Deep sea diving ... in a wheelchair | Sue Austin

Sue Austin: Tekerlekli sandalyede … açık deniz dalışı

520,897 views

2013-01-08 ・ TED


New videos

Deep sea diving ... in a wheelchair | Sue Austin

Sue Austin: Tekerlekli sandalyede … açık deniz dalışı

520,897 views ・ 2013-01-08

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Translator: Joseph Geni Reviewer: Morton Bast
0
0
7000
Çeviri: Abdullah OSKAY Gözden geçirme: banu yobas
00:15
It's wonderful to be here
1
15814
2231
Burada olmak, yolculuğum hakkında konuşmak,
00:18
to talk about my journey,
2
18045
2086
tekerlikli sandalyem hakkında konuşabilmek,
00:20
to talk about the wheelchair
3
20131
1734
ve onun bana getirdiği özgürlük hakkında konuşabilmek
00:21
and the freedom it has bought me.
4
21865
2640
muhteşem.
00:24
I started using a wheelchair 16 years ago
5
24505
2637
Sürekli ilerleyen bir hastalık neticesinde
00:27
when an extended illness
6
27142
2134
16 yıl önce tekerlekli sandalye kullanmaya başladım.
00:29
changed the way I could access the world.
7
29276
3586
Bu durum benim dünyaya olan erişimimi tamamen değiştirdi.
00:32
When I started using the wheelchair,
8
32862
2377
Tekerlekli sandalye kullanmaya başlamak,
00:35
it was a tremendous new freedom.
9
35239
2585
yeni muazzam bir özgürlüktü.
00:37
I'd seen my life slip away and become restricted.
10
37824
3086
Hayatımın sınırlandığını ve ellerimden kaydığını düşünürdüm.
00:40
It was like having an enormous new toy.
11
40910
2570
Devasa bir oyuncağa sahip olmuş gibiydim.
00:43
I could whiz around and feel the wind in my face again.
12
43480
4030
Tekerleklerin "vınnnn" sesini duyar, rüzgarı yüzümde hissederdim.
00:47
Just being out on the street was exhilarating.
13
47510
3508
Sokağın dışına çıkmak bile başlı başına neşelendiriciydi.
00:51
But even though I had this newfound joy and freedom,
14
51018
4402
Bu yeni oyuncağımı ve özgürlüğümü bulmama rağmen,
00:55
people's reaction completely changed towards me.
15
55420
3552
insanların bana davranışları tamamen değişmişti.
00:58
It was as if they couldn't see me anymore,
16
58972
2480
İnsanlarla aramıza görünmez bir perde inmişti ve
01:01
as if an invisibility cloak had descended.
17
61452
3999
beni artık görmüyor gibi davranıyorlardı.
01:05
They seemed to see me in terms of their assumptions
18
65451
3221
Beni kendi varsayımlarıyla algılayıp, tekerlekli sandalyede onlar ne görmek istiyorsa
01:08
of what it must be like to be in a wheelchair.
19
68672
4228
öyle olmam gerektiği yönünde davranıyor gibiydiler.
01:12
When I asked people their associations with the wheelchair,
20
72900
4912
İnsanlara soruyordum: "Tekerlekli sandalye sana ne çağrıştırıyor?"
01:17
they used words like "limitation," "fear,"
21
77812
3554
Cevaplar genelde şöyleydi: "Sınırlama",
01:21
"pity" and "restriction."
22
81366
3025
"Korku", "Acıma", "Kısıtılanma".
01:24
I realized I'd internalized these responses
23
84391
4769
Anladım ki, bu cevapları içselleştirmiştim ve
01:29
and it had changed who I was on a core level.
24
89160
3537
bu, esas beni ben yapan şeyi değiştirmişti.
01:32
A part of me had become alienated from myself.
25
92697
4190
Bedenimin bir parçası bana yabancılaşmıştı.
01:36
I was seeing myself not from my perspective,
26
96887
3585
Artık kendimi, kendi gözlerimden değil,
01:40
but vividly and continuously from the perspective
27
100472
4162
giderek artan bir şekilde başkalarının bana bakış açıları ve
01:44
of other people's responses to me.
28
104634
2897
verdiği tepkilerin ışığında görüyordum.
01:47
As a result, I knew I needed to make my own stories
29
107531
5125
Sonuçta ise şunu öğrendim: "Kimliğimi yeniden oluşturmaya ve kendi hikayemi yaratmaya
01:52
about this experience,
30
112656
2239
ihtiyacım vardı.
01:54
new narratives to reclaim my identity.
31
114895
2776
["Özgürlüğü Bulmak: Kendi hikayelerimizi oluşturmak ve yaşamlarımızda yeni metinler oluşturmak,
01:57
["Finding Freedom: 'By creating our own stories we learn to take the texts of our lives as seriously as we do 'official' narratives.' — Davis 2009, TEDx Women"]
