Vicki Arroyo: Let's prepare for our new climate

Vicki Arroyo: Yeni iklimimizi hazırlayalım

87,349 views ・ 2012-10-01

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Translator: Thu-Huong Ha Reviewer: Morton Bast
0
0
7000
Çeviri: Gönül Ceylan Gözden geçirme: Ethem Canbolat
00:15
This is the skyline of my hometown, New Orleans.
1
15946
5056
Bu benim memleketimin silüeti, New Orleans.
00:21
It was a great place to grow up,
2
21026
2613
Büyümek için harika bir yer,
00:23
but it's one of the most vulnerable spots in the world.
3
23663
3711
fakat dünyadaki en savunmasız noktalardan biri.
00:27
Half the city is already below sea level.
4
27398
2683
Şehrin yarısı zaten deniz seviyesinin altında.
00:30
In 2005, the world watched as New Orleans
5
30105
3428
2005 yılında, dünya New Orleans'ı izledi
00:33
and the Gulf Coast were devastated by Hurricane Katrina.
6
33557
3479
ve Katrina Kasırgası tarafından Gulf Coast harap edildi.
00:37
One thousand, eight hundred and thirty-six people died. Nearly 300,000 homes were lost.
7
37060
6186
Bin sekiz yüz otuz altı kişi öldü. Neredeyse 300.000 ev yokoldu.
00:43
These are my mother's, at the top --
8
43270
2247
Yukarıdaki fotoğraflar annemin evine ait. Yukarıdaki
00:45
although that's not her car,
9
45541
1430
onun arabası olmasa da,
00:46
it was carried there by floodwaters up to the roof --
10
46995
2524
çatıya sel suları tarafından sürüklendi
00:49
and that's my sister's, below.
11
49543
2074
ve aşağıdakiler kız kardeşimin evinin fotoğrafları.
00:51
Fortunately, they and other family members got out in time,
12
51641
3828
Neyse ki, onlar ve diğer aile bireyleri zamanında dışarı çıktılar,
00:55
but they lost their homes, and as you can see,
13
55493
2191
fakat evlerini kaybettiler ve gördüğünüz gibi,
00:57
just about everything in them.
14
57708
2826
evlerindeki onlara ait olan hemen hemen her şeyi.
01:00
Other parts of the world have been hit by storms
15
60558
2286
Dünyanın diğer bölgeleri fırtınalar tarafından
01:02
in even more devastating ways.
16
62868
1960
daha bile yıkıcı şekillerde vuruldu.
01:04
In 2008, Cyclone Nargis and its aftermath
17
64852
2854
Yıl 2008, Nargis Kasırgası ve sonuç,
01:07
killed 138,000 in Myanmar.
18
67730
3318
Myanmar'da 138.000 kişi öldü.
01:11
Climate change is affecting our homes, our communities,
19
71072
3408
İklim değişiklikleri evlerimizi, toplumlarımızı,
01:14
our way of life. We should be preparing
20
74504
2424
yaşam tarzımızı etkiliyor. Her ölçekte
01:16
at every scale and at every opportunity.
21
76952
3633
her duruma karşı hazırlıklı olmalıyız.
01:20
This talk is about being prepared for, and resilient to
22
80609
3831
Bu konuşma evlerimizi ve ortak evimiz olan dünyamızı
01:24
the changes that are coming and that will affect our homes
23
84464
2762
etkileyecek olan yaklaşan değişimlere hazırlamamız
01:27
and our collective home, the Earth.
24
87250
2530
ve daha çabuk toparlanabilmemiz için hazırlanmıştır.
01:29
The changes in these times won't affect us all equally.
25
89804
4328
Bu zamanlardaki değişimler bizi eşit ölçüde etkileyemeyecek.
01:34
There are important distributional consequences,
26
94156
2286
Önemli dağılımsal sonuçlar vardır,
01:36
and they're not what you always might think.
27
96466
2144
ve onlar her zaman düşündüğünüz gibi değiller.
