How we're growing baby corals to rebuild reefs | Kristen Marhaver

134,918 views ・ 2015-12-23

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Onur ŞAHİN Gözden geçirme: Ramazan Şen
00:12
What was the most difficult job you ever did?
0
12836
2288
Bugüne kadar hayatınızda yaptığınız en zor iş neydi?
00:15
Was it working in the sun?
1
15882
1282
Güneşin altında çalışmak?
00:17
Was it working to provide food for a family or a community?
2
17564
2786
Bir aile ya da halka yiyecek sağlamak için mi çalıştınız?
00:21
Was it working days and nights trying to protect lives and property?
3
21134
3935
Gece gündüz, canlıları korumak ve hayatınız için mi çalıştınız?
00:25
Was it working alone
4
25661
1191
Yalnız başınıza ya da
00:26
or working on a project that wasn't guaranteed to succeed,
5
26876
3380
başarılı olacağınızın garantisi olmayan ama insan sağlığını iyileştirebilecek
00:30
but that might improve human health or save a life?
6
30280
2817
ve hayat kurtarabilecek bir işte mi çalıştınız?
00:33
Was it working to build something, create something, make a work of art?
7
33667
5003
Bir şeyler üretmek ya da yaratmak, sanat eseri oluşturmak için mi çalıştınız?
00:38
Was it work for which you were never sure
8
38991
1987
Beğenmediğiniz ya da tam olarak anladığınıza
00:41
you were fully understood or appreciated?
9
41002
3251
bir türlü emin olamadığınız bir işte mi çalıştınız?
00:45
The people in our communities who do these jobs
10
45113
2256
Halkımızın içinde, bu işleri yapan kimseler;
00:47
deserve our attention, our love and our deepest support.
11
47393
3633
ilgimizi, sevgimizi ve en derin desteğimizi hak ediyorlar.
00:51
But people aren't the only ones in our communities
12
51417
2443
Ancak bu zor işler, sadece toplumumuzdaki
00:53
who do these difficult jobs.
13
53884
1802
insanlar tarafından yapılmıyor.
00:56
These jobs are also done by the plants, the animals
14
56114
2762
Bu görevler aynı zamanda, bitkiler, hayvanlar ve benim de
00:58
and the ecosystems on our planet,
15
58900
2432
üzerinde çalıştığım tropikal mercan resiflerinin de
01:01
including the ecosystems I study: the tropical coral reefs.
16
61356
3489
dahil olduğu yeryüzü ekosistemleri tarafından da icra ediliyor.
01:05
Coral reefs are farmers.
17
65640
1962
Mercan resifleri adeta birer çiftçi gibi.
01:07
They provide food, income and food security
18
67626
3210
Yeryüzündeki yüz milyonlarca insan için
01:10
for hundreds of millions of people around the world.
19
70860
2563
gıda ve gelir kapısı, gıda güvencesi anlamına geliyor.
01:13
Coral reefs are security guards.
20
73447
2710
Mercan resifleri güvenlik görevlisidir.
01:16
The structures that they build protect our shorelines
21
76181
2757
İnşa ettikleri şekiller sayesinde kıyı şeritlerimizi, gel git
01:18
from storm surge and waves,
22
78962
1857
akıntılarından ve dalgalardan koruyor.
01:20
and the biological systems that they house filter the water
23
80843
3666
Suyu filtre edebilen biyolojik sistemleri sayesinde suda iş görmek ve
01:24
and make it safer for us to work and play.
24
84533
2399
hareket etmek bizim için daha güvenli hale geliyor.
01:27
Coral reefs are chemists.
25
87552
2562
Mercan resifleri kimyagerdir.
01:30
The molecules that we're discovering on coral reefs are increasingly important
26
90138
3769
Üzerlerinde keşfettiğimiz moleküller yeni antibiyotik ve kanser ilaçlarının
01:33
in the search for new antibiotics and new cancer drugs.
27
93931
3573
araştırmaları için gittikçe artan bir önem arz ediyor.
01:37
And coral reefs are artists.
28
97528
2155
Mercan resifleri sanatçıdır.
01:39
The structures that they build
29
99707
1495
Oluşturdukları şekiller,
01:41
are some of the most beautiful things on planet Earth.
30
101226
2550
dünyadaki en güzel şeylerden biridir.
01:43
And this beauty is the foundation of the tourism industry
31
103800
2786
Aynı zamanda bu güzellik, birkaç tane ya da az miktarda diğer
01:46
in many countries with few or little other natural resources.