32
117671
3104
resmi anlatılar oluşturmak kadar ciddi bir iştir." - Davis 2009, TEDx Kadınlar]
02:00
I started making work
33
120775
2078
Dünyayla yeniden iletişime geçebilmek için
02:02
that aimed to communicate something
34
122853
2816
tekerlekli sandalye - güç sandalyesi- kullanırken hissettiğim
02:05
of the joy and freedom I felt when using a wheelchair --
35
125669
5118
özgürlük ve eğlence duygusunu harmanlayarak aktarmayı
02:10
a power chair -- to negotiate the world.
36
130787
4614
amaçladığım çalışmalara başladım.
02:15
I was working to transform these internalized responses,
37
135401
6585
Başkalarının vermiş olduğu benim de içselleştirdiğim cevapları dönüştürmeye çalışıyordum.
02:21
to transform the preconceptions that had so shaped
38
141986
3795
Tekerlekli sandalye kullanmaya başladığımdan beri
02:25
my identity when I started using a wheelchair,
39
145781
3181
kimliğimi şekillendiren kalıpları
02:28
by creating unexpected images.
40
148962
3764
umulmayan görüntüler yaratarak dönüştürmeye çalışıyordum.
02:32
The wheelchair became an object to paint and play with.
41
152726
6221
Tekerlekli sandalye benim için resim yapma ve oyun oynama aracı haline gelmişti.
02:38
When I literally started leaving
42
158947
2041
Özgürlüğümün ve eğlencemin,
02:40
traces of my joy and freedom,
43
160988
3566
izlerini, kelimenin tam anlamıyla, yavaş yavaş bırakmaya başlayınca,
02:44
it was exciting to see
44
164554
1948
insanların şaşırmış ve alakadar tepkilerini görmek
02:46
the interested and surprised responses from people.
45
166502
4502
oldukça heyecan vericiydi.
02:51
It seemed to open up new perspectives,
46
171004
2889
Önlerinde yeni pencereler açılıyordu.
02:53
and therein lay the paradigm shift.
47
173893
2895
Diyebilirim ki, bir paradigma değişikliğine şahit oluyordum.
02:56
It showed that an arts practice
48
176788
2074
Sanatsal bir eylem birisine yeni bir kimlik verebiliyordu
02:58
can remake one's identity
49
178862
2343
ve daha önce size çok tanıdık gelen şeylerin
03:01
and transform preconceptions by revisioning the familiar.
50
181205
4784
yeniden gözden geçirilmesini sağlayarak önyargılar ve kalıpları dönüştürmeye başlıyordu.
03:05
So when I began to dive, in 2005,
51
185989
3913
Böylece 2005 yılında dalmaya başladığımda.
03:09
I realized scuba gear extends your range of activity
52
189902
3526
Anladım ki, scuba vitesleri sizin hareket alanınızı aynı
03:13
in just the same way as a wheelchair does,
53
193428
2659
tekerlekli sandalyeler gibi artırıyordu.
03:16
but the associations attached to scuba gear
54
196087
2592
Fakat scuba vitesiyle yaptığım faaliyetlerdeki heyecan ve maceraya
03:18
are ones of excitement and adventure,
55
198679
2600
insanların tepkileri, tekerlekli sandalyeyle yaptıklarımdan
03:21
completely different to people's responses to the wheelchair.
56
201279
3824
tamamen farklıydı.
03:25
So I thought, "I wonder what'll happen
57
205103
3144
Sonrasında düşündüm ki, "Tekerlekli sandalyeyle scuba
03:28
if I put the two together?" (Laughter) (Applause)
58
208247
4312
dalışını biraraya getirirsem ne olur?" (Alkışlar ve Kahkahalar)
03:32
And the underwater wheelchair that has resulted
59
212559
4192
Ve bunun sonucunda ortaya çıkan denizaltı tekerlekli sandalyesi
03:36
has taken me on the most amazing journey
60
216751
2707
beni son 7 yılda
03:39
over the last seven years.
61
219458
2269
hayatımda yaptığım en eğlenceli yolculuğa çıkardı.
03:41
So to give you an idea of what that's like,
62
221727
3488
Sizlere bir fikir versin diye neye benzediğini anlatmama izin verin.
03:45
I'd like to share with you one of the outcomes
63
225215
2886
Bu harika aletin sonuçlarından birini sizlerle
03:48
from creating this spectacle,
64
228101
2096
paylaşmak ve yapmış olduğum
03:50
and show you what an amazing journey it's taken me on.
65
230197
3801
harika bir yolculuğu göstermek istiyorum.
03:53
(Music)
66
233998
8840
(Müzik)
07:23
(Applause)
67
443695
6801
(Alkışlar)
07:30
