Ed Gavagan: A story about knots and surgeons

Ed Gavagan: Düğümler ve cerrahlar hakkında bir hikaye

135,082 views ・ 2012-09-24

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Translator: Joseph Geni Reviewer: Morton Bast
0
0
7000
Çeviri: Gözde Tmby Gözden geçirme: Meric Aydonat
00:18
You know, we wake up in the morning,
1
18799
3076
Bilirsiniz, sabah karkarız,
00:21
you get dressed, put on your shoes,
2
21875
2520
elbiselerimizi, ayakkabılarımızı giyeriz,
00:24
you head out into the world.
3
24395
2512
sonra da dünyaya açılırız.
00:26
You plan on coming back, getting undressed,
4
26907
4251
Geri dönüşün, giysilerimizi çıkarmanın,
00:31
going to bed,
5
31158
2225
uyumanın, uyanmanın
00:33
waking up, doing it again,
6
33383
1754
tekrar aynı şeyi yapmanın planını yaparız
00:35
and that anticipation, that rhythm,
7
35137
3148
ve bu sezgi, bu ritim
00:38
helps give us a structure
8
38285
2270
bize kendimizi ve hayatlarımızı
00:40
to how we organize ourselves and our lives,
9
40555
3588
düzenlememizde yardım eder
00:44
and gives it a measure of predictability.
10
44143
3480
ve tahmin edilebilirliğin bir ölçüsünü verir.
00:47
Living in New York City, as I do,
11
47623
2388
Benim de yaptığım gibi, New York'ta yaşamak
00:50
it's almost as if, with so many people doing so many things
12
50011
7239
sanki birçok insanla beraber, birçok şeyi
00:57
at the same time in such close quarters,
13
57250
3350
aynı anda çok yakın yerlerde yapmak gibi.
01:00
it's almost like life is dealing you extra hands
14
60600
3239
Bu sanki hayatın sizi fazladan ellerle
01:03
out of that deck.
15
63839
1526
o güvertenin dışından idare etmesi gibi.
01:05
You're never, there's just, juxtapositions are possible
16
65365
4668
Hiçbir zaman olabileceğini tahmin edemeyeceğiniz,
01:10
that just aren't, you don't think they're going to happen.
17
70033
5003
aslında olabilecek, birçok olasılık vardır.
01:15
And you never think you're going to be the guy
18
75036
2343
Ve hiçbir zaman sokakta yürüyen kişi olacağınız
01:17
who's walking down the street
19
77379
1630
hakkında düşünmezsiniz.
01:19
and, because you choose to go down one side or the other,
20
79009
3422
Çünkü bir tarafından veya diğerinden gitmeyi
01:22
the rest of your life is changed forever.
21
82431
3160
tercih edersiniz ve bütün hayatınız sonsuza dek değişir.
01:25
And one night, I'm riding the uptown local train.
22
85591
5728
Bir gece, şehir dışı trenindeydim.
01:31
I get on. I tend to be a little bit vigilant
23
91319
3496
Bindim. Metroya bindiğimde
01:34
when I get on the subway.
24
94815
2117
biraz tedbirli olmaya meyilliyimdir.
01:36
I'm not one of the people zoning out with headphones
25
96932
3046
Kulaklığımı takıp veya bir kitaba dalıp kendimi kaybedenlerden
01:39
or a book.
26
99978
1383
değilim.
