunamaz olsun.
03:56
These kids did a little graffiti on their desks,
82
236260
3000
Bu çocuklar masalarının üzerine ufak bir graffiti yaptılar
03:59
and then they signed up for two extra courses.
83
239260
3000
ve sonra iki ekstra ders için kayıt yaptılar.
04:02
The first one was called sanding
84
242260
3000
İlki kum,
04:05
and the second one was called re-waxing.
85
245260
3000
ikincisi mumlama.
04:08
But since that happened,
86
248260
3000
Fakat meydana geldiğinden bu yana,
04:11
they own those desks.
87
251260
3000
o masalara sahipler.
04:14
They know they can control their world.
88
254260
3000
Onlar dünyalarını kontrol edebilmeyi biliyorlar.
04:18
We're on the grid. We're not proud of it.
89
258260
3000
Biz ızgaranın üzerindeyiz; bununla gurur duymuyoruz,
04:21
But an amazing alternative energy company in Paris
90
261260
3000
fakat Paris'teki hayret verici alternatif enerji şirketi
04:24
is taking us off the grid with solar.
91
264260
3000
güneş enerşisiyle ızgaralardan kurtarıyor.
04:27
And this thing
92
267260
2000
Ve bu şey
04:29
is the second vortex to be built in the world,
93
269260
3000
dünyada inşa edilen ikinci girdap,
04:32
in a two-and-a-half meter drop on a river.
94
272260
3000
bir nehir üzerinde iki buçuk metre düşüşün içinde.
04:35
When the turbine drops in,
95
275260
2000
Türbün bıraktığı zaman,
04:37
it will produce 8,000 watts of electricity,
96
277260
2000
8000 wattlık elektrik üretecek,
04:39
day and night.
97
279260
2000
gece ve gündüz.
04:41
And you know what these are.
98
281260
2000
Ve siz bunların ne olduğunu biliyorsunuz.
04:43
There's nowhere to flush.
99
283260
2000
Hiçbiryerde sifon yok.
04:45
And as long as we're taking our waste
100
285260
2000
Ve atıklarımızı alıp
04:47
and mixing it with a huge amount of water --
101
287260
2000
büyük miktarda suyla karıştırdıkça
04:49
you're all really smart, just do the math.
102
289260
3000
siz hepiniz gerçekten zekisiniz, matematiğini siz yapın.
04:52
How many people times how much water.
103
292260
2000
Kaç tane insan kere ne kadar su.
04:54
There isn't enough water.
104
294260
2000
Yeterli su yok.
04:56
These are compost toilets,
105
296260
2000
Bunlar gübre tuvaletler.
04:58
and nobody at the school wanted to know about them,
106
298260
3000
Ve okuldaki hiçkimse onlar hakkında bir şey bilmek istemediler.
05:01
especially the principal.
107
301260
2000
özellikle okul müdürü.
05:04
And they work. People use them. People are okay.
108
304260
3000
Siz çalışıyorsunuz, insanlar onları kullanıyorlar. İnsanlar tamam.
05:07
It's something you should think about doing.
109
307260
3000
Bu sizin yapmayı düşünmeniz gereken bir şey.
05:11
Not many things didn't work.
110
311260
3000
Bir çok şey çalışmadı.
05:14
The beautiful canvas and rubber skylights
111
314260
3000
Güzel çadır ve kauçuk çatı penceresi
05:17
got eaten by the sun in six months.
112
317260
2000
altı ayda güneş tarafından yendi.
05:19
We had to replace them with recyclable plastic.
113
319260
3000
Biz onları geri dönüşümlü plastic ile değiştirmek zorunda kaldık.
05:23
The teachers dragged giant PVC whiteboards
114
323260
3000
Öğretmenler devasa PVC beyaz tahtaları
05:26
into the classrooms.
115
326260
2000
sınıflara taşıdılar,
05:28
So we had some good ideas:
116
328260
2000
yani iyi fikilerimiz vardı.
05:30
we took old automobile windshields, put paper behind them
117
330260
3000
Eski otomobilin öncamını aldık, arkasından kağıt geçirdik
05:33
and created the first alternative
118
333260
2000
ve beyaz tahtaya ilk alternatifi
05:35
to the whiteboard.
119
335260
2000
ortaya çıkardık.
05:39
Green School sits in south-central Bali,
120
339260
3000
Green School Bali'nin merkezi güneyinde yeralıyor,
05:42
and it's on 20 acres
121
342260
2000
ve dalgalı bir bahçeden
05:44
of rolling garden.
122
344260
2000
20 acre(16hektar) üzerinde.
