Why I speak up about living with epilepsy | Sitawa Wafula

80,207 views ・ 2017-06-14

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Hakan Ökten Gözden geçirme: Yunus ASIK
00:12
I have a confession.
0
12605
2227
Bir itirafta bulunacağım.
00:16
I have been in an affair
1
16858
2447
17 yaşımdan beri
00:19
since I was 17 years old.
2
19329
2203
bir mesele içindeyim.
00:22
I wish I could talk about butterflies in my stomach
3
22704
3847
Keşke içimin pır pır ettiğini
00:26
or maps I drew on the ground
4
26575
2839
veya bu meseleyi düşündüğümde
00:29
when I think about this affair,
5
29438
2285
yere çizdiğim haritaları size anlatabilsem
00:31
but I cannot.
6
31747
1419
ancak yapamıyorum.
00:33
I wish I could talk about sweet words spoken
7
33896
3260
Keşke konuşulmuş olan tatlı kelimeleri
00:37
or gifts that I received
8
37180
2073
veya bu ilişkiden aldığım
00:39
from this affair,
9
39277
1720
hediyeleri size anlatabilsem
00:41
but I cannot.
10
41021
1476
ancak anlatamıyorum.
00:43
All I can tell you about is the aftermath,
11
43738
3179
Size söyleyebileceğim şey,
00:47
about days I spent constantly asking:
12
47742
3752
sürekli şu soruyu sorarak geçirdiğim günlerin neticesi:
00:51
Why, why, why me?
13
51518
3373
Neden, neden, neden ben?
00:57
I remember how it all began.
14
57240
2145
Her şeyin nasıl başladığını hatırlıyorum.
01:00
I was in my final year of high school,
15
60088
2787
Lise son sınıftaydım
01:02
and my class had just won in sports,
16
62899
3123
ve sınıfım sporda başarı göstermişti,
01:06
so we were singing and dancing and hugging each other.
17
66046
4719
hepimiz şarkı söylüyor, dans ediyor ve birbirimize sarılıyorduk.
01:10
I went and took a shower.
18
70789
1784
Duş almaya gittim.
01:12
Then I went for dinner.
19
72597
1584
Sonra yemeğimi yemeye gittim.
01:15
And when I sat down to eat,
20
75061
2250
Ve yemek için oturduğumda,
01:17
my teeth started chattering,
21
77335
2550
dişilerim takırdamaya başladı
01:19
and so I couldn't put the spoon in my mouth.
22
79909
2535
ve kaşığı ağzıma götüremedim.
01:22
I rushed to the nurse's office,
23
82468
2554
Hemşirenin ofisine aceleyle koştum
01:25
and because I couldn't talk, I just pointed at my mouth.
24
85046
3176
ve konuşamadığım için ağzımı işaret ettim.
01:28
She didn't know what was happening,
25
88984
1786
Hemşire ne olduğunu anlayamadı,
01:30
so she told me to lie down,
26
90794
2084
bana uzanmamı söyledi
01:32
and it worked --
27
92902
1272
ve bu işe yaradı --
01:34
after a few minutes, the chattering stopped.
28
94198
2463
birkaç dakika sonra takırdama durdu.
01:36
I was about to dash out, and she told me --
29
96685
4428
Aceleyle dışarı fırlamak üzereydim ve
01:41
no, she insisted -- that I go up to the dormitories to sleep.
30
101137
4130
hemşire bana yurda gidip uyumamı söyledi -- hayır, ısrar etti.
01:46
Here I was in my final year of high school,
31
106085
3117
Son sınavlarımdan sadece birkaç ay sonra ve
01:49
just a few months from doing my end of high school exams
32
109226
4555
birinin son sınavlara nasıl hazırlandığını ölçen
01:53
and a few days from doing a set of exams we call here in Kenya "mocks,"
33
113805
4889
Kenya'da "alaylar" dediğimiz bir takım sınavlardan birkaç gün sonra
01:58
which are somehow meant to gauge how prepared one is for the final exams.
