Dave Isay: Everyone around you has a story the world needs to hear

Dave Isay: Çevrenizdeki herkesin dünyanın duymaya ihtiyaç duyduğu bir hikayesi var

186,404 views

2015-03-25 ・ TED


New videos

Dave Isay: Everyone around you has a story the world needs to hear

Dave Isay: Çevrenizdeki herkesin dünyanın duymaya ihtiyaç duyduğu bir hikayesi var

186,404 views ・ 2015-03-25

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Ramazan Şen Gözden geçirme: güney örnek
00:12
Tonight, I'm going to try to make the case
0
12996
2077
Bu akşam, sizi sevdiklerinizle,
00:15
that inviting a loved one, a friend or even a stranger
1
15073
4626
arkadaşlarınızla
hatta bir yabancıyla
00:19
to record a meaningful interview with you
2
19699
2431
anlamlı bir görüşme kaydetmeye davet ediyorum.
00:22
just might turn out to be one of the most important moments in that person's life,
3
22130
4406
Daha sonra, o kişinin hayatının ve sizin hayatınızın en önemli
00:26
and in yours.
4
26536
2945
dakikaları olabilecek bir görüşme.
00:29
When I was 22 years old, I was lucky enough to find my calling
5
29481
3344
22 yaşındayken, radyo hikayeleri yapma isteğime
00:32
when I fell into making radio stories.
6
32825
2460
cevap alacak kadar şanslıydım.
00:35
At almost the exact same time,
7
35285
2434
Neredeyse aynı zamanda,
00:37
I found out that my dad, who I was very, very close to, was gay.
8
37719
4969
çok çok yakın olduğum babamın bir eşcinsel olduğunu öğrendim.
00:42
I was taken completely by surprise.
9
42688
2302
Tamamen afallamıştım.
00:44
We were a very tight-knit family,
10
44990
2508
Birbirine sıkı sıkıya bağlı bir aile idik
00:47
and I was crushed.
11
47498
2391
ve ben yıkılmıştım.
00:49
At some point, in one of our strained conversations,
12
49889
2345
Bir ara, ateşli konuşmalarımızın birinde,
00:52
my dad mentioned the Stonewall riots.
13
52234
2670
babam, Stonewall isyanından bahsetmişti.
00:54
He told me that one night in 1969,
14
54904
3274
Bana, 1969'da bir gece, bir grup zenci ve latin travestinin,
00:58
a group of young black and Latino drag queens
15
58178
2705
01:00
fought back against the police at a gay bar in Manhattan
16
60883
3646
Manhattan'da, Stonewall Han isimli bir eşcincel barında,
polisle çatıştığını
01:04
called the Stonewall Inn,
17
64529
2020
01:06
and how this sparked the modern gay rights movement.
18
66549
3529
bunun, modern eşcinsel hakları hareketini
nasıl tetiklediğini anlatmıştı.
01:10
It was an amazing story, and it piqued my interest.
19
70078
3339
İnanılmaz bir hikayeydi ve ilgimi çekmişti.
01:13
So I decided to pick up my tape recorder and find out more.
20
73417
4211
Ses kaydederimi alıp, daha fazlasını öğrenmeye karar verdim.
01:17
With the help of a young archivist named Michael Shirker,
21
77628
4176
Michael Shirker adında geç bir eylemcinin yardımıyla
01:21
we tracked down all of the people we could find
22
81804
2577
o gece Stnonewall Han'da olan insanların peşine düştük.
01:24
who had been at the Stonewall Inn that night.
23
84381
3436
01:27
Recording these interviews,
24
87817
1997
Bu görüşmeleri kaydetmek bana,
01:29
I saw how the microphone gave me the license
25
89814
2229
mikrofonun, bana giremeyeceğim yerlere girme,
01:32
to go places I otherwise never would have gone
26
92043
2736
konuşamayacağım insanlarla konuşma
01:34
and talk to people I might not otherwise ever have spoken to.
27
94779
4133
hakkını ve imkanını verdiğini anladım.
01:38
I had the privilege of getting to know
28
98912
1842
Daha evvel hiç karşılaşmadığım kadar
01:40
some of the most amazing, fierce and courageous human beings
29
100754
3894
muhteşem, ateşli ve gözüpek insanlarla
01:44
I had ever met.
30
104648
2182
tanışma ayrıcalığını yakaladım.
01:46
It was the first time the story of Stonewall
31
106830
2104
Stonewall hikayesi, ilk kez o zaman
01:48
had been told to a national audience.
32
108934
2052
ulusal dinleyiciyle ulaştı.
01:50
I dedicated the program to my dad,
33
110986
2253
Programı babama adadım
01:53
it changed my relationship with him, and it changed my life.
34
113249
5466
ve bu onunla ilişkimi
ve hayatımı değiştirdi.
02:00
Over the next 15 years, I made many more radio documentaries,
35
120181
3436
Sonraki 15 yıl boyunca,
medyada ender olarak yer verilen insanlara
02:03
working to shine a light on people who are rarely heard from in the media.
36
123617
4064
ışık tutmak için pek çok radyo belgeseli yaptım.
02:07
Over and over again,
37
127681
1579
Tekrar ve tekrar gördüm ki
02:09
I'd see how this simple act of being interviewed
38
129260
2600
basit bir görüşme yapmak insanlara çok şey ifade ediyordu.
02:11
could mean so much to people,
39
131860
2160
02:14
particularly those who had been told that their stories didn't matter.
40
134020
3691
Özellikle hikayelerinin önemsiz olduğu söylenenler için.
02:17
I could literally see people's back straighten
41
137711
2369
Mikrofona konuşan insanların sırtlarının
02:20
as they started to speak into the microphone.
42
140080
2786
dikleştiğini, gerçek anlamda gördüm.
02:22
In 1998, I made a documentary about the last flophouse hotels
43
142866
4505
1998'de Manhattan, Bovery'deki düşkünler oteli ile ilgili
02:27
on the Bowery in Manhattan.
44
147371
2391
bir belgesel yaptım.
02:29
Guys stayed up in these cheap hotels for decades.
45
149762
2670
Bu adamlar bu ucuz otellerde uzun yıllardır kalıyorlardı.
02:32
They lived in cubicles the size of prison cells
46
152432
2392
Hapishane hücresi ölçüsünde,
02:34
covered with chicken wire
47
154824
1300
birbirinin alanlarına geçmemek için
02:36
so you couldn't jump from one room into the next.
48
156124
2964
tel örgüyle bölünmüş bölmelerde.
02:39
Later, I wrote a book on the men with the photographer Harvey Wang.
49
159088
3979
Daha sonra, fotoğrafçı Harvey Wang ile bu adamlarla ilgili bir kitap yazarken
02:43
I remember walking into a flophouse with an early version of the book
50
163067
4424
kitabın ön baskısını düşkünler otelindeki adamlardan birine
02:47
and showing one of the guys his page.
