Mark Plotkin: What the people of the Amazon know that you don’t

243,561 views ・ 2014-11-24

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: berat güven Gözden geçirme: Ramazan Şen
Ben bir etnobotanistim.
00:12
Now, I'm an ethnobotanist.
0
12000
1876
00:13
That's a scientist who works in the rainforest
1
13876
2245
İnsanların yerel bitkileri nasıl kullandığını
belgelemek için yağmur ormanlarında çalışan bir bilim insanıyım.
00:16
to document how people use local plants.
2
16121
3431
00:19
I've been doing this for a long time,
3
19552
3056
Bu işi uzun süredir yapmaktayım
00:22
and I want to tell you,
4
22608
1769
ve söylemek isterim ki,
00:24
these people know these forests and these medicinal treasures
5
24377
2967
buralardaki insanlar ormanları ve içerisindeki tıbbi mucizeleri
00:27
better than we do and better than we ever will.
6
27344
3149
bizden daha iyi, hatta bizim asla bilemeyeceğimiz kadar iyi biliyorlar.
00:30
But also, these cultures,
7
30493
2308
Ancak şu da var ki, bu kültürler,
00:32
these indigenous cultures,
8
32801
1544
bu yerli kültürler,
00:34
are disappearing much faster than the forests themselves.
9
34345
4679
ormanlardan bile daha hızlı yok olmaktalar.
Amazon yağmur ormanlarındaki en görkemli ve en tehlike
00:39
And the greatest and most endangered species
10
39024
2950
00:41
in the Amazon Rainforest
11
41974
1804
altındaki tür
00:43
is not the jaguar,
12
43778
1840
jaguar değil,
00:45
it's not the harpy eagle,
13
45618
1725
harpy kartalı da değil,
00:47
it's the isolated and uncontacted tribes.
14
47343
3821
bunlar medeniyetten uzak ve iletişime geçilmemiş kabileler.
Dört yıl önce, tırmanış yaparken ayağımı sakatladım
00:51
Now four years ago, I injured my foot in a climbing accident
15
51164
3449
00:54
and I went to the doctor.
16
54613
1534
ve doktora gittim.
Sıcak pres yaptı,
00:56
She gave me heat,
17
56147
1594
00:57
she gave me cold, aspirin,
18
57741
2704
soğuk pres yaptı, aspirin verdi,
01:00
narcotic painkillers, anti-inflammatories,
19
60445
3230
narkotik ağrı kesiciler, iltihap sökücüler,
01:03
cortisone shots.
20
63675
1867
kortizon iğneleri verdi.
01:05
It didn't work.
21
65542
2017
İşe yaramadı.
01:07
Several months later,
22
67559
1837
Birkaç ay sonra,
01:09
I was in the northeast Amazon,
23
69396
2217
kuzeydoğu Amazon'daydım,
01:11
walked into a village,
24
71613
1993
bir köye girmiştim
01:13
and the shaman said, "You're limping."
25
73606
2467
ve köyün şamanı, "topallıyorsun" dedi.
Bunu hayatım boyunca hiç unutmayacağım.
01:16
And I'll never forget this as long as I live.
26
76073
2559
01:18
He looked me in the face and he said,
27
78632
1834
Yüzüme baktı ve
01:20
"Take off your shoe and give me your machete."
28
80466
3916
"ayakkabını çıkar ve palayı bana ver." dedi.
01:24
(Laughter)
29
84382
2205
(Gülüşmeler)
01:26
He walked over to a palm tree
30
86587
1984
Sonra bir palmiyeye doğru yürüdü,
01:28
and carved off a fern,
31
88571
1546
eğrelti otunu kesti,
ateşe attı,
01:30
threw it in the fire,
32
90117
1312
01:31
applied it to my foot,
33
91429
1692
ayağıma uyguladı,
sonra kaptaki suya biraz attı
01:33
threw it in a pot of water,
34
93121
1829
01:34
and had me drink the tea.
35
94950
2126
ve çayını bana içirdi.
Ağrı yedi ay boyunca yok oldu.
01:37
The pain disappeared for seven months.
36
97076
3442
01:40
When it came back, I went to see the shaman again.
37
100518
1926
Tekrar başladığında, yeniden şamanı görmeye gittim.
01:42
He gave me the same treatment,
38
102444
1805
Aynı tedaviyi tekrar uyguladı
ve üç yıldır ağrım yok.
01:44
and I've been cured for three years now.
39
104249
3750
01:47
Who would you rather be treated by?
40
107999
2672
Siz kime tedavi olmak isterdiniz?
(Alkışlar)
01:50
(Applause)
41
110671
2886
01:53
Now, make no mistake — Western medicine
42
113557
2228
Sakın yanlış anlaşılmasın - Batı tıbbı
01:55
is the most successful system of healing ever devised,
43
115785
3110
bu zamana kadar tasarlanmış en başarılı sağlık sistemi,
01:58
but there's plenty of holes in it.
44
118895
2575
ancak birçok eksiği de var.
02:01
Where's the cure for breast cancer?
45
121470
2038
Meme kanserinin tedavisi nerede?
02:03
Where's the cure for schizophrenia?
46
123508
1870
Şizofreni tedavisi nerede?
02:05
Where's the cure for acid reflux?
47
125378
2394
Reflü tedavisine ne oldu?
02:07
Where's the cure for insomnia?
48
127772
2197
Uykusuzluğun tedavisi peki?
