How women wage conflict without violence | Julia Bacha

72,226 views ・ 2016-09-20

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: berat güven Gözden geçirme: Ramazan Şen
00:12
Twelve years ago, I picked up a camera for the first time
0
12920
4136
12 yıl önce, elime ilk defa kamera aldığımda,
Batı Şeria'da bir Filistin köyünde zeytin hasadı çekmek içindi.
00:17
to film the olive harvest in a Palestinian village in the West Bank.
1
17080
4120
00:21
I thought I was there to make a single documentary
2
21880
2416
Tek bir belgesel yapmak için orada olduğumu,
00:24
and would then move on to some other part of the world.
3
24320
2856
sonra dünyanın başka bölgelerine gideceğimi düşünüyordum
00:27
But something kept bringing me back.
4
27200
2280
ama bir şey beni tekrar tekrar oraya getirdi.
00:30
Now, usually, when international audiences hear about that part of the world,
5
30320
3976
Diğer ülkelerdeki insanlar haberlerde dünyanın bu kısmını duydukları zaman,
00:34
they often just want that conflict to go away.
6
34320
3536
bu çekişmenin bitmesini dilerler.
00:37
The Israeli-Palestinian conflict is bad, and we wish it could just disappear.
7
37880
3640
İsrail-Filistin ihtilafı kötü ve keşke yok olup gitse.
00:42
We feel much the same way about other conflicts around the world.
8
42280
3200
Dünyanın diğer bölgelerindeki ihtilaflar için de aynı düşünürüz
00:46
But every time we turn our attention to the news,
9
46360
2936
ama ne zaman haberlere baksak;
00:49
it seems like one more country has gone up in flames.
10
49320
2960
bir başka ülkeyi daha alevler içinde görürüz.
00:53
So I've been wondering
11
53800
1216
Merak ediyorum,
acaba ihtilaflara başka bir açıdan mı bakmalıyız?
00:55
whether we should not start looking at conflict in a different way --
12
55040
3320
00:59
whether instead of simply wishing to end conflict,
13
59200
3936
Acaba sadece ihtilafı sonlandırmayı dilemek yerine,
bu ihtilafı nasıl yürüteceğimize mi odaklanmalıyız?
01:03
we focus instead on how to wage conflict.
14
63160
4016
01:07
This has been a big question for me,
15
67200
2056
Bu benim için büyük bir soru.
01:09
one I've pursued together with my team at the nonprofit Just Vision.
16
69280
3640
Ekibimle birlikte, kâr amacı gütmeyen Just Vision'da bu soruya cevap arıyoruz.
01:14
After witnessing several different kinds of struggles in the Middle East,
17
74320
4096
Ortadoğuda bir çok türden farklı mücadeleye tanık olduktan sonra,
01:18
I started noticing some patterns on the more successful ones.
18
78440
4216
daha başarılı olan mücadelelerde bazı ortak yönler fark etmeye başladım.
01:22
I wondered whether these variables held across cases, and if they did,
19
82680
4136
Bu değişkenlerin vakadan vakaya tutarlılık gösterip göstermediğini
01:26
what lessons we could glean for waging constructive conflict,
20
86840
4896
ve eğer gösteriyorsa, Filistin, İsrail ve başka yerlerde,
01:31
in Palestine, Israel and elsewhere.
21
91760
2840
yapıcı bir mücadele için hangi dersi çıkarabileceğimizi düşündüm.
01:36
There is some science about this.
22
96200
1720
Bu konuda bilimsel çalışmalar var.
01:38
In a study of 323 major political conflicts
23
98760
4176
1900 yılından 2006 yılına kadar ortaya çıkan
01:42
from 1900 to 2006,
24
102960
2976
323 büyük siyasi ihtilafı inceleyen bir çalışmada,
01:45
Maria Stephan and Erica Chenoweth found that nonviolent campaigns
25
105960
5296
Maria Stephan ve Erica Chenoweth, şiddet içermeyen hareketlerin,
01:51
were almost 100 percent more likely to lead to success than violent campaigns.
26
111280
6240
şiddet içerenlere göre başarı oranının %100 fazla olduğunu buldu.
Şiddet içermeyen hareketler ayrıca kampanyayı yürüten kişilere de
01:58
Nonviolent campaigns are also less likely to cause physical harm
27
118080
4296
02:02
to those waging the campaign,
28
122400
1936
daha az fiziksel yaralanma getiriyordu,
02:04
as well as their opponents.
