Khalida Brohi: How I work to protect women from honor killings

Khalida Brohi: Kadınları töre cinayetlerinden korumak için neler yaptım

93,196 views

2015-02-25 ・ TED


New videos

Khalida Brohi: How I work to protect women from honor killings

Khalida Brohi: Kadınları töre cinayetlerinden korumak için neler yaptım

93,196 views ・ 2015-02-25

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Hasan Mete Gözden geçirme: Neslihan Kara
00:12
While preparing for my talk
0
12973
2236
Konuşmam için hazırlanırken,
00:15
I was reflecting on my life and trying to figure out
1
15209
4054
hayatım üzerine düşünüyor
ve yolculuğumun başladığını anın tam olarak ne zaman
00:19
where exactly was that moment when my journey began.
2
19263
4924
olduğunu anlamaya çalışıyordum.
00:24
A long time passed by, and I simply couldn't figure out
3
24187
2647
Üzerinden uzun zaman geçti ve hikayemin başlangıcının, ortasının
00:26
the beginning or the middle or the end of my story.
4
26834
2972
ya da sonunun neresi olduğunu bulamadım.
00:29
I always used to think that my beginning
5
29806
1951
Her zaman, hikayemin başlangıcının aşiretimizde,
00:31
was one afternoon in my community when my mother had told me
6
31757
4110
annemin bana iki yaşımdayken üç görücü usulü evlilikten
00:35
that I had escaped three arranged marriages by the time I was two.
7
35867
3441
kaçtığımı söylediği akşamüstü olduğunu düşünürdüm.
Ya da cemiyetimizde elektriklerin sekiz saat boyunca kesildiği,
00:40
Or one evening when electricity had failed for eight hours in our community,
8
40278
4435
ve babamın oturup hepimizi etrafına topladığı,
00:44
and my dad sat, surrounded by all of us,
9
44713
2252
00:46
telling us stories of when he was a little kid struggling to go to school
10
46965
3901
çiftçi babası kendisiyle birlikte tarlaya gitmesini isterken okula gitmek için
00:50
while his father, who was a farmer, wanted him to work in the fields with him.
11
50866
4108
mücadele eden küçük bir çocuk olduğu günlerin hikayelerini anlattığı akşamın.
00:54
Or that dark night when I was 16
12
54974
2748
Veya 16 yaşımdayken
00:57
when three little kids had come to me and they whispered in my ear
13
57722
4417
üç küçük çocuğun gelip arkadaşımın töre cinayeti denen bir şey için
01:02
that my friend was murdered in something called the honor killings.
14
62139
4277
öldürüldüğünü fısıldadığı o karanlık gecenin.
01:08
But then I realized that,
15
68106
2125
Fakat daha sonra farkına vardım ki;
01:10
as much as I know that these moments have contributed on my journey,
16
70231
3717
bu anların katkıda bulundukları kadar,
01:13
they have influenced my journey
17
73948
1600
yolculuğumu etkilediklerini de biliyorum.
01:15
but they have not been the beginning of it,
18
75548
2159
Ancak, yolculuğumun başlangıcı
01:17
but the true beginning of my journey was in front of a mud house
19
77707
4296
o anlar olmadılar.
Yolculuğum gerçekte
Pakistan'da,
Sindh'in yukarı kesiminde
01:22
in upper Sindh of Pakistan,
20
82003
2623
bir kerpiçten evin önünde,
01:24
where my father held the hand of my 14-year-old mother
21
84626
2856
babamın 14 yaşındaki annemin elini tuttuğu
ve çocuklarını okula gönderebilecekleri
01:27
and they decided to walk out of the village
22
87482
2020
bir şehre gitmek için
01:29
to go to a town where they could send their kids to school.
23
89502
3460
kasabayı terk etmeye karar verdikleri yerde başladı.
01:32
In a way, I feel like my life
24
92962
2206
Bir bakıma, hayatımın onların yaptıkları akıllıca tercihler
01:35
is kind of a result of some wise choices and decisions they've made.
25
95168
5735
ve aldıkları kararların bir sonucu olduğunu hissediyorum.
01:40
And just like that, another of their decisions
26
100903
2856
Aynı şekilde, aldıkları bir diğer karar da
ben ve kardeşlerimi kökenlerimize bağlı tutmaktı.
01:43
was to keep me and my siblings connected to our roots.
27
103759
3227
01:46
While we were living in a community I fondly remember as called Ribabad,
28
106986
4249
Adı fakirlerin cemaati anlamına gelen Ribabad olan,
hala sevgiyle hatırladığım cemaatimizde yaşarken,
01:51
which means community of the poor,
29
111235
2229
01:53
my dad made sure that we also had a house in our rural homeland.
30
113464
3692
babam, aynı zamanda taşrada da bir evimiz olmasını sağladı.
01:57
I come from an indigenous tribe in the mountains of Balochistan
31
117156
3624
Ben Balochistan'ın dağlarındaki, Brahui adında
02:00
called Brahui.
32
120780
1740
yerel bir kabileden geldim.
02:02
Brahui, or Brohi, means mountain dweller, and it is also my language.
33
122520
5168
Brahui, ya da Brohi "dağlı" demek. Aynı zamanda konuştuğumuz dilin adı.
02:07
Thanks to my father's very strict rules about connecting to our customs,
34
127688
4236
Babamın geleneklerimize bağlılık konusunda oldukça sıkı kuralları sayesinde,
02:11
I had to live a beautiful life of songs, cultures, traditions, stories, mountains,
35
131924
5731
şarkılar, kültürler, gelenekler, hikayeler, dağlar
ve bir sürü koyunla dolu bir hayatım oldu.