05:46
There's an amazing river traveling through it,
123
346260
3000
Üzerinde yolculuk yapılan hayret verici bir nehir var,
05:49
and you can see there
124
349260
2000
ve orada görebilirsiniz
05:51
how we manage to get across the river.
125
351260
3000
nehirden karşıya geçmekle nasıl başa çıktık.
05:54
I met a father the other day; he looked a little crazed.
126
354260
3000
Diğer bir gün bir babayla tanıştım. Biraz çıldırmış gözüküyordu.
05:57
I said, "Welcome to Green School."
127
357260
2000
Dedim ki, "Green School'a hoşgeldiniz"
05:59
He said, "I've been on an airplane for 24 hours."
128
359260
3000
O dedi ki, " Ben 24 saattir uçaktaydım."
06:03
I asked him, "Why?"
129
363260
3000
Ben niye diye sordum.
06:06
He said, "I had a dream once about a green school,
130
366260
3000
O dedi ki, "Yeşil bir okula dair hayallerim vardı,
06:09
and I saw a picture of this green school,
131
369260
2000
ve bu yeşil okulun bir resmini gördüm,
06:11
I got on an airplane.
132
371260
2000
ucağa atladım.
06:13
In August I'm bringing my sons."
133
373260
3000
Ağustosta çoçuklarımı getireceğim."
06:16
This was a great thing.
134
376260
2000
Bu büyük bir şeydi.
06:18
But more than that,
135
378260
2000
Fakat ondan daha öte,
06:20
people are building green houses around Green School,
136
380260
3000
insanlar Green School'un etrafına yeşil evler inşa ediyorlardı,
06:23
so their kids can walk to school on the paths.
137
383260
3000
böylece çocukları patikalar üzerinden okula yürüyebiliyorlar.
06:27
And people are bringing their green industries,
138
387260
2000
Ve insanlar yeşil endüstrilerini getiriyorlar,
06:29
hopefully their green restaurants,
139
389260
2000
ümitle yeşil restaurantlarını,
06:31
to the Green School.
140
391260
2000
Green School'a.
06:33
It's becoming a community.
141
393260
2000
Bir topluluk meydana geliyor.
06:35
It's becoming a green model.
142
395260
3000
Yeşil bir model meydana geliyor.
06:38
We had to look at everything.
143
398260
2000
Herşeyin üzerine bakmalıydık.
06:40
No petrochemicals in the pavement.
144
400260
2000
Asfalttta petrokimyasallar yok.
06:42
No pavement.
145
402260
2000
Asfalt yok.
06:44
These are volcanic stones laid by hand.
146
404260
2000
Bunlar elle konulmuş volkanik taşlar.
06:46
There are no sidewalks.
147
406260
2000
Kaldırımlar yok.
06:48
The sidewalks are gravel. They flood when it rains,
148
408260
3000
Kaldırımlar çakıltan, yağmur yağdığında sel alır.
06:51
but they're green.
149
411260
2000
Fakat onlar yeşil.
06:53
This is the school buffalo.
150
413260
2000
Bu okul buffalosu.
06:57
He's planning to eat that fence for dinner.
151
417260
3000
Akşam yemeği için o çiti yemeği planlıyor.
07:00
All the fences at Green School are green.
152
420260
2000
Green School'daki bütün çitler yeşil.
07:02
And when the kindergarten kids
153
422260
2000
Ve geçenlerde anaokulu öğrencileri
07:04
recently moved their gate,
154
424260
2000
kapılarını hareket ettirdiklerinde
07:06
they found out the fence was made out of tapioca.
155
426260
3000
çitlerin tapyocadan yapıldığını keşfettiler.
07:09
They took the tapioca roots up to the kitchen,
156
429260
3000
Tapyocayı alıp mutfağa getirmişler,
07:12
sliced them thinly and made delicious chips.
157
432260
3000
ince ince dilimleyip leziz cipsler yapmışlar.
07:15
Landscaping.
158
435260
3000
Peysaj
07:18
We manage to keep the garden that was there
159
438260
2000
Biz herbir sınıfın tam köşesindeki bahçeleri
07:20
running right up to the edge of each of the classrooms.
160
440260
3000
işletmeyi sürdürmeye çalıştık.
07:23
We dropped them gently in.
161
443260
2000
Nazikçe kazdık.
07:25
We made space for these guys
162
445260
3000
Bali'nin son siyah domuzları olan
07:28
who are Bali's last black pigs.
163
448260
3000
bu adamlar için alan yaptık.
07:32
And the school cow
164
452260
2000
Ve okul ineği
07:34
is trying to figure out
165
454260
2000
oyun alanındaki çimen biçme makinasının yerini
07:36
how to replace the lawnmower
166
456260
2000
nasıl alabileceğini
07:38
on the playing field.
