Rogier van der Heide: Why light needs darkness

Rogier van der Heide: Işık neden karanlığa ihtiyaç duyar

51,537 views

2011-03-21 ・ TED


New videos

Rogier van der Heide: Why light needs darkness

Rogier van der Heide: Işık neden karanlığa ihtiyaç duyar

51,537 views ・ 2011-03-21

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Taner Tarlakazan Gözden geçirme: Sancak Gülgen
Ekranda güzel bir açıklama var
00:16
There's a beautiful statement on the screen that says,
0
16420
3496
diyor ki, ''Işık ambiyansı yaratır,
00:19
"Light creates ambiance, light makes the feel of a space,
1
19940
5376
ışık boşluğu hissetmeyi sağlar,
ve ışık aynı zamanda yapının ifade biçimidir.''
00:25
and light is also the expression of structure."
2
25340
3056
00:28
Well, that was not by me.
3
28420
1816
Bu benim tarafımdan söylenmedi.
00:30
That was, of course, by Le Corbusier, the famous architect.
4
30260
4336
Tabi ki ünlü mimar,
Le Corbusier tarafından söylendi,
00:34
And here you can see what he meant in one of his beautiful buildings --
5
34620
4616
Burada güzel binalarından bir tanesinde
ne demek istediğini görebilirsiniz --
00:39
the chapel Notre Dame Du Haut De Ronchamp --
6
39260
4176
Notre Dame du Haut Ronchamp şapelinde --
00:43
where he creates this light that he could only make because there's also dark.
7
43460
5536
orada ışığı yaratıyor çünkü
aynı zamanda karanlık da var.
Ve bence bu 18 dakikalık
00:49
And I think that is the quintessence of this 18-minute talk --
8
49020
5200
konuşmanın özü
00:54
that there is no good lighting that is healthy and for our well-being
9
54940
5296
sağlıklı ve bizim için iyi olan
kaliteli ışıklandırma
01:00
without proper darkness.
10
60260
2160
uygun karanlık olmadan olmaz.
01:04
So this is how we normally would light our offices.
11
64500
3376
Bu nomalde ofislerimizi aydınlatma tarzımız.
01:07
We have codes and standards that tell us that the lights should be so much Lux
12
67900
4896
Işığın lüksünün ve dağılımının
iyi olmasını bize öğütleyen
01:12
and of great uniformity.
13
72820
2256
kodlarımız ve standartlarımız var.
Bu düzgün bir sıra halindeki lambalarla
01:15
This is how we create uniform lighting from one wall to the other
14
75100
5015
bir duvardan diğerine düzgün dağılımlı
ışıklandırmayı nasıl yaptığımızdır.
01:20
in a regular grid of lamps.
15
80139
2777
01:22
And that is quite different from what I just showed you
16
82940
3256
Ve bu size gösterdiğim
Le Corbusier'den
01:26
from Le Corbusier.
17
86220
1680
oldukça farklı.
01:28
If we would apply these codes and standards
18
88940
2056
Bu kodları ve standartları
Roma'daki Panteon'da uygulasak
01:31
to the Pantheon in Rome,
19
91020
1536
01:32
it would never have looked like this,
20
92580
1856
asla böyle gözükmezdi,
01:34
because this beautiful light feature that goes around there all by itself
21
94460
5696
çünkü bu kendi başına dönen
güzel ışık özelliği
sadece o ortamda aynı anda
01:40
can only appear because there is also darkness in that same building.
22
100180
3896
karanlık da olduğu için oluşabiliyor.
01:44
And the same is more or less what Santiago Calatrava said
23
104100
4696
Ve Santiago Calatrava'da az çok aynı şeyleri söylüyor
01:48
when he said, "Light: I make it in my buildings for comfort."
24
108820
4776
diyor ki, ''Işık, binalarımda konfor
için yapıyorum.''
01:53
And he didn't mean the comfort of a five-course dinner
25
113620
3176
Ve onun konfordan kastı bir çeşit yemeğe zıt
01:56
as opposed to a one-course meal,
26
116820
1936
olarak beş çeşit yemek değildi,
01:58
but he really meant the comfort
27
118780
1696
demek istediği konforun insanlar için
02:00
of the quality of the building for the people.
28
120500
2736
binanın kalitesi olduğuydu.
02:03
He meant that you can see the sky and that you can experience the sun.
29
123260
5004
Demek istediği, gökyüzünü görebilirsiniz
ve güneşi deneyimleyebilirsiniz.
02:08
And he created these gorgeous buildings where you can see the sky,
30
128740
4496
Ve o gökyüzünü görebileceğiniz bu muhteşem
binaları yarattı,
02:13
and where you can experience the sun,
31
133260
2096
güneşi deneyimleyebileceğiniz,
02:15
that give us a better life in the built environment,
32
135380
2880
inşa edilen çevrede bize daha iyi bir yaşam sunan,
ışığın parlaklığı ile ve aynı zamanda
02:19
just because of the relevance of light in its brightness and also in its shadows.
33
139300
6016
gölgeleri ile olan ilintisi sayesinde.
02:25
And what it all boils down to is, of course, the sun.
