Alex Tabarrok on how ideas trump crises

Alex Tabarrok fikirlerin krizler üzerinde nasıl baskın çıktığını açıklıyor.

63,734 views

2009-04-27 ・ TED


New videos

Alex Tabarrok on how ideas trump crises

Alex Tabarrok fikirlerin krizler üzerinde nasıl baskın çıktığını açıklıyor.

63,734 views ・ 2009-04-27

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Yavuz Ediz Gözden geçirme: Hakan Kucukdereli
00:12
The first half of the 20th century
0
12160
4000
Yirminci yüzyılın ilk yarısı
00:16
was an absolute disaster in human affairs,
1
16160
3000
insan ilişkileri açısından tam bir felaketti.
00:19
a cataclysm.
2
19160
2000
bir tufan.
00:21
We had the First World War,
3
21160
3000
Birinci dünya savaşını,
00:24
the Great Depression,
4
24160
2000
Büyük Krizi,
00:26
the Second World War
5
26160
2000
İkinci dünya savaşını,
00:28
and the rise of the communist nations.
6
28160
3000
ve kominist ulusların yükselişini gördük.
00:31
And each one of these forces
7
31160
2000
Ve bu zorlukların her biri
00:33
split the world, tore the world apart,
8
33160
2000
dünyayı parçalara ayırıp
00:35
divided the world.
9
35160
3000
bölmüştür.
00:38
And they threw up walls --
10
38160
2000
Ve duvarlar diktiler birden,
00:40
political walls, trade walls,
11
40160
2000
politik duvarlar, ticari duvarlar,
00:42
transportation walls,
12
42160
2000
ulaşım duvarları,
00:44
communication walls, iron curtains --
13
44160
3000
iletişim duvarları, demir perdeler
00:47
which divided peoples and nations.
14
47160
4000
ki bunlar insanları ve ulusları bölmüştür.
00:51
It was only in the second half of the 20th century
15
51160
4000
Yirminci yüzyılın ikinci yarısıydı sadece,
00:55
that we slowly began to pull ourselves
16
55160
3000
kendimizi bu çukurun içinden yavaşça
00:58
out of this abyss.
17
58160
3000
çekmeye başladığımızda.
01:01
Trade walls began to come tumbling down.
18
61160
3000
Ticari duvarlar yıkılmaya başladı.
01:04
Here are some data on tariffs:
19
64160
2000
İşte, gümrük vergileriyle ilgili birkaç veri:
01:06
starting at 40 percent, coming down to less than 5 percent.
20
66160
3000
% 40 ile başlayıp, % 5 ten daha aşağılara kadar düşüyor.
01:09
We globalized the world. And what does that mean?
21
69160
3000
Dünyayı küreselleştirdik. Peki, ne demek bu?
01:12
It means that we extended cooperation
22
72160
3000
Şu demek ki ortaklık sahalarımızı
01:15
across national boundaries;
23
75160
2000
ulusal sınırların ötesine taşıdık.
01:17
we made the world more cooperative.
24
77160
3000
Dünyayı işbirliğine daha açık hale getirdik.
01:20
Transportation walls came tumbling down.
25
80160
4000
Ulaşım duvarları yıkılmaya başladı.
01:24
You know in 1950 the typical ship carried
26
84160
3000
Bildiğiniz gibi 1950 de tipik bir gemi
01:27
5,000 to 10,000 tons worth of goods.
27
87160
4000
5,000 ila 10,000 ton arası mal taşırdı.
01:31
Today a container ship can carry 150,000 tons;
28
91160
4000
Bugün ise bir konteyner gemisi 150,000 ton yük taşıyabiliyor.
01:35
it can be manned with a smaller crew;
29
95160
2000
Daha az sayıda bir mürettebatla,
01:37
and unloaded faster than ever before.
30
97160
3000
öncekinden daha hızlı boşaltılabiliyor.
01:40
Communication walls, I don't have to tell you -- the Internet --
31
100160
3000
İletişim duvarları da, söylememe gerek bile yok, internetle,
01:43
have come tumbling down.
32
103160
2000
yıkılmaya başladı.
01:45
And of course the iron curtains,
33
105160
2000
Ve tabiki demir perdeler,
01:47
political walls have come tumbling down.
34
107160
4000
politik duvarlar yıkılmaya başladı.
01:51
Now all of this has been tremendous for the world.
35
111160
4000
Günümüzde, tüm bunlar dünya için aşırı büyük durumlar.
01:55
Trade has increased.
36
115160
2000
Ticaret arttı.