02:17
and a lot of sheep.
36
137655
1391
02:19
But then, living in two extremes
37
139696
2669
Ama kasabam ve kültürüm ile
02:22
between the traditions of my culture, of my village,
38
142365
4029
okuldaki modern eğitim arasında,
02:26
and then modern education in my school wasn't easy.
39
146394
3351
iki uç arasında yaşamak, hiç kolay değildi.
02:29
I was aware that I was the only girl who got to have such freedom,
40
149745
4504
Böyle bir özgürlüğe sahip tek kız olduğumun farkındaydım
ve bunun suçluluğunu hissediyordum.
02:34
and I was guilty of it.
41
154249
2044
02:36
While going to school in Karachi and Hyderabad,
42
156293
3962
Ben Karaçi ve Haydarabad'da okula giderken
02:40
a lot of my cousins and childhood friends were getting married off,
43
160255
3941
kuzenlerim ve arkadaşlarımın bazıları yaşça büyük erkeklerle,
bazıları bir çeşit takas karşılığında, hatta bazıları da kuma olarak
02:44
some to older men, some in exchange,
44
164196
2754
02:46
some even as second wives.
45
166950
2299
evlendiriliyorlardı.
02:49
I got to see the beautiful tradition and its magic fade in front of me
46
169249
5309
Bir kız çocuğunun doğumunun kederle kutlanmasına
ve kadınlara sahip olmaları gereken başlıca faziletin
02:54
when I saw that the birth of a girl child was celebrated with sadness,
47
174558
5334
sebat etmek olduğunun söylenmesine tanık odukça,
güzel geleneklerimizin büyüsü gözlerimin önünde yitip gitti.
02:59
when women were told to have patience as their main virtue.
48
179892
4767
03:04
Up until I was 16,
49
184659
1981
16 yaşıma gelene dek bu böyle sürüp gitti
03:06
I healed my sadness by crying,
50
186640
2808
Çoğunlukla geceleri herkes uyuyorken
03:09
mostly at nights when everyone would sleep
51
189448
2186
yastığıma sarılıp hıçkırarak ağlıyor
03:11
and I would sob in my pillow,
52
191634
2316
ve üzüntümden böyle kurtuluyordum.
03:13
until that one night when I found out my friend was killed
53
193950
3347
Ta ki arkadaşımın
töre cinayeti uğruna
03:17
in the name of honor.
54
197297
2174
öldürüldüğünü öğrendiğim o geceye kadar.
03:20
Honor killings is a custom
55
200381
2837
Töre cinayeti,
bir erkek veya kadının, evlilik öncesi veya evlilik dışı
03:23
where men and women are suspected of having relationships
56
203218
2898
ilişki yaşadığından şüphe edilince
03:26
before or outside of the marriage,
57
206116
1695
aileleri tarafından
03:27
and they're killed by their family for it.
58
207811
2179
bu gerekçe ile öldürüldükleri
03:29
Usually the killer is the brother or father or the uncle in the family.
59
209990
4385
bir gelenektir.
Öldüren genelde erkek kardeş, baba ya da ailedeki bir amca veya dayıdır.
03:34
The U.N. reports there are about 1,000 honor murders every year in Pakistan,
60
214375
4632
B.M., Pakistanda her yıl 1000 civarı töre cinayeti gerçekleştiğini bildiriyor
ve bunlar, yalnızca kayıtlı vakalar.
03:39
and these are only the reported cases.
61
219007
2438
03:41
A custom that kills did not make any sense to me,
62
221445
3738
İnsan öldürmeyi gerektiren bir gelenek bana hiç mantıklı gelmiyordu
ve bu defa bu konuda
03:45
and I knew I had to do something about it this time.
63
225183
2578
bir şey yapmam gerektiğini biliyordum.
03:47
I was not going to cry myself to sleep.
64
227761
2391
Uyuya dalana kadar ağlamayacaktım.
Bunu durdurmak için her şeyi yapacaktım.
03:50
I was going to do something, anything, to stop it.
65
230152
2508
03:52
I was 16 -- I started writing poetry
66
232660
2066
16 yaşımdaydım. Şiir yazmaya ve
03:54
and going door to door telling everybody about honor killings
67
234726
3228
kapı kapı dolaşıp herkese
töre cinayetlerini, neden yapıldığını,
03:57
and why it happens, why it should be stopped,
68
237954
2195
niye önüne geçilmesi gerektiğini anlatmaya
ve farkındalık yaratmaya başladım.
04:00
and raising awareness about it
69
240149
1436
04:01
until I actually found a much, much better way to handle this issue.
70
241585
4577
Ta ki bu meseleyi ele almanın çok çok daha iyi bir yolunu bulana dek.
04:06
In those days, we were living in a very small, one-roomed house in Karachi.
71
246841
6161
O günlerde Karaçi'de tek odalı çok küçük bir evde yaşıyorduk
Her yıl, muson sezonunda evimizi su basardı
04:13
Every year, during the monsoon seasons, our house would flood up with water --
72
253002
4527
-yağmur ve kanalizasyon suyu-
04:17
rainwater and sewage --
73
257529
1707
04:19
and my mom and dad would be taking the water out.
74
259241
3127
ve annemle babam suyu boşaltmaya çalışırlardı.
04:22
In those days, my dad brought home a huge machine, a computer.
75
262368
5099
O zamanlarda babam eve kocaman bir makine getirmişti,
bir bilgisayar.
04:27
It was so big it looked as if it was going to take up half of the only room we had,
76
267467
4897
O kadar büyüktü ki, sanki sahip olduğumuz tek odanın da yarısını kaplayacak gibiydi
ve bağlanması gereken bir sürü parçası ve kablosu vardı.