01:41
And I get on the car, and I look, and I
27
101361
2806
Bindiğimde, etrafıma bakındım ve
01:44
notice this couple,
28
104167
2584
bir çift fark ettim,
01:46
college-aged, student-looking kids,
29
106751
3488
üniversite öğrencisi gibi görünen çocuklar,
01:50
a guy and a girl, and they're sitting next to each other,
30
110239
1797
bir kız ve bir oğlan, yan yana oturuyorlar,
01:52
and she's got her leg draped over his knee,
31
112036
2649
kız bacağını oğlanın dizinin üstüne atmış
01:54
and they're doing -- they have this little contraption,
32
114685
4160
ve ellerinde bir mekanizma gördüm,
01:58
and they're tying these knots,
33
118845
1758
düğüm atıyorlardı
02:00
and they're doing it with one hand,
34
120603
1837
ve bunu bir elle yapıyorlardı,
02:02
they're doing it left-handed and right-handed very quickly,
35
122440
3964
Sol ve sağ elleriyle çok hızlı bir şekilde yapıyorlar
02:06
and then she'll hand the thing to him and he'll do it.
36
126404
2248
ve sonra kız bitirdikten sonra oğlana veriyor.
02:08
I've never seen anything like this.
37
128652
1201
Hayatımda hiç böyle bir şey görmemiştim.
02:09
It's almost like they're practicing magic tricks.
38
129853
3384
Sanki sihir yapıyor gibiydiler.
02:13
And at the next stop, a guy gets on the car,
39
133237
4319
Sonraki durakta, arabaya bir adam bindi,
02:17
and he has this sort of visiting professor look to him.
40
137556
3978
konuk profesör görüntüsü vardı üzerinde.
02:21
He's got the overstuffed leather satchel
41
141534
2120
Tıkış tıkış bir omuz çantası
02:23
and the rectangular file case and a laptop bag
42
143654
3310
dikdörtgen dosyalığı ve dizüstü bilgisayar çantası
02:26
and the tweed jacket with the leather patches,
43
146964
2512
ve deri yamalı yün kumaştan ceketi vardı,
02:29
and — (Laughter) —
44
149476
1977
ve -- (Kahkahalar) ---
02:31
he looks at them, and then
45
151453
2823
onlara baktı ve sonra
02:34
in a blink of an eye, he kneels down in front of them,
46
154276
3016
bir anda, önlerinde çömelip
02:37
and he starts to say,
47
157292
1665
şöyle dedi,
02:38
"You know, listen, here's how you can do it. Look,
48
158957
2069
"Bakın, şu şekilde yapabilirsiniz,
02:41
if you do this -- " and he takes the laces out of their hand,
49
161026
2619
böyle yaparsanız--" ve bağcaıkları hemen ellerinden aldı,
02:43
and instantly, he starts tying these knots,
50
163645
3311
düğümlemeye başladı
02:46
and even better than they were doing it, remarkably.
51
166956
4661
ve gözle görülür bir şekilde onlardan çok daha iyi yapıyordu.
02:51
And it turns out they are medical students
52
171617
3080
Sonra onların tıp öğrencisi oldukları
02:54
on their way to a lecture about the latest
53
174697
2112
ve günümüzün dikiş teknikleri hakkında bir derse gitmekte oldukları
02:56
suturing techniques, and he's the guy giving the lecture.
54
176809
3226
ve o adamında bu dersi veren adam olduğu ortaya çıktı.
03:00
(Laughter)
55
180035
1608
(Kahkahalar)
03:01
So he starts to tell them, and he's like,
56
181643
2414
Sonra onlara anlatmaya başladı,
03:04
"No, this is very important here. You know,
57
184057
2508
"Hayır, burası çok önemli. Anlarsınız,
03:06
when you're needing these knots,
58
186565
2280
bu düğümleri atarken,
03:08
it's going to be, you know, everything's
59
188845
1592
her şey, aslında
03:10
going to be happening at the same time, it's going to be --
60
190437
3753
aynı anda olacak, olması gereken--
03:14
you're going to have all this information coming at you,
61
194190
3637
size atak yapan bütün bu bilgiyi alacaksınız,
03:17
there's going to be organs getting in the way,
62
197827
1496
yolunuza çıkan organlar olacak,
03:19
it's going to be slippery,
63
199323
2035
çok hassas bir şey
03:21
and
64
201358
1310
ve
03:22
it's just very important that you be able to do these
65
202668
2758
bunu alışkanlıkların ötesinde yapabilmeniz çok önemli,
03:25
beyond second nature, each hand, left hand, right hand,
66
205426
3370
her bir el, sol el, sağ el
03:28
you have to be able to do them without seeing your fingers."
