The Art of Stillness | Pico Iyer | TED

455,123 views ・ 2014-11-26

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Ahmet Yükseltürk Gözden geçirme: TED Translators admin
00:12
I'm a lifelong traveler.
0
12875
1908
Hayatım boyunca seyahat ettim.
00:14
Even as a little kid,
1
14783
1659
Küçük bir çocukken
00:16
I was actually working out that it would be cheaper
2
16442
3480
İngiltere'de yatılı okula gitmemin
00:19
to go to boarding school in England
3
19922
2126
ailemin Kaliforniya'daki evinin yakınındaki
00:22
than just to the best school down the road from my parents' house in California.
4
22048
5120
en iyi okula gitmekten daha ucuz olacağını fark etmiştim.
00:27
So, from the time I was nine years old
5
27168
3379
Dokuz yaşımda iken
00:30
I was flying alone several times a year
6
30547
3228
yılda birkaç defa, tek başıma
00:33
over the North Pole, just to go to school.
7
33775
3466
okula gitmek için Kuzey Kutbunun üstünden uçuyordum.
00:37
And of course the more I flew the more I came to love to fly,
8
37241
3635
Tabii uçtukça uçmayı daha çok sevmeye başladım.
00:40
so the very week after I graduated from high school,
9
40884
3266
Liseden mezun olduğum hafta
00:44
I got a job mopping tables
10
44150
2714
masa temizleyicisi olarak çalışmaya başladım.
00:46
so that I could spend every season of my 18th year
11
46864
4201
Böylece 18. yaşımın her mevsimini
00:51
on a different continent.
12
51065
3001
farklı bir kıtada geçirecektim.
00:54
And then, almost inevitably, I became a travel writer
13
54066
4121
Daha sonra ise neredeyse kaçınılmaz bir şekilde seyahat yazarı oldum.
00:58
so my job and my joy could become one.
14
58187
4109
İşimle, heyecan duyduğum şey birleşmişti.
01:02
And I really began to feel that if you were lucky enough
15
62636
3886
Ve o zaman şöyle hissetmeye başladım:
01:06
to walk around the candlelit temples of Tibet
16
66522
3432
Tibet'in mumla aydınlatılmış tapınakları etrafında yürüyecek
01:09
or to wander along the seafronts in Havana
17
69954
2804
veya etrafınızda müzik varken
01:12
with music passing all around you,
18
72758
2380
Havana'nın sahillerinde gezinecek kadar şanslıysanız,
01:15
you could bring those sounds and the high cobalt skies
19
75138
3297
o sesleri, o masmavi gökyüzünü
01:18
and the flash of the blue ocean
20
78435
2342
ve mavi okyanusun parıldamasını
01:20
back to your friends at home,
21
80777
2013
memleketinizdeki arkadaşlarınıza getirebilir,
01:22
and really bring some magic
22
82790
1791
kendi hayatınıza birazcık sihir
01:24
and clarity to your own life.
23
84581
2821
ve açıklık da katabilirsiniz.
01:27
Except, as you all know,
24
87402
2466
Tabii hepinizin bildiği gibi
01:29
one of the first things you learn when you travel
25
89868
2832
seyahat ettiğinizde öğrendiğiniz ilk şeylerden biri,
01:32
is that nowhere is magical unless you can bring the right eyes to it.
26
92700
5377
doğru gözle bakmadığınız sürece hiçbir yerin sihirli olmadığı.
01:38
You take an angry man to the Himalayas,
27
98078
2479
Sinirli bir adamı Himalayalar'a götürün,
01:40
he just starts complaining about the food.
28
100557
3316
yiyecekten şikayet etmeye başlar.
01:43
And I found that the best way
29
103873
2522
Daha dikkat edici ve takdir edici gözlere
01:46
that I could develop more attentive and more appreciative eyes
30
106395
4044
ulaşmanın en iyi şeklinin
01:50
was, oddly,
31
110439
1598
gariptir,
01:52
by going nowhere, just by sitting still.
32
112037
3468
hiçbir yere gitmeme, hareketsiz oturma olduğunu fark ettim.
01:55
And of course sitting still is how many of us get
33
115505
2849
Hareketsiz oturarak çoğumuz hızlanmış hayatlarımızda
01:58
what we most crave and need in our accelerated lives, a break.
34
118354
5050
en çok hasretini çektiğimiz şey olan araya ulaşıyoruz.