01:38
In New Orleans, the elderly and female-headed households
28
98634
3218
New Orleans'da yaşlı ve anaerkil ev haneleri
01:41
were among the most vulnerable.
29
101876
2256
en savunmasızların arasındaydı.
01:44
For those in vulnerable, low-lying nations,
30
104156
2064
Alt seviye ulusların savunmasız insanları için
01:46
how do you put a dollar value on losing your country
31
106244
2824
atalarının gömülü olduğu ülkelerine nasıl dolar türünden
01:49
where you ancestors are buried? And where will your people go?
32
109092
4496
değer belirleyebilirsiniz? Ve İnsanlarınız nereye gidecek?
01:53
And how will they cope in a foreign land?
33
113612
2107
Ve yabancı bir ülkede nasıl başa çıkacaklar?
01:55
Will there be tensions over immigration,
34
115743
2053
Sınırlı kaynaklar için rekabet nedeniyle çatışmalar
01:57
or conflicts over competition for limited resources?
35
117820
3472
ya da göç nedeniyle gerginlikler olacak mı?
02:01
It's already fueled conflicts in Chad and Darfur.
36
121316
4968
Şimdiden Çad ve Darfur'da körüklenen çatışmalar var.
02:06
Like it or not, ready or not, this is our future.
37
126308
4793
Beğenin ya da beğenmeyin, hazır olun ya da olmayın, bu bizim geleceğimiz.
02:11
Sure, some are looking for opportunities in this new world.
38
131125
3503
Elbette, bazıları bu yeni dünyada fırsatlar arıyor.
02:14
That's the Russians planting a flag on the ocean bottom
39
134652
3000
Ruslar, Arktik deniz buzunun altındaki minerallere
02:17
to stake a claim for minerals under the receding Arctic sea ice.
40
137676
3408
sahip çıkmak için okyanus dibine bayrak dikiyor.
02:21
But while there might be some short-term individual winners,
41
141108
3238
Fakat bazı kısa vadeli bireysel kazananlar olabilirken
02:24
our collective losses will far outweigh them.
42
144370
3514
bizim genel kayıplarımız daha ağır basacak.
02:27
Look no further than the insurance industry as they struggle
43
147908
2239
Uzağa bakmaya gerek yok. Sigorta sektöründeki şirketler bile
02:30
to cope with mounting catastrophic losses
44
150171
2032
olağanüstü hava olaylarının meydana getirdiği
02:32
from extreme weather events.
45
152227
2402
felaketlerle başa çıkmaya uğraşıyorlar.
02:34
The military gets it. They call climate change
46
154653
2831
Askerler bunu yapar. Onlar, dünya genelindeki hükümetler
02:37
a threat multiplier that could harm stability and security,
47
157508
3217
nasıl etkileneceği ile ilgili değerlendirmeler yaparken,
02:40
while governments around the world are evaluating
48
160749
2865
iklim değişikliğini stabilite ve güvenliğe zarar verici
02:43
how to respond.
49
163638
2023
bir tehdit olarak adlandırır.
02:45
So what can we do? How can we prepare and adapt?
50
165685
4151
Peki ne yapabiliriz? Nasıl hazırlanabilir ve uyum sağlayabiliriz?
02:49
I'd like to share three sets of examples, starting with
51
169860
3007
Şiddetli fırtına ve sellere uyum sağlamak ile başlayarak
02:52
adapting to violent storms and floods.
52
172891
2945
üç grup örneği paylaşmak istiyorum.
02:55
In New Orleans, the I-10 Twin Spans,
53
175860
2664
New Orleans'da Katrina Kasırgasında bazı kısımları yıkılan 1-10 Twin Spans
02:58
with sections knocked out in Katrina, have been rebuilt
54
178548
2849
çok daha büyük fırtına dalgaları hesaba katılarak
03:01
21 feet higher to allow for greater storm surge.