01:57
Here is just a little bit of data.
37
117160
2000
Buyurun küçük bir veri:
01:59
In 1990, exports from China to the United States:
38
119160
2000
1990 yılında, Çin'in Birleşik Devletlere olan ihracatı
02:01
15 billion dollars.
39
121160
2000
15 milyar dolardı.
02:03
By 2007: over 300 billion dollars.
40
123160
4000
2007 de ise, 300 milyar doların üstünde.
02:07
And perhaps most remarkably,
41
127160
3000
Ve belki de en önemlisi,
02:10
at the beginning of the 21st century,
42
130160
2000
21. yüzyılın başında,
02:12
really for the first time in modern history,
43
132160
4000
modern tarihte gerçekten bir ilk olarak,
02:16
growth extended to almost all parts of the world.
44
136160
4000
büyüme, neredeyse dünyanın tüm bölgelerine yayıldı.
02:20
So China, I've already mentioned,
45
140160
2000
Dolayısıyla Çin, önce de belirtmiştim,
02:22
beginning around 1978, around the time of the death of Mao,
46
142160
3000
1978 de Mao'nun öldüğü zaman diliminden başlayarak,
02:25
growth -- ten percent a year.
47
145160
2000
yılda % 10 büyüme göstermiştir.
02:27
Year after year after year,
48
147160
2000
Geçen her yıl ise,
02:29
absolutely incredible.
49
149160
2000
inanılmaz bir hal almıştır.
02:31
Never before in human history
50
151160
4000
İnsanlık tarihinin hiç bir döneminde,
02:35
have so many people been raised out of
51
155160
2000
bu kadar çok sayıda insan, Çin'de olduğu gibi,
02:37
such great poverty as happened in China.
52
157160
3000
aşırı fakirlikten böylesine kurtulamamıştır.
02:40
China is the world's greatest anti-poverty program
53
160160
3000
Çin, geçtiğimiz 30 yıldan bu yana,
02:43
over the last three decades.
54
163160
2000
dünyanın en büyük fakirlik karşıtı duruşunu sergilemiştir.
02:45
India, starting a little bit later,
55
165160
2000
Biraz geç başlamasına rağmen, Hindistan
02:47
but in 1990, begetting tremendous growth.
56
167160
3000
1990 yılında olağanüstü büyüme göstermiştir.
02:50
Incomes at that time
57
170160
2000
O zamanki gelirler
02:52
less than $1,000 per year.
58
172160
2000
yıllık 1.000 dolardan azdı.
02:54
And over the next 18 years
59
174160
2000
Son 18 yılda ise,
02:56
have almost tripled.
60
176160
2000
yaklaşık 3 katı oldu.
02:58
Growth of six percent a year. Absolutely incredible.
61
178160
3000
Yıllık % 6 oranında bir büyüme. Kesinlikle inanılmaz.
03:01
Now Africa, Sub-Saharan Africa --
62
181160
3000
Afrika'nın Sahra Çölü altındaki kısmı,
03:04
Sub-Saharan Africa
63
184160
2000
Sahara Çölü altı Afrika'sı
03:06
has been the area of the world
64
186160
2000
dünyanın büyümeye karşı
03:08
most resistant to growth.
65
188160
3000
en dirençli bölgesi olageldi.
03:11
And we can see the tragedy of Africa
66
191160
3000
Afrika'da yaşanan trajediyi
03:14
in the first few bars here.
67
194160
2000
buradaki ilk birkaç sütunda görebiliyoruz.
03:16
Growth was negative.
68
196160
2000
Büyüme oranı eksilerdeydi.
03:18
People were actually getting poorer than their parents,
69
198160
3000
İnsanlar, anne babalarından da fakir bir hale geliyorlardı.
03:21
and sometimes even poorer than their grandparents had been.
70
201160
3000
Ve bazen büyükbabalarından da fakir olabiliyorlardı.
03:24
But at the end of the 20th century,
71
204160
2000
Ama, 20. yüzyılın sonunda,
03:26
the beginning of the 21st century,
72
206160
2000
21. yüzyılın başlangıcında,
03:28
we saw growth in Africa.
73
208160
3000
Afrika'da bir büyüme gördük.
03:31
And I think, as you'll see, there's reasons for optimism,
74
211160
2000
Bence, sizin de göreceğiniz gibi, iyimser olmak için nedenler var.
03:33
because I believe that the best is yet to come.
75
213160
3000
Çünkü, en iyisini daha görmedik diye düşünüyorum.
03:36
Now why.
