Charity Tillemann-Dick: After a lung transplant, an aria

Charity Tilleman-Dick: Çift taraflı akciğer naklini takiben şarkı söylüyor

92,702 views

2011-01-18 ・ TED


New videos

Charity Tillemann-Dick: After a lung transplant, an aria

Charity Tilleman-Dick: Çift taraflı akciğer naklini takiben şarkı söylüyor

92,702 views ・ 2011-01-18

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Isil Arican Gözden geçirme: Sancak Gülgen
00:15
You may not know this,
0
15330
2000
Belki bunu bilmiyorsunuz, ama
00:17
but you are celebrating an anniversary with me.
1
17330
3000
benimle burada bir yıldönümü kutluyorsunuz.
00:20
I'm not married,
2
20330
3000
Evli değilim,
00:23
but one year ago today,
3
23330
3000
ama tam bir yıl önce bugün,
00:26
I woke up
4
26330
2000
çift taraflı akciğer nakli
00:28
from a month-long coma,
5
28330
3000
ardından bir ay süren bir
00:31
following a double lung transplant.
6
31330
3000
komadan uyandım.
00:35
Crazy, I know. Insane.
7
35330
3000
Çılgınca değil mi, biliyorum.
00:40
Thank you.
8
40330
2000
Teşekkürler.
00:42
Six years before that,
9
42330
3000
Bundan altı yıl kadar önce
00:45
I was starting my career
10
45330
2000
Avrupa'da kariyerime bir
00:47
as an opera singer in Europe,
11
47330
2000
opera sanatçısı olarak yeni başlıyordum ki
00:49
when I was diagnosed with
12
49330
2000
PH olarak bilinen
00:51
idiopathic pulmonary hypertension --
13
51330
3000
idiyopatik pulmoner hipertansyon
00:54
also known as PH.
14
54330
2000
tanısı aldım.
00:56
It happens when there's a thickening
15
56330
3000
Bu durum akciğer toplardamarlarında
00:59
in the pulmonary veins,
16
59330
2000
kalınlaşma olması sonucu
01:01
making the right side of the heart
17
61330
2000
kalbin sağ tarafının fazla mesai
01:03
work overtime,
18
63330
2000
yapmasına neden oluyor
01:05
and causing what I call
19
65330
2000
ve benim ters-taş kalpli
01:07
the reverse-Grinch effect.
20
67330
2000
dediğim bir şeye sebep oluyor.
01:09
My heart was three-and-a-half sizes
21
69330
2000
Kalbim bana üçbuçuk beden kadar
01:11
too big.
22
71330
3000
büyüktü.
01:14
Physical activity becomes very difficult
23
74330
2000
Bu durumdaki insanlar için
01:16
for people with this condition,
24
76330
3000
fiziksel aktivite çok zor hale geliyor.
01:19
and usually after two to five years,
25
79330
3000
Genelde iki ila beş yıl sonra da
01:22
you die.
26
82330
2000
ölüyorsunuz.
01:24
I went to see this specialist,
27
84330
2000
Uzman bir doktora gittim,
01:26
and she was top-of-the-field
28
86330
2000
ki bu alandaki en yetkin kişi idi.
01:28
and told me I had to stop singing.
29
88330
3000
Bana şarkı söylemeyi bırakmamı söyledi.
01:31
She said, "Those high notes are going to kill you."
30
91330
3000
Dedi ki: "Bu yüksek notalar seni öldürecek."
01:34
While she didn't have any medical evidence
31
94330
2000
her ne kadar opera aryaları ile
01:36
to back up her claim
32
96330
2000
pulmoner hipertansiyonun
01:38
that there was a relationship
33
98330
2000
birbiri ile ilintisini kanıtlayacak
01:40
between operatic arias
34
100330
2000
tıbbi bir delil olmasa da elinde
01:42
and pulmonary hypertension,
35
102330
2000
benim şarkı yerine
01:44
she was absolutely emphatic
36
104330
2000
kendi cenaze marşımı
01:46
I was singing my own obituary.
37
106330
3000
söylediğimi düşünüyordu.
01:50
I was very limited by my condition, physically.
38
110330
3000
hastalığım beni fiziksel anlamda çok kısıtlıyordu
01:53
But I was not limited when I sang,
39
113330
3000
ama şarkı söylerken kısıtlanmış hissetmiyordum.
01:56
and as air came up from my lungs,
40
116330
2000
Hava ciğerlerimi terk edip
01:58
through my vocal cords
41
118330
2000
ses tellerimden geçip
02:00
and passed my lips as sound,
42
120330
3000
dudaklarımdan ses olarak döküldüğünde
02:03
it was the closest thing I had ever come
43
123330
3000
kendimi bir nevi
02:06
to transcendence.
