Steven Pinker: Human nature and the blank slate

Steven Pinker boş sayfaya yazıyor

532,062 views ・ 2008-10-07

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Aysu Mutlutürk Gözden geçirme: Sancak Gülgen
00:18
A year ago, I spoke to you about a book
0
18330
4000
1 yıl önce sizlere
00:22
that I was just in the process of completing,
1
22330
3000
henüz tamamlanma sürecinde olan bir kitaptan söz etmiştim.
00:25
that has come out in the interim, and I would like to talk to you today
2
25330
3000
Aradan geçen süre içinde kitap piyasaya çıktı ve
00:28
about some of the controversies that that book inspired.
3
28330
4000
bugünkü konuşmamda, sizlere bu kitaba esin kaynağı olan bazı tartışmalardan söz etmek istiyorum.
00:32
The book is called "The Blank Slate,"
4
32330
2000
Kitabın adı “Boş Sayfa”.
00:34
based on the popular idea
5
34330
2000
Bu ad, insan zihninin boş bir sayfa olduğu ve
00:36
that the human mind is a blank slate,
6
36330
2000
zihnin tüm yapılarının
00:38
and that all of its structure comes from
7
38330
3000
sosyalleşme, kültür, aile ve deneyimlerden
00:41
socialization, culture, parenting, experience.
8
41330
3000
geldiğini ileri süren popüler düşünceye dayanıyor.
00:45
The "blank slate" was an influential idea in the 20th century.
9
45330
4000
“Boş sayfa” 20. yüzyılda etkili bir düşünceydi.
00:49
Here are a few quotes indicating that:
10
49330
3000
İşte bu düşünceyi özetleyen birkaç alıntı:
00:52
"Man has no nature," from the historian
11
52330
2000
“İnsanoğlunun bir doğası yoktur", tarihçi
00:54
Jose Ortega y Gasset;
12
54330
2000
Ortega y Gasset;
00:56
"Man has no instincts," from the
13
56330
2000
“İnsanoğlunun içgüdüleri yoktur”,
00:58
anthropologist Ashley Montagu;
14
58330
2000
antropolog Ashley Montagu;
01:00
"The human brain is capable of a full range of behaviors
15
60330
3000
“İnsan beyni tüm davranışlara muktedirdir ve
01:03
and predisposed to none," from the late scientist Stephen Jay Gould.
16
63330
4000
hiçbirine önceden programlanmamıştır”, günümüz bilimadamı Stephen Jay Gould.
01:08
There are a number of reasons to doubt that the human mind
17
68330
2000
İnsan zihninin boş bir levha olduğundan şüphe etmek için
01:10
is a blank slate,
18
70330
2000
pek çok neden var ve
01:12
and some of them just come from common sense.
19
72330
2000
bu nedenlerin bazıları sadece sağduyudan gelir.
01:14
As many people have told me over the years,
20
74330
3000
Bir çok insanın bana yıllardır sözünü ettiği gibi
01:17
anyone who's had more than one child
21
77330
2000
Birden fazla çocuğu olan herhangi biri
01:19
knows that kids come into the world
22
79330
3000
çocukların belli huylar ve
01:22
with certain temperaments and talents;
23
82330
2000
yeteneklerle dünyaya geldiğini bilir;
01:24
it doesn't all come from the outside.
24
84330
2000
bu tamamiyle çevreden edinilmez.
01:27
Oh, and anyone who
25
87330
2000
Ah, ayrıca hem bir çocuk ve hem de bir evcil hayvan
01:29
has both a child and a house pet
26
89330
3000
sahibi olan herhangi biri,
01:32
has surely noticed that the child, exposed to speech,
27
92330
2000
konuşmaya maruz kalan çocuğun
01:34
will acquire a human language,
28
94330
2000
bir dil edineceğini
01:36
whereas the house pet won't,
29
96330
2000
ama bunun bir evcil hayvan için söz konusu olmayacağını elbette farkeder.
01:38
presumably because of some innate different between them.
30
98330
2000
muhtemelen çocuklar ve evcil hayvanlar arasındaki doğuştan gelen bazı farklılıklar yüzünden.
01:41
And anyone who's ever been
31
101330
2000
Ve heteroseksüel bir ilişki içindeki
01:43
in a heterosexual relationship knows that
32
103330
2000
herhangi biri,
01:45
the minds of men and the minds of women are not indistinguishable.
33
105330
2000
kadınların ve erkeklerin zihninin ayırt edilemez olmadığını bilir.
01:49
There are also, I think,
34
109330
2000
Sanırım,
01:51
increasing results from
35
111330
2000
aslında boş sayfalar olarak doğmadığımızı gösteren,
01:53
the scientific study of humans
36
113330
2000
ve her geçen gün artan
01:55
that, indeed, we're not born blank slates.
37
115330
2000
bilimsel araştırma sonuçları da var.
01:58
One of them, from anthropology,
38
118330
3000
Bunlardan biri, antropolojiden,
02:01
is the study of human universals.
39
121330
2000
İnsanoğlunun evrensel özellikleri çalışması.
02:03
If you've ever taken anthropology, you know that it's a --
40
123330
2000
Eğer daha önce antropoloji aldıysanız,
02:05
kind of an occupational
41
125330
2000
diğer egzotik kültürlerin nasıl olduğunu
02:07
pleasure of anthropologists to show
42
127330
2000
ve sözümona
02:09
how exotic other cultures can be,
43
129330
3000
herşeyin buradakinin tam tersi olduğu
02:12
and that there are places out there where, supposedly,
44
132330
2000
yerlerin varlığını göstermenin
02:14
everything is the opposite to the way it is here.
45
134330
2000
antropologlar için bir tür mesleki haz olduğunu bilirsiniz.
02:17
But if you instead
46
137330
2000
Ama bunun yerine
02:19
look at what is common to the world's cultures,
47
139330
4000
dünya kültürlerinde nelerin evrensel olduğuna bakarsanız
02:23
you find that there is an enormously rich set
48
143330
2000
son derece zengin bir takım davranışlar,
02:25
of behaviors and emotions
49
145330
3000
duygular ve dünyadaki altıbin küsur kültürün
02:28
and ways of construing the world
50
148330
2000
tümünde görülebilen
02:30
that can be found in all of the world's 6,000-odd cultures.
51
150330
3000
dünyayı ifade etme biçimleri bulacaksınız.
02:34
The anthropologist Donald Brown has tried to list them all,
52
154330
3000
Antropolog Donald Brown bunların tümünü listelemeyi deniyor
02:37
and they range from aesthetics,
53
157330
2000
ve bunlar estetikten
02:39
affection and age statuses
54
159330
3000
şefkat ve yaş statülerine,
02:42
all the way down to weaning, weapons, weather,
55
162330
3000
sütten kesmekten, silahlar, hava,
02:45
attempts to control, the color white
56
165330
2000
kontrol girişimleri, beyaz renk,
02:47
and a worldview.
57
167330
2000
ve dünya görüşüne kadar herşeyi içeriyor.
02:49
Also, genetics and neuroscience
58
169330
2000
Ayrıca genetik ve sinirbilim, her geçen gün
02:51
are increasingly showing that the brain
59
171330
2000
beynin içiçe geçmiş, çapraşık biçimde yapılandığını
02:53
is intricately structured.
60
173330
2000
gösteriyor.
