Wael Ghonim: Inside the Egyptian revolution

Mısır'daki Devrimin İç Yüzü

135,141 views ・ 2011-03-05

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: YELDA ERISKEN Gözden geçirme: osman oguz ahsen
00:15
This is Revolution 2.0.
0
15260
3000
Bunun adı Devrim 2.0.'dır.
00:18
No one was a hero. No one was a hero.
1
18260
3000
Hiç kimse kahraman değildi. Hiç kimse kahraman değildi.
00:21
Because everyone was a hero.
2
21260
3000
Çünkü herkes birer kahramandı.
00:25
Everyone has done something.
3
25260
3000
Herkes bir şeyler yaptı.
00:28
We all use Wikipedia.
4
28260
2000
Hepimiz Vikipedi'yi kullanıyoruz.
00:30
If you think of the concept of Wikipedia
5
30260
2000
Herkesin içeriğine katkıda bulunduğu
00:32
where everyone is collaborating on content,
6
32260
3000
'Vikipedi' kavramını düşündüğünüzde
00:35
and at the end of the day
7
35260
2000
dünyadaki en geniş ansiklopedinin
00:37
you've built the largest encyclopedia in the world.
8
37260
4000
oluşturulduğunu görüyorsunuz.
00:41
From just an idea that sounded crazy,
9
41260
2000
Çok çılgın gibi görünen bir fikirden
00:43
you have the largest encyclopedia in the world.
10
43260
3000
dünyadaki en büyük ansiklopediyi oluşturuyorsunuz.
00:46
And in the Egyptian revolution,
11
46260
2000
Ve Mısır Devriminde de,
00:48
the Revolution 2.0,
12
48260
2000
Devrim 2.0'da da,
00:50
everyone has contributed something,
13
50260
2000
herkes birşeyler yaptı.
00:52
small or big. They contributed something --
14
52260
3000
İnsanlık tarihinin devrimlerle ilgili
00:55
to bring us
15
55260
2000
en ilham verici hikayelerinden birini
00:57
one of the most inspiring stories
16
57260
3000
bize kazandırmak için,
01:00
in the history of mankind
17
60260
2000
herkes, az ya da çok, bir şekilde
01:02
when it comes to revolutions.
18
62260
2000
katkıda bulundu.
01:04
It was actually really inspiring
19
64260
2000
Tüm Mısırlıların tamamen değiştiğini görmek
01:06
to see all these Egyptians completely changing.
20
66260
3000
gerçekten ilham vericiydi.
01:09
If you look at the scene,
21
69260
2000
Manzaraya bakacak olursanız,
01:11
Egypt, for 30 years, had been in a downhill --
22
71260
3000
Mısır, son 30 yıldır, bir düşüşteydi.
01:14
going into a downhill.
23
74260
2000
Yokuş aşağı gidiyordu.
01:16
Everything was going bad.
24
76260
2000
Herşey kötüye gidiyordu.
01:18
Everything was going wrong.
25
78260
3000
Her şey ters gidiyordu.
01:21
We only ranked high when it comes to poverty,
26
81260
3000
Fakirliğe, yolsuzluğa,
01:24
corruption,
27
84260
2000
ifade özgürlüğü eksikliğine,
01:26
lack of freedom of speech,
28
86260
2000
siyasi eylemsizliğe gelince
01:28
lack of political activism.
29
88260
2000
hep üst sıralardaydık.
01:30
Those were the achievements
30
90260
2000
Bunlar bizim
01:32
of our great regime.
31
92260
3000
mükemmel rejimimizin başarılarıydı!
01:36
Yet, nothing was happening.
32
96260
2000
Oysa hiçbir şey olmuyordu.
01:38
And it's not because people were happy
33
98260
2000
İnsanlar mutlu olduklarından ya da
01:40
or people were not frustrated.
34
100260
3000
hayal kırıklıkları yaşamadıklarından değil.
01:43
In fact, people were extremely frustrated.
35
103260
2000
Aslında insanlar fazlasıyla bezmişti.
01:45
But the reason why everyone was silent
36
105260
3000
Ancak herkesin sessiz kalmalarının sebebi
01:48
is what I call the psychological barrier of fear.
37
108260
4000
benim 'psikolojik korku bariyeri' dediğim şeydi.