55
181421
3951
21 feet (6,4 metre) daha yüksek olarak tekrar inşa edilmiştir
03:05
And these raised and energy-efficient homes
56
185396
2522
Ağır darbe alan 9. bölgedeki yükseltilmiş ve
03:07
were developed by Brad Pitt and Make It Right
57
187942
2838
enerji tasarruflu evler Brad Pitt ve Make It Right Vakfı
03:10
for the hard-hit Ninth Ward.
58
190804
2792
tarafından geliştirildi.
03:13
The devastated church my mom attends has been
59
193620
3072
Annemin gittiği harap kilise sadece daha yüksek olarak
03:16
not only rebuilt higher, it's poised to become
60
196716
2648
onarılmakla kalmadı, aynı zamanda ülkedeki
03:19
the first Energy Star church in the country.
61
199388
2608
ilk enerji yıldızı kilise olmaya da hazırlanıyor.
03:22
They're selling electricity back to the grid
62
202020
2096
Onlar şebekeye yansıtıcı boya ve
03:24
thanks to solar panels, reflective paint and more.
63
204140
3623
daha başka şeyler sayesinde elektrik satıyorlar.
03:27
Their March electricity bill was only 48 dollars.
64
207787
2553
Mart elektrik faturaları sadece 48 dolardı.
03:30
Now these are examples of New Orleans rebuilding in this way,
65
210364
4289
Bunlar New Orleansın yeniden inşaasındaki bu yönde olan örneklerdir.
03:34
but better if others act proactively with these changes in mind.
66
214677
4872
Fakat daha iyisi başkalarının, zihinlerde meydana gelen bu değişiklikleri uygulamaya koymaları olacaktır.
03:39
For example, in Galveston, here's a resilient home
67
219573
3759
Örneğin,Galveston'daki bu dirençli ev
03:43
that survived Hurricane Ike,
68
223356
2424
Ike Kasırgası tarafından yıkılmadı fakat
03:45
when others on neighboring lots clearly did not.
69
225804
2592
diğerleri kasırgaya dayanamayıp yıkıldı.
03:48
And around the world, satellites and warning systems
70
228420
3153
Ve dünya genelinde uydular ve uyarı sistemleri
03:51
are saving lives in flood-prone areas such as Bangladesh.
71
231597
4384
Bangladeş gibi sel eğilimli alanlarda hayat kurtarıyor.
03:56
But as important as technology and infrastructure are,
72
236005
3088
Teknoloji ve alt yapı kadar önemli,
03:59
perhaps the human element is even more critical.
73
239117
3712
hatta daha da önemlisi insan unsuru.
04:02
We need better planning and systems for evacuation.
74
242853
3359
Tahliye için daha iyi planlama ve sistemlere ihtiyacımız var.
04:06
We need to better understand how people make decisions
75
246236
3065
İnsanların kriz zamanında niçin ve nasıl karar aldıklarını
04:09
in times of crisis, and why.
76
249325
2072
daha iyi anlamak zorundayız.
04:11
While it's true that many who died in Katrina did not have access to transportation,
77
251421
4088
Katrina'da ölen bir çok kişinin ulaşım erişimi olmadığı doğru iken
04:15
others who did refused to leave as the storm approached,
78
255533
3176
diğerleri, fırtına yaklaşırken, mevcut ulaşım ve barınaklar
04:18
often because available transportation and shelters
79
258733
3798
evcil hayvan alımına izin vermediği için
04:22
refused to allow them to take their pets.
80
262555
2490
ayrılmayı reddettiler.
04:25
Imagine leaving behind your own pet in an evacuation or a rescue.
81
265069
4996
Bir tahliye veya kurtarma anında evcil hayvanınızı geride bıraktığınızı düşünün.
04:30
Fortunately in 2006, Congress passed
82
270089
2851
Neyse ki 2006 yılında ,Kongre
04:32
the Pet Evacuation and Transportation Standards Act (Laughter)
83
272964
3450
Evcil Hayvan Tahliyesi ve Ulaşım Standartları Yasasını geçirdi. (kahkalar)
04:36
— it spells "PETS" — to change that.
