Why should you read “Fahrenheit 451”? - Iseult Gillespie

Çeviri: Nihal Aksakal Gözden geçirme: Figen Ergürbüz

“It was a pleasure to burn.

''Yakmak bir zevkti.

It was a special pleasure to see things eaten,

Her şeyin alevler tarafından yutulmasını ve kararmasını,

to see things blackened and changed.”

değişmesini görmek özel bir zevkti.''

Fahrenheit 451 opens in a blissful blaze - and before long,

Fahrenheit 451 keyifli alevlere ve daha öncesine açılıyor,

we learn what’s going up in flames.

alevlerde nelerin olduğunu öğreniyoruz.

Ray Bradbury’s novel imagines a world

Ray Bradbury'nin hikâyesi kitapların yasaklandığı

where books are banned from all areas of life -

ve toplanıldığı, tek başına okumanın yasak olduğu

and possessing, let alone reading them, is forbidden.

bir dünyayı anlatıyor.

The protagonist, Montag, is a fireman responsible for destroying what remains.

Baş kahraman Montag geriye kalanı yok etmekle görevli olan bir itfaiye eri.

But as his pleasure gives way to doubt,

Fakat aldığı zevk zamanla meraka dönüşürken

the story raises critical questions of how to preserve one’s mind in a society

hikâye şu soruyu akıllara getiriyor: Özgür iradenin, kendini ifadenin

where free will, self-expression, and curiosity are under fire.

ve merak unsurunun ateşler içinde olduğu bir toplumda aklınızı nasıl korursunuz?

In Montag’s world, mass media has a monopoly on information,

Montag'ın dünyasında, kitle iletişimin bilgi üzerinde

erasing almost all ability for independent thought.

neredeyse her bireyin özgür düşünce becerisini silen bir tekelliği var.

On the subway, ads blast out of the walls.

Metroda, reklamlar duvarlardan fışkırıyor.

At home, Montag’s wife Mildred listens to the radio around the clock,

Evde, Montag'ın eşi Mildred gün boyunca radyoyu dinliyor

and three of their parlor walls are plastered with screens.

ve salonlarının üç duvarında ekranlar var.

At work, the smell of kerosene hangs over Montag’s colleagues,

İşte, gaz yağının kokusu, sigara içen ve zaman geçsin diye

who smoke and set their mechanical hound after rats to pass the time.

mekanik iz sürücüleri farelerin peşinde tutan meslektaşlarının üstüne geliyor.

When the alarm sounds they surge out in salamander-shaped vehicles,

Alarm sesini duyunca bazen koca bir kütüphaneyi

sometimes to burn whole libraries to the ground.

yerle bir etmek için semender şeklinde araçlarına koşuyorlar.

But as he sets tomes ablaze day after day like “black butterflies,”

Kitap ciltlerini ''siyah kelebekler'' gibi ateşe verirken

Montag’s mind occasionally wanders to the contraband that lies hidden in his home.

Montag evindeki saklanan kaçak eşyaları düşünüyor.

Gradually, he begins to question the basis of his work.

Zamanla işinin ilkesini sorgulamaya başlıyor.

Montag realizes he’s always felt uneasy -

Montag her zaman huzursuz olduğunu fark ediyor

but has lacked the descriptive words to express his feelings in a society

fakat kendini ifade etmenin bile bir zamanlar ölümcül olabildiği

where even uttering the phrase “once upon a time” can be fatal.

bir toplum içinde duygularını ifade edebileceği kelimeleri bilmiyor.

Fahrenheit 451 depicts a world governed

Fahrenheit 451, gözetim, robotik

by surveillance, robotics, and virtual reality-

ve aynı zamanda zamanın endişelerini dile getiren bir vizyon gösteren

a vision that proved remarkably prescient, but also spoke to the concerns of the time.

sanal gerçeklik tarafından yönetilen bir dünyayı resmediyor.

The novel was published in 1953, at the height of the Cold War.

Kitap, Soğuk Savaş'ın zirvede olduğu 1953 yılında yayınlandı.

This era kindled widespread paranoia and fear

Bu çağ, Bradbury’nin yurdu Amerika Birleşik Devletleri’nde

throughout Bradbury’s home country of the United States,

ülke genelinde yaygın paranoya ve korku uyandırdı;

amplified by the suppression of information and brutal government investigations.

bu da bilginin bastırılması ve acımasız hükümet soruşturmalarıyla güçlendi.