01:52
Everyone was scared.
38
112260
2000
Herkes korkuyordu.
01:54
Not everyone. There were actually a few brave Egyptians
39
114260
2000
Yok, herkes değil. Cesaretlerinden dolayı
01:56
that I have to thank for being so brave --
40
116260
3000
teşekkür etmem gereken bazı Mısırlılar var-
01:59
going into protests as a couple of hundred,
41
119260
3000
protestolarda dövülüp tutuklanan
02:02
getting beaten up and arrested.
42
122260
3000
yüzlerce Mısırlı.
02:05
But in fact, the majority were scared.
43
125260
3000
Ama aslında çoğunluk korkuyordu.
02:08
Everyone did not want really
44
128260
2000
Hiç kimse
02:10
to get in trouble.
45
130260
2000
başını derde sokmak istemiyordu.
02:12
A dictator cannot live without the force.
46
132260
3000
Diktatörler baskı yapmadan yaşayamaz.
02:15
They want to make people live in fear.
47
135260
3000
İnsanları korku içinde yaşatmak isterler.
02:18
And that psychological barrier of fear
48
138260
3000
Ve bu psikolojik korku bariyeri
02:21
had worked for so many years,
49
141260
3000
çok uzun yıllar işe yaradı.
02:24
and here comes the Internet,
50
144260
2000
Ancak şimdi İnternet, teknoloji,
02:26
technology, BlackBerry, SMS.
51
146260
3000
Blackberry, SMS çıktı ortaya.
02:29
It's helping all of us to connect.
52
149260
3000
Birbirimizle bağlantı kurmamızı sağlıyorlar.
02:32
Platforms like YouTube, Twitter, Facebook
53
152260
4000
YouTube, Twitter, Facebook gibi platformlar
02:36
were helping us a lot
54
156260
2000
bizim işimize yarıyordu,
02:38
because it basically gave us the impression that, "Wow, I'm not alone.
55
158260
3000
çünkü bize "Vay be yalnız değilim, bu baskıdan usanmış
02:41
There are a lot of people who are frustrated."
56
161260
2000
bir sürü insan var" duygusunu veriyordu.
02:43
There are lots of people who are frustrated.
57
163260
2000
Baskıdan bıkmış, usanmış bir sürü insan var.
02:45
There are lots of people who actually share the same dream.
58
165260
3000
Aynı ideali paylaşan bir sürü kişi var.
02:48
There are lots of people who care about their freedom.
59
168260
3000
Özgürlüklerini önemseyen bir sürü kişi var.
02:51
They probably have the best life in the world.
60
171260
2000
Belki de dünya üzerindeki en iyi hayata sahipler.
02:53
They are living in happiness. They are living in their villas.
61
173260
3000
Mutluluk içindeler. Villalarda yaşıyorlar.
02:56
They are happy. They don't have problems.
62
176260
2000
Mutlular, sorunları yok.
02:58
But they are still feeling the pain of the Egyptian.
63
178260
4000
Ancak yine de, Mısırlıların acısını hissediyorlar.
03:02
A lot of us, we're not really happy
64
182260
2000
Aslında çoğumuz,
03:04
when we see a video of an Egyptian man
65
184260
2000
birileri ülkenin servetinden
03:06
who's eating the trash
66
186260
2000
milyarlarca Lira aşırırken,
03:08
while others are stealing
67
188260
2000
çöplükten beslenen Mısırlının
03:10
billions of Egyptian pounds
68
190260
2000
görüntüsünü görünce
03:12
from the wealth of the country.
69
192260
2000
mutlu olamıyoruz.
03:14
The Internet has played a great role,
70
194260
2000
İnternet, bu insanların fikirlerini çekinmeden söylemelerinde,
03:16
helping these people to speak up their minds,
71
196260
3000
işbirliği yapmalarında, birlikte düşünmeye başlamalarında
03:19
to collaborate together, to start thinking together.
72
199260
3000
büyük rol oynadı.
03:22
It was an educational campaign.
73
202260
3000
Bu bir eğitim kampanyasıydı.
03:25
Khaled Saeed was killed
74
205260
2000
Khaled Saeed
03:27
in June 2010.
75
207260
3000
2010 Haziran ayında öldürüldü.
03:30
I still remember the photo.