44
126330
3000
transta hissediyordum.
02:10
And just because of someone's hunch,
45
130330
2000
Sadece birinin önsezisi nedeniyle
02:12
I wasn't going to give it up.
46
132330
3000
bundan vaz geçmeyi de düşünmüyordum.
02:15
Thankfully, I met Reda Girgis,
47
135330
3000
Şükürler olsun ki Reda Girgis ile tanıştım,
02:18
who is dry as toast,
48
138330
2000
çok ciddi birisi
02:20
but he and his team at Johns Hopkins
49
140330
3000
ama o ve John Hopkins'teki takım arkadaşları
02:23
didn't just want me to survive,
50
143330
2000
sadece hayatta kalmam değil,
02:25
they wanted me
51
145330
2000
hayatımın bir anlamı da olması
02:27
to live a meaningful life.
52
147330
3000
için uğraştılar.
02:30
This meant making trade-offs.
53
150330
3000
Bu bazı konulardan fedakarlık etmek demek.
02:33
I come from Colorado.
54
153330
2000
Ben Colorado'luyum.
02:35
It's a mile high,
55
155330
2000
Deniz seviyesinden 1.5 km yukarıda
02:37
and I grew up there with my 10 brothers and sisters
56
157330
3000
burada müthiş bir anne baba ve 10 kardeş ile
02:40
and two adoring parents.
57
160330
2000
büyüdüm.
02:42
Well, the altitude exacerbated my symptoms.
58
162330
3000
Yüksek rakım hastalığımın semptomplarını alevlendirdi
02:45
So I moved to Baltimore to be near my doctors
59
165330
2000
ben de Baltimor'da doktorlarımın yakınına taşındım
02:47
and enrolled in a conservatory nearby.
60
167330
3000
ve yakındaki bir konservatuara yazıldım.
02:51
I couldn't walk as much as I used to,
61
171330
2000
Eskisi kadar çok yürüyemiyordum, ben de
02:53
so I opted for five-inch heels.
62
173330
3000
5 puntoluk topuklulara ve
02:56
And I gave up salt,
63
176330
2000
tuz yemeye veda ettim,
02:58
I went vegan,
64
178330
2000
vegan oldum ve
03:00
and I started taking huge doses of
65
180330
3000
inanılmaz yüksek dozlarda sildenafil
03:04
sildenafil,
66
184330
2000
kullanmaya başladım.
03:06
also known as Viagra.
67
186330
3000
Viagra diye de bilinen ilaç.
03:09
(Laughter)
68
189330
4000
(Gülüşmeler)
03:15
My father and my grandfather were always looking for the newest thing
69
195330
3000
Babam ve dedem, her zaman tıp veya alternatif tıpta bana uygun yeni
03:18
in alternative or traditional therapies
70
198330
2000
tedaviler arıyorlardı.
03:20
for PH,
71
200330
2000
PH için.
03:22
but after six months,
72
202330
2000
Ama altı ay sonra
03:24
I couldn't walk up a small hill. I couldn't climb a flight of stairs.
73
204330
3000
artık ufak bir yokuşu bile çıkamıyordum, tek bir kat bile merdiven çıkamaz oldum.
03:27
I could barely stand up
74
207330
2000
Bayılacakmış gibi olmadan
03:29
without feeling like I was going to faint.
75
209330
2000
ayakta bile duramıyordum.
03:31
I had a heart catheterization,
76
211330
2000
Kalbime anjio yapıldı,
03:33
where they measure this internal arterial pulmonary pressure,
77
213330
3000
akciğer atardamarımın basıncını ölçtüler.
03:36
which is supposed to be between 15 and 20.
78
216330
3000
Normalde 15 ila 20 arası olması gerekirken
03:39
Mine was 146.
79
219330
3000
benimki 146 idi.
03:42
I like to do things big,
80
222330
3000
Büyük oynamayı severim.
03:45
and it meant one thing:
81
225330
2000
Bu tek bir anlama geliyordu:
03:47
there is a big gun treatment
82
227330
2000
son çare olarak Flolan isimki bir
03:49
for pulmonary hypertension called Flolan,
83
229330
3000
ilaç var pulmoner hipertansiyon tedavisinde kullanılıyor.
03:52
and it's not just a drug;
84
232330
2000
Sadece ilaç denemez
03:54
it's a way of life.
85
234330
2000
bir yaşam biçimi.