04:32
and had so many pieces and wires that needed to be connected.
77
272364
3500
04:35
But it was still the most exciting thing
78
275864
2090
Ama yine de, bu ben ve kız kardeşlerimin
04:37
that has ever happened to me and my sisters.
79
277954
2786
başına gelen
en heyecan verici şeydi.
04:40
My oldest brother Ali got to be in charge of taking care of the computer,
80
280740
4110
En büyük erkek kardeşim Ali, bilgisayara göz kulak olmaktan sorumluydu
04:44
and all of us were given 10 to 15 minutes every day to use it.
81
284850
3935
ve geri kalanımıza bilgisayar kullanmamız için günde 10 -15 dakika verilmişti.
04:48
Being the oldest of eight kids,
82
288785
3065
Sekiz kardeşin en büyüğü olarak,
04:51
I got to use it the last,
83
291850
2485
en son ben kullanabiliyordum
04:54
and that was after I had washed the dishes,
84
294335
2739
ve bu ancak bulaşıkları yıkayıp
evi temizledikten ve anneme yemek yaparken yardım edip
04:57
cleaned the house, made dinner with my mom,
85
297074
2763
04:59
and put blankets on the floor for everyone to sleep,
86
299837
2692
herkesin uyuması için battaniyeleri yere serdikten sonra mümkün oluyordu.
05:02
and after that, I would run to the computer,
87
302529
2183
Ondan sonra,
bilgisayara koşup,
05:04
connect it to the Internet,
88
304712
1557
internete bağlanıyor
05:06
and have pure joy and wonder for 10 to 15 minutes.
89
306269
6019
ve 10 ila 15 dakika boyunca saf keyif ve mutluluğu yaşıyordum.
05:12
In those days, I had discovered a website called Joogle.
90
312288
4406
O günlerde "Joogle" adında bir web sayfası keşfetmiştim..
05:16
[Google] (Laughter)
91
316694
3066
[Google] (Kahkahalar)
05:19
In my frantic wish to do something about this custom,
92
319760
3714
Töre cinayeti geleneği ile ilgili bir şeyler yapma arzusuyla doluyken,
05:23
I made use of Google and discovered Facebook,
93
323474
3508
Google'dan faydalandım ve
insanların dünyanın her yerinden diğer
05:26
a website where people can connect to anyone around the world,
94
326982
4155
insanlarla iletişime geçebildiği bir site olan
Facebook' u keşfettim.
Böylece, Karaçi'deki küçücük, beton çatılı tek odamdan,
05:31
and so, from my very tiny, cement-roofed room in Karachi,
95
331137
4481
05:35
I connected with people in the U.K., the U.S., Australia and Canada,
96
335618
3210
Birleşik Krallık, A.B.D, Avustralya ve Kanada'dan insanlarla bağlantı kurdum
05:38
and created a campaign called
97
338828
2507
ve töre cinayetlerine karşı
05:41
WAKE UP Campaign against Honor Killings.
98
341335
2893
WAKE UP (UYANIN) isminde bir kampanya başlattım.
05:44
It became enormous in just a few months.
99
344228
3071
Kampanya yalnızca bir kaç ayda muazzam şekilde büyüdü.
05:47
I got a lot of support from all around the world.
100
347299
2552
Dünyanın her yanından destek aldım.
05:49
Media was connecting to us.
101
349851
1461
Medya bizimle iletişime geçiyordu.
05:51
A lot of people were reaching out trying to raise awareness with us.
102
351312
3299
Bir sürü insan bize ulaşıp bizimle beraber
farkındalık yaratmaya uğraşıyordu.
05:54
It became so big that it went from online to the streets of my hometown,
103
354611
4742
O kadar büyüdü ki, çevrimiçi bir kampanyayken,
kadınlara destek olmak adına,
05:59
where we would do rallies and strikes
104
359353
2344
Pakistan' daki siyasi uygulamaların değiştirilmesi için
06:01
trying to change the policies in Pakistan for women's support.
105
361697
3472
mitingler ve grevler yaptığımız,
memleketimin caddelerine kadar ulaştı.
06:05
And while I thought everything was perfect,
106
365169
3722
Ben her şeyin yolunda gittiğini düşünürken,
06:08
my team -- which was basically my friends and neighbors at that time --
107
368891
3877
ekibim de -ki o zamanlar arkadaşlarım ve komşularımdan oluşuyordu-,
06:12
thought everything was going so well,
108
372768
2090
her şeyin iyi gittiğini düşünürken,
06:14
we had no idea a big opposition was coming to us.
109
374858
4401
büyük bir muhalefetle karşılaşacağımız hiç aklımıza gelmemişti.
06:20
My community stood up against us,
110
380039
2135
Üyesi olduğum aşiret, İslam karşıtı davranışları yaydığımızı
06:22
saying we were spreading un-Islamic behavior.
111
382174
3717
söyleyerek bize karşı duruş sergiledi.
06:25
We were challenging centuries-old customs in those communities.
112
385891
4710
Bu cemiyetlerde yüzyıllardır süre gelmiş geleneklere kafa tutuyorduk.
06:30
I remember my father receiving anonymous letters
113
390601
3078
Babamın isimsiz mektuplar aldığını hatırlıyorum;
06:33
saying, "Your daughter is spreading Western culture
114
393679
2936
"Kızın namuslu çevrelerde batı kültürünü yayıyor." diyorlardı.
06:36
in the honorable societies."
115
396615
1726
06:38
Our car was stoned at one point.
116
398341
2546
Bir keresinde arabamız taşlandı.