67
208796
2828
bunları parmaklarınızı görmeden yapmak zorundasınız."
03:31
And at that moment, when I heard that,
68
211624
2370
O an, bunu duyunca,
03:33
I just got catapulted out of the subway car into a night
69
213994
7072
metroda olduğumu unutup, geçmişe gittim.
03:41
when I had been getting a ride in an ambulance
70
221066
3134
Bir ambulansla,
03:44
from the sidewalk where I had been stabbed
71
224200
4491
bıçaklandığım yerden alınıp
03:48
to the trauma room of St. Vincent's Hospital in Manhattan,
72
228691
4319
Manhattan'da, St. Vincent Hastanesi travma odasına götürüldüğüm gece.
03:53
and what had happened was
73
233010
1989
Olan şey,
03:54
a gang had come in from Brooklyn.
74
234999
3209
bir çetenin Brooklyn'den gelmesiydi.
03:58
As part of an initiation for three of their members,
75
238208
2623
Üç yeni üyelerinin kabul töreni şerefine,
04:00
they had to kill somebody,
76
240831
1704
bir kişiyi öldürmeliydiler
04:02
and I happened to be the guy walking down Bleecker Street
77
242535
3387
ve ben o gece Bleecker Sokağı'nda yürüyen
04:05
that night,
78
245922
1297
adamdım.
04:07
and they jumped on me without a word.
79
247219
4437
Hiçbir söz söylemeden üzerime atladılar.
04:11
One of the very lucky things,
80
251656
2325
En şanslı olduğum şeylerden biriyse,
04:13
when I was at Notre Dame, I was on the boxing team,
81
253981
3008
Notre Dame'dayken, Boks takımında olmamdı.
04:16
so I put my hands up right away, instinctively.
82
256989
4648
O yüzden hemen içgüdüsel olarak ellerimle savunmaya geçtim.
04:21
The guy on the right had a knife with a 10-inch blade,
83
261637
3552
Sağ tarafımdaki kişide 25 cmlik bir bıçak vardı,
04:25
and he went in under my elbow,
84
265189
3293
dirseğimden aşağı sapladı
04:28
and it went up and cut my inferior vena cava.
85
268482
4467
ve alt ana toplardamarımdan içeriye doğru girdi.
04:32
If you know anything about anatomy,
86
272949
1720
Eğer anatomi hakkında bilginiz varsa,
04:34
that's not a good thing to get cut,
87
274669
1708
bunun kesilmesi pek iyi bir durum değildir
04:36
and everything, of course, on the way up,
88
276377
3158
ve yukarı doğru her şeyi, tabii ki,
04:39
and then — I still had my hands up —
89
279535
1890
ve sonra -- hala ellerimle savunmadaydım ---
04:41
he pulled it out and went for my neck,
90
281425
2489
onları açtı ve boynuma yanaştı
04:43
and sunk it in up to the hilt in my neck,
91
283914
4205
ve kemiğe doğru soktu,
04:48
and I got one straight right punch
92
288119
2724
sonra bir sağ kroşe attım
04:50
and knocked the middle guy out.
93
290843
1771
ortadaki adamı nakavt ettim.
04:52
The other guy was still working on me,
94
292614
2213
Diğeri hala üzerimdeydi,
04:54
collapsing my other lung,
95
294827
1865
diğer akciğerime doğru çalışıyordu,
04:56
and I managed to, by hitting that guy, to get a minute.
96
296692
5980
sonra ona vurarak bir dakika kazandım.
