Fashion that celebrates African strength and spirit | Walé Oyéjidé

30,020 views ・ 2018-03-08

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Şiar Utku ATAN Gözden geçirme: Figen Ergürbüz
00:12
It is often said that the stories of history are written by its victors,
0
12869
4251
Genellikle tarihte hikâyeleri galiplerin yazdığı söylenir,
00:17
but if this is true,
1
17144
1312
peki eğer bu doğruysa
00:18
what becomes of the downtrodden,
2
18480
2048
mazlumların hâli ne olur?
00:20
and how can they ever hope to aspire for something greater
3
20552
2778
Eğer kendi şanlı geçmişlerini öğrenme fırsatını hiç yakalayamıyorlarsa
00:23
if they are never told the stories of their own glorious pasts?
4
23354
3372
nasıl daha büyük şeyleri elde etme umuduna sahip olabilirler ki?
00:27
Ostensibly, I stand before you as a mere maker of clothing,
5
27705
3920
Görünüşte sadece bir kıyafet tasarımcısı olarak burada, karşınızdayım
00:31
but within the folds of ancient fabrics and modern textiles,
6
31649
3143
ama çok eski dokumalar ve modern kumaşların katmanları arasında
00:34
I have found a higher calling.
7
34816
1650
çok daha yüksek bir amaç ve asıl tutkumu buldum.
00:37
Through my work as a designer,
8
37411
1509
Tasarımcı olarak kariyerim boyunca
00:38
I've discovered the importance of providing representation
9
38944
3103
şunu öğrendim: toplumumuzdaki marjinal bireylerin
00:42
for the marginalized members of our society,
10
42071
2942
temsil edilmesi çok önemli aramızda en hassas ve en kırılgan
00:45
and the importance of telling the most vulnerable among us
11
45037
3293
olanlar onlar ve onlara uzlaşmaya yanaşmayan bir çoğunluğa
00:48
that they no longer have to compromise themselves
12
48354
2409
uyum sağlamak için artık kendilerinden taviz vermek
00:50
just so they can fit in with an uncompromising majority.
13
50787
2640
zorunda olmadıklarını söylemek çok önemli.
00:54
It turns out that fashion,
14
54505
1594
Ortaya çıkan sonuç şu,
00:56
a discipline many of us consider to be trivial,
15
56123
2470
çoğumuzun önemsiz bir alan olarak düşündüğü moda
00:58
can actually be a powerful tool for dismantling bias
16
58617
3413
ayrımcılığı ve ön yargıyı etkisiz hâle getirmekte ve yeterince temsil edilmeyen
01:02
and bolstering the self-images of underrepresented populations.
17
62054
3579
toplulukların öz güvenlerini desteklemekte çok güçlü bir silah olabilir.
01:06
My interest in using design as a vehicle for social change
18
66833
3262
Modayı sosyal bir değişim aracı olarak
01:10
happens to be a personal one.
19
70119
1476
kullanma çabam sadece kişisel.
01:12
As a Nigerian American, I know how easily the term "African"
20
72156
3178
Nijeryalı bir Amerikan olarak "Afrikalı" teriminin
01:15
can slip from being an ordinary geographic descriptor
21
75358
3262
normal bir coğrafi konum gösterici yerine aşağılayıcı
01:18
to becoming a pejorative.
22
78644
1825
bir terim olduğunu biliyorum.
01:21
For those of us from this beautiful continent,
23
81686
2501
Bizim için, bu güzel kıtadan olanlar için,
01:24
to be African is to be inspired by culture
24
84211
2983
Afrikalı olmak bu kültürden ilham almak
01:27
and to be filled with undying hope for the future.
25
87218
2579
ve geleceğe dair umutlarının hiç ölmemesi demektir.
01:30
So in an attempt to shift the misguided perceptions that many have
26
90647
4581
Doğduğum yerle ilgili birçok insanın sahip olduğu bu yanlış algıları
01:35
about the place of my birth,
27
95252
1675
düzeltme çabasıyla
01:36
I use design as a means to tell stories,
28
96951
2896
moda tasarımını hikâyeler anlatmakta kullanıyorum,
01:39
stories about joy,
29
99871
1538
mutluluk hikâyeleri,
01:41
stories about triumph,
30
101433
1443
zafer hikâyeleri,
01:42
stories about perseverance all throughout the African diaspora.