06:40
One day I went to the office and found our metal signboard
117
400887
3900
Bir gün ofise gittim ve metal tabelamızı bir çok defa ağır bir cisimle
06:44
wrinkled and broken as if a lot of people had been hitting it with something heavy.
118
404787
4802
vurulmuş gibi, bükülüp kırılmış olarak buldum.
06:49
Things got so bad that I had to hide myself in many ways.
119
409589
3627
İşler o kadar kötüye gitti ki,
bir çok şekilde saklanmak zorunda kaldım.
06:53
I would put up the windows of the car,
120
413216
3077
Arabanın camlarını kaldırdım,
yüzümü peçe ile örttüm,
06:56
veil my face, not speak while I was in public,
121
416293
3932
toplum içindeyken konuşmadım.
07:00
but eventually situations got worse when my life was threatened,
122
420225
3977
Ama nihayetinde, hayatım tehdit altında kalınca durum daha da kötüleşti,
07:04
and I had to leave, back to Karachi, and our actions stopped.
123
424202
4566
orayı terk edip Karaçi'ye
dönmek zorunda kaldım
ve faaliyetlerimiz durdu.
07:09
Back in Karachi, as an 18-year-old,
124
429962
3373
Karaçi'de, 18 yaşımdayken
07:13
I thought this was the biggest failure of my entire life.
125
433335
4766
bunun hayatımın en büyük başarısızlığı olduğunu düşündüm.
07:18
I was devastated.
126
438101
1910
Yıkılmıştım.
Bir ergen olarak,
07:20
As a teenager, I was blaming myself for everything that happened.
127
440011
3645
olan biten her şey için kendimi suçluyordum.
07:23
And it turns out, when we started reflecting,
128
443656
2136
İyice düşündüğümüzde anladık ki;
07:25
we did realize that it was actually me and my team's fault.
129
445792
5874
olanlar aslında ben ve ekibimin hatasıydı.
07:31
There were two big reasons why our campaign had failed big time.
130
451666
5155
Mücadelemizin büyük bir başarısızlığa
uğramasının iki önemli sebebi vardı.
07:36
One of those, the first reason,
131
456821
2250
Bunlardan ilki,
toplumun temel değerlerine karşı geliyorduk.
07:39
is we were standing against core values of people.
132
459071
2629
(Temel Değerler)
07:42
We were saying no to something that was very important to them,
133
462900
3512
Onlar için son derece önemli bir şeye
hayır diyor,
07:46
challenging their code of honor,
134
466412
2347
ahlak kurallarına kafa tutuyor,
07:48
and hurting them deeply in the process.
135
468759
2267
ve bu sırada onları derinden sarsıyorduk.
07:51
And number two, which was very important for me to learn,
136
471026
2699
İkinci sebebe gelince,
ki bunu öğrenmek benim için
07:53
and amazing, and surprising for me to learn,
137
473725
2205
son derece önemli ve şaşırtıcı oldu;
07:55
was that we were not including the true heroes
138
475930
3181
kendileri için mücadele vermesi gereken asıl kahramanları
mücadeleye dahil etmiyorduk.
07:59
who should be fighting for themselves.
139
479111
2206
(Asıl Kahramanlar)
08:01
The women in the villages had no idea we were fighting for them in the streets.
140
481317
3957
Köylerdeki kadınların sokaklarda onlar için mücadele ettiğimizden haberleri yoktu
08:05
Every time I would go back,
141
485274
1437
Ne zaman geri dönsem
08:06
I would find my cousins and friends with scarves on their faces,
142
486711
3007
kuzenlerimi ve arkadaşlarımı yüzlerinde yara izleriyle bulurdum
08:09
and I would ask, "What happened?"
143
489718
1794
ve "Ne oldu ?" diye sorduğumda
08:11
And they'd be like, "Our husbands beat us."
144
491512
2390
"Kocalarımız bizi dövüyor." derlerdi.
08:13
But we are working in the streets for you!
145
493902
2879
Ama biz sokaklarda sizin için çalışıyoruz!
08:16
We are changing the policies.
146
496781
1602
Kuralları değiştiriyoruz,
nasıl olur da hayatları bundan etkilenmez?
08:18
How is that not impacting their life?
147
498383
2972
08:21
So then we found out something which was very amazing for us.
148
501355
4851
Sonra, bizim için oldukça şaşırtıcı bir şeyi fark ettik.
08:26
The policies of a country
149
506206
2650
Kabileler ya da kırsal toplumlar,
08:28
do not necessarily always affect the tribal and rural communities.
150
508856
4611
her zaman ülkenin genel kurallarına tabii olmayabiliyordu.
08:33
It was devastating -- like, oh, we can't actually do something about this?
151
513467
4304
Bu çok kötüydü, yani bu konuda gerçekten bir şey yapamaz mıydık ?
08:37
And we found out there's a huge gap
152
517771
3042
Resmi politikalar ve gerçek hayat konusunda,
08:40
when it comes to official policies and the real truth on the ground.
153
520813
3836
arada uçurumlar olduğunu fark ettik.
08:44
So this time, we were like, we are going to do something different.
154
524649
3312
O yüzden bu defa değişik bir şey yapmaya karar verdik.
08:47
We are going to use strategy,
155
527961
1749
Strateji ile ilerleyecek,
08:49
and we are going to go back and apologize.
156
529710
2989
geri dönecek ve özür dileyecektik.
08:52
Yes, apologize.
157
532699
1651
Evet, özür dileyecektik.
08:54
We went back to the communities
158
534350
1513
Cemiyetlerimize geri döndük ve
08:55
and we said we are very ashamed of what we did.