02:04
But it was also the only way
35
124124
1722
Fakat hareketsiz oturma benim için
02:05
that I could find to sift through the slideshow of my experience
36
125846
5501
deneyimlerime göz gezdirmemin,
02:11
and make sense of the future and the past.
37
131347
3284
gelecek ve geçmişten anlam çıkarmanın tek yoluydu.
02:14
And so, to my great surprise,
38
134631
3042
Şaşırtıcı bir şekilde
02:17
I found that going nowhere
39
137673
1902
hiçbir yere gitmemenin
02:19
was at least as exciting as going to Tibet or to Cuba.
40
139579
4118
en az Tibet ve Küba'ya gitmek kadar heyecan verici olduğunu keşfettim.
02:23
And by going nowhere, I mean nothing more intimidating
41
143697
4052
Hiçbir yere gitmemek derken
02:27
than taking a few minutes out of every day
42
147752
2832
her gün birkaç dakika
02:30
or a few days out of every season,
43
150584
1971
ya da her mevsim birkaç gün
02:32
or even, as some people do,
44
152555
1969
ya da bazı insanların yaptığı gibi
02:34
a few years out of a life
45
154524
2819
hayattan birkaç sene
02:37
in order to sit still long enough
46
157343
2701
hareketsiz bir şekilde
02:40
to find out what moves you most,
47
160044
3391
sizi en çok harekete geçiren şeyi buluncaya,
02:43
to recall where your truest happiness lies
48
163435
3344
en gerçek mutluluğunuzun nerede olduğunu hatırlayıncaya kadar
02:46
and to remember that sometimes
49
166779
1770
ya da bazen
02:48
making a living and making a life
50
168549
2715
hayatı kazanmakla, hayatı yaşamanın
02:51
point in opposite directions.
51
171264
3183
farklı yönlerde olduğunu fark edinceye kadar oturmayı kastediyorum.
02:54
And of course, this is what wise beings through the centuries
52
174457
3197
Tabii ki bu, yüzyıllar boyu her gelenekten
02:57
from every tradition have been telling us.
53
177654
2243
hikmet sahibi kişilerin bize söylediği bir şey.
02:59
It's an old idea.
54
179897
1926
Bu çok eski bir fikir.
03:01
More than 2,000 years ago, the Stoics were reminding us
55
181823
3294
İki bin yıldan çok daha önce Stoacılar,
03:05
it's not our experience that makes our lives,
56
185117
3054
hayatımızın deneyimlerden değil
03:08
it's what we do with it.
57
188171
2208
bizim onlarla yaptıklarımızdan oluştuğunu bize hatırlatıyordu.
03:10
Imagine a hurricane suddenly sweeps through your town
58
190379
3852
Şehrinizden aniden bir fırtınanın geçtiğini
03:14
and reduces every last thing to rubble.
59
194231
4508
ve her şeyi yakıp yıktığını düşünün.
03:18
One man is traumatized for life.
60
198739
3662
Bir kişi hayatı boyunca travma yaşayacak.
03:22
But another, maybe even his brother, almost feels liberated,
61
202401
3864
Fakat bir başka biri, belki de kardeşi, özgürlüğe kavuşmuş gibi hissedebilir.
03:26
and decides this is a great chance to start his life anew.
62
206265
4242
Bunun hayatına yeniden başlamak için büyük bir şans olduğuna karar verebilir.
03:30
It's exactly the same event,
63
210507
1850
Aynı olay,
03:32
but radically different responses.
64
212357
2552
fakat çok farklı iki tepki.
03:34
There is nothing either good or bad, as Shakespeare told us in "Hamlet,"
65
214909
4381
Şekspir'in "Hamlet"te dediği gibi, iyi ya da kötü yoktur,
03:39
but thinking makes it so.
66
219300
2130
düşünme biçimimiz onları oluşturur.
03:42
And this has certainly been my experience as a traveler.
67
222720
3340
Benim gezginlik deneyimlerim de hep bunu onayladı.
03:46
Twenty-four years ago I took the most mind-bending trip
68
226060
3173
24 yıl önce hayatımdaki en ilginç gezilerimden birini
03:49
across North Korea.
69
229233
2682
Kuzey Kore'ye gerçekleştirdim.
03:51
But the trip lasted a few days.
70
231915
2889
Gezi birkaç gün sürmüştü.
03:54
What I've done with it sitting still, going back to it in my head,
71
234804
3580
Hareketsiz bir şekilde otururken, zihnimde gezinin üzerinden tekrar geçtim,
03:58
trying to understand it, finding a place for it in my thinking,
72
238384
3672
onu anlamaya çalıştım, düşüncelerimde yer bulmaya çalıştım,
04:02
that's lasted 24 years already
73
242056
2264
24 yıldır sürüyor,
04:04
and will probably last a lifetime.