76
210260
2000
O resmi hala hatırlıyorum.
03:32
I still remember every single detail of that photo.
77
212260
3000
En ince detayına kadar hatırlıyorum.
03:35
The photo was horrible.
78
215260
3000
Resim korkunçtu.
03:38
He was tortured,
79
218260
2000
İşkence ediliyordu,
03:40
brutally tortured to death.
80
220260
2000
acımasızca ölümüne bir işkence.
03:42
But then what was the answer of the regime?
81
222260
3000
Peki, baştakiler bunu nasıl açıkladı?
03:45
"He choked on a pile of hash" --
82
225260
3000
"Esrar içerken öldü", dediler.
03:48
that was their answer:
83
228260
2000
Açıklamaları şuydu:
03:50
"He's a criminal.
84
230260
2000
"O bir suçludur.
03:52
He's someone who escaped from all these bad things."
85
232260
2000
Bütün bu kötü alışkanlıklardan kurtuldu."
03:54
But people did not relate to this.
86
234260
2000
Fakat insanlar bunu anlayamadı.
03:56
People did not believe this.
87
236260
2000
Buna inanmadılar.
03:58
Because of the Internet, the truth prevailed
88
238260
3000
Gerçekler İnternet sayesinde ortaya çıktı;
04:01
and everyone knew the truth.
89
241260
2000
herkes gerçeği öğrendi.
04:03
And everyone started to think that "this guy could be my brother."
90
243260
3000
Ve herkes "bu benim kardeşim de olabilirdi", diye düşünmeye başladı.
04:06
He was a middle-class guy.
91
246260
2000
O orta sınıftan biriydi.
04:08
His photo was remembered by all of us.
92
248260
3000
Resmini hiçbirimiz unutmadık.
04:11
A page was created.
93
251260
2000
İnternette bir sayfa oluşturuldu.
04:13
An anonymous administrator
94
253260
2000
İsmi meçhul bir yönetici
04:15
was basically inviting people to join the page,
95
255260
3000
herkesi sayfaya katılmaları için davet ediyordu;
04:18
and there was no plan.
96
258260
2000
herhangi bir amaç yoktu.
04:20
"What are we going to do?" "I don't know."
97
260260
2000
"Peki bundan sonra ne yapacağız?" "Bilmiyorum."
04:22
In a few days, tens of thousands of people there --
98
262260
3000
Birkaç gün içinde, binlerce öfkeli Mısırlı
04:25
angry Egyptians
99
265260
2000
orada bir araya geldi ve
04:27
who were asking the ministry of interior affairs,
100
267260
3000
İçişleri Bakanına:
04:30
"Enough.
101
270260
2000
"Yeter.
04:32
Get those who killed this guy.
102
272260
3000
O adamı öldürenleri
04:35
To just bring them to justice."
103
275260
2000
mahkemeye getirin", dediler.
04:37
But of course, they don't listen.
104
277260
2000
Ama tabiki dinlemezler.
04:39
It was an amazing story --
105
279260
2000
Herkesin sayfayı sahiplenmesi
04:41
how everyone started feeling the ownership.
106
281260
3000
hayret vericiydi.
04:44
Everyone was an owner in this page.
107
284260
2000
Bu sayfa herkesindi.
04:46
People started contributing ideas.
108
286260
2000
İnsanlar fikirlerini yazmaya başladılar.
04:48
In fact, one of the most ridiculous ideas
109
288260
3000
Hatta en saçma fikirlerden birisi de
04:51
was, "Hey, let's have a silent stand.
110
291260
2000
sessiz kalmaktı.
04:53
Let's get people to go in the street,
111
293260
3000
Herkes siyahlar içinde sokağa çıksın,
04:56
face the sea, their back to the street,
112
296260
3000
caddeye sırtını verip denize doğru dönsün,
04:59
dressed in black, standing up silently for one hour,
113
299260
3000
ve bir dakika sessizce durduktan sonra,
05:02
doing nothing and then just leaving,
114
302260
2000
hiçbir şey yapmadan
05:04
going back home."
115
304260
2000
çekip evine geri dönsün.
05:06
For some people, that was like, "Wow, silent stand.
116
306260
3000
Bazıları, bu fikirle "Vay be, sessiz kalacakmışız.