05:02
I ran down the street and collapsed,
97
302672
2093
Kaçmaya başladım ve yıkıldım,
05:04
and the ambulance guys intubated me on the sidewalk
98
304765
3047
ambulanstakiler boynuma bir boru taktılar
05:07
and let the trauma room know
99
307812
2473
ve travma odasına
05:10
they had an incoming.
100
310285
1618
durumu bildirdiler.
05:11
And one of the
101
311903
2999
Büyük kan kaybının
05:14
side effects of having major massive blood loss
102
314902
3941
yan etkilerinden biriyse,
05:18
is you get tunnel vision,
103
318843
1847
sınır bir bakış açısı vermesi,
05:20
so I remember being on the stretcher
104
320690
1813
bu yüzden bir sedyede olduğumu
05:22
and having a little nickel-sized cone of vision,
105
322503
4005
beş sent boyutunda koni görüşüne sahip olduğumu hatırlıyorum.
05:26
and I was moving my head around
106
326508
1549
Başımı çeviriyordum
05:28
and we got to St. Vincent's,
107
328057
1356
sonra St. Vincent Hastanesine vardık,
05:29
and we're racing down this hallway,
108
329413
1643
koridorlardan hızla geçiyorduk,
05:31
and I see the lights going,
109
331056
2268
ışıkların uzaklaştığını gördüm
05:33
and it's a peculiar effect of memories like that.
110
333324
6728
ve bunun gibi özel efektli hatıralar.
05:40
They don't really go to the usual place that memories go.
111
340052
4179
Bunlar normal hatıraların gittiği yere gitmezler.
05:44
They kind of have this vault where they're stored in high-def,
112
344231
5204
Onların yüksek çözünürlükle kaydedildikleri bir mahzen vardıır.
05:49
and George Lucas did all the sound effects. (Laughter)
113
349435
4485
Ses efektlerini de George Lucas yapmıştı. (Kahkahalar)
05:53
So sometimes, remembering them, it's like,
114
353920
4496
İşte bazen, onları hatırlamak,
05:58
it's not like any other kind of memories.
115
358416
3724
onlar diğer hatıralara benzemiyorlar.
06:02
And I get into the trauma room,
116
362140
2672
Travma odasına girdim,
06:04
and they're waiting for me, and the lights are there,
117
364812
3022
beni bekliyorlardı ve orası aydınlıktı,
06:07
and I'd been able to breathe a little more now,
118
367834
5295
şimdi artık daha iyi nefes alabiliyordum,
06:13
because the blood has left, had been filling up my lungs
119
373129
3479
çünkü ciğerlerimi dolduran kan gitmişti.
06:16
and I was having a very hard time breathing,
120
376608
1966
Nefes almakta güçlük çekiyordum.
06:18
but now it's kind of gone into the stretcher.
121
378574
3042
Ama artık bu sedyede kalmıştı.
06:21
And I said, "Is there anything I can do to help?"
122
381616
3304
Sonra " Yardım edebileceğim bir şey var mı?" dedim,
06:24
and — (Laughter) —
123
384920
1772
---(Kahkahalar)---
06:26
the nurse kind of had a hysterical laugh, and
124
386692
3314
Hemşire gergin bir şekilde güldü ve
06:30
I'm turning my head trying to see everybody,
125
390006
2248
kafamı çevirip herkesi görmeye çalıştım.