02:56
This is a recent study by the neurobiologist Paul Thompson
61
176330
2000
Bu, nörobiyolog Paul Thompson
02:58
and his colleagues in which they --
62
178330
2000
ve meslektaşlarının yakın zamanda
03:00
using MRI --
63
180330
2000
MRI kullanarak yaptıkları ve
03:02
measured the distribution of gray matter --
64
182330
2000
insan çiftlerinden oluşan geniş bir örneklemde
03:05
that is, the outer layer of the cortex --
65
185330
3000
korteksin dış tabakasını oluşturan
03:08
in a large sample of pairs of people.
66
188330
3000
gri maddeyi ölçtükleri bir araştırma.
03:11
They coded correlations in the thickness
67
191330
3000
Bir temsili renk şeması kullanarak
03:15
of gray matter in different parts of the brain
68
195330
2000
beynin farklı bölgelerinde ‘gri madde’ki korelasyonları kodladılar.
03:17
using a false color scheme, in which
69
197330
3000
Bu temsili renk şemasında
03:20
no difference is coded as purple,
70
200330
3000
farklılık olmayan bölgeler mor ile kodlandı ve
03:23
and any color other than purple indicates
71
203330
2000
mor dışındaki tüm renkler
03:25
a statistically significant correlation.
72
205330
2000
anlamlı bir istatistiksel korelasyonu gösterdi.
03:27
Well, this is what happens when you pair people up at random.
73
207330
3000
Evet, bu insanları rastgele eşleştirdiğimizde ortaya çıkan durum.
03:30
By definition, two people picked at random
74
210330
3000
Doğası gereği, rastgele eşleştirilen iki insanın
03:33
can't have correlations in the distribution
75
213330
2000
korteksindeki ‘gri madde’, dağılımda
03:35
of gray matter in the cortex.
76
215330
3000
bir korelasyon yoktur.
03:38
This is what happens in people who share
77
218330
3000
Ve bu da, DNA’larının yarısı ortak insanlarda,
03:41
half of their DNA -- fraternal twins.
78
221330
3000
yani çift yumurta ikizlerinde görülen durum.
03:44
And as you can see, large amounts of the brain
79
224330
2000
Görebileceğiniz gibi, beynin büyük bir kısmı
03:46
are not purple, showing that if one person
80
226330
3000
mor değil; yani ikizlerden biri,
03:49
has a thicker bit of cortex
81
229330
3000
bu bölgede daha kalın bir kortekse sahipse
03:52
in that region, so does his fraternal twin.
82
232330
3000
onun çift yumurta ikizi de öyle.
03:55
And here's what happens if you
83
235330
3000
Ve bu da, tüm DNA’ları ortak olan
03:59
get a pair of people who share all their DNA --
84
239330
2000
iki kişiyi eşleştirdiğinizde ortaya çıkan durum;
04:01
namely, clones or identical twins.
85
241330
3000
yani, klonlar ya da tek yumurta ikizleri.
04:04
And you can see huge areas of cortex where there are
86
244330
4000
Korteksin çok geniş bir alanında
04:08
massive correlations in the distribution of gray matter.
87
248330
3000
Gri maddenin dağılımındaki yüksek korelasyonları görebilirsiniz.
04:11
Now, these aren't just
88
251330
2000
Bunlar,
04:13
differences in anatomy,
89
253330
2000
kulak memesinin biçimi gibi,
04:15
like the shape of your ear lobes,
90
255330
2000
sadece anatomik farklılıklar değil;
04:17
but they have consequences in thought and behavior
91
257330
4000
bu farklılıkların düşünce ve davranışlarda ortaya çıkan sonuçları var.
04:21
that are well illustrated in this famous cartoon by Charles Addams:
92
261330
4000
Aynen Charles Addams’ın ünlü karikatüründe gösterildiği gibi:
04:25
"Separated at birth, the Mallifert twins meet accidentally."
93
265330
4000
“Doğar doğmaz ayrılan Mallifert ikizleri tesadüfen karşılaşırlar.”
04:30
As you can see, there are two inventors
94
270330
2000
Gördüğünüz gibi, kucaklarında tamamiyle
04:32
with identical contraptions in their lap, meeting
95
272330
2000
aynı garip aletler olan iki mucit var
04:34
in the waiting room of a patent attorney.
96
274330
2000
ve bir patent ofisinin bekleme odasında karşılaşıyorlar.
04:36
Now, the cartoon is not such an exaggeration, because
97
276330
3000
Bu karton sadece bir abartıdan ibaret değil. Çünkü
04:39
studies of identical twins who were separated at birth
98
279330
3000
doğar doğmaz ayrılan ve
04:42
and then tested in adulthood
99
282330
2000
yetişkinliklerinde test edilen tek yumurta ikizleriyle yapılan çalışmalar,
04:44
show that they have astonishing similarities.
100
284330
3000
onların şaşırtıcı benzerliklerini gösteriyor.
04:47
And this happens in every pair of identical twins
101
287330
3000
Ve bu durum doğar doğmaz ayrılan tek yumurta ikizleriyle yapılan
04:50
separated at birth ever studied --
102
290330
2000
her çalışmada görülürken,
04:52
but much less so with fraternal twins separated at birth.
103
292330
3000
doğar doğmaz ayrılan çift yumurta ikizlerinde benzerlikler daha azdır.
04:55
My favorite example is a pair of twins,
104
295330
3000
Benim favori örneğim şu: ikizlerden biri
04:58
one of whom was brought up
105
298330
2000
Almanya’da Nazi bir ailede
05:00
as a Catholic in a Nazi family in Germany,
106
300330
4000
bir katolik olarak büyütülüyor,
05:04
the other brought up in a Jewish family in Trinidad.
107
304330
3000
diğeri ise Trinidad’da bir Yahudi ailede yetiştiriliyor.
05:08
When they walked into the lab in Minnesota,
108
308330
2000
Minnesota’da bir laboratuvarda burun buruna geldiklerinde,
05:10
they were wearing identical navy blue shirts with epaulettes;
109
310330
3000
ikisi de tıpatıp aynı denizci mavisi, apoletli gömlekler giyiyor,
05:13
both of them liked to dip buttered toast in coffee,
110
313330
3000
ikisi de tereyağlı tostlarını kahveye banıyorlar,
05:16
both of them kept rubber bands around their wrists,
111
316330
4000
bileklerine lastik bileklikler takıyorlar,
05:20
both of them flushed the toilet before using it as well as after,
112
320330
3000
tuvalete girdikten sonra olduğu gibi girmeden önce de sifonu çekiyorlar
05:23
and both of them liked to surprise people
113
323330
3000
ve her ikisi de kalabalık asansörlerde hapşırarak insanları şaşırtıp
05:26
by sneezing in crowded elevators to watch them jump.
114
326330
4000
onların havaya zıplamalarını izlemeyi seviyorlardı.
05:30
Now --
115
330330
2000
Şimdi --
05:32
the story might seem to good to be true,
116
332330
2000
hikaye fazlasıyla iyi görünebilir,
05:34
but when you administer
117
334330
2000
ama bu kişilere
05:36
batteries of psychological tests,
118
336330
3000
psikolojik testler uyguladığınızda
05:39
you get the same results -- namely,
119
339330
2000
aynı sonuçları alıyorsunuz -- yani
05:41
identical twins separated at birth show
120
341330
2000
doğar doğmaz ayrılan tek yumurta ikizleri
05:43
quite astonishing similarities.
121
343330
2000
son derece şaşırtıcı benzerlikler gösteriyorlar.