05:09
And next time it's going to be vibration."
117
309260
2000
Bir dahaki sefere de ileri geri sallanalım bari",
05:11
People were making fun of the idea.
118
311260
3000
diye dalga geçiyorlardı.
05:14
But actually when people went to the street --
119
314260
2000
Ancak, insanlar gerçekten de sokağa döküldüğünde-
05:16
the first time it was thousands of people
120
316260
2000
ki ilkinde binlerce insan
05:18
in Alexandria --
121
318260
2000
İskenderiye'de yaptı bunu-
05:20
it felt like -- it was amazing. It was great
122
320260
3000
hayret vericiydi, muhteşemdi.
05:23
because it connected people from the virtual world,
123
323260
2000
Çünkü, sanal alemde aynı ideali,
05:25
bringing them to the real world,
124
325260
2000
aynı hayal kırıklıklarını,
05:27
sharing the same dream,
125
327260
3000
aynı öfkeyi ve aynı özgürlük arzusunu paylaşan insanlar
05:30
the same frustration, the same anger,
126
330260
2000
bir araya getirilerek,
05:32
the same desire for freedom.
127
332260
2000
gerçek hayata taşınıyordu.
05:34
And they were doing this thing.
128
334260
2000
Peki onlar bunu yaparken,
05:36
But did the regime learn anything? Not really.
129
336260
2000
yönetimdekiler bir şey öğrendi mi? Pek değil.
05:38
They were actually attacking them.
130
338260
2000
İşin doğrusu onlara saldırıyorlardı.
05:40
They were actually abusing them,
131
340260
2000
Bu insanlar barışçıl olmalarına,
05:42
despite the fact of how peaceful these guys were --
132
342260
2000
protesto bile etmemelerine rağmen,
05:44
they were not even protesting.
133
344260
2000
onlara kötü muamele ediyorlardı.
05:46
And things had developed
134
346260
3000
Ve olaylar Tunus'taki
05:49
until the Tunisian revolution.
135
349260
3000
devrime kadar gitti.
05:52
This whole page was, again,
136
352260
2000
İnsanlar Facebook'ta
05:54
managed by the people.
137
354260
2000
yine bir sayfa oluşturdu.
05:56
In fact, the anonymous admin job
138
356260
3000
Aslında bu ismi meçhul yöneticinin işi
05:59
was to collect ideas,
139
359260
2000
fikir toplamak,
06:01
help people to vote on them
140
361260
2000
önerileri tartışmaya açmak
06:03
and actually tell them what they are doing.
141
363260
2000
ve yapılanlar hakkında bilgi aktarmaktı.
06:05
People were taking shots and photos;
142
365260
2000
İnsanlar görüntü alıyor, fotoğraf çekiyor,
06:07
people were reporting violations of human rights in Egypt;
143
367260
3000
Mısır'da insan haklarının nasıl ihlal edildiğini anlatıyor,
06:10
people were suggesting ideas,
144
370260
2000
fikir öneriyor,
06:12
they were actually voting on ideas,
145
372260
2000
bilfiil fikirleri tartışmaya açıyor
06:14
and then they were executing the ideas; people were creating videos.
146
374260
3000
ve sonra da bu fikirleri uygulamaya koyuyorlardı.
06:17
Everything was done by the people to the people,
147
377260
2000
Herşey insanlara, insanlar tarafından yapılmıştı
06:19
and that's the power of the Internet.
148
379260
2000
ve bu da İnternetin gücüydü.
06:21
There was no leader.
149
381260
2000
Liderleri yoktu.
06:23
The leader was everyone on that page.
150
383260
3000
O sayfadaki herkes liderdi.
06:26
The Tunisian experiment, as Amir was saying,
151
386260
2000
Amir'in de dediği gibi Tunus'ta olanlar
06:28
inspired all of us, showed us that there is a way.
152
388260
2000
hepimize ilham oldu ve bir çıkış yolu olduğunu gösterdi.
06:30
Yes we can. We can do it.
153
390260
2000
Evet yapabiliriz. Biz bunu yapabiliriz.
06:32
We have the same problems;
154
392260
2000
Bizim de benzer problemlerimiz var.
06:34
we can just go in the streets.
