Embrace the Shake | Phil Hansen | TED Talks

Phil Hansen: Titremeyi kabullen

658,424 views ・ 2013-05-21

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Translator: Joseph Geni Reviewer: Morton Bast
0
0
7000
Çeviri: Sinan Özgün Gözden geçirme: Barış Bozlaker
00:12
So, when I was in art school,
1
12876
1789
Ben sanat okulundayken,
00:14
I developed a shake in my hand,
2
14665
1419
Ellerimde bir titreme ortaya çıktı
00:16
and this was the straightest line I could draw.
3
16084
3032
ve çizebildiğim en düz çizgi böyleydi.
00:19
Now in hindsight, it was actually good for some things,
4
19116
2651
Sonradan anladım ki, bu aslında bazı şeyler için iyiydi:
00:21
like mixing a can of paint or shaking a Polaroid,
5
21767
3189
bir kutu boyayı karıştırmak ya da bir Polaroid'i sallamak gibi,
00:24
but at the time this was really doomsday.
6
24956
2698
ama aynı zamanda gerçek bir kıyametti.
00:27
This was the destruction of my dream of becoming an artist.
7
27654
3617
Ressam olma hayalimin yıkılışıydı bu.
00:31
The shake developed out of, really,
8
31271
2370
Titreme daha da ilerledi, gerçekten,
00:33
a single-minded pursuit of pointillism,
9
33641
1907
odaklanmış noktalama uğraşı,
00:35
just years of making tiny, tiny dots.
10
35548
2554
yıllar boyunca küçük küçük noktalar yapmak
00:38
And eventually these dots went from being perfectly round
11
38102
3894
ve sonunda bu noktalar mükemmel yuvarlaklardan
00:41
to looking more like tadpoles, because of the shake.
12
41996
3688
iribaşlara dönüşmeye başladılar, titreme yüzünden.
00:45
So to compensate, I'd hold the pen tighter,
13
45684
2245
Telafi edebilmek için kalemi daha sıkı tutmaya başladım
00:47
and this progressively made the shake worse,
14
47929
2315
ve bu titremeyi daha da kötüleştirdi,
00:50
so I'd hold the pen tighter still.
15
50244
2272
bu sebeple kalemi daha da sıkı tutmaya başladım.
00:52
And this became a vicious cycle that ended up
16
52516
2216
Bu hain döngü sancı ve eklem sorunlarına
00:54
causing so much pain and joint issues,
17
54732
2224
sebep olarak son buldu.
00:56
I had trouble holding anything.
18
56956
2216
Hiçbir şey tutamaz hale geldim.
00:59
And after spending all my life wanting to do art,
19
59172
3385
Yıllarımı sanat için harcadıktan sonra,
01:02
I left art school, and then I left art completely.
20
62557
4611
sanat okulunu bıraktım ve ardından da sanatı.
Ama birkaç yıl geçtikten sonra sanattan uzak kalamadığımı fark ettim
01:07
But after a few years, I just couldn't stay away from art,
21
67168
2460
01:09
and I decided to go to a neurologist about the shake
22
69628
2292
ve titreme için bir nöroloğa gitmeye karar verdim
01:11
and discovered I had permanent nerve damage.
23
71920
2860
ve öğrendim ki kalıcı sinir hasarına sahipmişim.
01:14
And he actually took one look at my squiggly line,
24
74780
2729
Doktor yamuk yumuk çizgime baktı
01:17
and said, "Well, why don't you just embrace the shake?"
25
77509
3423
ve dedi ki; "Neden titremeyi kabullenmiyorsun?"
01:20
So I did. I went home, I grabbed a pencil,
26
80932
2610
Ben de öyle yaptım. Eve gittim, bir kalem aldım
01:23
and I just started letting my hand shake and shake.
27
83542
1908
ve elimin titremesine izin vermeye başladım.
01:25
I was making all these scribble pictures.
28
85450
2094
Tüm bu karalama resimleri yapıyordum.
01:27
And even though it wasn't the kind of art
29
87544
1830
Bu hayranı olduğum nihai sanata benzemese de
01:29
that I was ultimately passionate about, it felt great.