159
535863
3248
"Yaptıklarımızdan çok utanç duyuyoruz.
08:59
We are here to apologize, and in fact, we are here to make it up to you.
160
539111
4570
Özür dilemek ve kendimizi affettirmeye geldik.
09:03
How do we do that?
161
543681
1570
Bunu nasıl yapacağız ?
09:05
We are going to promote three of your main cultures.
162
545251
2966
Üç temel kültürel değerinizi tanıtacağız." dedik
09:08
We know that it's music, language, and embroidery.
163
548217
3582
Biliyorduk ki bunlar müzik, dil ve nakış sanatıydı.
09:11
Nobody believed us.
164
551799
1526
Bize kimse inanmadı.
09:13
Nobody wanted to work with us.
165
553325
2738
Kimse bizimle iş birliği yapmak istemedi.
09:16
It took a lot of convincing and discussions with these communities
166
556063
3555
Onlara,
hikayelerini, masallarını ve efsanelerini bir kitapçık haline getirerek dillerini,
09:19
until they agreed that we are going to promote their language
167
559618
3692
ve kabilede söylenen şarkıları ve davul ritimlerini CD haline getirip
09:23
by making a booklet of their stories, fables and old tales in the tribe,
168
563310
4662
09:27
and we would promote their music
169
567972
2572
müziklerini ve son olarak da,
09:30
by making a CD of the songs from the tribe, and some drumbeating.
170
570544
5511
ki bu benim favorim,
09:36
And the third, which was my favorite,
171
576055
2161
köyde kadınların her gün nakış yapmak için geldiği bir merkez açarak
09:38
was we would promote their embroidery by making a center in the village
172
578216
4011
nakış işlerini tanıtacağımızı
09:42
where women would come every day to make embroidery.
173
582227
3135
onaylatmak birçok
tartışma ve
ikna çabası gerektirdi.
09:46
And so it began.
174
586064
1974
Böylece başladı.
09:48
We worked with one village, and we started our first center.
175
588038
4002
Bir köyle çalışmaya başladık ve ilk merkezimizi kurduk.
09:52
It was a beautiful day.
176
592770
1498
Çok güzel bir gündü.
09:54
We started the center.
177
594268
1104
Merkezi açtık.
09:55
Women were coming to make embroidery,
178
595372
2069
Kadınlar nakış işlemek için geliyorlar ve
09:57
and going through a life-changing process of education,
179
597441
3744
hayatlarını değiştirecek bir eğitim sürecinden geçiyorlardı.
Haklarını, İslam'ın hakları konusunda
10:01
learning about their rights, what Islam says about their rights,
180
601185
3050
ne buyurduğunu öğreniyorlardı.
10:04
and enterprise development, how they can create money,
181
604235
2819
Girişimciliklerini geliştiriyor,
nasıl para kazanacaklarını,
parayla nasıl para elde edeceklerini,
10:07
and then how they can create money from money,
182
607054
2252
yüzyıllardır hayatlarını mahvetmekte olan geleneklerle
10:09
how they can fight the customs that have been destroying their lives
183
609306
3878
nasıl savaşacaklarını öğreniyorlardı.
10:13
from so many centuries,
184
613184
1718
10:14
because in Islam, in reality,
185
614902
1856
Çünkü aslında İslam'a göre
10:16
women are supposed to be shoulder to shoulder with men.
186
616758
3615
kadınların erkeklerle omuz omuza olmaları gerekir.
İslamda, kadınlar
10:20
Women have so much status that we have not been hearing,
187
620373
3752
bizim hiç bilmediğimiz,
onların hiç bilmediği
10:24
that they have not been hearing,
188
624125
1813
kadar yüksek bir konumdaydı
10:25
and we needed to tell them that they need to know
189
625938
3018
ve onlara
haklarının neler olduğunu,
10:28
where their rights are and how to take them by themselves,
190
628956
2740
kendi başlarına bu hakları
nasıl elde edebileceklerini
anlatmamız gerekti
10:31
because they can do it and we can't.
191
631696
2325
çünkü bunu ancak
kendileri başarabilirdi, biz değil.
10:34
So this was the model which actually came out -- very amazing.
192
634021
2972
Sonuç olarak ortaya çıkan model buydu. İnanılmazdı.
10:36
Through embroidery we were promoting their traditions.
193
636993
2533
Nakış yoluyla geleneklerini tanıtıyorduk.
10:39
We went into the village. We would mobilize the community.
194
639526
2711
Kasabaya gidip onları
harekete geçirdik.
30 kadının altı ay boyunca gelip
10:42
We would make a center inside where 30 women will come
195
642237
3020
geleneksel nakışlarına değer katmayı,
10:45
for six months to learn about value addition of traditional embroidery,
196
645257
4108
girişimciliği geliştirmeyi,
yaşamsal becerileri,
10:49
enterprise development, life skills and basic education,
197
649365
3739
temel bilgileri ve haklarını,
bu geleneklere nasıl karşı çıkacaklarını,
10:53
and about their rights and how to say no to those customs
198
653104
3111
ve kendileri ve toplum için nasıl liderlik edeceklerini
10:56
and how to stand as leaders for themselves and the society.
199
656215
3671
öğrendikleri bir merkez açtık.
10:59
After six months, we would connect these women to loans and to markets
200
659886
4812
Altı ay sonra bu kadınları,
kredi veren ve kendi toplulukları içinde
11:04
where they can become local entrepreneurs in their communities.
201
664698
3910
yerel girişimciler haline gelebilecekleri piyasalarla tanıştırdık.
11:08
We soon called this project Sughar.
202
668608
3257
Zaman içinde bu projeyi
"Sughar" olarak adlandırdık.