32
106610
4521
doğal kaynaklarla birlikte birçok ülkede, turizm endüstrisinin temelini oluşturur.
01:51
So for all of these reasons, all of these ecosystem services,
33
111877
3260
Bütün bu sebeplerden, tüm bu ekosistem hizmetlerinden ötürü,
01:55
economists estimate the value of the world's coral reefs
34
115161
2685
iktisatçılar, dünyadaki mercan resiflerinin yıllık ekonomik
01:57
in the hundreds of billions of dollars per year.
35
117870
2996
değerinin yüz milyarlarca dolar olduğunu düşünüyorlar.
02:01
And yet despite all that hard work being done for us
36
121271
3107
Yine de, bizim için sarf edilen bu kadar çabaya ve
02:04
and all that wealth that we gain,
37
124402
2196
kazandığımız tüm zenginliğe rağmen,
02:06
we have done almost everything we possibly could to destroy that.
38
126622
4445
yapabileceğimiz her şekilde onları neredeyse yok ettik.
02:11
We have taken the fish out of the oceans
39
131091
1953
Okyanuslardan balıkları çıkardık ve
02:13
and we have added in fertilizer, sewage,
40
133068
2598
yerine; suni gübre, kanalizasyon atıkları
02:15
diseases, oil, pollution, sediments.
41
135690
3899
hastalıklar, petrol, kirlilik ve tortu bıraktık.
02:19
We have trampled the reefs physically with our boats, our fins, our bulldozers,
42
139613
3873
Resifleri, botlarımızla, salma omurgalarımız ile, dozerlerle çiğnedik.
02:23
and we have changed the chemistry of the entire sea,
43
143510
2507
Bu yüzden, bütün denizin kimyasını, suları ısıtmak ve
02:26
warmed the waters and made storms worse.
44
146041
2628
fırtınaları kötüleştirmek suretiyle değiştirmiş olduk.
02:28
And these would all be bad on their own,
45
148693
2151
Zaten bütün bunlar onlar için yeterince kötüyken
02:30
but these threats magnify each other
46
150868
1758
bir de buna; birbirini büyüten,
02:32
and compound one another and make each other worse.
47
152650
2956
yoğunlaştıran ve daha da kötü yapan tehlikeler eklenmiş oldu.
02:35
I'll give you an example.
48
155630
1393
Size bir örnek vereceğim.
02:37
Where I live and work, in Curaçao, a tropical storm went by a few years ago.
49
157047
4325
Yaşadığım ve çalıştığım ülke olan Curaçao'da birkaç yıl önce tropikal bir fırtına yaşandı.
02:41
And on the eastern end of the island,
50
161396
1889
Resiflerin el değmemiş ve sağlam olduğu
02:43
where the reefs are intact and thriving,
51
163309
1944
adanın doğu bölgesine baktığınızda,
02:45
you could barely tell a tropical storm had passed.
52
165277
2959
fırtınanın hemen hemen hiç etkilemediğini söyleyebilirdiniz.
02:48
But in town, where corals had died from overfishing, from pollution,
53
168260
5325
Ancak, aşırı avlanma, kirlilik nedeniyle mercanların ölmüş olduğu şehirde,
02:53
the tropical storm picked up the dead corals
54
173609
2103
tropikal fırtına ölü mercanları yerden alıp
02:55
and used them as bludgeons to kill the corals that were left.
55
175736
2942
onları sopa gibi kullanarak diğer mercanları öldürmüştü.
02:59
This is a coral that I studied during my PhD --
56
179361
2317
Doktoram boyunca bu resif üzerinde çalışmıştım.
03:01
I got to know it quite well.
57
181702
1569
Orayı çok iyi bilmek zorundaydım.
03:03
And after this storm took off half of its tissue,
58
183295
3079
Fırtına resifin yarısını süpürüp gittikten sonra
03:06
it became infested with algae,
59
186398
1669
kalan bölümü yosunlarla kaplandı.
03:08
the algae overgrew the tissue and that coral died.
60
188091
2755
Yosunlar aşırı geliştiği için mercanları öldürdüler.
03:11
This magnification of threats, this compounding of factors
61
191416
3962
Büyüyen tehlikeler ve yoğunlaşan faktörler
03:15
is what Jeremy Jackson describes as the "slippery slope to slime."
62
195402
4834
Jeremy Jackson'ın "Çamurlaşan kaygan yamaç" ifadesini anımsatıyordu.
03:20
It's hardly even a metaphor because many of our reefs now
63
200699
3553
Bu hiç de bir istiare değil, çünkü resiflerimizin çoğu bugünlerde,
03:24
are literally bacteria and algae and slime.