51
167491
2588
gösterdiğimi hatırlıyorum.
02:50
He stood there staring at it in silence,
52
170079
2275
Durdu, sessizce baktı
02:52
then he grabbed the book out of my hand
53
172354
2299
sonra kitabı elimden kaptığı gibi
02:54
and started running down the long, narrow hallway
54
174653
3483
dar ve uzun merdivenlerden aşağıya koştu, kitabı
02:58
holding it over his head
55
178136
1509
kafasının üzerinde tutarak
02:59
shouting, "I exist! I exist."
56
179645
4365
"Ben yaşıyorum! Ben yaşıyorum!" diye bağırdı.
03:04
(Applause)
57
184010
4853
(Alkış)
03:08
In many ways, "I exist" became the clarion call for StoryCorps,
58
188863
3831
Pek çok açıdan, "Ben yaşıyorum" StoryCorps için çıkış noktası oldu.
03:12
this crazy idea that I had a dozen years ago.
59
192694
3576
12 sene önce kapıldığım bu çılgın fikir.
03:16
The thought was to take documentary work
60
196270
2229
Fikir, bu belgesel işinin yönünü değiştirmek,
03:18
and turn it on its head.
61
198499
1857
ters yüz etmekti.
03:20
Traditionally, broadcast documentary
62
200356
2254
Geleneksel olarak belgesel yayınlamak,
03:22
has been about recording interviews to create a work of art or entertainment
63
202610
4086
sanat üretimi, eğlence ya da eğitim konularında
03:26
or education that is seen or heard by a whole lot of people,
64
206696
4248
pek çok insanla yapılan görüşmeleri kaydetmektir.
03:30
but I wanted to try something
65
210944
1381
Ama ben,
03:32
where the interview itself was the purpose of this work,
66
212325
3148
sadece "görüşme"nin kendisi olduğu bir şey denemek
03:35
and see if we could give many, many, many people the chance
67
215473
2972
böylece çok çok daha fazla insana,
03:38
to be listened to in this way.
68
218445
2624
dinlenme fırsatı verebilmek istiyordum.
03:41
So in Grand Central Terminal 11 years ago,
69
221069
3050
11 sene önce Merkez Gar'a,
03:44
we built a booth where anyone can come to honor someone else
70
224119
4373
herhangi birinin, onurlandırmak istediği biriyle,
03:48
by interviewing them about their life.
71
228492
3011
hayatlarıyla ilgili görüşme yapabileceği bir kabin koyduk.
03:51
You come to this booth and you're met by a facilitator who brings you inside.
72
231503
3831
Bu kabine geldiğinde bir rehber tarafından karşılanıyor ve içeri alınıyorsun.
03:55
You sit across from, say, your grandfather
73
235334
2577
Büyükbabanla karşılıklı oturuyor,
03:57
for close to an hour and you listen and you talk.
74
237911
3042
yaklaşık 1 saat kadar konuşuyor ve dinliyorsun.
04:00
Many people think of it as, if this was to be our last conversation,
75
240953
3692
Çoğu insan, bu sohbetleri, eğer bu bizim son sohbetimiz olsa
04:04
what would I want to ask of and say to this person
76
244645
2995
bu kişiye ne sormak isterim veya bu kişi benim için ne anlam
04:07
who means so much to me?
77
247640
2276
ifade ediyor diye düşünüyor.
04:09
At the end of the session, you walk away with a copy of the interview
78
249916
3287
Oturumun sonunda görüşme kaydının bir kopyası size veriliyor.
04:13
and another copy goes to the American Folklife Center
79
253203
2658
Diğer bir kopyası da Meclis Kütüphanesi'ndeki
04:15
at the Library of Congress
80
255861
2258
Amerikan Halkyaşamı Merkezi'ne gönderiliyor.
04:18
so that your great-great-great-grandkids can someday get to know your grandfather
81
258119
4056
Böylece büyük büyük büyük torununuz bir gün büyükbabasının sesini
04:22
through his voice and story.
82
262175
2193
ve bu sesle anlatılan hikayeyi dinleyebilir.
04:25
So we open this booth in one of the busiest places in the world
83
265548
3157
Dünyanın en işlek yerlerinden birinde, bu kabini açıp
04:28
and invite people to have this incredibly intimate conversation
84
268705
3483
insanları başka insanlarla bu son derece özel sohbetleri
04:32
with another human being.
85
272188
1231
yapmaya davet ettik.
04:33
I had no idea if it would work, but from the very beginning, it did.
86
273419
4806
Bunun işe yarayıp yaramayacağına dair hiç bir fikrim yoktu
ama başladığı anda yaradı.
04:38
People treated the experience with incredible respect,
87
278225
2879
İnsanlar bu deneyime büyük saygı gösterdi ve
04:41
and amazing conversations happened inside.
88
281104
3367
içeride inanılmaz sohbetler gerçekleşti.
04:44
I want to play just one animated excerpt
89
284471
2531
Aslı, Merkez Gar kabininde kaydedilmiş
04:47
from an interview recorded at that original Grand Central Booth.
90
287002
3761
bir görüşmeden, canlandırma yapılmış bir bölüm seyrettirmek istiyorum.
04:50
This is 12-year-old Joshua Littman interviewing his mother, Sarah.
91
290763
4528
Bu 12 yaşındaki Joshua Littman. Annesi Sarah'yla görüşme yapıyor.
04:55
Josh has Asperger's syndrome.
92
295291
2206
Josh'un Asperger sendromu var.
04:57
As you may know, kids with Asperger's are incredibly smart
93
297497
3065
Bir çoğunuzun bildiği gibi Aspergerli çocuklar inanılmaz
05:00
but have a tough time socially.
94
300562
2159
zekilerdir ama sosyal zorluklar çekerler.
05:02
They usually have obsessions.
95
302721
1649
Genellikle saplantıları olur.
05:04
In Josh's case, it's with animals,
96
304370
2206
Josh'ın saplantısı hayvanlardı.
05:06
so this is Josh talking with his mom Sarah
97
306576
2623
İşte, Merkez Gar'da dokuz sene önce
05:09
at Grand Central nine years ago.
98
309199
3300
annesi Sarah ile konuşan Josh.
05:12
(Video) Josh Littman: From a scale of one to 10,
99
312499
2277
(Video) Josh Littman:1'den 10'a değer versen
05:14
do you think your life would be different without animals?
100
314776
2982
sence hayatın, hayvanlar olmadan ne kadar farklı olurdu?
05:17
Sarah Littman: I think it would be an eight without animals,
101
317758
2807
Sarah Littman: Sanırım hayvanlar olmadan 8 olurdu.
05:20
because they add so much pleasure to life.
