Present vs Present | Learn English Heteronyms | Meaning and Pronunciation

Hello, everyone.

Herkese merhaba.

My name is Fiona.

Benim adım Fiona.

Today we're going to be looking at two words that will really help your English pronunciation

Bugün İngilizce telaffuzunuza

ve dinleme becerilerinize gerçekten yardımcı olacak

and listening skills.

iki kelimeye bakacağız

They look the same, and they almost sound the same.

. Aynı görünüyorlar

ve neredeyse aynı sese sahipler.

But what's the difference?

Ama fark nedir?

Keep watching to find out what it is.

Ne olduğunu öğrenmek için izlemeye devam edin.

Let's begin.

Hadi başlayalım.

Are you ready?

Hazır mısın?

I want you to really listen hard, because this one's tricky.

Gerçekten dikkatle dinlemenizi istiyorum

çünkü bu çetrefilli bir iş.

First, I'll say the sentence quickly.

Öncelikle cümleyi hızlıca söyleyeceğim.

‘Let's present the present to him.’

'Hediyeyi ona sunalım.' Hmm..

Hmm..

Okay, second time, but slower.

Tamam, ikinci sefer, ama daha yavaş.

Really listen.

Gerçekten dinle.

‘Let's present the present to him.’

'Hediyeyi ona sunalım.'

Okay, I'll show you.

Tamam, sana göstereceğim.

‘Let's present the present to him.’

'Hediyeyi ona sunalım.'

What words go in these two blanks?

Bu iki boşluğa hangi kelimeler gelecek?

Well, the answer is ‘Let's present the present to him.’

Cevap 'Hediyeyi ona sunalım'.

Oh No! They look like the same word.

Oh hayır! Aynı kelimeye benziyorlar.

Again, It's pronunciation that's really important here.

Tekrar ediyorum, burada gerçekten önemli olan telaffuzdur.

It changes the meaning.

Anlamını değiştirir.

Let me explain in more detail.

Daha detaylı anlatayım.

Let's take a closer look at our two words.

Şimdi iki kelimemize daha yakından bakalım.

We have ‘present’ and ‘present’.

'Mevcut' ve 'mevcut' var.

They're spelt the same way, but the pronunciation and the meaning is different.

Aynı şekilde yazılırlar

ancak telaffuzları ve anlamları farklıdır.

It's what we call a ‘Heteronym’.

Buna 'Heteronym' diyoruz.

What is a ‘Heteronym’?

'Heteronym' nedir?

It's where two words are spelled the same way,

İki kelimenin aynı şekilde yazılışına rağmen

but the meaning and the pronunciation is different.

anlamı ve telaffuzu farklıdır.

Let's look at the meaning and pronunciation of our first word.

İlk kelimemizin anlamına ve telaffuzuna bakalım.

‘present’ ‘present’ is a verb.

'mevcut'

'mevcut' bir fiildir.

It means to give or reward formally or in a ceremony.

Resmi olarak veya törenle vermek veya ödüllendirmek anlamına gelir.

And I have two sentences to show you.

Ve size göstereceğim iki cümlem var.

Birincisi,

The first one,

‘I like to present awards to my students.’

'Öğrencilerime ödül vermeyi seviyorum.'

I like to give my students awards.

Öğrencilerime ödül vermeyi seviyorum.

The second sentence,

İkinci cümle,

‘A celebrity will present the prizes.’

'Ödülleri bir ünlü sunacak.'

A celebrity will give you your prize.

Bir ünlü size ödülünüzü verecek.

Now repeat after me.

Şimdi benden sonra tekrarla.

‘present’ ‘present’

'mevcut'

'mevcut'

Now let's have a look at our second word, ‘present’.

Şimdi ikinci kelimemiz olan 'mevcut'a bir bakalım

‘present’ is a noun.

.

'mevcut' bir isimdir.

It means a gift something that you give to someone.

Birine verdiğiniz bir hediye anlamına gelir.

And I have two sentences to show you this.

Ve size bunu gösterecek iki cümlem var.

'Harika hediye için teşekkür ederim.'

‘Thank you for the wonderful present.’

Thank you for this wonderful gift that you have given me.

Bana verdiğin

bu harika hediye için teşekkür ederim

Number two,

. İkincisi,

‘I didn't get a present for my birthday.’

'Doğum günüm için hediye almadım.'

I didn't get a gift for my birthday.

Doğum günüm için hediye alamadım.

No one gave me anything.

Kimse bana bir şey vermedi.

Okay, let's have a look at pronunciation,

Tamam, 'şimdiki'

‘present’.

kelimesinin telaffuzuna bir göz atalım

‘present’.

. 'Sunmak'.

Okay, let's look at our main sentence one more time.

Peki ana cümlemize bir kez daha bakalım.

‘Let's present the present to him.’

'Hediyeyi ona sunalım.'

Let's ‘present’, let's give, the ‘present’, the gift, to him.

Ona 'hediye' verelim, 'hediyeyi', hediyeyi verelim.

Okay, repeat after me.

Tamam, benden sonra tekrarla.

We'll go slowly first, and then like a native speaker.

Önce yavaş yavaş ilerleyeceğiz,

sonra anadili İngilizce olan biri gibi ilerleyeceğiz.

‘Let's present the present to him.’

'Hediyeyi ona sunalım.'

And faster now.

Ve şimdi daha hızlı.

‘Let's present the present to him.’

'Hediyeyi ona sunalım.'

Well done.

Tebrikler.

Great job, guys.

Güzel iş millet.

You got some awesome listening and pronunciation practicing today.

Bugün harika dinleme ve telaffuz pratikleri yaptınız

. Bu video hakkında ne düşündüğünüzü bana bildirmek için

If you want to leave a comment to let me know what you thought of this video,

bir yorum bırakmak istiyorsanız

,

leave them down below.

bunları aşağıya bırakın.

And as always, I’m really, really thankful for my student support.

Ve her zaman olduğu gibi,

öğrenci desteğim için gerçekten çok müteşekkirim.

I'll see you in the next video.

Bir sonraki videoda görüşürüz.