02:09
The fact is that these people
49
129969
1919
Gerçek şu ki, bu insanlar
02:11
can sometimes, sometimes, sometimes
50
131888
2036
bazen, bazen ve bazen bizim
02:13
cure things we cannot.
51
133924
1646
iyi edemediklerimizi iyileştiriyor.
02:15
Here you see a medicine man in the northeast Amazon
52
135570
2382
Burada kuzeydoğu Amazon'da bir şifacı görüyorsunuz
02:17
treating leishmaniasis,
53
137952
1580
şark çıbanı tedavi ediyor,
02:19
a really nasty protozoal disease
54
139532
2331
dünyada 12 milyon insanı etkileyen
02:21
that afflicts 12 million people around the world.
55
141863
2961
çok fena bir protozoal hastalıktır.
02:24
Western treatment are injections of antimony.
56
144824
2703
Batı tarzı tedavi, antimon iğneleri içermektedir.
02:27
They're painful, they're expensive,
57
147527
2501
Oldukça acı verici ve pahalıdırlar,
muhtemelen kalbinize de pek iyi gelmezler;
02:30
and they're probably not good for your heart;
58
150028
2111
çünkü ağır metaldir.
02:32
it's a heavy metal.
59
152139
1640
02:33
This man cures it with three plants from the Amazon Rainforest.
60
153779
3618
Bu adam ise Amazon yağmur ormanındaki üç adet bitki ile hastalığı tedavi ediyor.
02:37
This is the magic frog.
61
157397
2315
İşte bu sihirli kurbağa.
02:39
My colleague, the late great Loren McIntyre,
62
159712
2736
Meslektaşım, değerli Loren McIntyre,
02:42
discoverer of the source lake of the Amazon,
63
162448
2164
Amazon kaynak gölünün kâşifi,
02:44
Laguna McIntyre in the Peruvian Andes,
64
164612
2444
Peru And Dağları'ndaki McIntyre
30 sene önce Peru-Brezilya sınırında kaybolmuştu.
02:47
was lost on the Peru-Brazil border about 30 years ago.
65
167056
3105
Matsés denilen bir grup izole yaşayan yerli tarafından kurtarıldı.
02:50
He was rescued by a group of isolated Indians called the Matsés.
66
170161
4595
02:54
They beckoned for him to follow them into the forest, which he did.
67
174756
3779
Kendilerini ormanda takip etmesini söylediler, o da öyle yaptı.
02:58
There, they took out palm leaf baskets.
68
178535
2424
Sonra, palmiye yapraklarından yapılmış sepetler çıkardılar.
03:00
There, they took out these green monkey frogs —
69
180959
2482
İçinden büyük Yeşil Maymun Kurbağaları çıkardılar
03:03
these are big suckers, they're like this —
70
183441
1998
- bu namussuzlar şöyle bir şeyler -
03:05
and they began licking them.
71
185439
2523
ve onları yalamaya başladılar.
03:07
It turns out, they're highly hallucinogenic.
72
187962
2968
Şiddetli halüsinasyon yapıcı şeylermiş.
03:10
McIntyre wrote about this and it was read by the editor of High Times magazine.
73
190930
4902
McIntyre bunu yazdı ve High Times'ın editörü bunu okudu.
03:15
You see that ethnobotanists have friends in all sorts of strange cultures.
74
195832
4351
Gördüğünüz gibi ekobotanistlerin her tür garip kültürden arkadaşları var.
03:20
This guy decided he would go down to the Amazon and give it a whirl,
75
200183
3430
Bu adam şöyle bir Amazonlara gidip bunu denemeye karar verdi.
03:23
or give it a lick, and he did, and he wrote,
76
203616
3734
Kurbağayı yaladı, yaptı bunu ve şöyle yazdı:
03:27
"My blood pressure went through the roof,
77
207350
2485
"Tansiyonum tavanı delip geçti,
03:29
I lost full control of my bodily functions,
78
209835
2190
vücudumun bütün kontrolünü kaybettim,
bayılıp yere yığıldım,
03:32
I passed out in a heap,
79
212025
1830
03:33
I woke up in a hammock six hours later,
80
213855
2526
altı saat sonra bir hamakta uyandım
03:36
felt like God for two days."
81
216381
2174
ve iki gün boyunca kendimi tanrı gibi hissettim."
03:38
(Laughter)
82
218555
1309
(Gülüşmeler)
03:39
An Italian chemist read this and said,
83
219864
1883
İtalyan bir kimyacı bunu okumuş ve
03:41
"I'm not really interested in the theological aspects of the green monkey frog.
84
221747
3836
"Yeşil maymun kurbağasının teolojik yönü fazla ilgimi çekmedi
03:45
What's this about the change in blood pressure?"
85
225583
2585
ama kan basıncıncındaki bu değişiklik de neydi?" demiş.
Bu İtalyan kimyacı
03:48
Now, this is an Italian chemist
86
228168
2404
03:50
who's working on a new treatment for high blood pressure
87
230572
2615
artık yeni bir tansiyon tedavisi üzerinde çalışıyor.
Tedavi bu kurbağanın derisindeki peptidlere dayanıyor.
03:53
based on peptides in the skin of the green monkey frog,
88
233187
2850
Diğer bilim adamları
03:56
and other scientists are looking
89
236037
2282
ilaca dirençli Stap aureus bakterisine tedavi arıyor.
03:58
at a cure for drug-resistant Staph aureus.