102
320565
2134
Çünkü hayata çok fazla hoşnutluk katıyorlar.
05:22
JL: How else do you think your life would be different without them?
103
322699
3199
JL: Hayatın onlarsız başka nasıl farklı olacağını düşünüyorsun?
05:25
SL: I could do without things like cockroaches and snakes.
104
325898
2719
SL: Hamam böcekleri veya yılanlar olmadan da olabilirdi.
05:28
JL: Well, I'm okay with snakes as long as they're not venomous
105
328617
2901
JL: Zehirli değillerse, seni ya da başka bir şeyi kıstırmazlarsa
05:31
or constrict you or anything.
106
331518
1401
yılanlarla bir sorunum yok.
05:32
SL: Yeah, I'm not a big snake person --
107
332919
1859
SL: Evet, ben pek yılansever değilim--
05:34
JL: But cockroach is just the insect we love to hate.
108
334778
2510
JL: Ama hamam böceklerini
sadece nefret etmek için seviyoruz. SL: Gerçektende
05:37
SL: Yeah, it really is.
109
337288
1533
05:38
JL: Have you ever thought you couldn't cope with having a child?
110
338821
3134
JL: Hiç çocuk sahibi olmakla başa çıkamayağını düşündün oldu mu?
05:41
SL: I remember when you were a baby, you had really bad colic,
111
341955
3390
SL: Bebekken gerçekten kötü koliğin vardı dolayısıyla
05:45
so you would just cry and cry.
112
345345
1603
sadece ağlıyor ve ağlıyordun.
05:46
JL: What's colic? SL: It's when you get this stomach ache
113
346948
3157
JL: Kolik ne? SL: Karın ağrın tuttuğunda
05:50
and all you do is scream for, like, four hours.
114
350105
2485
tek yaptığın bağırmaktı, bazen dört saat.
05:52
JL: Even louder than Amy does?
115
352590
1973
JL: Amy'inkinden bile gürültülü mü?
05:54
SL: You were pretty loud, but Amy's was more high-pitched.
116
354563
3344
SL: Sen oldukça gürültülüydün ama Amy'ninki daha tizdi.
05:57
JL: I think it feels like everyone seems to like Amy more,
117
357907
3204
JL: Herkes Amy'i daha çok seviyormuş gibi gözüküyor
06:01
like she's the perfect little angel.
118
361111
2670
sanki mükemmel küçük bir melekmiş gibi.
06:03
SL: Well, I can understand why you think that people like Amy more,
119
363781
3863
SL: İnsanların neden Amy'i daha çok sevdiğini düşündüğünü anlıyorum.
06:07
and I'm not saying it's because of your Asperger's syndrome,
120
367644
2839
Asperger sendromundan dolayı demiyorum
06:10
but being friendly comes easily to Amy,
121
370483
3004
ama arkadaş canlısı olmak Amy'e kolay geliyor
06:13
whereas I think for you it's more difficult,
122
373487
2415
oysa senin için bu daha zor.
06:15
but the people who take the time to get to know you love you so much.
123
375902
4040
Ama seni tanımak için zaman ayıran insanlar, seni tanıdıkça çok seviyorlar.
06:19
JL: Like Ben or Eric or Carlos? SL: Yeah --
124
379942
2415
JL: Ben, Eric veya Carlos? SL: Evet--
06:22
JL: Like I have better quality friends but less quantity? (Laughter)
125
382357
4481
JL: Sanki daha nitelikli arkadaşlarım var ama daha az miktarda? (Kahkaha)
06:26
SL: I wouldn't judge the quality, but I think --
126
386838
2281
SL: Niteliği sorgulamazdım ama bence--
06:29
JL: I mean, first it was like, Amy loved Claudia, then she hated Claudia,
127
389119
3768
JL: Demek istediğim, Amy önce Claudia'yı sevdi sonra Claudia'dan nefret etti.
06:32
she loved Claudia, then she hated Claudia.
128
392887
2027
Claudia'yı sevdi sonra nefret etti.
06:34
SL: Part of that's a girl thing, honey.
129
394914
1888
SL: Bir kısmı kız olmalarından, tatlım.
06:36
The important thing for you is that you have a few very good friends,
130
396802
3332
Senin için önemli olan, bir kaç çok iyi arkadaşın olması
06:40
and really that's what you need in life.
131
400134
2026
ve hayatta gerçekten de ihtiyacın olan bu.
06:42
JL: Did I turn out to be the son you wanted when I was born?
132
402160
4249
JL: Doğuduğumda istediğin gibi bir çocuk muydum?
06:46
Did I meet your expectations?
133
406409
2902
Beklentilerini karşıladım mı?
06:49
SL: You've exceeded my expectations, sweetie,
134
409311
2763
SL: Beklentilerimi karşıladın, tatlım.
06:52
because, sure, you have these fantasies of what your child's going to be like,
135
412074
4760
Doğal olarak çocuğunun nasıl birisi olacağına dair fantazilerin oluyor
06:56
but you have made me grow so much as a parent, because you think --
136
416834
3893
ama sen beni ebeveyn olarak o kadar geliştirdin ki çünkü sen--
07:00
JL: Well, I was the one who made you a parent.
137
420727
2161
JL: Seni ebeveyn yapan kişi benim.
07:02
SL: You were the one who made me a parent. That's a good point. (Laughter)
138
422888
3487
SL: Beni ebeveyn yapan kişi sensin. Güzel bir noktaya değindin. (Kahkaha)
Ama bir nedeni de ebeveyn kitaplarında
07:06
But also because you think differently
139
426375
1824
07:08
from what they tell you in the parenting books,
140
428199
2903
anlatılanlardan farklı düşünmen.
07:11
I really had to learn to think outside of the box with you,
141
431102
3460
Farklı bir pencereden bakmayı öğrenmek durumundaydım
07:14
and it's made me much more creative as a parent and as a person,
142
434562
4806
ve bu beni ebeveyn ve insan olarak çok daha yaratıcı yaptı.
07:19
and I'll always thank you for that.
143
439368
1668
Bunun için sana her zaman minnetarım.
07:21
JL: And that helped when Amy was born?
144
441036
1930
JL: Ve bu Amy doğduğunda oldu.
07:22
SL: And that helped when Amy was born, but you are so incredibly special to me
145
442966
4834
SL: Bu Amy doğduğunda bana yardımcı oldu ama sen benim için inanılmaz özelsin
07:27
and I'm so lucky to have you as my son.
146
447800
3363
ve benim oğlum olduğun için çok şanslıyım.
07:31
(Applause)
147
451163
6647
(Alkış)
07:38
David Isay: After this story ran on public radio,
148
458980
2307
David Isay: Bu hikaye radyoda yayınlandığında,
07:41
Josh received hundreds of letters
149
461287
1764
Josh, ne kadar harika bir çocuk
07:43
telling him what an amazing kid he was.