64
204276
3564
abartısız şekilde bakteri, yosun ve çamurla kaplı.
03:28
Now, this is the part of the talk
65
208954
1612
Konuşmamın bu bölümünde muhtemelen
03:30
where you may expect me to launch into my plea
66
210590
2889
benden, mercan resiflerini kurtarmak için gerekli bahaneleri
03:33
for us to all save the coral reefs.
67
213503
2673
ortaya dökmemi ve savunmamı bekliyorsunuz.
03:36
But I have a confession to make:
68
216835
2108
Bir şeyi itiraf etmek zorundayım.
03:39
that phrase drives me nuts.
69
219744
2595
Bu tabir beni deli ediyor.
03:42
Whether I see it in a tweet, in a news headline
70
222363
3691
Bir gazete manşetinde, atılan bir tweette ya da kuşe kağıdına
03:46
or the glossy pages of a conservation brochure,
71
226078
3587
basılmış bir doğal kaynakları koruma broşüründe bunu görsem de,
03:49
that phrase bothers me,
72
229689
1823
bu tabir canımı oldukça sıkıyor.
03:51
because we as conservationists have been sounding the alarms
73
231536
2928
Zira biz çevreciler, mercan resiflerinin ölümleri hakkında
03:54
about the death of coral reefs for decades.
74
234488
2404
alarmın çaldığını on yıllardır dile getiriyoruz.
03:56
And yet, almost everyone I meet, no matter how educated,
75
236916
4060
Şimdiye kadar, ne kadar eğitimli olursa olsun, görüştüğüm hemen herkes,
04:01
is not sure what a coral is or where they come from.
76
241000
3823
mercanların nereden geldiğinden veya tam olarak ne olduğundan emin değil.
04:05
How would we get someone to care about the world's coral reefs
77
245489
3325
Dünyadaki mercan resifleri anlaşılması güç, soyut bir obje iken,
04:08
when it's an abstract thing they can barely understand?
78
248838
3669
birisinin onları önemsemesini nasıl sağlarız?
04:13
If they don't understand what a coral is or where it comes from,
79
253371
3072
Eğer mercanın nereden geldiğini, ne olduğunu ya da ne kadar
04:16
or how funny or interesting or beautiful it is,
80
256467
2667
eğlenceli ve ilginç veyahut güzel olduğunu anlamazlarsa,
04:19
why would we expect them to care about saving them?
81
259158
2639
neden onları korumayı önemseyeceklerini düşünelim ki?
04:22
So let's change that.
82
262510
1318
Gelin bunu değiştirelim.
04:23
What is a coral and where does it come from?
83
263852
2541
Mercan nedir ve nereden gelir?
04:27
Corals are born in a number of different ways,
84
267287
2168
Mercanlar, birkaç farklı yolla doğar.
04:29
but most often by mass spawning: all of the individuals of a single species
85
269479
4223
En sık karşılaştığımız yol toplu üremedir. Yılda sadece bir gece,
04:33
on one night a year,
86
273726
1336
bir türün tüm bireyleri
04:35
releasing all the eggs they've made that year
87
275086
2713
bütün bir yıl boyunca ürettikleri yumurtaları paket halinde
04:37
into the water column,
88
277823
1194
sperm hücrelerinin
04:39
packaged into bundles with sperm cells.
89
279041
2444
bulunduğu su kolonlarına bırakırlar.
04:41
And those bundles go to the surface of the ocean and break apart.
90
281509
3476
Bu paketler okyanus yüzeyine çıkar ve parçalara ayrılır.
04:45
And hopefully -- hopefully -- at the surface of the ocean,
91
285009
2746
Neyse ki okyanusun yüzeyinde,
04:47
they meet the eggs and sperm from other corals.
92
287779
2221
diğer mercanlardan gelen yumurta ve spermler karşılaşır.
04:50
And that is why you need lots of corals on a coral reef --
93
290024
3108
İşte bu yüzden, yani bütün yumurtalar yüzeyde eşleriyle
04:53
so that all of their eggs can meet their match at the surface.
94
293156
3544
karşılaştıklarından resifte çok sayıda mercan bulunması gerekiyor.
04:57
When they're fertilized, they do what any other animal egg does:
95
297254
3108
Döllenme gerçekleştiğinde, yumurta, diğer hayvanlarda olduğu gibi,
05:00
divides in half again and again and again.
96
300386
2245
tekrar, tekrar ve tekrar ikiye bölünür.
05:03
Taking these photos under the microscope every year
97
303059
2478
Her yıl, mikroskop altında bu görüntüleri yakalamak
05:05
is one of my favorite and most magical moments of the year.