05:45
Now, given both the common sense
122
345330
2000
Şimdi hem sağduyuyu
05:47
and scientific data
123
347330
2000
hem de boş levha doktrinini sorgulamaya çağıran bilimsel verileri
05:49
calling the doctrine of the blank slate into question,
124
349330
2000
hesaba kattığımızda;
05:51
why should it have been such an appealing notion?
125
351330
3000
hala neden böyle cazip bir kavram var?
05:54
Well, there are a number of political reasons why people have found it congenial.
126
354330
3000
Evet, insanların bu doktrini hoş bulması için pek çok politik neden var.
05:57
The foremost is that if we're blank slates,
127
357330
3000
En önde geleni şu; eğer bizler boş sayfalar olarak doğduysak
06:00
then, by definition, we are equal,
128
360330
2000
öyleyse, doğal olarak, eşitiz,
06:02
because zero equals zero equals zero.
129
362330
2000
çünkü sıfır eşittir sıfır, eşittir sıfır, eşittir sıfır.
06:05
But if something is written on the slate,
130
365330
2000
Ama eğer sayfada yazılı bir şeyler varsa
06:07
then some people could have more of it than others,
131
367330
2000
öyleyse bazı insanlar diğerlerinden daha fazlasına sahip olabilir
06:09
and according to this line of thinking, that would justify
132
369330
2000
ve bu düşünce biçimine göre, bu durum
06:11
discrimination and inequality.
133
371330
3000
ayrımcılığı ve eşitsizliği haklı çıkaracaktır.
06:14
Another political fear of human nature
134
374330
3000
İnsan doğasına karşı duyulan bir başka politik korku ise
06:17
is that if we are blank slates,
135
377330
2000
eğer boş sayfalar olarak doğduysak
06:19
we can perfect mankind --
136
379330
2000
mükemmel insanlığı oluşturabileceğimiz --
06:21
the age-old dream of the perfectibility of our species
137
381330
3000
yani yüzyılların hayali olan türümüzün mükemmelliğini
06:24
through social engineering.
138
384330
2000
sosyal mühendislik aracılığıyla oluşturmak.
06:26
Whereas, if we're born with certain instincts,
139
386330
2000
Fakat eğer belli içgüdülerle dünyaya geliyorsak
06:28
then perhaps some of them might condemn us
140
388330
2000
bunların bazıları bizi
06:30
to selfishness, prejudice and violence.
141
390330
3000
bencillik, önyargı ve şiddete mahkum edebilir.
06:34
Well, in the book, I argue that these are, in fact, non sequiturs.
142
394330
3000
Kitapta bunların mantıksız sonuçlar olduğunu ileri sürüyorum.
06:38
And just to make a long story short:
143
398330
2000
Bu uzun hikayeyi sadece özetlemek gerekirse:
06:40
first of all, the concept of fairness
144
400330
2000
Öncelikle adalet kavramı,
06:42
is not the same as the concept of sameness.
145
402330
3000
‘aynı’lık kavramıyla aynı şey değildir.
06:45
And so when Thomas Jefferson wrote
146
405330
2000
Ve bu durumda, Thomas Jefferson
06:47
in the Declaration of Independence,
147
407330
2000
Bağımsızlık Bildirgesi'nde
06:49
"We hold these truths to be self-evident,
148
409330
2000
“Biz şu gerçeklerin açık olduğu görüşündeyiz:
06:51
that all men are created equal,"
149
411330
3000
bütün insanlar eşit yaratılmışlardır” derken
06:54
he did not mean "We hold these truths to be self-evident,
150
414330
2000
“Biz şu gerçeklerin açık olduğu görüşündeyiz:
06:56
that all men are clones."
151
416330
3000
bütün insanlar birbirinin klonudur” demek istememiştir.
06:59
Rather, that all men are equal in terms of their rights,
152
419330
3000
Daha ziyade, tüm insanlar hakları bakımından eşittirler,
07:02
and that every person ought to be treated
153
422330
3000
her bir kişiye, bir birey olarak muamale edilmeli ve
07:05
as an individual, and not prejudged
154
425330
2000
ait olabilecekleri belli bir grubun
07:07
by the statistics of particular groups
155
427330
2000
istatistiksel genellemelerine dayanarak
07:09
that they may belong to.
156
429330
3000
önyargıyla yaklaşılmamalıdır, demektedir.
07:12
Also, even if we were born
157
432330
2000
Ayrıca eğer belli başlı
07:14
with certain ignoble motives,
158
434330
2000
berbat güdülerle doğmuş olsak bile
07:16
they don't automatically lead to ignoble behavior.
159
436330
3000
bunlar bizi otomatik olarak berbat davranışlara yöneltmez.
07:19
That is because the human mind
160
439330
2000
Çünkü insan aklı,
07:21
is a complex system with many parts,
161
441330
2000
çok parçalı, karmaşık bir sistemdir
07:23
and some of them can inhibit others.
162
443330
3000
ve bu parçaların bazıları diğerlerini engeller.
07:26
For example, there's excellent reason to believe
163
446330
3000
Örneğin; esas itibariyle tüm insanların
07:29
that virtually all humans are born with a moral sense,
164
449330
3000
bir ahlak duygusuyla dünyaya geldiklerine ve
07:33
and that we have cognitive abilities that allow us
165
453330
3000
tarihten ders almamıza izin veren bilişsel yeteneklerimiz olduğuna
07:36
to profit from the lessons of history.
166
456330
2000
inanmak için mükemmel nedenler var.
07:38
So even if people did have impulses
167
458330
2000
Öyleyse, insanların bencilliğe ya da
07:40
towards selfishness or greed,
168
460330
2000
açgözlülüğe yönelik dürtüleri olsa bile
07:42
that's not the only thing in the skull,
169
462330
2000
bu, kafatasının içindeki tek şey değil
07:44
and there are other parts of the mind that can counteract them.
170
464330
2000
ve aklın bunlara karşı koyan diğer parçaları var.
07:47
In the book, I
171
467330
2000
Kitapta,
07:49
go over controversies such as this one,
172
469330
2000
Bunun gibi anlaşmazlıklar
07:51
and a number of other hot buttons,
173
471330
3000
ve daha pek çok infial yaratan mesele,
07:54
hot zones, Chernobyls, third rails, and so on --
174
474330
3000
sıcak bölgeler, Çernobilin radyasyonlu toprakları, elektrikli raylar üzerinde yürüyorum,
07:57
including the arts, cloning, crime,
175
477330
2000
-ki bunlar sanat, klonlama, suç,
07:59
free will, education, evolution,
176
479330
2000
özgür irade, eğitim, evrim,
08:01
gender differences, God, homosexuality,
177
481330
3000
cinsiyet farklılıkları, Tanrı, homoseksüellik,
08:04
infanticide, inequality, Marxism, morality,
178
484330
2000
bebek öldürme, eşitsizlik, Marksizm, ahlak,
08:06
Nazism, parenting, politics,
179
486330
2000
Nazizm, ebeveynlik, politika,
08:08
race, rape, religion, resource depletion,
180
488330
2000
ırk, din, kaynak tüketimi,
08:10
social engineering, technological risk and war.
181
490330
3000
sosyal mühendislik, teknolojik risk ve savaş konularını içeriyor.
08:13
And needless to say, there were certain risks
182
493330
2000
Ve tabii ki, bu konuları ele almanın
08:15
in taking on these subjects.
183
495330
3000
belli riskleri vardı.