90
238319
3841
Bu izole Yerliler ve onların sihirli kurbağası bu tedavilerden
04:02
How ironic if these isolated Indians and their magic frog
91
242160
3589
04:05
prove to be one of the cures.
92
245749
2109
biri olursa, ne ironik bir şey olur.
04:07
Here's an ayahuasca shaman
93
247858
2189
Bu bir Ayahuasca şamanı,
Kuzeybatı Amazonlarda bir yage töreni sırasında.
04:10
in the northwest Amazon, in the middle of a yage ceremony.
94
250047
2913
04:12
I took him to Los Angeles to meet a foundation officer
95
252960
3014
Onu, Los Angeles'a, Monies kültürünü korumak için
04:15
looking for support for monies to protect their culture.
96
255974
3488
destek arayan bir vakıf yöneticisiyle tanıştırmaya götürdüm.
04:19
This fellow looked at the medicine man, and he said,
97
259462
2598
Adam, bizim büyücü doktora baktı ve
"Tıp Fakültesi'ne gitmedin değil mi?" diye sordu
04:22
"You didn't go to medical school, did you?"
98
262060
3147
04:25
The shaman said, "No, I did not."
99
265207
1830
Şaman "Hayır, gitmedim." dedi.
Adam "O zaman tedavi konusunda ne bilirsin ki?" dedi.
04:27
He said, "Well, then what can you know about healing?"
100
267037
2631
04:29
The shaman looked at him and he said,
101
269668
1764
Şaman adama bakıp şöyle dedi:
04:31
"You know what? If you have an infection, go to a doctor.
102
271432
3816
"Bak ne diyeceğim? Eğer enfeksiyon kaparsan doktora git
04:35
But many human afflictions are diseases of the heart, the mind and the spirit.
103
275248
6561
ama insanın rahatsızlıklarının çoğu kalp, akıl ve ruh rahatsızlığıdır.
04:41
Western medicine can't touch those. I cure them."
104
281809
4552
Batı tıbbı bunlara ulaşamaz. Onları ben tedavi ederim."
(Alkışlar)
04:46
(Applause)
105
286361
4189
04:50
But all is not rosy in learning from nature about new medicines.
106
290550
3508
Ancak doğada yeni ilaçlar bulmak her zaman güllük gülistanlık olmuyor.
Bu bir Brezilya engereği,
04:54
This is a viper from Brazil,
107
294058
2287
04:56
the venom of which was studied at the Universidade de São Paulo here.
108
296345
3258
bu yılanın zehri burada Sao Paulo Üniversitesi'nde incelendi
04:59
It was later developed into ACE inhibitors.
109
299603
3451
ve sonra bir ACE inhibitörü olarak geliştirildi.
Bu hipertansiyon için önde gelen bir tedavi.
05:03
This is a frontline treatment for hypertension.
110
303054
2396
05:05
Hypertension causes over 10 percent
111
305450
2634
Bugün gezegendeki ölümlerin
%10'dan fazlasına hipertansiyon neden oluyor.
05:08
of all deaths on the planet every day.
112
308084
2374
Bu 4 milyar dolarlık bir endüstri,
05:10
This is a $4 billion industry
113
310458
2084
05:12
based on venom from a Brazilian snake,
114
312542
2192
bir Brezilya yılanına dayanıyor
05:14
and the Brazilians did not get a nickel.
115
314734
3334
ve Brezilyalılar bundan tek kuruş bile kazanmıyorlar.
Bu kabul edilebilir bir iş yapma biçimi değil.
05:18
This is not an acceptable way of doing business.
116
318068
4988
Yağmur ormanları Yeryüzü'nde en fazla yaşam bulunan yer.
05:23
The rainforest has been called the greatest expression of life on Earth.
117
323056
3614
05:26
There's a saying in Suriname that I dearly love:
118
326670
2666
Çok sevdiğim bir Surinam sözü var:
05:29
"The rainforests hold answers to questions we have yet to ask."
119
329336
5609
"Yağmur ormanları henüz sormadığımız soruların cevabını bilir."
05:34
But as you all know, it's rapidly disappearing.
120
334945
2877
Ancak hepinizin bildiği gibi hızla yok oluyor.
05:37
Here in Brazil, in the Amazon,
121
337822
2116
Burada, Brezilya'da,
Amazon'da ve bütün dünyada.
05:39
around the world.
122
339938
1397
05:41
I took this picture from a small plane
123
341335
2170
Buranın kuzeyindeki Mato Grossa eyaletindeki
05:43
flying over the eastern border of the Xingu indigenous reserve
124
343505
2948
Xingu Yerlileri koruma bölgesinin doğu sınırında küçük bir uçakla
05:46
in the state of Mato Grosso to the northwest of here.
125
346453
3049
uçarak fotoğraflar çektim.
05:49
The top half of the picture,
126
349502
1653
Resmin üst kısmında, yerlilerin
yaşadığı yeri görüyorsunuz.
05:51
you see where the Indians live.
127
351155
1702
05:52
The line through the middle
128
352857
1557
Şu ortadan geçen hat
05:54
is the eastern border of the reserve.
129
354414
2347
bölgenin doğu sınırı.
05:56
Top half Indians, bottom half white guys.
130
356761
3478
Üst kısım Yerliler, alt kısım beyazlar.
06:00
Top half wonder drugs,
131
360239
2172
Üst kısımdakiler ilaçların peşinde,
06:02
bottom half just a bunch of skinny-ass cows.