74
244320
3363
belki de hayat boyu devam edecek.
04:07
The trip, in other words, gave me some amazing sights,
75
247683
3376
Başka bir deyişle, bu gezi bana muhteşem manzaralar sunmuştu,
04:11
but it's only sitting still
76
251059
2065
fakat hareketsiz oturma
04:13
that allows me to turn those into lasting insights.
77
253124
3692
onları kalıcı çıkarımlara dönüştürdü.
04:16
And I sometimes think that so much of our life
78
256816
2946
Bazen hayatımızın ne kadar büyük kısmının
04:19
takes place inside our heads,
79
259762
2017
zihnimizde geçtiğini düşünüyorum.
04:21
in memory or imagination or interpretation or speculation,
80
261779
4813
hafıza, hayal, yorumlama veya fikir yürütme ile
04:26
that if I really want to change my life
81
266592
2803
Hayatımı gerçekten değiştirmek istiyorsam,
04:29
I might best begin by changing my mind.
82
269395
4035
zihnimi değiştirmeye başlamam en iyisi.
04:33
Again, none of this is new;
83
273430
1520
Yine, bunların hiçbiri yeni şeyler değil.
04:34
that's why Shakespeare and the Stoics were telling us this centuries ago,
84
274950
4300
Şekspir ve Stoacılar bu yüzden yüzyıllar önce bize bunları söyledi.
04:39
but Shakespeare never had to face 200 emails in a day.
85
279250
4253
Fakat Şekspir hiçbir zaman günde 200 e-posta ile uğraşmıyordu.
04:43
(Laughter)
86
283503
1402
(Gülüşmeler)
04:44
The Stoics, as far as I know, were not on Facebook.
87
284905
4323
Bildiğim kadarı ile Stoacılar Facebook'ta değildi.
04:49
We all know that in our on-demand lives,
88
289228
2846
Bizden çok şey talep eden hayatımızda
04:52
one of the things that's most on demand
89
292084
2108
en çok talep gören şey
04:54
is ourselves.
90
294192
1228
kendimiz.
04:55
Wherever we are, any time of night or day,
91
295420
2632
Nerede olursak olalım, gece veya sabah her an
04:58
our bosses, junk-mailers, our parents can get to us.
92
298052
3731
patronlarımız, gereksiz e-posta atanlar, ebeveynlerimiz bize ulaşabilir.
05:02
Sociologists have actually found that in recent years
93
302443
3329
Sosyologlar son zamanlarda
05:05
Americans are working fewer hours than 50 years ago,
94
305772
3458
Amerikalıların 50 yıl önceye göre daha az çalıştığını buldular,
05:09
but we feel as if we're working more.
95
309230
3166
fakat daha çok çalıştığımızı düşünüyoruz.
05:12
We have more and more time-saving devices,
96
312396
2546
Zaman kazandırıcı alet sayısı artıyor,
05:14
but sometimes, it seems, less and less time.
97
314942
3800
fakat bazen daha az zaman varmış gibi geliyor.
05:18
We can more and more easily make contact with people
98
318742
2484
Dünyanın en ücra köşelerindeki kişilerle
05:21
on the furthest corners of the planet,
99
321226
2359
daha kolay iletişime geçebiliyoruz,
05:23
but sometimes in that process
100
323585
1994
fakat bu süreçte
05:25
we lose contact with ourselves.
101
325579
3746
kendimizle olan bağı kaybediyoruz.
05:29
And one of my biggest surprises as a traveler
102
329325
3793
Gezgin olarak fark ettiğim en şaşırtıcı şey,
05:33
has been to find that often it's exactly the people
103
333118
3178
herhangi bir yere
05:36
who have most enabled us to get anywhere
104
336296
3117
ulaşmamızı sağlayan insanların
05:39
who are intent on going nowhere.
105
339413
2715
hiçbir yere gitmeme isteklerinin olması.
05:42
In other words, precisely those beings
106
342128
2185
Başka bir deyişle,
05:44
who have created the technologies
107
344313
2333
eskinin limitlerinin üstesinden gelen
05:46
that override so many of the limits of old,
108
346646
3550
teknolojileri oluşturanlar,
05:50
are the ones wisest about the need for limits,
109
350196
3011
teknoloji limitleri konusunda
05:53
even when it comes to technology.
