Pia Mancini: How to upgrade democracy for the Internet era

Pia Mancini: İnternet çağı için demokrasiyi nasıl geliştirebiliriz

Çeviri: Hakan Erturan Gözden geçirme: Gencehan Arpaçay

I have the feeling that we can all agree

Sanırım hepimiz,

that we're moving towards a new

yeni bir devlet ve toplum modeline doğru

model of the state and society.

ilerlediğimiz konusunda hemfikirizdir.

But, we're absolutely clueless as to what this is

Ama bu modelin ne olduğu, ya da ne olması gerektiği

or what it should be.

hakkında kesinlikle bir fikrimiz yok.

It seems like we need to have

Öyle görünüyor ki günümüzdeki ve çağımızdaki

a conversation about democracy

demokrasi hakkında konuşmaya

in our day and age.

ihtiyacımız var.

Let's think about it this way:

Şöyle düşünelim:

We are 21st-century citizens, doing our

Bizler 21. yüzyıl vatandaşları olarak elimizden gelenin en iyisini,

19. yüzyılda tasarlanmış olan ve

very, very best to interact with 19th century-designed institutions

15. yüzyıl bilgi teknolojilerine dayanan kurumlarla

that are based on an information technology of the 15th century.

etkileşimde bulunabilmek için yapıyoruz.

Bu sistemin karakteristik özelliklerine

Let's have a look at some of the

characteristics of this system.

bir göz atalım.

First of all, it's designed for an information technology

Her şeyden önce, bu sistem 500 yıldan daha eski

that's over 500 years old.

bir bilgi teknolojisi için tasarlanmış.

And the best possible system

Ve bunun için de tasarlanabilecek

that could be designed for it

akla en uygun sistem de

is one where the few make daily decisions

belli bir azınlığın, çoğunluk için

in the name of the many.

günlük kararlar verdiği bir sistem olmuş.

And the many get to vote once every couple of years.

Ve de bu çoğunluk her iki yılda bir oy vermektedir.

In the second place, the costs of

İkinci olarak, bu sisteme

participating in this system are

katılımın maliyeti

incredibly high.

oldukça inanılmaz derecede yüksektir.

You either have to have a fair bit of money

Ya ciddi bir miktar paranızın ya da nüfuzunuzun

and influence, or you have to devote your entire

olması veya bütün hayatınızı

life to politics.

politikaya adamanız gereklidir.

You have to become a party member

Bir parti üyesi olmanız

and slowly start working up the ranks

ve basamakları yavaşça çıkmanız gerekir;

until maybe, one day, you'll get to sit at a table

ta ki bir gün, belki, kararların verildiği

where a decision is being made.

masada bir yer edinene kadar.

And last but not least,

Son olarak bir önemli konu da,

the language of the system —

sistemin dili

it's incredibly cryptic.

inanılmaz derecede şifrelidir.

It's done for lawyers, by lawyers,

Hukukçular tarafından, hukukçular için üretilmiştir

and no one else can understand.

ve başka hiç kimse anlayamaz.

So, it's a system where we can

Yani öyle bir sistem ki

choose our authorities,

bizi yönetenleri seçebiliyoruz,

but we are completely left out on how those authorities

ama bu yönetenler bir karara varırken

reach their decisions.

bizi tamamen dışarıda bırakıyorlar.

So, in a day where a new information technology

Aslında, yeni bilgi teknolojilerinin bize

allows us to participate globally in any conversation,

global olarak her türlü karar aşamasına katılma imkanı verdiği,

our barriers of information are completely lowered

bilginin önündeki duvarların alçaldığı günümüzde,

and we can, more than ever before,

daha fazlasını yapabiliriz ve biz,

express our desires and our concerns.

isteklerimizi ve endişelerimizi daha fazla ifade edebiliriz.

Our political system remains the same

Siyasal sistemimiz

for the past 200 years

son 200 yıldır değişmeden kaldı

and expects us to be contented with being simply passive recipients

ve bizden sadece bir monoloğun pasif dinleyicileri

of a monologue.

olmakla yetinmemizi bekliyor.

So, it's really not surprising that

Gerçekten de bu tarz bir sistemin

this kind of system is only able to produce

sadece iki çeşit sonuç üretebilmesine

two kinds of results:

şaşırmamak gerekir:

silence or noise.

sessizlik veya gürültü.

