Sara Seager: The search for planets beyond our solar system

Çeviri: Cansu BAYRAM Gözden geçirme: Sevkan Uzel

I'm here to tell you about the real search for alien life.

Uzayda yaşam arayışı hakkında konuşmak için buradayım.

Not little green humanoids arriving in shiny UFOs,

UFOlarla gelen yeşil insansı yaratıklardan bahsetmeyeceğim.

although that would be nice.

Gerçi bu eğlenceli olurdu.

But it's the search for planets orbiting stars far away.

Uzak yıldızların yörüngesinde bulunan gezegen arayışından bahsedeceğim size.

Every star in our sky is a sun.

Gökyüzümüzdeki her yıldız bir güneştir. Nasıl ki bizim güneşimizin

And if our sun has planets --

Merkür, Venüs, Dünya, Mars gibi gezegenleri varsa

Mercury, Venus, Earth, Mars, etc.,

surely those other stars should have planets also,

elbette diğer yıldızların da gezegenleri olmalıdır; ki var da.

and they do.

And in the last two decades,

Son yirmi yılda,

astronomers have found thousands of exoplanets.

astronomlar, güneş sistemi dışında binlerce gezegen buldu.

Our night sky is literally teeming with exoplanets.

Gece göğü, kelimenin tam anlamıyla dış gezegen kaynıyor.

We know, statistically speaking,

İstatistiksel olarak konuşursak,

that every star has at least one planet.

her yıldızın en az bir gezegeni olduğunu biliyoruz.

And in the search for planets,

Gezegen arayışımız sırasında ve

and in the future, planets that might be like Earth,

gelecekte Dünyaya benzer gezegenlere,

we're able to help address

yüzyıllardır insanoğlunun sorduğu

some of the most amazing and mysterious questions

en gizemli ve şaşırtıcı sorulardan

that have faced humankind for centuries.

bazılarını yöneltebiliriz.

Why are we here?

Neden buradayız?

Why does our universe exist?

Evren neden var oldu?

How did Earth form and evolve?

Dünya nasıl oluştu ve evrimleşti?

How and why did life originate and populate our planet?

Hayat, gezegenimizde nasıl ve neden oluşup yayıldı?

The second question that we often think about is:

Üzerinde sürekli düşündüğümüz ikinci soru da şu:

Are we alone?

Yalnız mıyız?

Is there life out there?

Uzayda bizden başka hayat var mı?

Who is out there?

Orada kim var?

You know, this question has been around for thousands of years,

Bu soru, Yunanlı felsefecilerden bu yana

since at least the time of the Greek philosophers.

binlerce yıldır soruluyor.

But I'm here to tell you just how close we're getting

Ama benim burada olmamın sebebi, size

to finding out the answer to this question.

cevabı bulmaya ne kadar yaklaştığımızı anlatmak.

It's the first time in human history that this really is within reach for us.

İnsanlık tarihinde, bu ilk kez erişebileceğimiz mesafede.

Now when I think about the possibilities for life out there,

Uzayda yaşam olasılıkları hakkında düşüncemin ana unsuru;

I think of the fact that our sun is but one of many stars.

Güneşimizin birçok yıldızdan yalnızca biri olduğu.

This is a photograph of a real galaxy,

Bu gerçek bir galaksinin fotoğrafı.

we think our Milky Way looks like this galaxy.

Samanyolu galaksimizin buna benzediğini düşünüyoruz.

It's a collection of bound stars.

Birbirine bağlı yıldızlar yığını.

But our [sun] is one of hundreds of billions of stars

Ancak Güneşimiz, yüz milyarlarca yıldızdan biri

and our galaxy is one of upwards of hundreds of billions of galaxies.

ve galaksimiz, yüz milyardan fazla galaksiden biri.

Knowing that small planets are very common,

Küçük gezegenlerin çok yaygın olduğunu biliyoruz,

you can just do the math.

bir hesaplayın.

And there are just so many stars and so many planets out there,

O kadar çok yıldız ve gezegen var ki uzayda,

that surely, there must be life somewhere out there.

kesinlikle bir yerlerde hayat olmalı.

