Jacek Utko: Can design save the newspaper?

Jacek Utko soruyor: Tasarım, gazeteleri kurtarabilir mi?

85,515 views ・ 2009-03-31

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Diba Szamosi Gözden geçirme: Meric Aydonat
00:12
Newspapers are dying for a few reasons.
0
12160
3000
Gazeteler birkaç sebepten ötürü yok olur.
00:15
Readers don't want to pay for yesterday's news, and advertisers follow them.
1
15160
4000
Okuyucular dünün haberi için para ödemek istemez ama reklamcılar bunları takip eder.
00:19
Your iPhone, your laptop,
2
19160
2000
iPhonenunuz ,dizüstü bilgisayarınız,
00:21
is much more handy than New York Times on Sunday.
3
21160
3000
pazar günleri New York Times'dan daha kullanışlıdır.
00:24
And we should save trees in the end.
4
24160
3000
Tabii, sonuçta ağaçları da korumalıyız.
00:27
So it's enough to bury any industry.
5
27160
3000
Dolayısıyla bu herhangi bir endüstrinin yok olması için yeterli.
00:30
So, should we rather ask, "Can anything save newspapers?"
6
30160
4000
O halde,"Birşeyler gazeteleri kurtarabilir mi? "sorusunu sormalıyız.
00:34
There are several scenarios for the future newspaper.
7
34160
2000
Gelecekteki gazeteler için pek çok şey senaryo var.
00:36
Some people say it should be free;
8
36160
3000
Bazı insanlar, bedava olmalı diyor;
00:39
it should be tabloid, or even smaller: A4;
9
39160
3000
bazıları tabloit yada hatta daha küçük olmalı: A4 boyutunda olmalı;
00:42
it should be local, run by communities,
10
42160
3000
yerel olmalı, işletme gibi daha küçük gruplar gibi bazı grup
00:45
or niche, for some smaller groups like business --
11
45160
2000
ya da mevkilerdeki kişilerden tarafından yönetilmeli diyor,
00:47
but then it's not free; it's very expensive.
12
47160
3000
ama o zaman bedava olmaz, çok pahalı olur.
00:50
It should be opinion-driven;
13
50160
2000
Daha az haber, daha çok görüş olmalı,
00:52
less news, more views.
14
52160
3000
düşünce ağırlıklı olmalı.
00:55
And we'd rather read it during breakfast,
15
55160
2000
Daha çok sabahları gazete okumayı tercih ederiz,
00:57
because later we listen to radio in a car,
16
57160
3000
çünkü daha sonra arabada radyo dinler,
01:00
check your mail at work and in the evening you watch TV.
17
60160
3000
iş yerinde maillerimizi kontrol eder ve akşamları televizyon izleriz.
01:03
Sounds nice, but this can only buy time.
18
63160
3000
Kulağa hoş geliyor bu ama pek çok zamanınızı alır.
01:06
Because in the long run,
19
66160
2000
Çünkü uzun vadede,
01:08
I think there is no reason, no practical reason
20
68160
2000
bence bir gazetenin ayakta durması için
01:10
for newspapers to survive.
21
70160
3000
sebep yok, geçerli bir sebep yok.
01:13
So what can we do?
22
73160
2000
Peki ne yapabilirz?
01:15
(Laughter)
23
75160
1000
(Kahkahalar)
01:16
Let me tell you my story.
24
76160
2000
Size kendi hikayemi anlatayım.
01:18
20 years ago, Bonnier, Swedish publisher,
25
78160
3000
20 yıl önce Bonnier, İsviçreli yayıncı,
01:21
started to set newspapers in the former Soviet Bloc.
26
81160
4000
eski Sovyet Birliğinde gazete tasarlamaya başladı.
01:25
After a few years, they had several newspapers in central and eastern Europe.
27
85160
3000
Birkaç yıl sonra Orta ve Doğu Avrupa'da pek çok gazeteyi aldı.
