Pearl Arredondo: My story, from gangland daughter to star teacher

Pearl Arredondo: Benim hikayem: Gangster kızından, örnek öğretmene,

67,756 views

2013-05-08 ・ TED


New videos

Pearl Arredondo: My story, from gangland daughter to star teacher

Pearl Arredondo: Benim hikayem: Gangster kızından, örnek öğretmene,

67,756 views ・ 2013-05-08

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Translator: Joseph Geni Reviewer: Morton Bast
0
0
7000
Çeviri: Necdet Umut Orcan Gözden geçirme: banu yobas
00:13
So I grew up in East Los Angeles,
1
13615
2500
Ben fakir olduğumun farkında bile olmadan,
00:16
not even realizing I was poor.
2
16115
2171
Doğu Los Angeles'ta büyüdüm.
00:18
My dad was a high-ranking gang member who ran the streets.
3
18286
4117
Babam sokakları yöneten bir çetenin üst düzey üyelerinden biriydi.
00:22
Everyone knew who I was,
4
22403
1299
Herkes beni tanırdı,
00:23
so I thought I was a pretty big deal, and I was protected,
5
23702
3450
bu yüzden de çok önemli biri olduğumu, korunduğumu falan düşünürdüm.
00:27
and even though my dad spent most of my life
6
27152
2569
ve babam hayatının çoğunu bir hapiste, bir dışarıda
00:29
in and out of jail,
7
29721
1349
geçirdiyse de,
00:31
I had an amazing mom who was just fiercely independent.
8
31070
4501
özgürlüğüne çok düşkün, inanılmaz bir annem vardı.
00:35
She worked at the local high school
9
35571
1509
Yerel lisede, dekanın ofisinde
00:37
as a secretary in the dean's office,
10
37080
2555
sekreterdi ve bu yüzden de sürekli,
00:39
so she got to see all the kids that got thrown out of class,
11
39635
2690
herhangi bir sebeple sınıftan atılmış,
00:42
for whatever reason, who were waiting to be disciplined.
12
42325
2838
cezalandırılmayı bekleyen çocukları görüyordu.
00:45
Man, her office was packed.
13
45163
3791
Dostum, ofisi sürekli hıncahınç doluydu.
00:48
So, see, kids like us, we have a lot of things to deal with
14
48954
3797
Yani, bakın, bizim gibi çocukların okul dışında da üstesinden gelmeleri gereken
00:52
outside of school,
15
52751
1558
pek çok sorunları vardır
00:54
and sometimes we're just not ready to focus.
16
54309
2917
ve bazen tüm dikkatimizi vermeyi başaramayız.
00:57
But that doesn't mean that we can't.
17
57226
2330
Ama bu yapamayacağımız anlamına gelmez.
00:59
It just takes a little bit more.
18
59556
2187
Sadece biraz daha zaman alır.
01:01
Like, I remember one day I found my dad
19
61743
3105
Mesela, bir gün babamı banyo zemininde şiddetle sarsılıp
01:04
convulsing, foaming at the mouth,
20
64848
2344
ağzından köpükler saçılırken bulduğumu hatırlıyorum,
01:07
OD-ing on the bathroom floor.
21
67192
2214
Aşırı doz yüzünden nöbet geçiriyordu.
01:09
Really, do you think that doing my homework that night
22
69406
2473
Gerçekten, o gece ödevlerimi yapmanın
01:11
was at the top of my priority list?
23
71879
2512
en büyük önceliğim olduğunu mu düşünüyorsunuz?
01:14
Not so much.
24
74391
1467
Pek değildi.
01:15
But I really needed a support network,
25
75858
3133
Ama bir destek grubuna ihtiyacım vardı,
01:18
a group of people who were going to help me
26
78991
2325
bana yardım edecek ve içinde bulunduğum durumun
01:21
make sure that I wasn't going to be
27
81316
2220
kurbanı olmamam için elimden tutacak
01:23
a victim of my own circumstance,
28
83536
2655
insanlara ihtiyacım vardı.