98
305561
3168
benim için yılın en sihirli anları oluyor.
05:08
At the end of all this cell division, they turn into a swimming larva --
99
308753
3953
Hücre bölünmesi bittikten sonra, yüzen bir larvaya dönüşüyorlar.
05:12
a little tiny blob of fat the size of a poppy seed,
100
312730
3734
Haşhaş tohumu kadar küçük, şişman bir damla boyutunda.
05:16
but with all of the sensory systems that we have.
101
316488
2670
Buna rağmen, sahip olduğumuz tüm duyu sistemine sahipler.
05:19
They can sense color and light, textures, chemicals, pH.
102
319182
5656
Renk ve ışığı, kıvamı, kimyasalları ve pH'ı algılayabiliyorlar.
05:24
They can even feel pressure waves; they can hear sound.
103
324862
3001
Baskı dalgalarını dahi algılayabiliyorlar: Sesi duyabiliyorlar.
05:28
And they use those talents
104
328253
1294
Bu yeteneklerini, resifin
05:29
to search the bottom of the reef for a place to attach
105
329571
2833
tabanını araştırıp, bir yere tutunmak ve geri kalan ömrünü
05:32
and live the rest of their lives.
106
332428
1599
orada tamamlamak için kullanıyorlar.
05:34
So imagine finding a place where you would live the rest of your life
107
334051
3376
Sadece iki günlük iken, hayatınızın geri kalanında yaşayabileceğiniz
05:37
when you were just two days old.
108
337451
1773
bir yer bulduğunuzu düşünün.
05:39
They attach in the place they find most suitable,
109
339780
2767
En uygun buldukları yere tutunuyor,
05:42
they build a skeleton underneath themselves,
110
342571
2079
alt taraflarından uzanan bir iskelet ile
05:44
they build a mouth and tentacles,
111
344674
1589
ağız ve dokunaçlar geliştiriyorlar.
05:46
and then they begin the difficult work of building the world's coral reefs.
112
346287
4103
Böylece dünyadaki mercan resiflerinin inşasındaki gibi zor bir işe başlıyorlar.
05:51
One coral polyp will divide itself again and again and again,
113
351124
3845
Tek bir mercan polipi, altında kireç taşı iskeleti bırakacak şekilde
05:54
leaving a limestone skeleton underneath itself
114
354993
2341
tekrar, tekrar ve tekrar bölünebilir.
05:57
and growing up toward the sun.
115
357358
2065
Aynı zamanda güneşe doğru da büyür.
05:59
Given hundreds of years and many species,
116
359906
2722
Yüzyılların geçtiği ve birçok türün olduğunu
06:02
what you get is a massive limestone structure
117
362652
2338
hesaba katarsak, birçok durumda, uzaktan bakıldığında
06:05
that can be seen from space in many cases,
118
365014
2512
bu çalışkan hayvanların oluşturduğu ince bir tabaka
06:07
covered by a thin skin of these hardworking animals.
119
367550
3368
ve bu tabakanın altında çok büyük bir kireç taşı kayacının olduğu görülür.
06:11
Now, there are only a few hundred species of corals on the planet, maybe 1,000.
120
371625
4405
Geriye birkaç yüz mercan türü kaldı. İyi ihtimalle 1,000 diyebiliriz.
06:16
But these systems house millions and millions of other species,
121
376435
4734
Ancak bu sistemler, milyonlarca diğer türlere ev sahipliği yapar.
06:21
and that diversity is what stabilizes the systems,
122
381193
2484
Bu çeşitlilik sistemi dengede tutar ve
06:23
and it's where we're finding our new medicines.
123
383701
2214
yeni ilaçlarımızı da buradan buluruz.
06:25
It's how we find new sources of food.
124
385939
3069
Yeni gıda kaynaklarımızı da bu şekilde buluruz.
06:29
I'm lucky enough to work on the island of Curaçao,
125
389841
2341
Neyse ki, hâlâ böyle görünen resiflerin olduğu bir yerde
06:32
where we still have reefs that look like this.
126
392206
2256
Curaçao adasında çalıştığım için oldukça şanslıyım.
06:34
But, indeed, much of the Caribbean and much of our world
127
394486
4311
Buna karşın, aslında, Karayiplerin çoğu ve dünyanın da çoğu
06:38
is much more like this.
128
398821
1866
daha çok böyle görünüyor.