08:19
When I wrote a first draft of the book,
184
499330
3000
Kitabın ilk taslağını yazdığımda
08:22
I circulated it to a number of colleagues for comments,
185
502330
2000
değerlendirmeleri için bunu pek çok meslektaşıma gönderdim
08:24
and here are some of
186
504330
3000
ve işte
08:27
the reactions that I got:
187
507330
2000
aldığım tepkilerden bazıları:
08:29
"Better get a security camera for your house."
188
509330
3000
“Evine bir güvenlik kamerası taktırsan iyi edersin”
08:33
"Don't expect to get any more awards, job offers
189
513330
3000
“Bundan böyle ödüller, iş teklifleri ya da
08:36
or positions in scholarly societies."
190
516330
2000
akademik topluluklarda yer almayı bekleme”
08:39
"Tell your publisher not to list your hometown
191
519330
2000
“Yayıncına yazar biyografinde
08:41
in your author bio."
192
521330
3000
memleketini yazmamasını söyle”
08:44
"Do you have tenure?"
193
524330
2000
“Akademik ünvanın var mı?”
08:46
(Laughter)
194
526330
2000
-
08:48
Well, the book came out in October,
195
528330
2000
Evet, kitap Ekim ayında yayımlandı
08:50
and nothing terrible has happened.
196
530330
3000
ve korkunç bir şey olmadı.
08:55
I -- I like --
197
535330
3000
Ben... sanki...
08:58
There was indeed reason to be nervous,
198
538330
2000
Aslında gergin olmak için neden vardı
09:00
and there were moments in which I did feel nervous,
199
540330
2000
Ve davranış bilimlerinde
09:02
knowing the history
200
542330
2000
tartışmalı bir tarafta olan
09:04
of what has happened to people
201
544330
2000
ya da rahatsızlık verici bulgular keşfeden insanlara
09:06
who've taken controversial stands
202
546330
2000
ne olduğuna dair tarihi bilen
09:08
or discovered disquieting findings
203
548330
3000
biri olarak,
09:11
in the behavioral sciences.
204
551330
2000
gergin hissettiğim anlar oldu.
09:13
There are many cases, some of which I talk about in the book,
205
553330
3000
Pek çok olayda - ki bazılarından kitapta da söz ediyorum,
09:16
of people who have been slandered, called Nazis,
206
556330
4000
ihtilaflı bulguları tartıştığı için iftira atılan, Nazi diye adlandırılan,
09:20
physically assaulted, threatened with criminal prosecution
207
560330
3000
fiziksel saldırıya maruz kalan,
09:23
for stumbling across or arguing
208
563330
3000
cezai kovuşturmaya uğrayan,
09:27
about controversial findings.
209
567330
2000
insanlar var.
09:30
And you never know when you're going to
210
570330
2000
Ve bu bubi tuzaklarından biriyle
09:32
come across one of these booby traps.
211
572330
2000
ne zaman karşılaşacağınızı asla bilemezsiniz.
09:34
My favorite example is a pair of psychologists
212
574330
2000
Favori örneğim; solaklarla araştırma yapan
09:36
who did research on left-handers,
213
576330
3000
ve solakların hastalıklara, kazalara
09:39
and published some data showing that left-handers are, on average,
214
579330
3000
daha yatkın olduklarını ve
09:42
more susceptible to disease, more prone to accidents
215
582330
3000
yaşam sürelerinin daha kısa olduğunu gösteren bazı bulgular
09:45
and have a shorter lifespan.
216
585330
2000
yayınlayan bir çift psikolog.
09:47
It's not clear, by the way, since then,
217
587330
2000
Bu arada, o zamandan beri
09:49
whether that is an accurate generalization,
218
589330
3000
bu genellemenin doğru olup olmadığı belirsiz,
09:52
but the data at the time seemed to support that.
219
592330
3000
ama o dönemdeki veriler bu genellemeyi desteklemekteydi.
09:55
Well, pretty soon they were barraged
220
595330
2000
Neyse, çok kısa bir süre içinde
09:57
with enraged letters,
221
597330
3000
ölüm tehditleri içeren öfkeli mektuplarla
10:00
death threats,
222
600330
2000
yaylım ateşine tutuldular,
10:02
ban on the topic in a number of scientific journals,
223
602330
3000
kızgın solaklar ve
10:05
coming from irate left-handers
224
605330
3000
destekçileri tarafından
10:08
and their advocates,
225
608330
2000
pek çok bilimsel dergide yasaklandılar
10:10
and they were literally afraid to open their mail
226
610330
3000
ve istemeyerek neden oldukları
10:13
because of the venom and vituperation
227
613330
3000
kin ve nefret yüzünden
10:16
that they had inadvertently inspired.
228
616330
3000
gerçekten mektuplarını açmaya korkar oldular.
10:19
Well,
229
619330
2000
Evet,
10:21
the night is young, but the book has been out
230
621330
2000
gece yeni başlıyor ama
10:23
for half a year,
231
623330
2000
kitap altı aydır piyasada
10:25
and nothing terrible has happened.
232
625330
2000
ve korkunç bir şey olmadı.
10:27
None of the dire professional consequences
233
627330
2000
Dehşet verici profesyonel sonuçlardan
10:29
has taken place --
234
629330
2000
hiçbiri olmadı --
10:31
I haven't been
235
631330
2000
Cambridge kentinden
10:33
exiled from the city of Cambridge.
236
633330
3000
sürgün edilmedim.
10:36
But what I wanted to talk about
237
636330
2000
Ama sözünü etmek istediğim,
10:38
are two of these hot buttons
238
638330
3000
“Boş Sayfa”nın aldığı
10:41
that have aroused the strongest response
239
641330
4000
80 küsur eleştiri yazısında
10:45
in the 80-odd reviews
240
645330
2000
en güçlü tepkiyi alan,
10:47
that The Blank Slate has received.
241
647330
3000
infial yaratan iki mesele.
10:50
I'll just put that list up for a few seconds,
242
650330
3000
Birkaç saniyelğine bunların hangi meseleler olmadığını sıralayacağım
10:53
and see if you can guess which two
243
653330
2000
ve bakalım, --
10:55
-- I would estimate that probably two of these topics
244
655330
2000
-- tahminimce radyo röportajları ve
10:57
inspired probably 90 percent
245
657330
3000
çeşitli eleştirilerdeki
11:00
of the reaction in the various reviews
246
660330
3000
tepkilerin yüzde doksanına
11:03
and radio interviews.
247
663330
2000
neden olan bu iki meseleyi tahmin edebilecek misiniz?
11:05
It's not violence and war,
248
665330
2000
Bu iki mesele, şiddet ve savaş değil,
11:07
it's not race, it's not gender,
249
667330
2000
ırk ve cinsiyet değil,
11:09
it's not Marxism, it's not Nazism.
250
669330
3000
Marksizm ve Nazizm değil.
11:12
They are: the arts and parenting.
251
672330
3000
Bu iki mesele, sanat ve ebeveynlik.
11:15
(Laughter)
252
675330
2000
-
11:17
So let me tell you what
253
677330
2000
İzninizle, bu hiddetli karşılığı
11:19
aroused such irate responses,
254
679330
2000
neyin harekete geçirdiğini söyleyeyim
11:21
and I'll let you decide if whether they --
255
681330
3000
ve bu iddiaların gerçekten acımasızca olup olmadığına
11:24
the claims are really that outrageous.
256
684330
2000
karar vemeyi size bırakacağım.
11:26
Let me start with the arts.
257
686330
3000
Sanatla başlayayım.