76
216160
2000
Şimdi, neden böyle?
03:38
On the cutting edge today
77
218160
2000
Bugünkü keskin çizgilerle beraber
03:40
it's new ideas which are driving growth.
78
220160
2000
büyümeyi yönlendiren şey aslında yeni fikirlerdir.
03:42
And by that I mean it's
79
222160
2000
Bununla kastettiğim ise;
03:44
products for which the research and development costs
80
224160
3000
araştırma geliştirme maliyetleri oldukça yüksek iken,
03:47
are really high, and the manufacturing costs are low.
81
227160
3000
üretim maliyetlerinin düşük olduğu ürünlerdir.
03:50
More than ever before it is these types of ideas
82
230160
2000
Keskin çizgilerde büyümeyi idare eden olgu ise
03:52
which are driving growth on the cutting edge.
83
232160
3000
bu tür fikirlerdir, hem de hiç görülmedik bir oranda.
03:55
Now ideas have this amazing property.
84
235160
2000
Fikirlerin böyle harika bir özelliği vardır.
03:57
Thomas Jefferson, I think, really expressed this quite well.
85
237160
3000
Sanırım, Thomas Jefferson bunu gayet güzel ifade etti.
04:00
He said, "He who receives an idea from me
86
240160
4000
Dedi ki " Benden bir fikir isteyen kimse,
04:04
receives instruction himself, without lessening mine.
87
244160
4000
bendekileri azaltmadan alır bu bilgiyi.
04:08
As he who lights his candle at mine
88
248160
3000
Mumunu benim mumumdan yakan biri olarak,
04:11
receives light without darkening me."
89
251160
3000
beni karanlıkta bırakmadan alır ışığını.
04:14
Or to put it slightly differently:
90
254160
2000
Veya, biraz daha farklı ifade etmek gerekirse,
04:16
one apple feeds one man,
91
256160
2000
bir elma bir kişiyi besler,
04:18
but an idea can feed the world.
92
258160
3000
ama bir fikir tüm dünyayı doyurabilir.
04:21
Now this is not new. This is practically not new to TEDsters.
93
261160
3000
Bu aslında yeni değil. Pratikte TEDciler için de yeni değil.
04:24
This is practically the model of TED.
94
264160
2000
Esasında bu TED in modelidir.
04:26
But what is new is that the greater function of ideas
95
266160
4000
Yeni olan şudur ki fikirlerin en büyük işlevi,
04:30
is going to drive growth even more than ever before.
96
270160
5000
büyümeyi bilinenden daha ileri seviyelere çıkarmalarıdır.
04:35
This provides a reason why
97
275160
2000
Bu da ticaretin ve küreselleşmenin
04:37
trade and globalization
98
277160
2000
niçin daha da önem kazandığını,
04:39
are even more important, more powerful than ever before,
99
279160
3000
her zamankinden daha da güçlü olduğunu
04:42
and are going to increase growth more than ever before.
100
282160
3000
ve büyümeyi daha da ileri seviyelere taşıyacağını gösterir.
04:45
And to explain why this is so, I have a question.
101
285160
3000
Niçin böyle olduğunu açıklamak için bir sorum var.
04:48
Suppose that there are two diseases:
102
288160
3000
Varsayın ki iki hastalık ortaya çıktı.
04:51
one of them is rare, the other one is common,
103
291160
2000
Biri az görünen türden, diğeri de bilindik bir hastalık.
04:53
but if they are not treated they are equally severe.
104
293160
3000
Ama tedavi edilmezlerse, ikisi de aynı düzeyde şiddetli olurlar.
04:56
If you had to choose, which would you rather have:
105
296160
3000
Bir seçim yapmanız gerekirse, hangisini istersiniz?
04:59
the common disease or the rare disease?
106
299160
4000
Bilindik olan mı yoksa nadir görünen mi?
05:03
Common, the common -- I think that's absolutely right,
107
303160
2000
Bilindik olan. Sanırım, çok haklısınız.
05:05
and why? Because there are more drugs to treat common diseases
108
305160
4000
Niçin peki? Çünkü bilindik hastalıkları tedavi edebilecek ilaçlar
05:09
than there are to treat rare diseases.
109
309160
3000
nadir görünenleri tedavi edebileceklerden daha çoktur.
05:12
The reason for this is incentives.
110
312160
2000
Bunun nedeni ise teşviklerdir.
05:14
It costs about the same to produce a new drug
111
314160
3000
Yeni bir ilaç ister 1.000, ister 100.000 , isterse de
05:17
whether that drug treats 1,000 people,
112
317160
3000
bir milyon kişiyi tedavi etsin;
05:20
100,000 people, or a million people.
