The science of skin color - Angela Koine Flynn

3,287,247 views ・ 2016-02-16

TED-Ed


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Ece Ünalan Gözden geçirme: Sancak Gülgen
00:09
When ultraviolet sunlight hits our skin,
0
9445
2672
Ultraviyole güneş ışığı cildimize çarptığında
00:12
it affects each of us a little differently.
1
12117
2773
hepimizi farklı şekillerde etkiler.
00:14
Depending on skin color, it will take only minutes of exposure
2
14890
3345
Deri rengine bağlı olarak
bazılarını pancar kırmızısına dönüştürmek için dakikalar yeterliyken
00:18
to turn one person beetroot-pink,
3
18235
2350
00:20
while another requires hours to experience the slightest change.
4
20585
4198
bazılarında en küçük bir değişikliği görmek için saatler gerekir.
00:24
So what's to account for that difference
5
24783
2048
Peki bu değişiklikten ne sorumlu
00:26
and how did our skin come to take on so many different hues to begin with?
6
26831
4890
ve derimiz nasıl bu kadar farklı renkler aldı?
00:31
Whatever the color,
7
31721
1255
Rengi ne olursa olsun,
00:32
our skin tells an epic tale of human intrepidness and adaptability,
8
32976
5347
derimiz, insan korkusuzluğu ve uyum yeteneğinin destansı hikayesini anlatır.
00:38
revealing its variance to be a function of biology.
9
38323
4599
Değişken renkleri de tabiatın işleyişi seyrinde ortaya çıkar.
00:42
It all centers around melanin,
10
42922
1712
Hepsi melanin çevresinde gelişir,
00:44
the pigment that gives skin and hair its color.
11
44634
3310
deri ve saçımıza renk veren pigment.
00:47
This ingredient comes from skin cells called melanocytes
12
47944
3248
Bu bileşen melanosit denilen deri hücrelerinden gelir
00:51
and takes two basic forms.
13
51192
2293
ve iki temel form alır.
00:53
There's eumelanin, which gives rise to a range of brown skin tones,
14
53485
4152
Ömelanin kahverengi ton yelpazesindeki cilt renklerini ve yanı sıra
00:57
as well as black, brown, and blond hair,
15
57637
3186
siyah, kahverengi, sarı saç renklerini meydana getirir;
01:00
and pheomelanin, which causes the reddish browns of freckles and red hair.
16
60823
5177
feomelaninse, çillerin kızılımsı kahvesi ve kızıl saça rengini verir.
01:06
But humans weren't always like this.
17
66000
2518
Ama insanlar her zaman böyle değildi.
01:08
Our varying skin tones were formed by an evolutionary process
18
68518
3792
Değişken cilt tonlarımız,
Güneş'in yol açtığı evrimsel bir süreçte oluştu.
01:12
driven by the Sun.
19
72310
2125
01:14
In began some 50,000 years ago when our ancestors migrated north from Africa
20
74435
5121
Herşey 50.000 yıl önce atalarımızın Afrika'dan kuzeye,
01:19
and into Europe and Asia.
21
79556
2800
Avrupa ve Asya'ya göç etmesiyle başladı.
01:22
These ancient humans lived between the Equator and the Tropic of Capricorn,
22
82356
5188
Bu antik insanlar Ekvator ve Oğlak Dönencesi arasındaki
01:27
a region saturated by the Sun's UV-carrying rays.
23
87544
3828
Güneş'in ultraviyole ışınlarına doymuş bölgede yaşıyordu.
01:31
When skin is exposed to UV for long periods of time,
24
91372
3536
Derimiz ultraviyole ışınlara uzun süreler maruz kaldığında
01:34
the UV light damages the DNA within our cells,
25
94908
3379
bu ışınlar hücrelerimizdeki DNA'ya zarar verir
01:38
and skin starts to burn.
26
98287
2347
ve derimiz yanmaya başlar.