03:56
Doctors insert a catheter into your chest,
86
236330
3000
Doktorlar göğsünüze bir kateter yerleştiriyorlar
03:59
which is attached to a pump
87
239330
2000
ucunda da bir pompa var
04:01
that weighs about four-and-a-half pounds.
88
241330
3000
neredeyse 3 kilo ağırlığında.
04:05
Every day, 24 hours, that pump is at your side,
89
245330
3000
Her gün, 24 saat boyunca, pompa sizinle beraber,
04:08
administering medicine
90
248330
2000
ilacı doğrudan
04:10
directly to your heart,
91
250330
3000
kalbinize veriyor.
04:13
and it's not
92
253330
2000
Pek çok açıdan
04:15
a particularly preferable
93
255330
3000
tercih edilen
04:18
medicine in many senses.
94
258330
2000
bir ilaç değil.
04:20
This is a list of the side effects:
95
260330
3000
Bir sürü yan etkisi var:
04:23
if you eat too much salt,
96
263330
3000
Çok tuz yerseniz,
04:26
like a peanut butter and jelly sandwich,
97
266330
2000
mesela fıstık ezmeli reçelli sandviç,
04:28
you'll probably end up in the ICU.
98
268330
3000
muhtemelen yoğun bakımı boyluyorsunuz.
04:31
If you go through a metal detector,
99
271330
2000
Metal dedektörden geçerseniz
04:33
you'll probably die.
100
273330
2000
muhtemelen ölüyorsunuz.
04:35
If you get a bubble in your medicine --
101
275330
3000
Eğer ilacınızda ufacık bir baloncuk kalsa--
04:38
because you have to mix it every morning --
102
278330
2000
çünkü her sabah onu iyice karıştırmanız lazım--
04:40
and it stays in there,
103
280330
2000
baloncuk kalırsa
04:42
you probably die.
104
282330
2000
muhtemelen ölüyorsunuz.
04:44
If you run out of medicine, you definitely die.
105
284330
3000
Eğer ilacınız biterse, kesinlikle ölüyorsunuz.
04:47
No one wants to go on Flolan.
106
287330
2000
Kimse Flolan kullanmak istemiyor.
04:49
But when I needed it,
107
289330
3000
Ama benim en ihtiyacım olduğunda
04:52
it was a godsend.
108
292330
3000
imdadıma yetişti.
04:56
Within a few days, I could walk again.
109
296330
3000
Birkaç gün içinde, tekrar yürüyebilmeye başladım.
04:59
Within a few weeks, I was performing,
110
299330
3000
Birkaç hafta sonra da şarkı söylüyordum.
05:02
and in a few months,
111
302330
2000
Birkaç ay sonra Kennedy Center'de
05:04
I debuted at the Kennedy Center.
112
304330
3000
sahneye çıktım.
05:07
The pump was a little bit problematic when performing,
113
307330
4000
Pompa sahnedeyken biraz sorun oluyordu,
05:11
so I'd attach it to my inner thigh
114
311330
2000
bu nedenle onu bacağımın içine tutturuyordum.
05:13
with the help of the girdle and an ACE bandage.
115
313330
3000
jartiyer ve elastik bandajla.
05:16
Literally hundreds of elevator rides
116
316330
2000
Pompamı giydiğim korsenin içine
05:18
were spent with me alone
117
318330
2000
tıkıştırmaya çalıştığım ve
05:20
stuffing the pump into my Spanx,
118
320330
3000
kapı açılacak diye ödümün koptuğu
05:23
hoping the doors wouldn't open unexpectedly.
119
323330
3000
bir sürü asansöre bindim.
05:28
And the tubing coming out of my chest
120
328330
3000
Tüpler göğsümden çıkıyordu ve
05:31
was a nightmare for costume designers.
121
331330
3000
bu kostüm tasarımcılarının kabusu olmuştu.
05:34
I graduated from graduate school in 2006,
122
334330
3000
2006 yılında masterımı tamamladım ve
05:37
and I got a fellowship to go back to Europe.
123
337330
3000
Avrupa'ya gitmek için bir burs buldum.
05:40
A few days after arriving,
124
340330
2000
Vardıktan birkaç gün sonra
05:42
I met this wonderful, old conductor
125
342330
2000
yaşlı ve harika bir yönetmenle tanıştım.
05:44
who started casting me in all of these roles.
126
344330
2000
Bana bir sürü rol vermeye başladı.
05:46
And before long, I was commuting
127
346330
2000
Çok geçmeden Budapeşte,
05:48
between Budapest, Milan
128
348330
2000
Milan ve Floransa arasında
05:50
and Florence.
129
350330
2000
mekik dokuyordum.