34
145340
3936
Bütün bunların kaynağı tabi ki güneş.
Ve bu güneş görseli diyebilir ki
02:29
And this image of the Sun may suggest
35
149300
2936
güneş şeytani ve agresiftir.
02:32
that the Sun is something evil and aggressive,
36
152260
2176
02:34
but we should not forget
37
154460
1176
Ama unutmamalıyız ki bu gezegenin
02:35
that all energy on this planet actually comes from the Sun,
38
155660
3576
bütün enerjisi güneşten geliyor.
02:39
and light is only a manifestation of that energy.
39
159260
4800
Ve ışık o enerjinin
tek gösterimi.
02:44
The sun is for dynamics, for color changes.
40
164980
3416
Güneş dinamik içindir, renk değişimleri için,
güneş çevremizdeki güzeliik içindir,
02:48
The sun is for beauty in our environment,
41
168420
2576
tıpkı bu binadaki gibi --
02:51
like in this building -- the High Museum in Atlanta,
42
171020
3216
Atlanta'daki High Müzesi,
02:54
which has been created by Renzo Piano from Italy,
43
174260
2936
İtalya'dan Renzo Piano tarafından yapılmış,
Arup Işıklandırma ile beraber,
02:57
together with Arup Lighting, a brilliant team of lighting designers,
44
177220
4576
Çatıdaki bütün bu güzel açıklıklar sayesinde
03:01
who created a very subtle modulation of light across the space,
45
181820
6456
güneşin dışarıda yaptıklarına
boşluk boyunca tepki veren,
çok iyi bir ışıklandırmayı oluşturdular.
03:08
responding to what the sun does outside,
46
188300
2318
ışıklandırma mühendislerinden
03:10
just because of all these beautiful openings in the roof.
47
190642
2994
oluşan çok parlak bir takım.
03:13
So in an indirect way, you can see the sun.
48
193660
4176
Yani indirekt olarak,
güneşi görebiliyorsunuz.
03:17
And what they did is they created an integral building element
49
197860
3456
Ve yaptıkları şey müzenin
ziyaretçilerini saran
03:21
to improve the quality of the space that surrounds the visitors of the museum.
50
201340
5776
boşluğun kalitesini artırmak üzere
dahili inşa elementi yaratmaktı.
burada görebileceğiniz bu
03:27
They created this shade that you can see here,
51
207140
3256
gölgeyi oluşturdular,
03:30
which actually covers the sun,
52
210420
3656
güneşi kapatan,
ama gökyüzünden gelen güzel ışığa açık olan.
03:34
but opens up to the good light from the sky.
53
214100
2515
Ve burada da güzel tasarım
03:37
And here you can see how they really crafted a beautiful design process
54
217140
3936
sürecini nasıl işlediklerini görebilirsiniz
fiziksel modeller ile beraber
03:41
with physical models,
55
221100
1216
03:42
with quantitative as well as qualitative methods,
56
222340
3256
nicel olarak, aynı zamanda nitel olarak,
03:45
to come to a final solution that is truly integrated
57
225620
4216
tamamen dahili ve tamamen bütünsel
final çözümüne erişmek için
03:49
and completely holistic with the architecture.
58
229860
2536
mimari ile beraber.
03:52
They allowed themselves a few mistakes along the way.
59
232420
2496
Kendilerine yol boyunca birkaç hata yapma izni verdiler.
03:54
As you can see here, there's some direct light on the floor,
60
234940
2856
Burada gördüğünüz üzere, yerde biraz doğrudan ışık var,
ama bunun nereden geldiğini kolayca anlayabilirler.
03:57
but they could easily figure out where that comes from.
61
237820
2616
Ve bu binadaki insanların
04:00
And they allow people in that building to really enjoy the sun,
62
240460
5576
güneşten gerçekten keyif almalarını sağlayabilirler
güneşin iyi tarafını.
04:06
the good part of the sun.
63
246060
2096
Ve güneşten keyif almak
04:08
And enjoying the sun can be in many different ways, of course.
64
248180
4416
tabi ki birçok yolla olabilir.
04:12
It can be just like this,
65
252620
1816
Tam bu şekilde olabilir,
04:14
or maybe like this, which is rather peculiar,
66
254460
3420
ya da bu şekilde, ki bu daha tuhaf,
04:17
but this is in 1963 --
67
257904
2092
ama bu 1963'te --
ABD'deki bir güneş tutulmasını
04:20
the viewing of a sun eclipse in the United States.
68
260020
4016
izlerken.
orası sadece biraz daha parlak,
04:24
And it's just a bit bright up there,
69
264060
2256
04:26
so these people have found a very intriguing solution.
70
266340
3160
yani bu insanlar çok merak uyandırıcı bir yol bulmuşlar.
04:30
This is, I think, a very illustrative image of what I try to say --
71
270180
3176
Bu, bence, demek istediğim şeyin güzel bir gösterimi --
güneşin güzel dinamği,
04:33
that the beautiful dynamics of sun, bringing these into the building,
72
273380
4896
bunları binalara getiriyor,
hayatımızı iyileştiren, inşa edilmiş
04:38
creates a quality of our built environment that truly enhances our lives.