30
89374
3656
gerçekten harika hissettim.
01:33
And more importantly, once I embraced the shake,
31
93030
2479
Daha da önemlisi, titremeyi kabul ettikten sonra,
01:35
I realized I could still make art.
32
95509
2375
hala sanat yapabildiğimi fark ettim.
01:37
I just had to find a different approach
33
97884
1270
İstediğim sanatı yapabilmek için
01:39
to making the art that I wanted.
34
99154
2353
sadece farklı bir yaklaşıma ihtiyacım vardı.
01:41
Now, I still enjoyed the fragmentation of pointillism,
35
101507
2840
Hala noktalamanın parçalı doğasından hoşlanıyorum,
01:44
seeing these little tiny dots come together
36
104347
1829
o küçük noktaların bir bütünlük oluşturmak için
01:46
to make this unified whole.
37
106176
1981
bir araya gelişlerini görmek...
01:48
So I began experimenting with other ways to fragment images
38
108157
2951
Bu sebeple resimleri parçalamanın başka yollarını denemeye başladım,
01:51
where the shake wouldn't affect the work,
39
111108
2178
titremenin işimi etkilemeyeceği yolları.
01:53
like dipping my feet in paint and walking on a canvas,
40
113286
4477
Örneğin, ayağımı boyaya daldırıp tuval üzerinde yürümek
01:57
or, in a 3D structure consisting of two-by-fours,
41
117763
3698
ya da dörde ikiliklerden oluşmuş 3 boyutlu bir yapıyı
02:01
creating a 2D image by burning it with a blowtorch.
42
121461
5463
kaynak tabancası ile yakarak 2 boyutlu bir resim oluşturmak gibi.
02:06
I discovered that, if I worked on a larger scale and with bigger materials,
43
126924
3344
Keşfettim ki; eğer daha büyük boyutlarda ve büyük malzemelerle çalışırsam
02:10
my hand really wouldn't hurt,
44
130268
2408
elim çok ağrımayacak.
02:12
and after having gone from a single approach to art,
45
132676
3600
Ve sanata tek bir yaklaşımdan bakarken,
02:16
I ended up having an approach to creativity
46
136276
2251
sanatsal ufkumu tamamen değiştiren
02:18
that completely changed my artistic horizons.
47
138527
3701
bir yaratıcılık yaklaşımına ulaştım.
02:22
This was the first time I'd encountered this idea
48
142228
1920
Bu, bir engeli kabullenmenin yaratıcılığı ilerleteceği
02:24
that embracing a limitation could actually drive creativity.
49
144148
5472
fikriyle ilk karşılaşmam oldu.
02:29
At the time, I was finishing up school,
50
149620
2416
O zamanlar okulu bitirmek üzereydim,
02:32
and I was so excited to get a real job and finally afford new art supplies.
51
152036
3608
gerçek bir iş bulup yeni sanat malzemeleri almak için heyecanlıydım.
02:35
I had this horrible little set of tools, and I felt like
52
155644
3761
Şu korkunç küçük araç gereç setine sahiptim. Hissettim ki;
02:39
I could do so much more with the supplies
53
159405
2110
bir sanatçının sahip olması gereken aletlerle
02:41
I thought an artist was supposed to have.
54
161515
2532
çok daha fazlasını yapabilirim.
02:44
I actually didn't even have a regular pair of scissors.
55
164047
2205
Aslında standart bir makasım bile yoktu.
02:46
I was using these metal shears until I stole a pair
56
166252
2512
Çalıştığım ofisten çalana kadar sadece şu
02:48
from the office that I worked at.
57
168764
2248
metal makasa sahiptim.
02:51
So I got out of school, I got a job, I got a paycheck,
58
171012
2932
Okuldan mezun oldum, iş buldum, maaşım oldu,
02:53
I got myself to the art store,
59
173944
1654
sanat mağazasına gittim
02:55
and I just went nuts buying supplies.
60
175598
3114
ve malzeme almak için çıldırdım.