06:40
Scientists have studied in increasing detail
129
400711
3023
Bilim adamları, dünyadaki mercan resiflerinin tükenme hızı
06:43
the loss of the world's coral reefs,
130
403758
1782
artışındaki detayları araştırdılar.
06:45
and they have documented with increasing certainty the causes.
131
405564
3561
Kesin sebeplerdeki artışı belgelediler.
06:49
But in my research, I'm not interested in looking backward.
132
409149
2992
Kendi araştırmamda ise, geçmişi sorgulamakla ilgilenmiyorum.
06:52
My colleagues and I in Curaçao are interested in looking forward
133
412165
3061
Curaçao'daki çalışma arkadaşlarım ve ben gelecekte neler
06:55
at what might be.
134
415250
1357
olabileceğiyle ilgilendik.
06:56
And we have the tiniest reason to be optimistic.
135
416631
3662
İyimser olmak için ufacık da olsa bir nedenimiz var.
07:00
Because even in some of these reefs
136
420824
1777
Hatta bazen uzun zaman önce yerle bir
07:02
that we probably could have written off long ago,
137
422625
3649
ettiğimiz bazı mercan resiflerinde dahi,
07:06
we sometimes see baby corals arrive and survive anyway.
138
426298
4465
yavru mercanların bölgeye ulaştığını ve bir şekilde hayata tutunduğunu görüyoruz.
07:11
And we're starting to think that baby corals may have the ability
139
431193
3275
Artık yavru mercanların, yetişkinlerin uyum sağlayamadığı
07:14
to adjust to some of the conditions that the adults couldn't.
140
434492
3603
bazı zor şartlara uyum sağlayabildiğini düşünüyoruz.
07:18
They may be able to adjust
141
438119
2016
Yetişkin mercanlar dünyamıza uyum sağlama
07:20
ever so slightly more readily to this human planet.
142
440159
3882
konusunda daha az istekli olsalar da bunu yapabilirler.
07:24
So in the research I do with my colleagues in Curaçao,
143
444890
4043
Gelelim benim ve arkadaşlarımın Curaçao'da yaptığımız çalışmaya...
07:28
we try to figure out what a baby coral needs
144
448957
2513
Bir yavru mercanın hassas olduğu erken dönemde
07:31
in that critical early stage,
145
451494
1524
neye ihtiyaç duyduğunu,
07:33
what it's looking for
146
453042
1167
beklentilerini ve bu
07:34
and how we can try to help it through that process.
147
454233
2540
sürece nasıl yardım edebileceğimizi çözmeye çalışıyoruz.
07:36
I'm going to show you three examples of the work we've done
148
456797
2841
Bu soruları cevaplayabilmek için yaptığımız çalışmalardan
07:39
to try to answer those questions.
149
459662
1937
üç tane örnek göstermek istiyorum.
07:42
A few years ago we took a 3D printer and we made coral choice surveys --
150
462575
4775
Birkaç yıl önce, 3D yazıcı edindik, farklı doku ve renklerdeki mercanların
07:47
different colors and different textures,
151
467374
1936
tercihlerini araştırdık.
07:49
and we simply asked the coral where they preferred to settle.
152
469334
2870
Basitçe, mercanın nereye yerleştiğine baktık.
07:52
And we found that corals, even without the biology involved,
153
472228
2985
Bulduğumuz şey ise, biyolojik renkler içermemesine rağmen,
07:55
still prefer white and pink, the colors of a healthy reef.
154
475237
3159
sağlıklı bir resifin hala beyaz ve pembe renklerini tercih ettiğiydi.
07:58
And they prefer crevices and grooves and holes,
155
478420
3135
Ezilmekten ve yırtıcılara yem olmaktan kurtulabilecekleri
08:01
where they will be safe from being trampled
156
481579
2024
çatlak, oluk ve delikleri
08:03
or eaten by a predator.
157
483627
1316
tercih ediyorlar.
08:05
So we can use this knowledge,
158
485276
1456
Bu bilgiyi kullanarak geriye
08:06
we can go back and say we need to restore those factors --
159
486756
3019
dönebilir ve koruyucu projemizde yer alan bu faktörleri--
08:09
that pink, that white, those crevices, those hard surfaces --
160
489799
3179
pembeyi, beyazı, çatlakları ve sert yüzeyleri-- onarmaya
08:13
in our conservation projects.
161
493002
1743
ihtiyacımız olduğunu söyleyebiliriz.
08:14
We can also use that knowledge
162
494769
1461
Bu bilgiyi, deniz suru veya
08:16
if we're going to put something underwater, like a sea wall or a pier.
163
496254
3539
ayaklık gibi bir şeyi su altına koymak için de kullanabiliriz.