01:26
that they were going to push me
29
86191
1614
Beni, benim bile hayal edebileceğimden fazlasını
01:27
beyond what I even thought I could do.
30
87805
2565
başarmam için zorlayacak insanlara.
01:30
I needed teachers, in the classroom, every day,
31
90370
3469
Bana her gün sınıfta "Bunu aşabilirsin," diyecek
01:33
who were going to say, "You can move beyond that."
32
93839
3745
öğretmenlere ihtiyaç duyuyordum.
01:37
And unfortunately, the local junior high
33
97584
3278
Ve maalesef yerel ortaokul,
01:40
was not going to offer that.
34
100862
2109
bunu bana sağlayamıyordu.
01:42
It was gang-infested, huge teacher turnover rate.
35
102971
3834
Çetelerce kuşatılmıştı ve inanılmaz bir öğretmen değişim oranına sahipti.
01:46
So my mom said, "You're going on a bus
36
106805
3173
Bu yüzden annem, "Her gün otobüsle bir buçuk saat
01:49
an hour and a half away from where we live every day."
37
109978
5213
mesafedeki bir okula gideceksin." dedi.
01:55
So for the next two years, that's what I did.
38
115191
2362
Ben de sonraki iki sene boyunca öyle yaptım.
01:57
I took a school bus to the fancy side of town.
39
117553
4487
Otobüsle şehrin süslü kısmına gidiyordum.
02:02
And eventually, I ended up at a school
40
122040
2925
Ve sonunda, iki tarafın karışımı
02:04
where there was a mixture.
41
124965
1564
olan bir okuldaydım.
02:06
There were some people who were really gang-affiliated,
42
126529
2678
Çete ilişkili bazı çocukların yanı sıra,
02:09
and then there were those of us
43
129207
1465
bu hayattan uzaklaşıp liseye girmeye çalışan
02:10
really trying to make it to high school.
44
130672
1994
bizim gibiler vardı.
02:12
Well, trying to stay out of trouble was a little unavoidable.
45
132666
3503
Beladan uzak durmak bazen imkansız oluyordu.
02:16
You had to survive.
46
136169
1714
Ayakta kalmalıydın.
02:17
You just had to do things sometimes.
47
137883
2653
Bu yüzden bazen bazı şeyler yapmak zorundaydın.
02:20
So there were a lot of teachers who were like,
48
140536
2353
Bu yüzden bazı öğretmenler benim için,
02:22
"She's never going to make it.
49
142889
1426
"Hiçbir zaman başaramayacak.
02:24
She has an issue with authority.
50
144315
1591
Otoriteyle sorunları var.
02:25
She's not going to go anywhere."
51
145906
1643
Hiçbir yere gidemeyecek." diye düşünüyordu.
02:27
Some teachers completely wrote me off as a lost cause.
52
147549
4093
Bazıları beni tamamıyla kayıp vaka ilan etmişlerdi.
02:31
But then, they were very surprised
53
151642
3167
Ama sonra, liseden mezun olduğumda
02:34
when I graduated from high school.
54
154809
3191
çok şaşırdılar.
02:38
I was accepted to Pepperdine University,
55
158000
2862
Pepperdine Üniversitesi'ne kabul edilmiştim
02:40
and I came back to the same school that I attended
56
160862
3123
ve okuduğum okula özel eğitim asistanı olarak
02:43
to be a special ed assistant.
57
163985
1911
geri döndüm.
02:45
And then I told them, "I want to be a teacher."
58
165896
4553
Ve sonra onlara dedim ki, "Ben öğretmen olmak istiyorum."
02:50
And boy, they were like, "What? Why?
59
170449
3224
Bana "Ne? Neden?"
02:53
Why would you want to do that?"
60
173673
1520
Bunu neden yapmak isteyesin ki?" falan dediler.