34
118718
5681
lise son sınıftaydım.
02:04
There is no way I was going to sleep
35
124423
2292
Asla uyumayacak ve bir takım sınavların
02:06
and let a set of exams mock me.
36
126739
2444
benimle alay etmesine izin vermeyecektim.
02:09
I went to class, sat down,
37
129207
3003
Sınıfa gittim, oturdum,
02:12
took my Kenyan history notes,
38
132234
2355
Kenya tarihi notlarımı aldım
02:14
and there I was, down Kenyan coastal town,
39
134613
3765
ve oradaydım, Kenya kıyı şehrinden aşağı,
02:18
with the great Mekatilili wa Menza,
40
138402
2483
harika Mekatilili wa Menza ile birlikte,
02:20
the Giriama woman who led her people against British colonial rule.
41
140909
4998
kendi insanlarını İngiliz koloni kurallarına karşı salan Kirigiama kadını.
02:27
Then, without any notice,
42
147319
2916
Sonra, habersiz bir şekilde
02:30
my left hand started jerking,
43
150259
2777
sol elim titremeye başladı,
02:34
and it was as if I was marking imaginary papers.
44
154375
2736
sanki hayali kağıtları işaretliyorum gibiydi.
02:37
In and out it went,
45
157893
2406
İçeri ve dışarı gitti
02:40
and with every stroke, one by one,
46
160953
3195
ve teker teker her vuruşta
02:44
my classmates stopped concentrating on their reading
47
164172
3483
sınıf arkadaşlarımın okurken dikkatleri dağıldı
02:47
and started looking at me.
48
167679
2034
ve bana bakmaya başladılar.
02:50
And I tried really hard to stop it,
49
170376
2671
Bunu durdurmak için çok uğraştım
02:53
but I couldn't,
50
173071
1656
fakat yapamadım,
02:54
because it had a life of its own.
51
174751
2050
çünkü bağımsız bir şekilde oluyordu.
02:58
And then, when it was sure everybody was looking at us,
52
178107
4622
Ve sonra, herkesin bize baktığı kesinleştiği zaman,
03:02
in its final show and official introduction,
53
182753
4190
son gösterisi ve resmi girişinde,
03:06
I had my first full-blown seizure,
54
186967
2809
15 yıllık olayın başlangıcı olan
03:09
which was the beginning of what has been a 15-year-long affair.
55
189800
5153
ilk tam anlamıyla oluşmuş nöbetimi geçirdim.
03:17
Seizures are the trademark characteristic for most types of epilepsy,
56
197361
6555
Nöbetler birçok çeşit epilepsi için kendine has niteliktir
03:23
and every first-ever seizure needs to be assessed by a doctor
57
203940
4478
ve epilepsi veya başka bir şeyin
03:28
to determine if one has epilepsy
58
208442
2503
belirtisinin olup olmadığının belirlenmesi için
03:30
or if it's a symptom of something else.
59
210969
2686
her ilk nöbeti bir doktorun incelemesi gerekir.
03:33
In my case, it was confirmed that I had epilepsy.
60
213679
3856
Benim durumumda, benim epilepsi olduğum teşhis edilmişti.
03:38
I spent a large chunk of my time in hospital and at home,
61
218091
4895
Birçok zamanımı hastanede ve evde geçirdim
03:43
and only went back to do my final exams.
62
223010
3285
ve sadece son sınavlarımı vermek için okula geri gittim.
03:47
I had seizures in between papers,
63
227255
3849
Sınavlar esnasında nöbetler geçirdim
03:51
but managed to get good enough grades
64
231128
2136
ama Nairobi Üniversitesi'nde bir aktüeryal
03:53
to be admitted for an actuarial science degree
65
233288
3260
fen derecesi kabulü için iyi notlar
03:56
at the University of Nairobi.
66
236572
1591
almak için kontrol ettim.