150
463051
2322
olduğuna dair yüzlerce mektup aldı.
07:45
His mom, Sarah, bound them together in a book,
151
465373
2229
Annesi Sarah, bunları bir kitapta bir araya topladı.
07:47
and when Josh got picked on at school, they would read the letters together.
152
467602
4046
Josh'a okulda taktıklarında bu mektupları birlikte okuyacaklardı.
07:51
I just want to acknowledge that two of my heroes
153
471648
2267
Bu iki kahramanımın, bu akşam, burada, bizimle
07:53
are here with us tonight.
154
473915
1303
olduğunu söylemek isterim.
07:55
Sarah Littman and her son Josh, who is now an honors student in college.
155
475218
4801
Sarah Littman ve oğlu Josh. Josh şimdi üniversitede, onur öğrencisi.
08:00
(Applause)
156
480019
3790
(Alkış sesleri)
08:03
You know, a lot of people talk about crying when they hear StoryCorps stories,
157
483809
3882
Pek çok insana, StoryCorps hikayeleri deyince, akıllarına "ağlamak" geliyor.
08:07
and it's not because they're sad.
158
487691
1947
Ama üzücü oldukları için değil.
08:09
Most of them aren't.
159
489638
1324
Çoğu da değil.
08:10
I think it's because you're hearing something authentic and pure
160
490962
3053
Sanırım, o anda özgün ve saf bir şey dinledikleri için.
08:14
at this moment, when sometimes it's hard to tell
161
494015
2391
Neyin gerçek neyin reklam olduğunu
08:16
what's real and what's an advertisement.
162
496406
2996
anlamanın çok zor olduğu bir dönemde.
08:19
It's kind of the anti-reality TV.
163
499402
2391
Televizyondaki gerçek yaşam programlarının tersi gibi.
08:21
Nobody comes to StoryCorps to get rich.
164
501793
2113
Kimse StoryCorps'a zengin olmak için gelmiyor.
08:23
Nobody comes to get famous.
165
503906
1881
Kimse ünlü olmak için gelmiyor.
08:25
It's simply an act of generosity and love.
166
505787
3204
Bu, basitçe, yüce gönüllülük ve sevgi eylemi.
08:28
So many of these are just everyday people
167
508991
2252
Bu insanların çoğu sıradan insanlar.
08:31
talking about lives lived with kindness, courage, decency and dignity,
168
511243
5132
İncelik, cesaret, namus ve onur ile yaşadıkları hayatlarıyla ilgili
08:36
and when you hear that kind of story,
169
516375
1997
konuşuyorlar ve bu hikayeleri duyduğunuzda
08:38
it can sometimes feel like you're walking on holy ground.
170
518372
4383
bazen kutsal topraklarda yürüyor gibi hissediyorsunuz.
08:42
So this experiment in Grand Central worked,
171
522755
2505
Merkez Gar'daki bu deneme işe yarayınca
08:45
and we expanded across the country.
172
525260
2390
bunu ülke geneline yaydık.
08:47
Today, more than 100,000 people in all 50 states
173
527650
3213
Bugün, Amarika genelinde, 50 eyaletten,
08:50
in thousands of cities and towns across America
174
530863
2856
binlerce şehir ve kasabadan 100.000 insan
08:53
have recorded StoryCorps interviews.
175
533719
2345
StoryCorp görüşmesi kaydetti.
08:56
It's now the largest single collection of human voices ever gathered.
176
536064
4923
Şu anda, bu kadar sayıda sesin bir araya getirildiği, en geniş koleksiyon.
09:00
(Applause)
177
540987
5828
(Alkış)
09:06
We've hired and trained hundreds of facilitators
178
546815
2438
Deneyimleri doğrultusunda yardım edip,
09:09
to help guide people through the experience.
179
549253
2716
yol göstermeleri için yüzlerce rehber eğitip, işe aldık.
09:11
Most serve a year or two with StoryCorps
180
551969
2415
Pek çoğu, StoryCorps'a bir veya iki sene hizmet etti,
09:14
traveling the country, gathering the wisdom of humanity.
181
554384
3437
ülkeyi dolaştı ve insanlık bilgeliğini bir araya topladı.
09:17
They call it bearing witness,
182
557821
2159
Buna "ilişki tanıklığı" diyorlar
09:19
and if you ask them,
183
559980
1405
ve eğer sorarsanız,
09:21
all of the facilitators will tell you that the most important thing
184
561385
3274
tüm rehberler, bu görüşmeler sırasında orada bulunarak
09:24
they've learned from being present during these interviews
185
564659
2868
öğrendikleri en önemli şeyin
09:27
is that people are basically good.
186
567527
3436
insanların özünde "iyi" oldukları, olduğunu söyleyeceklerdir.
09:30
And I think for the first years of StoryCorps, you could argue
187
570963
2958
StoryCorps'un ilk yıllarında ortada bir seçme eğilimi
09:33
that there was some kind of a selection bias happening,
188
573921
2636
olduğu düşünülebilirdi. Ama her türlü insanla yapılan
09:36
but after tens of thousands of interviews with every kind of person
189
576557
3276
onlarca bin görüşmeden sonra
09:39
in every part of the country --
190
579833
1649
ülkenin her kesiminden --
09:41
rich, poor, five years old to 105,
191
581482
3436
zengin, fakir, 5 ile 105 yaş arasında,
09:44
80 different languages, across the political spectrum --
192
584918
3065
80 farklı dilde, tüm politik çeşitliliğe karşın --
09:49
you have to think that maybe these guys are actually onto something.
193
589063
4214
bu insanlarda gerçekten bir şey olduğunu düşünmemiz gerekir.
09:53
I've also learned so much from these interviews.
194
593277
3291
Ben de bu görüşmelerden çok fazla şey öğrendim.
09:56
I've learned about the poetry and the wisdom and the grace
195
596568
3204
Şiir, bilgelik ve erdemi
09:59
that can be found in the words of people all around us
196
599772
2740
çevremizdeki insanların kelimelerinde bulabileceğimizi öğrendim.
10:02
when we simply take the time to listen,
197
602512
3297
Eğer dinlemek için zaman ayırırsak.
10:05
like this interview
198
605809
3233
Örneğin, bu görüşme
Brooklyn'de bir bahis tezgahtarı olan Danny Perasa,
10:09
between a betting clerk in Brooklyn named Danny Perasa
199
609042
3338
karısı Annie'yi StoryCorps'a
10:12
who brought his wife Annie to StoryCorps to talk about his love for her.
200
612380
5062
ona olan aşkıyla ile ilgili görüşme yapmaya getirdi.
10:18
(Audio) Danny Perasa: You see, the thing of it is,
201
618632
2342
(Ses) Danny Perasa: Herşeyi olduğu gibi görüyorsun.