132
362411
3585
alt kısımdakiler birkaç cılız ineğin.
06:05
Top half carbon sequestered in the forest where it belongs,
133
365996
3473
Üst kısım karbonu ait olduğu yerde, ormanda tutuyor,
06:09
bottom half carbon in the atmosphere
134
369469
2674
alt kısım karbonu atmosfere salıyor,
bu da iklim değişikliğini getiriyor.
06:12
where it's driving climate change.
135
372143
2403
06:14
In fact, the number two cause
136
374546
2488
Aslında atmosfere salınan karbonun
ikinci büyük nedeni
06:17
of carbon being released into the atmosphere
137
377034
2539
06:19
is forest destruction.
138
379573
2838
ormanların yok edilmesidir.
06:22
But in talking about destruction,
139
382411
1816
Yok etmek demişken,
06:24
it's important to keep in mind
140
384227
1944
şunu aklımızda tutalım.
Amazon en güçlü toprak parçasıdır.
06:26
that the Amazon is the mightiest landscape of all.
141
386171
4003
Güzellik ve hayranlığın topraklarıdır.
06:30
It's a place of beauty and wonder.
142
390174
2452
06:32
The biggest anteater in the world
143
392626
2491
Dünyanın en büyük karıncayiyeni
bu yağmur ormanında yaşar,
06:35
lives in the rain forest,
144
395117
1948
40 kilo ağırlığındadır.
06:37
tips the scale at 90 pounds.
145
397065
2403
06:39
The goliath bird-eating spider
146
399468
2051
Kuş yiyen golyat örümceği
06:41
is the world's largest spider.
147
401519
1948
dünyadaki en büyük örümcektir,
06:43
It's found in the Amazon as well.
148
403467
2301
o da Amazonlarda bulunur.
06:45
The harpy eagle wingspan is over seven feet.
149
405768
3888
Harpy kartalı, kanat açıklığı 2 metreden fazladır.
06:49
And the black cayman —
150
409656
2797
Ve siyah timsah -
06:52
these monsters can tip the scale at over half a ton.
151
412453
3056
bu canavar yarım ton gelebilir.
06:55
They're known to be man-eaters.
152
415509
3349
İnsan yiyen olarak bilinirler.
06:58
The anaconda, the largest snake,
153
418858
2790
Anakonda, en büyük yılan,
07:01
the capybara, the largest rodent.
154
421648
2727
Kapibara en büyük kemirgen.
07:04
A specimen from here in Brazil
155
424375
1662
Burada Brezilya'da bulunan bir örnek
07:06
tipped the scale at 201 pounds.
156
426037
3696
91 kilo geldi.
07:09
Let's visit where these creatures live,
157
429733
2295
Bu yaratıkları Kuzey Amazonlarda
yaşadıkları yerde, Akuyiro kabilesinin
07:12
the northeast Amazon,
158
432028
1836
07:13
home to the Akuriyo tribe.
159
433864
1699
vatanında ziyaret edelim.
07:15
Uncontacted peoples hold a mystical and iconic role
160
435563
5513
Bu temas edilmemiş insanların hayal dünyamızda mistik ve
ikonik bir rolleri var.
07:21
in our imagination.
161
441076
2135
07:23
These are the people who know nature best.
162
443211
2337
Doğayı en iyi bilenler bu insanlar.
07:25
These are the people who truly live
163
445548
1851
Doğayla gerçekten tam bir
07:27
in total harmony with nature.
164
447399
3058
uyum içinde yaşıyorlar.
07:30
By our standards, some would dismiss these people as primitive.
165
450457
2964
Bazıları bu insanları bizim standardımıza göre ilkel sayabilir.
07:33
"They don't know how to make fire,
166
453421
1641
"Ateş yakmasını bilmiyorlar
veya temas kurulana kadar bilmiyorlardı."
07:35
or they didn't when they were first contacted."
167
455062
2252
07:37
But they know the forest far better than we do.
168
457314
3144
Ama ormanı bizden çok daha iyi biliyorlar.
07:40
The Akuriyos have 35 words for honey,
169
460458
2994
Akuriyoların bal için 35 kelimesi var
07:43
and other Indians look up to them
170
463452
2050
ve diğer Yerliler onlara bu zümrüt
07:45
as being the true masters of the emerald realm.
171
465502
4255
krallığın gerçek efendileri olarak saygı duyuyorlar.
07:49
Here you see the face of my friend Pohnay.
172
469757
2315
Bu benim arkadaşım Pohney.
Ben New Orleans'taki evimde
07:52
When I was a teenager rocking out
173
472072
1743
07:53
to the Rolling Stones in my hometown of New Orleans,
174
473815
2444
Rolling Stones dinleyen bir yeniyetme iken,
07:56
Pohnay was a forest nomad
175
476259
2535
Pohnay bir orman göçebesiydi,
07:58
roaming the jungles of the northeast Amazon
176
478794
2497
Kuzeydoğu Amazonlarda dolaşıyor ve
08:01
in a small band, looking for game,
177
481291
3230
küçük grubuyla av arıyor,
08:04
looking for medicinal plants,
178
484531
2095
tıbbi bitkiler arıyor,
08:06
looking for a wife,
179
486626
1397
diğer göçebe kabilelerde
kendine bir eş arıyordu.
08:08
in other small nomadic bands.