167
458260
2000
anlamaya çalışıyor.
07:40
These young ladies
168
460260
2000
Bu genç hanımefendiler
07:42
are living in a rice culture,
169
462260
2000
pirinç kültürünün içinde yaşıyorlar,
07:44
but they know something that few people know in a rice culture.
170
464260
3000
fakat onlar pirinç kültüründeki çok az insanın bildiği birşey biliyorlar.
07:47
They know how to plant organic rice,
171
467260
2000
Onlar organik pirinçi nasıl dikeceklerini biliyorlar,
07:49
they know how to look after it,
172
469260
2000
onunla nasıl ilgileneceklerini biliyorlar,
07:51
they know how to harvest and they know how to cook it.
173
471260
3000
onu nasıl hasat edeceklerini ve nasıl pişireceklerini biliyorlar.
07:54
They're part of the rice cycle
174
474260
2000
Onlar pirinç döngüsünün bir parçasılar,
07:56
and these skills will be valuable
175
476260
2000
ve bu yetenekler onlar için gelecekte
07:58
for them in their future.
176
478260
2000
çok değerli olacak.
08:00
This young man is picking organic vegetables.
177
480260
3000
Bu genç adam organik sebzeler topluyor.
08:04
We feed 400 people lunch every day
178
484260
3000
Biz hergün 400 insana öğle yemeği veriyoruz.
08:07
and it's not a normal lunch. There's no gas.
179
487260
3000
Ve bu normal bir yemek değil. Yakıt yok.
08:10
Local Balinese women
180
490260
2000
Balili yerel kadınlar
08:12
cook the food on sawdust burners
181
492260
3000
testere talaşları üzerinde yiyeceği pişiriyorlar,
08:15
using secrets that only their grandmothers know.
182
495260
3000
ve sadece büyükannelerinin bildiği sırları kullanarak.
08:19
The food is incredible.
183
499260
3000
Yemekler harikulade.
08:23
Green School is a place of pioneers,
184
503260
2000
Green School öncülerin, yerel ve küresel
08:25
local and global.
185
505260
2000
olanların yeridir.
08:27
And it's a kind of microcosm
186
507260
2000
Ve küreselleşmiş dünyanın
08:29
of the globalized world.
187
509260
2000
küçük bir dünya örneği.
08:31
The kids are from 25 countries.
188
511260
2000
Çocuklar 25 ülkeden.
08:33
When I see them together,
189
513260
2000
Biz onları bir arada gördüğümüz zaman,
08:35
I know that they're working out
190
515260
3000
biliyoruz ki onlar gelecekte
08:38
how to live in the future.
191
518260
3000
nasıl yaşayacakları üzerine çalışıyorlar.
08:41
Green School is going into its third year
192
521260
2000
Green School üçüncü yılına giriyor,
08:43
with 160 children.
193
523260
2000
160 öğrencisiyle.
08:45
It's a school where you do learn reading --
194
525260
2000
Burası okumayı -
08:47
one of my favorites --
195
527260
2000
benim favorilerimden biri -
08:49
writing -- I was bad at it --
196
529260
2000
yazmayı - benim kötü olduğum alanlardan biriydi -
08:51
arithmetic.
197
531260
2000
ve hesaplamayı öğrendikleri bir okul.
08:53
But you also learn other things.
198
533260
2000
Fakat başka şeyler de öğreniyorsunuz.
08:55
You learn bamboo building.
199
535260
2000
Bamboo inşasını öğreniyorsunuz.
08:57
You practice
200
537260
2000
Antik Bali sanatlarını
08:59
ancient Balinese arts.
201
539260
2000
uyguluyorsunuz.
09:01
This is called mud wrestling in the rice fields.
202
541260
3000
Bu pirinç alanında çamur güreşidir.
09:04
The kids love it.
203
544260
2000
Çocuklar ona bayılıyorlar.
09:06
The mothers aren't quite convinced.
204
546260
2000
Anneleri o kadar ikna olmuş değil.
09:08
(Laughter)
205
548260
2000
(Gülüşler)
09:10
We've done a lot of outrageous things in our lives,
206
550260
2000
Biz hayatımızdan çok fena şeyler yapmıştık,
09:12
and we said, okay, local, what does "local" mean?
207
552260
3000
ve biz dedik ki tamam, yöresel. Yöresel ne demek?
09:15
Local means
208
555260
2000
Yöresel şu demek
09:17
that 20 percent of the population of the school
209
557260
2000
okulun nüfusunun yüzde 20si
09:19
has to be Balinese,
210
559260
2000
Balili olmalı.