08:19
We can choose to use the materials and colors and textures
164
499817
3040
Mercanların geri dönmelerini sağlayacak şekilde
08:22
that might bias the system back toward those corals.
165
502881
3831
bu materyalleri, renkleri ve dokuları kullanmayı seçebiliriz.
08:27
Now in addition to the surfaces,
166
507487
1977
Buna ilaveten, yüzeylerde,
08:29
we also study the chemical and microbial signals
167
509488
2497
mercanları resiflere çeken kimyasal ve mikrobiyal
08:32
that attract corals to reefs.
168
512009
2028
sinyaller olduğunu keşfettik.
08:34
Starting about six years ago, I began culturing bacteria
169
514061
2900
Altı yıl önceden başlamak üzere, mercanların yerleştiği
08:36
from surfaces where corals had settled.
170
516985
2092
yüzeylerden elde ettiğim bakterileri çoğalttım.
08:39
And I tried those one by one by one,
171
519101
2833
Bunları, mercanları yerleşmeye ve
08:41
looking for the bacteria that would convince corals to settle and attach.
172
521958
4766
tutunmaya ikna eden bakteriler açısından tek tek inceledim.
08:46
And we now have many bacterial strains in our freezer
173
526748
3150
Şimdi ise, derin dondurucumuzda mercanların yerleşme ve tutunma
08:49
that will reliably cause corals
174
529922
1509
sürecine güvenilir şekilde
08:51
to go through that settlement and attachment process.
175
531455
2969
rehberlik edecek bakteri türleri var.
08:54
So as we speak,
176
534448
1199
Konuştuğumuz gibi,
08:55
my colleagues in Curaçao are testing those bacteria
177
535671
2420
Curaçao'daki çalışma arkadaşlarım, mercanların
08:58
to see if they'll help us raise more coral settlers in the lab,
178
538115
3324
tutunması için bu bakterilerin rolünün olup olmadığına bakıyorlar.
09:01
and to see if those coral settlers will survive better
179
541463
2587
Akabinde mercanları su altına geri koyduğumuzda,
09:04
when we put them back underwater.
180
544074
1809
hayatta kalıp kalamayacaklarına bakıyorlar.
09:06
Now in addition to these tools, we also try to uncover the mysteries
181
546304
3225
Bu tekniklere ilaveten, üzerinde yeterince çalışılmamış türlerin
09:09
of species that are under-studied.
182
549553
2453
sır perdesini aralamaya çalışıyoruz.
09:12
This is one of my favorite corals, and always has been:
183
552839
3289
Bu benim favori mercanlarımdan birisi, her zaman da öyleydi:
09:16
dendrogyra cylindrus, the pillar coral.
184
556152
2489
Dendrogyra cylindrus, sütun mercanı.
09:19
I love it because it makes this ridiculous shape,
185
559073
2907
Onu, gülünç bir şekil oluşturduğu, dokunaçları tombul
09:22
because its tentacles are fat and look fuzzy
186
562004
3143
ve tüylü olduğu ve de nadir olduğu için
09:25
and because it's rare.
187
565171
1440
bu kadar seviyorum.
09:26
Finding one of these on a reef is a treat.
188
566635
2474
Resifte bunlardan birine rastlamak son derece zor.
09:29
In fact, it's so rare,
189
569695
1152
Aslında, o kadar nadir ki,
09:30
that last year it was listed as a threatened species
190
570871
2516
geçen sene soyu tükenenler listesinde tehdit altında
09:33
on the endangered species list.
191
573411
1855
olan türlere dahil oldu.
09:35
And this was in part because in over 30 years of research surveys,
192
575290
3307
Bu kısmen böyleydi, çünkü 30 yılı aşkın araştırma çalışmaları
09:38
scientists had never found a baby pillar coral.
193
578621
3856
sonucunda bilim adamları hiç yavru sütun mercanı bulamadılar.
09:42
We weren't even sure if they could still reproduce,
194
582803
2414
Hâlâ üreyebildiklerinden bile son derece şüpheliydik,
09:45
or if they were still reproducing.
195
585241
1999
hatta üremiş olmalarından da.
09:47
So four years ago, we started following these at night
196
587760
2669
Nitekim, 4 yıl önce, Curaçao'da ürediği zamanı
09:50
and watching to see if we could figure out when they spawn in Curaçao.
197
590453
4289
saptamak için onları geceleri takip etmeye ve izlemeye başladık.