84
276438
4514
-Bunu değiştirmek için heceledi. ''PETS''
04:40
Second, preparing for heat and drought.
85
280976
2861
İkincisi, ısı ve kuraklık için hazırlıklı olmak.
04:43
Farmers are facing challenges of drought from Asia
86
283861
2849
İklim değişikliği ile bağlantılı ısı dalgaları
04:46
to Africa, from Australia to Oklahoma,
87
286734
2480
2003'te Batı Avrupada, 2010'da Rusyada
04:49
while heat waves linked with climate change
88
289238
2343
onbinlerce insanın ölümüne neden olurken
04:51
have killed tens of thousands of people
89
291605
2377
Asyadan Afrikaya, Avustralyadan Oklahoma'ya
04:54
in Western Europe in 2003, and again in Russia in 2010.
90
294006
6208
çiftçiler kuraklığın zorlukları ile yüzleşiyor.
05:00
In Ethiopia, 70 percent, that's 7-0 percent of the population,
91
300238
4927
Etiyopya'da nüfusun yüzde yetmişinin ki bu 7 ve 0
05:05
depends on rainfall for its livelihood.
92
305189
2585
geçimi yağış miktarına bağlıdır.
05:07
Oxfam and Swiss Re, together with Rockefeller Foundation,
93
307798
3688
Oxfam ve Swiss Re, Rockefeller Vakfı ile birlikte,
05:11
are helping farmers like this one build hillside terraces
94
311510
3632
bu gibi çiftçilere yamaç terasları yapmaları konusunda yardım ediyorlar
05:15
and find other ways to conserve water,
95
315166
2607
ve su tasarrufu için başka yollar buluyorlar,
05:17
but they're also providing for insurance when the droughts do come.
96
317797
3977
ayrıca kuraklık geldiği zaman sigorta sağlıyor.
05:21
The stability this provides is giving the farmers
97
321798
2334
Bu istikrarın çiftçilere sağladığı
05:24
the confidence to invest.
98
324156
1802
yatırım için güven vermesidir.
05:25
It's giving them access to affordable credit.
99
325982
2618
Bu onlara uygun fiyatlı kredi erişimi sağlıyor.
05:28
It's allowing them to become more productive so that
100
328624
1624
Bu onların daha üretken olmasını sağlıyor
05:30
they can afford their own insurance over time, without assistance.
101
330272
3886
böylece zamanla yardım almadan kendi sigortalarını sağlayabiliyorlar.
05:34
It's a virtuous cycle, and one that could be replicated
102
334182
2620
Bu erdemli bir döngü ve gelişmekte olan dünyada
05:36
throughout the developing world.
103
336826
2327
aynıları yapılabilir.
05:39
After a lethal 1995 heat wave
104
339177
2821
Öldürücü 1995 sıcak hava dalgasından sonra
05:42
turned refrigerator trucks from the popular
105
342022
2576
Taste of Chicago festivalinin sevilen soğuk hava kamyonları
05:44
Taste of Chicago festival into makeshift morgues,
106
344622
3169
geçici morglara dönüştürüldü.
05:47
Chicago became a recognized leader,
107
347815
2223
Chicago kentsel ısı adası etkisini aşağıya indirmek için
05:50
tamping down on the urban heat island impact
108
350062
2807
beyaz veya yeşil çatılar yaparak,
05:52
through opening cooling centers,
109
352893
1993
soğutma merkezleri açarak,
05:54
outreach to vulnerable neighborhoods, planting trees,
110
354910
3185
savunmasız mahallelere ulaşarak, ağaç dikimi yaparak
05:58
creating cool white or vegetated green roofs.
111
358119
2903
tanınan bir lider oldu,
06:01
This is City Hall's green roof, next to Cook County's [portion of the] roof,
112
361046
3620
Bu Cook İlçesinin çatısının yanındaki Belediye binasının çatısıdır
06:04
which is 77 degrees Fahrenheit hotter at the surface.
113
364690
3492
ve yüzeyi 77 Fahrenheit derece daha sıcaktır.