09:21
and this was a really big commitment.
211
561260
2000
Ve bu gerçekten büyük bir vaatti.
09:23
And we were right.
212
563260
2000
Ve biz haklıydık.
09:25
And people are coming forward
213
565260
2000
Dünyanın her tarafından
09:27
from all over the world
214
567260
3000
insanlar Bali Burs Fonu'na destek vermek için
09:30
to support the Balinese Scholarship Fund,
215
570260
3000
ileri atılıyorlardı,
09:33
because these kids will be Bali's next green leaders.
216
573260
4000
çünkü bu çoçuklar Bali'nin gelecekteki yeşil liderleri olacaktı.
09:37
The teachers are as diverse
217
577260
2000
Öğretmenler öğrenciler kadar
09:39
as the student body,
218
579260
2000
çeşitliydi.
09:41
and the amazing thing
219
581260
2000
Ve hayret verici şey şu ki
09:43
is that volunteers are popping up.
220
583260
2000
gönüllüler ortaya çıkıyordu.
09:45
A man came from Java
221
585260
2000
Cava Adası'ndan bir adam geldi,
09:47
with a new kind of organic agriculture.
222
587260
2000
yeni bir organik tarım çeşitiyle.
09:49
A woman came from Africa with music.
223
589260
3000
Afrika'dan bir kadın geldi müsikle.
09:52
And together these volunteers and the teachers
224
592260
3000
Ve bu gönüllüler ve öğretmenlerle birlikte
09:55
are deeply committed
225
595260
2000
yeni küresel yeşil bir nesil
09:57
to creating a new generation
226
597260
2000
meydana getirmek için
09:59
of global, green leaders.
227
599260
3000
derin bir şekilde bağlıydılar.
10:03
The Green School effect --
228
603260
2000
Green School etkisi -
10:05
we don't know what it is.
229
605260
2000
ne olduğunu bilmediğimiz bir şey.
10:07
We need someone to come and study it.
230
607260
2000
Birinin gelip üzerinde çalışmasına ihtiyacığımız var.
10:09
But what's happening, our learning-different kids --
231
609260
3000
Fakat ne oluyor bizim öğrenen farklı çocuklarımız-
10:12
dyslexic --
232
612260
2000
dyslexic ( okuma güçlüğü çeken)
10:14
we've renamed them prolexic --
233
614260
3000
prolexic olarak yeniden adlandırdık -
10:17
are doing well in these beautiful, beautiful classrooms.
234
617260
4000
bu mükemmel sınıflarda çok iyi yapıyorlardı.
10:21
And all the kids are thriving.
235
621260
3000
Ve bütün bu çocuklar gelişiyordu.
10:24
And how did we do all this?
236
624260
2000
Ve bütün bunları biz nasıl yaptık?
10:26
On giant grass.
237
626260
3000
Dev çimenlerin üzerinde.
10:29
It's bamboo.
238
629260
2000
Bamboo.
10:31
It comes out of the ground like a train.
239
631260
3000
Bir tren gibi zeminden yukarı çıkar.
10:34
It grows as high as a coconut tree in two months
240
634260
3000
İki ay içerisinde coconut ağacı gibi kadar yükselir.
10:38
and three years later it can be harvested
241
638260
2000
Ve 3 yıl sonra hasat edilebilir,
10:40
to build buildings like this.
242
640260
2000
bu gibi binaları inşa etmek için.
10:42
It's as strong and dense as teak
243
642260
4000
Hint meşesi kadar sık ve güçlüdür.
10:46
and it will hold up any roof.
244
646260
3000
Ve herhangi bir çatıyı tutabilir.
10:50
When the architects came, they brought us these things,
245
650260
3000
Mimarlar geldiğinde, bu şeyleri bizlere getirdiler,
10:53
and you've probably seen things like this.
246
653260
2000
ve muhtemelen bu gibi şeyleri daha once görmüştünüz.
10:55
The yellow box was called the administration complex.
247
655260
3000
Sarı kutu yönetim kompleksi olarak adlandırılmıştı.
10:58
(Laughter)
248
658260
2000
(Gülüşler)
11:00
We squashed it, we rethought it,
249
660260
3000
Bir onu ezdik, ve yeniden düşündük,
11:03
but mainly we renamed it
250
663260
3000
fakat, temel olarak onu
11:06
"the heart of school,"
251
666260
2000
okulun kalbi olarak yeniden isimlendirdik.
11:08
and that changed everything forever.
252
668260
2000
Ve o herşeyi sonsuza kadar değiştirdi.
11:10
It's a double helix.
253
670260
2000
Bu çift heliks.