09:55
We got some good tips from our colleagues in Florida,
198
595992
2688
2007 ve 2008'de üremelerine şahit olan Florida'daki
09:58
who had seen one in 2007, one in 2008,
199
598704
4058
meslektaşlarımız sayesinde işe yarar ipuçları elde ettik.
10:02
and eventually we figured out when they spawn in Curaçao
200
602786
2673
Nihayet, Curaçao'da üredikleri zamanı çözdük ve
10:05
and we caught it.
201
605483
1359
onları iş üstünde yakaladık.
10:06
Here's a female on the left with some eggs in her tissue,
202
606866
2698
Sol tarafta, vücudundaki yumurtaları denize
10:09
about to release them into the seawater.
203
609588
1920
bırakmak üzere olan bir dişi görüyorsunuz.
10:11
And here's a male on the right, releasing sperm.
204
611532
2637
Burada da, sağda spermlerini bırakan bir erkek.
10:14
We collected this, we got it back to the lab, we got it to fertilize
205
614783
3684
Bunları topladık ve laboratuara götürdük, döllenmeden sonra
10:18
and we got baby pillar corals swimming in our lab.
206
618491
3284
laboratuarda yüzen yavru mercanlarımız olmuştu.
10:22
Thanks to the work of our scientific aunts and uncles,
207
622520
2540
Bizden önce bu çalışmaları yapanların
10:25
and thanks to the 10 years of practice we've had in Curaçao
208
625084
2857
Curaçao'da, diğer mercanları yetiştirmek konusundaki
10:27
at raising other coral species,
209
627965
2193
uğraşlarımız sayesinde,
10:30
we got some of those larvae to go through the rest of the process
210
630182
3875
yerleşmek ve tutunmak gibi süreçleri atlatabilen
10:34
and settle and attach,
211
634081
1652
yavrularımız oldu.
10:35
and turn into metamorphosed corals.
212
635757
2711
Daha sonra ise başkalaşmış mercanlara dönüştüler.
10:38
So this is the first pillar coral baby that anyone ever saw.
213
638492
4744
Buradaki, tarihte görülen ilk yavru sütun mercanı.
10:43
(Applause)
214
643786
5420
(Alkışlar)
10:49
And I have to say -- if you think baby pandas are cute,
215
649230
3174
Bunun, sevimli bulduğunuz yavru pandalardan daha sevimli olduğunu
10:52
this is cuter.
216
652428
1238
söylemek zorundayım.
10:53
(Laughter)
217
653690
1983
(Gülüşmeler)
10:56
So we're starting to figure out the secrets to this process,
218
656236
3124
Bu sürecin ve mercan üretiminin sırlarını ve de
10:59
the secrets of coral reproduction and how we might help them.
219
659384
3348
onlara nasıl yardım edebileceğimizi çözmeye başladık.
11:03
And this is true all around the world;
220
663089
1848
Tüm dünyada, bilim adamları
11:04
scientists are figuring out new ways to handle their embryos,
221
664961
2892
mercan embriyosu üretmek ve yerleşmeleri için yeni yollar
11:07
to get them to settle,
222
667877
1158
bulmaya çalışıyor.
11:09
maybe even figuring out the methods to preserve them at low temperatures,
223
669059
4534
Belki de, düşük sıcaklıklarda onları korumanın yolları bulunursa,
11:13
so that we can preserve their genetic diversity
224
673617
3116
onların genetik çeşitliliğini muhafaza edebilir ve
11:16
and work with them more often.
225
676757
1882
onlarla daha sık çalışabiliriz.
11:18
But this is still so low-tech.
226
678984
2873
Ancak hâlâ oldukça düşük teknoloji kullanıyoruz.
11:22
We are limited by the space on our bench, the number of hands in the lab
227
682260
5015
Çalışma tezgahımızdaki boşluklar, laboratuarımızdaki el sayısı ve
11:27
and the number of coffees we can drink in any given hour.
228
687299
4170
belirli bir saatte içebildiğimiz kahve miktarı ile sınırlanıyoruz.
11:32
Now, compare that to our other crises
229
692105
2493
Toplum olarak, diğer krizler ve
11:34
and our other areas of concern as a society.
230
694622
3213
ilgi alanlarıyla karşılaştıralım.
11:38
We have advanced medical technology, we have defense technology,
231
698265
3652
İleri bir medikal teknolojimiz var, ileri bir savunma teknolojimiz var,
11:41
we have scientific technology,
232
701941
1597
bilimsel teknolojimiz var,
11:43
we even have advanced technology for art.
233
703562
2426
hatta ileri bir sanat teknolojimiz bile var.
11:46
But our technology for conservation is behind.