06:08
Washington, D.C., last year, actually led the nation
114
368206
4072
Washinghon, D.C, geçen yıl, halka yeni yeşil çatılar
06:12
in new green roofs installed, and they're funding this in part
115
372302
3288
inşa etti ve bunun finansmanını plastik çantalara koyduğu
06:15
thanks to a five-cent tax on plastic bags.
116
375614
3430
beş centlik vergi sayesinde sağladı.
06:19
They're splitting the cost of installing these green roofs
117
379068
2762
Onlar yeşil çatı inşa maliyetlerini
06:21
with home and building owners.
118
381854
1688
ev ve bina sahipleri ile bölüşüyorlar.
06:23
The roofs not only temper urban heat island impact
119
383566
2507
Çatılar sadece kentsel ısı ada etkisini azaltmıyor
06:26
but they save energy, and therefore money,
120
386097
2333
aynı zamanda enerji, dolayısıyla para tasarrufu sağlıyor,
06:28
the emissions that cause climate change,
121
388454
2129
iklim değişikliğine neden olan emisyonları
06:30
and they also reduce stormwater runoff.
122
390607
2471
ve aynı zamanda yağmur suyu akışını azaltıyor.
06:33
So some solutions to heat can provide for win-win-wins.
123
393102
4728
Yani ısı için bazı çözümler kazan-kazan türü kazanç sağlayabilir.
06:37
Third, adapting to rising seas.
124
397854
3738
Üçüncüsü, yükselen denizlerle uyumlu olmak.
06:41
Sea level rise threatens coastal ecosystems, agriculture,
125
401616
3622
Deniz seviyesinin yükselmesi kıyı ekosistemlerini, tarımı,
06:45
even major cities. This is what one to two meters
126
405262
3360
hatta büyük şehirleri tehdit ediyor. Deniz seviyesinin
06:48
of sea level rise looks like in the Mekong Delta.
127
408646
2976
bir iki metre arası yükselmesi Mekong Deltasındaki gibi görünüyor.
06:51
That's where half of Vietnam's rice is grown.
128
411646
2627
Burası Vietnam pirincinin üretildiği yerin yarısıdır.
06:54
Infrastructure is going to be affected.
129
414297
3109
Altyapı etkilenecektir.
06:57
Airports around the world are located on the coast.
130
417430
2496
Dünyadaki hava limanları deniz kıyısında yer almaktadır.
06:59
It makes sense, right? There's open space,
131
419950
2000
Bu mantıklı, değil mi? Uçakların yüksek binalardan
07:01
the planes can take off and land without worrying about
132
421974
2621
kaçınarak ya da gürültü oluşturma endişesi olmadan
07:04
creating noise or avoiding tall buildings.
133
424619
2191
havalanabileceği ve inebileceği bir alan var.
07:06
Here's just one example, San Francisco Airport,
134
426834
3112
İşte bir örnek, San Francisco Havaalanı
07:09
with 16 inches or more of flooding.
135
429970
2690
16 inç (40,64 cm) veya daha fazla su altında kalır.
07:12
Imagine the staggering cost of protecting
136
432684
2878
Bu hayati altyapıyı setlerle korumanın
07:15
this vital infrastructure with levees.
137
435586
3330
şaşırtıcı koruma maliyetini düşünün.
07:18
But there might be some changes in store
138
438940
1905
Mevcut durumda hayal bile edemeyeceğiniz
07:20
that you might not imagine. For example,
139
440869
2183
değişiklikler olabilir. Örneğin,
07:23
planes require more runway for takeoff
140
443076
2537
uçaklar kalkış için daha fazla piste ihtiyaç duyabilir
07:25
because the heated, less dense air, provides for less lift.
141
445637
3842
çünkü ısınmış daha az yoğun hava daha az kaldırma sağlar.