73
278300
4536
çevremizin kalitesini oluşturuyor.
04:42
And this is all about darkness
74
282860
2296
Ve aydınlıkla ilgili olduğu
kadar karanlıkla da ilgili, tabi ki,
04:45
as much as it is about lightness, of course,
75
285180
2096
çünkü diğer türlü bu dinamikleri göremezsiniz.
04:47
because otherwise you don't see these dynamics.
76
287300
2616
04:49
As opposed to the first office
77
289940
1456
Kounuşmanın başında gösterdiğim ofisin
04:51
that I showed you in the beginning of the talk,
78
291420
3056
tersine, White Group'a ait olan
04:54
this is a well-known office, which is the Weidt Group.
79
294500
3056
bu ofiste.
04:57
They are in green energy consulting, or something like that.
80
297580
3056
Onlar yenilenebilir enerji danışmanlığı işindeler.
05:00
And they really practice what they preach
81
300660
1953
Ve gerçekten yapmak istedikleri şeyi gösteriyorlar,
05:02
because this office doesn't have any electric lighting at all.
82
302637
2919
çünkü ofiste elektrik aydınlatması yok.
05:05
It has only, on one side, this big, big glass window
83
305580
4256
Sadece bir tarafta
bu büyük, cam pencere var
05:09
that helps to let the sunlight enter deep into the space
84
309860
3576
güneş ışığının içerideki boşluğa
girmesine izin veriyor
05:13
and create a beautiful quality there and a great dynamic range.
85
313460
3416
güzel bir kalite ve güzel bir dinamik aralığı oluşuyor.
05:16
So it can be very dim over there, and you do your work,
86
316900
2616
Yani bir taraf çok karanlık olabilir, işinizi yaparsınız,
05:19
and it can be very bright over there, and you do your work.
87
319540
2776
ya da öbür taraf aydınlık olabilir, ve işinizi yaparsınız.
05:22
But actually, the human eye turns out to be remarkably adaptable
88
322340
3896
Ama aslında insan gözü
anlaşılmıştır ki kuvvetli bir biçimde
05:26
to all these different light conditions that together create an environment
89
326260
3896
asla sıkıcı olmayan asla cansız olmayan
bu çevreyi yaratan farklı ışık
05:30
that is never boring and that is never dull,
90
330180
2416
koşullarına uyumluluk gösteriyor,
05:32
and therefore helps us to enhance our lives.
91
332620
2640
ve bu yüzden hayatımızı iyileştirmemize yardım ediyor.
05:36
I really owe a short introduction of this man to you.
92
336660
3296
Bu kişiyi size kısa bir biçimde tanıtmalıyım.
05:39
This is Richard Kelly who was born 100 years ago,
93
339980
3936
Bu Richard Kelly
100 sene önce doğmuş birisi,
05:43
which is the reason I bring him up now, because it's kind of an anniversary year.
94
343940
3816
ki onu bu yüzden anlatıyorum,
çünkü bir çeşit anma yılı bu.
05:47
In the 1930s, Richard Kelly was the first person to really describe
95
347780
5096
1930larda, Richard Kelly modern
ışıklandırma tasarımı için bir
05:52
a methodology of modern lighting design.
96
352900
1936
metodoloji tarif eden ilk kişiydi.
05:54
And he coined three terms,
97
354860
1816
Ve üç terime isim koydu,
05:56
which are "focal glow," "ambient luminescence"
98
356700
3896
''odaksal parlaklık'',
''ortam ışıldaması''
06:00
and "play of the brilliants" --
99
360620
1656
ve ''parlaklığın oyunu''
06:02
three very distinctly different ideas about light in architecture
100
362300
4496
mimaride ışık ile ilgili çok
farklı fikirlerdi bunlar
06:06
that all together make up this beautiful experience.
101
366820
3976
hep beraber
bu güzel deneyimi yaptılar.
06:10
So to begin with, focal glow.
102
370820
1416
Odaksal parlama ile başlayalım.
06:12
He meant something like this --
103
372260
1576
Bunun gibi birşeyi kastediyordu --
06:13
where the light gives direction to the space
104
373860
2376
ışığın boşluğa yön verdiği ve etrafında
06:16
and helps you to get around.
105
376260
1976
dolaşmanıza izin verdiği bir yer.
06:18
Or something like this,
106
378260
1216
Ya da bunun gibi, kendisinin yaptığı bir ışıklandırma tasarımı
06:19
which is the lighting design he did for General Motors,
107
379500
2616
General Motors için, teşhir alanı için.
06:22
for the car showroom.
108
382140
1216
Ve o mekana girersiniz,
06:23
And you enter that space,
109
383380
1216
06:24
and you feel like, "Wow! This is so impressive,"
110
384620
3296
ve ''Bu çok etkileyici'' dersiniz,
06:27
just because of this focal point, this huge light source in the middle.
111
387940
4056
çünkü bu odak noktası,
ortadaki devasa ışık kaynağı.
Benim için bu tiyatral birşey,
06:32
To me, it is something from theater,
112
392020
1715
06:33
and I will get back to that a little bit later.