02:58
And then when I got home, I sat down
61
178712
1628
Ardından eve döndüğümde, oturdum
03:00
and I set myself to task to really try to create something
62
180340
3108
ve kendimi tamamen yeni bir şey yaratmak için
03:03
just completely outside of the box.
63
183448
2764
hazırladım.
03:06
But I sat there for hours, and nothing came to mind.
64
186212
4424
Fakat saatlerce oturmama rağmen aklıma hiç bir şey gelmedi.
03:10
The same thing the next day, and then the next,
65
190636
2547
Sonraki ve daha sonraki gün de aynıydı,
03:13
quickly slipping into a creative slump.
66
193183
3689
çabucak yaratıcı durgunluğa düştüm.
03:16
And I was in a dark place for a long time, unable to create.
67
196872
4248
Uzun bir zamandır karanlık bir yerdeydim, yaratamadığım bir yer
03:21
And it didn't make any sense, because I was finally able
68
201120
2574
ve bu hiç mantıklı değildi, çünkü sonunda sanatımı destekleyebilecek durumdaydım
03:23
to support my art, and yet I was creatively blank.
69
203694
4374
ama yine de aklım tamamen boştu.
03:28
But as I searched around in the darkness,
70
208068
2212
Ancak karanlıkta aranırken fark ettim ki,
03:30
I realized I was actually paralyzed by all of the choices
71
210280
3528
daha önce sahip olmadığım seçenekler yüzünden
03:33
that I never had before.
72
213808
2568
felç olmuştum.
03:36
And it was then that I thought back to my jittery hands.
73
216376
3723
İşte tam o an yeniden gergin ellerimi düşünmeye başladım.
03:40
Embrace the shake.
74
220099
2717
"Titremeyi kabullen."
03:42
And I realized, if I ever wanted my creativity back,
75
222816
2676
Ve anladım ki; eğer yaratıcılığımı geri istiyorsam,
03:45
I had to quit trying so hard to think outside of the box
76
225492
3764
farklı şeyler yapmak için kendimi zorlamaktan vazgeçip
03:49
and get back into it.
77
229256
2716
eskiye geri dönmeliyim.
03:51
I wondered, could you become more creative, then,
78
231972
2086
Merak ettim, sınırlamalara bakarak daha yaratıcı
03:54
by looking for limitations?
79
234058
2898
olmak mümkün mü?
03:56
What if I could only create with a dollar's worth of supplies?
80
236956
5181
Sadece bir dolarlık malzemeler ile bir şeyler yaratabilir miyim?
04:02
At this point, I was spending a lot of my evenings in --
81
242137
2273
Bu noktada, akşamlarımın çoğunu --
04:04
well, I guess I still spend a lot of my evenings in Starbucks —
82
244410
2773
sanırım hala akşamlarımın çoğunu Starbucks'ta geçiriyorum --
04:07
but I know you can ask for an extra cup if you want one,
83
247183
3208
ama biliyorum ki istiyorsanız fazladan bir bardak alabilirsiniz,
04:10
so I decided to ask for 50.
84
250391
2393
ben de 50 tane istemeye karar verdim.
04:12
Surprisingly, they just handed them right over,
85
252784
1783
Şaşırtıcı biçimde, hepsini hemen verdiler,
04:14
and then with some pencils I already had,
86
254567
1988
ve yanımdaki birkaç kalemle,
04:16
I made this project for only 80 cents.
87
256555
3180
sadece 80 cent'e bu projeyi yaptım.
04:19
It really became a moment of clarification for me
88
259735
2536
Bu benim için tam bir aydınlanma anı oldu:
04:22
that we need to first be limited
89
262271
2880
eğer limitsiz olmak istiyorsanız
04:25
in order to become limitless.
90
265151
3048
önce limitli olmalısınız.
04:28
I took this approach of thinking inside the box
91
268199
2008
Bu limitli düşünme yaklaşımını benimsedim ve
04:30
to my canvas, and wondered what if, instead of
92
270207
1903
tuvalime taşıdım ve düşündüm ki, tuvale resim yapmak yerine
04:32
painting on a canvas, I could only paint on my chest?
93
272110
3329
sadece göğsüme resim yapsam ne olur?