180
488023
2278
08:10
But it's people like these
181
490301
2478
Bunun gibi insanlar
08:12
that know things that we don't,
182
492779
1933
bizim bilmediğimiz şeyleri biliyor
08:14
and they have lots of lessons to teach us.
183
494712
4110
ve bize öğretecek çok şeyleri var.
08:18
However, if you go into most of the forests of the Amazon,
184
498832
3398
Ancak, Amazonların çoğu bölgesine gittiğinizde
artık yerlileri görmüyorsunuz.
08:22
there are no indigenous peoples.
185
502230
1807
Bulduğunuz şey işte bu:
08:24
This is what you find:
186
504037
1934
08:25
rock carvings which indigenous peoples,
187
505971
3149
Yerlilerin kayalara açtığı oyuklar.
Burada temas edilmeyen insanlar eskiden taş baltalarını bileyliyordu.
08:29
uncontacted peoples, used to sharpen the edge of the stone axe.
188
509120
4430
08:33
These cultures that once danced,
189
513550
2072
Bu kültürler bir zamanlar, dans ediyor,
08:35
made love, sang to the gods,
190
515622
2581
âşık oluyor, tanrıya şarkılar söylüyor
08:38
worshipped the forest,
191
518203
1583
ve ormana tapıyordu,
08:39
all that's left is an imprint in stone, as you see here.
192
519786
3648
şimdi tek kalan şey, gördüğünüz gibi taşlardaki izler.
08:43
Let's move to the western Amazon,
193
523434
2570
Haydi Batı Amazon'a doğru gidelim,
izole yaşayan insanların merkez üssüdür.
08:46
which is really the epicenter of isolated peoples.
194
526004
3087
Bu noktaların her biri, küçük,
08:49
Each of these dots represents
195
529091
2038
dokunulmamış bir kabileyi gösteriyor
08:51
a small, uncontacted tribe,
196
531129
2293
08:53
and the big reveal today is we believe there are 14 or 15 isolated groups
197
533422
4958
ve günümüzün büyük keşfi, sadece Kolombiya Amazonu'nda
08:58
in the Colombian Amazon alone.
198
538381
3381
14,15 izole grup olduğuna inanıyoruz.
09:01
Why are these people isolated?
199
541762
2242
Peki, bu insanlar neden izole yaşıyor?
Varlığımızın farkındalar, dışarıda bir dünya olduğunu biliyorlar.
09:04
They know we exist, they know there's an outside world.
200
544004
2707
09:06
This is a form of resistance.
201
546711
2020
Bu bir tür direnme,
09:08
They have chosen to remain isolated,
202
548731
2135
izole yaşamayı tercih ediyorlar
09:10
and I think it is their human right to remain so.
203
550866
3573
ve sanıyorum öyle kalmak onların insanlık hakkı.
09:14
Why are these the tribes that hide from man?
204
554439
2423
Bu kabileler neden insanlardan saklanıyor?
09:16
Here's why.
205
556862
1105
Nedeni şu:
09:17
Obviously, some of this was set off in 1492.
206
557967
3258
Öyle görünüyor ki kısmen 1942'de başladı
09:21
But at the turn of the last century
207
561225
2022
ama sebep, geçen yüzyılın başındaki
09:23
was the rubber trade.
208
563247
1825
kauçuk ticaretiydi.
Amazonlardan gelen doğal
09:25
The demand for natural rubber,
209
565072
1650
09:26
which came from the Amazon,
210
566722
1906
kauçuğa olan talep,
09:28
set off the botanical equivalent of a gold rush.
211
568628
3174
altına hücumun botanikteki dengidir.
09:31
Rubber for bicycle tires,
212
571802
1876
Bisiklet lastiği için kauçuk,
09:33
rubber for automobile tires,
213
573678
1618
otomobil lastiği için kauçuk,
09:35
rubber for zeppelins.
214
575296
1751
zeplinler için kauçuk.
Kauçuğa ulaşmak için çılgın bir yarış vardı
09:37
It was a mad race to get that rubber,
215
577047
3007
ve soldaki adam, Julio Arana
09:40
and the man on the left, Julio Arana,
216
580054
2678
09:42
is one of the true thugs of the story.
217
582732
3067
bu hikâyedeki gerçek haydutlardan biridir.
09:45
His people, his company,
218
585799
1693
Onun adamları ve şirketi
09:47
and other companies like them
219
587492
2102
ve onlara benzeyen diğer şirketler
09:49
killed, massacred, tortured, butchered Indians
220
589594
3155
slaytın sağ tarafında gördüğünüz Wittonolar gibi yerlileri
09:52
like the Witotos you see on the right hand side of the slide.
221
592749
4907
öldürdü, katletti, işkence etti ve doğradı
09:57
Even today, when people come out of the forest,
222
597656
2425
Bugün bile bu insanlar ormandan çıktıklarında
hikâye mutlu sonla bitmiyor.
10:00
the story seldom has a happy ending.
223
600081
2705
10:02
These are Nukaks. They were contacted in the '80s.
224
602786
3120
Bunlar Nukaklar. 80'lerde onlarla temasa geçildi
10:05
Within a year, everybody over 40 was dead.
225
605906
3957
ve bir yıl içinde 40 yaşın üzerindeki herkes ölmüştü.
10:09
And remember, these are preliterate societies.
226
609863
2232
Unutmayın, bunlar yazıları olmayan toplumlar.
Onların kütüphanesi yaşlılar.
10:12
The elders are the libraries.
227
612095
1780
10:13
Every time a shaman dies,
228
613875
1778
Ne zaman bir şaman ölse,
10:15
it's as if a library has burned down.