110
353207
3676
en bilinçli insanlar.
05:56
I once went to the Google headquarters
111
356883
2629
Bir gün Google merkez binasına gittim,
05:59
and I saw all the things many of you have heard about;
112
359512
2803
duyduğunuz şeyleri gördüm;
06:02
the indoor tree houses, the trampolines,
113
362315
3224
içerideki ağaç evleri, trambolinleri,
06:05
workers at that time enjoying 20 percent of their paid time free
114
365539
4478
çalışanların ücretli zamanlarının yüzde yirmisinde
06:10
so that they could just let their imaginations go wandering.
115
370017
4040
hayallerini serbest bırakmanın tadını çıkardıklarını.
06:14
But what impressed me even more
116
374057
2918
Fakat dijital kimliğimi almayı beklerken
06:16
was that as I was waiting for my digital I.D.,
117
376975
3579
beni başka şeyler daha çok şaşırttı:
06:20
one Googler was telling me about the program
118
380554
2769
bir Google çalışanı
06:23
that he was about to start to teach the many, many Googlers
119
383323
3794
yoga yapan başka Google çalışanlarını yoga eğitmeni yapmak için
06:27
who practice yoga to become trainers in it,
120
387117
3393
bir program başlatacağını söyledi.
06:30
and the other Googler was telling me about the book that he was about to write
121
390510
4254
Bir başka çalışan
06:34
on the inner search engine,
122
394764
3014
iç arama moturu
06:37
and the ways in which science has empirically shown
123
397778
2993
ve bilimin empirik olarak
06:40
that sitting still, or meditation,
124
400771
2537
hareketsiz oturmanın ya da meditasyonun
06:43
can lead not just to better health or to clearer thinking,
125
403308
3612
sağlığı iyileştirip berrak düşünmeyi sağlamanın yanında
06:46
but even to emotional intelligence.
126
406920
3520
duygusal zekayı da geliştirdiğini göstermesiyle ilgili bir kitap yazacaktı.
06:50
I have another friend in Silicon Valley
127
410440
2313
Silikon Vadisi'nde bir arkadaşım daha var.
06:52
who is really one of the most eloquent spokesmen
128
412753
3122
Yeni teknolojiler konusunda
06:55
for the latest technologies,
129
415875
1803
sık görüş bildiren kişilerden biri.
06:57
and in fact was one of the founders of Wired magazine, Kevin Kelly.
130
417678
3885
Wired dergisinin kurucularından biri, Kevin Kelly.
07:01
And Kevin wrote his last book on fresh technologies
131
421563
3753
Kevin taze teknolojiler üzerine olan yeni kitabını
07:05
without a smartphone or a laptop or a TV in his home.
132
425316
4563
evinde hiç akıllı telefon, dizüstü bilgisayar veya televizyon yokken yazdı.
07:09
And like many in Silicon Valley,
133
429879
2882
Silikon Vadisi'ndeki birçokları gibi
07:12
he tries really hard to observe
134
432761
2976
İnternet Şabatına uymak için
07:15
what they call an Internet sabbath,
135
435737
3186
gerçekten uğraşıyor.
07:19
whereby for 24 or 48 hours every week
136
439643
3098
Her hafta 24 veya 48 saat
07:22
they go completely offline
137
442741
3080
tamamen çevrimdışı oluyorlar.
07:25
in order to gather the sense of direction
138
445821
2148
Tekrar çevrimiçi olduklarında
07:27
and proportion they'll need when they go online again.
139
447969
3494
yön ve dengelerinin ne olacağını anlamaya çalışıyorlar.
07:31
The one thing perhaps that technology hasn't always given us
140
451463
3727
Teknolojinin her zaman bize sağlamadığı şey
07:35
is a sense of how to make the wisest use of technology.
141
455190
4709
sanırım teknolojiyi doğru kullanmanın nasıl olacağı.
07:39
And when you speak of the sabbath,
142
459899
2665
Şabattan bahsetmişken,
07:42
look at the Ten Commandments --
143
462564
1937
on emre bakınız,
07:44
there's only one word there for which the adjective "holy" is used,
144
464501
4373
orada sadece bir kelime için kutsal sıfatı kullanılmış,
07:48
and that's the Sabbath.
145
468874
2276
o da Şabat.
07:51
I pick up the Jewish holy book of the Torah --
146
471150
3030
Yahudilerin kutsal kitabı Tevrat'a bakıyorum,
07:54
its longest chapter, it's on the Sabbath.