04:35
So I painted 30 images, one layer at a time,
94
275439
2584
30 resim boyadım, tek seferde bir tabaka şeklinde,
04:38
one on top of another,
95
278023
1200
her biri diğerinin üstüne,
04:39
with each picture representing an influence in my life.
96
279223
4500
her resim hayatımdaki bir etkiyi temsil edecek biçimde.
04:43
Or what if, instead of painting with a brush,
97
283723
2652
Ya da bir fırça ile resim yapmak yerine
04:46
I could only paint with karate chops? (Laughter)
98
286375
2752
sadece karate vuruşları ile resim yapmak? (Kahkaha)
04:49
So I'd dip my hands in paint,
99
289127
1476
Ellerimi boyaya batırdım
04:50
and I just attacked the canvas,
100
290603
1420
ve tuvale saldırdım,
04:52
and I actually hit so hard that I bruised a joint in my pinkie
101
292023
2709
o kadar sert vurmuşum ki küçük parmağımı yaraladım
04:54
and it was stuck straight for a couple of weeks.
102
294732
2932
bu yüzden birkaç hafta dümdüz durdu.
04:57
(Laughter) (Applause)
103
297664
3363
(Kahkaha)(Alkış)
05:01
Or, what if instead of relying on myself,
104
301027
4205
Ya da, sanat içeriği yaratmak için
05:05
I had to rely on other people
105
305232
1933
kendime bel bağlamak yerine
05:07
to create the content for the art?
106
307165
2652
diğer insanlara dayansam?
05:09
So for six days, I lived in front of a webcam.
107
309817
2791
Bunun için, 6 gün boyunca bir web kamerasının önünde yaşadım.
05:12
I slept on the floor and I ate takeout,
108
312608
2640
Yerde uyudum ve hazır yemek yedim
05:15
and I asked people to call me and share a story with me
109
315248
2305
ve insanlardan beni aramalarını ve bana hayat değiştiren bir anın
05:17
about a life-changing moment.
110
317553
2683
hikayesini anlatmalarını istedim.
05:20
Their stories became the art
111
320236
2452
Hikayeleri ben onları tuvale
05:22
as I wrote them onto the revolving canvas.
112
322688
3512
yazarken sanata dönüştü.
05:26
(Applause)
113
326200
4465
(Alkış)
05:30
Or what if instead of making art to display,
114
330665
4496
Ya da sergilemek için sanat yapmak yerine
05:35
I had to destroy it?
115
335161
2263
onu yok etmem gerekseydi?
05:37
This seemed like the ultimate limitation,
116
337424
2272
Bu en son sınırlama gibi göründü,
05:39
being an artist without art.
117
339696
2492
sanatsız bir sanatçı olmak.
05:42
This destruction idea turned into a yearlong project
118
342188
2548
Bu yok etme fikri bir yıl süren "Güle güle Sanat" adını verdiğim
05:44
that I called Goodbye Art,
119
344736
1353
bir projeye dönüştü,
05:46
where each and every piece of art had to be destroyed after its creation.
120
346089
4696
her bir sanat öğesinin yapıldıktan sonra yok edildiği bir proje.
05:50
In the beginning of Goodbye Art, I focused on
121
350785
1491
"Goodbye Art"ın (Güle Güle Sanat) başlangıcında
05:52
forced destruction, like this image of Jimi Hendrix,
122
352276
2727
zorla yok etmeye odaklandım, örneğin bunun gibi:
05:55
made with over 7,000 matches.
123
355003
2805
Jimi Hendrix'in 7000 kibrit çöpü ile yapılmış resmi.
05:57
(Laughter)
124
357808
1166
(Kahkaha)
05:58
Then I opened it up to creating art that was destroyed naturally.
125
358974
3189
Sonra projeyi doğal olarak yok edilmiş sanat yapımına açtım.
06:02
I looked for temporary materials,
126
362163
2613
Geçici malzemeler aradım,
06:04
like spitting out food --
127
364776
2174
yiyecek püskürtmek gibi --
06:06
(Laughter) —
128
366950
4062
(Kahkaha)
06:11
sidewalk chalk
129
371012
3213
kaldırım tebeşiri
06:14
and even frozen wine.