06:32
and I had this weird memory of being in college
126
392254
3816
Sonra üniversitedeyken
06:36
and raising,
127
396070
2912
Bangledeş kurbanları için
06:38
raising money for the flood victims of Bangladesh,
128
398982
4057
para topladığım aklıma geldi,
06:43
and then I look over and my anesthesiologist
129
403039
2457
sonra etrafa bakındım ve anestezistim
06:45
is clamping the mask on me, and I think,
130
405496
1533
maskeyi taktı ve düşündüm ki
06:47
"He looks Bangladeshi," — (Laughter) —
131
407029
2061
"Bangladeşli birine benziyor" -- (Kahkahalar)--
06:49
and I just have those two facts, and I just think,
132
409090
3485
ve aklımda sadece şu iki gerçek vardı,düşündüm,
06:52
"This could work somehow." (Laughter)
133
412575
3714
"Bu belki işe yarayabilir." (Kahkahalar)
06:56
And then I go out, and
134
416289
2278
Sonra dışarı çıktım ve
06:58
they work on me for the rest of the night,
135
418567
1776
gecenin geri kalan kısmında benim üzerimde çalıştılar,
07:00
and I needed about 40 units of blood to keep me there
136
420343
5013
hayatta kalabilmek için, onlar işlerini yaparken
07:05
while they did their work,
137
425356
3045
benim 40 ünite kana ihtiyacım vardı.
07:08
and the surgeon took out about a third of my intestines,
138
428401
4224
Cerrah bağırsaklarımın üçte birini,
07:12
my cecum, organs I didn't know that I had,
139
432625
3419
sahip olduğumu bile bilmediğim organlarımı aldı,
07:16
and he later told me one of the last things he did
140
436044
2371
daha sonra bana, içimdeyken yaptığı son şeylerden birinin
07:18
while he was in there was to remove my appendix for me,
141
438415
3345
apandisimi almak olduğunu söyledi,
07:21
which I thought was great, you know,
142
441760
2223
ki ben bunun çok iyi bir şey olduğunu sanmıştım,
07:23
just a little tidy thing there at the end. (Laughter)
143
443983
3163
orada ufacık bir şeydi nasıl olsa. (Kahkahalar)
07:27
And I came to in the morning.
144
447146
4318
Sabahleyinse kendime geldim.
07:31
Out of anesthetic, he had let them know
145
451464
1816
Anesteziden sonra, onlara orada olmak istediğini söyledi
07:33
that he wanted to be there, and he had given me
146
453280
3488
ve bana sadece
07:36
about a two percent chance of living.
147
456768
3195
yüzde iki yaşama şansı verdi.
07:39
So he was there when I woke up,
148
459963
1912
Sonra uyandığımda oradaydı
07:41
and it was, waking up was like
149
461875
2161
ve bu uyanma duygusu
07:44
breaking through the ice into a frozen lake of pain.
150
464036
6217
buzla kaplı acı denizini yarıp hava almaya başlamak gibi bir şeydi.
07:50
It was that enveloping,
151
470253
2103
Her tarafımı kaplayan bir duyguydu
07:52
and there was only one spot that didn't hurt
152
472356
4172
ve ayağımın üstünde bir nokta vardı ki
07:56
worse than anything I'd ever felt,
153
476528
1473
hayatımda bunun kadar
07:58
and it was my instep,
154
478001
1406
hiç acı çektiğimi hatırlamıyorum.
07:59
and he was holding the arch of my foot
155
479407
3746
Cerrah ayağımdaki taban çukurunu tuttu
08:03
and rubbing the instep with his thumb.
156
483153
3868
ve başparmağıyla ayağımın üstüne ovalamaya başladı.
08:07
And I looked up, and he's like,
157
487021
2936
Yukarı doğru baktım,
08:09
"Good to see you,"
158
489957
1121
"Seni gördüğüme sevindim." dedi.
08:11
and I was trying to remember what had happened
159
491078
3936
Ne olduğunu hatırlamaya çalışıyordum
08:15
and trying to get my head around everything,
160
495014
1718
aklımın odalarında dolaştım,
08:16
and the pain was just overwhelming, and he said,
161
496732
4057
acı çok derindi,
08:20
"You know, we didn't cut your hair. I thought
162
500789
3376
"Saçını kesmedik. Samson gibi gücünü saçından
08:24
you might have gotten strength from your hair like Samson,
163
504165
4372
alabiliyor olabileceğini düşündüm
08:28
and you're going to need all the strength you can get."
164
508537
2783
ve sahip olduğun bütün güce ihtiyacın olacağını düşündüm."