29
124360
2136
aynı şekilde karşıtlarına da.
02:06
And, critically, they typically lead to more peaceful and democratic societies.
30
126520
5880
Ayrıca önemli, bu hareketler daha barışçıl ve demokratik bir toplum sağlıyordu.
02:13
In other words, nonviolent resistance is a more effective and constructive way
31
133320
4816
Yani şiddet içermeyen direniş, mücadeleyi yürütmekte daha etkili
ve yapıcı bir yöntemdi.
02:18
of waging conflict.
32
138160
1200
02:20
But if that's such an easy choice, why don't more groups use it?
33
140720
3200
Peki, böyle kolay bir yöntem varken bunu neden kullanmıyorlar?
02:25
Political scientist Victor Asal and colleagues
34
145240
2656
Politika bilimi uzmanı Victor Asal ve meslekdaşları
02:27
have looked at several factors
35
147920
1776
politik grupların taktik seçimini
02:29
that shape a political group's choice of tactics.
36
149720
2560
biçimlendiren birkaç faktörü incelediler.
02:33
And it turns out that the greatest predictor
37
153200
2960
Ortaya çıktı ki; bir politik hareketin,
şiddete başvurup başvurmayacağını belirleyen en büyük etken,
02:37
of a movement's decision to adopt nonviolence or violence
38
157040
4296
02:41
is not whether that group is more left-wing or right-wing,
39
161360
4336
hareketin sağcı veya solcu olması değil
02:45
not whether the group is more or less influenced by religious beliefs,
40
165720
5096
veya dini bir hareket olup olmaması değil,
02:50
not whether it's up against a democracy or a dictatorship,
41
170840
3056
demokrasi veya diktatörlük karşıtı olması değil,
02:53
and not even the levels of repression that that group is facing.
42
173920
3600
hatta grubun maruz kaldığı baskının şiddeti de değildir.
02:58
The greatest predictor of a movement's decision to adopt nonviolence
43
178640
4680
Hareketin barışçıl olma kararı almasının en büyük nedeni,
kadının toplumdaki rolü hakkındaki ideolojisidir.
03:04
is its ideology regarding the role of women in public life.
44
184120
4440
(Alkışlar)
03:09
(Applause)
45
189160
3440
Bir hareket, cinsiyet eşitliği
03:15
When a movement includes in its discourse
46
195000
3096
etrafında bir söyleme sahipse
03:18
language around gender equality,
47
198120
1736
03:19
it increases dramatically the chances it will adopt nonviolence,
48
199880
3336
şiddeti reddetme ihtimali ve dolayısıyla başarıya ulaşma şansı,
03:23
and thus, the likelihood it will succeed.
49
203240
2320
önemli ölçüde artar.
03:26
The research squared up with my own documentation
50
206280
2776
Araştırma benim İsrail ve Filistinde yaptığım
politik oluşum belgelerimle uyuşuyor.
03:29
of political organizing in Israel and Palestine.
51
209080
3336
03:32
I've noticed that movements which welcome women into leadership positions,
52
212440
4416
Gördüm ki; kadınları liderlik konumuna getirmeye sıcak bakan hareketlerin,
03:36
such as the one I documented in a village called Budrus,
53
216880
3296
Budrus köyünde belgelediğim gibi,
03:40
were much more likely to achieve their goals.
54
220200
2600
hedeflerine ulaşma şansları daha yüksek.
03:43
This village was under a real threat of being wiped off the map
55
223920
4016
İsrail, ayırma duvarına başladığında,
03:47
when Israel started building the separation barrier.
56
227960
2840
bu köy haritadan silinme tehlikesiyle karşı karşıyaydı.
03:51
The proposed route would require
57
231560
1856
Önerilen plan, köyün zeytinliklerini
03:53
the destruction of this community's olive groves, their cemeteries
58
233440
4496
ve mezarlıkları yok etmeyi gerektiriyordu,
03:57
and would ultimately enclose the village from all sides.
59
237960
2840
en sonunda köyün etrafı tamamen kapanacaktı.
04:01
Through inspired local leadership,
60
241880
1656
Yerel liderlikten ilham alarak,
04:03
they launched a nonviolent resistance campaign to stop that from happening.
61
243560
3640
şiddet içermeyen bir kampanya ile bunu durdurmak istediler.