113
320160
3000
üretimi için yapılan harcama neredeyse aynıdır.
05:23
But the revenues are much greater if the drug treats a million people.
114
323160
3000
Ama bir milyon kişiyi tedavi ettiğinde sağlanan gelir, çok daha fazladır.
05:26
So the incentives are much larger
115
326160
3000
Dolayısıyla, daha fazla insanı iyileştiren ilaçlar üretmeye
05:29
to produce drugs which treat more people.
116
329160
4000
yönelik teşvikler daha çoktur.
05:33
To put this differently: larger markets save lives.
117
333160
4000
Bir başka ifadeyle, daha büyük pazarlar hayat kurtarır.
05:37
In this case misery truly does love company.
118
337160
4000
Bu durumda, mutsuzluk gerçekten de sevinç getirir.
05:41
Now think about the following:
119
341160
2000
Şimdi biraz kafa yoalım:
05:43
if China and India were as rich as the United States is today,
120
343160
4000
Çin ve Hindistan bugün Birleşik Devletler kadar zengin olsalardı,
05:47
the market for cancer drugs would be eight times larger than it is now.
121
347160
6000
kanser tedavisinde kullanılan ilaç piyasası şimdikinden 8 kat daha büyük olurdu.
05:53
Now we are not there yet, but it is happening.
122
353160
2000
Şuanki durum bu doğrultuda değil ama olacak.
05:55
As other countries become richer
123
355160
3000
Diğer ülkeler zenginleştikçe,
05:58
the demand for these pharmaceuticals
124
358160
2000
ilaç kullanımına dair bu talep
06:00
is going to increase tremendously.
125
360160
2000
büyük oranda artacaktır.
06:02
And that means an increase incentive to do research and development,
126
362160
3000
Bu da dünyada herkesin yararına olan araştırma geliştirme faaliyetlerine
06:05
which benefits everyone in the world.
127
365160
3000
yönelik bir artış demektir.
06:08
Larger markets increase the incentive
128
368160
2000
Büyük piyasalar her türlü fikri geliştirmek için
06:10
to produce all kinds of ideas,
129
370160
2000
teşvikleri artırırlar.
06:12
whether it's software, whether it's a computer chip,
130
372160
2000
Bu bir yazılım da olabilir, bir bilgisayar çipi de,
06:14
whether it's a new design.
131
374160
2000
yeni bir tasarım da.
06:16
For the Hollywood people in the audience,
132
376160
2000
Seyirciler arasında Holywood’dan olanlar için,
06:18
this even explains why action movies
133
378160
2000
bu aksiyon filmlerinin neden komedilerden daha fazla bütçeye
06:20
have larger budgets than comedies:
134
380160
2000
sahip olduğunu da açıklamaktadır.
06:22
it's because action movies translate easier
135
382160
3000
Bunun sebebi, aksiyon filmlerinin diğer dil ve kültürlere
06:25
into other languages and other cultures,
136
385160
2000
çevrilmesinin daha kolay olmasıdır.
06:27
so the market for those movies is larger.
137
387160
2000
Dolayısıyla, bu filmlerin piyasası daha büyüktür.
06:29
People are willing to invest more,
138
389160
2000
İnsanlar daha fazla yatırım yapmak istedikleri için,
06:31
and the budgets are larger.
139
391160
2000
bütçeler de büyük olur.
06:33
Alright. Well if larger markets increase the incentive
140
393160
3000
Pekala. eğer büyük piyasalar, yeni fikirler üretmek için
06:36
to produce new ideas,
141
396160
2000
teşvikleri artırırlarsa,
06:38
how do we maximize that incentive?
142
398160
3000
bu teşvikleri en yükseğe nasıl çıkartırız?
06:41
It's by having one world market, by globalizing the world.
143
401160
5000
Bunun yolu da tüm dünyayı kapsayan global bir pazar oluşturmaktır.
06:46
The way I like to put this is:
144
406160
2000
Bunu şöyle ifade etmek isterim;
06:48
one idea. Ideas are meant to be shared,
145
408160
3000
fikirler paylaşmak için olduğundan,
06:51
so one idea can serve one world, one market.
146
411160
5000
bir fikir bütün dünyaya yani piyasaya hizmet edebilir.
06:56
One idea, one world, one market.
147
416160
3000
Bir fikir, bir dünya, bir piyasa.
06:59
Well how else can we create new ideas?