Silence, in terms of citizens not engaging,

Sessizlik, vatandaşların katılımcı olmaması,

simply not wanting to participate.

yani katılmayı istememeleri.

There's this commonplace [idea] that I truly, truly dislike,

Şu yaygın olan bir görüşten gerçekten hiç ama hiç hoşlanmam

and it's this idea that we citizens are naturally

O görüş de şudur; Biz vatandaşlar, doğal olarak

apathetic. That we shun commitment.

kayıtsızızdır, sorumluluktan kaçınırız

But, can you really blame us

Ama gerçekten iş gününün ortasında,

for not jumping at the opportunity of going

fiziksel olarak orada bulunmak adına

to the middle of the city in the middle

hiç bir etkisi bulunmayan ya da her ne işe yarıyorsa

of a working day to attend, physically,

bir mitinge katılmak adına,

a public hearing that has no impact

kalkıp şehrin ortasına gitmediğimiz için

whatsoever?

bizi suçlayabilir misiniz?

Conflict is bound to happen between a system

Artık onları temsil etmeyen ve

that no longer represents, nor has any dialogue capacity,

diyalog yeteneği olmayan bir sistem ile

and citizens that are increasingly used

giderek kendilerini daha fazla temsil edebilen

to representing themselves.

vatandaşlar arasında çatışma olması kaçınılmazdır.

And, then we find noise:

Ve sonuçta ortaya gürültü çıkıyor

Chile, Argentina, Brazil, Mexico Italy, France, Spain, the United States,

Şili, Arjantin, Brezilya, Meksika, İtalya, Fransa, İspanya ve Birleşik Devletler

they're all democracies.

bunların hepsinde demokrasi var.

Their citizens have access to

Vatandaşları oy sandığına erişebiliyorlar.

the ballot boxes. But they still feel the need,

Ama yine de ihtiyaç hissediyorlar,

they need to take to the streets in order to be heard.

seslerini duyurmak için sokaklara çıkma ihtiyacı duyuyorlar.

To me, it seems like the 18th-century

Ben modern demokrasilerimizin temeli olan

slogan that was the basis for the formation

18. Yüzyıla ait slogan olan

of our modern democracies, "No taxation

"Temsil olmadan vergilendirme olmaz"ı artık

without representation,"

güncellememiz gerektiğini düşünüyorum

can now be updated to "No representation without a conversation."

"Konuşma olmadan, temsil olmaz"

We want our seat at the table.

Masada kendimize yer istiyoruz.

And rightly so.

Buna hakkımız var.

But in order to be part of this conversation,

Ama konuşmanın tarafı olabilmemiz için

we need to know what we want to do next,

Bundan sonra ne yapmamız gerektiğini bilmemiz gerekiyor.

because political action is being able

Çünkü politik eylem

to move from agitation

çalkantıdan, yapıcılığa

to construction.

geçebilmektir.

My generation has been incredibly good at

Benim neslim, yeni ağları ve

using new networks and technologies

teknolojileri, protesto gösterilerini organize

to organize protests,

ederken kullanma konusunda inanılmaz başarılı oldu.

protests that were able to successfully

O protestolar gündemi belirleme,

impose agendas,

çok sakıncalı yasal düzenlemelerin önüne geçme

roll back extremely pernicious legislation,

ve hatta otoriter hükümetleri devirme konularında

and even overthrow authoritarian governments.

başarılı oldular.

And we should be immensely

ve bundan dolayı

proud of this.

çok gurur duymalıyız.

But, we also must admit that we

Ama şunu da itiraf etmeliyiz ki,

haven't been good at using those

aynı ağları ve teknolojileri

same networks and technologies

yaşadıklarımıza alternatif oluşturmak

to successfully articulate an alternative to what we're seeing

ve bunu başarmak için gereken

and find the consensus and build the alliances that are needed

uzlaşı ve ittifakları oluşturmak

to make it happen.

için iyi kullanamadık.

And so the risk that we face

Yani karşı karşıya olduğumuz risk şudur,

is that we can create these huge power vacuums

bu müthiş güç boşluklarını yaratabilmekteyiz,

that will very quickly get filled up by de facto

ancak bu boşluklar, ordu ya da önceden

powers, like the military or highly

organize olmuş motivasyonu yüksek gruplar gibi

motivated and already organized groups

genelde uçlarda duran güçler tarafından

that generally lie on the extremes.

hızlıca doldurulabilmektedirler.