147
474180
3341
en uzun bölüm Şabat'la ilgili.
07:57
And we all know that it's really one of our greatest luxuries,
148
477521
3897
Hepimiz biliyoruz ki boş alan
08:01
the empty space.
149
481418
2188
en büyük lükslerimizden biri.
08:03
In many a piece of music, it's the pause or the rest
150
483606
3922
Birçok müzik parçasında, durma ya da ara
08:07
that gives the piece its beauty and its shape.
151
487528
3110
parçaya güzelliğini veya şeklini verir.
08:10
And I know I as a writer
152
490638
1583
Yazar olarak
08:12
will often try to include a lot of empty space on the page
153
492221
4133
sayfaya birçok boş alan koymaya çalışırım,
08:16
so that the reader can complete my thoughts and sentences
154
496354
3712
böylece okuyucu düşüncelerimi ve cümlelerimi tamamlayabilir
08:20
and so that her imagination has room to breathe.
155
500066
4102
ve hayali nefes alacak yer bulur.
08:25
Now, in the physical domain, of course, many people,
156
505618
2578
Fiziksel dünyada birçok insan tabii ki,
08:28
if they have the resources,
157
508196
1524
ellerinde kaynakları varsa,
08:29
will try to get a place in the country, a second home.
158
509720
3480
ülkede kendilerine bir alan almak isterler.
08:33
I've never begun to have those resources,
159
513200
3142
O kaynaklara sahip olmadım, fakat
08:36
but I sometimes remember that any time I want,
160
516342
3715
bazen kendime
08:40
I can get a second home in time, if not in space,
161
520057
4365
mekanda olmasa da zamanda ikinci bir eve
bir gün ara vererek sahip olabilecegimi hatirlatiyorum.
08:44
just by taking a day off.
162
524422
2431
08:46
And it's never easy because, of course, whenever I do I spend much of it
163
526853
3565
Bu da çok kolay değil tabii ki, bunu ne zaman yapsam
08:50
worried about all the extra stuff
164
530418
1678
zamanımı bir sonraki gün üzerime binecek işleri
08:52
that's going to crash down on me the following day.
165
532096
2674
düşünerek geçiriyorum.
08:54
I sometimes think I'd rather give up meat or sex or wine
166
534770
3022
Bazen e-postalarımı kontrol etme şansı için
08:57
than the chance to check on my emails.
167
537792
2042
et, seks veya şaraptan vazgeçebileceğimi düşünüyorum.
08:59
(Laughter)
168
539834
1124
(Gülüşmeler)
09:00
And every season I do try to take three days off on retreat
169
540958
4308
Her mevsim üç gün inzivaya çekilmeye çalışıyorum,
09:05
but a part of me still feels guilty to be leaving my poor wife behind
170
545266
4302
fakat bir tarafım zavallı eşimi geride bıraktığım için
ya da patronlarımdan gelen
09:09
and to be ignoring all those seemingly urgent emails
171
549568
3048
o acil görünümlü e-postaları ihmal ettiğim için
ya da bir arkadaşımın doğum günü partisini kaçırdığım için kendimi suçlu hissediyorum.
09:12
from my bosses
172
552616
1754
09:14
and maybe to be missing a friend's birthday party.
173
554370
3067
09:17
But as soon as I get to a place of real quiet,
174
557437
3828
Fakat gerçek sessizliğin olduğu bir yere vardığım an,
09:21
I realize that it's only by going there
175
561265
2469
ancak oraya gidince eşimle, patronlarımla ya da arkadaşlarımla
09:23
that I'll have anything fresh or creative or joyful to share
176
563734
4027
paylaşabileceğim taze, yaratıcı veya heyecan verici
09:27
with my wife or bosses or friends.
177
567761
2506
şeylere sahip olacağımı fark ediyorum.
09:30
Otherwise, really,
178
570267
1280
Diğer türlü, gerçekten,
09:31
I'm just foisting on them my exhaustion or my distractedness,
179
571547
3520
onları kendi yorgunluklarımla veya dağınıklıklarımla boğuyorum.
09:35
which is no blessing at all.
180
575067
2572
Bu da bir lütuf değil.
09:38
And so when I was 29,
181
578849
2468
29 yaşımdayken,
09:41
I decided to remake my entire life
182
581317
3065
hayatımı hiçbir yere gitmeyerek
09:44
in the light of going nowhere.
183
584382
2717
baştan şekillendirmeye karar verdim.