148
419160
3000
Peki, yeni fikirleri başka nasıl üretebiliriz?
07:02
That's one reason.
149
422160
2000
Bu, sebeplerden biri.
07:04
Globalize trade.
150
424160
2000
Küreselleş, ve ticaret yap.
07:06
How else can we create new ideas?
151
426160
2000
Başka nasıl üretebiliriz yeni fikirleri?
07:08
Well, more idea creators.
152
428160
2000
Daha fazla fikir sahibine ulaşarak.
07:10
Now idea creators, they come from all walks of life.
153
430160
3000
Bu fikir sahipleri de hayatın her kesiminden olacak.
07:13
Artists and innovators -- many of the people you've seen on this stage.
154
433160
3000
Sanatçılar ve yenilikçiler, şu sahnede gördüğünüz insanların çoğu.
07:16
I'm going to focus on scientists and engineers
155
436160
3000
Ben bilimadamları ve mühendisler üzerinde odaklanacağım
07:19
because I have some data on that, and I'm a data person.
156
439160
3000
çünkü elimde bunlara dair veri var ve bu verileri kullanacağım.
07:22
Now, today, less than one-tenth of one percent
157
442160
5000
Günümüzde, dünya nüfusunun % 1 inin 10 da 1 inden
07:27
of the world's population are scientists and engineers.
158
447160
3000
daha az bir miktarı bilim adamı ve mühendistir.
07:30
(Laughter)
159
450160
2000
(Kahkaha)
07:32
The United States has been an idea leader.
160
452160
3000
Birleşik Devletler bir fikir önderi olmuştur.
07:35
A large fraction of those people are in the United States.
161
455160
3000
Bu insanların büyük bir bölümü Birleşik Devletler'dedir.
07:38
But the U.S. is losing its idea leadership.
162
458160
5000
Fakat, Amerika fikir önderliği konumunu yitirmektedir.
07:43
And for that I am very grateful.
163
463160
2000
Ve bunun için çok minnettarım.
07:45
That is a good thing.
164
465160
3000
Bu iyi bir şey.
07:48
It is fortunate that we are becoming less of an idea leader
165
468160
3000
Fikir liderliğini kaybediyor olmamız bir şanstır
07:51
because for too long the United States,
166
471160
2000
çünkü Amerika çok uzun bir süredir,
07:53
and a handful of other developed countries,
167
473160
2000
beraberindeki diğer gelişmiş ülkelerle birlikte,
07:55
have shouldered the entire burden
168
475160
2000
araştırma-geliştirmeye dair tüm yükü
07:57
of research and development.
169
477160
2000
omuzlamış durumdadır.
07:59
But consider the following:
170
479160
3000
Ama şunlara da bakacak olursak:
08:02
if the world as a whole were as wealthy as the United States is now
171
482160
3000
eğer tüm dünya, Birleşik Devletlerin şuanda olduğu kadar zengin olsaydı,
08:05
there would be more than five times as many scientists and engineers
172
485160
4000
herkesin yararına olan ve herkesçe paylaşılan
08:09
contributing to ideas which benefit everyone,
173
489160
4000
fikirleri destekleyecek bilim adamı ve mühendislerin sayısı
08:13
which are shared by everyone.
174
493160
2000
beş katından daha fazla olabilirdi.
08:15
I think of the great Indian mathematician, Ramanujan.
175
495160
4000
Aklıma, Hintli büyük matematikçi Ramanujan geliyor.
08:19
How many Ramanujans are there in India today
176
499160
4000
Bugün Hindistan'da, dünyayı besliyor olabilecekken,
08:23
toiling in the fields, barely able to feed themselves,
177
503160
3000
karınlarını güçlükle doyuran, kendi alanlarında emek veren
08:26
when they could be feeding the world?
178
506160
3000
kaç tane Ramanujan vardır?
08:29
Now we're not there yet.
179
509160
2000
Daha o kadar olamadık.
08:31
But it is going to happen in this century.
180
511160
3000
Ama bu yüzyılda olacak.
08:34
The real tragedy of the last century is this:
181
514160
6000
Geçen yüzyıl yaşanan asıl üzücü olay şudur:
08:40
if you think about the world's population
182
520160
4000
dünya nüfusunu kocaman bir bilgisayar, tek parça paralel işlemci
08:44
as a giant computer, a massively parallel processor,
183
524160
3000
olarak düşünecek olursanız,
08:47
then the great tragedy has been
184
527160
2000
bu üzücü olayı da
08:49
that billions of our processors have been off line.