But our democracy is neither

Ama demokrasimiz

just a matter of voting once every

sadece her iki yılda bir oy kullanmak

couple of years.

olmadığı gibi

But it's not either the ability to bring millions onto the streets.

milyonları sokağa dökme yeteneği de değildir.

So the question I'd like to raise here,

Burada gündeme getirmek istediğim soru, ki bunun

and I do believe it's the most important question we need to answer,

cevaplamamız gereken en önemli soru olduğunu düşünüyorum

is this one:

şudur:

If Internet is the new printing press,

Eğer yeni "matbaa" İnternet ise

then what is democracy for the Internet era?

O zaman İnternet Çağı'nın demokrasisi nasıl olmalı?

What institutions do we want to build

21. Yüzyılın toplumu için

for the 21st-century society?

hangi kurumları kurmak istiyoruz?

I don't have the answer, just in case.

Merak ediyorsanız, cevabı ben de bilmiyorum

I don't think anyone does.

Kimsenin bildiğini de sanmıyorum.

But I truly believe we can't afford to ignore this question anymore.

Ama, bu soruyu daha fazla görmezden gelebileceğimize gerçekten inanmıyorum.

So, I'd like to share our experience

Ama sizinle deneyimlerimizi ve şimdiye kadar

and what we've learned so far

neler öğrendiğimizi paylaşmak istiyorum

and hopefully contribute two cents

umarım bunun biraz da olsa

to this conversation.

bu tartışmaya katkısı olur.

Two years ago, with a group of friends from Argentina,

İki yıl önce Arjantin'den bir grup arkadaşımızla

we started thinking, "how can we get our representatives,

düşünmeye başladık, "temsilcilerimizin,

our elected representatives,

seçilmiş temsilcilerimizin, bizi temsil etmesini

to represent us?"

nasıl sağlarız?"

Marshall McLuhan once said that politics

Marshall McLuhan'ın bir sözü vardır: "Politika

is solving today's problems with yesterday's tools.

bugünün problemlerini, dünün araçları ile çözmektir"

So the question that motivated us was,

Ve bizi harekete geçiren soru da şu oldu:

can we try and solve some of today's problems

bugünkü sorunlarımızın bazılarını her gün kullandığımız

with the tools that we use every single day of our lives?

araçlarla çözmeyi deneyebilir miyiz?

Our first approach was to design and develop

İlk yaklaşımımız DemocracyOS ismini verdiğimiz

a piece of software called DemocracyOS.

bir yazılım tasarlayarak onu geliştirmek oldu.

DemocracyOS is an open-source web application

Democrasy OS açık kodlu bir web uygulamasıdır.

that is designed to become a bridge

vatandaşlar ile seçilmiş temsilcileri arasında

between citizens and their elected representatives

köprü görevi görmek üzere tasarlanmıştır.

to make it easier for us to participate from our everyday lives.

günlük hayatlarımızdan katılımcı olmamızı kolaylaştırmayı amaçlar

So first of all, you can get informed so every new

herşeyden önce meclise sunulan

project that gets introduced in Congress

her yeni projeden haberdar olabilirsiniz

gets immediately translated and explained

bunlar derhal günlük dile tercüme edilir

in plain language on this platform.

ve bu platformda açıklaması yapılır

But we all know that social change

Ama hepimiz biliyoruz ki sosyal değişimin

is not going to come from just knowing

kaynağı sadece daha fazla

more information,

bilgi sahibi olmak değildir.

but from doing something with it.

ama o bilgi ile ne yaptığınızla alakalıdır.

So better access to information

Dolayısıyla bilgiye daha iyi erişmemizin

should lead to a conversation

daha sonra ne yapılacağına ilişkin

about what we're going to do next,

konuyu tartışmaya açması gerekir

and DemocracyOS allows for that.

ve DemocracyOS de bunu sağlar.