09:47
One evening I was coming back from the office,
184
587099
2501
Bir gün ofisten Times Meydanı üzerinden
09:49
it was after midnight, I was in a taxi driving through Times Square,
185
589600
4179
bir taksiyle dönüyordum. Geceyarısı sonrasıydı.
09:53
and I suddenly realized that I was racing around so much
186
593779
3500
Bir anda çok koşturduğumu,
09:57
I could never catch up with my life.
187
597279
3156
kendi hayatıma yetişemediğimi fark ettim.
10:00
And my life then, as it happened,
188
600435
1816
O zamanki hayatım da
10:02
was pretty much the one I might have dreamed of as a little boy.
189
602251
3821
küçük çocukken kurduğum hayallerin neredeyse aynısıydı.
10:06
I had really interesting friends and colleagues,
190
606072
2315
Çok ilginç arkadaş ve iş arkadaşlarım vardı.
10:08
I had a nice apartment on Park Avenue and 20th Street.
191
608387
4248
Park Avenue ve 20th Street'te güzel bir dairem vardı.
10:12
I had, to me, a fascinating job writing about world affairs,
192
612635
4433
Bana göre dünyadaki gelişmelerle ilgili çok büyüleyici bir işim vardı.
10:17
but I could never separate myself enough from them
193
617068
2988
Fakat hiçbir zaman onlardan kendimi ayırıp
10:20
to hear myself think --
194
620056
1703
kendimin gerçekten mutlu olduğumu
10:21
or really, to understand if I was truly happy.
195
621759
4126
duyamıyordum ya da anlayamıyordum.
10:25
And so, I abandoned my dream life
196
625885
3187
Hayal etmiş olduğum hayatı
10:29
for a single room on the backstreets of Kyoto, Japan,
197
629072
4155
Kyoto, Japonya'nın arka sokaklarındaki tek oda için terk ettim.
10:34
which was the place that had long exerted a strong,
198
634382
3286
Burası uzun zamandır güçlü,
10:37
really mysterious gravitational pull on me.
199
637668
3850
gerçekten mistik bir şekilde beni çekiyordu.
10:41
Even as a child
200
641518
1335
Çocukken bile
10:42
I would just look at a painting of Kyoto and feel I recognized it;
201
642853
3371
Kyoto'daki bir tabloya baktığımda onu tanıdığımı hissediyordum.
10:46
I knew it before I ever laid eyes on it.
202
646224
3247
Daha önce ona baktığımı biliyordum.
10:49
But it's also, as you all know,
203
649471
1929
Bildiğiniz gibi Kyoto
10:51
a beautiful city encircled by hills,
204
651400
2719
tepelerle çevrili,
10:54
filled with more than 2,000 temples and shrines,
205
654119
3629
iki binden fazla tapınağın ve kutsal mekanın olduğu,
10:57
where people have been sitting still for 800 years or more.
206
657748
5112
insanların 800 seneden daha fazladır hareketsiz oturduğu, güzel bir şehir.
11:02
And quite soon after I moved there, I ended up where I still am
207
662860
3993
Buraya taşındıktan kısa bir süre sonra şimdi hala olduğum yere geldim,
11:06
with my wife, formerly our kids,
208
666853
2579
eşimle ve eskiden çocuklarımla birlikte kuş uçmaz kervan geçmez bir yerde
11:09
in a two-room apartment in the middle of nowhere
209
669432
2581
iki odalı bir apartman dairesi.
11:12
where we have no bicycle, no car,
210
672013
2388
Bisikletimiz, arabamız yoktu.
11:14
no TV I can understand,
211
674401
2169
Televizyonu anlamıyordum.
11:16
and I still have to support my loved ones
212
676570
2553
Sevdiklerime gazeteci ve gezgin olarak
11:19
as a travel writer and a journalist,
213
679123
2531
bakmak zorundaydım
11:21
so clearly this is not ideal for job advancement
214
681654
3364
ve bu tip bir yerin terfi
11:25
or for cultural excitement
215
685018
1827
ya da kültürel heyecan
11:26
or for social diversion.
216
686845
2367
ya da sosyal oyalanma için ideal bir yer olmadığı aşikar.
11:29
But I realized that it gives me what I prize most,
217
689212
4528
Fakat buranın en çok değer verdiğim şeyleri sağladığını fark ettim:
11:34
which is days
218
694400
1640
günler
11:36
and hours.
219
696040
1733
ve saatler.
11:37
I have never once had to use a cell phone there.
220
697773
2627
Oradayken hiç cep telefonu kullanmadım.
