What's missing in the global debate over refugees | Yasin Kakande

Çeviri: Merve Kılıç Gözden geçirme: Cihan Ekmekçi

I am an immigrant from Uganda living in the United States

ABD'de yaşayan Ugandalı bir göçmenim

ve sığınma başvurumun

while waiting for my asylum application

onaylanmasını bekliyorum.

to go through.

Migrants do not enjoy much freedom of movement

Günümüz dünyasında göçmenlerin seyahat özgürlüğünden

keyif aldıkları söylenemez.

in our world today.

This certainly applies to those who are desperate enough

Şüphesiz bu, dalgalı ve rüzgarlı denizde

to navigate choppy and stormy seas in boats.

kayıklarla seyahat etmek zorunda kalanlar için de geçerli.

These are the risks my cousins from West Africa and North Africa face

Batı ve Kuzey Afrika'dan Avrupa'ya geçmeye çalışan

kuzenlerimin karşılaştığı riskler bunlar.

while trying to cross over to Europe.

Indeed, it is a rare but fortunate opportunity

Nitekim böyle bir toplanma, bir göçmen için

ender ancak talihli görülen bir fırsat.

for a migrant to address a gathering like this.

Bu aynı zamanda mülteciler, göçmenler

But this also signifies what often is missing

ve haklarını kaybedenlere ses olanlar

in the global debate over refugees,

üzerinden yürütülen küresel tartışmalarda

migrants and immigrants,

neyin eksik kaldığına da işaret ediyor.

voices of the disenfranchised.

Citizens of many host countries,

Ev sahibi birçok ülkenin vatandaşları,

even those that previously welcomed newcomers,

önceden yeni gelenleri hoş karşılamış olanlar dahi,

are uneasy about the rising numbers of individuals

ülkelerine gelen birey sayısındaki artıştan rahatsız.

coming into their countries.

The immediate criticism is that the newcomers upend the stability

Doğrudan eleştirileri, yeni gelenlerin ülkedeki sosyal refahı

ve ülkenin istihdamındaki istikrarı altüst etmesi yönünde.

of social welfare and employment in their countries.

Uncertain and skeptical citizens look towards politicians

Kararsız ve şüpheci vatandaşlar ise, halkçılık ve milliyetçiliğin

who are competing against each other to see who can claim the prize

en güçlü sesi olma konusunda iddialaşarak

rekabet eden politikacılara bakıyor.

of the loudest voice of populism and nationalism.

It is a contest of who is the toughest on migrants,

Bu yarış göçmenlere karşı en katı olanın

seyahat yasağı getirmeye ve duvarlar inşa etmeye yönelik

the most willing to impose travel bans

and the most eager to propose projects in building walls.

projeler sunmaya en istekli tarafın kim olduğu hakkında.

All these restrictions simply address symptoms of the problem,

Tüm bu kısıtlamalar ilgili sorunun yalnızca belirtileri,

not the causes.

sebepleri değil.

Why are they coming?

Neden geliyorlar?

Göçmenler bakış açılarını paylaşabilir,

Migrants can share perspectives,

if only politicians would be willing to listen.

keşke politikacılar da dinlemeye istekli olsa.

In Dubai, I chronicled injustices and inequalities inflicted regularly

Dubaide iken göçmen işgücünün düzenli olarak maruz kaldığı

haksızlık ve eşitsizliklerin kayıtlarını tuttum.

on the migrant labor force.

As a result, pressures from the governments

Bunun sonucu olarak, saygın ülkelerin

of the respective countries

hükûmetlerinden gelen baskılar

led to me being forced out of my career as a journalist in the Middle East.

Orta Doğu'daki işimi kaybetmeme sebep oldu.

I was deported to Uganda,

Ekonomik yoksunluğun herkesi

where economic deprivation puts everyone at the risk of starvation.

açlık tehlikesiyle karşı karşıya bıraktığı Uganda'ya sürüldüm.

I fled Uganda to come to the United States

Göçmen olarak başından daha kötü şeyler geçmiş

in the hope of sustaining a voice for my brothers and sisters

erkek ve kız kardeşlerime ses olabilme umuduyla

ABD'ye gelmek için Uganda'dan kaçtım.

who experience a more serious plight as migrants.

My father told me he was not happy about me writing a book

Babam, sınır dışı edilme ve işsizlik riski taşıyan konularda

that risked deportation and unemployment.

kitap yazmamdan mutlu olmadığını söylemişti.

He had been diabetic for many years when I still worked in Dubai,

Dubai'de çalıştığım dönemden beri şeker hastasıydı

and my salary was always sufficient to pay for his treatments.

ve o dönem maaşım tedavisini karşılamaya yetiyordu.

After I was expelled,

Sürgün edildikten sonra,

I could not afford to sustain his treatment,

hayatının son günlerinde dahi

and even in the last days of his life,

tedavisini sürdürmeye gücüm yetmemişti.

I could not afford to take him to a hospital.

Onu hastaneye götürmeye gücüm yetmedi.

As I carried his body in my hands to lay it in the ground

Geçen yıl Haziran ayında bedenini toprağa koymak için taşırken

in June of last year,

sesimi duyurmak için

I realized I had paid a profound price

büyük bir bedel ödediğimin

farkına vardım.

for amplifying my voice.

The act of speaking up against injustices that are multilayered is never easy,

Çok katmanlı haksızlıklar karşısında sesini çıkarmak hiçbir zaman kolay değil,

çünkü söz sanatından daha fazlasını gerektiriyor.

because the problems require more than just rhetoric.

So long as gold mines, oilfields and large farms in Africa continue to be owned

Afrika'daki altın madenleri, petrol sahaları, büyük çiftlikler

yabancı yatırımcıların mülkiyetinde olduğu

by foreign investors

and those vital resources are shipped to the West,

ve bu hayati kaynaklar Batı'ya gönderildiği sürece

Afrikalı göçmen akışı devam edecek.

the stream of African migrants will flow continuously.

There are no restrictions that could ever be so rigorous

Bugüne dek insanlık tarihimizi belirleyen göçmenlik dalgasını

to stop the wave of migration that has determined our human history.

durdurmaya yetecek güçte bir kısıtlama olamaz.

Before border controls can be tightened

Sınır kontrolleri sıkılaştırılmadan

and new visa restrictions imposed,

ve yeni vize kısıtlamaları dayatılmadan önce,

countries that have long received migrants

çok sayıda göçmen kabul etmiş olan ülkeler

daha açık müzakerelerde bulunmalı.

should engage in a more open discussion.

That is the only practical start for reconciling, finally,

Geçmişte bıraktıklarımızla uzlaşmak için tek pratik yol bu;

Sömürünün,

a legacy of exploitation,

slavery,

köleliğin,

koloniciliğin,

colonialism

and imperialism,

ve emperyalizmin kalıntılarıyla,

so that together, we can move forward in creating a more just global economy

bu yüzden hep birlikte 21. yüzyılda, herkese fayda sunacak

daha adil bir küresel ekonomi yaratarak

in the 21st century --

one that benefits all.

ilerleme kaydedebiliriz.