11:11
Sughar is a local word used in many, many languages in Pakistan.
203
671865
4040
Sughar, Pakistan'da çok ama çok fazla dilde kullanılan yerel bir kelime.
11:15
It means skilled and confident women.
204
675905
3436
Becerikli ve kendine güvenli kadın anlamına geliyor.
11:19
I truly believe, to create women leaders, there's only one thing you have to do:
205
679341
5108
Kadın liderler yaratmak için yapmanız gereken tek bir şey olduğuna inanıyorum:
11:24
Just let them know that they have what it takes to be a leader.
206
684449
4182
lider olmak için gerekli vasıflara sahip olduklarını onlara gösterin.
11:28
These women you see here,
207
688631
1499
Burada gördüğünüz kadınlar,
11:30
they have strong skills and potential to be leaders.
208
690130
4443
güçlü yeteneklere ve lider olmak için gerekli potansiyele sahip.
11:34
All we had to do was remove the barriers that surrounded them,
209
694573
3042
Tek yapmamız gereken, etraflarını saran engelleri yok etmekti
11:37
and that's what we decided to do.
210
697615
2539
ve biz de bunu yapmaya karar verdik.
Ancak daha sonra biz
11:40
But then while we were thinking everything was going well,
211
700154
3289
bir kez daha her şeyin yolunda gittiğini,
11:43
once again everything was fantastic,
212
703443
2600
harika olduğunu düşünürken
bizi bekleyen sonraki aksaklığı gördük.
11:46
we found our next setback:
213
706043
2067
Birçok erkek, eşlerindeki
11:48
A lot of men started seeing the visible changes in their wife.
214
708110
3169
belirgin değişiklikleri farketti.
11:51
She's speaking more, she's making decisions --
215
711279
2141
Daha çok konuşuyor, kararlar alıyor...
11:53
oh my gosh, she's handling everything in the house.
216
713420
2689
Aman Tanrım, evdeki her şeyi hallediyor.
Merkezlerimize gelmelerine engel oldular,
11:56
They stopped them from coming to the centers,
217
716109
4469
12:00
and this time, we were like, okay, time for strategy two.
218
720578
4044
ve bu sefer düşündük ki, artık ikinci stratejinin vakti geldi.
12:04
We went to the fashion industry in Pakistan
219
724622
2088
Pakistan'daki moda endüstrisinde
12:06
and decided to do research about what happens there.
220
726710
3783
neler olduğunu araştırmaya karar verdik.
12:10
Turns out the fashion industry in Pakistan is very strong and growing day by day,
221
730493
4987
Görünüşe göre, Pakistan'daki moda endüstrisi oldukça güçlü
ve her geçen gün büyümekte.
12:15
but there is less contribution from the tribal areas
222
735480
3566
Ancak aşiretlerin sektöre katkısı da, sektörün aşiretlere katkısı da,
12:19
and to the tribal areas, especially women.
223
739046
3075
özellikle de kadınlara, çok daha azdı.
Böylelikle,
12:22
So we decided to launch our first ever tribal women's very own fashion brand,
224
742121
4434
aşiret kadınlarının kendilerine ait
ilk moda markasını,
12:26
which is now called Nomads.
225
746555
2630
Nomads (göçebe) ismini verdiğimiz
markayı yaratmaya karar verdik.
Böylece kadınlar daha fazla kazanmaya,
12:30
And so women started earning more,
226
750085
2182
eve daha fazla destek olmaya başladı
12:32
they started contributing more financially to the house,
227
752267
2806
ve eşleri onların merkezlere
12:35
and men had to think again before saying no to them
228
755073
3231
gitmelerine engel olmadan önce
bir kez daha düşünmek zorundaydı.
12:38
when they were coming to the centers.
229
758304
2059
(Alkışlar)
12:43
(Applause)
230
763343
2763
Teşekkürler, teşekkür ederim.
12:46
Thank you, thank you.
231
766106
2159
2013'de ilk kez, bir merkez yerine Sughar Hub'ı faaliyete açtık.
12:48
In 2013, we launched our first Sughar Hub instead of a center.
232
768265
5177
12:53
We partnered with TripAdvisor
233
773442
2160
TripAdvisor ile iş birliği yaptık
12:55
and created a cement hall in the middle of a village
234
775602
3912
ve köyün ortasında betondan bir salon binası yapıp
12:59
and invited so many other organizations to work over there.
235
779514
4238
bir çok kuruluşu orada çalışmaları için davet ettik.
13:03
We created this platform for the nonprofits
236
783752
2095
Bu platformu kar amacı gütmeyen
kuruluşlar için tesis ettik.
13:05
so they can touch and work on the other issues
237
785847
2323
Böylece Sughar'ın
üzerinde çalışmadığı diğer konulara değinip
13:08
that Sughar is not working on,
238
788170
2225
üzerlerinde çalışabilirlerdi
13:10
which would be an easy place for them to give trainings,
239
790395
3864
ki bu konular burayı eğitim vermek için, çiftçilik okulu olarak,
13:14
use it as a farmer school, even as a marketplace,
240
794259
2615
hatta pazar yeri olarak kullanmaları için,
13:16
and anything they want to use it for,
241
796874
2272
ya da her ne yapmak istiyorlarsa
onu yapmaları için ideal
bir yer haline getirecekti ve
13:19
and they have been doing really amazingly.
242
799146
2113
çok iyi iş çıkarıyorlar.
13:21
And so far, we have been able to support 900 women
243
801259
3530
Şu ana dek, Pakistan'ın 24 köyünden
13:24
in 24 villages around Pakistan.