11:12
It has administrators in it
254
672260
2000
Yöneticiler, birçok ve daha birçok şey
11:14
and many, many other things.
255
674260
2000
içinde var.
11:16
And the problem of building it --
256
676260
2000
Onu inşa ederkenki problem,
11:18
when the Balinese workers
257
678260
2000
Balili işciler
11:20
saw long reams of plans,
258
680260
3000
bu planları gördüklerinde
11:23
they looked at them and said, "What's this?"
259
683260
3000
onlara baktılar ve dediler ki "Bu nedir?"
11:26
So we built big models.
260
686260
2000
Bu yüzden büyük modeller inşa ettik.
11:28
We had them engineered by the engineers.
261
688260
3000
Mühendislerce planlaştırdık.
11:31
And Balinese carpenters like this
262
691260
2000
Ve bu gibi Balili marangozlar
11:33
measured them with their bamboo rulers,
263
693260
3000
bamboo cetvelleri ile onları ölçtüler,
11:36
selected the bamboo and built the buildings
264
696260
3000
bambooları sectiler ve
11:39
using age-old techniques,
265
699260
3000
çağlık eski teknikleri kullarak büyük çoğunlukla elle
11:42
mostly by hand.
266
702260
3000
inşa ettiler.
11:45
It was chaos.
267
705260
3000
Bir kaostu.
11:48
And the Balinese carpenters want to be as modern as we do,
268
708260
3000
Balili marangozlar bizim gibi modern olmalarını istediler ve
11:51
so they use metal scaffolding
269
711260
3000
bu yüzden metal kereste kullandılar,
11:54
to build the bamboo building
270
714260
3000
bamboo binası inşa etmek için.
11:57
and when the scaffolding came down,
271
717260
3000
Ve kereste çöktüğü zaman
12:02
we realized that we had a cathedral,
272
722260
3000
farkettik ki bir katedrale sahipmiştik.
12:05
a cathedral to green,
273
725260
2000
bir katedral yeşil için,
12:07
and a cathedral to green education.
274
727260
3000
ve bir katedral yeşil eğitimi.
12:10
The heart of school has seven kilometers
275
730260
2000
Okulun kalbinde
12:12
of bamboo in it.
276
732260
2000
yedi kilometrelik bamboo kullanıldı.
12:14
From the time the foundations were finished,
277
734260
2000
Temeli bittiği zamanda üç ay içinde
12:16
in three months it had roofs and floors.
278
736260
3000
katları ve çatışı vardı.
12:19
It may not be the biggest bamboo building in the world,
279
739260
3000
Dünyadaki en büyük bambo binası olmayabilir
12:22
but many people believe
280
742260
2000
fakat bir çok insan inanıyorlar ki
12:24
that it's the most beautiful.
281
744260
3000
bu en güzel olanı.
12:27
Is this doable in your community?
282
747260
3000
Bu sizin toplulukta yapabilir mi?
12:30
We believe it is.
283
750260
2000
Biz yapılabilieceğini inanıyoruz.
12:32
Green School is a model we built for the world.
284
752260
3000
Green School, bizim dünya için inşa ettiğimiz bir model.
12:35
It's a model we built for Bali.
285
755260
3000
Bali için inşa ettiğimiz bir model.
12:38
And you just have to follow these simple, simple rules:
286
758260
3000
Ve sizin sadece şu üç basit kuralı takip etmeniz gerekiyor.
12:41
be local,
287
761260
2000
yöresel ol,
12:43
let the environment lead
288
763260
2000
çevrenin öncülüğüne izin ver
12:45
and think about
289
765260
2000
ve torunlarınız nasıl inşa ederlerdi
12:47
how your grandchildren might build.
290
767260
4000
onu düşün.
12:51
So, Mr. Gore, thank you.
291
771260
3000
Bu yüzden, Bay Gore, teşekkür ederim.
12:54
You ruined my life,
292
774260
2000
Hayatımı mahvettin,
12:56
but you gave me an incredible future.
293
776260
3000
fakat sen bana inanılmaz bir gelecek verdin.
12:59
And if you're interested in being involved
294
779260
2000
Ve eğer siz Green School'un bitirilmesinde
13:01
in finishing Green School
295
781260
3000
ve dünya etrafında sonraki 50 yılı inşa etmede
13:04
and building the next 50 around the world,
296
784260
2000
dahil olmağa istekliyseniz
13:06
please come and see us.
297
786260
2000
lütfen gelin ve görün.
13:08
Thank you.
298
788260
2000
Teşekkürler.
13:10
(Applause)
299
790260
18000
(Alkışlar)

Original video on YouTube.com
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7