10:20
I always feel guilty when I say "I love you" to you.
202
620974
2476
Sana "seni seviyorum" dediğimde kendimi hep suçlu hissediyorum
10:23
And I say it so often. I say it to remind you
203
623450
2908
ve bunu çok sık söylüyorum. Bunu, sana, ne kadar güdük
10:26
that as dumpy as I am, it's coming from me.
204
626358
2856
olursam olayım, senin yanımda olduğunu hatırlatmak için diyorum.
10:29
It's like hearing a beautiful song from a busted old radio,
205
629214
3454
Çok güzel bir şarkıyı bozuk bir radyodan dinlemek gibi
10:32
and it's nice of you to keep the radio around the house.
206
632668
2627
ve bu radyoyu evin etrafında tutman senin güzelliğin.
10:35
Annie Perasa: If I don't have a note on the kitchen table,
207
635295
2806
Annie Perasa: Mutfak masamda not yoksa yanlış bir şey
10:38
I think there's something wrong.
208
638101
1587
olduğunu düşünürüm.
10:39
You write a love letter to me every morning.
209
639688
2054
Her sabah bana bir aşk mektubu yazıyorsun.
10:41
DP: Well, the only thing that could possibly be wrong
210
641742
2529
DP: Olabilecek en yanlış şey aptal bir kalem bulamamak olabilir.
10:44
is I couldn't find a silly pen.
211
644271
1533
AP: Prensesime:
10:45
AP: To my princess:
212
645804
1027
Bugün dışarıda hava son derece yağmurlu.
10:46
The weather outside today is extremely rainy.
213
646831
2217
10:49
I'll call you at 11:20 in the morning.
214
649048
1953
Seni sabah 11:20'de arayacağım.
10:51
DP: It's a romantic weather report.
215
651001
1816
DP:Romantik bir hava durumu.
10:52
AP: And I love you. I love you. I love you.
216
652817
2750
AP: Ve seni seviyorum. Seni seviyorum. Sevi seviyorum.
10:55
DP: When a guy is happily married, no matter what happens at work,
217
655567
3099
DP: Bir adamın mutlu bir evliliğini varsa
işte ne olduğunun önemi yoktur, gün boyunca ne olursa olsun,
10:58
no matter what happens in the rest of the day,
218
658666
2157
11:00
there's a shelter when you get home,
219
660823
1721
eve geldiğinde bir sığınak vardır.
11:02
there's a knowledge knowing that you can hug somebody
220
662544
2553
Seni merdivenlerden atıp "ellerini üzerimden çek" demeyen
11:05
without them throwing you downstairs and saying, "Get your hands off me."
221
665097
3547
birine sarılabileceğini bilmek vardır.
11:08
Being married is like having a color television set.
222
668644
2627
Evli olmak renkli televizyonunun olması gibidir.
11:11
You never want to go back to black and white.
223
671271
2207
Asla siyah beyaza dönmek istemezsin.
11:13
(Laughter)
224
673478
3342
(Kahkaha)
11:16
DI: Danny was about five feet tall
225
676820
2136
DI: Danny 1,5 m boyunda
11:18
with crossed eyes and one single snaggletooth,
226
678956
3413
şaşı gözlü ve tek bir kırık dişi olan biriydi ama
11:22
but Danny Perasa had more romance in his little pinky
227
682369
3692
Danny Perasa'nın serçe parmağında tüm Hollywood yıldızlarının
11:26
than all of Hollywood's leading men put together.
228
686061
3113
toplamından daha fazla romantizm vardı.
11:29
What else have I learned?
229
689174
1903
Başka neler öğrendim?
11:31
I've learned about the almost unimaginable capacity
230
691077
2902
Hayal etmesi bile neredeyse imkansız olan,
11:33
for the human spirit to forgive.
231
693979
2183
affetme kapasitesine sahip insan ruhunu öğrendim.
11:36
I've learned about resilience and I've learned about strength.
232
696162
3645
Direnci öğrendim. Dayanıklılığı öğrendim.
11:39
Like an interview with Oshea Israel and Mary Johnson.
233
699807
3343
Oshea Israel ve Mary Johnson görüşmesindeki gibi.
11:43
When Oshea was a teenager, he murdered Mary's only son,
234
703150
4551
Oshea daha ergenken Mary'nin tek oğlu olan Laramiun Byrd'ü
11:47
Laramiun Byrd, in a gang fight.
235
707701
2485
bir çete çatışmasında öldürdü.
11:50
A dozen years later, Mary went to prison
236
710186
2600
12 yıl sonra Mary, Oshea ile
11:52
to meet Oshea and find out who this person was
237
712786
2740
tanışmak ve oğlunun hayatına son veren bu kişinin nasıl
11:55
who had taken her son's life.
238
715526
2949
biri olduğunu anlamak için hapishaneye gitti.
11:58
Slowly and remarkably, they became friends,
239
718475
2786
Yavaşça ve dikkat çekicek ölçüde arkadaş oldular.
12:01
and when he was finally released from the penitentiary,
240
721261
2694
Sonunda, cezaevinden çıktığında
12:03
Oshea actually moved in next door to Mary.
241
723955
3366
Oshea Mary'in yanındaki eve taşındı.
12:07
This is just a short excerpt of a conversation they had
242
727321
3205
Bu, Oshea özgürlüğe kavuştuktan kısa bir süre sonra yapılmış
12:10
soon after Oshea was freed.
243
730526
2543
görüşmeden kısa bir parça.
12:14
(Video) Mary Johnson: My natural son is no longer here.
244
734079
2972
(Video) Mary Johnson: Öz oğlum artık burda değil.
12:17
I didn't see him graduate, and now you're going to college.
245
737051
3784
Mezuniyetini göremedim ama şimdi sen üniversiteye gidiyorsun.
12:20
I'll have the opportunity to see you graduate.
246
740835
3297
Senin mezuniyetini görme şansım olacak.
12:24
I didn't see him get married.
247
744132
2461
Onun evlendiğini göremedim.
12:26
Hopefully one day, I'll be able to experience that with you.
248
746593
3909
Umarım bir gün, bunu seninle tadabileceğim.
12:30
Oshea Israel: Just to hear you say those things and to be
249
750502
2697
Oshea Israel: Senin bunları söylediğini duymak
12:33
in my life in the manner in which you are is my motivation.
250
753199
3660
hayatımda olma şeklin, benim motivasyonum.
12:36
It motivates me to make sure that I stay on the right path.
251
756859
4757
Doğru yolda olduğumu teyid eden motivasyonum.
12:41
You still believe in me,
252
761616
1927
Herşeye rağmen bana inanıyorsun.
12:43
and the fact that you can do it despite how much pain I caused you,
253
763543
3576
Sana verdiğim acıya karşın bunu yapabiliyorsun,
12:47
it's amazing.