Well, the biologists get furious with me for saying that,

Bunu söylediğim için biyologlar çok kızıyor bana

because we have absolutely no evidence for life beyond Earth yet.

çünkü Dünya dışında hayata dair henüz kesin kanıt yok.

Well, if we were able to look at our galaxy from the outside

Galaksimize dışarıdan bakabilseydik

and zoom in to where our sun is,

ve güneşin bulunduğu yere zumlasaydık

we see a real map of the stars.

yıldızların gerçek haritasını görürdük.

And the highlighted stars are those with known exoplanets.

Parlak olan yıldızlar, bildiğimiz dış gezegenlere sahip olan yıldızlar.

This is really just the tip of the iceberg.

Buz dağının ucu gibi gerçekten.

Here, this animation is zooming in onto our solar system.

İşte animasyon güneş sistemimize zumluyor

And you'll see here the planets

ve gezegenlerin yanı sıra

as well as some spacecraft that are also orbiting our sun.

Güneşimizin yörüngesindeki uzay araçlarını görüyorsunuz.

Now if we can imagine going to the West Coast of North America,

Şimdi Kuzey Amerika'nın Batı Yakasına gittiğimizi

and looking out at the night sky,

ve gece gökyüzüne baktığımızı hayal edelim.

here's what we'd see on a spring night.

İşte bir bahar gecesi göreceğimiz manzara.

And you can see the constellations overlaid

Takımyıldızlarla kaplı

and again, so many stars with planets.

ve yine, gezegenleriyle birçok yıldız.

There's a special patch of the sky where we have thousands of planets.

Gökyüzünde, binlerce gezegenin bulunduğu özel bir alan var.

This is where the Kepler Space Telescope focused for many years.

Kepler Uzay Teleskobu, yıllardır buraya odaklanıyor.

Let's zoom in and look at one of the favorite exoplanets.

Haydi yakınlaşıp en sevilen dış gezegenlerden birine bakalım.

This star is called Kepler-186f.

Bu yıldızın adı, Kepler-186f.

It's a system of about five planets.

Yaklaşık beş gezegenden oluşan bir sistem.

And by the way, most of these exoplanets, we don't know too much about.

Bu arada, bu gezegenlerin çoğu hakkında çok az bilgiye sahibiz.

We know their size, and their orbit and things like that.

Boyutları ve yörüngeleri gibi şeyleri biliyoruz.

But there's a very special planet here called Kepler-186f.

Ama buradaki Kepler-186f isimli gezegen çok özel.

This planet is in a zone that is not too far from the star,

Bu gezegen yıldızından uzak olmayan bir yerde;

so that the temperature may be just right for life.

yani sıcaklığı yaşam için uygun olabilir.

Here, the artist's conception is just zooming in

Bir sanatçının düşüncesine göre

and showing you what that planet might be like.

bu gezegen neye benzerdi bir bakalım.

So, many people have this romantic notion of astronomers

Issız bir dağ tepesinde

going to the telescope on a lonely mountaintop

büyük teleskobuyla gece gökyüzüne bakan gökbilimci.

and looking at the spectacular night sky through a big telescope.

Birçok insan bu romantik düşünceye sahiptir.

But actually, we just work on our computers like everyone else,

Ama aslında biz de herkes gibi bilgisayarlar ile çalışıyoruz.

and we get our data by email or downloading from a database.

Bilgileri, e-posta ile ediniyor ya da veritabanından indiriyoruz.

So instead of coming here to tell you

Bilgi analizinin kısmen sıkıcı doğası

about the somewhat tedious nature of the data and data analysis

ve oluşturduğumuz karmaşık bilgisayar modelleri

and the complex computer models we make,

hakkında konuşmak yerine;

I have a different way to try to explain to you

dış gezegenlere ilişkin

some of the things that we're thinking about exoplanets.

düşündüklerimizi farklı bir biçimde anlatacağım.

Here's a travel poster:

İşte bir seyahat posteri:

"Kepler-186f:

"Kepler-186f:

Where the grass is always redder on the other side."