04:08
The odds were massively stacked against them.
62
248400
3120
Başarma ihtimalleri son derece düşüktü.
04:12
But they had a secret weapon:
63
252920
3000
Ama gizli bir silahları vardı:
04:17
a 15-year-old girl
64
257880
1776
15 yaşındaki bir kız,
04:19
who courageously jumped in front of a bulldozer
65
259680
2736
cesaretle dozerin önüne atladı,
04:22
which was about to uproot an olive tree, stopping it.
66
262440
3480
dozer bir zeytin ağacını sökmek üzereyken onu durdurdu.
04:26
In that moment, the community of Budrus realized what was possible
67
266640
3576
O anda Budrus köylüleri, eğer cesur bir kadının toplum hayatında
04:30
if they welcomed and encouraged women to participate in public life.
68
270240
4600
rol almasına izin verirlerse, ne başaracaklarını anladılar.
04:35
And so it was that the women of Budrus went to the front lines day after day,
69
275560
3856
Ertesi gün manşetlerde olan şey, Budruslu kadınlardı.
04:39
using their creativity and acumen to overcome multiple obstacles they faced
70
279440
4456
10 aylık silahsız bir mücadele ile sezgi ve yaratıcılıklarını kullanarak,
04:43
in a 10-month unarmed struggle.
71
283920
2080
karşılarına çıkan engelleri aştılar
ve tahmin edebileceğiniz gibi,
04:47
And as you can probably tell at this point,
72
287000
2000
sonunda kazandılar.
04:49
they win at the end.
73
289024
1200
04:51
The separation barrier was changed completely
74
291760
2936
Ayırma duvarı tamamen değişti,
04:54
to the internationally recognized green line,
75
294720
2736
uluslararası kabul gören yeşil hata döndü
04:57
and the women of Budrus came to be known across the West Bank
76
297480
3736
ve Butruslu Kadınlar bütün Batı Şeriada yılmaz enerjileriyle
05:01
for their indomitable energy.
77
301240
2000
tanındılar.
05:04
(Applause)
78
304560
2736
(Alkışlar)
05:07
Thank you.
79
307320
1360
Teşekkürler.
05:12
I want to pause for a second, which you helped me do,
80
312560
2696
Bir an durmak istedim ve bana yardımcı oldunuz.
05:15
because I do want to tackle two very serious misunderstandings
81
315280
3936
Çünkü şu anda olmuş olabilecek iki çok büyük yanlış anlamayı
05:19
that could happen at this point.
82
319240
1600
ele almak istiyorum.
05:21
The first one is that I don't believe
83
321840
3416
Birincisi, kadınların yaradılış icabı
05:25
women are inherently or essentially more peaceful than men.
84
325280
5040
veya özünde erkeklerden daha barışçı olduğuna inanmıyorum.
05:31
But I do believe that in today's world,
85
331800
3376
Ancak, bugünkü dünyada kadınların
05:35
women experience power differently.
86
335200
2880
iktidar olgusuyla farklı bir ilişki kurduğuna inanıyorum.
05:39
Having had to navigate being in the less powerful position
87
339280
3176
Daha alt kademelerde yollarını açmaya zorlandıklarında ki;
05:42
in multiple aspects of their lives,
88
342480
2736
hayatlarının çoğunda durum böyledir,
05:45
women are often more adept
89
345240
2336
kadınlar, daha büyük ve güçlü aktörlere karşı
05:47
at how to surreptitiously pressure for change
90
347600
3256
değişim isteklerini üstü kapalı biçimde gündeme getirmede
05:50
against large, powerful actors.
91
350880
2736
daha ustadırlar.
05:53
The term "manipulative," often charged against women in a derogatory way,
92
353640
4176
"Manipülatif" terimi genellikle kadınlar için aşağılama amaçlı kullanılır.
05:57
reflects a reality in which women have often had to find ways
93
357840
3976
Bu durum, kadınların amaçlarına ulaşmak için doğrudan çatışmaya girmek yerine,
06:01
other than direct confrontation to achieve their goals.
94
361840
3400
başka yollar bulmak zorunda bırakıldıklarına işaret eder.
06:06
And finding alternatives to direct confrontation
95
366440
3536
Doğrudan çatışmaya alternatif bulmak,
şiddet içermeyen direnişin özüdür.
06:10
is at the core of nonviolent resistance.