185
529160
5000
milyarlarca işlemcimizin çevrimdışı olması diye düşünebilirsiniz.
08:54
But in this century China is coming on line.
186
534160
3000
Fakat bu yüzyılda Çin çevrimiçi olmaya başladı.
08:57
India is coming on line.
187
537160
2000
Hindistan da aynı şekilde.
08:59
Africa is coming on line.
188
539160
2000
Afrika da öyle.
09:01
We will see an Einstein in Africa in this century.
189
541160
5000
Bu yüzyılda Afrika'dan bir Einstein çıkacak, göreceğiz.
09:06
Here is just some data. This is China.
190
546160
2000
Elimizdeki Çin'e dair verilere bakalım.
09:08
1996: less than one million
191
548160
2000
1996 da, Çin'de üniversiteye yeni kayıt yaptıran öğrenci sayısı
09:10
new university students in China per year;
192
550160
3000
yıllık 1 milyondan daha azdı.
09:13
2006: over five million.
193
553160
4000
2006 da ise, 5 milyonun üzerinde.
09:17
Now think what this means.
194
557160
2000
Peki, bu ne demek oluyor?
09:19
This means we all benefit when another country gets rich.
195
559160
4000
Bu demek oluyor ki başka bir ülke zenginleştikçe bundan biz de kâr ederiz.
09:23
We should not fear other countries becoming wealthy.
196
563160
4000
Diğer ülkelerin de zenginleşmesinden korkmamalıyız.
09:27
That is something that we should embrace --
197
567160
3000
Bu hoşnutluk verici bir durumdur--
09:30
a wealthy China, a wealthy India, a wealthy Africa.
198
570160
3000
Refaha erişmiş bir Çin, bir Hindistan ve Afrika.
09:33
We need a greater demand for ideas --
199
573160
2000
Fikir için daha fazla talep olmalıdır,
09:35
those larger markets I was talking about earlier --
200
575160
3000
hani az evvel bahsettiğim büyük piyasalar,
09:38
and a greater supply of ideas for the world.
201
578160
4000
ve tüm dünya için daha büyük bir fikir kaynağı.
09:42
Now you can see some of the reasons why I'm optimistic.
202
582160
4000
Şimdi, niçin bu kadar iyimser olduğumun nedenlerinden bazılarını görebilirsiniz.
09:46
Globalization is increasing the demand
203
586160
2000
Küreselleşme, yeni fikirler üretmeye dair teşvikleri
09:48
for ideas, the incentive to create new ideas.
204
588160
3000
ve talepleri artırmaktadır.
09:51
Investments in education are increasing the supply of new ideas.
205
591160
6000
Eğitim yatırımları, yeni fikir kaynaklarının artışını sağlamaktadır.
09:57
In fact if you look at world history
206
597160
2000
Aslında, dünya tarihine bakacak olursanız,
09:59
you can see some reasons for optimism.
207
599160
2000
iyimserlik için bazı sebepler görebilirsiniz.
10:01
From about the beginnings of humanity
208
601160
2000
Insaligin baslangicindan
10:03
to 1500: zero economic growth, nothing.
209
603160
3000
1500 yilina kadar hiçbir ekonomik büyüme yok, sıfır.
10:06
1500 to 1800: maybe a little bit of economic growth,
210
606160
4000
1500 den 1800 lere gelindiğinde, belki çok az bir ekonomik büyüme.
10:10
but less in a century
211
610160
2000
Ama koca bir yüzyıl içinde,
10:12
than you expect to see in a year today.
212
612160
4000
bir yılda görmek istediğinizden daha az.
10:16
1900s: maybe one percent.
213
616160
2000
1900 lerde belki % 1.
10:18
Twentieth century: a little bit over two percent.
214
618160
2000
20. yüzyılda % 2 den biraz fazla.
10:20
Twenty-first century could easily be 3.3, even higher percent.
215
620160
4000
21. yüzyıl ise 3.3 ten daha fazla olabilir.
10:24
Even at that rate,
216
624160
2000
Bu oranda bile olsa,
10:26
by 2100 average GDP per capita
217
626160
3000
2100 lere gelindiğinde, kişi başına düşen ortalama GSMH
10:29
in the world will be $200,000.
218
629160
3000
dünyada 200.000 dolar olacaktır.
10:32
That's not U.S. GDP per capita, which will be over a million,
219
632160
3000
Bu rakam Amerika için değil, zira orada 1 milyonun üzerinde olacak.
10:35
but world GDP per capita -- $200,000.