01:40
If that damage is severe enough,
27
100634
1708
Bu hasar yeterince şiddetli olursa
01:42
the cells mutations can lead to melanoma,
28
102342
2638
hücrelerdeki mutasyonlar "melanom"a
01:44
a deadly cancer that forms in the skin's melanocytes.
29
104980
4707
-derinin melanositlerinde oluşan ölümcül bir kanser türüne- yol açabilir.
01:49
Sunscreen as we know it today didn't exist 50,000 years ago.
30
109687
4214
50.000 yıl önce bugün bildiğimiz şekliyle güneş koruyucular yoktu.
01:53
So how did our ancestors cope with this onslaught of UV?
31
113901
4278
Peki atalarımız ultraviyole ışınların bu saldırısıyla nasıl başa çıktı?
01:58
The key to survival lay in their own personal sunscreen
32
118179
3570
Hayatta kalmalarının anahtarı kendi güneş koruyucularında yatıyordu.
02:01
manufactured beneath the skin: melanin.
33
121749
3417
Yani, deri altında üretilen melaninde.
02:05
The type and amount of melanin in your skin
34
125166
2447
Derimizdeki melanin tipi ve miktarı
02:07
determines whether you'll be more or less protected from the sun.
35
127613
4024
güneşten ne kadar korunacağımızı belirler.
02:11
This comes down to the skin's response as sunlight strikes it.
36
131637
3736
Bu da güneş ışığı cilde çarptığında derinin verdiği cevaba bağlıdır.
02:15
When it's exposed to UV light,
37
135373
1961
Derimiz ultraviyole ışığa maruz kaldığında
02:17
that triggers special light-sensitive receptors called rhodopsin,
38
137334
3736
bu, rodopsin adlı ışığa duyarlı özel reseptörleri tetikler.
02:21
which stimulate the production of melanin to shield cells from damage.
39
141070
4567
Bunlar hücreleri hasardan koruyan melanin üretimini uyarır.
02:25
For light-skin people, that extra melanin darkens their skin and produces a tan.
40
145637
4961
Açık tenli insanlarda bu ekstra melanin cildi koyulaştırır ve bronzluk sağlar.
02:30
Over the course of generations,
41
150598
2666
Kuşaklar boyunca
02:33
humans living at the Sun-saturated latitudes in Africa
42
153264
3379
Afrika'nın güneşe doymuş enlemlerinde yaşayan insanlar,
02:36
adapted to have a higher melanin production threshold
43
156643
3316
daha yüksek bir melanin üretim eşiği
02:39
and more eumelanin,
44
159959
1958
ve daha fazla ömelanin kazandılar.
02:41
giving skin a darker tone.
45
161917
2675
Bu da ciltlerine daha koyu bir renk verdi.
02:44
This built-in sun shield helped protect them from melanoma,
46
164592
3444
Bu içten gelen güneş kalkanı onların melanomdan korunmasına yardım etti,
02:48
likely making them evolutionarily fitter
47
168036
2352
muhtemelen onları evrimsel olarak daha uygun ve
02:50
and capable of passing this useful trait on to new generations.
48
170388
4739
bu yararlı özelliği gelecek nesillere aktarmaya daha elverişli hale getirdi.
02:55
But soon, some of our Sun-adapted ancestors migrated northward
49
175127
5010
Ama çok geçmeden güneşe uyum sağlamış atalarımızdan bazıları kuzeye doğru,
03:00
out of the tropical zone,
50
180137
1581
tropikal bölge dışına,
03:01
spreading far and wide across the Earth.
51
181718
2960
Dünya'nın dört bir yanına göç ettiler.
03:04
The further north they traveled, the less direct sunshine they saw.
52
184678
3638
Daha kuzeye gittikçe daha az dik gelen güneş ışığı gördüler.