It is the most amazing experience,
68
450496
2979
Hayatımda tecrübe ettiğim birçok hayret verici anın yanında,
07:33
beyond most other things I've experienced in life.
69
453475
3641
bu gördüğünüz en şaşırtıcısıydı.
07:37
I literally have the freedom to move
70
457116
3097
Boşlukta 360 derece hareket etme özgürlüğü içinde
07:40
in 360 degrees of space
71
460213
2639
beni kendimden geçirinceye kadar
07:42
and an ecstatic experience of joy and freedom.
72
462852
3760
eğlence ve özgürlüğe doyuran bir tecrübe bu.
07:46
And the incredibly unexpected thing
73
466612
2617
Ve inanılmayacak derecede beklenmeyen bir şey de,
07:49
is that other people seem to see and feel that too.
74
469229
4190
diğer insanlar da bu şekilde hissediyor ve görüyor.
07:53
Their eyes literally light up,
75
473419
2378
İnsanların kelimenin tam anlamıyla gözleri parlıyor ve
07:55
and they say things like, "I want one of those,"
76
475797
3254
aynen şöyle diyorlar: "Ben de bunlardan bir tane istiyorum."
07:59
or, "If you can do that, I can do anything."
77
479051
3682
ya da "Sen bunu yapabiliyorsan, ben her şeyi yapabilirim."
08:02
And I'm thinking, it's because in that moment
78
482733
3622
Ve düşünüyorum, işte bu anda, bu insanların
08:06
of them seeing an object
79
486355
2553
beni tekerlekli sandalye ile bunları yapabilirken gördüğü anda,
08:08
they have no frame of reference for,
80
488908
1911
artık tekerlekli sandalyeye ilişkin
08:10
or so transcends the frames of reference
81
490819
2800
önceki yargıları kalmıyor veya
08:13
they have with the wheelchair,
82
493619
1745
daha önce oluşmuş tüm yargıları aşılıyor.
08:15
they have to think in a completely new way.
83
495364
3032
Artık tamamen farklı bir bakış açısıyla düşünüyorlar.
08:18
And I think that moment of completely new thought
84
498396
4344
İşte o bütünüyle yeni düşünce anının,
08:22
perhaps creates a freedom
85
502740
2498
belki diğer insanların hayatlarının geri kalanına da yayılacak
08:25
that spreads to the rest of other people's lives.
86
505238
4026
bir özgürlük alanı açtığını düşünüyorum.
08:29
For me, this means that they're seeing
87
509264
3192
Benim için bu, diğer insanların farklılıkların değerini,
08:32
the value of difference,
88
512456
2350
getirdiği eğlenceyi,
08:34
the joy it brings
89
514806
1920
görmelerini sağlamak,
08:36
when instead of focusing on loss or limitation,
90
516726
3820
insanların, fiziksel kayıplarına ve sınırlamalarına odaklanmak yerine,
08:40
we see and discover the power and joy
91
520546
4404
dünyayı yepyeni heyecanlandırıcı bakış açılarıyla keşfetmenin getirdiği
08:44
of seeing the world from exciting new perspectives.
92
524950
4407
gücü ve neşeyi göreceğimiz anlamına geliyor
08:49
For me, the wheelchair becomes
93
529357
1699
Benim için tekerlekli sandalye
08:51
a vehicle for transformation.
94
531056
2345
dönüşümün bir aracı.
08:53
In fact, I now call the underwater wheelchair "Portal,"
95
533401
3780
Hatta artık tekerlekli sandalyeye ben "PORTAL" diyorum çünkü
08:57
because it's literally pushed me through
96
537181
2204
tekerlekli sandalye
08:59
into a new way of being,
97
539385
1878
beni yepyeni bir varoluşa,
09:01
into new dimensions and into a new level of consciousness.
98
541263
3734
yepyeni alanlara, yepyeni bir bilince taşıyor
09:04
And the other thing is,
99
544997
1545
Diğer bir nokta da, kimsenin daha önce sualtı tekerlekli
09:06
that because nobody's seen or heard
100
546542
2472
sandalyeyi duymamış veya görmemiş olması,
09:09
of an underwater wheelchair before,
101
549014
2495
yepyeni bakış açıları,
09:11
and creating this spectacle is about creating
102
551509
2843
varoluşlar,
09:14
new ways of seeing, being and knowing,
103
554352
2837
bilişler yaratıyor.
09:17
now you have this concept in your mind.
104
557189
2948
Artık hepinizin aklında bu kavram var.
09:20
You're all part of the artwork too.
105
560137
3799
Siz de artık bu sanatsal işlerin bir parçasısınız.
09:23
(Applause)
106
563936
7522
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7