Diğer taraftan çimlerin hep daha kızıl olduğu yer"

That's because Kepler-186f orbits a red star,

Çünkü Kepler-186f, kırmızı bir yıldızın etrafında döner,

and we're just speculating that perhaps the plants there,

orada bitkilerin olacağını tabi sadece varsayıyoruz.

if there is vegetation that does photosynthesis,

Orada fotosentez yapan bitki örtüsü olsaydı,

it has different pigments and looks red.

farklı pigmentleri olurdu ve kırmızı gözükürdü.

"Enjoy the gravity on HD 40307g,

"HD 40307g -Süper Dünya'da

a Super-Earth."

yerçekiminin tadını çıkarın."

This planet is more massive than Earth

Bu gezegen Dünya'dan çok daha büyük

and has a higher surface gravity.

ve yüzeydeki yerçekimi daha fazla.

"Relax on Kepler-16b,

"Gölgenizin hiç yalnız kalmadığı Kepler-16b'de rahatlayın."

where your shadow always has company."

(Laughter)

(Kahkahalar)

We know of a dozen planets that orbit two stars,

İki yıldızın etrafında dönen düzinelerce gezegen olduğunu

ve oralarda daha da fazla olabileceğini biliyoruz.

and there's likely many more out there.

If we could visit one of those planets,

Eğer bu gezegenlerden birini ziyaret edersek

you literally would see two sunsets

gerçek anlamda iki günbatımı izleyeceğimizi

and have two shadows.

ve iki gölgemizin olacağını biliyoruz.

So actually, science fiction got some things right.

Aslında bilimkurgu bazı şeyleri doğru tahmin etti.

Tatooine from Star Wars.

Yıldız Savaşlarından Tatooine.

And I have a couple of other favorite exoplanets

Size bahsetmek istediğim birkaç dış gezegen daha var.

to tell you about.

This one is Kepler-10b,

Bu, Kepler-10b.

it's a hot, hot planet.

Sıcak, çok sıcak bir gezegen.

It orbits over 50 times closer to its star

Yıldızı etrafında, Dünya'nın Güneş etrafında dönüşünden

than our Earth does to our sun.

50 kat daha yakından dönüyor.

And actually, it's so hot,

Öyle sıcak ki bu gezegenlerin hiçbirini

we can't visit any of these planets, but if we could,

ziyaret edemeyiz, ama yapabilseydik

we would melt long before we got there.

oraya ulaşamadan çok önce erirdik.

We think the surface is hot enough to melt rock

Yüzeyin kayayı eritebilecek kadar sıcak

and has liquid lava lakes.

ve sıvı lav gölleri olduğunu düşünüyoruz.

Gliese 1214b.

Gilese 1214b. Bu gezegenin kütlesi ile boyutlarını

This planet, we know the mass and the size

ve ayrıca yoğunluğunun oldukça düşük olduğunu biliyoruz.

and it has a fairly low density.

It's somewhat warm.

Kısmen sıcak.

We actually don't know really anything about this planet,

Aslında bu gezegen hakkında pek bir şey bilmiyoruz

but one possibility is that it's a water world,

ancak bir olasılık da bir su dünyası olduğu.

like a scaled-up version of one of Jupiter's icy moons

Tıpkı muhtemelen kütlesinin yüzde ellisinin su olduğu

that might be 50 percent water by mass.

Jüpiter'in buzla kaplı uydularından biri gibi.

And in this case, it would have a thick steam atmosphere

Ve bu durumda, atmosferi kalın bir buhar tabakası olup,

overlaying an ocean,

sıvı sudan değil de, ne tam gaz ne de tam sıvı denemeyecek yapıda;

not of liquid water,

but of an exotic form of water, a superfluid --

egzotik formdaki süper akışkan bir su okyanusunu örtüyor olurdu.

not quite a gas, not quite a liquid.

And under that wouldn't be rock,

Onun altında da kaya değil, yüksek basınçlı bir buz türü olurdu,

but a form of high-pressure ice,

like ice IX.

buz IX gibi.