01:28
They were run by an inexperienced staff,
28
88160
3000
Bunlar hiçbir görsel kültürü olmayan, görsel sanatlar için herhangi bir bütçe
01:31
with no visual culture, no budgets for visuals --
29
91160
5000
ayırmayan deneyimsiz kişler tarafından yürütülüyordu.
01:36
in many places there were not even art directors.
30
96160
2000
Hatta pek çoğunda sanat direktörleri bile yoktu.
01:38
I decided to be -- to work for them as an art director.
31
98160
4000
Onlara sanat direktörü olmak için orada çalışmaya karar verdim.
01:42
Before, I was an architect, and my grandmother asked me once,
32
102160
3000
Eskiden mimardım ve büyükannem bir keresinde bana
01:45
"What are you doing for a living?"
33
105160
2000
"Geçimini sağlamak için ne yapıyorsun?" diye sormuştu.
01:47
I said, "I'm designing newspapers."
34
107160
2000
Ona "Gazete tasarlıyorum" dediğimde
01:49
"What? There's nothing to design there. It's just boring letters"
35
109160
3000
" Ne? Onlarda tasarlanacak hiç bir şey yok, sadece sıkıcı yazılardan ibaret." demişti.
01:52
(Laughter)
36
112160
1000
(Kahkahalar)
01:53
And she was right. I was very frustrated, until one day.
37
113160
4000
Aslında haklıydı, inanılmaz bir hayal kırklığı yaşamıştım.
01:57
I came to London, and I've seen performance by Cirque du Soleil.
38
117160
4000
Londra'ya geldim ve Cirque du Soleil'i izledim.
02:01
And I had a revelation. I thought,
39
121160
2000
Birden bir aydınlanma geldi,
02:03
"These guys took some creepy,
40
123160
2000
"Bu adamlar ürkütücü,
02:05
run-down entertainment,
41
125160
2000
modası geçmiş eğlenceyi alıp
02:07
and put it to the highest possible level of performance art."
42
127160
4000
en yüksek seviye gösteri sanatına çeviriyorlar." diye düşündüm.
02:11
I thought "Oh my God, maybe I can do the same with these boring newspapers."
43
131160
3000
"Aman Tanrım, belki ben de aynı şeyi bu sıkıcı gazetelere yapabilirim"
02:14
And I did. We started to redesign them, one by one.
44
134160
4000
Ve öyle de yaptım. Onları tek tek yeniden tasarlamaya başladık.
02:18
The front page became our signature.
45
138160
3000
İlk sayfa bizim imzamız haline geldi.
02:21
It was my personal intimate channel to talk to the readers.
46
141160
4000
Bu benim için, okuyucularla konuşabildiğim özel bir kanal oldu.
02:25
I'm not going to tell you stories about teamwork or cooperation.
47
145160
4000
Size takım çalışması ve işbirliği hakkında hikayeler anlatmayacağım.
02:29
My approach was very egotistic.
48
149160
2000
Benim yaklaşımım gayet bencilceydi.
02:31
I wanted my artistic statement,
49
151160
3000
Ben bana ait sanatsal ifadeler,
02:34
my interpretation of reality.
50
154160
2000
gerçekliğin bana ait yorumları istedim.
02:36
I wanted to make posters, not newspapers.
51
156160
2000
Gazeteler değil, posterler tasarlamak istedim.
02:38
Not even magazines: posters.
52
158160
2000
Dergi bile değil: posterler.
02:40
We were experimenting with type,
53
160160
3000
Yazı tarzı üstünde çalışıyorduk,
02:43
with illustration, with photos. And we had fun.
54
163160
3000
resimlendirme, fotoğraflar üstünde çalışıyorduk. Ve eğleniyorduk.
02:46
Soon it started to bring results.
55
166160
3000
Çok geçmeden sonuçlarını almaya başladık.
02:49
In Poland, our pages were named
56
169160
4000
Polonya'da, sayfalarımız üç yıl üst üste
02:53
"Covers of the Year" three times in a row.
57
173160
4000
"Yılın Kapağı" namına layık görüldü.
