Esther Duflo: Social experiments to fight poverty

Esther Duflo : Yoksullukla mücadele için sosyal atılımlar

468,900 views

2010-05-04 ・ TED


New videos

Esther Duflo: Social experiments to fight poverty

Esther Duflo : Yoksullukla mücadele için sosyal atılımlar

468,900 views ・ 2010-05-04

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Yusuf Paşa ÖZDEDE Gözden geçirme: yasin alp aluç
00:18
So here it is. You can check: I am short, I'm French,
0
18260
2000
İşte kontrol edebilirsiniz, kısayım ve Fransızım.
00:20
I have a pretty strong French accent,
1
20260
2000
Biraz ağır bir Fransız aksanım var
00:22
so that's going to be clear in a moment.
2
22260
3000
ve bu biraz daha belirginleşecek.
00:26
Maybe a sobering thought
3
26260
2000
Bu çok ciddi ve belki de
00:28
and something you all know about.
4
28260
2000
çoğunuzun bilgi sahibi olduğu bir konu
00:30
And I suspect many of you gave
5
30260
2000
ve ben bir çoğunuzun bu sene
00:32
something to the people of Haiti this year.
6
32260
3000
Haiti'deki insanlara bir şeyler gönderdiğinizi düşünüyorum
00:35
And there is something else
7
35260
2000
ve başka bir şey daha var
00:37
I believe in the back of your mind
8
37260
2000
inanıyorum ki sizin de aklınızdadır
00:39
you also know.
9
39260
2000
ve siz de farkındasınızdır ki
00:41
That is, every day,
10
41260
2000
hergün
00:43
25,000 children die
11
43260
2000
25.000 çocuk
00:45
of entirely preventable causes.
12
45260
3000
tam anlamıyla engellenmesi mümkün sebeplerden ötürü ölüyor.
00:48
That's a Haiti earthquake every eight days.
13
48260
3000
Bu her 8 günde bir Haiti depremi demek.
00:51
And I suspect many of you probably gave something
14
51260
2000
bu probleme olumlu bir şeyler kattığınızı
00:53
towards that problem as well,
15
53260
2000
farz ediyorum
00:55
but somehow it doesn't happen
16
55260
2000
ancak her nasılsa
00:57
with the same intensity.
17
57260
2000
bu aynı şekilde olmadı.
00:59
So why is that?
18
59260
2000
Peki neden?
01:02
Well, here is a thought experiment for you.
19
62260
3000
Şimdi size bir düşünce deneyimi sunacağım.
01:05
Imagine you have a few million dollars that you've raised --
20
65260
2000
5 milyon dolarınız olduğunu hayal edin.
01:07
maybe you're a politician in a developing country
21
67260
3000
Belki gelişmekte olan bir ülkede politikacısınız
01:10
and you have a budget to spend. You want to spend it on the poor:
22
70260
3000
ve harcamak istediğiniz bir bütçe var, fakirler için harcamak istediğiniz...
01:13
How do you go about it?
23
73260
3000
Bunu nasıl yaparsınız?
01:16
Do you believe the people who tell you
24
76260
2000
Size "bütün yapmamız gereken para vermek"
01:18
that all we need to do is to spend money?
25
78260
2000
diyen insanlara inanıyor musunuz,
01:20
That we know how to eradicate poverty,
26
80260
3000
yoksulluğu kökünden bitirecek olduğunu bildiğimiz
01:23
we just need to do more?
27
83260
2000
daha fazla şeyler yapmamız gerek
01:25
Or do you believe the people who tell you that
28
85260
2000
yoksa yardımların işe yaramayacağını, bunun incitebileceğini
01:27
aid is not going to help, on the contrary it might hurt,
29
87260
3000
söyleyen insanlara mı inanıyorsunuz?
01:30
it might exacerbate corruption, dependence, etc.?
30
90260
3000
Bu belki de yolsuzluğu, bağımlılığı vb. şeyleri daha beter hale getirecek
01:34
Or maybe you turn to the past.
31
94260
2000
veya geçmişe de dönebilirsiniz.
01:36
After all, we have spent billions of dollars on aid.
32
96260
3000
Unutmamalıyız ki, yardımlar için milyar dolarlar harcadık.
01:39
Maybe you look at the past and see.
33
99260
2000
Belki geçmişe bakarsanız bunların
01:41
Has it done any good?
34
101260
2000
işe yarayıp yaramadığını görürsünüz.
01:43
And, sadly, we don't know.
35
103260
2000
Üzgünüm ama bilmiyoruz
01:45
And worst of all, we will never know.
36
105260
3000
en kötüsü de, hiçbir zaman bilmeyeceğiz.
01:49
And the reason is that -- take Africa for example.
37
109260
2000
Ve sebep şu ki, mesela Afrikayı örnek verebiliriz.
01:51
Africans have already got a lot of aid.
38
111260
2000
Afrikalılar bir çok yardım aldı.
01:53
These are the blue bars.
39
113260
2000
Bunlar mavi kısımlar
01:55
And the GDP in Africa is not making much progress.
40
115260
3000
ve gayri safi yurt içi hasıla Afrikada çok gelişme kaydetmedi.
01:58
Okay, fine. How do you know what
41
118260
2000
Peki, yardımlar olmadan
02:00
would have happened without the aid?
42
120260
2000
ne olacağını nerden bilebilirsiniz?
02:02
Maybe it would have been much worse,
43
122260
3000
Belki daha kötü halde olacaktı
02:05
or maybe it would have been better.
44
125260
2000
belki de daha iyi bir durumda olacaktı.
02:07
We have no idea. We don't know what the counterfactual is.
45
127260
3000
Hiçbir fikrimiz yok. Ne olacağı ile ilgili bir şey bilmiyoruz.
02:10
There's only one Africa.
46
130260
2000
Yalnızca bir tane Afrika var.
02:12
So what do you do?
47
132260
2000
Peki, ne yaparsınız?
02:14
To give the aid, and hope and pray that something comes out of it?