So out of all these planets out there,

Uzaklardaki bu gezegenlerin çokluğu

and the variety is just simply astonishing,

ve çeşitliliği öyle hayret verici ki,

we mostly want to find the planets that are Goldilocks planets, we call them.

en çok da Goldilocks dediğimiz gezegenleri bulmayı umuyoruz.

Not too big, not too small,

Ne çok büyük, ne çok küçük,

not too hot, not too cold --

ne çok sıcak ne de çok soğuk

but just right for life.

yaşam için tam olması gerektiği gibi.

But to do that, we'd have to be able to look

Ama bunun için gezegenin atmosferine bakabilmeliyiz,

at the planet's atmosphere,

because the atmosphere acts like a blanket trapping heat --

çünkü atmosfer, ısıyı bir battaniye gibi tutarak sera etkisi yaratır.

the greenhouse effect.

We have to be able to assess the greenhouse gases

Diğer gezegenlerde sera gazlarını ölçebilmemiz gerekir.

on other planets.

Well, science fiction got some things wrong.

İşte bu noktada bilimkurgu yanılıyor.

The Star Trek Enterprise

Uzay Yolu'nda, Atılgan'ın diğer gezegenlerin yörüngesine girmek için

had to travel vast distances at incredible speeds

to orbit other planets

çok uzun mesafeleri inanılmaz hızla gitmesi gerekiyordu.

so that First Officer Spock could analyze the atmosphere

Böylece yardımcı pilot Mr.Spock, gezegenin yaşanabilir olup olmadığını

to see if the planet was habitable

or if there were lifeforms there.

anlamak için atmosferi inceleyebilecekti.

Well, we don't need to travel at warp speeds

Diğer gezegenlerin atmosferlerini görmek için

to see other planet atmospheres,

ışık hızından da hızlı gidebilmek zorunda değiliz.

although I don't want to dissuade any budding engineers

Tabi gelecekteki mühendisler, benim yüzümden

from figuring out how to do that.

bunu keşfetmekten vazgeçmesin sakın.

We actually can and do study planet atmospheres

Biz aslında gezegen atmosferlerini buradan,

from here, from Earth orbit.

Dünya yörüngesinden inceleyebilmekteyiz.

This is a picture, a photograph of the Hubble Space Telescope

Bu Hubble Uzay Teleskobundan bir fotoğraf.

taken by the shuttle Atlantis as it was departing

Atlantis uzay aracı tarafından, Hubble'a yapılan

after the last human space flight to Hubble.

son insanlı uzay uçuşundan sonra çekildi.

They installed a new camera, actually,

Dış gezegen atmosferlerini incelememiz için

that we use for exoplanet atmospheres.

yeni bir kamera yerleştirdiler.

And so far, we've been able to study dozens of exoplanet atmospheres,

Ve şu ana kadar, onlarca dış gezegen atmosferini

-bunlardan altısını son derece detaylı olarak- inceleyebildik.

about six of them in great detail.

But those are not small planets like Earth.

Ancak bunlar Dünya gibi küçük gezegenler değil. Kolay görülebilen,

They're big, hot planets that are easy to see.

büyük ve sıcak gezegenler. Henüz bütünüyle hazır değiliz;

We're not ready,

we don't have the right technology yet to study small exoplanets.

küçük dış gezegenleri inceleyecek teknolojiye sahip değiliz.

But nevertheless,

Ama yine de, size dış gezegenlerin atmosferlerini

I wanted to try to explain to you how we study exoplanet atmospheres.

nasıl incelediğimizi anlatmak istedim.

I want you to imagine, for a moment, a rainbow.

Bir saniyeliğine bir gökkuşağı hayal edin.

And if we could look at this rainbow closely,

Eğer bu gökkuşağına yakından bakarsak

we would see that some dark lines are missing.

bazı koyu çizgilerin eksik olduğunu görürüz.

And here's our sun,

Bu da güneşimiz,

the white light of our sun split up,

Beyaz güneş ışığı, yağmur damlası tarafından değil de,

not by raindrops, but by a spectrograph.

spektrograf tarafından ayrilirsa.

And you can see all these dark, vertical lines.

İşte tüm bu koyu, dikey çizgileri görebilirsiniz.