02:57
Other examples you can see here are from
58
177160
2000
Diğer örnekleri burada görüyorsunuz
02:59
Latvia, Lithuania, Estonia
59
179160
2000
Letonya, Litvanya, Estonya --
03:01
and central European countries.
60
181160
4000
merkez Avrupa ülkeleri.
03:05
But it's not only about the front page.
61
185160
3000
Ama bu sadece ön sayfayla alakalı değil.
03:08
The secret is that we were treating
62
188160
2000
Sırrımız şuydu: tüm gazeteye tek parça
03:10
the whole newspaper as one piece,
63
190160
2000
muamelesi yapıyorduk,
03:12
as one composition -- like music.
64
192160
4000
tıpkı bir beste gibi -- müzikal bir çalışma.
03:16
And music has a rhythm, has ups and downs.
65
196160
4000
Müzikte ritim olur, inişler ve çıkışlar.
03:20
And design is responsible for this experience.
66
200160
4000
Tasarım da bu deneyimden sorumlu.
03:24
Flipping through pages is readers experience,
67
204160
2000
Sayfaları çevirmek okuyucunun deneyimi
03:26
and I'm responsible for this experience.
68
206160
3000
ve bu deneyimden de ben sorumluyum.
03:29
We treated two pages, both spreads, as a one page,
69
209160
3000
Birer ayrı sayfa olarak iki sayfa hazırladık,
03:32
because that's how readers perceive it.
70
212160
3000
çünkü okuyucular böyle algılıyordu.
03:35
You can see some Russian pages here which got many awards
71
215160
2000
İspanya'daki en iyi görsel-bilgi yarışmalarında
03:37
on biggest infographic competition in Spain.
72
217160
4000
birçok ödül alan bazı Rusça sayfaları görebilirsiniz.
03:41
But the real award came from Society for Newspaper Design.
73
221160
5000
Ama gerçek ödül Gazete Tasarım Topluluğu'ndan geldi.
03:46
Just a year after redesigning this newspaper in Poland,
74
226160
3000
Poloya'daki bu gazeteyi yeniden tasarladıktan hemen sonra
03:49
they name it the World's Best-Designed Newspaper.
75
229160
2000
Dünyanın En İyi Tasarlanmış Gazetesi adını aldı.
03:51
And two years later,
76
231160
2000
İki yıl sonra,
03:53
the same award came to Estonia.
77
233160
3000
Estonya da aynı ödülü aldı.
03:56
Isn't amazing?
78
236160
3000
Harika, değil mi?
03:59
What really makes it amazing: that the circulation of these newspapers
79
239160
2000
Yaptığımız şey gerçekten de harika: o gazetelerin tirajlarında
04:01
were growing too.
80
241160
2000
artış başladı.
04:03
Just some examples:
81
243160
2000
Birkaç örnek vereyim:
04:05
in Russia, plus 11 after one year,
82
245160
2000
Rusya'da, bi ryıl içinde 11'lik artış,
04:07
plus 29 after three years of the redesign.
83
247160
3000
yeni tasarımdan üç yıl sonra 29'luk bir artış.
04:10
Same in Poland: plus 13, up to 35 percent
84
250160
3000
Polonya'da da aynısı: üç yıl sonra artı 13,
04:13
raise of circulation after three years.
85
253160
3000
yüzde 35'e kadar yükselen bir tiraj.
04:16
You can see on a graph,
86
256160
2000
Grafikte görebilirsiniz,
04:18
after years of stagnation, the paper started to grow,
87
258160
3000
yıllarca süren durgunluktan sonra, gazete yükselmeye başladı,
04:21
just after redesign.
88
261160
3000
yeni tasarımdan hemen sonra.
04:24
But the real hit was in Bulgaria.
89
264160
2000
Ama en büyük iş Bulgaristan'da oldu.
04:26
And that is really amazing.
90
266160
4000
Ve bu müthişti.
04:30
Did design do this?