48
134260
3000
Yardım eder, umutlanır ve bir şeylerin olması için dua mı edersiniz?
02:18
Or do you focus on your everyday life
49
138260
3000
Yoksa günlük yaşamınıza odaklanır
02:21
and let the earthquake every eight days
50
141260
2000
ve depremlerin her 8 günde bir
02:23
continue to happen?
51
143260
2000
devam etmesine izin mi verirsiniz?
02:25
The thing is, if we don't know
52
145260
2000
sorun şu ki eğer iyi bir şeyler
02:27
whether we are doing any good,
53
147260
2000
yapıp yapmadığımızı bilmiyorsak
02:29
we are not any better
54
149260
2000
orta çağ doktorlarından ve
02:31
than the Medieval doctors and their leeches.
55
151260
3000
onların sülüklerinden daha iyi sayılmayız.
02:34
Sometimes the patient gets better, sometimes the patient dies.
56
154260
3000
Bazen hasta iyileşir, bazen ise hasta ölebilir.
02:37
Is it the leeches? Is it something else?
57
157260
3000
Bunun sebebi sülük müdür yoksa başka bir şey mi?
02:40
We don't know.
58
160260
2000
Bilmiyoruz!
02:42
So here are some other questions.
59
162260
2000
Şimdi burada başka sorular da bulunuyor.
02:44
They're smaller questions,
60
164260
2000
Daha küçük sorular.
02:46
but they are not that small.
61
166260
2000
ama çok da küçük değil.
02:48
Immunization, that's the cheapest way
62
168260
3000
Aşı, çocukların hayatını kurtarmanın
02:51
to save a child's life.
63
171260
2000
en ucuz yolu.
02:53
And the world has spent a lot of money on it:
64
173260
2000
Dünya bunun için çok fazla para harcadı.
02:55
The GAVI and the Gates Foundations
65
175260
2000
GAVI ve Gates Kurumları
02:57
are each pledging a lot of money towards it,
66
177260
2000
ikisi de bunun için çok ciddi para harcadılar
02:59
and developing countries themselves have been doing a lot of effort.
67
179260
3000
Ve gelişmekte olan ülkeler bunun üzerine çok efor sarf ettiler.
03:02
And yet, every year
68
182260
2000
Ve şimdi, her sene
03:04
at least 25 million children
69
184260
2000
en az 25 milyon çocuk
03:06
do not get the immunization they should get.
70
186260
3000
aşı olması gerekirken olamıyorlar.
03:09
So this is what you call a "last mile problem."
71
189260
3000
İşte bu "problemin son noktası" diye isimlendirdiğiniz olay.
03:12
The technology is there,
72
192260
2000
Teknoloji orada.
03:14
the infrastructure is there,
73
194260
2000
Altyapı orada.
03:16
and yet it doesn't happen.
74
196260
2000
Ama henüz gerçekleşmedi.
03:18
So you have your million.
75
198260
2000
Ve milyonlarınız var.
03:20
How do you use your million
76
200260
2000
Bu sorunu çözmek için
03:22
to solve this last mile problem?
77
202260
2000
milyonlarınızı nasıl kullanırsınız?
03:24
And here's another question:
78
204260
2000
şimdi başka bir soru:
03:26
Malaria. Malaria kills almost
79
206260
3000
Sıtma. Sıtma nerdeyse her sene
03:29
900,000 people every year,
80
209260
3000
900.000 insanı öldürüyor.
03:32
most of them in Sub-Saharan Africa,
81
212260
2000
Çoğu da Afrika'nın Sahara çölünün güneyinde
03:34
most of them under five.
82
214260
2000
ve ölenlerin çoğu 5 yaşın altında.
03:36
In fact, that is the leading cause of under-five mortality.
83
216260
3000
Aslında bu 5 yaş altındaki ölümlerin başlıca sebebi.
03:39
We already know how to kill malaria,
84
219260
3000
Biz zaten Sıtma'yı nasıl yok edeceğimizi biliyoruz.
03:42
but some people come to you and say,
85
222260
2000
Ancak bazı insanlar size gelip
03:44
"You have your millions. How about bed nets?"
86
224260
3000
"Milyonların var, peki ya cibinlik?" diyebilirler.
03:47
Bed nets are very cheap.
87
227260
2000
Cibinlikler çok ucuzdur.
03:49
For 10 dollars, you can manufacture and ship
88
229260
3000
Sadece 10 Dolar ile böcek hastalıklarından
03:52
an insecticide treated bed net
89
232260
2000
koruyan ağları üretebilir ve yollayabilirsiniz
03:54
and you can teach someone to use them.
90
234260
2000
ve birilerine nasıl kullanılacağını öğretebilirsiniz.
03:56
And, not only do they protect the people who sleep under them,
91
236260
3000
Ama bu, insanları altında uyurken korumaya yaramaz,
03:59
but they have these great contagion benefits.
92
239260
2000
çünkü ciddi bir bulaşıcı etkisi vardır.
04:01
If half of a community sleeps under a net,
93
241260
3000
Eğer insanların yarısı bu ağın altında uyuyorsa
04:04
the other half also benefits
94
244260
2000
diğer yarısı bundan faydalanır
04:06
because the contagion of the disease spread.
95
246260
3000
çünkü bu bulaşıcı hastalık yayılır.
04:09
And yet, only a quarter of kids at risk sleep under a net.
96
249260
3000
Hal böyleyken, toplamın çeyreği kadar çocuk bu ağın altında risk içinde.
04:12
Societies should be willing to go out
97
252260
2000
Toplum bunları insanlara ücretsiz sağlamak için
04:14
and subsidize the net, give them for free,
98
254260
2000
çaba içinde olmalı.
04:16
or, for that matter, pay people to use them
99
256260
2000
veya bunun faydasının yayılması amacıyla
04:18
because of those contagion benefits.
100
258260
2000
insanlara bunu kullanmaları için ödeme yapmalı.
04:20
"Not so fast," say other people.
101
260260
2000
Diğer insanlar "o kadar hızlı değil" derler.