Some are very narrow, some are wide,

Kimisi çok ince, kimisi geniş, kimisinin köşeleri gölgeli.

some are shaded at the edges.

And this is actually how astronomers have studied objects in the heavens,

Astronomlar, gökkubbedeki nesneleri böyle inceliyor,

abartısız yüzyıldan fazla süredir.

literally, for over a century.

So here, each different atom and molecule

Burada her farklı atom ve molekülün kendine özgü dizilimi var,

has a special set of lines,

a fingerprint, if you will.

bir parmak izi diyebiliriz.

And that's how we study exoplanet atmospheres.

Biz dış gezegenlerin atmosferlerini buna göre inceliyoruz.

And I'll just never forget when I started working

20 yıl önce dış gezegen atmosferlerini incelemeye başladığımda,

on exoplanet atmospheres 20 years ago,

how many people told me,

bana söylenen şu cümleleri unutmayacağım "Bu mümkün değil,

"This will never happen.

We'll never be able to study them. Why are you bothering?"

Asla onları inceleyemeyiz. Niye kendini yoruyorsun ki?"

And that's why I'm pleased to tell you about all the atmospheres studied now,

İşte bu yüzden incelediğimiz atmosferleri anlatmak çok keyifli.

and this is really a field of its own.

Bu bütünüyle kendine özgü bir alan.

So when it comes to other planets, other Earths,

Diğer gezegenler, diğer Dünyalar denilince

in the future when we can observe them,

gelecekte onları gözlemleyebildiğimizde ne tür gazları arayacağız?

what kind of gases would we be looking for?

Well, you know, our own Earth has oxygen in the atmosphere

Evet Dünyamızın atmosferi hacimsel olarak

to 20 percent by volume.

yüzde 20 oksijene sahip.

That's a lot of oxygen.

Bu çok fazla oksijen demek.

But without plants and photosynthetic life,

Ama bitkiler ve fotosentez olmasa

there would be no oxygen,

hiç oksijen olmazdı, neredeyse hiç.

virtually no oxygen in our atmosphere.

Öyleyse oksijen hayatın kaynağı.

So oxygen is here because of life.

And our goal then is to look for gases in other planet atmospheres,

Diğer gezegen atmosferlerinde,

hayatı sağlayan gazları aramak

gases that don't belong,

that we might be able to attribute to life.

amacımız olmalı.

But which molecules should we search for?

Ama hangi molekülleri arıyoruz?

I actually told you how diverse exoplanets are.

Size dış gezegenlerin ne kadar çeşitli olduğunu söylemiştim.

We expect that to continue in the future

Gelecekte farklı Dünyalar bulduğumuzda,

when we find other Earths.

bunun süreceğini umuyoruz.

And that's one of the main things I'm working on now,

Bu benim üzerinde çalıştığım şey. Bununla ilgili bir kuramım var.

I have a theory about this.

It reminds me that nearly every day,

Bu bana neredeyse her gün kütleçekim fiziği ve evrembilim hakkında

I receive an email or emails

from someone with a crazy theory about physics of gravity

çılgın kuramlar içeren e-postalar alacağımı hatırlattı.

or cosmology or some such.

So, please don't email me one of your crazy theories.

O yüzden bana lütfen çılgın kuramlarınızı yollamayın.

(Laughter)

(Kahkahalar)

Well, I had my own crazy theory.

Benim kendi çılgın kuramım var. Ama bir MIT profesörü kime gider?

But, who does the MIT professor go to?

Well, I emailed a Nobel Laureate in Physiology or Medicine

Ben de Fizyoloji ya da Tıp alanında Nobel ödüllü

and he said, "Sure, come and talk to me."

birine e-posta attım ve görüşmeyi kabul etti.

So I brought my two biochemistry friends

Yanıma iki biyokimyacı arkadaşımı da alıp

and we went to talk to him about our crazy theory.

çılgın kuramımız hakkında konuşmaya gittim.

And that theory was that life produces all small molecules,

O kuram, yaşamın tüm küçük molekülleri ürettiğiydi,

so many molecules.

birçok molekülü.