254
767119
2090
hayret verici.
12:49
MJ: I know it's not an easy thing to be able to share our story together,
255
769209
5897
MJ: Hikayemizi paylaşabiliyor olamamızın,
12:55
even with us sitting here looking at each other right now.
256
775106
2763
hatta şu anda burda oturup birbirimize bakmanın
12:57
I know it's not an easy thing, so I admire that you can do this.
257
777869
5747
hiç de kolay olmadığını biliyorum.
Bu yapabildiğin için sana hayranlık duyuyorum.
13:03
OI: I love you, lady. MJ: I love you too, son.
258
783616
5050
OI: Sizi seviyorum, hanımefendi. MJ: Ben de seni seviyorum, oğlum.
13:12
(Applause)
259
792156
6216
(Alkış)
13:18
DI: And I've been reminded countless times of the courage and goodness of people,
260
798372
5154
DI: İnsanların cesareti ve iyiliği bana o kadar çok hatırlatıldı ki,
13:23
and how the arc of history truly does bend towards justice.
261
803526
5062
tarihin yayının adalete doğru gerçekten nasıl eğidiği.
13:28
Like the story of Alexis Martinez, who was born Arthur Martinez
262
808588
4481
Tıpkı, Arthur Martinez olarak doğan Alexis Martinez'in hikayesi gibi.
13:33
in the Harold Ickes projects in Chicago.
263
813069
2624
Şikago'da, Harold Ickes projesinde,
13:35
In the interview, she talks with her daughter Lesley
264
815693
2833
kızı Lesley'le, genç bir adam olarak çeteye katılmasından
13:38
about joining a gang as a young man,
265
818526
2368
hayatının sonraki aşamasında her zaman olması
13:40
and later in life transitioning into the woman she was always meant to be.
266
820894
4830
gerektiği gibi bir kadına dönüşmesi üzerine bir görüşme yaptı.
13:45
This is Alexis and her daughter Lesley.
267
825724
2499
İşte Alexis ve kızı Lesley.
13:48
(Audio) Alexis Martinez: One of the most difficult things for me was
268
828223
3259
(Ses) Alexis Martinez: Benim için en zor olan şey
13:51
I was always afraid that I wouldn't be allowed
269
831482
2926
izin verilmeyeceği için her zaman kormak oldu.
13:54
to be in my granddaughters' lives,
270
834408
2879
Torunlarımın hayatında olmak.
13:57
and you blew that completely out of the water,
271
837287
2298
Bunu sen su yüzüne çıkardın.
13:59
you and your husband.
272
839585
1324
Sen ve kocan.
14:00
One of the fruits of that is, in my relationship with my granddaughters,
273
840909
3460
Torunlarımla ilişkimin bir meyvesi.
14:04
they fight with each other sometimes over whether I'm he or she.
274
844369
3577
Bazen, benim kadın mı erkek mi olduğuma dair aralarında kavga etmeleri.
14:07
Lesley Martinez: But they're free to talk about it.
275
847946
2487
Lesley Martinez: Ama bununla ilgili konuşmakta serbestler.
14:10
AM: They're free to talk about it, but that, to me, is a miracle.
276
850433
3056
AM: Serbestler ama benim için bu bir mucize.
14:13
LM: You don't have to apologize. You don't have to tiptoe.
277
853489
3302
LM: Özür dileme gerek yok. Heyecanlı olmana gerek yok.
14:16
We're not going to cut you off, and that's something I've always
278
856791
4581
Senle görüşmeye son vermeyeceğiz. Senin her zaman bilmeni istediğimiz
14:21
wanted you to just know, that you're loved.
279
861372
2965
bir şey var, o da sevildiğin.
14:24
AM: You know, I live this every day now.
280
864337
2345
AM: Biliyorsun, bunu artık hergün yaşıyorum.
14:26
I walk down the streets as a woman, and I really am at peace with who I am.
281
866682
5124
Sokaklarda bir kadın gibi dolaşıyorum ve gerçekten olduğum kişiyle barışığım.
14:31
I mean, I wish I had a softer voice maybe,
282
871806
2654
Yani, daha yumuşak bir sesim olmasını dilerdim belki
14:34
but now I walk in love and I try to live that way every day.
283
874460
5872
ama şimdi aşkla yürüyorum ve her günümü böyle yaşamaya çalışıyorum.
14:43
DI: Now I walk in love.
284
883562
3344
DI: Şimdi aşkla yürüyorum.
14:46
I'm going to tell you a secret about StoryCorps.
285
886906
2902
Size StoryCorp'la ilgili bir sır vereceğim.
14:49
It takes some courage to have these conversations.
286
889808
3385
Bu görüşmeleri yapmak biraz cesaret istiyor.
14:53
StoryCorps speaks to our mortality.
287
893193
2391
StoryCorps ahlakımıza sesleniyor.
14:55
Participants know this recording will be heard long after they're gone.
288
895584
4017
Katılımcılar kayıtların onlar öldükten sonra da dinleneceğini biliyorlar.
14:59
There's a hospice doctor named Ira Byock
289
899601
2684
İyileşme ümidi olmayan hastalara bakan Ira Byock adında bir doktor vardı.
15:02
who has worked closely with us on recording interviews
290
902285
2544
Bizimle, ölmekte olan insanların, görüşme kayıtlarını
15:04
with people who are dying.
291
904829
1457
yapmak için yakınen çalıştı.
15:06
He wrote a book called "The Four Things That Matter Most"
292
906286
2765
"En Önemli Dört Şey " diye bir kitap yazdı.
15:09
about the four things you want to say to the most important people in your life
293
909051
3831
Hayatındaki en önemli insana onlar ya da sen ölmeden önce
15:12
before they or you die:
294
912882
3042
söylemek istediğin dört şeyle ilgili.
15:15
thank you, I love you,
295
915924
2531
"Teşekkürler", "Seni seviyorum",
15:18
forgive me, I forgive you.
296
918455
3227
"Beni affet", "Seni affediyorum".
15:21
They're just about the most powerful words we can say to one another,
297
921682
3530
Bunlar birbirimize söyleyebileceğimiz neredeyse en güçlü sözcükler
15:25
and often that's what happens in a StoryCorps booth.
298
925212
3506
ve StoryCorps kabininde sıklıkla olan da bu.
15:28
It's a chance to have a sense of closure with someone you care about --
299
928718
3377
Değer verdiğin biriyle, vedalaşma hissi veren bir şans,
15:32
no regrets, nothing left unsaid.
300
932095
2822
pişmanlık yok, söylenmeyen bir şey yok.
15:34
And it's hard and it takes courage,
301
934917
3437
Zor bir şey ve cesaret gerektiriyor
15:38
but that's why we're alive, right?
302
938354
3225
ama bunun için yaşıyoruz, değil mi?