04:22
"If you give the nets for free,
102
262260
2000
"Eğer insanlara bu ağları ücretsiz verirseniz
04:24
people are not going to value them.
103
264260
2000
insanlar bunun kıymetini bilmezler.
04:26
They're not going to use them,
104
266260
2000
Kullanmazlar veya en azından
04:28
or at least they're not going to use them as bed nets,
105
268260
2000
onları cibinlik olarak kullanmazlar
04:30
maybe as fishing nets."
106
270260
2000
belki balık ağı olarak kullanırlar."
04:32
So, what do you do?
107
272260
2000
Öyleyse ne yapacaksınız?
04:34
Do you give the nets for free to maximize coverage,
108
274260
2000
Koruma ihtimalini maksimum seviyeye çıkarmak için ücretsiz mi vereceksiniz?
04:36
or do you make people pay
109
276260
2000
Yoksa insanlara bunu kullandıklarından emin olmak için
04:38
in order to make sure that they really value them?
110
278260
2000
para mı ödeyeceksiniz?
04:40
How do you know?
111
280260
2000
peki nasıl bilebilirsiniz?
04:42
And a third question: Education.
112
282260
2000
ve üçüncü soru : Eğitim.
04:44
Maybe that's the solution, maybe we should send kids to school.
113
284260
2000
Bu belki bir çözümdür. Belki çocuklar okula gönderilmeli
04:46
But how do you do that?
114
286260
2000
ama bunu nasıl yapabilirsiniz?
04:48
Do you hire teachers? Do you build more schools?
115
288260
2000
Öğretmenler mi kiralarsınız? Daha fazla okul mu inşa edersiniz?
04:50
Do you provide school lunch?
116
290260
2000
Okulda öğle yemeği sağlayabilir misiniz?
04:52
How do you know?
117
292260
2000
Bunu nasıl bilebilirsiniz?
04:54
So here is the thing.
118
294260
2000
İşte sorun burada.
04:56
I cannot answer the big question,
119
296260
2000
Büyük soruya cevap veremem.
04:58
whether aid did any good or not.
120
298260
2000
Yardımlar iyi mi olur kötü mü olur bilemem
05:00
But these three questions, I can answer them.
121
300260
3000
ancak bu üç soruya cevap verebilirim.
05:04
It's not the Middle Ages anymore,
122
304260
2000
Artık Ortaçağ'da değiliz.
05:06
it's the 21st century.
123
306260
2000
21. yüzyıldayız
05:08
And in the 20th century,
124
308260
2000
ve 20. yüzyılda
05:10
randomized, controlled trials
125
310260
2000
rastgele ve kontrollü denemeler
05:12
have revolutionized medicine
126
312260
2000
ilaçları kökten değiştirdi
05:14
by allowing us to distinguish
127
314260
2000
ilaçların işe yarayıp
05:16
between drugs that work
128
316260
2000
yaramadığının
05:18
and drugs that don't work.
129
318260
2000
farkını görmemizi sağlayarak.
05:20
And you can do the same
130
320260
2000
Siz de aynısını yapabilirsiniz.
05:22
randomized, controlled trial for social policy.
131
322260
3000
Sosyal politikalar için rastgele ve kontrollü denemeler.
05:25
You can put social innovation to the same
132
325260
2000
Yeni sosyal metodlar geliştirebilirsiniz.
05:27
rigorous, scientific tests
133
327260
2000
sıkı ve bilimsel testler
05:29
that we use for drugs.
134
329260
2000
kullandığımız ilaçlar için
05:31
And in this way, you can take the guesswork
135
331260
3000
ve bu yolla
05:34
out of policy-making
136
334260
2000
tahmini bir politika oluşturabilirsiniz
05:36
by knowing what works,
137
336260
2000
neyin işe yaradığını bilerek
05:38
what doesn't work and why.
138
338260
2000
neyin işe yaramadığını bilerek ve nedenini bilerek.
05:40
And I'll give you some examples with those three questions.
139
340260
3000
Şimdi size bu 3 soru hakkında örnekler vereceğim.
05:44
So I start with immunization.
140
344260
2000
Aşı ile başlayacağım.
05:46
Here's Udaipur District, Rajasthan. Beautiful.
141
346260
3000
Burası Udaipur caddesi. Rajasthan, çok güzel.
05:49
Well, when I started working there,
142
349260
2000
Burada çalışmaya başladığım zaman
05:51
about one percent of children
143
351260
2000
çocukların yalnızca %1'i
05:53
were fully immunized.
144
353260
2000
tamamen aşılanmıştı.
05:55
That's bad, but there are places like that.
145
355260
3000
Bu çok kötü ama bunun gibi yerler var.
05:58
Now, it's not because the vaccines are not there --
146
358260
2000
Bunun sebebi aşı olmayışı değil.
06:00
they are there and they are free --
147
360260
2000
Aşı var ve ücretsiz.
06:02
and it's not because parents do not care about their kids.
148
362260
3000
Bunun sebebi ailelerin çocukları ile ilgilenmemesi de değil.
06:05
The same child that is not immunized against measles,
149
365260
3000
Benzer çocuklar kızamığa karşı aşılanmamış
06:08
if they do get measles, parents will spend
150
368260
2000
eğer kızamık olur ve aşılanırlarsa, aileleri
06:10
thousands of rupees to help them.
151
370260
2000
yardım için binlerce rupi harcayacaklar.
06:12
So you get these empty village subcenters
152
372260
2000
Böylece bu boş köy merkezini
06:14
and crowded hospitals.
153
374260
2000
ve kalabalık hastaneleri elde edersiniz.
06:16
So what is the problem?
154
376260
2000
Peki sorun nedir?
06:18
Well, part of the problem, surely, is people do not fully understand.
155
378260
3000
Sorunun belli bir bölümü elbetteki insanların tam anlamıyla anlamamış olması.
06:21
After all, in this country as well,
156
381260
2000
Tıpkı bu ülkedeki gibi.