229
615653
3389
bir kütüphane yanmış gibi olur.
Topraklarından zorla sürüldüler.
10:19
They have been forced off their lands.
230
619042
2496
10:21
The drug traffickers have taken over the Nukak lands,
231
621538
4223
Nukakların topraklarını uyuşturucu tacirleri ele geçirdi
10:25
and the Nukaks live as beggars
232
625761
1978
ve Nukaklar doğu Kolombiya'da,
10:27
in public parks in eastern Colombia.
233
627739
3242
parklarda dilenci olarak yaşıyorlar.
10:30
From the Nukak lands, I want to take you to the southwest,
234
630981
2900
Sizi Nukak topraklarından güneybatıya götüreyim,
10:33
to the most spectacular landscape in the world:
235
633881
2647
dünyadaki en göz alıcı manzaraya.
10:36
Chiribiquete National Park.
236
636528
2073
Chiribiquete Millî Parkı,
10:38
It was surrounded by three isolated tribes
237
638601
2139
etrafında üç izole kabile yaşıyor
10:40
and thanks to the Colombian government and Colombian colleagues,
238
640740
3031
ve Kolombiya Hükûmeti ve meslektaşlarımız sayesinde
10:43
it has now expanded.
239
643771
1946
alan genişletildi.
10:45
It's bigger than the state of Maryland.
240
645717
1977
Maryland Eyaleti'nden daha büyük,
10:47
It is a treasure trove of botanical diversity.
241
647694
3441
botanik çeşitlilik bakımından bir hazine.
Botanik anlamda keşfini 1943'de
10:51
It was first explored botanically in 1943
242
651135
2955
akıl hocam Richard Schultes yaptı,
10:54
by my mentor, Richard Schultes,
243
654090
1790
10:55
seen here atop the Bell Mountain,
244
655880
2870
Bell Dağı'nın tepesinde otururken görüyorsunuz.
10:58
the sacred mountains of the Karijonas.
245
658750
2435
Bu Kariyonaların kutsal dağıdır.
11:01
And let me show you what it looks like today.
246
661185
2291
Size dağın bugün nasıl olduğunu göstereyim.
11:03
Flying over Chiribiquete,
247
663476
1929
Chiribiquete'nin üzerinde uçarken
11:05
realize that these lost world mountains are still lost.
248
665405
2578
bu kayıp dünyanın dağlarının hâlâ kayıp olduğunu gördüm.
11:07
No scientist has been atop them.
249
667983
1805
Tepelerinde bilim adamları yok.
11:09
In fact, nobody has been atop the Bell Mountain
250
669788
2193
Aslında Bell Dağı'nın tepesine
11:11
since Schultes in '43.
251
671981
1959
1943'de Schults'dan sonra çıkan olmadı.
11:13
And we'll end up here with the Bell Mountain
252
673940
2872
Burada, resmin doğusundaki
11:16
just to the east of the picture.
253
676812
2258
Bell Dağı ile bitireceğiz.
Bugün nasıl olduğunu göstereyim.
11:19
Let me show you what it looks like today.
254
679070
2690
11:21
Not only is this a treasure trove of botanical diversity,
255
681760
3177
Burası sadece bir botanik çeşitlilik hazinesi değil,
11:24
not only is it home to three isolated tribes,
256
684937
2778
bu üç izole kabilenin vatanları değil,
11:27
but it's the greatest treasure trove
257
687715
1788
aynı zamanda Kolombiya devleti öncesi
11:29
of pre-Colombian art in the world:
258
689503
3325
sanat hazinesi de:
11:32
over 200,000 paintings.
259
692828
2539
200 binden fazla resim,
11:35
The Dutch scientist Thomas van der Hammen
260
695367
2644
Hollandalı bilim adamı Thomas van der Hammen
bunları Amazon'un Sistin Şapeli olarak tanımlıyor.
11:38
described this as the Sistine Chapel of the Amazon Rainforest.
261
698011
5686
11:43
But move from Chiribiquete down to the southeast,
262
703697
2574
Ancak Chiribiquete'den güneydoğuya inelim,
11:46
again in the Colombian Amazon.
263
706271
1811
yine Kolombiya Amazonu'ndayız.
Unutmayın, Kolombiya Amazonu New England eyaletinden büyüktür
11:48
Remember, the Colombian Amazon is bigger than New England.
264
708082
2882
11:50
The Amazon's a big forest,
265
710964
1617
Amazonlar büyük bir ormandır
11:52
and Brazil's got a big part of it,
266
712581
1631
ve çoğunluğu Brezilya'dadır
11:54
but not all of it.
267
714212
1486
ama hepsi o kadar değil.
11:55
Moving down to these two national parks,
268
715698
1588
Şu iki millî parka doğru gidersek,
11:57
Cahuinari and Puré
269
717286
2149
Cahuinari ve Puré,
11:59
in the Colombian Amazon —
270
719435
1346
Kolombiya Amazonu'nda
12:00
that's the Brazilian border to the right —
271
720781
2688
- sağdaki Brezilya sınırı -
12:03
it's home to several groups
272
723469
2374
burası izole ve temas edilmemiş
12:05
of isolated and uncontacted peoples.
273
725843
1744
birkaç grubun vatanıdır.