Because we believe that democracy is

Çünkü demokrasinin sadece seçenekleri

not just a matter of stacking up

üst üste sıralamak olmadığına,

preferences, one on top of each other,

ama konunun kamuoyunda sağlıklı ve düzgün

but that our healthy and robust public debate

bir şekilde tartışılmasının kesinlikle ve kesinlikle

should be, once again, one of its fundamental values.

demokrasinin temel değerlerinden birisi olması gerektiğine inanıyoruz

So DemocracyOS is about persuading and being persuaded.

Yani DemocracyOS, ikna etmek ve ikna edilmekle ilgilidir

It's about reaching a consensus

Uzlaşmaya varmak ile ilgilidir

as much as finding a proper way

aynı zamanda anlaşmazlıklarımızı kanalize

of channeling our disagreement.

etmek için uygun bir yol bulunması ile ilgilidir.

And finally, you can vote

Ve sonuçta, seçilmiş temsilcilerinizin hangi yönde

how you would like your elected representative to vote.

oy kullanması gerektiğiyle ilgili oy kullanabilirsiniz.

And if you do not feel comfortable

Herhangi bir konuda oy kullanmak

voting on a certain issue,

konusunda kendinizi rahat hissetmezseniz

you can always delegate your vote

oy hakkınızı dinamik ve yükselmekte olan

to someone else, allowing

sosyal liderliğe katkı sağlamak için

for a dynamic and emerging social leadership.

başkasına devredebilirsiniz.

It suddenly became very easy for us

Bu sayede bizim için bu sonuçlarla

to simply compare these results

temsilcilerimizin mecliste verdikleri

with how our representatives were

oyları kıyaslamak çok kolay

voting in Congress.

bir hale geldi

But, it also became very evident that

Ama aynı zamanda şu da açıklığa kavuştu ki

technology was not going to do the trick.

asıl iş teknolojide değildi

What we needed to do to was to find

İhtiyacımız olan, toplumumuzda da bu dağınık

actors that were able to

halde bulunan bllgiye hakim olabilecek

grab this distributed knowledge

oyuncuları bulmak ve o bilgiyi

in society and use it to make better and more fair decisions.

daha iyi ve adil kararlar alırken kullanmaktır.

So we reached out to traditional political parties

Sonuçta geleneksel siyasi partilerimize ulaştık

and we offered them DemocracyOS.

ve onlara DemocracyOS'i önerdik

We said, "Look, here you have a platform that you can use to build

Onlara şunu dedik "Bakın, burada seçmenlerinizle iki yönlü

a two-way conversation with your constituencies."

iletişim oluşturmanızı sağlayacak bir platformunuz var"

And yes, we failed.

ve evet, başarısızlığa uğradık

We failed big time.

tam bir başarısızlıktı.

We were sent to play outside like little kids.

Bahçede oynamaya gönderilen çocuklar gibi gönderildik.

Amongst other things, we were called naive.

Diğer pek çok şeyin yanında saf olduğumuz da söylendi.

And I must be honest: I think, in hindsight, we were.

Dürüst olmak gerekirse: Sanırım öyleydik

Because the challenges that we face, they're not

Çünkü karşılaştığımız zorluklar

technological, they're cultural.

teknolojik değil, kültürel.

Political parties were never willing

Siyasi partiler asla karar verme yöntemlerini

to change the way they make their decisions.

değiştirmek konusunda gönüllü olmadılar

So it suddenly became a bit obvious

Sonunda anladık ki

that if we wanted to move forward with this idea,

bu fikri ileri taşımak istiyorsak

we needed to do it ourselves.

bu işi kendimiz yapmalıyız.

And so we took quite a leap of faith,

Ve sonuçta kader atlayışımızı yapıp

and in August last year, we founded

geçen yılın Ağustos ayında

our own political party,

kendi siyasi partimizi kurduk.

El Partido de la Red,

El Partido de la Red

or the Net Party, in the city of Buenos Aires.

yani Ağ Partisi, Buenos Aires'te kuruldu

And taking an even bigger leap of faith,

Daha da büyük bir kader atlayışı yaparak

we ran for elections in October last year

geçen yılın Ekim'indeki seçimlere katıldık

with this idea:

Fikir şu idi:

if we want a seat in Congress,

Mecliste bir sandalye istiyorsak

our candidate, our representatives

adayımız, temsilcilerimiz

were always going to vote according to

her zaman vatandaşların

what citizens decided on DemocracyOS.