155
394260
2000
Yapmamız gereken şey sadece sokağa çıkmak.
06:36
And when I saw the street on the 25th,
156
396260
2000
Ve Ocak ayının 25'inde sokakları gördüğümde
06:38
I went back and said,
157
398260
2000
sayfaya girip, dedim ki:
06:40
"Egypt before the 25th
158
400260
2000
"25'inden önceki Mısır ile,
06:42
is never going to be Egypt after the 25th.
159
402260
2000
25'inden sonraki Mısır hiçbir zaman aynı olmayacak.
06:44
The revolution is happening.
160
404260
2000
Devrim gerçekleşiyor.
06:46
This is not the end,
161
406260
2000
Bu bir son değil,
06:48
this is the beginning of the end."
162
408260
3000
sonun başlangıcıdır."
06:52
I was detained on the 27th night.
163
412260
4000
27 Ocak gecesi göz altına alındım.
06:56
Thank God I announced the locations and everything.
164
416260
3000
Allahtan yerimi falan bildirmiştim.
06:59
But they detained me.
165
419260
2000
Ama beni göz altına aldılar.
07:01
And I'm not going to talk about my experience, because this is not about me.
166
421260
3000
Başımdan geçenleri anlatmayacağım, çünkü bu konuşma benimle ilgili değil.
07:04
I was detained for 12 days,
167
424260
2000
12 gün gözlerim bağlı, ellerim kelepçeli
07:06
blindfolded, handcuffed.
168
426260
3000
gözaltında tutuldum.
07:09
And I did not really hear anything. I did not know anything.
169
429260
3000
Ve hiçbir şey duymadım; hiçbir şeyden haberim olmadı.
07:12
I was not allowed to speak with anyone.
170
432260
2000
Kimseyle konuşmama müsaade edilmedi.
07:14
And I went out.
171
434260
2000
Ve çıktım.
07:16
The next day I was in Tahrir.
172
436260
2000
Ertesi günü Tahrir Meydanındaydım.
07:18
Seriously, with the amount of change I had noticed in this square,
173
438260
3000
Bu meydandaki değişikliği görünce
07:21
I thought it was 12 years.
174
441260
3000
12 yıl geçmiş gibi geldi.
07:24
I never had in my mind
175
444260
2000
Böyle bir Mısırlıyı,
07:26
to see this Egyptian,
176
446260
2000
bu inanılmaz Mısırlıyı göreceğimi
07:28
the amazing Egyptian.
177
448260
2000
hiç düşünmemiştim.
07:30
The fear is no longer fear.
178
450260
2000
Artık korkuları kalmamıştı.
07:32
It's actually strength -- it's power.
179
452260
2000
Yerine bir güç, bir kuvvet gelmişti.
07:34
People were so empowered.
180
454260
2000
İnsanlar öylesine güçlenmişlerdi ki...
07:36
It was amazing how everyone was so empowered
181
456260
2000
Herkesin böylesine güçlenmesi ve
07:38
and now asking for their rights.
182
458260
2000
haklarını araması müthişti.
07:40
Completely opposite.
183
460260
2000
Herşey tamamen tersine dönmüştü.
07:42
Extremism became tolerance.
184
462260
3000
Aşırılık hoşgörüye dönüşmüştü.
07:45
Who would [have] imagined before the 25th,
185
465260
2000
25'inden önce size, yüzbinlerce Hıristiyanın
07:47
if I tell you that hundreds of thousands of Christians are going to pray
186
467260
3000
dua edeceğini ve onbinlerce Müslümanın
07:50
and tens of thousands of Muslims are going to protect them,
187
470260
3000
onları koruyacağını ve yüzbinlerce Müslümanın dua edip,
07:53
and then hundreds of thousands of Muslims are going to pray
188
473260
2000
onbinlerce Hıristiyanın onları koruyacağını söylesem
07:55
and tens of thousands of Christians are going to protect them --
189
475260
2000
bana kim inanırdı?
07:57
this is amazing.
190
477260
2000
Bu inanılmaz bir şey!
07:59
All the stereotypes
191
479260
2000
Yöneticilerin sözde propagandaları
08:01
that the regime was trying to put on us
192
481260
3000
ya da büyük basın kuruluşları aracılığıyla
08:04
through their so-called propaganda, or mainstream media,
193
484260
3000
bize yüklemeye çalıştıkları
08:07
are proven wrong.