05:52
Though I was attached
130
352330
2000
Her ne kadar vücudumda
05:54
to this ugly, unwanted,
131
354330
2000
bu çirkin, istenmeyen
05:56
high-maintenance, mechanical pet,
132
356330
2000
dikkat gerektiren bu mekanik yaratığı taşıyorsam da
05:58
my life was kind of like the happy part in an opera --
133
358330
3000
hayatım operalardaki mutlu sahneler gibiydi --
06:01
very complicated,
134
361330
2000
epey karmaşık.
06:03
but in a good way.
135
363330
2000
ama iyi anlamda.
06:05
Then in February
136
365330
3000
Derken, 2008 yılının
06:08
of 2008,
137
368330
2000
Şubat ayında
06:10
my grandfather passed away.
138
370330
2000
dedem vefat etti.
06:12
He was a big figure in all of our lives,
139
372330
2000
Onun ailemizde çok önemli bir yeri vardı,
06:14
and we loved him very much.
140
374330
3000
hepimiz onu çok severdik.
06:18
It certainly didn't prepare me
141
378330
2000
Ama olan, beni bir sonraki olacaklara
06:20
for what came next.
142
380330
2000
hazırlamadı kesinlikle.
06:22
Seven weeks later,
143
382330
2000
Yedi hafta sonra,
06:24
I got a call from my family.
144
384330
3000
ailemden bir telefon daha aldım.
06:27
My father had been in a catastrophic car accident,
145
387330
4000
Babam çok ciddi bir trafik kazası geçirmiş
06:31
and he died.
146
391330
3000
ve vefat etmişti.
06:34
At 24, my death would have been
147
394330
2000
24 yaşında olmama rağmen
06:36
entirely expected.
148
396330
3000
benim ölümüm beklenen bir şeydi
06:39
But his --
149
399330
3000
ama onunki --
06:42
well, the only way I can articulate how it felt
150
402330
3000
size ne hissettiğimi ancak şöyle anlatabilirim.
06:45
was that it precipitated
151
405330
2000
Benim hastalığımı çok
06:47
my medical decline.
152
407330
3000
kötüleştirdi.
06:50
Against my doctors' and family's wishes,
153
410330
3000
Doktorum ve ailem istememesine rağmen
06:53
I needed to go back for the funeral.
154
413330
2000
cenazeye gitmem şarttı.
06:55
I had to say goodbye
155
415330
2000
Ona veda etmeliydim,
06:57
in some way, shape or form.
156
417330
3000
bir şekilde.
07:00
But soon I was showing signs of right-heart failure,
157
420330
3000
Ama kısa bir zaman sonra sağ kalp yetmezliği belirtilerim başladı
07:03
and I had to return to sea level,
158
423330
2000
deniz seviyesine geri dönmem gerekliydi.
07:05
doing so knowing
159
425330
2000
Ve giderken de bir daha muhtemelen
07:07
that I probably would never see my home again.
160
427330
3000
asla evimi göremeyeceğimi biliyordum.
07:12
I canceled most of my engagements that summer,
161
432330
3000
O yaz, hemen bütün programlarımı iptal ettim,
07:15
but I had one left in Tel Aviv, so I went.
162
435330
3000
ama Tel Aviv'de tek bir performansım vardı, ona gittim.
07:19
After one performance,
163
439330
2000
Tek bir performanstan sonra
07:21
I could barely drag myself
164
441330
2000
kendimi sahneden bir taksiye
07:23
from the stage to the taxicab.
165
443330
2000
zor attım.
07:25
I sat down and felt the blood
166
445330
2000
Oturur oturmaz yüzüme kan hücum
07:27
rush down from my face,
167
447330
3000
ettiğini hissettim.
07:30
and in the heat of the desert,
168
450330
3000
Çöl sıcağında olmama rağmen
07:33
I was freezing cold.
169
453330
2000
donuyordum.
07:35
My fingers started turning blue,
170
455330
2000
Parmaklarım maviye dönüşmeye başladı.
07:37
and I was like, "What is going on here?"
171
457330
3000
"Bana neler oluyor böyle?" diye düşündüm.
07:40
I heard my heart's valves
172
460330
2000
Kalp kapaklarımın açılıp kapandığını
07:42
snapping open and closed.
173
462330
2000
duyabiliyordum.
07:44
The cab stopped,
174
464330
2000
Taksi durdu.
07:46
and I pulled my body from it
175
466330
2000
İçinden vücudumu zar zor çıkardım
07:48
feeling each ounce of weight
176
468330
2000
asansöre yürürken
07:50
as I walked to the elevator.
177
470330
2000
bedenimin her gramını hissediyordum.