03:08
This was a problem because although UV light can damage skin,
53
188316
3895
Bu da bir soruna yol açtı. Çünkü ultraviyole ışık cilde zarar verebilse de
03:12
it also has an important parallel benefit.
54
192211
3058
aynı zamanda önemli bir faydası da vardır.
03:15
UV helps our bodies produce vitamin D,
55
195269
2958
Ultraviyole vücudumuzun D vitamini üretmesine yardımcı olur.
03:18
an ingredient that strengthens bones and lets us absorb vital minerals,
56
198227
4024
Bu vitamin kemikleri güçlendirir ve yaşamsal mineralleri emmemizi sağlar.
03:22
like calcium, iron, magnesium, phosphate, and zinc.
57
202251
4133
Kalsiyum, demir, magnezyum, fosfat ve çinko gibi
03:26
Without it, humans experience serious fatigue and weakened bones
58
206384
4140
D vitamini olmadan, insanlar ciddi yorgunluk ve
güçsüzleşmiş kemiklerle seyreden rikets adlı bir durum yaşar.
03:30
that can cause a condition known as rickets.
59
210524
3259
03:33
For humans whose dark skin effectively blocked whatever sunlight there was,
60
213783
3923
Koyu cildi, zaten az olan güneş ışığını da engelleyen insanlar için
03:37
vitamin D deficiency would have posed a serious threat in the north.
61
217706
4351
D vitamini eksikliği, kuzeyde ciddi bir tehlike oluştururdu.
Ama bu insanlardan bazıları daha az melanin üretmeyi başardı.
03:42
But some of them happened to produce less melanin.
62
222057
2599
03:44
They were exposed to small enough amounts of light that melanoma was less likely,
63
224656
4576
Bu insanlar melanom olmayacak kadar az miktarda ışığa maruz kaldılar
03:49
and their lighter skin better absorbed the UV light.
64
229232
4115
ve daha açık renkli ciltleri ultraviyole ışığı daha iyi absorbe etti.
03:53
So they benefited from vitamin D,
65
233347
2091
Böylelikle D vitamininden yararlanabildiler,
03:55
developed strong bones,
66
235438
1228
güçlü kemikler geliştirdiler
03:56
and survived well enough to produce healthy offspring.
67
236666
3991
ve sağlıklı döller üretecek kadar iyi şekilde hayatta kaldılar.
04:00
Over many generations of selection,
68
240657
2058
Kuşaklar boyu seçilimle birlikte,
04:02
skin color in those regions gradually lightened.
69
242715
3282
bu bölgelerdeki deri rengi aşamalı olarak açıldı.
04:05
As a result of our ancestor's adaptability,
70
245997
3512
Atalarımızın uyum yeteneğinin bir sonucu olarak,
04:09
today the planet is full of people with a vast palette of skin colors,
71
249509
4319
bugün gezegenimiz geniş yelpazede deri rengine sahip insanlarla dolu.
04:13
typically, darker eumelanin-rich skin in the hot, sunny band around the Equator,
72
253828
5337
Tipik olarak koyu, ömelanin zengin cilt Ekvator çevresinde sıcak, güneşli kuşakta
04:19
and increasingly lighter pheomelanin-rich skin shades fanning outwards
73
259165
4704
ve açık, feomelanin zengin cilt tonları ekvatordan dışarı yayıldıkça
04:23
as the sunshine dwindles.
74
263869
2342
ve güneş ışığı azaldıkça oluşmakta.
04:26
Therefore, skin color is little more than an adaptive trait for living on a rock
75
266211
4250
Bu yüzden, deri rengi uyumsal bir özellikten biraz daha fazlası,
Güneş çevresinde dolanan bir kaya parçasında yaşayan bizler için
04:30
that orbits the Sun.
76
270461
2090
04:32
It may absorb light,
77
272551
1645
Derimiz ışığı absorbe edebilir;
04:34
but it certainly does not reflect character.
78
274196
2950
ama hiçbir şekilde karakteri yansıtmaz.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7