08:31
And in those days, my hair was down to my waist,
165
511320
3709
O günlerde, saçım belime kadar uzanıyordu,
08:35
I drove a motorcycle, I was unmarried,
166
515029
2872
Motorsikletim vardı, bekardım.
08:37
I owned a bar, so those were different times. (Laughter)
167
517901
5309
Barım vardı, bunlar çok başka zamanlardı. (Kahkahalar)
08:43
But
168
523210
2260
Ama
08:45
I had three days of life support,
169
525470
2972
üç gün boyunca yoğun bakımdaydım,
08:48
and everybody was expecting,
170
528442
3781
herkes, yapmaları gereken şeylerin
08:52
due to just the massive amount of what they had had to do
171
532223
4493
yoğunluğu yüzünden merak içindeydi,
08:56
that I wasn't going to make it,
172
536716
1828
kurtulabilecek miydim?
08:58
so it was three days of
173
538544
2045
Yani üç gün boyunca
09:00
everybody was either waiting for me to die or poop,
174
540589
2827
herkes ya ölmemi ya da kakamı yapmamı bekledi.
09:03
and — (Laughter) —
175
543416
1596
Ve-- (Kahkahalar)--
09:05
when I finally pooped, then that somehow,
176
545012
2959
En sonunda kakamı yapınca, bu aslında,
09:07
surgically speaking, that's like you crossed some good line,
177
547971
3407
tıbbi konuşursak, iyi bir gelişme kaydettiniz demek
09:11
and, um — (Laughter) —
178
551378
1040
ve -- (Kahkahalar) --
09:12
on that day, the surgeon came in
179
552418
3265
o gün, cerrah yanıma geldi
09:15
and whipped the sheet off of me.
180
555683
3192
çarşafı üstümden aldı.
09:18
He had three or four friends with him,
181
558875
1661
Yanımda üç dört arkadaşı daha vardı,
09:20
and he does that, and they all look,
182
560536
2402
ve şey yaptı, hepsi baktılar,
09:22
and there was no infection,
183
562938
1881
hiçbir enfeksiyon yoktu,
09:24
and they bend over me and they're poking and prodding,
184
564819
2870
üzerime eğildiler,dürtüp teşvik etmeye çalıştılar
09:27
and they're like, "There's no hematomas, blah blah,
185
567689
2097
"Hiç kanama yok, falan filan, rengine bakın."
09:29
look at the color," and they're talking amongst themselves
186
569786
2870
filan deyip kendi aralarında konuştular.
09:32
and I'm, like, this restored automobile
187
572656
2923
Bense restore edilmiş bir araba gibiydim,
09:35
that he's just going, "Yeah, I did that." (Laughter)
188
575579
3191
doktorum " Evet, ben yaptım." der gibiydi.(Kahkahalar)
09:38
And it was just,
189
578770
3024
Ve sadece
09:41
it was amazing, because these guys are high-fiving him
190
581794
3136
muhteşem bir şeydi, çünkü beni bu kadar iyi tamir etmesinin üzerine
09:44
over how good I turned out, you know? (Laughter)
191
584930
2060
arkadaşlarıyla el çakışıyordu,anlarsınız ya.(Kahkahalar)
09:46
And it's my zipper, and I've still got the staples in
192
586990
3521
Ve fermuar gibi, hala dikişlerim
09:50
and everything.
193
590511
1236
yerindeydi.
09:51
And
194
591747
2215
Daha sonra,
09:53
later on, when I got out
195
593962
2611
dışarı çıktım,
09:56
and the flashbacks and the
196
596573
5612
geçmişe dönüşler ve
10:02
nightmares were giving me a hard time,
197
602185
4505
kabuslar bana zor zamanlar yaşatıyordu.
10:06
I went back to him
198
606690
1682
Ona geri döndüm
10:08
and I was sort of asking him,
199
608372
3893
ve ona ne yapacağımı
10:12
you know, what am I gonna do?