07:29
San Francisco is also spending 40 million dollars
142
449503
3461
San Francisco'da su ve kanalizasyon sistemini
07:32
to rethink and redesign its water and sewage treatment,
143
452988
3166
yeniden düşünmek ve yeniden tasarlamak için 40 milyon dolar harcıyor,
07:36
as water outfall pipes like this one can be flooded with seawater,
144
456178
3306
çünkü bunun gibi su boşaltım boruları deniz suyu altında kalabilir,
07:39
causing backups at the plant, harming the bacteria
145
459508
2945
geri dönüşüm tesisindeki atıkların dönüşümü için gerekli
07:42
that are needed to treat the waste.
146
462477
1667
bakterilerin zarar görmesine neden olur.
07:44
So these outfall pipes have been retrofitted
147
464168
2096
Yani bu boşaltım boruları giriş sisteminden gelen
07:46
to shut seawater off from entering the system.
148
466288
3132
deniz suyunu kapatmak için yeniden uyarlanmıştır.
07:49
Beyond these technical solutions, our work
149
469444
2904
Bu teknik çözümlerin haricinde, Georgetown İklim Merkezi'nde
07:52
at the Georgetown Climate Center with communities
150
472372
1744
toplumlarla yaptığımız çalışmalar,
07:54
encourages them to look at what existing legal and policy tools are available
151
474140
3744
onlara var olan hangi yasal ve politik araçların elverişli olduğunu
07:57
and to consider how they can accommodate change.
152
477908
3552
ve değişimlere nasıl alışacaklarını düşünmeye teşvik ediyor.
08:01
For example, in land use, which areas do you want
153
481484
2928
Örneğin, arazi kullanımı ile ilgili olarak
08:04
to protect, through adding a seawall, for example,
154
484436
2936
deniz kenarına binaları yükselterek veya geri çekerek
08:07
alter, by raising buildings, or retreat from,
155
487396
3752
eklenecek olan bir set ile
08:11
to allow the migration of important natural systems,
156
491172
2784
bataklık veya plaj gibi önemli doğal sistemlerin göçüne fırsat verecek şekilde
08:13
such as wetlands or beaches?
157
493980
2703
hangi alanları korumak istersiniz?
08:16
Other examples to consider. In the U.K.,
158
496707
2233
Dikkate alacağımız diğer örnekler. İngiltere'de
08:18
the Thames Barrier protects London from storm surge.
159
498964
3430
Thames Bariyerleri Londra'yı fırtına dalgalarından koruyor.
08:22
The Asian Cities Climate [Change] Resilience Network
160
502418
2522
Asya Şehirleri İklim (Değişikliği) Ağı Mangrov Ormanı gibi
08:24
is restoring vital ecosystems like forest mangroves.
161
504964
3174
hayati öneme sahip ekosistemleri yeniliyor.
08:28
These are not only important ecosystems in their own right,
162
508162
3066
Bunlar sadece kendi başlarına önemli ekosistemler değil
08:31
but they also serve as a buffer to protect inland communities.
163
511252
4272
aynı zamanda iç toplulukları korumak için bir tampon olarak hizmet vermektedir.
08:35
New York City is incredibly vulnerable to storms,
164
515548
3688
New York Şehri fırtınalar için inanılmaz derecede savunmasız,
08:39
as you can see from this clever sign, and to sea level rise,
165
519260
3659
bunu bu tabeladan, deniz seviyesindeki yükselmeden,
08:42
and to storm surge, as you can see from the subway flooding.
166
522943
3136
fırtına dalgalarından ve metro su baskınından görebilirsiniz.
08:46
But back above ground, these raised ventilation grates
167
526103
3386
Fakat yerin üstünde, metro sisteminin yükseltilen
08:49
for the subway system show that solutions can be both
168
529513
2524
havalandırma ızgaraları çözümlerin hem
işlevsel hem de ilgi çekici olabileceğini gösterdi. Hatta, New York,
08:52
functional and attractive. In fact, in New York,
169
532061
2642
08:54
San Francisco and London, designers have envisioned
170
534727
3128
San Francisco ve Londra'daki tasarımcıların akıllarında
08:57
ways to better integrate the natural and built environments
171
537879
2864
ikim değişikliğine karşı doğal ve yapılı çevreyi daha iyi
09:00
with climate change in mind.