Like, everything I could think of, but not being a chemist.

Düşünebildiğim her şeyi, ama kimyager olarak değil.

Think about it:

Bir düşünün:

carbon dioxide, carbon monoxide,

Karbondioksit, karbonmonoksit,

molecular hydrogen, molecular nitrogen,

moleküler hidrojen, moleküler azot,

methane, methyl chloride --

metan, metil klorür,

so many gases.

yani bir sürü gaz.

They also exist for other reasons,

Bunlar başka nedenlerden de var olurlar

but just life even produces ozone.

ama yalnızca hayat ozonu üretir.

So we go to talk to him about this,

Bununla ilgili konuşmak için yanına gitmiştik

and immediately, he shot down the theory.

ki aniden kuramı çürüttü.

He found an example that didn't exist.

Var olmayan bir örnek buldu.

So, we went back to the drawing board

Böylece en başa dönmüştük.

and we think we have found something very interesting in another field.

Farklı bir alanda çok ilginç bir şey bulduğumuzu düşündük.

But back to exoplanets,

Ama dış gezegenlere döndüğümüzde,

the point is that life produces so many different types of gases,

ana nokta hayatın birçok farklı türde gaz ürettiğiydi; binlerce gaz.

literally thousands of gases.

And so what we're doing now is just trying to figure out

Ne tür dış gezegenlerde, hangi tür gazların hayatı

on which types of exoplanets,

which gases could be attributed to life.

mümkün kılabileceğini bulmaya çalışıyoruz.

And so when it comes time when we find gases

Dış gezegen atmosferindeki gazları bulduğumuzda onları üreten şeyin;

in exoplanet atmospheres

that we won't know if they're being produced

zeki uzaylılar mı, ağaçlar mı ya da bir bataklık,

by intelligent aliens or by trees,

or a swamp,

hatta sadece tek hücreli mikrobik canlılar mı

or even just by simple, single-celled microbial life.

olduğunu bilemeyeceğiz.

So working on the models

Modeller üzerinde çalışmak ve biyokimya üzerinde çalışmak güzel.

and thinking about biochemistry,

it's all well and good.

But a really big challenge ahead of us is: how?

Ama önümüzdeki en büyük engel: Nasıl?

How are we going to find these planets?

Bu gezegenleri nasıl bulacaktık?

There are actually many ways to find planets,

Gezegenleri bulmak için birçok yol var

several different ways.

birkaç farklı yol.

But the one that I'm most focused on is how can we open a gateway

Ama benim en çok odaklandığım şey

so that in the future,

gelecekte, yüzlerce Dünya bulabilmemizi

we can find hundreds of Earths.

sağlayabilecek bir kapı açmak.

We have a real shot at finding signs of life.

Hayat izlerini bulmada isabet ettirecek bir yol bulduk.

And actually, I just finished leading a two-year project

Starshade (Yıldız gölgeleyici) adını verdiğimiz bir kavramın

in this very special phase

çok özel bir aşaması üzerine olan iki yıllık bir projeyi yeni bitirdik.

of a concept we call the starshade.

And the starshade is a very specially shaped screen

Starshade, özel olarak biçimlendirilmis bir ekran.

and the goal is to fly that starshade

Starshade uçarak yıldız ışığını engeller. Böylece teleskobun

so it blocks out the light of a star

gezegenleri doğrudan görmesini sağlar.

so that the telescope can see the planets directly.

Burada beni ve iki takım arkadaşımı,

Here, you can see myself and two team members

holding up one small part of the starshade.

Yıldız Gölgeleyici'nin küçük bir bölümünü tutarken görüyorsunuz.

It's shaped like a giant flower,

Dev bir çiçeğe benziyor. Bu da prototip taç yapraklardan biri.

and this is one of the prototype petals.

The concept is that a starshade and telescope could launch together,

Fikir şu: Bir yıldız gölgeleyici ile teleskop birlikte hazırlanır;

with the petals unfurling from the stowed position.

taç yapraklar kapalı durumdan açık duruma geçer.