200
612265
2181
sorar gibiydim.
10:14
And I think, kind of, as a surgeon, he basically said,
201
614446
4608
Sanırım, bir cerrah olarak, temelde söylediği şey,
10:19
"Kid, I saved your life.
202
619054
1726
"Çocuk, senin hayatını kurtardım.
10:20
Like, now you can do whatever you want, like,
203
620780
2650
Yani, şimdi artık canın ne istersen onu yap,
10:23
you gotta get on with that.
204
623430
1666
buna alışmalısın.
10:25
It's like I gave you a new car
205
625096
1832
Bu sana yeni bir araba vermem gibi bir şey
10:26
and you're complaining about not finding parking.
206
626928
2292
sense park edecek yer bulamamaktan şikayetçisin.
10:29
Like, just, go out, and, you know, do your best.
207
629220
3601
Yani, sadece, çık, git, bilirsin işte, elinden ne gelirse yap.
10:32
But you're alive. That's what it's about."
208
632821
4806
Ama hayattasın. Önemli olan bu."
10:37
And then I hear, "Bing-bong," and the subway doors
209
637627
5781
Sonra "Bing-bong" diye bir ses duydum, metronun kapıları
10:43
are closing, and my stop is next, and I look at these kids,
210
643408
6239
kapanıyordu, ileriki durakta inecektim, o çocuklara baktım,
10:49
and I go, I think to myself,
211
649647
1869
sonra gittim, kendi kendime düşündüm,
10:51
"I'm going to lift my shirt up
212
651516
1562
"Gidip tişörtümü kaldırıp
10:53
and show them," — (Laughter) —
213
653078
1617
onlara göstereceğim" --(Kahkahalar)--
10:54
and then I think, "No, this is the New York City subway,
214
654695
2229
sonra düşündüm, " Hayır, bu New York Metrosu
10:56
that's going to lead to other things." (Laughter)
215
656924
3631
bunu yapmak başka şeylere yol açabilir" (Kahkahalar)
11:00
And so I just think, they got their lecture to go to.
216
660555
4042
Sonra gitmeleri gereken bir ders olduğunu düşünüp
11:04
I step off, I'm standing on the platform,
217
664597
3961
dışarı çıktım, platformun üzerinde duruyordum,
11:08
and I feel my index finger
218
668558
2864
işaret parmağımı
11:11
in
219
671422
2179
göbek bağımdan
11:13
the first scar that I ever got,
220
673601
3703
aldığım ilk yaranın
11:17
from my umbilical cord,
221
677304
3114
üzerinde hissettim,
11:20
and then around that, is traced
222
680418
3238
sonra etrafında,
11:23
the last scar that I got
223
683656
2496
cerrahımdan aldığım yaranın
11:26
from my surgeon,
224
686152
2377
izi sürülüyordu,
11:28
and I think that, that chance encounter
225
688529
5314
sonra düşündüm ki o sokaktaki çocuklar
11:33
with those kids on the street with their knives
226
693843
3889
ve bıçaklarıyla olan karşılaşmam
11:37
led me
227
697732
2433
beni
11:40
to my surgical team,
228
700165
3125
tıbbi ekibime götürdü
11:43
and their training
229
703290
4075
ve onların eğitimine
11:47
and their skill
230
707365
2116
yeteneklerine
11:49
and, always, a little bit of luck
231
709481
3420
ve her zaman birazcık şans
11:52
pushed back against chaos.
232
712901
2971
kaosu önlemiş oldu.
11:55
Thank you. (Applause)
233
715872
4054
Teşekkürler. (Alkış)
11:59
(Applause)
234
719926
8944
(Alkış)
12:08
Thank you. Very lucky to be here. Thank you. (Applause)
235
728870
6420
Teşekkürler. Burda olduğum için çok şanslıyım. Teşekkürler
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7