In particular, this witch hunt mentality

Özellikle bu cadı avı zihniyeti

targeted artists and writers who were suspected of Communist sympathies.

Komünist sempatiden şüphelenilen sanatçıları ve yazarları hedef aldı.

Bradbury was alarmed at this cultural crackdown.

Bradbury bu kültürel çöküşte alarma geçti.

He believed it set a dangerous precedent for further censorship,

Daha fazla sansür için tehlikeli bir emsal teşkil ettiğine inanıyordu

and was reminded of the destruction of the Library of Alexandria

ve İskenderiye Kütüphanesi'nin yıkılması ve Faşist rejimlerin

and the book-burning of Fascist regimes.

kitap yakması hakkında hatırlatıldı.

He explored these chilling connections in Fahrenheit 451,

Bu ürkütücü bağlantıları kağıdın yandığı sıcaklıkla adlandırılmış

titled after the temperature at which paper burns.

Fahrenheit 451'de keşfetti.

The accuracy of that temperature has been called into question,

Bu sıcaklığın doğruluğu sorgulandı

but that doesn’t diminish the novel’s standing

ancak bu, romanın distopik kurgu şaheseri

as a masterpiece of dystopian fiction.

olmasını değiştirmez.

Dystopian fiction as a genre amplifies troubling features of the world around us

Bir tür olarak distopik kurgu etrafımızdaki dünyanın

rahatsız edici özelliklerini vurgular ve aşırılaştırılmanın sonuçlarını imgeler.

and imagines the consequences of taking them to an extreme.

In many dystopian stories,

Birçok distopik hikâyede

the government imposes constrictions onto unwilling subjects.

hükûmet razı gelinmeyen konularda kısıtlamalar getirir.

But in Fahrenheit 451,

Fakat Fahrenheit 451'de

Montag learns that it was the apathy of the masses

Montag, mevcut rejime yol açanın

that gave rise to the current regime.

kitlelerin ilgisizliği olduğunu öğrenir.

The government merely capitalized on short attention spans

Hükûmet, yalnızca kısa dikkat aralıklarını ve anlamsız eğlenceye olan iştahı,

and the appetite for mindless entertainment,

fikirlerin kül olmasını azaltarak kapitalize etmiştir.

reducing the circulation of ideas to ash.

As culture disappears, imagination and self-expression follow.

Kültür yok oldukça hayal gücü ve kendini ifade etme de yok olur.

Even the way people talk is short-circuited

Montag'in patronu Kaptan Beatty'nin kitle kültürünün hızlanmasını anlattığı gibi

- such as when Montag’s boss Captain Beatty describes the acceleration of mass culture:

insanların konuşma şekilleri bile kısa devre yapıyor:

"Speed up the film, Montag, quick. Click? Pic? Look, Eye, Now, Flick, Here,

“Filmi hızlandırın, Montag, hızlı. Çabuk, Hızlı, Yukarı, Aşağı,

There, Swift, Pace, Up, Down, In, Out, Why, How, Who, What, Where, Eh? Uh!

İçeri, Dışarı, Neden, Nasıl, Kim, Ne, Nerede, Ha?

Bang! Smack! Wallop, Bing, Bong, Boom! Digest-digests, digest-digest-digests.

Ah! Pat! Şak! Küt , Çat, Pat, Küt! Sindirme-sindirme-sindirmek. Politika?

Politics? One column, two sentences, a headline! Then, in mid-air, all vanishes!"

Bir kolon, iki cümle, bir başlık. Sonra, hepsi havada eriyip gider.

In this barren world, Montag learns how difficult it is to resist when

Bu anlamsız dünyada Montag tutunacak hiçbir şey kalmadığında

there's nothing left to hold on to.

direnmenin ne kadar zor olduğunu öğrenir.

Altogether, Fahrenheit 451 is a portrait of independent thought

Tümüyle, Fahrenheit 451 soyu tükenme eşiğinde

on the brink of extinction -

bağımsız bir düşüncenin portresi

and a parable about a society which is complicit

- ve kendi yanmasının suçlusu bir toplum hakkında

in its own combustion.

bir benzetmedir.