06:23
all sorts of myths and misconceptions
157
383260
2000
Aşıyla ilgili bir çok hikaye ve
06:25
go around immunization.
158
385260
3000
yanlış düşünce bulunuyor.
06:28
So if that's the case, that's difficult,
159
388260
2000
Eğer durum bu ise çok zor
06:30
because persuasion is really difficult.
160
390260
3000
çünkü insanları ikna etmek gerçekten de zor.
06:33
But maybe there is another problem as well.
161
393260
2000
Ancak belki başka bir problem daha olabilir.
06:35
It's going from intention to action.
162
395260
3000
Bu da niyetten aksiyona gidiştir.
06:38
Imagine you are a mother
163
398260
2000
Udaipur bölgesinde, Rajasthan'da
06:40
in Udaipur District, Rajasthan.
164
400260
2000
bir anne olduğunuzu hayal edin.
06:42
You have to walk a few kilometers to get your kids immunized.
165
402260
3000
Çocuklarınızı aşıya götürmek için birkaç kilometre yol yürümeniz gerekiyor
06:45
And maybe when you get there, what you find is this:
166
405260
2000
ve belki de oraya vardığınızda
06:47
The subcenter is closed. Ao you have to come back,
167
407260
2000
merkez kapalı olacak ve siz de geri dönmek zorunda kalacaksınız.
06:49
and you are so busy and you have so many other things to do,
168
409260
3000
Ve çok meşgulsunuz, yapmanız gereken başka birçok işiniz var.
06:52
you will always tend to postpone and postpone,
169
412260
2000
her zaman erteleyecek ve erteleyeceksiniz
06:54
and eventually it gets too late.
170
414260
2000
ve sonunda çok geç olacak
06:56
Well, if that's the problem, then that's much easier.
171
416260
3000
eğer sorun bu ise, bu biraz daha kolay çözülebilir.
06:59
Because A, we can make it easy,
172
419260
3000
çünkü A- Bunu kolaylaştırabiliriz
07:02
and B, we can maybe
173
422260
2000
ve B-İnsanlara bugün harekete geçmeleri için
07:04
give people a reason to act today,
174
424260
2000
sebepler sunabiliriz
07:06
rather than wait till tomorrow.
175
426260
2000
yarına kadar beklemek yerine.
07:08
So these are simple ideas, but we didn't know.
176
428260
2000
Bunlar kolay fikirler ama önceden bilmiyorduk
07:10
So let's try them.
177
430260
2000
öyleyse hadi deneyelim.
07:12
So what we did is we did a randomized, controlled trial
178
432260
3000
yaptığımız şey rastgele ve kontrollü denemelerdi
07:15
in 134 villages in Udaipur Districts.
179
435260
2000
Udaipur bölgesinde 134 köyde.
07:17
So the blue dots
180
437260
2000
Ve böylece mavi noktalar
07:19
are selected randomly.
181
439260
2000
rastgele seçildi.
07:21
We made it easy -- I'll tell you how in a moment.
182
441260
3000
Biz bunu kolaylaştırdık ve şimdi size söyleyeceğim.
07:24
In the red dots, we made it easy
183
444260
2000
Kırmızı noktalarda bunu kolaylaştırdık.
07:26
and gave people a reason to act now.
184
446260
2000
ve insanlara hemen harekete geçmeleri için sebepler sunduk
07:28
The white dots are comparisons, nothing changed.
185
448260
3000
beyaz noktalar karşılaştırmalar, hiçbir şey değişmedi.
07:31
So we make it easy by organizing
186
451260
2000
insanların çocuklarını aşılamak için getirdiği
07:33
this monthly camp where people can
187
453260
2000
aylık kampı
07:35
get their kids immunized.
188
455260
2000
organize ettik
07:37
And then you make it easy
189
457260
2000
ve siz de bunu başarabilirsiniz
07:39
and give a reason to act now
190
459260
2000
ve insanlara hemen harekete geçmeleri için
07:41
by adding a kilo of lentils for each immunization.
191
461260
3000
aşılamanın yanında bir kilo mercimek de verebilirsiniz.
07:44
Now, a kilo of lentils is tiny.
192
464260
3000
Bir kilo mercimek çok az
07:47
It's never going to convince anybody
193
467260
2000
ve insanları yapmak istemedikleri bir şeyi yapmak için
07:49
to do something that they don't want to do.
194
469260
2000
asla ikna edemeyecektir.
07:51
On the other hand, if your problem is you tend to postpone,
195
471260
3000
Diğer taraftan eğer probleminiz ertelemeniz ise
07:54
then it might give you a reason to act today
196
474260
2000
bu da size bugün harekete geçmeniz için bir sebep olabilir.
07:56
rather than later.
197
476260
2000
"sonra"nın yerine.
07:58
So what do we find?
198
478260
2000
Peki ne bulabiliriz?
08:00
Well, beforehand, everything is the same.
199
480260
2000
Önceleri her şey aynıydı.
08:02
That's the beauty of randomization.
200
482260
2000
Bu da rastgele gelişen olayların güzelliği.
08:04
Afterwards,
201
484260
2000
Neticesinde,
08:06
the camp -- just having the camp --
202
486260
2000
kamp, sadece kamp sayesinde,
08:08
increases immunization from six percent to 17 percent.
203
488260
2000
aşılanma oranı %6'dan %17'ye çıkar.
08:10
That's full immunization.
204
490260
2000
ve tamamen aşılanma olur.
08:12
That's not bad, that's a good improvement.
205
492260
2000
Bu kötü değil, aslında iyi bir gelişme.
08:14
Add the lentils and you reach to 38 percent.
206
494260
3000
mercimekleri ekleyin ve %38'lere ulaşın.
08:17
So here you've got your answer.
207
497260
2000
İşte kendi cevabınıza sahipsiniz.
08:19
Make it easy and give a kilo of lentils,
208
499260
2000
Bu işi kolaylaştırın ve bir kilo mercimek verin.
08:21
you multiply immunization rate by six.
209
501260
3000
aşı oranını 6'ya katlayın.
08:24
Now, you might say, "Well, but it's not sustainable.