91
270160
2000
Bunu tasarım mı yapmıştı?
04:32
Design was just a part of the process.
92
272160
2000
Tasarım sürecin sadece bir parçasıydı.
04:34
And the process we made was not about changing the look,
93
274160
2000
Ve o süreç de sadece görüntüyü değiştirmekle ilgili değildi,
04:36
it was about improving the product completely.
94
276160
4000
ürünü tamamıyla geliştirmekle ilgiliydi.
04:40
I took an architectural rule about function and form
95
280160
3000
İşlev ve biçim hakkında mimari bir kuralı alarak
04:43
and translated it into newspaper content and design.
96
283160
3000
bunu gazete içeriği ve tasarımına uyarladım.
04:46
And I put strategy at the top of it.
97
286160
2000
En tepeye statejiyi koydum.
04:48
So first you ask a big question: why we do it? What is the goal?
98
288160
3000
En başta mühim soru şu: Bunu neden yapıyoruz? Hedef ne?
04:51
Then we adjust the content accordingly.
99
291160
2000
Sonrasında, içeriği buna göre ayarlarız.
04:53
And then, usually after two months, we start designing.
100
293160
3000
Genellikle iki ay sonra tasarıma başlarız.
04:56
My bosses, in the beginning, were very surprised.
101
296160
2000
Patronlarım, başlarda çok şaşırmışlardı.
04:58
Why am I asking all of these business questions,
102
298160
2000
Neden onlara sayfaları göstermek dururken
05:00
instead of just showing them pages?
103
300160
2000
işle ilgili bunca soru soruyordum?
05:02
But soon they realized that this is the new role of designer:
104
302160
2000
Ama sonradan anladılar ki tasarımcının yeni rolü bu olmalıydı:
05:04
to be in this process from the very beginning to the very end.
105
304160
3000
sürecin en başından en sonuna kadar işin içinde olmak.
05:07
So what is the lesson behind it?
106
307160
2000
Burdan çıkaracağımız sonuç ne?
05:09
The first lesson is about that design can change not just your product.
107
309160
4000
Birincisi, tasarım sadece ürününüzü değiştirmez.
05:13
It can change your workflow -- actually, it can change everything in your company;
108
313160
4000
Sizin iş akışınızı değiştirebilir -- aslında şirketinizdeki herşeyi değiştirebilir;
05:17
it can turn your company upside down.
109
317160
2000
şirketinizi alt üst edebilir.
05:19
It can even change you.
110
319160
2000
Sizi bile değiştirebilir.
05:21
And who's responsible? Designers.
111
321160
3000
Bunun sorumlusu kimler? Tasarımcılar.
05:24
Give power to designers.
112
324160
2000
Tasarımcılara güç verin.
05:26
(Applause)
113
326160
4000
(Alkışlar)
05:30
But the second is even more important.
114
330160
3000
Ama ikincisi daha da önemli.
05:33
You can live in a small poor country, like me.
115
333160
3000
Benim gibi, küçük fakir bir ülkede yaşayabilirsiniz.
05:36
You can work for a small company,
116
336160
3000
Küçük bir şirket için çalışabilir,
05:39
in a boring branch.
117
339160
2000
sıkıcı bir iş yapabilirsiniz.
05:41
You can have no budgets, no people --
118
341160
2000
Yeterli bütçeniz ve yanınızda insanlar olmayabilir--
05:43
but still can put your work to the highest possible level.
119
343160
4000
ama yine de işinizi mümkün olan en yüksek noktaya çıkarabilirsiniz.
05:47
And everybody can do it.
120
347160
2000
Bunu herkes yapabilir.
05:49
You just need inspiration, vision and determination.
121
349160
4000
Bir ilham, vizyon ve kararlılığa sahip olmalısınız.
05:53
And you need to remember that to be good
122
353160
2000
Ve iyi olmanın yeterli olmadığını
05:55
is not enough.
123
355160
2000
unutmamalısınız.
05:57
Thank you.
124
357160
2000
Teşekkür ederim.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7