194
487260
2000
tüm basmakalıpların yanlışlığı kanıtlandı.
08:09
This whole revolution showed us
195
489260
2000
Tüm bu devrim bize
08:11
how ugly such a regime was
196
491260
3000
böyle bir rejimin ne kadar korkunç olduğunu
08:14
and how great and amazing
197
494260
2000
ve bir Mısırlı erkeğin ya da kadının
08:16
the Egyptian man, the Egyptian woman,
198
496260
3000
bir hedefi olduğunda
08:19
how simple and amazing these people are
199
499260
2000
ne kadar alçakgönüllü ve
08:21
whenever they have a dream.
200
501260
2000
takdire şayan olabileceğini gösterdi.
08:23
When I saw that,
201
503260
2000
Bunu anladığımda
08:25
I went back and I wrote on Facebook.
202
505260
3000
gidip Facebook'ta yazdım.
08:28
And that was a personal belief,
203
508260
2000
Ve bu tüm olanlardan,
08:30
regardless of what's going on,
204
510260
2000
ayrıntılardan bağımsız
08:32
regardless of the details.
205
512260
2000
kişisel bir görüştür.
08:34
I said that, "We are going to win.
206
514260
2000
Dedim ki: "Kazanacağız.
08:36
We are going to win because we don't understand politics.
207
516260
3000
Kazanacağız, çünkü biz politikadan anlamıyoruz.
08:39
We're going to win because we don't play their dirty games.
208
519260
4000
Kazanacağız, çünkü biz onların kirli oyunlarını oynamıyoruz.
08:43
We're going to win because we don't have an agenda.
209
523260
3000
Kazanacağız, çünkü bizim gizli planlarımız yok.
08:46
We're going to win because the tears that come from our eyes
210
526260
3000
Kazanacağız, çünkü bizim gözümüzdeki yaşlar
08:49
actually come from our hearts.
211
529260
3000
aslında kalbimizden gelen yaşlardır.
08:52
We're going to win because we have dreams.
212
532260
3000
Kazanacağız, çünkü bizim hayallerimiz var.
08:55
We're going to win because we are willing to stand up for our dreams."
213
535260
4000
Kazanacağız, çünkü hayallerimiz için mücadeleye hazırız."
08:59
And that's actually what happened. We won.
214
539260
3000
Ve böyle de oldu. Biz kazandık.
09:02
And that's not because of anything,
215
542260
2000
Ve bu başka bir sebepten dolayı değil,
09:04
but because we believed in our dream.
216
544260
2000
sadece hayalimize inandığımız için oldu.
09:06
The winning here is not
217
546260
2000
Burada kazanan,
09:08
the whole details of what's going to happen in the political scene.
218
548260
3000
siyasi arenada olabilecekler değil,
09:11
The winning is the winning of the dignity
219
551260
2000
her bir Mısırlının
09:13
of every single Egyptian.
220
553260
3000
itibarıdır.
09:16
Actually, I had this taxi driver telling me,
221
556260
3000
Bana bir taksi şöförü şöyle dedi:
09:19
"Listen, I am breathing freedom.
222
559260
3000
"Bak, ben hürriyeti soluyorum.
09:22
I feel that I have dignity
223
562260
2000
Çok uzun yıllar önce kaybettiğim
09:24
that I have lost for so many years."
224
564260
2000
onurumun geri geldiğini hissediyorum."
09:26
For me that's winning,
225
566260
2000
Benim için kazanmak budur;
09:28
regardless of all the details.
226
568260
2000
detaylar mühim değil.
09:30
My last word to you is a statement I believe in,
227
570260
3000
Size söylemek istediğim son söz,
09:33
which Egyptians have proven to be true,
228
573260
3000
inandığım ve Mısırlıların doğruluğunu ispatladığı bir şey:
09:36
that the power of the people
229
576260
2000
"İnsanların gücü iktidardakilerin gücünden
09:38
is much stronger than the people in power.
230
578260
2000
çok daha kuvvetlidir."
09:40
Thanks a lot.
231
580260
2000
Çok teşekkürler.
09:42
(Applause)
232
582260
19000
Alkış

Original video on YouTube.com
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7