172
540767
2384
kaynaştırmak için öngörüler vardır.
09:03
I think these are inspiring examples of what's possible
173
543175
2880
Bunların farklı bir dünya için plan yapmaya kendimizi yetkili hissettiğimiz zaman
09:06
when we feel empowered to plan for a world that will be different.
174
546079
3143
neler yapılabileceği konusunda ilham verici örnekler olduklarını düşünüyorum.
09:09
But now, a word of caution.
175
549246
2994
Size bir uyarı,
09:12
Adaptation's too important to be left to the experts.
176
552264
2855
Uyum sağlama uzmanlara bırakılmayacak kadar önemlidir.
09:15
Why? Well, there are no experts.
177
555143
3328
Neden? Çünkü uzmanlar yok.
09:18
We're entering uncharted territory, and yet
178
558495
3296
Bilinmeyen bir bölgeye giriyoruz ve
09:21
our expertise and our systems are based on the past.
179
561815
3872
uzmanlığımız ve sistemlerimiz hala geçmişe dayanmaktadır.
09:25
"Stationarity" is the notion that we can anticipate the future
180
565711
2953
Durağanlık bizim geleceği geçmişe dayanarak tahmin
09:28
based on the past, and plan accordingly,
181
568688
2847
etmemizi sağlayan bir kavramdır ve buna göre plan yaparız
09:31
and this principle governs much of our engineering,
182
571559
2429
ve bu ilke bizim çoğu mühendislik hizmetimizi,
hassas altyapı tasarımlarımızı, şehir su sistemlerini,
09:34
our design of critical infrastructure, city water systems,
183
574012
3025
yapım kurallarını, hatta su kullanım haklarını ve diğer emsal kararları yönetir.
09:37
building codes, even water rights and other legal precedents.
184
577061
4097
09:41
But we can simply no longer rely on established norms.
185
581182
3105
Fakat biz yerleşmiş standartlara daha fazla güvenemeyiz.
09:44
We're operating outside the bounds of CO2 concentrations
186
584311
4336
Bu gezegenin yüz binlerce yıldır gördüğü CO2 konsantrasyonu
09:48
that the planet has seen for hundreds of thousands of years.
187
588671
4483
sınırlarının dışında faaliyet gösteriyoruz.
09:53
The larger point I'm trying to make is this.
188
593178
3289
Yapmaya çalıştığım en önemli nokta budur.
09:56
It's up to us to look at our homes and our communities,
189
596491
3672
Evlerimize, toplumlarımıza,
10:00
our vulnerabilities and our exposures to risk,
190
600187
2663
zayıf noktalarımıza ve risk maruziyetlerimize bakmak bize bağlı
10:02
and to find ways to not just survive, but to thrive,
191
602874
3521
ve sadece hayatta kalmak için yeni yollar bulmak değil, aynı zamanda gelişmek için
10:06
and it's up to us to plan and to prepare
192
606419
2720
planlamak ve hazırlık yapmak
10:09
and to call on our government leaders and require them
193
609163
2572
ve hükumetlerimize seslenmek ve onlardan
10:11
to do the same, even while they address
194
611759
2036
iklim değişikliğinin altında yatan nedenlerle ilgili nutuklar
10:13
the underlying causes of climate change.
195
613819
3215
atarken aynılarını yapmalarını istemek bize bağlıdır.
10:17
There are no quick fixes.
196
617058
1632
Hızlı çözümler yoktur.
10:18
There are no one-size-fits-all solutions.
197
618714
3251
Herkese uyan çözümler yoktur.
10:21
We're all learning by doing.
198
621989
1885
Hepimiz yaparak öğreniyoruz.
10:23
But the operative word is doing.
199
623898
4081
Etkili olan kelime yapmaktır.
10:28
Thank you.
200
628003
1279
Teşekkür ederim.(Alkışlar)
10:29
(Applause)
201
629306
4000
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7