130
374225
4536
ve hatta donmuş şarap.
06:18
The last iteration of destruction
131
378761
2061
Son yok etme iterasyonu
06:20
was to try to produce something that didn't actually exist in the first place.
132
380822
4043
gerçekte var olmayan bir şeyi üretmeye çalışmak üzerineydi.
06:24
So I organized candles on a table, I lit them, and then blew them out,
133
384865
3343
Bir masa üzerine mumlar hazırladım, yaktım ve üfleyerek söndürdüm,
06:28
then repeated this process over and over with the same set of candles,
134
388208
3640
bu süreci aynı mumlar ile defalarca tekrar ettim,
06:31
then assembled the videos into the larger image.
135
391848
3913
ardından videoları büyük resme montajladım.
06:35
So the end image was never visible as a physical whole.
136
395761
4519
Son resim fiziksel bir bütün olarak görülebilir değildi.
06:40
It was destroyed before it ever existed.
137
400280
3842
Var olmadan önce yok edilmişti.
06:44
In the course of this Goodbye Art series,
138
404122
2486
"Goodbye Art" serisi süresince
06:46
I created 23 different pieces
139
406608
2832
23 farklı parça yarattım,
06:49
with nothing left to physically display.
140
409440
3312
fiziksel olarak sergileyecek hiçbir şey bırakmadan.
06:52
What I thought would be the ultimate limitation
141
412752
2424
En büyük sınırlama olarak düşündüğüm şey
06:55
actually turned out to be the ultimate liberation,
142
415176
2928
aslında en büyük özgürlük oldu,
06:58
as each time I created,
143
418104
2203
her yeni bir şey yarattığımda,
07:00
the destruction brought me back to a neutral place
144
420307
2012
yok ediş beni yenilenmiş ve yeni bir projeye başlamaya
07:02
where I felt refreshed and ready to start the next project.
145
422319
4285
hazır hissettiğim tarafsız bölgeye geri getirdi.
07:06
It did not happen overnight.
146
426604
2356
Bu bir gecede olmadı.
07:08
There were times when my projects failed to get off the ground,
147
428960
2051
Projelerimin bir türlü gelişemediği zamanlar oldu,
07:11
or, even worse, after spending tons of time on them
148
431011
2789
hatta daha da kötüsü çok uzun zaman harcadıktan sonra
07:13
the end image was kind of embarrassing.
149
433800
2512
utandırıcı resimlerin ortaya çıktığı zamanlar oldu.
07:16
But having committed to the process, I continued on,
150
436312
2720
Ancak projeye kararlılıkla bağlandığım için devam ettim,
07:19
and something really surprising came out of this.
151
439032
2011
ve bu projeden gerçekten şaşırtıcı bir şey ortaya çıktı.
07:21
As I destroyed each project,
152
441043
2966
Her bir projeyi yok ederken,
07:24
I was learning to let go,
153
444009
2832
umursamamayı öğrendim.
07:26
let go of outcomes, let go of failures,
154
446841
3511
Çıktıları, başarısızlıkları
07:30
and let go of imperfections.
155
450352
2523
ve kusurları umursamamayı.
07:32
And in return, I found a process of creating art
156
452875
2429
Bu sayede, sanat yapmanın bir yolunu buldum,
07:35
that's perpetual and unencumbered by results.
157
455304
4225
kendiliğinden gerçekleşen ve sonuçlardan bağımsız.
07:39
I found myself in a state of constant creation,
158
459529
2029
Kendimi sabit yaratma durumunda buldum,
07:41
thinking only of what's next
159
461558
2498
sadece bir sonraki adımı düşünen
07:44
and coming up with more ideas than ever.
160
464056
2896
ve her zamankinden daha fazla fikir üreten bir durumda.
07:46
When I think back to my three years away from art,
161
466952
2485
Sanattan uzak geçen üç yılımı düşündüğümde,
07:49
away from my dream, just going through the motions,
162
469437
3251
hayallerimden uzakta, hayatı akışına bırakmış halim,
07:52
instead of trying to find a different way to continue that dream,
163
472688
3752
hayallerime devam etmek için farklı bir yol bulmaya çalışmak yerine
07:56
I just quit, I gave up.