11:40
I almost never have to look at the time,
221
700400
3543
Saate neredeyse hiç bakmadım,
11:43
and every morning when I wake up,
222
703943
2554
her sabah uyandığımda
11:46
really the day stretches in front of me
223
706497
2361
gün açık bir çayır gibi
11:48
like an open meadow.
224
708858
2974
önümde uzanıyordu.
11:51
And when life throws up one of its nasty surprises,
225
711832
3196
Hayattaki o nahoş sürprizlerle karşılaştığımda,
11:55
as it will, more than once,
226
715028
1961
- ki birden fazla kez karşılaşıyoruz
11:56
when a doctor comes into my room
227
716989
2181
asık yüzlü bir doktor
11:59
wearing a grave expression,
228
719170
1895
odama girdiğinde
12:01
or a car suddenly veers in front of mine on the freeway,
229
721065
3628
ya da yoldaki araba önümde hızlıca yön değiştirdiğinde -
12:04
I know, in my bones,
230
724693
2744
çok içten bir şekilde biliyorum ki
12:07
that it's the time I've spent going nowhere
231
727437
2710
hiçbir yere gitmemek bana
12:10
that is going to sustain me much more
232
730147
2002
Bütan ya da Paskalya Adası'nda koştururken geçirdiğim zamandan
12:12
than all the time I've spent racing around to Bhutan or Easter Island.
233
732149
4953
daha fazla destek olacak.
12:18
I'll always be a traveler --
234
738306
1404
Ben her zaman gezgin olacağım,
12:19
my livelihood depends on it --
235
739710
1904
geçimimi buradan sağlıyorum.
12:21
but one of the beauties of travel
236
741614
2179
Seyahatin güzelliklerinden biri de
12:23
is that it allows you to bring stillness
237
743793
4106
hayatın hareketi ve patırtısının içine
12:27
into the motion and the commotion of the world.
238
747899
4120
sakinliği sokmanıza izin vermesi.
12:32
I once got on a plane in Frankfurt, Germany,
239
752019
3378
Bir gün Frankfurt, Almanya'da bir uçağa bindim,
12:35
and a young German woman came down and sat next to me
240
755397
2948
genç bir Alman kadın yanıma oturdu,
12:38
and engaged me in a very friendly conversation
241
758345
2620
yaklaşık 30 dakika boyunca
12:40
for about 30 minutes,
242
760965
1751
benle arkadaşça sohbet etti,
12:42
and then she just turned around
243
762716
1993
sonra da döndü
12:44
and sat still for 12 hours.
244
764709
3273
ve hareketsiz bir şekilde 12 saat oturdu.
12:47
She didn't once turn on her video monitor,
245
767982
2634
Bir kere bile önündeki video ekranına bakmadı,
12:50
she never pulled out a book, she didn't even go to sleep,
246
770616
3295
hiç kitap okumadı, uyumadı bile.
12:53
she just sat still,
247
773911
2787
Hareketsiz bir şekilde oturdu.
12:56
and something of her clarity and calm really imparted itself to me.
248
776698
4531
Ondaki bu duruluk ve sakinlik gerçekten bana da bulaştı.
13:01
I've noticed more and more people taking conscious measures these days
249
781999
4322
Bugünlerde gitgide daha çok insanın bilinçli bir şekilde
13:06
to try to open up a space inside their lives.
250
786321
3273
hayatlarında bir yer açmak için önlemler aldığını fark ettim.
13:09
Some people go to black-hole resorts
251
789605
2330
Bazı insanlar "kara delik" tatil yerlerine gidiyor.
13:11
where they'll spend hundreds of dollars a night
252
791935
2360
Danışma masasına
13:14
in order to hand over their cell phone and their laptop
253
794295
3158
cep telefonu ve diz üstü bilgisayarlarını teslim etmek için
13:17
to the front desk on arrival.
254
797453
2204
yüzlerce dolar veriyorlar.
13:19
Some people I know, just before they go to sleep,
255
799657
2965
Bazı tanıdıklarım uyumadan önce
13:22
instead of scrolling through their messages
256
802622
2124
mesajlarına bakma
13:24
or checking out YouTube,
257
804746
1672
ya da YouTube'da video izlemek yerine,
13:26
just turn out the lights and listen to some music,
258
806418
3244
ışıklarını kapatıp müzik dinlediklerinde
13:29
and notice that they sleep much better
259
809662
2426
daha iyi uyuyup
13:32
and wake up much refreshed.
260
812088
3213
daha zinde uyandıklarını fark etti.