15:43
So, the TED Prize.
303
943299
2503
TED ödülü.
15:45
When I first heard from TED and Chris a few months ago
304
945802
2977
TED'ten ilk haber geldiğinde ve bir kaç ay önce Chris
15:48
about the possibility of the Prize, I was completely floored.
305
948779
3836
ödülü alma olasılığımdan bahsettiğinde ağzım tamamen açık kaldı.
15:52
They asked me to come up with a very brief wish for humanity,
306
952615
3571
Benden insanlık için 50 kelimeyi geçmeyecek çok kısa bir
15:56
no more than 50 words.
307
956186
1764
bir dilekte bulunmamı istediler.
15:57
So I thought about it, I wrote my 50 words,
308
957950
2744
Üzerine düşündüm. 50 kelimemi yazdım.
16:00
and a few weeks later, Chris called and said, "Go for it."
309
960694
4687
Bir kaç hafta sonra Chris aradı ve "Göreyim seni" dedi.
16:05
So here is my wish:
310
965381
2948
İşte dileğim:
16:08
that you will help us
311
968329
2949
Sizin, StoryCorps aracılıyla öğrendiğimiz herşeyi
16:11
take everything we've learned through StoryCorps
312
971278
2740
hayata geçirmek için yardım etmeniz.
16:14
and bring it to the world
313
974018
2763
16:16
so that anyone anywhere can easily record a meaningful interview
314
976781
4017
Böylelikle herhangi biriyle, herhangi bir yerde, tarih için arşivlenmek üzere
16:20
with another human being which will then be archived for history.
315
980798
4917
kolaylıkla, anlamlı bir görüşme kaydedebilirsiniz.
Bunu nasıl yapacağız?
16:25
How are we going to do that? With this.
316
985715
4678
Bununla.
16:30
We're fast moving into a future where everyone in the world
317
990393
3678
Geleceğe doğru hızla hareket ediyoruz. Dünyanın her yerinde
16:34
will have access to one of these,
318
994071
2043
buna erişim olacak.
16:36
and it has powers I never could have imagined 11 years ago
319
996114
3831
11 sene önce StoryCorps'a başladığımda,
16:39
when I started StoryCorps.
320
999945
1950
hayal edemeyeceğim bir güce ulaştı.
16:41
It has a microphone,
321
1001895
1463
Mikrofonu var,
16:43
it can tell you how to do things,
322
1003358
2311
şeyleri nasıl yapacağınızı anlatabilir
16:45
and it can send audio files.
323
1005669
2531
ve ses dosyası gönderebilir.
16:48
Those are the key ingredients.
324
1008200
2322
Bunlar anahtar bileşenler.
16:50
So the first part of the wish is already underway.
325
1010522
3204
Yani dileğin ilk bölümü çoktan aşıldı.
16:53
Over the past couple of months,
326
1013726
1579
Geçtiğimiz bir kaç ayda,
16:55
the team at StoryCorps has been working furiously
327
1015305
2995
StoryCorps ekibi, yılmadan, bir telefon uygulamasını yaratarak
16:58
to create an app that will bring StoryCorps out of our booths
328
1018300
3460
StoryCorps'u kabinlerden çıkarmak için çalışıyor.
17:01
so that it can be experienced by anyone, anywhere, anytime.
329
1021760
5433
Böylelikle istenilen kişiyle
istenilen yerde ve istenilen zamanda deneyimlenebilir.
17:07
Remember, StoryCorps has always been two people and a facilitator
330
1027193
3681
Unutmayın, StoryCorps'da, her zaman iki kişi ve bir de rehber vardı.
17:10
helping them record their conversation, which is preserved forever,
331
1030874
3965
Görüşmelerini kaydetmelerine
ve sonsuza kadar saklamalarına yardımcı olmak için
17:14
but at this very moment,
332
1034839
2048
ama tam şu an
17:16
we're releasing a public beta version of the StoryCorps app.
333
1036887
3646
StoryCorps uygulamasının kamuya açık beta versiyonunu çıkarıyoruz.
17:20
The app is a digital facilitator that walks you through
334
1040533
3187
Bu uygulama StoryCorps'un görüşme sürecini gösteren
17:23
the StoryCorps interview process,
335
1043720
2385
dijital bir rehbere sahip.
17:26
helps you pick questions,
336
1046105
1672
Soruları seçmenize yardımcı olacak
17:27
and gives you all the tips you need
337
1047777
2090
ihtiyacınız olan tavsiyeleri vererek
17:29
to record a meaningful StoryCorps interview,
338
1049867
2809
anlamlı bir StoryCorps görüşmesi kaydedebilmeniz
17:32
and then with one tap upload it to our archive at the Library of Congress.
339
1052676
5521
ve sonra Meclis Kütüphanesi arşivine yükleyebilmeniz için bir rehber.
17:38
That's the easy part, the technology.
340
1058197
3140
Teknoloji, en kolay kısmı.
17:41
The real challenge is up to you:
341
1061337
2378
İşin zor tarafı sizde;
17:43
to take this tool and figure out how we can use it
342
1063715
3198
bu aracı nasıl kullanıcağınızı çözmek.
17:46
all across America and around the world,
343
1066913
2965
Tüm Amerika ve dünya genelinde,
17:49
so that instead of recording thousands of StoryCorps interviews a year,
344
1069878
3584
bir yılda, binlerce StoryCorps görüşmesi kaydetmek yerine
17:53
we could potentially record tens of thousands
345
1073462
2770
potansiyel olarak on binlerce
17:56
or hundreds of thousands
346
1076232
1956
belki yüz binlerce
17:58
or maybe even more.
347
1078188
1997
hatta belki daha da fazlasını kaydedebiliriz.
18:01
Imagine, for example, a national homework assignment
348
1081355
3738
Düşünün, mesela, ülke genelinde tüm lise öğrencileri
18:05
where every high school student studying U.S. history across the country
349
1085093
3994
A.B.D. tarihini çalışmak için ulusal bir ev ödevi görevi olarak
18:09
records an interview with an elder over Thanksgiving,
350
1089087
2902
Şükran Günü'nde yaşlılarla görüşme yapıp kaydetse,
18:11
so that in one single weekend
351
1091989
2903
tek bir hafta sonunda,
18:14
an entire generation of American lives and experiences are captured.
352
1094892
5085
Amerika'da yaşayan bütün bir nesilin tecrübeleri kaydedilmiş olur.
18:19
(Applause)
353
1099977
5535
(Alkış)
18:27
Or imagine mothers on opposite sides of a conflict somewhere in the world
354
1107812
3542
Veya anneleri düşünün, dünyanın herhangi bir yerinde
18:31
sitting down not to talk about that conflict
355
1111354
3622
çatışma karşıtı olup, bu konuda konuşmayan anneleri.
