Sirena Huang: An 11-year-old's magical violin

Sirena Huang kemanla göz kamaştırıyor

Çeviri: Sinan Ünlüsoy Gözden geçirme: Sancak Gülgen

(Müzik)

(Music)

(Music ends)

(Applause)

(Alkış)

(Applause ends)

Hi, everyone. I'm Sirena.

Herkese selam. Ben Sirena.

I'm 11 years old and from Connecticut.

11 yaşındayım ve Conncecticut'tan geliyorum.

(Audience cheers)

(Applause)

(Alkış)

Well, I'm not really sure why I'm here.

Aslından neden burada olduğumdan tam olarak emin değilim.

(Laughter)

(Gülüşmeler)

I mean, what does this have to do with technology, entertainment and design?

Demek istediğim, bunun

teknoloji, eğlence ve dizaynla ne alakası olabilir ki?

Well, I count my iPod, cellphone and computer as technology,

Ben teknoloji diye iPod'uma, cep telefonuma ve bilgisayarıma derim,

but this has nothing to do with that.

ama bunun onlarla hiç bir alakası yok.

So I did a little research on it.

Bu yüzden de küçük bir araştırma yaptım.

Well, this is what I found.

Ve bakın ne buldum.

Of course, I hope I can memorize it.

Bu arada umarım aklımda tutabilmişimdir.

(Clears throat)

The violin is made of a wood box and four metal strings.

Keman basit olarak ahşap bir kutu ve

By pulling a string, it vibrates and produces a sound wave,

dört ana telden oluşur.

Telleri çalarken, teller titreşir

ve ses dalgalarını oluşturur.

which passes through a piece of wood called a bridge,

Ses köprü adı verilen ahşap parçadan geçer

ve aşağıya ahşap kutuya ulaşır ve güçlenir

and goes down to the wood box and gets amplified, but ... let me think.

ama...izin verin düşüneyim.

(Laughter)

(Gülüşmeler)

Tamam. Diğer bir taraftan,

Placing your finger at different places on the fingerboard

parmaklarınızı klavyede değişik yerlere yerleştirince

changes the string length, and that changes the frequency of the sound wave.

tel uzunluğunu değiştirip

böylece farklı frekanslarda ses dalgaları elde edersiniz.

(Sighs) Oh, my gosh!

(Laughter)

Oh, aman tanrım!

OK, this is sort of technology,

(Gülüşmeler)

Tamam. Bu da bir çeşit teknoloji

but I can call it a 16th-century technology.

fakat 16. yüzyıl teknolojisi olarak adlandırayım.

But actually, the most fascinating thing that I found

Fakat gerçekte, bulduğum en heyecan verici şey

was that even the audio system or wave transmission nowadays

günümüz ses sistemleri yada dalga yayım

are still based on the same principle of producing and projecting sound.

sistemleri

temelde aynı ses üretim ve yansıtma kuralı

üzerine kuruluydular.

Isn't that cool?

Harika değil mi?

(Laughter)

(Gülüşmeler)

(Applause)

(Alkış)

Design -- I love its design.

Dizayn - Dizaynını seviyorum.

I remember when I was little, my mom asked me,

Küçükken annemin bana

şunu sorduğunu hatırlıyorum:

"Would you like to play the violin or the piano?"

Keman mı çalmak istersin yoksa piano mu?

I looked at that giant monster and said to myself --

Şu koca canavara bakıp kendime

şunu dedim -

"I am not going to lock myself on that bench the whole day!"

Kendimi bütün gün bu bank üzerine

hapsetmeyeceğim.

(Laughter)

This is small and lightweight.

Bu ise küçük ve hafif.

I can play from standing, sitting or walking.

Ayakta dururken, otururken yada yürürken çalabilirim.

And, you know what?

Ve biliyor musunuz?

The best of all is that if I don't want to practice,

Hepsinden iyisi, eğer canım çalışmak istemezse,

(Whispering) I can hide it.

onu saklayabilirim.

(Laughter)

(Gülüşmeler)

The violin is very beautiful.

Keman çok güzel bir şey.

Some people relate it as the shape of a lady.

Kimileri şeklini bi bayana benzetiyor

But whether you like it or not, it's been so for more than 400 years,

ama ister hoşunuza gitsin, ister gitmesin

günümüzün çabucak eskiyen modern

unlike modern stuff [that] easily looks dated.

eşyalarının aksine en az 400 yıldır varlığını sürdürüyor.