11:29
I note that among the long list of human universals
258
689330
2000
Birkaç slayt önce sunduğum
11:31
that I presented a few slides ago
259
691330
3000
insanların evrensel özellikleri listesinde
11:34
are art.
260
694330
2000
sanata işaret ediyorum.
11:36
There is no society ever discovered
261
696330
3000
Bugüne kadar dünyanın en uzak köşesinde bile
11:39
in the remotest corner of the world that has not had something
262
699330
3000
keşfedilmiş hiçbir toplum yoktur ki,
11:42
that we would consider the arts.
263
702330
3000
sanat olarak değerlendireceğimiz birşeye sahip olmasın.
11:46
Visual arts -- decoration of surfaces and bodies --
264
706330
2000
Görsel sanatlar – yüzeylerin ve bedenlerin süslenmesi --
11:48
appears to be a human universal.
265
708330
2000
insanlığın bir evrensel bir özelliği olarak ortaya çıkar.
11:50
The telling of stories, music,
266
710330
2000
Tüm kültürlerde varolan
11:52
dance, poetry -- found in all cultures,
267
712330
3000
hikayeler anlatmak, müzik, dans, şiir,
11:55
and many of the motifs and themes
268
715330
3000
sanatsal tema ve motiflerin pek çoğu
11:58
that
269
718330
3000
-- ki bunlar
12:01
give us pleasure in the arts
270
721330
2000
bize sanatta haz veren şeylerdir,
12:03
can be found in all human societies:
271
723330
3000
tüm insan topluluklarında bulunabilir:
12:07
a preference for symmetrical forms,
272
727330
3000
Simetrik formların tercih edilmesi,
12:10
the use of repetition and variation,
273
730330
2000
tekrarlama ve tasrifin kullanımı,
12:12
even things as specific as the fact
274
732330
2000
hatta dünyadaki tüm şiirlerde olabilecek
12:14
that in poetry all over the world,
275
734330
2000
kadar karakteristik şeyler;
12:16
you have lines that are very close
276
736330
3000
yaklaşık üç saniyelik uzunlukta,
12:19
to three seconds long, separated by pauses.
277
739330
3000
duraklarla birbirinden ayrılan dizeleriniz vardır.
12:22
Now, on the other hand,
278
742330
2000
Şimdi, öte yandan,
12:24
in the second half of the 20th century,
279
744330
2000
yirminci yüzyılın ikinci yarısında,
12:26
the arts are frequently said to be in decline.
280
746330
3000
sık sık sanatın inişte olduğu söylenir.
12:29
And I have a collection,
281
749330
2000
Ve elimde bir derleme var,
12:31
probably 10 or 15 headlines, from highbrow magazines
282
751330
3000
Entelektüel dergilerden,
12:34
deploring the fact that
283
754330
2000
günümüzde sanatın inişte olduğunu onaylamayan
12:36
the arts are in decline in our time.
284
756330
3000
muhtemelen 10 ya da 15 başlık.
12:39
I'll give you a couple of representative quotes:
285
759330
3000
Size birkaç örnek alıntı sunacağım:
12:42
"We can assert with some confidence that our own period is
286
762330
2000
“Şunu ileri sürebiliriz ki; dönemimiz,
12:44
one of decline, that the standards of culture are lower
287
764330
3000
kültür standartlarının elli yıl öncekine göre düştüğü iniş dönemlerinden biridir
12:47
than they were 50 years ago, and that the evidences of this decline
288
767330
3000
ve bu düşüşün kanıtları
12:50
are visible in every department of human activity."
289
770330
3000
insan faaliyetlerinin her kademesinde görülebilir durumda.”
12:53
That's a quote from T. S. Eliot, a little more than 50 years ago.
290
773330
3000
Bu alıntı, T. S. Eliot’dan. Yaklaşık elli yıl öncesinden.
12:56
And a more recent one:
291
776330
2000
Ve daha yakın tarihli olan:
12:58
"The possibility of sustaining high culture in our time
292
778330
2000
“Zamanımızda, yüksek kültürün sürüdürülmesi olasılığı,
13:00
is becoming increasing problematical.
293
780330
3000
gitgide zorlaşmaktadır.
13:03
Serious book stores are losing their franchise,
294
783330
2000
önemli kitabevleri satış yetkilerini kaybediyorlar,
13:05
nonprofit theaters are surviving primarily
295
785330
2000
kar amacı gütmeyen tiyatrolar
13:07
by commercializing their repertory,
296
787330
2000
repertuarlarını ticarileştirerek hayatta kalıyorlar,
13:09
symphony orchestras are diluting their programs,
297
789330
2000
senfoni orkestraları programlarını hafifletiyorlar,
13:11
public television is increasing its dependence
298
791330
2000
kamu televizyonunun İngiliz durum komedilerinin tekrarlarına
13:13
on reruns of British sitcoms,
299
793330
3000
bağımlılığı gitgide artıyor,
13:16
classical radio stations are dwindling,
300
796330
2000
klasik (müzik) radyo istasyonları gittikçe azalıyor,
13:18
museums are resorting to blockbuster shows, dance is dying."
301
798330
2000
müzeler hasılat yapan şovlara başvuruyorlar, dans ölüyor.”
13:20
That's from Robert Brustein,
302
800330
2000
Bu, Robert Brustein’dan,
13:22
the famous drama critic and director,
303
802330
3000
ünlü drama eleştirmeni ve yönetmen,
13:25
in The New Republic about five years ago.
304
805330
3000
yaklaşık beş yıl önceki New Republic’ten.
13:28
Well, in fact, the arts are not in decline.
305
808330
3000
Evet, aslında sanat inişte değil.
13:31
I don't think this will as a surprise to anyone in this room,
306
811330
3000
Bunun bu salondaki kimse için sürpriz olacağını sanmıyorum,
13:34
but by any standard
307
814330
2000
ama bir standarda göre,
13:36
they have never been flourishing
308
816330
2000
bunlar asla büyük ölçüde
13:38
to a greater extent.
309
818330
2000
gelişmekte değilller.
13:40
There are, of course, entirely new art forms
310
820330
3000
Elbette tamamiyle yeni sanat formları
13:43
and new media, many of which you've heard
311
823330
2000
ve pek çoğunuzun şu birkaç gün içinde
13:45
over these few days.
312
825330
3000
duyduğunuz yeni medya var.
13:48
By any economic standard,
313
828330
2000
Herhangi bir ekonomik standarda göre,
13:50
the demand for art of all forms
314
830330
3000
tüm sanat formlarına olan talep
13:53
is skyrocketing,
315
833330
2000
fırlıyor,
13:55
as you can tell from the price of opera tickets,
316
835330
2000
bunu, opera bilet fiyatlarından tutun
13:57
by the number of books sold,
317
837330
2000
kitap satış rakamlarına
13:59
by the number of books published,
318
839330
2000
yayınlanan kitap sayısına,
14:01
the number of musical titles released,
319
841330
3000
piyasaya çıkan müzikal sayısına,
14:04
the number of new albums and so on.
320
844330
2000
yeni albüm sayısına ve benzeri şeylere dayanarak söyleyebilirsiniz.
14:07
The only grain of truth to this
321
847330
2000
Sanatın düşüşte olduğu yakınmasının
14:09
complaint that the arts are in decline
322
849330
2000
gerçeklik tanecikleri
14:11
come from three spheres.
323
851330
4000
üç katmandan geliyor.