220
635160
3000
Ama dünya için kişi başı GSMH 200.000 dolar.
10:38
That's not that far.
221
638160
2000
O kadar da uzak değiliz buna.
10:40
We won't make it.
222
640160
2000
Bizler göremeyebiliriz.
10:42
But some of our grandchildren probably will.
223
642160
2000
Ama torunlarımız bunu görebilecekler.
10:44
And I should say,
224
644160
2000
Ve bunun oldukça makul bir tahmin
10:46
I think this is a rather modest prediction.
225
646160
3000
olduğunu söyleyebilirim diye düşünüyorum.
10:49
In Kurzweilian terms this is gloomy.
226
649160
5000
Kurzweilian ifadesiyle bu ümitsiz bir durum.
10:54
In Kurzweilian terms I'm like the Eeyore of economic growth.
227
654160
4000
Kurzweilian deyişiyle ekonomik büyümenin depresif eşeği gibiyim.
10:58
(Laughter)
228
658160
3000
(Kahkaha)
11:01
Alright what about problems?
229
661160
2000
Pekala, ya problemler?
11:03
What about a great depression?
230
663160
3000
Mesela, Büyük Kriz?
11:06
Well let's take a look. Let's take a look at the Great Depression.
231
666160
4000
Büyük Krize şöyle bir göz atalım.
11:10
Here is GDP per capita
232
670160
2000
İşte 1900 den 1929 a kadarki
11:12
from 1900 to 1929.
233
672160
3000
kişi başına düşen GSMH.
11:15
Now let's imagine that you were an economist in 1929,
234
675160
4000
1929 yılında bir ekonomist olduğunuzu hayal edelim.
11:19
trying to forecast future growth for the United States,
235
679160
3000
Amerikanın gelecekteki büyüme oranını tahmin etmeye çalışıyorsunuz
11:22
not knowing that the economy was about to go off a cliff,
236
682160
4000
ve ekonominin uçurumdan düşeceğinden hiç haberiniz yok.
11:26
not knowing that we were about to enter
237
686160
3000
20. yüzyılda görülecek en büyük ekonomik felakete
11:29
the greatest economic disaster certainly in the 20th century.
238
689160
4000
doğru sürüklendiğimizin farkında değilsiniz.
11:33
What would you have predicted, not knowing this?
239
693160
2000
Tüm bunları bilmeden ne olacağını sanmıştınız ki?
11:35
If you had based your prediction, your forecast
240
695160
2000
Eğer 1900 den 1929 a kadar olan tahmininizi
11:37
on 1900 to 1929
241
697160
2000
bir temele dayandırsaydınız,
11:39
you'd have predicted something like this.
242
699160
2000
bu tür şeyler tahmin etmiş olurdunuz.
11:41
If you'd been a little more optimistic --
243
701160
2000
Eğer 20 lerdeki yükseliş gibi bir
11:43
say, based upon the Roaring Twenties -- you'd have said this.
244
703160
3000
iyimserlik duymuş olsanız, bunları söylerdiniz.
11:46
So what actually happened?
245
706160
2000
Peki olup biten nedir?
11:48
We went off a cliff but we recovered.
246
708160
4000
Uçurumdan düştük ama iyileştik.
11:52
In fact in the second half of the 20th century
247
712160
3000
Aslında, 20. yüzyılın ikinci yarısında,
11:55
growth was even higher than anything you would have predicted
248
715160
4000
büyüme oranı ,ilk yarısına nazaran, tahmin edebileceğiniz
11:59
based upon the first half of the 20th century.
249
719160
3000
her şeyden çok daha fazlaydı.
12:02
So growth can wash away
250
722160
2000
Bu yüzden büyüme, Büyük Kriz diye bilinen
12:04
even what appears to be a great depression.
251
724160
3000
olayı bile ortadan kaldırabilir.
12:07
Alright. What else?
252
727160
2000
Peki, başka ne var?
12:09
Oil. Oil. This was a big topic.
253
729160
3000
Petrol. Petrol önemli bir konuydu.
12:12
When I was writing up my notes oil was $140 per barrel.
254
732160
7000
Notlarımı yazdığım dönemde, petrolün varili 140 dolardı.
12:19
So people were asking a question. They were saying,
255
739160
3000
İnsanlar kendilerine soruyorlardı. Diyorlardı ki
12:22
"Is China drinking our milkshake?"
256
742160
4000
" Bizim milkshake imizi Çin mi içiyor ? "
12:26
(Laughter)
257
746160
1000
(Kahkaha)
12:27
And there is some truth to this,
258
747160
3000
Ve, sınırlı bir kaynaktan beslenen bir şeyimiz
12:30
in the sense that we have something of a finite resource,
259
750160
4000
olduğuna dair bir gerçek var ortada.