07:52
I fell through my apartment door
178
472330
2000
Dairemin kapısına yığıldım
07:54
and crawled to the bathroom
179
474330
2000
ve banyoya emekleyerek gittim
07:56
where I found my problem:
180
476330
2000
ve sorunumun ne olduğunu keşfettim:
07:58
I had forgotten to mix in
181
478330
2000
İlacımın içine en önemli
08:00
the most important part of my medicine.
182
480330
2000
bileşeni koymayı unutmuştum.
08:02
I was dying,
183
482330
2000
Ölüyordum.
08:04
and if I didn't mix that stuff up fast,
184
484330
2000
Ve o ilacı hızlıca hazırlayıp almazsam
08:06
I would never leave that apartment alive.
185
486330
3000
apartmandan canlı çıkamayacaktım.
08:09
I started mixing,
186
489330
2000
Hazırlamaya başladım
08:11
and I felt like everything was going to fall out through one hole or another,
187
491330
3000
herşey kara bir deliğe düşüyormuş gibi geliyordu
08:14
but I just kept on going.
188
494330
2000
ama şacımı karıştırmaya devam ettim.
08:16
Finally, with the last bottle in and the last bubble out,
189
496330
2000
En son kutuyu da hazırlayıp son balonculardan kurtulunca
08:18
I attached the pump to the tubing
190
498330
2000
pompayı hortuma taktım
08:20
and lay there hoping it would kick in
191
500330
2000
ve yere yatıp ilacın etkisini bir an önce göstermesini
08:22
soon enough.
192
502330
3000
umut ettim.
08:25
If it didn't, I'd probably see my father
193
505330
2000
Eğer etkisini göstermezse, babamı
08:27
sooner than I anticipated.
194
507330
2000
tahmin ettiğimen daha önce göreceğimi düşündüm.
08:29
Thankfully, in a few minutes,
195
509330
3000
Şükürler olsun ki, birkaç dakika içinde
08:32
I saw the signature hive-like rash
196
512330
3000
bacaklarımda ilacın etkisini gösterdiğini işaret eden
08:35
appear on my legs,
197
515330
2000
kırmızı döküntüleri gördüm,
08:37
which is a side effect of the medication,
198
517330
2000
ilacın bir yan etkisi aslında,
08:39
and I knew I'd be okay.
199
519330
2000
ama iyi olacağımı anladım.
08:41
We're not big on fear in my family,
200
521330
3000
Bizim aile korkuya pek pabuç bırakmaz
08:44
but I was scared.
201
524330
2000
ama ben çok korkmuştum.
08:46
I went back to the States,
202
526330
2000
Amerika'ya döndüm,
08:48
anticipating I'd return to Europe,
203
528330
2000
Avrupa'ya geri döneceğimi umuyordum,
08:50
but the heart catheterization
204
530330
2000
ama yapılan kalp anjiosu
08:52
showed that I wasn't going anywhere
205
532330
3000
John Hopkins Hastanesi'nden kısa bir uçuş
08:55
further that a flight-for-life from Johns Hopkins Hospital.
206
535330
2000
menzili haricinde hiç bir yere gidemeyeceğimi gösterdi.
08:57
I performed here and there,
207
537330
2000
Orada burada sahneye çıktım,
08:59
but as my condition deteriorated,
208
539330
2000
ama sağlık durumum bozuldukça
09:01
so did my voice.
209
541330
2000
sesim de bozulmaya başladı.
09:03
My doctor wanted me to get on the list for a lung transplant.
210
543330
3000
Doktorum beni akciğer nakli listesine almak istiyordu;
09:06
I didn't.
211
546330
2000
ama ben değil.
09:08
I had two friends who had recently died
212
548330
3000
İki arkadaşım, çok ciddi ameliyatları takiben
09:11
months after having very challenging surgeries.
213
551330
3000
birkaç ay içinde ölmüşlerdi.
09:14
I knew another young man, though, who had PH
214
554330
3000
Benim gibi PH hastası olan ve akciğer beklerken ölen
09:17
who died while waiting for one.
215
557330
2000
bir başka genç adamı tanıyordum.
09:19
I wanted to live.
216
559330
2000
Yaşamak istiyordum.
09:21
I thought stem cells were a good option,
217
561330
2000
Kök hücre tedavisinin iyi bir alternatif olduğunu düşünüyordum
09:23
but they hadn't developed to a point
218
563330
2000
ama henüz bu avantajı gösterecek
09:25
where I could take advantage of them yet.
219
565330
3000
kadar gelişmemişti.