113
393759
2197
ve ona daha sonra döneceğim.
06:35
It's the spotlight on the artist that helps you to focus.
114
395980
3656
Sanatçının üzerindeki spot
ışığı odaklanmanıza yardım eder.
06:39
It could also be the sunlight that breaks through the clouds
115
399660
2816
Bulutların arasından çıkıp karayı aydınlatan
06:42
and lights up a patch of the land,
116
402500
3416
bir güneş ışığı demeti de olabilir,
06:45
highlighting it compared to the dim environment.
117
405940
3560
daha karanlık bir çevreye
göre aydınlatan.
06:50
Or it can be in today's retail, in the shopping environment --
118
410380
3776
Ya da günümüzde, alışveriş ortamında --
ürünü ışıklandırmak ve
06:54
lighting the merchandise and creating accents that help you to get around.
119
414180
4016
etrafında dolaşabilmeniz için vurgulamak olabilir.
06:58
Ambient luminescence is something very different.
120
418220
3016
Ortam aydınlığı ise çok farklı birşeydir.
07:01
Richard Kelly saw it as something infinite,
121
421260
3096
Richard Kelly onu sonsuz birşey olarak görmüştür,
07:04
something without any focus,
122
424380
2296
odaksız birşey,
07:06
something where all details actually dissolve in infinity.
123
426700
4816
bütün detayların sonsuzlukta
çözündüğü birşey.
07:11
And I see it as a very comfortable kind of light that really helps us to relax
124
431540
5896
Ve ben bunu çok konforlu bir ışıklandırma olarak
görüyorum, rahatlamamızda ve
düşünmemizde bize yardımcı oluyor.
07:17
and to contemplate.
125
437460
1416
07:18
It could also be something like this:
126
438900
1816
Aynı zamanda şöyle birşey de olabilir:
07:20
the National Museum of Science in London,
127
440740
2096
Londra'daki Ulusal Bilim Müzesi,
07:22
where this blue is embracing all the exhibitions and galleries
128
442860
5096
mavi renk bütün deneyleri ve
galerileri büyük
07:27
in one large gesture.
129
447980
2496
bir seferde kaplıyor.
07:30
And then finally,
130
450500
1216
Ve son olarak, Kelly'nin parlaklığın oyunu tavrı.
07:31
Kelly's play of brilliants added to that
131
451740
2456
Hong Kong'da ufkun görünümü,
07:34
really some play, I think, of the skyline of Hong Kong,
132
454220
3336
07:37
or perhaps the chandelier in the opera house,
133
457580
2336
ya da belki opera evindeki avize,
07:39
or in the theater here,
134
459940
1616
ya da buradaki salon,
07:41
which is the decoration, the icing on the cake, something playful,
135
461580
4176
iyinin sonundaki muhteşem,
oyuna teşvik eden bir dekorasyon,
07:45
something that is just an addition to the architectural environment,
136
465780
3536
mimari çevreye sadece bir
eklenti olarak söyleyebileceğim birşey.
07:49
I would say.
137
469340
1216
07:50
These three distinct elements, together,
138
470580
2576
Bu üç farklı element,
birlikte daha iyi hissetmemiz için
07:53
make a lighting environment that helps us to feel better.
139
473180
3160
ışıklandırma çevresi inşa ediyor.
07:56
And we can only create these out of darkness.
140
476940
2136
Ve bunları sadece karanlıktan oluşturabiliriz.
Ve bunu ileride anlatacağım.
07:59
And I will explain that further.
141
479100
1576
08:00
And I guess that is something that Richard Kelly, here on the left,
142
480700
3176
Ve burada da herhalde Richard Kelly (soldaki)
08:03
was explaining to Ludwig Mies van Der Rohe.
143
483900
2336
Ludwig Mies Van der Rohe'ye birşeyler anlatıyor.
08:06
And behind them, you see that Seagram Building
144
486260
2736
Ve arkalarında, Seagram Binasını
görüyorsunuz, daha sonraları
08:09
that later turned into an icon of modern lighting design.
145
489020
4440
modern ışıklandırma tasarımının ikonu haline geldi.
08:14
Those times, there were some early attempts
146
494260
2785
O zamanlar, ışık terapisi ile ilgili
erken denemeler de vardı.
08:17
also for light therapy already.
147
497069
1487
08:18
You can see here a photo
148
498580
1176
ABD Tıp Kütüphanesinin bir fotoğrafını görebilirsiniz,
08:19
from the United States Library of Medicine,
149
499780
2136
08:21
where people are put in the sun to get better.
150
501940
3096
insanlar daha iyi olmak için güneşte tutuluyorlar.
Size bugün ışığın sağlık ile
08:25
It's a little bit of a different story, this health aspect of light,
151
505060
3191
olan ilgisinin biraz daha
08:28
than what I'm telling you today.
152
508275
1560
farklı tarafını anlatacağım.
08:30
In today's modern medicine,
153
510620
2376
Günümüzdeki tıpta,
ışığın neredeyse tamamen biyokimyasal
08:33
there is a real understanding of light in an almost biochemical way.
154
513020
5496
olarak algılanması var.