The central truss would expand,

Ana kiriş genişlerken, yapraklar yerlerine sabitlenir

with the petals snapping into place.

Şimdi, bu öylesine kusursuz olmalı ki,

Now, this has to be made very precisely,

literally, the petals to microns

bindebir milimetrelik yapraklar milimetrelere yerleşmeli.

and they have to deploy to millimeters.

And this whole structure would have to fly

Ve bu yapı teleskoptan onbinlerce km uzağa uçmalı.

tens of thousands of kilometers away from the telescope.

It's about tens of meters in diameter.

Çapı onlarca metre civarında.

And the goal is to block out the starlight to incredible precision

Amaç, yıldızdan gelen ışığı bütünüyle engelleyip

so that we'd be able to see the planets directly.

gezegenleri doğrudan görebilmek.

And it has to be a very special shape,

Işığın kırınım fiziği nedeniyle

because of the physics of defraction.

çok özel bir şekle sahip olmalı.

Now this is a real project that we worked on,

Üzerinde çalıştığımız bu proje, inanamayacağınız kadar zor.

literally, you would not believe how hard.

Just so you believe it's not just in movie format,

Bir film düzeneği olduğunu düşünmeyin diye gerçek bir fotoğraf göstereyim.

here's a real photograph

of a second-generation starshade deployment test bed in the lab.

Bu, laboratuvarda ikinci nesil Starshade sınama ortamı.

And in this case, I just wanted you to know

Bu durumda, ana kirişin

that that central truss has heritage left over

uzaydaki geniş telsiz dağıtıcılarının

from large radio deployables in space.

artıklarından beslendiğini bilmenizi isterim.

So after all of that hard work

Tüm bu çılgın gazların orada olabileceğini

where we try to think of all the crazy gases that might be out there,

düşündüğümüz bu zorlu çalışmadan

and we build the very complicated space telescopes

ve çok karmaşık bir uzay teleskobu

that might be out there,

inşa ettikten sonra ne bulacağız?

what are we going to find?

Well, in the best case,

En iyi ihtimalle,

we will find an image of another exo-Earth.

başka bir uzak Dünya'nın görüntüsünü.

Here is Earth as a pale blue dot.

Burada Dünya soluk bir mavi nokta.

And this is actually a real photograph of Earth

Voyager 1 uzay aracı tarafından

taken by the Voyager 1 spacecraft,

dört milyar mil öteden

four billion miles away.

çekilmiş gerçek bir fotoğraf bu.

And that red light is just scattered light in the camera optics.

Ve o kırmızı ışık, kamera optiğinde saçılan ışık.

But what's so awesome to consider

Düşüncesi bile güzel olan şey şu ki,

is that if there are intelligent aliens

eğer bize yakın bir yıldızın yörüngesindeki gezegende

orbiting on a planet around a star near to us

zeki yaratıklar varsa ve bizim inşa etmeye çalıştığımız türden

and they build complicated space telescopes

of the kind that we're trying to build,

karmaşık uzay teleskobu yapmışlarsa

all they'll see is this pale blue dot,

tüm görecekleri bu soluk mavi nokta,

a pinprick of light.

iğne deliği kadar ışık.

And so sometimes, when I pause to think

Bazen mesleki mücadelem ve büyük hırsımı

about my professional struggle and huge ambition,

bırakıp düşündüğümde;

it's hard to think about that

evrenin genişliğine

in contrast to the vastness of the universe.

akıl erdirmek güç.

But nonetheless, I am devoting the rest of my life

Ama yine de, hayatımın geri kalanını

to finding another Earth.

başka bir Dünya bulmaya adadım.

And I can guarantee

Ve garanti verebilirim ki

that in the next generation of space telescopes,

gelecek nesil uzay teleskoplarında,

in the second generation,

ikinci nesilde,

we will have the capability to find and identity other Earths.

diğer dünyaları bulma ve tanımlama,

And the capability to split up the starlight

gazları aramak için

so that we can look for gases

yıldızgölgesini bölme

and assess the greenhouse gases in the atmosphere,

ve atmosferdeki sera gazlarını ölçme,

estimate the surface temperature,

yüzey sıcaklığını hesaplama

and look for signs of life.

ve hayat izleri arama yeteneğimiz olacak.