03:58
(Applause)
67
238187
3448
(Alkışlar)
04:04
Unfortunately, I had to drop out in my second year.
68
244530
4563
Maalesef, ikinci yılımda okulu bırakmak zorunda kaldım.
04:09
I didn't have good enough coping skills
69
249117
2443
Yeteri kadar iyi başa çıkma becerim
04:11
and a support community around me.
70
251584
2136
ve etrafımda bir destek topluluğu yoktu.
04:14
I was lucky enough to get a job,
71
254315
1910
Bir iş bulacak kadar şanslıydım
04:17
but I was fired from that job when I had a seizure in the workplace.
72
257050
4684
fakat iş yerinde nöbet geçirdikten sonra işten kovuldum.
04:22
So I found myself in a space
73
262521
4124
Böylelikle kendime bunların
04:26
where I was constantly asking myself
74
266669
3432
bana neden olduğunu sorduğum
04:30
why this had to happen to me.
75
270125
2471
bir boşlukta buldum.
04:33
I lived in denial for a long time,
76
273548
2858
Uzun bir zaman inkar ederek yaşadım
04:37
and the denial was maybe because of the things that had happened,
77
277264
6861
ve inkar edişim belki de olanlardan,
04:44
dropping out of school and being fired from my job.
78
284149
2720
okulu bırakmamdan ve işten atılmamdan dolayıydı.
04:47
Or maybe it was because of the things I had heard about epilepsy
79
287523
4015
Veya belki epilepsi ve epilepsi hastaları
04:51
and about people living with epilepsy:
80
291562
2585
hakkında duyduklarımdandı:
04:54
that they would never live on their own;
81
294171
2232
hastaların asla yalnız yaşamamalarını,
04:56
that they would never travel on their own
82
296427
2241
kendi başlarına seyahat edememelerini
04:58
or even get work;
83
298692
1420
veya işe bile gidememelerini;
05:01
that they were outcasts,
84
301191
1849
ihtiyaç duydukları içlerindeki
05:03
with a spirit in them that they needed to be delivered from.
85
303064
3823
teslim oldukları bir ruh ile dışlandıklarını duydum.
05:08
And so the more I thought about these things,
86
308482
3627
Ve bu şeyler hakkında daha fazla düşündükçe,
05:12
the more my seizures became,
87
312133
3677
nöbetlerim arttı
05:15
and I spent days with my legs locked,
88
315834
3105
ve günlerimi bacaklarım kitlenmiş,
05:18
my speech became blurred
89
318963
3421
konuşmam bulanıklaşmış olarak geçirdim
05:22
and on days on end, this is how I'd be.
90
322408
3661
ve günün sonunda böyle olacaktım.
05:26
Two or three days after a seizure,
91
326867
2033
Nöbetimden iki veya üç gün sonra,
05:28
my head and my hand would still be twitching.
92
328924
3230
başım ve elim hala seğiriyordu.
05:34
I felt lost,
93
334079
1604
Her şeyi kaybetmişim
05:36
like I'd lost everything,
94
336500
1944
gibi hissettim
05:39
and sometimes,
95
339353
1457
ve bazen
05:42
even the will to live.
96
342596
1719
yaşama isteğimi bile.
05:53
(Sigh)
97
353544
1342
(İç çekme)
06:00
I had so much frustration in me.
98
360377
2535
İçimde çok fazla hüsran besliyordum.
06:03
And so I started writing,
99
363821
1547
Ve yazmaya başladım
06:05
because the people around me didn't have answers
100
365392
2839
çünkü etrafımdaki insanların benim sorularıma
06:08
to the questions that I had.
101
368255
1955
cevapları yoktu.
06:10
And so I wrote my fears
102
370929
2702
Bu yüzdenkorkularımı
06:13
and my doubts.
103
373655
1300
ve kuşkularımı yazdım.
06:15
I wrote about my good days and my bad days and my really ugly days,
104
375749
4267
İyi günlerim, kötü günlerim ve berbat günlerim hakkında yazdım
06:20
and I shared them on a blog.