02:55
So I began my teaching career
61
175193
2286
Böylece öğretmenlik kariyerime,
02:57
at the exact same middle school that I attended,
62
177479
3528
bizzat kendi okuduğum okulda başladım,
03:01
and I really wanted to try to save more kids
63
181007
3431
aynı benim durumumda olan daha fazla çocuğu
03:04
who were just like me.
64
184438
2077
kurtarmak istiyordum.
03:06
And so every year, I share my background with my kids,
65
186515
3200
Ve böylece, her sene, geçmişimi öğrencilerimle paylaştım,
03:09
because they need to know that everyone has a story,
66
189715
3057
çünkü herkesin bir hikayesi olduğunu bilmeleri gerekiyordu,
03:12
everyone has a struggle,
67
192772
2367
herkesin uğraşması gereken sorunları vardı
03:15
and everyone needs help along the way.
68
195139
3754
ve herkes yol boyunca yardıma ihtiyaç duyardı.
03:18
And I am going to be their help along the way.
69
198893
4128
Ve ben yol boyunca onlara uzanan yardım eli olacaktım.
03:23
So as a rookie teacher, I created opportunity.
70
203021
6068
Çaylak bir öğretmen olarak, fırsatlar yarattım.
03:29
I had a kid one day come into my class
71
209089
2646
Sınıfımdaki bir çocuk, bir gün sınıfa bıçaklanmış
03:31
having been stabbed the night before.
72
211735
3208
bir halde geldi, önceki gece olmuş.
03:34
I was like, "You need to go to a hospital,
73
214943
2496
Ben "Hastaneye, okul hemşiresine gitmelisin,
03:37
the school nurse, something."
74
217439
3275
bir şeyler yapmalısın" dedim.
03:40
He's like, "No, Miss, I'm not going.
75
220714
2161
Bana "Hayır, bayan, gitmiyorum.
03:42
I need to be in class because I need to graduate."
76
222875
2768
Derse girmeliyim çünkü mezun olmalıyım" dedi.
03:45
So he knew that I was not going to let him be a victim
77
225643
3392
Ona, ilerlemesi ve sorunlarının üstesinden gelmesi için
03:49
of his circumstance,
78
229035
1777
destek olacağımı,
03:50
but we were going to push forward and keep moving on.
79
230812
4038
içinde bulunduğu durumun kurbanı olmasına izin vermeyeceğimi biliyordu.
03:54
And this idea of creating a safe haven for our kids
80
234850
3890
Ve bu fikir, çocuklar için güvenli bir sığınak oluşturmak,
03:58
and getting to know exactly what they're going through,
81
238740
4116
her birinin ne tür sorunlara sahip olduklarını bilmek,
04:02
getting to know their families -- I wanted that,
82
242856
3256
aileleriyle tanışmak, bunu istiyordum,
04:06
but I couldn't do it in a school with 1,600 kids,
83
246112
5480
ama bunu 1.600 çocuklu ve öğretmenlerin
04:11
and teachers turning over year after year after year.
84
251592
3474
sürekli değiştiği bir okulda yapamazdım.
04:15
How do you get to build those relationships?
85
255066
4052
Nasıl bu tür ilişkiler geliştirebilirdim?
04:19
So we created a new school.
86
259118
3587
Böylece yeni bir okul kurduk.
04:22
And we created
87
262705
1479
San Fernando
04:24
the San Fernando Institute for Applied Media.
88
264184
3538
Uygulamalı Medya Okulu'nu kurduk.
04:27
And we made sure that we were still attached
89
267722
3472
Ve bölge okuluyla hem kaynak, hem de destek alabilecek
04:31
to our school district for funding, for support.
90
271194
4038
şekilde bağlantımız olmasını da ihmal etmedik.