12:07
To the trained eye, you can look at the roofs
274
727587
2129
Dikkatli gözlerle şu uzun ortak evlerin,
12:09
of these malocas, these longhouses,
275
729716
2091
malocasların, çatılarına bakın
12:11
and see that there's cultural diversity.
276
731807
1921
ve kültürel çeşitliliği görün.
12:13
These are, in fact, different tribes.
277
733728
2048
Aslında bunlar farklı kabileler.
12:15
As isolated as these areas are,
278
735776
2564
Bu bölgeler böyle izole iken
12:18
let me show you how the outside world is crowding in.
279
738340
4253
size dışarıdaki dünyanın nasıl bir kalabalıkla geldiğini göstereyim.
12:22
Here we see trade and transport increased in Putumayo.
280
742595
2721
Burada, Putumayo'da, artan ulaşım ve ticareti görüyoruz.
12:25
With the diminishment of the Civil War in Colombia,
281
745316
2440
Kolombiya'daki iç savaşın hafiflemesinden sonra
12:27
the outside world is showing up.
282
747756
2612
dış dünya kendini gösteriyor.
12:30
To the north, we have illegal gold mining,
283
750368
2752
Kuzeyde yasadışı altın madenciliği,
aynı zamanda doğudan, Brezilya'dan.
12:33
also from the east, from Brazil.
284
753120
1692
12:34
There's increased hunting and fishing for commercial purposes.
285
754812
3640
Artan bir ticari avcılık ve balıkçılık.
12:38
We see illegal logging coming from the south,
286
758452
3057
Güneyden gelen yasadışı kerestecilik
12:41
and drug runners are trying to move through the park
287
761509
2655
ve parkın içinden geçip Brezilya'ya ulaşmak isteyen
uyuşturucu kaçakçıları.
12:44
and get into Brazil.
288
764164
2206
Bu, geçmişte, neden izole yerlilere
12:46
This, in the past, is why you didn't mess
289
766370
2758
bulaşılmaması gerektiğinin resmi.
12:49
with isolated Indians.
290
769128
1621
12:50
And if it looks like this picture is out of focus
291
770749
1864
Resmin bulanık olmasının nedeni
12:52
because it was taken in a hurry, here's why.
292
772613
3286
gördüğünüz nedenle odaksız aceleyle çekilmesidir.
12:55
(Laughter)
293
775899
2517
(Gülüşmeler)
12:58
This looks like — (Applause)
294
778416
5887
Bu sanki -- (Alkışlar)
13:04
This looks like a hangar from the Brazilian Amazon.
295
784303
2520
Bu Brezilya Amazonu'nda bir hangar gibi sanki.
13:06
This is an art exhibit in Havana, Cuba.
296
786823
2743
Bu Küba Havana'da yapılan bir sanat sergisiydi.
13:09
A group called Los Carpinteros.
297
789566
1657
Los Carpinteros denen bir gruptu.
13:11
This is their perception of why you shouldn't mess with uncontacted Indians.
298
791223
4351
Yerlilere neden bulaşmamamız gerektiğini bu şekilde anlatmışlardı.
13:15
But the world is changing.
299
795574
1977
Ama dünya değişiyor.
13:17
These are Mashco-Piros on the Brazil-Peru border
300
797551
2768
Bunlar Brezilya-Peru sınırındaki Mascho-Piroslar
13:20
who stumbled out of the jungle
301
800319
2141
ormandan dışarıya çıkmışlar,
13:22
because they were essentially chased out
302
802460
1954
çünkü aslında uyuşturucu kaçakçıları
13:24
by drug runners and timber people.
303
804414
2378
ve keresteciler onları kovmuş.
13:26
And in Peru, there's a very nasty business.
304
806792
2633
Peru'da çok pis bir iş yapılıyor,
13:29
It's called human safaris.
305
809425
1820
buna insan safarisi diyorlar.
13:31
They will take you in to isolated groups to take their picture.
306
811245
3032
Sizi resim çekmeniz için izole bir gruba götürüyorlar.
13:34
Of course, when you give them clothes, when you give them tools,
307
814277
3046
Tabii ki onlara elbise, alet edevat verirken
13:37
you also give them diseases.
308
817323
1898
hastalık da veriyorsunuz.
13:39
We call these "inhuman safaris."
309
819221
2847
Biz buna "insanlık dışı safari diyoruz."
Yine bu insanlar Peru sınırındaki Yerliler,
13:42
These are Indians again on the Peru border,
310
822068
2098
üzerlerinden misyonerlerin finanse ettiği uçuşlar yapılıyor.
13:44
who were overflown by flights sponsored by missionaries.
311
824166
3218
13:47
They want to get in there and turn them into Christians.
312
827384
2931
Oraya gidip bu insanları hristiyan yapmak istiyorlar.
13:50
We know how that turns out.
313
830315
2195
Bu işin sonu nasıl biter biliyoruz.
13:52
What's to be done?
314
832510
1774
Ne yapılmalı?
13:54
Introduce technology to the contacted tribes,
315
834284
2426
Temas kurulan kabilelere teknoloji sağlayın,
13:56
not the uncontacted tribes,
316
836710
1902
temas kurulmayanlara değil
13:58
in a culturally sensitive way.
317
838612
3133
ve kültürlerine saygılı olun.
14:01
This is the perfect marriage of ancient shamanic wisdom
318
841745
4146
Bu 21. yüzyılın teknolojisi ile şaman bilgeliğinin
14:05
and 21st century technology.
319
845891
2826
mükemmel bir evliliği olur.