96
370000
3080
06:14
Now to the second potential misunderstanding.
97
374360
2496
Şimdi diğer olası yanlış anlamaya bakalım.
06:16
I've been talking a lot about my experiences in the Middle East,
98
376880
3016
Orta Doğu konusundaki tecrübelerimden çok bahsediyorum,
06:19
and some of you might be thinking now
99
379920
1816
bazılarınız şunu düşünebilir,
06:21
that the solution then is for us to educate Muslim and Arab societies
100
381760
3776
öyleyse çözüm; Müslüman ve Arap toplumları eğitmek, böylece
06:25
to be more inclusive of their women.
101
385560
1720
kadınlara daha fazla kabul sağlarız.
06:27
If we were to do that, they would be more successful.
102
387960
2880
Bunu yaparsak daha başarılı olurlar.
06:33
They do not need this kind of help.
103
393200
2920
Böyle bir yardıma ihtiyaçları yok.
06:36
Women have been part of the most influential movements
104
396880
3416
Kadınlar, Orta Doğu'daki en etkili toplumsal hareketlerin
06:40
coming out of the Middle East,
105
400320
1520
bir parçası olmuştur.
Fakat uluslararası topluma karşı görmez olma eğilimindeler.
06:43
but they tend to be invisible to the international community.
106
403160
4896
Kameralar genellikle erkeklere dönük.
06:48
Our cameras are largely focused on the men
107
408080
2736
06:50
who often end up involved in the more confrontational scenes
108
410840
3056
Erkekler de genellikle daha çatışmalı sahnelerde görünüyor,
06:53
that we find so irresistible in our news cycle.
109
413920
3520
ki bu da haberler için oldukça çekici.
Sonunda, bölgedeki mücadele hikayesinden, sadece kadınları silen
06:58
And we end up with a narrative that not only erases women
110
418160
3776
07:01
from the struggles in the region
111
421960
1936
bir anlatımla değil,
07:03
but often misrepresents the struggles themselves.
112
423920
4640
mücadelenin kendisini de çarpıtan bir yorumla baş başa kalıyoruz.
1980'lerin sonunda Gazze'de bir ayaklanma başladı
07:10
In the late 1980s, an uprising started in Gaza,
113
430120
5136
07:15
and quickly spread to the West Bank and East Jerusalem.
114
435280
3080
ve hızla Batı Şeria ve Doğu Kudüs'e sıçradı.
07:19
It came to be known as the First Intifada,
115
439560
4056
Birinci İntifada olarak biliniyor
07:23
and people who have any visual memory of it
116
443640
2336
ve insanlar bunu hatırlayan insanlar
zihinlerinde şöyle bir şey canlandırıyor:
07:26
generally conjure up something like this:
117
446000
2800
07:29
Palestinian men throwing rocks at Israeli tanks.
118
449680
3960
Filistinli erkekler, İsrail tanklarını taşlıyorlar.
07:34
The news coverage at the time
119
454800
1496
O zamanın haberlerinde
07:36
made it seem like stones, Molotov cocktails and burning tires
120
456320
4736
her şey taş, molotof kokteyli ve yanan lastiklerden ibaretti
ve sanki İntifada'da olan biten sadece bunlardı.
07:41
were the only activities taking place in the Intifada.
121
461080
3040
07:45
This period, though, was also marked by widespread nonviolent organizing
122
465960
6376
Fakat bu dönem aynı zamanda şiddet içermeyen yaygın eylemlere de sahne oldu.
07:52
in the forms of strikes, sit-ins and the creation of parallel institutions.
123
472360
4720
Grevler, oturma eylemleri, paralel kurumların oluşumu gibi.
07:57
During the First Intifada,
124
477880
1376
Birinci İntifada sırasında,
07:59
whole sectors of the Palestinian civilian population mobilized,
125
479280
3336
Filistin sivil nüfusunun bütün katmanları harekete geçti,
08:02
cutting across generations, factions and class lines.
126
482640
3760
kuşak farkı, hizip ve sınıf farkı tanımadı.
08:07
They did this through networks of popular committees,
127
487200
2696
Bunu sevilen komiteler aracılığı ile yaptılar
08:09
and their use of direct action and communal self-help projects
128
489920
3496
ve doğrudan eylem ve topluluk yardım projeleriyle yaptılar,
08:13
challenged Israel's very ability
129
493440
2416
İsrail'in gücüne, Batı Şeria ve Gazze'yi
08:15
to continue ruling the West Bank and Gaza.