04:35
But with that, we were going to gain freedom:
91
275232
3117
Bu yeni okulla bölge okulu ya da eyalet yönetimi işimize karışmadan,
04:38
freedom to hire the teachers
92
278349
2253
işimize yarayacak, hedefimize ulaşmamızı
04:40
that we knew were going to be effective;
93
280602
3322
sağlayacak öğretmenleri işe alma;
04:43
freedom to control the curriculum
94
283924
2740
eğitim programımızı düzenleme,
04:46
so that we're not doing lesson 1.2 on page five, no;
95
286664
5638
ki böylece bize dayatılan kitapları birebir okutunca işimiz bitmeyecekti, hayır;
04:52
and freedom to control a budget,
96
292302
2720
ve bütçemizi serbestçe kontrol ederek,
04:55
to spend money where it matters,
97
295022
2584
bölge ya da eyaletin yapmamız gerektiğini söylediği şekilde değil,
04:57
not how a district or a state says you have to do it.
98
297606
4241
gereken yerlere parayı harcama özgürlüğüne sahip olacaktık.
05:01
We wanted those freedoms.
99
301847
2303
Bu özgürlükleri istiyorduk.
05:04
But now, shifting an entire paradigm,
100
304150
2576
Ancak, yepyeni bir yapı oluşturmak,
05:06
it hasn't been an easy journey, nor is it even complete.
101
306726
4145
ne kolay bir yolculuktu, ne de tamamlanmış durumda.
05:10
But we had to do it.
102
310871
2350
Ama bunu yapmak zorundaydık.
05:13
Our community deserved a new way of doing things.
103
313221
4121
Toplumumuz bir şeyleri başarmak için yeni yolları hak ediyordu.
05:17
And as the very first pilot middle school
104
317342
3526
Ve Los Angeles Birleşik Okul Bölgesi'ndeki ilk
05:20
in all of Los Angeles Unified School District,
105
320868
3225
pilot okul olarak, birçok eleştiri de aldığımıza
05:24
you better believe there was some opposition.
106
324093
2976
inansanız iyi ederseniz.
05:27
And it was out of fear --
107
327069
2123
Bunun sebebi de korkuydu,
05:29
fear of, well, what if they get it wrong?
108
329192
3223
"Ya beceremezlerse?" korkusu.
05:32
Yeah, what if we get it wrong?
109
332415
2185
Evet, ya beceremezsek?
05:34
But what if we get it right?
110
334600
2254
Ama, ya becerirsek?
05:36
And we did.
111
336854
2075
Ve becerdik.
05:38
So even though teachers were against it
112
338929
2611
Böylece, öğretmenler buna karşı çıksalar da,
05:41
because we employ one-year contracts --
113
341540
2581
öğretmenleri bir senelik kontratlarla işe aldık.
05:44
you can't teach, or you don't want to teach,
114
344121
4069
Eğer öğretmeyi beceremiyorsan ya da isteksizsen,
05:48
you don't get to be at my school with my kids.
115
348190
3060
benim okulumda, benim çocuklarıma öğretmenlik yapamazsın.
05:51
(Applause)
116
351250
6764
(Alkışlar)
05:58
So in our third year, how did we do it?
117
358014
3672
Ve üçüncü senemizdeyiz, nasıl başardık?
06:01
Well, we're making school worth coming to every day.
118
361686
3431
Şöyle ki, her gün gelmeye değecek bir okul yarattık.
06:05
We make our kids feel like they matter to us.
119
365117
2761
Öğrencilerimize, bizim için anlam ifade ettiklerini hissettiriyoruz.
06:07
We make our curriculum rigorous and relevant to them,
120
367878
3888
Özenli ve uygulanabilir bir müfredat oluşturduk,
06:11
and they use all the technology that they're used to.
121
371766
2585
ve okulda daha önceden alışkın oldukları teknolojileri kullanıyorlar.
06:14
Laptops, computers, tablets -- you name it, they have it.
122
374351
2927
Laptoplar, bilgisayarlar, tabletler, -- aklınıza gelebilecek hepsine sahipler.
06:17
Animation, software, moviemaking software, they have it all.