08:38
And there is the idea that, when we look at things,
155
518540
4696
Ve fikir şu ki,birşeylere baktığımız
zaman bize en çok sarı
ışık yardımcı olur,
08:43
it is the yellow light that helps us the most,
156
523260
2176
08:45
that we are the most sensitive for.
157
525460
1976
en çok sarı ışığa hassasızdır.
08:47
But our circadian rhythms,
158
527460
2616
Ama sirkadyen ritimlerimiz, ki
uyanmaya, uyumaya, farkında olmaya
08:50
which are the rhythms that help us to wake and sleep
159
530100
2456
rahatlamaya ve bunun gibi şeylere yardımcı olan ritimlerdir,
08:52
and be alert and relaxed and so forth and so on,
160
532580
2376
08:54
they are much more triggered by blue light.
161
534980
2736
bunlar fazlaca mavi ışıktan etkileniyorlar.
08:57
And by modulating the amount of blue in our environment,
162
537740
3896
Ve çevremizdeki mavi ışığın
miktarının ayarlanması ile,
09:01
we can help people to relax, or to be alert,
163
541660
3376
insanların rahatlamasına ya da farkında olmasına,
uyumasına ya da uyanık kalmasına yardım edebilriz.
09:05
to fall asleep, or to stay awake.
164
545060
2296
09:07
And that is how, maybe in the near future, light can help hospitals
165
547380
6016
Ve belki de,
yakın gelecekte,
ışık hastanelerde insanları
09:13
to make people better sooner, recover them quicker.
166
553420
5416
daha kısa sürede iyi edecek,
daha çabuk taburcu olmalarını sağlayacak.
09:18
Maybe in the airplane, we can overcome jet lag like that.
167
558860
3376
Belki uçaklarda,
bu sayede jetlagin üstesinden geleceğiz.
09:22
Perhaps in school, we can help children to learn better
168
562260
3782
Belki de okulda, çocukların daha iyi öğrenmelerine
yardım edebiliriz çünkü daha iyi odaklanabilirler.
09:26
because they concentrate more on their work.
169
566066
2048
09:28
And you can imagine a lot more applications.
170
568138
2498
Ve daha birçok uygulama hayal edebilirsiniz.
09:30
But I would like to talk further
171
570660
1576
Ama hayatımızın kalitesini
09:32
about the combination of light and darkness
172
572260
5776
ilgilendirecek şekilde ışığın
ve karanlığın kombinasyonu
hakkında daha fazla konuşmak istiyorum.
09:38
as a quality in our life.
173
578060
1920
09:41
So light is, of course, for social interaction also --
174
581260
3896
Işık aynı zamanda sosyal kaynaşma için --
etrafımızdaki birçok özelliği
09:45
to create relationships with all the features around us.
175
585180
3656
ile ilişkiler yaratır.
09:48
It is the place where we gather around
176
588860
2376
Birbirimize söylecek şeylerimiz olduğu
09:51
when we have to say something to each other.
177
591260
2256
zaman etrafında toplandığımız şeydir ışık.
09:53
And it is all about this planet.
178
593540
2176
Ve hepsi de bu evren ile ilgilidir.
09:55
But when you look at this planet at night,
179
595740
2256
Ama bu evrene gece baktığınız zaman, bu şekilde gözükür.
09:58
it looks like this.
180
598020
1336
Ve de bence bugünkü konuşmada en
09:59
And I think this is the most shocking image in my talk today.
181
599380
3536
etkileyici görüntü bu.
10:02
Because all this light here goes up to the sky.
182
602940
3616
Çünkü buradaki bütün ışıklar
göküzüne gidiyor.
10:06
It never reaches the ground where it was meant for.
183
606580
3896
Olması gereken yere,
yeryüzüne dönmüyor.
10:10
It never is to the benefit of people.
184
610500
2136
Asla insanların yararına değil.
10:12
It only spoils the darkness.
185
612660
1816
Sadece karanlığı bozuyor.
10:14
So at a global scale, it looks like this.
186
614500
3216
Yani küresel ölçekte, bu şekide gözüküyor.
10:17
And, I mean, that is quite amazing, what you see here --
187
617740
2736
Ve, demek istediğim burada gördüğünüz şey çok muhteşem --
10:20
how much light goes up into the sky and never reaches the ground.
188
620500
5336
ne kadar ışık gökyüzüne gidiyor
ve yeryüzüne dönmüyor.
10:25
Because if we look at the Earth the way it should be,
189
625860
2736
Çünkü dünyaya olması gerektiği şekilde bakarsak,
10:28
it would be something like this very inspiring image
190
628620
3016
bu oldukça ilham verici görüntüdeki gibi olması gerekir
10:31
where darkness is for our imagination and for contemplation
191
631660
4296
karanlık hayal gücümüz ve düşünmemiz
için oradadır ve herşeyi
10:35
and to help us to relate to everything.
192
635980
2680
ilişkilendirmede bize yardımcı olur.
Gerçi dünya değişiyor,
10:39
The world is changing though,
193
639540
1416
10:40
and urbanization is a big driver of everything.
194
640980
2216
ve şehirleşme herşeyin başını çekiyor.