14:15
One of them is in elite art since the 1930s --
324
855330
3000
Bunlardan biri, 1930’lardan beri elit sanatta --
14:18
say, the kinds of works performed
325
858330
2000
örneğin;
14:20
by major symphony orchestras,
326
860330
2000
repertuarının çoğu 1930 öncesine dayalı
14:22
where most of the repertory is before 1930,
327
862330
3000
büyük senfoni orkestraları tarafından icra edilen
14:26
or the works shown in
328
866330
2000
ya da
14:28
major galleries and prestigious museums.
329
868330
3000
büyük galeriler ve prestijli müzelerde sergilenen çalışmalar.
14:32
In literary criticism and analysis,
330
872330
2000
Edebi eleştiriler ve analizlerde…
14:34
probably 40 or 50 years ago,
331
874330
2000
Muhtemelen kırk ya da elli yıl önce,
14:36
literary critics were a kind of cultural hero;
332
876330
3000
edebi eleştiriler bir tür kültürel kahramandı;
14:39
now they're kind of a national joke.
333
879330
2000
şimdi ise sadece bir tür ulusal fıkra.
14:41
And the humanities and arts programs
334
881330
3000
Ve üniversitelerde, beşeri ilimler ve sanat programları...
14:44
in the universities, which by many measures,
335
884330
2000
pek çok ölçüme göre
14:46
indeed are in decline.
336
886330
2000
aslında düşüşte.
14:48
Students are staying away in droves,
337
888330
2000
Öğrenciler grup olarak olarak bunlardan uzak duruyor,
14:50
universities are disinvesting
338
890330
2000
üniversiteler sanat ve beşeri ilimlere
14:52
in the arts and humanities.
339
892330
2000
yatırım yapmıyor.
14:54
Well, here's a diagnosis.
340
894330
3000
Evet, işte bir teşhis.
14:57
They didn't ask me, but by their own admission,
341
897330
2000
Bana sormadılar, ama kendi itiraflarına göre,
14:59
they need all the help that they can get.
342
899330
3000
alabilecekleri tüm yardımlara ihtiyaçları var.
15:02
And I would like to suggest that it's not a coincidence
343
902330
2000
Ve şunu belirtmek isterim ki;
15:04
that this supposed decline
344
904330
2000
elit sanat ve sanat eleştirisindeki bu sözümona düşüşün
15:06
in the elite arts and criticism
345
906330
3000
insan doğasının yaygın biçimde inkar edildiği
15:09
occurred in the same point in history in which
346
909330
2000
bir tarihin aynı noktasında
15:11
there was a widespread denial of human nature.
347
911330
3000
olması bir rastlantı değil.
15:14
A famous quotation can be found --
348
914330
2000
Ünlü bir alıntı, --
15:16
if you look on the web, you can find it in
349
916330
2000
Web'de bakarsanız, bunu
15:18
literally scores
350
918330
2000
temel İngilizce programlarının
15:20
of English core syllabuses --
351
920330
3000
edebi değerlendirmelerinde bulabilirsiniz --
15:23
"In or about December 1910,
352
923330
3000
“Aralık 1910’da,
15:26
human nature changed."
353
926330
2000
insan doğası değişti.”
15:28
A paraphrase of a quote by Virginia Woolf,
354
928330
3000
Virgina Wolff’dan bir alıntı
15:31
and there's some debate
355
931330
2000
ve bundan tam olarak ne kastettiği üzerine
15:33
as to what she actually meant by that.
356
933330
2000
bazı tartışmalar var.
15:35
But it's very clear, looking at these syllabuses,
357
935330
2000
Fakat bu programlara bakıldığında şu çok açıktır;
15:37
that -- it's used now
358
937330
2000
-- bu şimdi,
15:39
as a way of saying that all forms
359
939330
4000
yüzyıllardır ya da bin yıllardır süregelen
15:43
of appreciation of art
360
943330
2000
tüm sanat formlarının değerinin
15:45
that were in place for centuries, or millennia,
361
945330
4000
yirminci yüzyılda bir kenara atıldığını söylemenin
15:49
in the 20th century were discarded.
362
949330
3000
bir yolu olarak kullanılır.
15:52
The beauty and pleasure in art --
363
952330
2000
Sanattaki güzellik ve hazzın --
15:54
probably a human universal --
364
954330
2000
ki bu muhtemelen evrensel --
15:56
were -- began to be considered saccharine,
365
956330
2000
sahte, kitsch ya da ticari
15:58
or kitsch, or commercial.
366
958330
3000
olduğu düşünülmeye başlandı.
16:01
Barnett Newman had a famous quote that "the impulse of modern art
367
961330
3000
Barnette Newman’ın, modern sanat dürtüsünün
16:04
is the desire to destroy beauty" --
368
964330
3000
burjuva ve bayağı olarak düşünülen güzellik kavramını yıkmak
16:07
which was considered bourgeois or tacky.
369
967330
3000
olduğunu belirten ünlü bir sözü var.
16:10
And here's just one example.
370
970330
2000
İşte bir örnek.
16:12
I mean, this is perhaps a representative example
371
972330
3000
Yani, bu belki onbeşinci yüzyıldaki
16:15
of the visual depiction of the female form
372
975330
3000
kadın formunun görsel tasvirinin
16:18
in the 15th century;
373
978330
2000
sadece temsili bir örneği.
16:20
here is a representative example
374
980330
2000
İşte yirminci yüzyıldaki kadın formunun tasviri için
16:22
of the depiction of the female form in the 20th century.
375
982330
3000
temsili bir örnek.
16:26
And, as you can see, there -- something has changed
376
986330
2000
Ve görebileceğiniz gibi,
16:28
in the way the elite arts
377
988330
2000
elit sanatın duyulara hitap etme yolunda
16:30
appeal to the senses.
378
990330
2000
bir şeyler değişti.
16:32
Indeed, in movements of modernism
379
992330
2000
Aslında modernizm ve
16:34
and post-modernism,
380
994330
2000
Post-modernizm hareketlerinde
16:36
there was visual art without beauty,
381
996330
2000
güzellik olmaksızın görsel sanatlar,
16:38
literature without narrative and plot,
382
998330
2000
anlatı ve tema olmaksızın edebiyat,
16:40
poetry without meter and rhyme,
383
1000330
2000
ölçü ve uyak olmaksızın şiir
16:42
architecture and planning without ornament,
384
1002330
2000
süsleme, ölçek, yeşil alan ve doğal ışık
16:44
human scale, green space and natural light,
385
1004330
3000
olmaksızın mimari ve planlama,
16:47
music without melody and rhythm,
386
1007330
2000
melodi ve ritim olmaksızın müzik
16:49
and criticism without clarity,
387
1009330
2000
ve açıklık, estetiğe yönelik dikkat ve insanlık durumuna ilişkin içgörü
16:51
attention to aesthetics and insight into the human condition.
388
1011330
3000
olmaksızın eleştiri vardı.
16:54
(Laughter)
389
1014330
2000
(Gülüşmeler)
16:56
Let me give just you an example to back up that last statement.
390
1016330
3000
İzninizle, bu son cümleyi desteklemek için bir örnek vereyim.
16:59
But here, there -- one of the most famous literary
391
1019330
2000
Ama burada, zamanımızın en ünlü
17:01
English scholars of our time
392
1021330
2000
edebiyat alimlerinden
17:03
is the Berkeley professor,
393
1023330
2000
Berkeley profesörü,
17:05
Judith Butler.
394
1025330
2000
Judith Butler var.