210
504260
2000
Şimdi "bu doğrulanabilir bir şey değil" diyebilirsiniz.
08:26
We cannot keep giving lentils to people."
211
506260
2000
"Biz insanlara mercimek vermeye devam edemeyiz"
08:28
Well, it turns out it's wrong economics,
212
508260
2000
Evet, bu yanlış bir ekonomiye dönüşebilir
08:30
because it is cheaper
213
510260
2000
çünkü onlara vermemektense
08:32
to give lentils than not to give them.
214
512260
2000
onlara mercimek vermek daha ucuz.
08:34
Since you have to pay for the nurse anyway,
215
514260
2000
Çünkü nasıl olsa aşı için hemşireye
08:36
the cost per immunization
216
516260
2000
bir ödeme yapmalısınız aşılama başına oluşan
08:38
ends up being cheaper if you give incentives than if you don't.
217
518260
3000
maliyet eğer teşvik sunarsanız daha ucuz bir hale gelir.
08:42
How about bed nets?
218
522260
2000
Peki ya cibinlikler?
08:44
Should you give them for free, or should you ask people to pay for them?
219
524260
3000
Onları ücretsiz mi vermelisiniz yoksa insanlara bunlar için ödeme yapmalarını mı söylersiniz?
08:47
So the answer hinges
220
527260
2000
Cevap bu üç basit
08:49
on the answer to three simple questions.
221
529260
2000
soruya verilen cevaba dayanıyor.
08:51
One is: If people must pay for a bed net,
222
531260
3000
Birincisi : Eğer insanlar yatak ağları için ödeme yapmak zorunda
08:54
are they going to purchase them?
223
534260
2000
olurlarsa gidip satın alırlar mı?
08:56
The second one is:
224
536260
2000
İkincisi :
08:58
If I give bed nets for free,
225
538260
2000
Eğer ücretsiz yatak ağları verirsem
09:00
are people going to use them?
226
540260
2000
insanlar bunu kullanırlar mı?
09:02
And the third one is:
227
542260
2000
ve üçüncüsü:
09:04
Do free bed nets discourage future purchase?
228
544260
2000
ücretsiz cibinlik vermek gelecekte bunu satın almaya
09:06
The third one is important
229
546260
2000
yöneltir mi? Üçüncüsü önemli
09:08
because if we think people get used to handouts,
230
548260
3000
çünkü eğer insanların buna alışacağını düşünürsek
09:11
it might destroy markets to distribute free bed nets.
231
551260
3000
ücretsiz yatak ağları verme konusunda pazara zarar verebilir.
09:14
Now this is a debate that has generated
232
554260
2000
Şimdi bu birçok duygusal ve
09:16
a lot of emotion and angry rhetoric.
233
556260
3000
kızgın söyleme sebep olan bir tartışma.
09:19
It's more ideological than practical,
234
559260
2000
Pratikten daha çok ideolojikler.
09:21
but it turns out it's an easy question.
235
561260
2000
ama bu daha kolay bir soruya dönüştürüyor
09:23
We can know the answer to this question.
236
563260
2000
biz bu sorunun cevabını bilebiliriz.
09:25
We can just run an experiment.
237
565260
2000
Biz sadece deneyimlere yoğunlaşabiliriz.
09:27
And many experiments have been run, and they all have the same results,
238
567260
2000
ve bir çok deneyim, aynı sonuca sahip.
09:29
so I'm just going to talk to you about one.
239
569260
3000
ben sadece bir tanesinden size bahsedeceğim.
09:32
And this one that was in Kenya,
240
572260
2000
Anlatacağım şey bu defa Kenya'dan,
09:34
they went around and distributed to people
241
574260
2000
insanlara gidip indirimli belgeler
09:36
vouchers, discount vouchers.
242
576260
2000
dağıttılar.
09:38
So people with their voucher
243
578260
2000
Ve insanlar ellerindeki belgelerle
09:40
could get the bed net in the local pharmacy.
244
580260
2000
yerel eczanelerden yatak ağları alabilirdi
09:42
And some people get 100 percent discount,
245
582260
3000
Bazı insanlar %100 oranında indirimler aldılar.
09:45
and some people get 20 percent discounts,
246
585260
2000
ve bazı insanlar %20 oranında indirim aldı
09:47
and some people get 50 percent discount, etc.
247
587260
3000
ve bazıları ise %50 oranında aldı vs...
09:50
And now we can see what happens.
248
590260
2000
Şimdi neler olduğunu görebiliriz.
09:52
So, how about the purchasing?
249
592260
2000
Peki satın alım sonuçları nasıl oldu?
09:54
Well, what you can see is that
250
594260
2000
Şunu görebilirsiniz ki
09:56
when people have to pay for their bed nets,
251
596260
2000
insanlar eğer yatak ağları için para vermek zorunda kalırsa
09:58
the coverage rate really falls down a lot.
252
598260
3000
bunun yayılma oranı gittikçe düşüyor.
10:01
So even with partial subsidy,
253
601260
2000
Hatta kısmi ödenek olsa bile --
10:03
three dollars is still not the full cost of a bed net,
254
603260
3000
3 dolar bir yatak ağının tam ücreti de değil halen.
10:06
and now you only have 20 percent of the people with the bed nets,
255
606260
2000
Ve sadece %20 oranında insan yatak ağlarına sahip,
10:08
you lose the health immunity, that's not great.
256
608260
3000
bağışıklığı kaybediyorsunuz ve bu hiç iyi değil.
10:11
Second thing is, how about the use?
257
611260
2000
İkincisi nasıl kullanılıyor?
10:13
Well, the good news is, people, if they have the bed nets,
258
613260
2000
Evet, güzel haber şu ki eğer insanlar yatak ağlarına sahipse
10:15
will use the bed nets regardless of how they got it.
259
615260
3000
bu ağları nasıl elde ettiklerinden bağımsız olarak kullanıyorlar.
10:18
If they get it for free, they use it.
260
618260
2000
Eğer ücretsiz aldılarsa, onu kullanıyorlar.