164
476440
3200
sadece bıraktım, vazgeçtim.
07:59
And what if I didn't embrace the shake?
165
479640
3616
Eğer titremeyi kabullenmeseydim ne olurdu?
08:03
Because embracing the shake for me
166
483256
1197
Çünkü titremeyi kabullenmek benim için
08:04
wasn't just about art and having art skills.
167
484453
2640
sadece sanatla ve sanat yetenekleriyle ilgili değildi.
08:07
It turned out to be about life, and having life skills.
168
487093
4435
Bu benim için hayatla ve yaşam becerileriyle ilgili olup çıktı.
08:11
Because ultimately, most of what we do
169
491528
2511
Çünkü en nihayetinde, yaptığımız çoğu şey
08:14
takes place here, inside the box, with limited resources.
170
494039
5572
burada, kutunun içinde, sınırlı kaynaklarla oluyor.
08:19
Learning to be creative within the confines of our limitations
171
499611
3669
Engellerimizin sınırları dahilinde yaratıcı olmayı öğrenmek
08:23
is the best hope we have to transform ourselves
172
503280
4079
kendimizi değiştirmek için en güzel umudumuz
08:27
and, collectively, transform our world.
173
507359
3865
ve, sonuç olarak, dünyamızı değiştirmek için.
08:31
Looking at limitations as a source of creativity
174
511224
4168
Engellere bir yaratıcılık kaynağı olarak bakmak
08:35
changed the course of my life.
175
515392
2856
benim hayatımın akışını değiştirdi.
08:38
Now, when I run into a barrier
176
518248
1691
Şimdi, ne zaman bir engelle karşılaşsam
08:39
or I find myself creatively stumped,
177
519939
3109
ya da kendimi yaratıcı olarak ezik hissetsem
08:43
I sometimes still struggle,
178
523048
1554
bazen hala zorlanıyorum,
08:44
but I continue to show up for the process
179
524602
2094
ama süreçle yüzleşmeye devam ediyorum
08:46
and try to remind myself of the possibilities,
180
526696
3497
ve kendime olasılıkları hatırlatmaya çalışıyorum,
08:50
like using hundreds of real, live worms to make an image,
181
530193
4595
mesela yüzlerce gerçek, canlı solucan ile bir resim oluşturmak,
08:54
using a pushpin to tattoo a banana,
182
534788
4387
raptiye ile bir muza dövme yapmak
08:59
or painting a picture with hamburger grease.
183
539175
6023
ya da hamburger yağı ile bir resim yapmak.
09:05
(Laughter)
184
545198
1854
(Kahkaha)
09:07
One of my most recent endeavors
185
547052
1607
En son isteklerimden biri
09:08
is to try to translate the habits of creativity that I've learned
186
548659
3444
öğrendiğim yaratıcılık huylarını başkalarının tekrar edebileceği
09:12
into something others can replicate.
187
552103
3184
şeylere tercüme etmek.
09:15
Limitations may be the most unlikely of places
188
555287
3857
Engeller belki de yaratıcılık bulmak için çok garip
09:19
to harness creativity, but perhaps
189
559144
3394
yerler; ama muhtemelen
09:22
one of the best ways to get ourselves out of ruts,
190
562538
3670
kendimizi tekerlek izlerinden çıkarmak,
09:26
rethink categories and challenge accepted norms.
191
566208
3903
kategorileri yeniden düşünmek ve meydan okumaları kabul etmek için harika yollar.
09:30
And instead of telling each other to seize the day,
192
570111
3859
Ve birbirimize günü yaşamayı söylemek yerine,
09:33
maybe we can remind ourselves every day
193
573970
3963
belki kendimize her gün
09:37
to seize the limitation.
194
577933
2514
engelleri yaşamayı hatırlatabiliriz.
09:40
Thank you.
195
580447
1467
Teşekkür ederim.
09:41
(Applause)
196
581914
5277
(Alkış)

Original video on YouTube.com
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7