12:34
and increased growth is going to push up demand for that.
260
754160
3000
Artan büyüme oranları da buna olan talebi tetikleyecektir.
12:37
But I think I don't have to tell this audience
261
757160
2000
Seyircilere bunun söylememem gerektiğini sanıyorum ama
12:39
that a higher price of oil is not necessarily a bad thing.
262
759160
5000
yüksek petrol fiyatları o kadar da kötü bir şey değildir.
12:44
Moreover, as everyone knows,
263
764160
3000
Dahası, herkesin bildiği gibi,
12:47
look -- it's energy, not oil, which counts.
264
767160
3000
asıl işe yarayan enerjidir, petrol değil.
12:50
And higher oil prices mean
265
770160
2000
Petrol fiyatlarının yüksek olması demek
12:52
a greater incentive to invest in energy R&D.
266
772160
3000
enerji R&d sine yatırım için daha büyük teşvik demektir.
12:55
You can see this in the data.
267
775160
2000
Bunu verilerde de görebilirsiniz.
12:57
As oil prices go up, energy patents go up.
268
777160
3000
Petrol fiyatları arttıkça, enerji patentleri de artar.
13:00
The world is much better equipped
269
780160
2000
Günümüz dünyası, artan petrol fiyatlarıyla
13:02
to overcome an increase in the price of oil
270
782160
2000
baş edebilmek için, anlattıklarımdan ötürü,
13:04
today, than ever in the past,
271
784160
2000
eskiye nazaran
13:06
because of what I'm talking about.
272
786160
2000
çok daha iyi donanımlıdır.
13:08
One idea, one world, one market.
273
788160
4000
Bir fikir, bir dünya, bir piyasa.
13:12
So I'm optimistic
274
792160
3000
O yüzden şu iki fikire sahip
13:15
so long as we hew to these two ideas:
275
795160
2000
olduğumuz sürece ben de iyimser olurum:
13:17
to keep globalizing world markets,
276
797160
2000
dünya piyasalarını küreselleştirmek,
13:19
keep extending cooperation across national boundaries,
277
799160
4000
iş birliğini ulusal sınırların ötesine çıkarmak,
13:23
and keep investing in education.
278
803160
3000
ve eğitime yatırım yapmak.
13:26
Now the United States has a particularly important role
279
806160
3000
Birleşik Devletlerin burada oynayabileceği oldukça
13:29
to play in this:
280
809160
3000
önemli bir rolü vardır :
13:32
to keep our education system globalized,
281
812160
3000
eğitim sistemimizi dünya geneline yaymak,
13:35
to keep our education system open to students from all over the world,
282
815160
4000
eğitim sistemimizi dünyanın her tarafından gelen öğrencilere açmak,
13:39
because our education system
283
819160
2000
çünkü eğitim sistemimiz
13:41
is the candle
284
821160
2000
diğer öğrencilerin kendi mumlarını yakmaya
13:43
that other students come to light their own candles.
285
823160
5000
geldikleri bir mumdur.
13:48
Now remember here what Jefferson said.
286
828160
3000
Burada, Jefferson'un dediklerini hatırlayalım.
13:51
Jefferson said, "When they come
287
831160
3000
Jefferson dedi ki, " Ne vakit gelip mumlarını
13:54
and light their candles at ours,
288
834160
3000
bizimkinden tutuştururlarsa,
13:57
they gain light, and we are not darkened."
289
837160
5000
onlar aydınlanırken, biz karanlıkta kalmayız."
14:02
But Jefferson wasn't quite right, was he?
290
842160
3000
Ama Jefferson o kadar da haklı değilmiş, değil mi?
14:05
Because the truth is,
291
845160
3000
Çünkü gerçek şu ki,
14:08
when they light their candles at ours,
292
848160
4000
mumlarını bizimkinden tutuşturdukları vakit,
14:12
there is twice as much light available for everyone.
293
852160
4000
herkes için gereken ışığın iki katı olacaktır.
14:16
So my view is: Be optimistic.
294
856160
4000
O yüzden, benim görüşüm iyimser olmaktan yana.
14:20
Spread the ideas. Spread the light.
295
860160
3000
Fikirleri yayın. Işığı yayın.
14:23
Thank you.
296
863160
2000
Teşekkür ederim.
14:25
(Applause)
297
865160
3000
( Alkış )
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7