234
706012
5397
Korumak için kullandığımız teknoloji ise bunların çok gerisinde.
11:53
Think back to the most difficult job you ever did.
235
713022
3145
Yaptığınız en zor işi tekrardan düşünün.
11:56
Many of you would say it was being a parent.
236
716662
3235
Çoğunuz bunun ebeveynlik etmek olduğunu söyler.
12:00
My mother described being a parent
237
720314
1657
Annem ebeveynlik etmeyi, hayatınızda
12:01
as something that makes your life far more amazing and far more difficult
238
721995
4211
yapabileceğiniz ve tahmin edebileceğiniz herhangi bir şeyden çok daha muhteşem ve
12:06
than you could've ever possibly imagined.
239
726230
2530
çok daha zor olarak tanımlardı.
12:08
I've been trying to help corals become parents for over 10 years now.
240
728784
4025
10 yıldır yavru mercanlara ebeveynlik etmeye çalışıyorum.
12:13
And watching the wonder of life
241
733563
2170
Hayatın harikalarını izlemek,
12:15
has certainly filled me with amazement to the core of my soul.
242
735757
4027
kesinlikle ruhumun özünü hayrete buladı.
12:19
But I've also seen how difficult it is for them to become parents.
243
739808
3482
Aynı zamanda onlara bakıcılık yapmanın ne kadar zor olduğunu gördüm.
12:24
The pillar corals spawned again two weeks ago,
244
744450
2180
Sütun mercanları iki hafta önce tekrar üredi.
12:26
and we collected their eggs and brought them back to the lab.
245
746654
2889
Yumurtaları topladık ve laboratuara getirdik.
12:29
And here you see one embryo dividing,
246
749567
2058
Burada bir embriyonun bölündüğünü görüyorsunuz.
12:31
alongside 14 eggs that didn't fertilize
247
751649
2874
Bunun yanı sıra, 14 yumurta döllenmedi ve
12:34
and will blow up.
248
754547
1660
bozulacak.
12:36
They'll be infected with bacteria, they will explode
249
756532
2735
Bakterilerle enfekte olacak ve patlayacaklar.
12:39
and those bacteria will threaten the life of this one embryo
250
759291
3742
Ortaya çıkacak bir sürü bakteri birazcık şansı olan bu embriyonun
12:43
that has a chance.
251
763057
2130
hayatını tehdit edecek.
12:45
We don't know if it was our handling methods that went wrong
252
765576
2963
Yanlış giden şeylerin kullandığımız metodlar olup olmadığını ve
12:48
and we don't know
253
768563
1627
bu mercanın resifteki
12:50
if it was just this coral on this reef, always suffering from low fertility.
254
770214
4918
döllenme sorunundan muzdarip tek tür olup olmadığını bilmiyoruz.
12:55
Whatever the cause,
255
775582
1305
Sebebi ne olursa olsun,
12:56
we have much more work to do before we can use baby corals
256
776911
4517
yavru mercanları resifleri yetiştirmek, tamir etmek belki de resifleri
13:01
to grow or fix or, yes, maybe save coral reefs.
257
781452
4942
korumak için kullanmadan önce öğrenecek ve yapacak çok şeyimiz var.
13:07
So never mind that they're worth hundreds of billions of dollars.
258
787450
3071
Yüz milyarlarca dolar etmelerini boş verin.
13:10
Coral reefs are hardworking animals and plants and microbes and fungi.
259
790545
5427
Mercan resifleri; çok çalışkan hayvanlar, bitkiler, mikroplar ve mantarlar...
13:15
They're providing us with art and food and medicine.
260
795996
3620
Bize yiyecek ve ilaç sağlıyorlar, adeta birer sanat eseri gibiler.
13:20
And we almost took out an entire generation of corals.
261
800012
3576
Biz ise neredeyse bir mercan neslini yok ettik.
13:23
But a few made it anyway, despite our best efforts,
262
803975
4041
Üstün çabalarımıza rağmen, birkaçı her nasılsa başarılı oldu.
13:28
and now it's time for us to thank them for the work they did
263
808040
3132
Şimdi, bizim için yaptıkları şeyler adına onlara teşekkür etme ve
13:31
and give them every chance they have to raise the coral reefs of the future,
264
811196
4825
resiflerin geleceği olan yavru mercanları yetiştirmeleri için onlara ihtiyaçları olan
13:36
their coral babies.
265
816045
1488
tüm fırsatları verme zamanı.
13:37
Thank you so much.
266
817557
1195
Çok teşekkür ederim.
13:38
(Applause)
267
818776
6195
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7