Bu fotoğrafı 2 hafta önce Guangzhou'da çektim,
10:43
I took this photo two weeks ago in Guangzhou,
195
643220
2418
10:45
and I realized that 10 years ago,
196
645662
1655
ve farkettim ki 10 sene önce,
10:47
there was nothing like this, of these buildings.
197
647341
3760
bu tarzda binalar burada yoktu.
10:51
It was just a much smaller city,
198
651980
2096
Çok daha küçük bir şehirdi,
ve şehirleşmenin hızı inanılmaz
10:54
and the pace of urbanization is incredible and enormous.
199
654100
3456
ve devasa boyutlarda.
10:57
And we have to understand these main questions:
200
657580
3016
Ve bu ana soruları anlamalıyız:
11:00
How do people move through these new urban spaces?
201
660620
3616
İnsanlar bu yeni şehirleşen alanlarda nasıl bağlantı kuracak?
Kültürlerini nasıl paylaşacak?
11:04
How do they share their culture?
202
664260
1576
11:05
How do we tackle things like mobility?
203
665860
1840
Mobilite gibi şeylere nasıl yaklaşımda bulunacağız?
Ve ışık nasıl yardımcı olabilir?
11:08
And how can light help there?
204
668260
1896
Çünkü yeni teknolojiler,
11:10
Because the new technologies,
205
670180
1456
11:11
they seem to be in a really interesting position
206
671660
2456
bize daha iyi çevreler sunmada ve şehirleşme
11:14
to contribute to the solutions of urbanization
207
674140
3856
çözümleri sağlama anlamında oldukça
ilgi çekici pozisyonda gibi gözüküyor.
11:18
and to provide us with better environments.
208
678020
3336
Kısa zaman öncesine kadar
11:21
It's not that long ago
209
681380
1376
11:22
that our lighting was just done with these kinds of lamps.
210
682780
3736
ışıklandırmamız bu tür
lambalar yardımı ile sağlanıyordu.
11:26
And of course, we had the metal-halide lamps
211
686540
2096
Ve tabi ki, metal projektörler ve floresan lambalarımız ve
11:28
and fluorescent lamps and things like that.
212
688660
2096
bunun gibi şeyler vardı.
11:30
Now we have LED,
213
690780
1496
Şu anda ise LED var,
11:32
but here you see the latest one, and you see how incredibly small it is.
214
692300
4056
burada en son versionunu görebilirsiniz,
ve ne kadar küçük olduğunu farkedebilirsiniz.
11:36
And this is exactly what offers us a unique opportunity,
215
696380
3616
Ve bu bize sıradışı bir fırsat sunuyor,
çünkü bu küçücük parça
11:40
because this tiny, tiny size allows us
216
700020
3216
ışığı ihtiyacımız olan heryere taşımamıza yardımcı oluyor.
11:43
to put the light wherever we really need it.
217
703260
2336
11:45
And we can actually leave it out where it's not needed at all
218
705620
2896
Ve ihtiyacımız olmayan yerde de bırakabiliriz
ve karanlığı sağlarız.
11:48
and where we can preserve darkness.
219
708540
1696
Yani bu çok ilginç bir önerme bence,
11:50
So that is a really interesting proposition, I think,
220
710260
2496
11:52
and a new way of lighting the architectural environment
221
712780
3576
ve kafamızdakiler ile beraber mimari
çevremizi ışıklandırmak için yeni bir yol.
11:56
with our well-being in mind.
222
716380
1880
11:58
The problem is, though, that I wanted to explain to you how this really works --
223
718860
3776
Size bunu anlatmak istiyorum ama problem şu ki --
bunların dört tanesi bir parmağıma sığabiliyor,
12:02
but I can have four of these on my finger,
224
722660
2416
yani bunları göremeyeceksiniz.
12:05
so you would not be able to really see them.
225
725100
2096
12:07
So I asked our laboratory to do something about it,
226
727220
3056
Bende labaratuarımızdan bununla ilgili birşey yapmalarını istedim,
ve dediler ki, ''Birşeyler yapabiliriz.''
12:10
and they said, "Well, we can do something."
227
730300
2016
TEDx Amsterdam'a özel olarak dünyadaki
12:12
They created for me the biggest LED in the world
228
732340
2536
12:14
especially for TEDx in Amsterdam.
229
734900
2016
en büyük LEDi yaptılar.
12:16
So here it is.
230
736940
1336
İşte burada.
12:18
It's the same thing as you can see over there --
231
738300
2416
Orada gördüğünüzün aynısı ama sadece 200 kat büyüğü.
12:20
just 200 times bigger.
232
740740
1616
Ve size çok çabuk bir biçimde nasıl çalıştığını anlatacağım.
12:22
And I will very quickly show you how it works.
233
742380
2336
12:24
So just to explain.
234
744740
2856
Anlatırsak.
12:27
Now, every LED that is made these days gives blue light.
235
747620
6200
Şimdi, bugünlerde yapılan her LED
mavi ışık verir.
12:34
Now, this is not very pleasant and comfortable.
236
754820
3216
Bu çok şık ve konforlu değildir.
Ve bu sebepten ötürü,
12:38
And for that reason, we cover the LED with a phosphor cap.