10:20
If they have to pay for it, they use it.
261
620260
2000
eğer para ödedilerse kullanıyorlar.
10:22
How about the long term?
262
622260
2000
Peki uzun vadede?
10:24
In the long term,
263
624260
2000
Uzun vadede
10:26
people who got the free bed nets,
264
626260
2000
ücretsiz olarak bu ağları alanlara
10:28
one year later, were offered the option
265
628260
2000
1 yıl sonra 2 dolar karşılığında
10:30
to purchase a bed net at two dollars.
266
630260
3000
ağ satın alma seçeneği sunuldu.
10:33
And people who got the free one
267
633260
2000
Ve ücretsiz olarak alan kişiler
10:35
were actually more likely to purchase the second one
268
635260
3000
ikincisini ücretli olarak almaya daha yakındı
10:38
than people who didn't get a free one.
269
638260
2000
ücretsiz olarak almayanlara nazaran.
10:40
So people do not get used to handouts; they get used to nets.
270
640260
3000
Demek ki insanlar bu bedavacılığa alışmadılar, yatak ağı kullanmaya alıştılar.
10:43
Maybe we need to give them a little bit more credit.
271
643260
3000
Belki de bu insanlara biraz daha kredi vermeliyiz.
10:48
So, that's for bed nets. So you will think, "That's great.
272
648260
2000
ve bu yatak ağları için olmalı, şöyle düşüneceksiniz "Bu harika.
10:50
You know how to immunize kids, you know how to give bed nets."
273
650260
3000
Aşıyı biliyorsunuz, yatak ağını nasıl kullanacağınızı biliyorsunuz."
10:53
But what politicians need is a range of options.
274
653260
3000
Ancak politikacıların geniş seçeneklere ihtiyacı var.
10:56
They need to know: Out of all the things I could do,
275
656260
3000
Benim yapabildiklerimin dışında şeyler bilmeye ihtiyaçları var.
10:59
what is the best way to achieve my goals?
276
659260
3000
amaçlarıma ulaşabilmek için en iyi yol hangisi?
11:02
So suppose your goal is to get kids into school.
277
662260
3000
Çocukları okula yazdırmayı amacınız olan farz edin.
11:05
There are so many things you could do. You could pay for uniforms,
278
665260
3000
Yapabileceğiniz birçok şey var, üniformalara para ödeyebilirsiniz
11:08
you could eliminate fees, you could build latrines,
279
668260
2000
masrafları kısabilirsiniz, tuvaletler yapabilirsiniz,
11:10
you could give girls sanitary pads, etc., etc.
280
670260
3000
kızlara hijyenik pedler verebilirsiniz vs...
11:13
So what's the best?
281
673260
2000
Peki en iyisi hangisi?
11:15
Well, at some level, we think
282
675260
2000
Bize göre çeşitli seviyelerde bunların
11:17
all of these things should work.
283
677260
2000
hepsi işe yarıyor.
11:19
So, is that sufficient? If we think they should work intuitively,
284
679260
2000
Öyleyse, bu elverişlidir. eğer onların sezgileri ile
11:21
should we go for them?
285
681260
2000
çalıştığını düşünürsek onlar için devam etmeli miyiz?
11:23
Well, in business, that's certainly not the way we would go about it.
286
683260
3000
Aslında iş alanında, bu kesinlikle ilerlediğimiz yol değildir.
11:27
Consider for example
287
687260
2000
Eşya taşımacılığını
11:29
transporting goods.
288
689260
2000
örnek olarak ele alabiliriz.
11:31
Before the canals were invented
289
691260
2000
Kanallar oluşturulmadan önce
11:33
in Britain before the Industrial Revolution,
290
693260
3000
ve Britanya'daki Endüstri devriminden önce
11:36
goods used to go on horse carts.
291
696260
2000
eşyalar at arabaları ile taşınırdı.
11:38
And then canals were built,
292
698260
2000
Ve sonra kanallar inşa edildi
11:40
and with the same horseman and the same horse,
293
700260
3000
aynı binici ve aynı atla
11:43
you could carry ten times as much cargo.
294
703260
3000
10 defa taşıma yapabilirdiniz, tıpkı kargo kadar.
11:46
So should they have continued
295
706260
2000
Peki onlar eşyaları at arabalarıyla
11:48
to carry the goods on the horse carts, on the ground,
296
708260
3000
taşımaya devam etmeli miydi?
11:51
that they would eventually get there?
297
711260
2000
Nasıl olsa er ya da geç yerine ulaşırlardı.
11:53
Well, if that had been the case,
298
713260
2000
Eğer olaylar böyle gelişseydi
11:55
there would have been no Industrial Revolution.
299
715260
2000
endüstri devrimi ortaya çıkamazdı.
11:57
So why shouldn't we do the same with social policy?
300
717260
3000
Peki neden aynısını sosyal alanda yapmıyoruz?
12:00
In technology, we spend so much time
301
720260
2000
Teknoloji için çok fazla zaman harcıyoruz
12:02
experimenting, fine-tuning,
302
722260
2000
deneyimlerle, ince ayarlarla
12:04
getting the absolute cheapest way to do something,
303
724260
2000
bir şeyler yapmak için tam anlamıyla ucuz yollar arayarak.
12:06
so why aren't we doing that with social policy?
304
726260
3000
peki neden bunu sosyal alanda da yapmayalım?
12:09
Well, with experiments, what you can do
305
729260
2000
Deneyim, neler yapabileceğinizin
12:11
is answer a simple question.
306
731260
2000
en basit cevabıdır.
12:13
Suppose you have 100 dollars to spend
307
733260
2000
Çeşitli girişimlere
12:15
on various interventions.
308
735260
2000
100 dolar harcadığınızı düşünün.
12:17
How many extra years of education
309
737260
2000
100 dolarınızı geri almak için
12:19
do you get for your hundred dollars?
310
739260
2000
fazladan kaç sene eğitim görürsünüz?