13:35
I was once fortunate enough
261
815301
2206
Bir keresinde Los Angeles'in arkasındaki
13:37
to drive into the high, dark mountains behind Los Angeles,
262
817507
5040
yüksek, karanlık dağlara gitme şansı elde etmiştim.
13:42
where the great poet and singer
263
822547
2548
Burada büyük şair, şarkıcı
13:45
and international heartthrob Leonard Cohen
264
825095
3222
dünyada birçok insanın sevdiği Leonard Cohen
13:48
was living and working for many years as a full-time monk
265
828317
4171
Mount Baldy Zen Merkezi'nde uzun yıllardır
13:52
in the Mount Baldy Zen Center.
266
832488
2851
tam zamanlı bir rahip olarak yaşıyor ve çalışıyor.
13:55
And I wasn't entirely surprised
267
835339
1965
Yetmiş yedi yaşında
13:57
when the record that he released at the age of 77,
268
837304
3710
bilerek çekici olmayan "Eski Fikirler"
14:01
to which he gave the deliberately unsexy title of "Old Ideas,"
269
841014
5281
adını verdiği gibi albümü
14:06
went to number one in the charts in 17 nations in the world,
270
846296
2962
dünyada 17 ülkede birinci sıraya,
14:09
hit the top five in nine others.
271
849258
3230
dokuzunda da ilk beşe yerleştiğinde çok şaşırmadım.
14:12
Something in us, I think, is crying out
272
852488
2767
İçimizdeki bir şey bu tip insanlardan
14:15
for the sense of intimacy and depth that we get from people like that.
273
855255
4506
aldığımız bu yakınlık ve derinliğe susamış.
14:19
who take the time and trouble to sit still.
274
859761
3782
Hareketsiz oturmak için zaman harcayıp, engelleri aşanlar.
14:23
And I think many of us have the sensation,
275
863543
2238
Büyük, gürültülü,
14:25
I certainly do,
276
865781
1528
kalabalık,
14:27
that we're standing about two inches away from a huge screen,
277
867309
4449
her saniye değişen bir ekrana
14:31
and it's noisy and it's crowded
278
871767
1838
beş santim öteden bakmamızın
14:33
and it's changing with every second,
279
873605
2176
hayatımız olduğunu düşünüyoruz.
14:35
and that screen is our lives.
280
875781
2749
Ben öyle düşünüyorum.
14:38
And it's only by stepping back, and then further back,
281
878530
3623
Ancak birkaç adım geri çekilip, sonra daha da geriye gidip,
14:42
and holding still,
282
882153
1738
sessizce durduğumuzda,
14:43
that we can begin to see what the canvas means
283
883891
2818
tuvalde olanı görmeye
14:46
and to catch the larger picture.
284
886709
2296
ve büyük resmi anlamaya başlıyoruz.
14:49
And a few people do that for us by going nowhere.
285
889005
3985
Birkaç kişi bunu bizim için hiçbir yere gitmeyerek yapıyor.
14:53
So, in an age of acceleration,
286
893950
2022
İvme çağında
14:55
nothing can be more exhilarating than going slow.
287
895972
4049
yavaş gitmekten daha coşturucu bir şey olamaz.
15:00
And in an age of distraction,
288
900021
2181
Dikkat dağınıklığı çağında,
15:02
nothing is so luxurious as paying attention.
289
902202
3663
dikkat etmekten daha lüks bir şey yoktur.
15:06
And in an age of constant movement,
290
906715
2726
Sürekli hareket çağında,
15:09
nothing is so urgent as sitting still.
291
909441
3773
oturmaktan daha acil bir şey yoktur.
15:13
So you can go on your next vacation
292
913214
2229
Bir sonraki tatilinizde
15:15
to Paris or Hawaii, or New Orleans;
293
915443
3066
Paris'e, Hawaii'ye ya da New Orlens'a gidebilirsiniz.
15:18
I bet you'll have a wonderful time.
294
918509
3540
Çok güzel vakit geçireceğinizi düşünüyorum.
15:22
But, if you want to come back home alive and full of fresh hope,
295
922049
5068
Fakat eve canlı, taze ümitlerle,
15:27
in love with the world,
296
927117
2160
dünyayı seven bir şekilde dönmek istiyorsanız,
15:29
I think you might want to try considering going nowhere.
297
929277
4436
hiçbir yere gitmemeyi de isteyebileceğinizi düşünüyorum.
15:33
Thank you.
298
933713
1147
Teşekkürler.
15:34
(Applause)
299
934860
1271
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7