244
804789
3250
900 kadına destek olabildik.
(alkışlar)
13:28
(Applause)
245
808039
4505
13:33
But that's actually not what I want.
246
813624
2944
Ancak istediğim aslında bu değil.
13:38
My dream is to reach out to one million women in the next 10 years,
247
818758
4652
Hayalim gelecek 10 yılda bir milyon kadına ulaşmak
13:43
and to make sure that happens,
248
823410
1649
ve bunun gerçekleştirebilmek için
13:45
this year we launched Sughar Foundation in the U.S.
249
825059
2988
bu yıl A.B.D.'de Sughar Vakfı'nı kurduk.
Vakıf, bu fikrin yayılması,
13:48
It is not just going to fund Sughar but many other organizations in Pakistan
250
828047
4764
hatta Pakistan'daki kadınların
13:52
to replicate the idea
251
832811
2209
potansiyelini ortaya çıkaracak daha yenilikçi yöntemlerin bulunması için
13:55
and to find even more innovative ways
252
835020
2740
yalnızca Sughar'a değil,
13:57
to unleash the rural women's potential in Pakistan.
253
837760
3831
bizimle aynı fikri paylaşan
diğer bir çok kuruluşa da
fon sağlayacak.
14:01
Thank you so much.
254
841591
1973
Çok teşekkür ederim.
14:03
(Applause)
255
843564
3042
(Alkışlar)
14:06
Thank you. Thank you. Thank you.
256
846606
2730
Teşekkürler, teşekkür ederim.
(Alkışlar)
Chris Anderson: Khalida, doğa üstü bir gücün varmış gibisin.
14:11
Chris Anderson: Khalida, you are quite the force of nature.
257
851056
3303
14:14
I mean, this story, in many ways, just seems beyond belief.
258
854359
4623
Demek istediğim, bu anlattıkların kulağa bir çok açıdan inanılmaz geliyor.
14:18
It's incredible that someone so young could do achieve this much
259
858982
4060
O denli genç birinin bu kadar güç ve maharetle
14:23
through so much force and ingenuity.
260
863042
2858
bunca şeyi başarmış olması inanılmaz.
14:25
So I guess one question:
261
865900
1570
Bu durumda bir sorum var:
14:27
This is a spectacular dream to reach out and empower a million women --
262
867470
4711
Bir milyon kadına ulaşıp onlara güç vermek harikulade bir hayal.
14:32
how much of the current success depends on you,
263
872181
3794
Mevcut başarının ne kadarı sana,
14:35
the force of this magnetic personality?
264
875975
4233
bu harika şahsiyete bağlı?
Nasıl bir paylaşım var?
14:40
How does it scale?
265
880218
2630
14:42
Khalida Brohi: I think my job is to give the inspiration out,
266
882858
4486
Khalida Brohi: Sanırım benim işim ilham vermek,
hayalimi paylaşmak.
14:47
give my dream out.
267
887344
1721
Nasıl gerçekleştireceklerini öğretemem,
14:49
I can't teach how to do it, because there are so many different ways.
268
889065
3422
çünkü bunun birçok farklı yolu var.
14:52
We have been experimenting with three ways only.
269
892487
2305
Biz yalnızca üç farklı yolu deneyimledik.
14:54
There are a hundred different ways to unleash potential in women.
270
894792
3593
Kadınların potansiyelini açığa çıkarmanın yüzlerce yolu var.
Ben yalnızca ilham veririm, işim bu.
14:58
I would just give the inspiration and that's my job.
271
898385
2648
Bunu yapmayı sürdüreceğim. Sughar büyümeye devam edecek.
15:01
I will keep doing it. Sughar will still be growing.
272
901033
2474
15:03
We are planning to reach out to two more villages,
273
903507
3088
İki köye daha ulaşmayı hedefliyoruz ve
15:06
and soon I believe we will be scaling out of Pakistan
274
906595
2980
yakında inanıyorum ki Pakistan'dan dışarı,
15:09
into South Asia and beyond.
275
909575
2786
Güney Asya ve daha ötesine açılıyor olacağız.
15:12
CA: I love that when you talked about your team in the talk,
276
912361
3553
CA: Konuşmanız sırasında ekibinizden bahsetmeniz çok hoşuma gitti.
15:15
I mean, you were all 18 at the time.
277
915914
2182
Yani, o zamanlar hepiniz on sekizdiniz.
15:18
What did this team look like?
278
918096
1765
Nasıl bir ekipti bu?
15:19
This was school friends, right?
279
919861
1648
Okul arkadaşları, değil mi?
15:21
KB: Do people here believe that I'm at an age
280
921509
4969
KB: Düşünüyorum da...
Buradaki hiç kimse, köyde benim büyük anne olacak kadar yaşlı olduğuma inanır mı ?
15:26
where I'm supposed to be a grandmother in my village?
281
926478
3044
15:29
My mom was married at nine, and I am the oldest woman not married
282
929522
5890
Annem 9 yaşında evlenmişti
ve ben, köyümdeki hiç bir şey yapmayan
ve bekar olan yaşça en büyük kadınım.
15:35
and not doing anything in my life in my village.
283
935412
3576
15:38
CA: Wait, wait, wait, not doing anything?
284
938988
3297
CA: Bir dakika, hiç bir şey yapmayan mı?
15:42
KB: No. CA: You're right.
285
942285
2368
KB: Evet. CA: Haklısın.
15:44
KB: People feel sorry for me, a lot of times.
286
944653
2903
KB: İnsanlar genellikle
benim için üzülüyorlar.
15:47
CA: But how much time are you spending now actually back in Balochistan?