31
102900
3007
tarih boyunca onca sürgüne ve sömürüye rağmen azmedenlerin hikâyeleri.
01:46
I tell these stories
32
106580
1302
Bu hikâyeleri
01:47
as a concerted effort to correct the historical record,
33
107906
3349
tarihi kayıtları düzeltmek için anlatıyorum
01:51
because, no matter where any of us is from,
34
111279
2949
çünkü nereden gelirsek gelelim
01:54
each of us has been touched by the complicated histories
35
114252
2626
ailelerimizi yabancı topraklara sürükleyen bu karmaşık hikâyeler
01:56
that brought our families to a foreign land.
36
116902
2238
her birimizin hayatlarına dokunuyor.
01:59
These histories shape the way we view the world,
37
119728
2884
Bu hikâyeler bizim dünyaya bakış açımızı değiştiriyor
02:02
and they mold the biases we carry around with us.
38
122636
2615
ve beraberimizde taşıdığımız ön yargıları şekillendiriyor.
02:06
To combat these biases,
39
126029
1762
Bu ön yargılarla mücadele etmek için
02:07
my work draws aesthetics from different parts of the globe
40
127815
2723
çalışmalarımda dünyanın farklı yerlerinden güzellikleri toplayarak
02:10
and crafts a narrative about the importance
41
130562
2001
ve onları sanatımla birleştirerek ayrımcılıkla savaşın
02:12
of fighting for inclusivity.
42
132587
1489
önemine dair hikâyeler yaratıyorum.
02:15
By refashioning images from classic European art
43
135217
2858
Klasik Avrupa sanatından kareleri
02:18
and marrying them with African aesthetics,
44
138099
2136
Afrikan estetiğiyle karıştırınca
02:20
I am able to recast people of color in roles of prominence,
45
140259
3539
beyaz olmayan insanları ön plana çıkarabiliyorum,
02:23
providing them with a degree of dignity
46
143822
1914
böylece onlara eski zamanlarda sahip olamadıkları
02:25
they didn't have in earlier times.
47
145760
1919
saygınlık ve değeri sağlamış oluyorum.
02:29
This approach subverts the historically accepted narrative of African inferiority,
48
149015
4484
Bu yaklaşım tarihsel olarak kabul edilmiş hor görülme ve aşağılanma hikâyesini
02:33
and it serves as inspiration for people of color
49
153523
2509
alt üst etmiş ve saygınlıktan ve asaletten yoksun olarak
02:36
who have grown wary of seeing themselves depicted without sophistication
50
156056
3421
tanımlanmaktan ve görülmekten sakınarak büyümüş beyaz olmayan insanlar
02:39
and without grace.
51
159501
1150
için ilham kaynağı olmuştur.
Kültürler açısından birer dönüm noktası olan bu olayların her biri
02:42
Each of these culture-bending tapestries
52
162072
2159
02:44
becomes a tailored garment
53
164255
1985
özel dikim birer kıyafet oluyor
02:46
or a silk scarf, like the one I am very coincidentally wearing right now.
54
166264
3937
veya ipek bir atkı, mesela şu anda taktığım gibi.
02:50
(Laughter)
55
170225
1442
(Gülüşmeler)
02:51
And even when surrounded in a structure of European classicism,
56
171691
3318
Etrafı Avrupa sınıf ayrımı yapısıyla çevriliyken bile
02:55
these narratives boldly extoll the merits of African empowerment.
57
175033
3864
bu anlatılar cesurca Afrika'nın erdemlerini yüceltir.
02:59
In this way, the tools of the masters become masterworks
58
179798
4826
Bu şekilde, ustaların hünerleri bir zamanlar köle olanları
03:04
to celebrate those who were once subservient.
59
184648
2356
anmak ve kutlamak için şaheserlere dönüştü.
03:09
This metaphor extends beyond the realm of art
60
189014
2227
Bu metafor, sanatın gerçekliğini aşarak
03:11
and out into the real world.