105
380040
1750
ve onları blogumda paylaştım.
06:22
And before long,
106
382898
1338
Çok geçmeden,
06:25
I began to be seen and heard by people who had epilepsy
107
385308
3631
epilepsi olan insanlar ve aileleri,
hatta teşhis konulmayanlar tarafından bile
06:28
and their families,
108
388963
1434
06:30
and even those who did not have the diagnosis.
109
390421
2836
görülmeye ve duyulmaya başladım.
06:33
And I moved from that girl who constantly asked why me
110
393773
4090
Sadece kendini savunmak için değil,
06:37
to one who not only self-advocates,
111
397887
2787
seslerini henüz bulamayanlar için de
06:40
but does it for those who are yet to find their voices.
112
400698
3492
yapan kişilere neden ben sorusunu soran kızdan uzaklaştım.
06:47
(Applause)
113
407197
4850
(Alkışlar)
06:54
My seizures are greatly reduced, from two to three times a day,
114
414901
3944
Nöbetlerim çok azaldı. Günde iki veya üç kere oluyordu,
06:58
to sometimes two to three times in one year.
115
418869
3407
bazen bir yılda iki veya üç kere olmaya başlamıştı.
07:02
I went on --
116
422300
1210
Kenya'nın ilk--
07:03
(Applause)
117
423534
3964
(Alkışlar)
07:09
I went on to employ five people,
118
429299
2604
Kenya'nın ilk ücretsiz
07:11
when I began what was Kenya's first
119
431927
2261
zihinsel sağlık ve epilepsi destek hattına başladığımda
07:14
free mental health and epilepsy support line.
120
434212
3078
beş kişi çalıştırmaya devam ettim.
07:17
And I travel --
121
437682
1322
Ve olaylarım --
07:19
(Applause)
122
439028
2297
(Alkışlar)
07:21
And I travel to speak about my affair,
123
441349
4498
Korkum hakkında konuşmak,
07:25
all these things that I had been told
124
445871
2357
benim asla yapamadığımı yapan insanlara
07:28
people like me living with epilepsy could never be able to do.
125
448252
4357
benim hakkımda anlatılan şeyleri anlatmak için dolaştım.
07:33
Every year, a population as big as 80 percent of Nairobi
126
453110
5216
Her yıl dünya genelinde Nairobi'nin
07:38
gets diagnosed with epilepsy
127
458350
2765
yüzde 80'i kadar büyük nüfusa
07:41
across the globe.
128
461139
1439
epilepsi teşhisi konuyor.
07:43
And they, like me,
129
463166
1159
Benim gibi olanlar,
07:44
go through the emotions of stigma and exclusion.
130
464349
4930
utanç verici ve dışlanma gibi duygulardan geçiyorlar.
07:50
And so I have made it my life journey
131
470422
3476
Bu sohbetleri devam ettirmek için
07:53
to keep these conversations going,
132
473922
2584
onu hayatımın yolculuğu yaptım
07:56
and I keep confessing about my affair
133
476530
3175
ve teşhis konulmamış insanlar utanç verici ve dışlanma gibi
07:59
so that those people who do not have the diagnosis
134
479729
3354
duyguların duvarını indirdikleri sürece
08:03
might know and might have a constant reminder
135
483107
3937
bizim gibi insanlarla muhattap olmanın
08:07
that it is alright to engage with people like us,
136
487068
3180
hiçbir zararı olmadığını ve onlar gibi
08:10
that as long as they pull down the walls of stigma and exclusion,
137
490272
5560
hayatın bize attığı her şeyi karşılayabileceğimizi
08:15
that we, just like them,
138
495856
2217
bilsinler diye kendi korkumu
08:18
can be able to take anything life throws at us.
139
498097
3680
itiraf etmeye devam edeceğim.
08:21
Thank you.
140
501801
1183
Teşekkür ederim.
08:23
(Applause)
141
503008
4403
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7