09:29
I officially took a break from singing,
220
569330
2000
Resmi olarak şarkı söylemeyi bıraktım,
09:31
and I went to the Cleveland Clinic
221
571330
2000
ve son üç yıl içinde beşinci kez
09:33
to be reevaluated
222
573330
2000
tekrar akciğer nakli için değerlendirimek
09:35
for the third time in five years, for transplant.
223
575330
3000
üzere Cleveland Kliniğine gittim.
09:38
I was sitting there kind of unenthusiastically talking
224
578330
3000
Orada oturmuş, organ nakli ekibinin şefiyle
09:41
with the head transplant surgeon,
225
581330
3000
konuşurken ona eğer nakil hastası olacaksam
09:44
and I asked him if I needed a transplant,
226
584330
3000
buna hazırlanmak için ne yapmam
09:47
what I could do to prepare.
227
587330
2000
gerektiğini sordum isteksizce.
09:49
He said, "Be happy.
228
589330
2000
Bana "Mutlu ol.
09:51
A happy patient
229
591330
2000
Mutlu bir hasta
09:53
is a healthy patient."
230
593330
3000
sağlıklı bir hastadır." dedi.
09:56
It was like in one verbal swoop
231
596330
2000
Benim hayat, tıp ve
09:58
he had channeled my thoughts
232
598330
2000
Konfüçyüs hakkındaki
10:00
on life and medicine
233
600330
2000
bütün görüşlerimi bir çırpıda
10:02
and Confucius.
234
602330
2000
toparlayıvermişti.
10:04
I still didn't want a transplant,
235
604330
3000
Ama hala organ nakli istemiyordum,
10:07
but in a month,
236
607330
2000
ama bir ay içinde tekrar hastaneye döndüm,
10:09
I was back in the hospital
237
609330
2000
hastaneye ayak bileklerimde
10:11
with some severely edemic kankles --
238
611330
3000
ciddi ödemlerle ile döndüm. --
10:14
very attractive.
239
614330
3000
çok çekici.
10:17
And it was right-heart failure.
240
617330
3000
Bu sağ kalp yetmezliği idi.
10:21
I finally decided
241
621330
2000
En sonunda
10:23
it was time to take my doctor's advice.
242
623330
3000
doktorumun tavisyesini dinlemeye karar verdim.
10:27
It was time for me to go to Cleveland
243
627330
3000
Cleveland'a gidip uygun bir verici
10:30
and to start the agonizing wait
244
630330
3000
bekleyeceğim acı verici an
10:33
for a match.
245
633330
2000
gelmişti.
10:35
But the next morning,
246
635330
2000
Ertesi sabah,
10:37
while I was still in the hospital,
247
637330
2000
henüz daha hastanedeyken
10:39
I got a telephone call.
248
639330
2000
bir telefon geldi.
10:41
It was my doctor in Cleveland,
249
641330
2000
Cleveland'daki doktorum arıyordu,
10:43
Marie Budev.
250
643330
2000
Marie Budev.
10:45
And they had lungs.
251
645330
3000
Bir akciğer bulmuşlardı.
10:48
It was a match.
252
648330
2000
Bana uygundu.
10:50
They were from Texas.
253
650330
2000
Texas'ta bulmuşlardı akciğerleri.
10:52
And everybody was really happy for me,
254
652330
3000
herkes benim için çok sevinçli idi,
10:55
but me.
255
655330
2000
ben hariç.
10:57
Because, despite their problems,
256
657330
2000
Çünkü başıma açtıkları sorunlara rağmen,
10:59
I had spent my whole life training my lungs,
257
659330
3000
bütün hayatımı akciğerlerimi eğitmeye adamıştım
11:02
and I was not particularly enthusiastic
258
662330
2000
ve onlardan vaz geçme konusunda da
11:04
about giving them up.
259
664330
2000
çok istekli değildim.
11:06
I flew to Cleveland,
260
666330
3000
Cleveland'a uçtum.
11:09
and my family rushed there
261
669330
2000
Ailem de hemen geldi
11:11
in hopes that they would meet me
262
671330
2000
benimle buluşup konuşmak istiyorlardı
11:13
and say what we knew
263
673330
2000
bunun birbirimizi son görüşümüz
11:15
might be our final goodbye.
264
675330
2000
olabileceğini biliyorduk.
11:17
But organs don't wait,
265
677330
3000
Ama organlar beklemez.
11:20
and I went into surgery
266
680330
2000
Onlarla vedalaşamadan
11:22
before I could say goodbye.
267
682330
4000
ameliyata girdim.