287
947556
3924
CA: Peki bu dönemde Baloçistan'da ne kadar zaman geçiriyorsun?
15:51
KB: I live over there.
288
951480
1887
KB: Ben orada yaşıyorum.
15:53
We live between, still, Karachi and Balochistan.
289
953367
2832
Hala Karaçi ve Baloçistan arasında yaşıyoruz.
Tüm kardeşlerim okula gidiyorlar.
15:56
My siblings are all going to school.
290
956199
2784
15:58
I am still the oldest of eight siblings.
291
958983
2441
Hala 8 kardeşin en büyüğüyüm.
16:01
CA: But what you're doing is definitely threatening to some people there.
292
961424
4360
CA: Fakat yapıyor olduğun şey oradaki bazı insanlar için tehdit oluşturuyor.
16:05
How do you handle safety? Do you feel safe?
293
965784
4356
Güvenliği nasıl sağlıyorsun, kendini güvende hissediyor musun?
Problem oluyor mu?
16:10
Are there issues there?
294
970140
2125
16:12
KB: This question has come to me a lot of times before,
295
972265
3810
KB: Bu soruyla daha önce de bir çok kez karşılaştım,
bu konuda şöyle hissediyorum:
16:16
and I feel like the word "fear" just comes to me and then drops,
296
976075
6315
korku gelip gidiyor.
16:22
but there is one fear that I have that is different from that.
297
982390
3730
Ancak bundan daha farklı şekilde hissettiğim bir korku var.
16:26
The fear is that if I get killed, what would happen to the people
298
986120
3503
Eğer öldürülürsem beni çok seven bu insanlara ne olacak?
16:29
who love me so much?
299
989623
1985
16:31
My mom waits for me till late at night that I should come home.
300
991608
4232
Annem geceleri geç saatlere kadar eve dönmemi bekliyor.
16:35
My sisters want to learn so much from me,
301
995840
2745
Kız kardeşlerim benden
bir çok şey öğrenmek istiyorlar
16:38
and there are many, many girls in my community who want to talk to me
302
998585
3261
ve topluluğumuzda benimle konuşmak, bana farkı şeyler sormak isteyen
16:41
and ask me different things,
303
1001846
2273
bir çok kız var.
16:44
and I recently got engaged. (Laughs)
304
1004119
2791
Ayrıca yakın zamanda nişanlandım.
16:46
(Applause)
305
1006910
2414
(Alkışlar) (Kahkahalar)
16:49
CA: Is he here? You've got to stand up.
306
1009324
3228
CA: Nişanlınız burada mı?
Ayağa kalkmalısınız.
16:52
(Applause)
307
1012552
3506
(Alkışlar)
KB: Görücü usulü evlilikten kaçtım ve kendi eşimi kendim seçtim,
17:00
KB: Escaping arranged marriages, I chose my own husband
308
1020098
3622
17:03
across the world in L.A., a really different world.
309
1023720
4458
dünyanın öbür ucundan, Los Angeles'dan.
Tamamen farklı bir dünya,
tüm bir yıl boyunca
17:08
I had to fight for a whole year. That's totally a different story.
310
1028178
3266
mücadele etmem gerekti.
17:11
But I think that's the only thing that I'm afraid of,
311
1031444
4745
Bu apayrı bir hikaye. (Kahkahalar)
Ancak sanırım bu korktuğum yegane şey...
17:16
and I don't want my mom to not see anyone when she waits in the night.
312
1036189
5744
ve annem karanlıkta beklerken gelecek kimsenin olmamasını istemiyorum.
17:21
CA: So people who want to help you on their way,
313
1041933
2471
CA: Bu durumda, size yardımcı olmak
17:24
they can go on, they can maybe buy some of these clothes
314
1044404
2673
isteyen insanlar belki bu getirdiğiniz,
Baloçistan'da işlenmiş giysilerden
17:27
that you're bringing over
315
1047077
2572
17:29
that are actually made, the embroidery is done back in Balochistan?
316
1049649
3512
satın alabilirler, öyle değil mi?
17:33
KB: Yeah.
317
1053161
1208
KB: Evet
17:34
CA: Or they can get involved in the foundation.
318
1054369
2204
CA: Ya da vakıfla ilişkide bulunabilirler.
17:36
KB: Definitely. We are looking for as many people as we can,
319
1056573
2846
KB: Kesinlikle. Bulabildiğimiz kadar çok
insana ihtiyacımız var
17:39
because now that the foundation's in the beginning process,
320
1059419
3698
çünkü şu an Vakıf başlangıç aşamasında olduğundan
işletme konusunda,
17:43
I am trying to learn a lot about how to operate,
321
1063117
2591
nasıl fon yaratacağım ve daha fazla kuruluşa nasıl ulaşacağım konularında
17:45
how to get funding or reach out to more organizations,
322
1065708
4379
özellikle de benim için oldukça yeni olan e-ticaret hakkında
17:50
and especially in the e-commerce, which is very new for me.
323
1070087
3158
birçok şey öğrenmeye çalışıyorum.
17:53
I mean, I am not a fashion person, believe me.
324
1073245
2387
Ben modaya ayak uyduran biri değilim, inanın bana.
17:55
CA: Well, it's been incredible to have you here.
325
1075632
3297
CA: Seni burada görmek harikaydı.
17:58
Please go on being courageous, go on being smart, and please stay safe.
326
1078929
5015
CA: Lütfen böyle cesur ve akıllı olmaya devam et
ve lütfen kendine dikkat et.
18:03
KB: Thank you so much. CA: Thank you, Khalida. (Applause)
327
1083944
8034
KB: Çok teşekkür ederim.
CA: Biz teşekkür ederiz Khalida.
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7