130
495880
2680
yönetmeye devam etmesine karşı çıktılar.
08:19
According to the Israeli Army itself,
131
499600
2336
Bizzat İsrail Ordusuna göre,
08:21
97 percent of activities during the First Intifada were unarmed.
132
501960
5560
Birinci İntifada sırasındaki eylemlerin %97'si silahsızdı.
08:28
And here's another thing that is not part of our narrative about that time.
133
508840
3800
Ayrıca o zamanki haberlerde yer almayan başka bir şey var.
08:33
For 18 months in the Intifada,
134
513320
2456
18 aylık İntifada boyunca
08:35
women were the ones calling the shots behind the scenes:
135
515800
3816
sahne arkasında sözü geçenler, kadınlardı.
08:39
Palestinian women from all walks of life
136
519640
2496
Hayatın bütün kesimlerinden Filistinli kadınlar,
yüz binlerce insanı harekete geçirdiler,
08:42
in charge of mobilizing hundreds of thousands of people
137
522160
3416
08:45
in a concerted effort to withdraw consent from the occupation.
138
525600
3880
ortak bir çabayla bu işgale rıza göstermediler.
08:50
Naela Ayesh, who strived to build a self-sufficient Palestinian economy
139
530760
5296
Naela Ayyash, kendine yeten bir Filistin ekonomisi için mücadele ediyordu,
Gazze'li kadınları bahçelerinde sebze yetiştirmeye teşvik ediyordu.
08:56
by encouraging women in Gaza to grow vegetables in their backyards,
140
536080
5216
09:01
an activity deemed illegal by the Israeli authorities at that time;
141
541320
3560
Bu iş İsrail yetkilileri tarafından o günlerde yasa dışı sayılmıştı.
09:06
Rabeha Diab, who took over decision-making authority
142
546320
3456
Rabeha Diab, bütün ayaklanmada karar verme yetkisini,
09:09
for the entire uprising
143
549800
1416
bunu yapacak erkekler
09:11
when the men who had been running it
144
551240
1776
sınır dışı edilince,
kendi üzerine aldı.
09:13
were deported;
145
553040
1200
09:15
Fatima Al Jaafari, who swallowed leaflets containing the uprising's directives
146
555440
5496
Fatima Al Jaafari, ayaklanma talimatlarını içeren bildiriyi, talimatları
09:20
in order to spread them across the territories
147
560960
2776
yakalanmadan bütün bölgelere
09:23
without getting caught;
148
563760
1560
yaymak için yuttu.
09:26
and Zahira Kamal,
149
566720
1656
Ve Zahira Kamal,
09:28
who ensured the longevity of the uprising
150
568400
3296
ayaklanmanın ömrünü uzatan
09:31
by leading an organization
151
571720
1536
bir organizasyonu yönetti.
09:33
that went from 25 women to 3,000 in a single year.
152
573280
4920
Bir yılda 25 kadından 3.000 kadına çıktılar.
09:40
Despite their extraordinary achievements,
153
580840
2336
Olağanüstü başarılarına rağmen,
09:43
none of these women have made it into our narrative of the First Intifada.
154
583200
5000
bu kadınların hiçbiri Birinci İntifada hikayemize giremedi.
09:49
We do this in other parts of the globe, too.
155
589880
2120
Biz bunu dünyanın diğer yerlerinde de yapıyoruz.
09:52
In our history books, for instance, and in our collective consciousness,
156
592800
4216
Örneğin, tarih kitaplarımız ve kollektif bilincimizde,
1960'larda Amerika'daki siyahların eşitlik mücadelesinde
09:57
men are the public faces and spokespersons
157
597040
3056
olayların görünen yüzü ve sözcüleri hep erkek.
10:00
for the 1960s struggle for racial justice in the United States.
158
600120
4080
10:05
But women were also a critical driving force,
159
605440
3416
Ancak kadınlar da mobilize olmada, organizasyonda, sokağa dökülmede
10:08
mobilizing, organizing, taking to the streets.
160
608880
3080
önemli bir itici güç olmuşlardı.
10:12
How many of us think of Septima Clark
161
612800
2536
Amerika'nın Sivil Haklar Mücadele çağı deyince,
10:15
when we think of the United States Civil Rights era?