11:26
The last thing I remember
268
686330
2000
Son anımsadığım şey
11:28
was lying on a white blanket,
269
688330
3000
beyaz bir çarşafta yatarken
11:31
telling my surgeon that I needed to see my mother again,
270
691330
3000
cerrahıma annemi tekrar görmek istediğimi söylemem
11:34
and to please try and save my voice.
271
694330
3000
ve sesimi kurtarmasını rica etmem.
11:37
I fell into this apocalyptic dream world.
272
697330
4000
Bir apokaliptik riya ilkesine daldım.
11:41
During the thirteen-and-a-half-hour surgery,
273
701330
2000
Onüç buçuk saatlik ameliyat boyunca
11:43
I flatlined twice,
274
703330
3000
iki defa kalbim durdu,
11:46
40 quarts of blood
275
706330
3000
40 litre
11:49
were infused into my body.
276
709330
2000
kan nakli yapıldı.
11:51
And in my surgeon's 20-year career,
277
711330
3000
Cerrahım, 20 yıllık meslek hayatı boyunca
11:54
he said it was among the most difficult transplants
278
714330
3000
yaptığı en zor organ nakli ameliyatı
11:57
that he's ever performed.
279
717330
3000
olduğunu söyledi.
12:00
They left my chest open for two weeks.
280
720330
3000
Göğüs kafesimi iki hafta açık bıraktılar.
12:03
You could see my over-sized heart
281
723330
3000
Dışarıdan aşırı büyümüş olan
12:06
beating inside of it.
282
726330
2000
kalbimi görmeniz mümkündü.
12:08
I was on a dozen machines
283
728330
2000
Bir düzine makşneye bağlıydım
12:10
that were keeping me alive.
284
730330
2000
beni hayatta tutuyorlardı.
12:12
An infection ravaged my skin.
285
732330
3000
Cildim enfekte oldu.
12:20
I had hoped my voice would be saved,
286
740330
3000
Sesimin kurtulacağını umut ediyordum.
12:23
but my doctors knew
287
743330
2000
ama doktorlarım
12:25
that the breathing tubes going down my throat
288
745330
2000
boğazımdan giren tüplerin belki de
12:27
might have already destroyed it.
289
747330
2000
onu çoktan tahrip etmiş olduğunu biliyorlardı.
12:29
If they stayed in, there was no way I would ever sing again.
290
749330
3000
Eğer tüpler orada kalsaydı tekrar şarkı söylememe imkan yoktu.
12:32
So my doctor got the ENT,
291
752330
3000
Bu nedenle doktorum klinikteki
12:35
the top guy at the clinic, to come down
292
755330
3000
en iyi KBB ( Kulak Burun Boğaz) doktorunun
12:38
and give me surgery
293
758330
2000
ses tellerimin etrafındaki tüpleri
12:40
to move the tubes around my voice box.
294
760330
3000
çıkartacak ameliyatı yapmasını istedi.
12:44
He said it would kill me.
295
764330
2000
KBB uzmanı bunun beni öldüreceğini söyledi.
12:46
So my own surgeon performed the procedure
296
766330
2000
Bunun üzerine ameliyatı benim doktorum yaptı,
12:48
in a last-ditch attempt to save my voice.
297
768330
3000
sesimi kurtarabilmek için son bir hamle.
12:51
Though my mom couldn't say goodbye to me
298
771330
2000
Her ne kadar annemle ameliyat öncesi
12:53
before the surgery,
299
773330
2000
vedalaşamamış olsak da
12:55
she didn't leave my side
300
775330
3000
takip eden ve aylarca süren nekahat dönemimde
12:58
in the months of recovery that followed.
301
778330
3000
hep yanıbaşımdaydı.
13:01
And if you want an example
302
781330
2000
Eğer sabır, dayanıklılık
13:03
of perseverance,
303
783330
2000
ve güçten oluşan
13:05
grit and strength
304
785330
2000
bir kombinasyon
13:07
in a beautiful, little package,
305
787330
3000
görmek isterseniz
13:10
it is her.
306
790330
2000
ona bakın.
13:15
One year ago
307
795330
2000
Bir yıl önce
13:17
to this very day,
308
797330
3000
bugün
13:20
I woke up.
309
800330
2000
uyandım.
13:22
I was 95 lbs.
310
802330
2000
43 kiloydum.
13:24
There were a dozen tubes
311
804330
2000
Vücuduma giren çıkan
13:26
coming in and out of my body.
312
806330
2000
düzinelerce boru vardı.
13:28
I couldn't walk, I couldn't talk,
313
808330
2000
Yürüyemiyordum, konuşamıyordum,
13:30
I couldn't eat, I couldn't move,
314
810330
2000
yemek yiyemiyordum, hareket edemiyordum,
13:32
I certainly couldn't sing,
315
812330
2000
elbette şarkı da söyleyemiyordum.