237
758060
6896
LEDi fosforlu bir kapak ile,
kapatıyoruz.
12:44
And the phosphor is excited by the blue
238
764980
2696
Ve fosfor mavi ışığı
12:47
and makes the light white and warm and pleasant.
239
767700
3096
beyaz, sıcak ve tatlı bir şekle döndürüyor.
12:50
And then when you add the lens to that,
240
770820
2336
Ve sonra ona lensi de ekleyince,
12:53
you can bundle the light and send it wherever you need it
241
773180
3696
ışığı demet halinde tutup istediğiniz yere aktarıyorsunuz
12:56
without any need to spill any light to the sky or anywhere else.
242
776900
3336
ışığı gökyüzüne veya başka bir yere boş
yere saçmaya gerek kalmadan.
13:00
So you can preserve the darkness and make the light.
243
780260
3296
Karanlığı koruyup ışığı yapabilirsiniz.
13:03
I just wanted to show that to you so you understand how this works.
244
783580
5096
Size bunu göstermek istedim ki
nasıl çalıştığını anlayabilesiniz.
13:08
(Applause)
245
788700
1016
13:09
Thank you.
246
789740
1188
Teşekkürler.
13:10
(Applause)
247
790952
1064
Daha da ileri gidebiliriz.
13:12
We can go further.
248
792040
1196
13:13
So we have to rethink the way we light our cities.
249
793260
3216
Şehirlerimizi nasıl aydınlatmamız gerektiğini gözden geçirmeliyiz.
13:16
We have to think again about light as a default solution.
250
796500
4736
Işığı kendiliğinden varolan
bir çözüm olarak yeniden düşünmeliyiz.
Neden bütün bu karayolları böyle kalıcı olarak aydınlık?
13:21
Why are all these motorways permanently lit?
251
801260
2416
Gerçekten ihtiyaç var mı?
13:23
Is it really needed?
252
803700
1216
13:24
Can we maybe be much more selective
253
804940
1696
Çok daha fazla seçici olup aynı zamanda karanlıktan beslenerek
13:26
and create better environments that also benefit from darkness?
254
806660
3336
daha iyi çevreler oluşturabilir miyiz?
Işıkla daha nazik olabilir miyiz?
13:30
Can we be much more gentle with light?
255
810020
2216
Buradaki gibi -- aslında çok düşük bir ışık seviyesi var.
13:32
Like here -- this is a very low light level actually.
256
812260
2816
Oluşturduğumuz ışıklandırma projelerinde
13:35
Can we engage people more in the lighting projects that we create,
257
815100
3616
daha çok , birbirleri ile gerçekten iletişim kurmak isteyecek
13:38
so they really want to connect with it, like here?
258
818740
2576
şekilde bir araya getirebilir miyiz?
13:41
Or can we create simply sculptures
259
821340
1860
Ya da içerisinde veya etrafında ilham
13:43
that are very inspiring to be in and to be around?
260
823224
2612
alınabilecek basit yapılar yaratabilir miyiz?
13:45
And can we preserve the darkness?
261
825860
1976
Ve karanlığı koruyabilecek miyiz?
13:47
Because to find a place like this today on Earth
262
827860
2239
Çünkü bugün dünyada böyle bir yer
13:50
is really very, very challenging.
263
830123
2640
bulmak çok çok zor.
13:53
And to find a starry sky like this is even more difficult.
264
833700
3296
Ve bunun gibi yıldızlı bir gökyüzünü bulmak artık daha zor.
Okyanuslarda bile, daha iyi bir yaşam
13:57
Even in the oceans, we are creating a lot of light
265
837020
2976
uğruna hayvanların da hayatını etkileyebilecek
14:00
that we could actually ban
266
840020
1456
14:01
also for animal life to have a much greater well-being.
267
841500
3656
çok miktarda ışık yaratıyoruz.
Ve biliniyor ki açıklardaki petrol platformları,
14:05
And it's known that migrating birds, for example, get very disoriented
268
845180
3296
göçmen kuşları
14:08
because of these offshore platforms.
269
848500
2056
çok etkiliyor.
14:10
And we discovered that when we make those lights green,
270
850580
2776
Keşfettik ki, bu ışıkları yeşil yapınca
kuşlar doğru yöne gidiyor.
14:13
the birds, they actually go the right way.
271
853380
2016
Daha fazla rahatsız olmuyorlar.
14:15
They are not disturbed anymore.
272
855420
2016
14:17
And it turns out once again
273
857460
1818
Ve bir kez daha anlaşılıyor ki
14:19
that spectral sensitivity is very important here.
274
859302
4158
ışık tayfı hassasiyeti
burada çok önemli.
Bütün bu örneklerde, bence,
14:24
In all of these examples, I think,
275
864180
2456
14:26
we should start making the light out of darkness,
276
866660
2896
ışığı karanlıktan almalıyız,
14:29
and use the darkness as a canvas -- like the visual artists do,
277
869580
3896
ve karanlığı bir tuval olarak kullanmalıyız --
ressamların yaptığı gibi,
14:33
like Edward Hopper in this painting.