162
615360
2600
kaçımız Septima Clark'ı hatırlar?
Çok çok az kişi.
10:20
Remarkably few.
163
620080
1200
10:22
But she played a crucial role in every phase of the struggle,
164
622800
4416
Clark, özellikle okur-yazarlığı ve eğitimi vurgulayarak,
10:27
particularly by emphasizing literacy and education.
165
627240
3656
mücadelenin her aşamasında çok önemli rol oynamıştır
10:30
She's been omitted, ignored,
166
630920
2496
ama es geçilmiş ve görmezden gelinmiştir.
10:33
like so many other women who played critical roles
167
633440
3696
Amerika Sivil Haklar Mücadelesinde
önemli rol oynayan pek çok kadın gibi.
10:37
in the United States Civil Rights Movement.
168
637160
2040
10:41
This is not about getting credit.
169
641920
2080
Bu paye almakla ilgili bir şey değil,
10:45
It's more profound than that.
170
645360
1600
bundan çok daha derin bir şey.
10:48
The stories we tell matter deeply to how we see ourselves,
171
648400
4136
Anlattığımız hikayeler kendimizi nasıl gördüğümüz,
hareketlerin nasıl yönetildiği
10:52
and to how we believe movements are run
172
652560
2696
ve hareketlerin nasıl başarılı olduğu açısından önemlidir.
10:55
and how movements are won.
173
655280
1880
10:57
The stories we tell about a movement like the First Intifada
174
657960
2856
Birinci İntifada veya Amerika Sivil Haklar çağı gibi
11:00
or the United States Civil Rights era
175
660840
1936
eylemler hakkında anlattığımız hikayeler
11:02
matter deeply and have a critical influence
176
662800
4096
Filistinlilerin, Amerikalıların ve adaletsizlikle karşılaştıkları zaman
11:06
in the choices Palestinians,
177
666920
2656
11:09
Americans
178
669600
1296
buna karşı çıkacak cesareti göstereceklerinde
11:10
and people around the world will make
179
670920
2096
yapacakları seçimlerinde
11:13
next time they encounter an injustice
180
673040
2296
11:15
and develop the courage to confront it.
181
675360
2280
çok önemli ve etkilidirler.
11:18
If we do not lift up the women who played critical roles in these struggles,
182
678560
4256
Bu mücadelelerde önemli rol oynayan kadınları yüceltmezsek,
11:22
we fail to offer up role models to future generations.
183
682840
3960
gelecek kuşaklara rol modeller sunamayız.
11:28
Without role models, it becomes harder
184
688200
3056
Rol modelleri olmayan kadınların kamu hayatında
11:31
for women to take up their rightful space
185
691280
3016
hak ettikleri yeri almaları
11:34
in public life.
186
694320
1200
zorlaşır.
11:37
And as we saw earlier,
187
697320
2136
Daha önce de söylediğimiz gibi,
11:39
one of the most critical variables
188
699480
1816
bir hareketin başarısını belirleyen
11:41
in determining whether a movement will be successful or not
189
701320
4176
en önemli değişkenlerden biri
11:45
is a movement's ideology regarding the role of women
190
705520
4016
hareketin, toplum hayatında kadının rolü
11:49
in public life.
191
709560
1200
konusundaki bakışıdır.
11:52
This is a question of whether we're moving
192
712320
2056
Bu soru daha demokratik ve barışçı
11:54
towards more democratic and peaceful societies.
193
714400
2880
bir topluma doğru gidip gitmemekle ilgilidir.
11:59
In a world where so much change is happening,
194
719240
2496
Bu kadar çok değişimin yaşandığı
12:01
and where change is bound to continue at an increasingly faster pace,
195
721760
4240
ve değişimin gittikçe hızlanan adımlarının duyulduğu bir dünyada,
12:06
it is not a question of whether we will face conflict,
196
726880
3720
soru, çatışmalar yaşayıp yaşamayacağımız değil,
12:11
but rather a question
197
731680
1536
soru, bu sorunlarla mücadelede
12:13
of which stories will shape
198
733240
3376
hangi öyküyü yazacağımız,
12:16
how we choose to wage conflict.
199
736640
2920
çatışmaları nasıl yürüteceğimizdir.
12:20
Thank you.
200
740560
1456
Teşekkürler.
(Alkışlar)
12:22
(Applause)
201
742040
4802
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7