18:34
but to find out who they are as people,
356
1114976
2197
İnsan olarak onların kim olduğunu ortaya çıkarmak
18:37
and in doing so, begin to build bonds of trust;
357
1117173
3955
ve bunu yaparak güven yaratmak
18:41
or that someday it becomes a tradition all over the world
358
1121128
2886
ya da bir gün bunun tüm dünyada bir geleneğe dönüşmesi.
18:44
that people are honored with a StoryCorps interview
359
1124014
2508
Bu insanları 75. yaş günlerinde StoryCorps
18:46
on their 75th birthday;
360
1126522
2243
görüşmleriyle onurlandırmak;
18:48
or that people in your community
361
1128765
2276
ya da toplumunuzdaki insanlara,
18:51
go into retirement homes or hospitals or homeless shelters or even prisons
362
1131041
5154
evlerindeki ya da hastahanelerdeki yaşlılara veya evsizler sığınaklarına
18:56
armed with this app to honor the people least heard in our society
363
1136195
3530
hatta cezaevlerine gidip sesleri en az duyulan bu insanları onurlandırmak
18:59
and ask them who they are, what they've learned in life,
364
1139725
2986
ve onlara kim olduklarını, hayattan ne öğrendiklerini
19:02
and how they want to be remembered.
365
1142711
2461
ve de nasıl hatırlanmak istediklerini sormak.
19:05
(Applause)
366
1145172
5535
(Alkış)
19:12
Ten years ago, I recorded a StoryCorps interview with my dad
367
1152947
3277
On sene önce, babamla bir StoryCorps görüşmesi kaydettim.
19:16
who was a psychiatrist, and became a well-known gay activist.
368
1156224
4795
Babam bir psikiyatristti ve sonradan tanınan bir eşcinsel eylemcisi oldu.
19:21
This is the picture of us at that interview.
369
1161019
3437
Bu, o görüşmedeki fotoğrafımız.
19:24
I never thought about that recording until a couple of years ago,
370
1164456
3181
Bu görüşme hakkında bir kaç sene öncesine kadar hiç düşünmemiştim.
19:27
when my dad, who seemed to be in perfect health
371
1167637
2995
Babam son derece sağlıklı gözükürken
19:30
and was still seeing patients 40 hours a week,
372
1170632
2601
ve halen haftada 40 saat hastalarına bakarken
19:33
was diagnosed with cancer.
373
1173233
2763
kanser teshisi kondu.
19:35
He passed away very suddenly a few days later.
374
1175996
3390
Bir kaç gün sonra aniden öldü.
19:39
It was June 28, 2012,
375
1179386
2275
Tarih 12 Haziran, 2012'idi.
19:41
the anniversary of the Stonewall riots.
376
1181661
4380
Stonewall isyanının yıl dönümüydü.
19:46
I listened to that interview for the first time at three in the morning
377
1186041
3357
O görüşmeyi ilk kez öldüğü günün sabahında,
19:49
on the day that he died.
378
1189398
1728
saat üçte dinledim.
19:51
I have a couple of young kids at home,
379
1191126
1997
Evde bir grup genç çocuk vardı.
19:53
and I knew that the only way they were going to get to know this person
380
1193123
3459
Hayatımda çok büyük bir önemi olan bu kişiyi tanıyabilmelerinin
19:56
who was such a towering figure in my life would be through that session.
381
1196582
4846
tek yolunun bu kayıt olduğunu biliyordum.
20:01
I thought I couldn't believe in StoryCorps any more deeply than I did,
382
1201428
3745
StoryCorps'a, o an hissetiğimden daha derin inanamıyacağımı düşündüm.
20:05
but it was at that moment
383
1205173
1788
Bu kayıtları yapmanın önemini
20:06
that I fully and viscerally grasped the importance of making these recordings.
384
1206961
4859
ancak o zaman, tümüyle ve tüm duygularımla kavradım.
20:11
Every day, people come up to me
385
1211820
2093
İnsanlar her gün bana gelip,
20:13
and say, "I wish I had interviewed my father or my grandmother or my brother,
386
1213913
4161
"Babamla veya büyükannemle veya kardeşimle görüşme yapmayı dilerdim
20:18
but I waited too long."
387
1218074
2268
ama çok geç kaldım" diyorlar.
20:20
Now, no one has to wait anymore.
388
1220342
2136
Şimdi kimse beklemek zorunda değil.
20:22
At this moment,
389
1222478
1680
Şu anda,
20:24
when so much of how we communicate is fleeting and inconsequential,
390
1224158
3542
pek çoğumuzun iletişimi kısa süreli ve önemsizken
20:27
join us in creating this digital archive
391
1227700
2497
devamlı ve önemli konuşmalar
20:30
of conversations that are enduring and important.
392
1230197
4317
arşivi yaratmakta için bize katılın.
20:34
Help us create this gift to our children,
393
1234514
2830
Çocuklarımıza, insan olarak kim olduğumuza dair
20:37
this testament to who we are as human beings.
394
1237344
3998
kanıtları hediye etmemize yardımcı olun.
20:41
I hope you'll help us make this wish come true.
395
1241342
3926
Umarım ki bu dileğin gerçeğe dönüşmesinde bize yardım edeceksiniz.
20:45
Interview a family member, a friend or even a stranger.
396
1245268
4511
Bir aile ferdiyle, bir arkadaşla veya bir yabancıyla görüşün.
20:49
Together, we can create an archive of the wisdom of humanity,
397
1249779
6290
Birlikte, insanlık bilgeliğinin arşivini yaratabiliriz.
20:56
and maybe in doing so,
398
1256069
1634
Bunu yaparak belki de
20:57
we'll learn to listen a little more and shout a little less.
399
1257703
3962
biraz daha fazla dinlemeyi ve daha az bağırmayı öğreniriz.
21:01
Maybe these conversations will remind us what's really important.
400
1261665
4528
Belki bu konuşmalar bize kim olduğumuzu gerçekten neyin önemli olduğunu hatırlatır.
21:06
And maybe, just maybe,
401
1266193
2763
Ve belki, sadece belki,
21:08
it will help us recognize that simple truth
402
1268956
2786
bize şu basit gerçeği;
21:11
that every life, every single life,
403
1271742
3947
her hayatın, her bir hayatın
21:15
matters equally and infinitely.
404
1275689
2935
eşit ve muazzam önemi olduğunu hatırlatır.
21:18
Thank you very much.
405
1278624
2131
Çok teşekkür ederim.
21:20
(Applause)
406
1280755
2150
(Alkış)
21:22
Thank you. Thank you.
407
1282905
4208
Teşekkür ederim.
21:27
(Applause)
408
1287113
2276
(Alkış)
21:29
Thank you.
409
1289389
2182
Teşekkür ederim.
21:31
(Applause)
410
1291571
5364
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7