17:07
And here is an example of
395
1027330
2000
Ve işte
17:09
one of her analyses:
396
1029330
3000
onun analizlerinden bir örnek:
17:12
"The move from a structuralist account in which capital
397
1032330
2000
Güç ilişkilerinin tekrara tabi olduğu hegemonya görüşüne
17:14
is understood to structure social relations
398
1034330
2000
nispeten eşteş biçimde sermayeyi sosyal ilişkileri yapılandırmak
17:16
in relatively homologous ways
399
1036330
2000
olarak anlayan yapısalcı görüşten hareketle
17:18
to a view of hegemony in which power relations are subject to repetition,
400
1038330
3000
birleşme ve yeni ifade biçimleri
17:21
convergence and rearticulation
401
1041330
2000
yapı fikrine zamansallık sorununu getirdi ve
17:23
brought the question of temporality into the thinking of structure,
402
1043330
3000
yapısal bütünlükleri teorik nesneler olarak
17:26
and marked a shift from the form of Althusserian theory
403
1046330
2000
alan Althuserci kuramın
17:28
that takes structural totalities as theoretical objects ..."
404
1048330
3000
formundan bir kaymaya damgasını vurdu...”
17:31
Well, you get the idea.
405
1051330
3000
Evet, fikri anlıyorsunuz.
17:34
By the way, this is one sentence --
406
1054330
2000
Bu arada, bu bir cümle --
17:36
you can actually parse it.
407
1056330
3000
bunu daha detaylı çözümleyebilirsiniz.
17:40
Well, the argument in "The Blank Slate"
408
1060330
2000
Evet, “Boş Sayfa”daki argüman,
17:42
was that elite art and criticism
409
1062330
2000
yirminci yüzyıldaki
17:44
in the 20th century,
410
1064330
2000
elit sanat ve eleştirinin,
17:46
although not the arts in general,
411
1066330
2000
genel olarak tüm sanatlar değilse de,
17:48
have disdained beauty, pleasure,
412
1068330
2000
güzelliği, hazzı,
17:50
clarity, insight and style.
413
1070330
3000
netliği, içgörü ve stili küçümsediği idi.
17:53
People are staying away from elite art and criticism.
414
1073330
3000
İnsanlar, elit sanat ve eleştiriden uzak duruyorlar.
17:57
What a puzzle -- I wonder why.
415
1077330
2000
Ne karmaşa – acaba neden?
18:00
Well, this turned out to be probably
416
1080330
2000
Neyse, bu muhtemelen kitaptaki
18:02
the most controversial claim in the book.
417
1082330
2000
en tartışmalı iddialardan birine dönüştü.
18:04
Someone asked me whether I stuck it in
418
1084330
2000
Birisi bana, bu konuya saplanmamın sebebinin
18:06
in order to deflect ire
419
1086330
3000
cinsiyet, Nazizm, ırk ve benzeri tartışmalar sonucu
18:09
from discussions of gender and Nazism
420
1089330
2000
ortaya çıkacak öfkeyi saptırmak olup olmadığını sordu
18:12
and race and so on. I won't comment on that.
421
1092330
3000
Buna yorum yapmayacağım.
18:16
But it certainly inspired
422
1096330
3000
Ama bu kesinlikle
18:19
an energetic reaction
423
1099330
3000
pek çok üniversite profesöründen
18:22
from many university professors.
424
1102330
3000
güçlü bir tepkiye neden oldu.
18:25
Well, the other hot button is parenting.
425
1105330
3000
Evet, diğer sıcak konu ise ebeveynlik.
18:28
And the starting point is the -- for that discussion
426
1108330
3000
Ve başlangıç noktası,
18:31
was the fact that we have all
427
1111330
2000
Hepimizin
18:33
been subject to the advice
428
1113330
2000
ebeveynlik sanayii merkezinin
18:35
of the parenting industrial complex.
429
1115330
3000
öğütlerine maruz kalmamız.
18:38
Now, here is -- here is a
430
1118330
2000
İşte -- işte
18:40
representative quote from a besieged mother:
431
1120330
3000
etrafı kuşatılmış bir anneden temsili bir alıntı:
18:43
"I'm overwhelmed with parenting advice.
432
1123330
2000
“Ebeveynlik öğütlerinden bunaldım.
18:45
I'm supposed to do lots of physical activity with my kids
433
1125330
2000
Çocuklarımla çok fazla fiziksel aktivitede bulunmalıyım,
18:47
so I can instill in them a physical fitness habit
434
1127330
3000
böylece sağlıklı yetişkinler olarak büyümeleri için
18:50
so they'll grow up to be healthy adults.
435
1130330
2000
onlara spor yapma alışkanlığını aşılayabilirim.
18:52
And I'm supposed to do all kinds of intellectual play
436
1132330
2000
Ve her türlü zeka oyununu oynamam isteniyor,
18:54
so they'll grow up smart.
437
1134330
2000
böylece akıllı olacaklar.
18:56
And there are all kinds of play -- clay for finger dexterity,
438
1136330
3000
Ve her nevi oyun var – el becerileri için hamurlar,
18:59
word games for reading success, large motor play,
439
1139330
3000
okuma becerisi için sözcük oyunları, kaba motor becerileri oyunları,
19:02
small motor play. I feel like I could devote my life
440
1142330
2000
ince motor becerileri oyunları. Hayatımı çocuklarımla
19:04
to figuring out what to play with my kids."
441
1144330
3000
ne oynayacağımı bulmaya adamışım gibi hissediyorum”
19:07
I think anyone who's recently been a parent can sympathize
442
1147330
2000
Sanırım, yakınlarda anne-baba olmuş herkes
19:09
with this mother.
443
1149330
3000
bu anneye katılacaktır.
19:12
Well, here's some sobering facts about parenting.
444
1152330
2000
Evet, işte ebeveynlikle ilgili aydınlatıcı bazı gerçekler.
19:15
Most studies of parenting on which this advice is based
445
1155330
3000
Bu öğütlerin dayandığı, ebeveynlikle ilgili çalışmaların
19:19
are useless. They're useless because they don't control
446
1159330
3000
çoğu işe yaramaz. İşe yaramazlar, çünkü kalıtımı kontrol etmiyorlar.
19:22
for heritability. They measure some correlation
447
1162330
3000
Ebeveynlerin yaptıkları ile çocukların neye dönüştüğü arasındaki
19:25
between what the parents do, how the children turn out
448
1165330
3000
korelasyonu ölçüyorlar
19:28
and assume a causal relation:
449
1168330
2000
ve bunun nedensel bir ilişki olduğunu varsayıyorlar:
19:30
that the parenting shaped the child.
450
1170330
2000
Aile çocuğu biçimlendirdi.
19:32
Parents who talk a lot to their kids
451
1172330
2000
Çocuklarıyla çok konuşan aileler,
19:34
have kids who grow up to be articulate,
452
1174330
2000
ifade becerileri gelişmiş çocuklar yetiştirirler,
19:36
parents who spank their kids have kids who grow up
453
1176330
2000
çocuklarına şaplak atan aileler
19:38
to be violent and so on.
454
1178330
2000
şiddete eğilimli çocuklar yetiştirirler, vesaire.
19:40
And very few of them control for the possibility
455
1180330
3000
Ve bunların çok azı
19:43
that parents pass on genes for --
456
1183330
3000
ebeveynin, -- çocuğun ifade becerileri gelişmiş
19:46
that increase the chances a child will be articulate
457
1186330
2000
veya şiddete eğilimli olma şansını artıran
19:48
or violent and so on.
458
1188330
2000
genleri aktarması olasılığını kontrol eder.