14:08
We've done this now with over 30 tribes,
320
848717
3011
30'dan fazla kabilede bunu yaptık,
14:11
mapped, managed and increased protection
321
851728
2924
28 milyon hektardan fazla alanı
14:14
of over 70 million acres of ancestral rainforest.
322
854652
3903
ve kadim yağmur ormanlarını haritalalıyor ve yönetiyoruz.
14:18
(Applause)
323
858555
5273
(Alkışlar)
14:23
So this allows the Indians to take control
324
863828
3222
Bu yerlilerin kültürel ve çevresel
kaderlerini kontrol etmesini sağlıyor.
14:27
of their environmental and cultural destiny.
325
867050
3527
14:30
They also then set up guard houses
326
870577
1989
Aynı zamanda yabancıları uzak tutmak
14:32
to keep outsiders out.
327
872566
2006
için nöbet evleri oluşturuyor.
14:34
These are Indians, trained as indigenous park rangers,
328
874572
2639
Bu insanlar Yerli, park korucusu olarak eğitildiler,
14:37
patrolling the borders
329
877211
1656
sınırlarda devriye geziyor
14:38
and keeping the outside world at bay.
330
878867
3081
ve dış dünyayı uzak tutuyorlar.
14:41
This is a picture of actual contact.
331
881948
2759
Bu gerçek bir temasın resmi.
14:44
These are Chitonahua Indians
332
884707
1907
Bunlar Brezilya-Peru sınırındaki
14:46
on the Brazil-Peru border.
333
886614
2003
Chitonahua Yerlileri.
14:48
They've come out of the jungle
334
888617
1704
Ormandan çıkmışlar
14:50
asking for help.
335
890321
1741
ve yardım istiyorlar.
Onlara ateş edilmiş,
14:52
They were shot at,
336
892062
1406
14:53
their malocas, their longhouses, were burned.
337
893468
2737
malocasları, onların uzun evleri yakılmış.
14:56
Some of them were massacred.
338
896205
2503
Bazıları katledilmiş.
14:58
Using automatic weapons to slaughter uncontacted peoples
339
898708
5786
Otomatik silahlar kullanarak temas edilmemiş insanları katletmek,
15:04
is the single most despicable and disgusting human rights abuse
340
904494
4232
bugün gezegenimizdeki en rezil ve iğrenç
15:08
on our planet today, and it has to stop.
341
908726
2945
insan hakları ihlalidir ve durmalıdır.
15:11
(Applause)
342
911671
6534
(Alkışlar)
15:18
But let me conclude by saying,
343
918205
2723
Şunu söyleyerek tamamlamak istiyorum,
15:20
this work can be spiritually rewarding,
344
920928
2864
bu iş ruhsal anlamda ödüllendirici olabilir
15:23
but it's difficult and it can be dangerous.
345
923792
2844
ancak zor ve tehlikeli olabiliyor.
15:26
Two colleagues of mine passed away recently
346
926636
2902
Geçenlerde iki meslektaşım küçük bir uçağın
15:29
in the crash of a small plane.
347
929538
2365
düşmesi sonucu öldü.
15:31
They were serving the forest
348
931903
1778
Onlar temas edilmemiş kabileleri korumak için
15:33
to protect those uncontacted tribes.
349
933681
2748
ormana hizmet ediyorlardı.
15:36
So the question is, in conclusion,
350
936429
1937
Sonuç olarak soru şudur,
15:38
is what the future holds.
351
938366
1825
gelecekte ne olacak?
Bunlar Brezilya'daki Uray halkı.
15:40
These are the Uray people in Brazil.
352
940191
2097
Onların geleceği kimin elinde
15:42
What does the future hold for them,
353
942288
1681
15:43
and what does the future hold for us?
354
943969
2671
ve gelecek bize ne getirecek?
15:46
Let's think differently.
355
946640
2481
Farklı düşünelim.
Daha iyi bir dünya yapalım.
15:49
Let's make a better world.
356
949121
1797
15:50
If the climate's going to change,
357
950918
1918
Eğer iklim değişecekse,
15:52
let's have a climate that changes for the better rather than the worse.
358
952836
4081
bu iklim daha kötü değil, daha iyi bir dünyaya doğru değişsin.
15:56
Let's live on a planet
359
956919
3165
Öyle bir gezegende yaşayalım ki,
bereketli bitkilerle dolu,
16:00
full of luxuriant vegetation,
360
960084
2820
16:02
in which isolated peoples
361
962904
2106
dokunulmamış insanların
dokunulmadan yaşayabildiği,
16:05
can remain in isolation,
362
965010
1859
16:06
can maintain that mystery
363
966869
1973
eğer öyle istiyorlarsa
16:08
and that knowledge
364
968842
1526
gizemlerini ve bilgilerini
16:10
if they so choose.
365
970368
1645
koruyabildikleri.
Şamanların kendi
16:12
Let's live in a world
366
972013
2115
ormanlarında yaşadığı, kendilerini
16:14
where the shamans live in these forests
367
974128
2369
16:16
and heal themselves and us
368
976497
2944
ve bizi, gizemli bitkileriyle
16:19
with their mystical plants
369
979441
2737
ve kutsal kurbağalarıyla iyileştirdiği
bir dünyada yaşayalım.
16:22
and their sacred frogs.
370
982178
2057
Tekrar teşekkürler.
16:24
Thanks again.
371
984235
1847
(Alkışlar)
16:26
(Applause)
372
986082
3919
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7