But there's more.

Ama daha fazlası var:

In this case of searching for other planets like Earth,

Dünya'ya benzeyen gezegen arayışında

we are making a new kind of map

yakın yıldızlar ve onların yörüngesindeki

of the nearby stars and of the planets orbiting them,

insanların yaşayamayacağı gezegenlerin de

including [planets] that actually might be inhabitable by humans.

dahil olduğu yeni bir harita oluşturuyoruz.

And so I envision that our descendants,

Yüzyıllarca yıl sonraki neslimizin

hundreds of years from now,

diğer dünyalara yıldızlararası yolculuk

will embark on an interstellar journey to other worlds.

yapacağını ve geçmişe baktığında

And they will look back at all of us

Dünya benzeri dünyaları bulan

as the generation who first found the Earth-like worlds.

nesil olarak bizi tanımlayacağını düşünüyorum.

Thank you.

Teşekkür ederim.

(Applause)

(Alkış)

June Cohen: And I give you, for a question,

June Cohen: Rosetta Projesi Müdürü Fred Jansen'ın bir sorusu var.

Rosetta Mission Manager Fred Jansen.

Fred Jansen: You mentioned halfway through

Fred Jansen: Dünya benzeri dış gezegenlerin

that the technology to actually look at the spectrum

yörüngesine bakacak teknolojiye giden yolun

of an exoplanet like Earth is not there yet.

yarısından bahsettiniz. Henüz oraya ulaşamadık.

When do you expect this will be there,

Ne zaman olacağını düşünüyorsunuz

and what's needed?

ve bunun için ne gerekiyor?

Actually, what we expect is what we call our next-generation Hubble telescope.

Aslında umudumuz, gelecek nesil Hubble teleskobu.

Ona, James Webb Uzay Teleskobu ismi verildi

And this is called the James Webb Space Telescope,

and that will launch in 2018,

ve 2018'de faaliyete geçecek.

and that's what we're going to do,

Yapacağımız şey bu,

we're going to look at a special kind of planet

Yerleşik olmayan dış gezegenler dediğimiz

called transient exoplanets,

özel türden gezegenleri inceleyeceğiz

and that will be our first shot at studying small planets

ve bu küçük gezegenlerdeki yaşanabilirliği belirten

for gases that might indicate the planet is habitable.

gazları incelemedeki ilk şansımız olacak.

JC: I'm going to ask you one follow-up question, too, Sara,

JC: Teşekkürler. Konuya ilgi duyan biri olarak

as the generalist.

ek bir soru daha soracağım, Sara.

So I am really struck by the notion in your career

Dış gezegenler hakkında düşünmeye başladığında

of the opposition you faced,

karşılaştığın itiraz beni çok etkiledi.

that when you began thinking about exoplanets,

there was extreme skepticism in the scientific community

Bilimsel topluluklarca dış gezegenlerin varlığına ilişkin

that they existed,

aşırı kuşkucu bir tavır vardı ve onlara yanıldıklarını gösterdin.

and you proved them wrong.

What did it take to take that on?

Seni buna ne itti?

SS: Well, the thing is that as scientists,

SS: Bilim insanları olarak kuşkucu olmamız beklenir;

we're supposed to be skeptical,

because our job to make sure that what the other person is saying

çünkü işimiz başka birinin söylediği şeyin

actually makes sense or not.

mantıklı olup olmadığından emin olmak.

But being a scientist,

Ama bir bilimci olmak

I think you've seen it from this session,

sanırım bu oturumda gördüğünüz gibi,

it's like being an explorer.

kaşif olmak gibi.

You have this immense curiosity,

Sonu olmayan merağa sahipsiniz,

this stubbornness,

bu inatçılık ve kararlılık

this sort of resolute will that you will go forward

başkaları ne derse desin

no matter what other people say.

devam etmenizi sağlayan şey.

JC: I love that. Thank you, Sara.

JC: Çok hoş. Teşekkür ederim, Sara .

(Applause)

(Alkış)