13:34
I couldn't even breathe,
316
814330
2000
Nefes bile alamıyordum,
13:37
but when I looked up
317
817330
3000
ama baktığımda
13:40
and I saw my mother,
318
820330
3000
yanımda annemi görünce
13:43
I couldn't help but smile.
319
823330
3000
gülümsemeden duramıyordum.
13:47
Whether by a Mack truck
320
827330
3000
Büyük bir kamyon veya
13:50
or by heart failure
321
830330
2000
kalp yetmezliği,
13:52
or faulty lungs,
322
832330
2000
veya kötü akciğerlerle
13:54
death happens.
323
834330
2000
ölüm yanıbaşımızda.
13:56
But life isn't really just about avoiding death, is it?
324
836330
4000
Ama yaşam ölümü alt etmekle ilgili birşey değil, değil mi?
14:00
It's about living.
325
840330
3000
Yaşamakla ilgili.
14:03
Medical conditions don't negate the human condition.
326
843330
3000
Tıbbi problemler insan ile çelişmiyor.
14:07
And when people are allowed
327
847330
2000
İnsanların tutkularının peşinden
14:09
to pursue their passions,
328
849330
2000
gitmelerine izin verildiğinde,
14:11
doctors will find they have better,
329
851330
2000
doktorlar, hastalarının daha iyi,
14:13
happier and healthier patients.
330
853330
2000
daha mutlu ve daha sağlıklı olduğunu görüyorlar.
14:15
My parents were totally stressed out
331
855330
3000
Ailem benim uzaklara gitmem
14:18
about me going and auditioning
332
858330
2000
ve dünyanın her yanında sahneye çıkıp
14:20
and traveling and performing all over the place,
333
860330
3000
şarkı söylemem konusunda çok endişeleniyorlardı,
14:23
but they knew that it was much better for me to do that
334
863330
2000
ama biliyorlardı ki bu, benim için her an yaklaşanç
14:25
than be preoccupied with my own mortality all of the time.
335
865330
3000
yaklaşan ölümümü düşünmekten çok daha iyi bir şey.
14:29
And I'm so grateful they did.
336
869330
2000
Bunu yaptıkları için çok minnettarım.
14:31
This past summer, when I was running and singing
337
871330
3000
Geçen yaz, Colorado'daki Rocky dağlarında
14:34
and dancing and playing with my nieces and my nephews
338
874330
3000
kuzenlerim, kardeşlerim, annem ve anneannem ile
14:37
and my brothers and my sisters and my mother and my grandmother
339
877330
3000
dans eder, koşar ve eğlenirken
14:40
in the Colorado Rockies,
340
880330
2000
bana artık şarkı söylememin
14:42
I couldn't help but think of that doctor
341
882330
2000
mümkün olmayacağını söyleyen
14:44
who told me that I couldn't sing.
342
884330
3000
doktoru düşünmeden edemedim.
14:47
And I wanted to tell her,
343
887330
2000
Ona şunu söylemek istedim
14:49
and I want to tell you,
344
889330
3000
ki size de bunu söylemek istiyorum,
14:52
we need to stop letting disease
345
892330
3000
hastalıkların bizi hayallerimizden uzaklaştırmasına
14:55
divorce us from our dreams.
346
895330
3000
izin vermekten vaz geçmeliyiz.
14:58
When we do,
347
898330
2000
Bunu yaptığımızda
15:00
we will find that patients
348
900330
2000
hastaların sadece hayatta kalmadıklarını
15:02
don't just survive;
349
902330
3000
beraberinde
15:05
we thrive.
350
905330
3000
daha da iyiye gittiklerini göreceğiz.
15:08
And some of us
351
908330
2000
Hatta bazılarımız
15:10
might even sing.
352
910330
3000
şarkı bile söylemeyi becerebilir.
15:13
(Applause)
353
913330
4000
(Alkışlar)
15:17
[Singing: French]
354
917330
139000
(Şarkı: Fransızca)
17:37
Thank you.
355
1057330
2000
Teşekkürler.
17:39
(Applause)
356
1059330
6000
(Alkışlar)
17:45
Thank you.
357
1065330
2000
Teşekkürler.
17:47
And I'd like to thank my pianist, Monica Lee.
358
1067330
3000
Piyanistim Monica Lee'ye teşekkür ederim.
17:50
(Applause)
359
1070330
5000
(Alkışlar)
17:55
Thank you so much.
360
1075330
2000
Çok teşekkür ederim.
17:57
Thank you.
361
1077330
2000
Teşekkürler.
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7