61
191265
1880
dış dünyaya uzanır.
03:13
Whether worn by refugees or world-changing entrepreneurs,
62
193169
3787
İster mülteciler tarafından giyilsin ya da dünyayı değiştiren girişimciler
03:16
when people are allowed the freedom to present themselves
63
196980
2667
insanlara kendilerini temsil etme özgürlüğü verildiği zaman
03:19
in a manner that celebrates their own unique identities,
64
199671
2817
onların benzersiz kimlikleri kutlandığı ve yüceltildiği zaman
03:22
a magical thing happens.
65
202512
1776
bu sihir gibi bir şey olur.
03:24
We stand taller.
66
204312
1372
Daha dik dururuz.
03:25
We're more proud and self-aware
67
205708
1573
Daha gururlu ve kendimizin farkında
03:27
because we're presenting our true, authentic selves.
68
207305
2785
çünkü sunduğumuz şey bizim doğru ve asıl benliğimizdir.
03:30
And those of us who are around them in turn become more educated,
69
210620
3644
Ve etrafımızda olanlar da daha eğitimli hâle gelir,
03:34
more open and more tolerant of their different points of view.
70
214288
3459
farklı bakış açılarına karşı daha açık ve daha hoşgörülü olurlar.
03:38
In this way, the clothes that we wear
71
218809
2412
Bu yolla giydiğimiz kıyafetler
03:41
can be a great illustration of diplomatic soft power.
72
221245
3770
diplomatik hafif gücün harika bir illüstrasyonu olabilir.
03:45
The clothes that we wear can serve as bridges
73
225709
2143
Giydiğimiz şeyler bizim görünüşte birbirinden tamamen
03:47
between our seemingly disparate cultures.
74
227876
2561
farklı olan kültürlerimiz arasında bir köprü oluşturabilir.
03:50
And so, yeah, ostensibly I stand before you as a mere maker of clothing.
75
230461
5246
Evet ben sadece bir kıyafet tasarımcısı olarak karşınızdayım.
03:56
But my work has always been about more than fashion.
76
236786
2429
Ama benim işim daima modadan daha fazlası olmuştur.
04:00
It has become my purpose to rewrite the cultural narratives
77
240024
2763
Benim amacım kültürel hikâyeleri yeniden yazmaktır
04:02
so that people of color can be seen in a new and nuanced light,
78
242811
3992
beyaz olmayan insanlar yeni ve farklı ışıklar altında görülebilsin diye,
04:06
and so that we,
79
246827
1215
ve biz de
04:08
the proud children of sub-Saharan Africa,
80
248066
2032
Sahra altı Afrika'nın gururlu çocukları
04:10
can traverse the globe
81
250122
1698
kendimizi onurla taşırken
04:11
while carrying ourselves with pride.
82
251844
1880
dünyayı tersine döndürebiliriz.
04:14
It was indeed true that the stories of history
83
254767
2391
Geçmişin hikâyelerini galiplerin
04:17
were told by its old victors,
84
257182
3346
anlattığı gerçekten doğru
04:20
but I am of a new generation.
85
260552
1793
ama ben yeni bir nesilim.
04:23
My work speaks for those
86
263472
1440
Sözlerim şunlara hitap eder:
04:24
who will no longer let their futures be dictated by a troubled past.
87
264936
3513
Geleceklerini sorunlu geçmişlerinin etkilemesine izin vermeyeceklere.
04:28
Today, we stand ready to tell our own stories
88
268473
3555
Bugün, kendi hikâyelerimizi anlatmaya hazırız
04:32
without compromise, without apologies.
89
272052
2793
taviz vermeksizin ve özür dilemeksizin.
04:35
But the question still remains:
90
275402
1650
Ama hâlâ yanıtlanmamış bir soru var:
04:37
are you prepared for what you are about to hear?
91
277957
2929
Peki siz duyacağınız şeylere hazır mısınız?
04:42
I hope you are, because we are coming regardless.
92
282981
3198
Umarım hazırsınızdır çünkü ne olursa olsun geliyoruz.
04:46
(Applause)
93
286622
6354
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7