123
377278
3918
Animasyon, yazılım, film oluşturma yazılımları, bunların hepsine sahipler.
06:21
And because we connect it to what they're doing —
124
381196
3813
Ve yaptıkları şeylerle ilişki kurmalarını sağladığımız için --
06:25
For example, they made public service announcements
125
385009
3202
Örneğin, Kanser Derneği için kamu hizmeti
06:28
for the Cancer Society.
126
388211
1626
duyuruları hazırladılar.
06:29
These were played in the local trolley system.
127
389837
2824
Bu duyurular yerel tramvay sistemlerinde yayınlandı.
06:32
Teaching elements of persuasion,
128
392661
2007
Eğitim araçlarının işe yararlığı,
06:34
it doesn't get any more real than that.
129
394668
2920
bundan daha ileri düzeyde olamaz.
06:37
Our state test scores have gone up
130
397588
2161
Kendi okulumuza sahip olduğumuzdan beri,
06:39
more than 80 points since we've become our own school.
131
399749
2989
eyalet denetim sonuçlarımız 80 puandan fazla arttı.
06:42
But it's taken all stakeholders, working together --
132
402738
3095
Ama bu, tüm payı olanların, senelik kontrat yapılmış,
06:45
teachers and principals on one-year contracts,
133
405833
3183
öğretmenlerin ve yöneticilerin ekstra ücret almadan,
06:49
working over and above and beyond their contract hours
134
409017
3824
kontratlarında bulunan saatleri fazlasıyla aşarak
06:52
without compensation.
135
412841
3036
ve işbirliği içinde çalışmasıyla mümkün oldu.
06:55
And it takes a school board member
136
415877
2219
Ve bunlar sizin için kulis yapacak ve "Biliyorum, bulunduğun çevre
06:58
who is going to lobby for you and say,
137
418096
1952
sana bunu dayatıyor,
07:00
"Know, the district is trying to impose this,
138
420048
2428
ama sen diğer yolu seçmekte özgürsün."
07:02
but you have the freedom to do otherwise."
139
422476
3033
diyebilen bir yönetim kurulu üyesi olmasını gerektirir.
07:05
And it takes an active parent center
140
425509
2564
Ve her gün gelip oturmakla kalmayıp,
07:08
who is not only there, showing a presence every day,
141
428073
4080
yönetimimizin bir parçası olan, çocukları için,
07:12
but who is part of our governance,
142
432153
2867
çocuklarımız için, karar vermemizde bizlere yardımcı olan
07:15
making decisions for their kids, our kids.
143
435020
5004
okul aile birliği gerektirir
07:20
Because why should our students have to go
144
440024
2605
Çünkü neden öğrencilerimiz bulundukları bölgeden
07:22
so far away from where they live?
145
442629
2979
çok çok uzaklara gitmek zorunda kalsınlar ki?
07:25
They deserve a quality school in their neighborhood,
146
445608
3724
Kendi yörelerinde kaliteli bir okulu hak ediyorlar,
07:29
a school that they can be proud to say they attend,
147
449332
3173
öğrencisi olmaktan gurur duyacakları bir okulu.
07:32
and a school that the community can be proud of as well,
148
452505
3668
Ayrıca toplumun da gurur duyacağı bir okulu hak ediyorlar
07:36
and they need teachers to fight for them every day
149
456173
4198
ve her gün onlar için savaşacak, şartlarının ötesine geçmeleri için
07:40
and empower them to move beyond their circumstances.
150
460371
5333
onları güçlendirecek öğretmenlere ihtiyaçları var.
07:45
Because it's time that kids like me
151
465704
2716
Çünkü artık benim gibi çocukların istisna olmaktan çıkıp,
07:48
stop being the exception, and we become the norm.
152
468420
4722
normal (alışılmış) hale gelmesinin vakti geldi.
07:53
Thank you.
153
473142
1309
Teşekkürler.
07:54
(Applause)
154
474451
4339
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7