DemocracyOS'te vardıkları karara göre oy kullanacaklar

Every single project that got introduced

Meclise sunulan her bir projede

in Congress, we were going vote

vatandaşların çevrimiçi platformda verdikleri

according to what citizens decided on an online platform.

karara göre oy kullanacağız.

It was our way of hacking the political system.

Bu bizim siyasal sistemi delme yolumuzdu

We understood that if we wanted

Anladık ki; eğer konuşmanın

to become part of the conversation,

bir tarafı olmak istiyorsak

to have a seat at the table,

masada bir yer edinmek istiyorsak

we needed to become valid stakeholders,

geçerli paydaşlar haline gelmeliyiz

and the only way of doing it is to play by the system rules.

Bunu yapmanın tek yolu ise oyunu sistemin kurallarıyla oynamaktır.

But we were hacking it in the sense that

Ama siyasal sistemi, siyasi bir partinin

we were radically changing the way a political party

karar alma mekanizmalarını kökten değiştirecek

makes its decisions.

şekilde deliyorduk.

For the first time, we were making our decisions

İlk defa olarak, kararlarımızı

together with those who we were

o kararlardan doğrudan etkilenecek

affecting directly by those decisions.

kişlerle birlikte alıyorduk.

It was a very, very bold move for a two-month-old party

Buenos Aires şehrinde yaptığımız bu hareket,

in the city of Buenos Aires.

iki aylık bir parti için çok ama çok cesur bir hareketti.

But it got attention.

Ama dikkatleri çekebildik.

We got 22,000 votes, that's 1.2 percent of the votes,

22.000 oy aldık, bu, oyların %1.2'sine denk geliyor

and we came in second for the local options.

ve yerel adaylarda ikinci sırayı aldık.

So, even if that wasn't enough to win a

Sonuçta mecliste bir sandalye kazanmak için

seat in Congress, it was enough

yeterli olmasa da, konuşmanın tarafı olmamıza

for us to become part of the conversation,

yetti, öyle ki, gelecek ay

to the extent that next month,

Arjantin tarihinde ilk defa, meclis

Congress, as an institution, is launching

kurumsal olarak bir DemocracyOS

for the first time in Argentina's history,

uygulaması yapıyor.

a DemocracyOS to discuss,

Bunu üç yeni yasal düzenlemeyi

with the citizens, three pieces of legislation:

vatandaşlarla tartışmak için yapıyor

two on urban transportation and

bu düzenlemelerin ikisi toplu taşıma,

one on the use of public space.

birisi ise kamuya ait bir alanın kullanımına ilişkin

Of course, our elected representatives are not

Tabii ki seçilmiş temsilcilerimiz

saying, "Yes, we're going to vote

"Evet, vatandaşlarımızın kararına göre

according to what citizens decide,"

oy kullanacağız" demiyor

but they're willing to try.

ama denemek için istekliler.

They're willing to open up a new space

Vatandaşların katılımı için

for citizen engagement and hopefully

yeni bir alan açmaya istekliler ve

they'll be willing to listen as well.

umarız ki dinlemek için de istekli olurlar.

Our political system can be transformed,

Siyasal sistemimiz dönüştürülebilir

and not by subverting it, by destroying it,

ama devirerek, ya da tahrip ederek değil

but by rewiring it with the tools that

onun yerine İnternet'in şimdi bize sağladığı

Internet affords us now.

yeni araçlarla bağlantılar kurularak yapılabilir

But a real challenge is to find, to design

Ama asıl mücadele konusu,

to create, to empower those connectors

sessizlik ve gürültüyü, sinyallere dönüştürebilecek

that are able to innovate, to transform

yaratıcı olabilecek bu bağlantıları bulmak, tasarlamak

noise and silence into signal

üretmek ve yetkilendirmek,

and finally bring our democracies

sonuçta demokrasilerimizi

to the 21st century.

21. Yüzyıla getirmektir

I'm not saying it's easy.

Kolay olduğunu söylemiyorum

But in our experience, we actually stand a chance

Ama biz deneyimimizde, bunun işleyebileceğine

of making it work.

ilişkin şansımızın olduğunu gördük

And in my heart, it's most definitely

Ve gönülden inanıyorum ki, kesinlikle

worth trying.

bunu denemeye değer

Thank you.

Teşekkürler.

(Applause)

(Alkışlar)