But I think it's very personal and unique that,

Fakat tüm kemanların birbirine

although each violin looks pretty similar,

oldukça benzemesine rağmen, iki kemanın

no two violins sound the same --

sesinin aynı olmamasını çok kişisel ve özel buluyorum.

even from the same maker or based on the same model.

Aynı üreticiden

yada aynı modelden olsalar bile.

Entertainment -- I love the entertainment.

Eğlence - eğlenceyi severim.

But actually, the instrument itself isn't very entertaining.

ama aslında, bu enstrüman kendi başına

çok eğlenceli değildir.

I mean, when I first got my violin and tried to play around on it,

Demek istediğim, ilk kemanımı aldığımda

it was actually really bad,

çalmaya çalıştım,

ve bu aslında gerçekten kötüydü,

because it didn't sound the way I'd heard from other kids --

sesi diğer çocuklarınki gibi çıkmadı,

it was so horrible and so scratchy.

çok korkunç ve kulak tırmalayıcıydı,

So, it wasn't entertaining at all.

yani hiç de eğlenceli değildi.

But besides, my brother found this very funny:

Fakat diğer bir taraftan, kardeşim bunu çok eğlenceli buldu.

Yuk! Yuk! Yuk!

Al sana, al, al.

(Laughter)

(Gülüşmeler)

A few years later, I heard a joke

Bir kaç sene sonra, büyük bir kemancı

about the greatest violinist, Jascha Heifetz.

Jascha Heifetz hakkında bir espri duydum.

After Mr. Heifetz's concert,

Heifetz'in konserinden sonra bir bayan

a lady came over and complimented him:

yanına gelip kendisini tebrik etmiş,

"Oh, Mr. Heifetz, your violin sounded so great tonight!"

Oh, Bay Heizfetz, kemanınız bu gece muhteşem sesler çıkarttı.

And Mr. Heifetz was a very cool person,

Ve çok serinkanlı olan Bay Heifetz

so he picked up his violin and said,

kemanını kaldırıp şöyle dedi,

"Funny -- I don't hear anything."

ilginç, ben hiç bir ses duymuyorum.

(Laughter)

(Gülüşmeler)

Now I realize that as the musician,

Ve şimdi, bir müzisyen olarak

we human beings, with our great mind, artistic heart and skill,

anlıyorum ki, biz insanların, 16. yüzyıl teknolojisini ve efsanevi dizaynını değiştirip

muhteşem bir eğlenceye

can change this 16th-century technology and a legendary design

dönüştürebilecek harika bir zihin,

sanatsal bir kalp ve

to a wonderful entertainment.

yetenekleri var.

Now I know why I'm here.

Şimdi, neden burada olduğumu biliyorum.

(Music)

(Müzik)

(Music ends)

(Applause)

(Alkış)

At first, I thought I was just going to be here to perform,

En başta, burada sadece çalacağımı düşünüyordum.

but unexpectedly, I learned and enjoyed much more.

ama beklemediğim bir şekilde, çok eğlendim ve öğrendim.

But ... although some of the talks were quite up there for me.

Fakat... yine bazıları benim için hala biraz zordu.

(Laughter)

(Gülüşmeler)

Like the multi-dimension stuff.

Çok boyutlu şeyler gibi.

I mean, honestly, I'd be happy enough

Cidden, okuldaki iki boyutlu

if I could actually get my two dimensions correct in school.

doğrumu alabilseydim de yeterince mutlu olurdum.

(Laughter)

(Gülüşmeler)

But actually, the most impressive thing to me is that --

Fakat aslında, benim için en etkileyici şey

well, actually, I would also like to say this for all children

hmmm, aslında...

Burada durup bütün çocuklar adına siz büyüklere

is to say thank you to all adults, for actually caring for us a lot,

bize değer verdiğiniz ve

bizim geleceğimiz olan dünyayı daha güzel yaptığınız için

and to make our future world much better.

teşekkür etmek isterim.

Thank you.

(Applause)

Teşekkürler.

(Alkış)

(Music)

(Müzik)

(Music ends)

(Applause)

(Alkış)

(Applause ends)

(Music)

(Müzik)

(Music ends)

(Applause)

(Alkış)