12:21
Now I'm going to show you
311
741260
2000
Şimdi size çeşitli eğitim girişimlerinde
12:23
what we get with various education interventions.
312
743260
3000
neler elde ettiğimizi göstereceğim.
12:27
So the first ones are if you want the usual suspects,
313
747260
2000
İlk olarak alışıldık şüphelileri isterseniz
12:29
hire teachers, school meals,
314
749260
2000
öğretmenler, okul yemekleri,
12:31
school uniforms, scholarships.
315
751260
2000
okul üniformaları, burslar
12:33
And that's not bad. For your hundred dollars,
316
753260
2000
ve bunlar için 100 dolar hiç de fena değil.
12:35
you get between one and three extra years of education.
317
755260
3000
1 ile 3 yıl arasında ekstra eğitim alabilirsiniz.
12:39
Things that don't work so well is bribing parents,
318
759260
2000
Ebeveynlere rüşvet vermek pek işe yaramıyor
12:41
just because so many kids are already going to school
319
761260
3000
çünkü bir çok çocuk sizin verdiğiniz paralarla
12:44
that you end up spending a lot of money.
320
764260
2000
zaten okula gidiyorlar.
12:46
And here are the most surprising results.
321
766260
3000
Ve işte en şaşırtıcı sonuçlar.
12:49
Tell people the benefits of education,
322
769260
3000
İnsanlara eğitimin faydalarını anlatın.
12:52
that's very cheap to do.
323
772260
2000
Bu da çok ucuz bir şey.
12:54
So for every hundred dollars you spend doing that,
324
774260
3000
Harcayacağınız her 100 dolar ile
12:57
you get 40 extra years of education.
325
777260
3000
fazladan 40 sene eğitim almış olacaksınız.
13:00
And, in places where there are worms,
326
780260
2000
Ve kurtlar olan yerlerde
13:02
intestinal worms,
327
782260
2000
bağırsak kurtlarından bahsediyorum,
13:04
cure the kids of their worms.
328
784260
2000
çocukları bu kurtlardan kurtaracaksınız.
13:06
And for every hundred dollars,
329
786260
2000
Ve her 100 dolar için
13:08
you get almost 30 extra years of education.
330
788260
3000
neredeyse 30 yıl eğitim almış olacaksınız.
13:11
So this is not your intuition,
331
791260
2000
Bu sizin önseziniz değil.
13:13
this is not what people would have gone for,
332
793260
2000
Bu, insanların çabaladıkları bir şey de değildir
13:15
and yet, these are the programs that work.
333
795260
3000
bunlar şu an işe yarayan programlar.
13:18
We need that kind of information, we need more of it,
334
798260
2000
Bu türden bilgilere ihtiyacımız var, daha fazlasına da ihtiyacımız var.
13:20
and then we need to guide policy.
335
800260
2000
Ve bu politikalara rehberlik etmeliyiz.
13:24
So now, I started from the big problem, and I couldn't answer it.
336
804260
3000
Ben çok büyük bir problemden başlamış ve cevabını bulamamıştım
13:27
And I cut it into smaller questions,
337
807260
3000
ve onu küçük problemlere ayırmıştım
13:30
and I have the answer to these smaller questions.
338
810260
2000
ve bu küçük problemlere cevaplar buldum.
13:32
And they are good, scientific, robust answers.
339
812260
3000
Ve çok iyi, bilimsel ve çetin cevaplardı.
13:36
So let's go back to Haiti for a moment.
340
816260
2000
Hadi şimdi Haiti'ye dönelim.
13:39
In Haiti, about 200,000 people died --
341
819260
3000
Haiti'de 200.000 kişi hayatını kaybetti.
13:43
actually, a bit more by the latest estimate.
342
823260
2000
Aslında son rakamlara göre biraz daha fazla.
13:45
And the response of the world was great:
343
825260
2000
Dünyanın cevabı harikaydı
13:47
Two billion dollars got pledged just last month,
344
827260
3000
Sadece geçtiğimiz ay 2 milyon yardım alındı.
13:51
so that's about 10,000 dollars per death.
345
831260
2000
ve bu ölü başına 10.000 dolar eder.
13:53
That doesn't sound like that much when you think about it.
346
833260
3000
aslında düşündüğünüz zaman çok da fazla gelmeyebilir
13:56
But if we were willing to spend 10,000 dollars
347
836260
3000
ama 5 yaşın altında ölen her çocuk için
13:59
for every child under five who dies,
348
839260
3000
10.000 dolar harcamaya hazırsak
14:02
that would be 90 billion per year
349
842260
3000
bu yılda 90 Milyar eder
14:05
just for that problem.
350
845260
2000
sadece bu problem için.
14:07
And yet it doesn't happen.
351
847260
2000
ve henüz bu gerçekleşmedi.
14:09
So, why is that?
352
849260
2000
Peki neden?
14:11
Well, I think what part of the problem is that,
353
851260
2000
Sanırım problem şu ki Haiti'deki problem
14:13
in Haiti, although the problem is huge,
354
853260
2000
büyük olmasına rağmen anladığımız kadarıyla
14:15
somehow we understand it, it's localized.
355
855260
2000
yerelleştirildi ve belli bir alana sınırlandırıldı.
14:17
You give your money to Doctors Without Borders,
356
857260
2000
Paranızı sınır tanımayan doktorlara verdiniz,
14:19
you give your money to Partners In Health,
357
859260
2000
paralarınızı sağlık partnerlerine verdiniz.
14:21
and they'll send in the doctors, and they'll send in the lumber,
358
861260
3000
onlar da doktorlar ve kullanılmış eşyalar
14:24
and they'll helicopter things out and in.
359
864260
3000
ve helikopterler gönderip durdular.
14:27
And the problem of poverty is not like that.
360
867260
2000
Ama fakirlikle olan problemimiz bunun gibi değil.
14:29
So, first, it's mostly invisible;
361
869260
2000
Birincisi, çoğunlukla görünmez olması.
14:31
second, it's huge;
362
871260
2000
İkincisi çok büyük olması.