19:50
Until the studies are redone with adoptive children,
459
1190330
3000
Bu çalışmalar, çocuklarına bir ortam sağlayan
19:53
who provide an environment
460
1193330
2000
ancak onlara genlerini aktarmayan
19:55
but not genes to their kids,
461
1195330
2000
ailelerin evlat edinilmiş çocuklarıyla
19:57
we have no way of knowing whether these conclusions are valid.
462
1197330
3000
tekrar edilene kadar sonuçlarının geçerli olup olmadığını bilemeyiz.
20:00
The genetically controlled studies
463
1200330
2000
Genetik açıdan kontrollü çalışmaların
20:02
have some sobering results.
464
1202330
2000
aydınlatıcı bazı sonuçları var.
20:04
Remember the Mallifert twins:
465
1204330
2000
Mallifert ikizlerini hatırlayın:
20:06
separated at birth, then they meet in the patent office --
466
1206330
3000
doğar doğmaz ayrılan ve sonra patent ofisinde karşılaşan --
20:09
remarkably similar.
467
1209330
2000
önemli ölçüde benzerdiler.
20:11
Well, what would have happened if the Mallifert twins had grown up together?
468
1211330
3000
Peki, Mallifert ikizleri birlikte büyüselerdi ne olacaktı?
20:14
You might think, well, then they'd be even more similar,
469
1214330
3000
Şöyle düşünebilirsiniz; evet daha da benzer olacaklardı,
20:17
because not only would they share their genes,
470
1217330
2000
çünkü sadece genlerini değil,
20:19
but they would also share their environment.
471
1219330
3000
ortamı da paylaşacaklardı.
20:22
That would make them super-similar, right?
472
1222330
2000
Bu onları süper-benzer yapacaktı, doğru mu?
20:24
Wrong. Identical twins, or any siblings,
473
1224330
3000
Yanlış. Doğar doğmaz ayrılmış tek yumurta ikizleri ya da
20:27
who are separated at birth are no less similar
474
1227330
4000
herhangi bir çift kardeş, birlikte büyüdüklerinde olacaklarından
20:31
than if they had grown up together.
475
1231330
2000
daha az benzer değildirler.
20:33
Everything that happens to you in a given home
476
1233330
2000
O yıllar içinde, büyüdüğünüz evde
20:35
over all of those years
477
1235330
2000
olup biten hiçbirşey
20:37
appears to leave no permanent stamp
478
1237330
2000
kişiliğiniz ya da zekanız üzerinde
20:39
on your personality or intellect.
479
1239330
2000
kalıcı etki bırakıyormuş gibi görünmüyor.
20:42
A complementary finding, from a completely different methodology,
480
1242330
3000
Tamamen farklı bir yöntemle tamamlayıcı bir bulgu,
20:45
is that adopted siblings reared together --
481
1245330
4000
birlikte yetiştirilen evlat edinilmiş çocuklar --
20:49
the mirror image of identical twins reared apart,
482
1249330
2000
ayrı yetiştirilen tek yumurta ikizlerinin aynadaki aksidir,
20:51
they share their parents, their home,
483
1251330
2000
aileyi, evi,
20:53
their neighborhood,
484
1253330
2000
mahalleyi paylaşırlar;
20:55
don't share their genes -- end up not similar at all.
485
1255330
3000
genlerini paylaşmazlar – hiç de aynı biçimde sonuçlanmıyor.
20:58
OK -- two different bodies of research with a similar finding.
486
1258330
3000
Tamam – benzer bulgularla iki farklı araştırmalar grubu.
21:01
What it suggests is that children are shaped
487
1261330
2000
Bunun ortaya koyduğu şu: çocuklar, uzun vadede
21:03
not by their parents over the long run,
488
1263330
3000
ebeveynleri tarafından şekillendirilmezler,
21:06
but in part -- only in part -- by their genes,
489
1266330
3000
ama kısmen -- sadece kısmen – genleri,
21:09
in part by their culture --
490
1269330
2000
kısmen kültür,
21:11
the culture of the country at large
491
1271330
2000
geniş anlamda ülkenin kültürü ve
21:13
and the children's own culture, namely their peer group --
492
1273330
2000
çocukların kendi kültürü, yani akran grupları tarafından şekillendirilirler --
21:15
as we heard from Jill Sobule earlier today,
493
1275330
3000
aynen bugün Jill Sobule’den öğrendiğimiz gibi
21:18
that's what kids care about --
494
1278330
2000
çocukları ilgilendiren bu --
21:21
and, to a very large extent, larger than most people are prepared to acknowledge,
495
1281330
3000
ve çok geniş ölçüde, pek çok insanın kabul edebileceğinden daha geniş ölçüde
21:24
by chance: chance events in the wiring of the brain in utero;
496
1284330
3000
tesadüf tarafından: rahimde beynin bağlantılarındaki tesadüfi olaylar;
21:27
chance events as you live your life.
497
1287330
2000
yaşamınızı sürdürürken olan tesadüfi olaylar.
21:31
So let me conclude
498
1291330
2000
Öyleyse
21:33
with just a remark
499
1293330
2000
konuyu seçimler konusuna getirecek
21:35
to bring it back to the theme of choices.
500
1295330
3000
bir notla bitireyim.
21:38
I think that the sciences of human nature --
501
1298330
2000
Sanırım insan doğasına ilişkin bilimler;
21:40
behavioral genetics, evolutionary psychology,
502
1300330
3000
davranışsal genetik, evrimsel psikoloji,
21:43
neuroscience, cognitive science --
503
1303330
2000
sinirbilim, bilişsel bilimler
21:45
are going to, increasingly in the years to come,
504
1305330
3000
önümüzdeki yıllarda gitgide
21:48
upset various dogmas,
505
1308330
3000
çeşitli dogmaları,
21:51
careers and deeply-held political belief systems.
506
1311330
3000
kariyerleri ve köklü politik inanç sistemlerini yıkacaklar.
21:54
And that presents us with a choice.
507
1314330
2000
Ve bu, bize bir seçim sunuyor.
21:56
The choice is whether certain facts about humans,
508
1316330
3000
Ya insanoğluyla ilgili belli gerçekler
21:59
or topics, are to be considered taboos,
509
1319330
3000
ve konular tabu olarak düşünelecek,
22:03
forbidden knowledge, where we shouldn't go there
510
1323330
2000
içinden iyi bir şey çıkmayacağı için uzak durmamız gereken
22:05
because no good can come from it,
511
1325330
2000
yasaklı bilgiler olacak
22:07
or whether we should explore them honestly.
512
1327330
3000
ya da onları dürüstçe araştıracağız.
22:10
I have my own
513
1330330
2000
Benim bu soruya
22:12
answer to that question,
514
1332330
2000
kendi yanıtım,
22:14
which comes from a great artist of the 19th century,
515
1334330
3000
ondokuzuncu yüzyılın büyük sanatçısı
22:17
Anton Chekhov, who said,
516
1337330
3000
Anton Çehov’dan geliyor
22:20
"Man will become better when you show him
517
1340330
2000
"İnsan, ona nasıl biri olduğunu gösterdiğinde
22:22
what he is like."
518
1342330
2000
daha iyi biri olacaktır."
22:24
And I think that the argument
519
1344330
2000
Sanırım argüman
22:26
can't be put any more eloquently than that.
520
1346330
3000
bundan daha anlamlı biçimde ortaya konamazdı.
22:29
Thank you very much.
521
1349330
2000
Çok teşekkür ederim.
22:32
(Applause)
522
1352330
5000
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7