278
873500
2256
Edward Hopper'ın bu resimde yaptığı gibi.
14:35
I think that there is a lot of suspense in this painting.
279
875780
2696
Bence burada askıda olan birçok şey var.
14:38
I think, when I see it, I start to think, who are those people?
280
878500
4216
Baktığımda,
Düşünmeye başlıyorum, bu insanlar kim?
14:42
Where have they come from? Where are they going?
281
882740
2256
Nereden geldiler? Nereye gidiyorlar?
Orada ne oldu? Sonraki beş dakikada neler olacak?
14:45
What just happened?
282
885020
1216
14:46
What will be happening in the next five minutes?
283
886260
2256
Ve bütün bu hikayelerin ve kararsızlığın şekillenişi
14:48
And it only embodies all these stories and all this suspense
284
888540
2856
karanlık ve ışık yüzünden oluyor.
14:51
because of the darkness and the light.
285
891420
1856
Edward Hopper ışık ve karanlık
14:53
Edward Hopper was a real master
286
893300
1776
ile tasvir sanatının
14:55
in creating the narration by working with light and dark.
287
895100
3616
gerçek ustasıydı.
14:58
And we can learn from that
288
898740
1296
Ve buradan öğrenip daha ilginç
15:00
and create more interesting and inspiring architectural environments.
289
900060
3776
ve ilham verici mimari çevreler yaratabiliriz.
15:03
We can do that in commercial spaces like this.
290
903860
2456
Bunu ticari alanlarda bu şekilde yapabiliriz.
15:06
And you can still also go outside
291
906340
2856
Ve aynı zamanda dışarıya da gidip
evrendeki en iyi gösterinin keyfini çıkarabilirsiniz,
15:09
and enjoy the greatest show in the universe,
292
909220
4816
ki bu da tabi ki, evrenin kendisidir.
15:14
which is, of course, the universe itself.
293
914060
2440
15:17
So I give you this wonderful, informative image of the sky,
294
917260
6416
Size bu muhteşem, aydınlatıcı
gökyüzü görüntüsünü gösteriyorum,
15:23
ranging from the inner city,
295
923700
1656
şehrin içinden başlıyor,
15:25
where you may see one or two stars and nothing else,
296
925380
3696
bir veya iki yıldız görebilirsiniz ve başka birşey yoktur,
tenha yerlere doğru,
15:29
all the way to the rural environments,
297
929100
2336
takımyıldızlarının ve yıldızların
15:31
where you can enjoy this great and gorgeous and beautiful performance
298
931460
4256
iyi, büyüleyici ve güzel performanslarının
15:35
of the constellations and the stars.
299
935740
2376
tadını çıkarabilirsiniz.
Mimaride bu aynı şekildedir.
15:38
In architecture, it works just the same.
300
938140
2080
15:40
By appreciating the darkness when you design the light,
301
940900
3376
Işığı tasarlarken karanlığın takdir edilmesi,
hayatımız iyileştirecek şekilde çok daha
15:44
you create much more interesting environments
302
944300
2576
15:46
that truly enhance our lives.
303
946900
2320
ilginç çevreler yaratmamıza imkan tanır.
15:49
This is the most well-known example, Tadao Ando's Church of the Light.
304
949820
4016
Bu en bilinen örnek,
Tadao Ando'nun Işık Kilisesi.
15:53
But I also think of Peter Zumthor's spa in Vals,
305
953860
5616
Ama aynı zamanda
Peter Zumthor'un Vals'deki spasında,
15:59
where light and dark, in very gentle combinations,
306
959500
2816
ışık ve karanlık, çok nazik kompozisyonlarda,
16:02
alter each other to define the space.
307
962340
2536
her biri boşluğu tanımlıyor.
16:04
Or Richard MacCormac's Southwark tube station in London,
308
964900
3296
Ya da Richard McCormack'ın Londra'daki güney metro istasyonu,
yer altında olmanıza rağmen,
16:08
where you can really see the sky, even though you are under the ground.
309
968220
3571
gökyüzünü görebilirsiniz.
16:12
And finally, I want to point out
310
972420
1696
Ve son olarak tiyatro sahnesinden
16:14
that a lot of this inspiration comes from theater.
311
974140
2496
çok fazla ilham geliyor.
16:16
And I think it's fantastic that we are today experiencing TEDx
312
976660
4136
Ve bence TEDx'i ilk defa tiyatroda deneyimliyor olmak
16:20
in a theater for the first time
313
980820
2496
fantastik,
16:23
because I think we really owe to the theater a big thanks.
314
983340
4376
çünkü bence bu tiyatorya çok büyük bir teşekkür borçluyuz.
16:27
It wouldn't be such an inspiring scenography
315
987740
2256
Tiyatro olmasaydı bu kadar ilham verici
bir sahne olmayacaktı.
16:30
without this theater.
316
990020
1200
16:31
And I think the theater is a place where we truly enhance life with light.
317
991820
6216
Ve bence tiyatro tam olarak
ışık ile hayatı iyileştirebileceğimiz bir yer.
Çok teşekkür ederim.
16:38
Thank you very much.
318
998060
1216
16:39
(Applause)
319
999300
5960
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7