14:33
and third, we don't know whether we are doing the right thing.
363
873260
3000
Ve üçüncüsü ise doğru şeyler yapıp yapmadığımızı bilmiyor olmamız.
14:36
There's no silver bullet.
364
876260
2000
Herhangi bir sihirli değnek bulunmuyor.
14:38
You cannot helicopter people out of poverty.
365
878260
2000
İnsanları helikopterler ile fakirliğin dışına çıkaramazsınız.
14:40
And that's very frustrating.
366
880260
2000
Bu çok sinirlendirici bir düşünce.
14:42
But look what we just did today.
367
882260
3000
Ama bakın biz bugün ne yaptık.
14:45
I gave you three simple answers to three questions:
368
885260
3000
Size 3 soru için 3 adet basit cevap verdim.
14:48
Give lentils to immunize people,
369
888260
2000
İnsanları aşılamak için onlara mercimek verin.
14:50
provide free bed nets, deworm children.
370
890260
2000
Ücretsiz yatak ağları verin ve çocukların kurtlarını temizleyin.
14:52
With immunization or bed nets,
371
892260
2000
Aşı veya yatak ağları ile.
14:54
you can save a life for 300 dollars per life saved.
372
894260
3000
300 dolara bir yaşam kurtarabilirsiniz.
14:57
With deworming, you can get
373
897260
2000
Kurtları yok ederek 3 dolara
14:59
an extra year of education for three dollars.
374
899260
2000
1 ekstra eğitim yılı kazanabilirsiniz.
15:02
So we cannot eradicate poverty just yet,
375
902260
3000
Yoksulluğu henüz kökünden kazıyamayız
15:05
but we can get started.
376
905260
2000
ancak başlayabiliriz.
15:07
And maybe we can get started small
377
907260
2000
Ve belki de etkileyici olduğunu düşündüğümüz
15:09
with things that we know are effective.
378
909260
3000
küçük şeyler ile başlayabiliriz.
15:12
Here's an example of how this can be powerful.
379
912260
2000
İşte size bunun ne kadar güçlü olduğunu gösteren bir örnek.
15:14
Deworming.
380
914260
2000
Kurtlardan arındırma.
15:16
Worms have a little bit of a problem grabbing the headlines.
381
916260
2000
Kurtlar ciddi bir problemdir.
15:18
They are not beautiful and don't kill anybody.
382
918260
3000
Şirin değiller ve kimseyi de öldürmezler.
15:21
And yet, when the young global leader in Davos
383
921260
2000
Yine de, Davos'taki genç lider
15:23
showed the numbers I gave you,
384
923260
2000
size verdiğim numaraları gösterdiğinde
15:25
they started Deworm the World.
385
925260
2000
"Dünyayı Kurtlardan Arındırma" hareketine başladılar.
15:27
And thanks to Deworm the World,
386
927260
2000
Bu hareket ve birçok ülke,
15:29
and the effort of many country governments and foundations,
387
929260
2000
kuruluş ve devletin eforu sayesinde
15:31
20 million school-aged children got dewormed in 2009.
388
931260
3000
2009 senesinde 20 milyon okul çağındaki çocuk kurtlardan kurtuldu.
15:34
So this evidence is powerful.
389
934260
2000
Bu çok güçlü bir kanıt.
15:36
It can prompt action.
390
936260
2000
Ve bu bir harekete sebep oldu.
15:38
So we should get started now.
391
938260
2000
Yani artık başlamalıyız.
15:40
It's not going to be easy.
392
940260
2000
Evet hiç de kolay olmayacak
15:42
It's a very slow process.
393
942260
2000
ve çok yavaş bir işleyiş olacak.
15:44
You have to keep experimenting, and sometimes ideology
394
944260
2000
Deneyimlerinizi ve bazen de ideolojilerinizi
15:46
has to be trumped by practicality.
395
946260
2000
pratiğe dökmelisiniz
15:48
And sometimes what works somewhere doesn't work elsewhere.
396
948260
3000
ve bazen bazı şeyler heryerde işe yaramayabilir
15:51
So it's a slow process,
397
951260
2000
bu yüzden bu yavaş bir süreç
15:53
but there is no other way.
398
953260
2000
ancak başka yolu yok.
15:55
These economics I'm proposing,
399
955260
2000
Teklif ettiğim bu şeyler
15:57
it's like 20th century medicine.
400
957260
2000
tıpkı 20. yüzyılın ilacı gibi.
15:59
It's a slow, deliberative process
401
959260
2000
Keşfi yavaş
16:01
of discovery.
402
961260
2000
ve tedbirli.
16:03
There is no miracle cure,
403
963260
2000
Herhangi bir mucize formül bulunmuyor.
16:05
but modern medicine is saving
404
965260
2000
ancak modern tıp her sene
16:07
millions of lives every year,
405
967260
2000
milyonlarca yaşamı kurtarabiliyor.
16:09
and we can do the same thing.
406
969260
2000
biz de aynı şeyi yapabiliriz.
16:13
And now, maybe, we can go back to the bigger question
407
973260
3000
Ve şimdi belki de başlangıçta söylediğim
16:16
that I started with at the beginning.
408
976260
3000
daha büyük soruya dönebiliriz.
16:19
I cannot tell you
409
979260
2000
Size geçmişte yaptığımız yardımların
16:21
whether the aid we have spent in the past has made a difference,
410
981260
3000
bir fark yaratıp yaratmadığını söyleyemem.
16:24
but can we come back here in 30 years
411
984260
3000
ancak 30 yıl sonra buraya dönüp
16:27
and say, "What we have done,
412
987260
3000
"şu ana kadar ne yaptık, değişimi teşvik eden
16:30
it really prompted a change for the better."
413
990260
3000
ve daha da iyiye götüren bir şey oldu mu?" diyebiliriz.
16:33
I believe we can and I hope we will.
414
993260
2000
Yapabileceğimize inanıyorum ve umarım yapacağız.
16:35
Thank you.
415
995260
2000
Teşekkürler
16:37
(Applause)
416
997260
2000
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7