Pirates, nurses and other rebel designers | Alice Rawsthorn

207,014 views ・ 2016-05-26

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Eren Gokce Gözden geçirme: Sancak Gülgen
00:12
Design is a slippery and elusive phenomenon,
0
12875
3022
Tasarım hassas ve anlaşılması zor bir olgudur,
00:15
which has meant different things at different times.
1
15921
3261
farklı zamanlarda farklı şeyler anlamına gelir.
00:19
But all truly inspiring design projects have one thing in common:
2
19206
4268
Ancak gerçekten esin verici tüm tasarım projelerinin ortak bir yanı var:
00:23
they began with a dream.
3
23498
1826
Bir hayalle başlamışlardı.
00:25
And the bolder the dream,
4
25679
1438
Hayal daha güçlü oldukça,
00:27
the greater the design feat that will be required to achieve it.
5
27141
3641
ona ulaşmak için gerekli tasarım becerisi daha fazla oldu.
00:30
And this is why the greatest designers are almost always
6
30806
3894
Bu sebeple en büyük tasarımcılar neredeyse hep
00:34
the biggest dreamers and rebels and renegades.
7
34724
3688
en büyük hayalciler, asiler ve başkaldırıcılardır.
00:38
This has been the case throughout history,
8
38787
2783
Bu tüm tarih boyunca böyle oldu,
00:41
all the way back to the year 300 BC,
9
41594
3921
bu ta M.Ö. 300 yılına,
00:45
when a 13-year-old became the king
10
45539
3119
uzak, çok fakir ve çok küçük bir Asya ülkesine
00:48
of a remote, very poor and very small Asian country.
11
48682
4443
13 yaşında birinin kral olduğu zamana kadar gider.
00:53
He dreamt of acquiring land, riches and power
12
53475
3485
O askerî fetihlerle toprak, zenginlik
00:56
through military conquest.
13
56984
1667
ve güç elde etmeyi düşledi.
00:58
And his design skills --
14
58675
1383
Ve tasarım yeteneği --
01:00
improbable though it sounds --
15
60082
1823
kulağa ihtimal dâhilinde gelmese de --
01:01
would be essential in enabling him to do so.
16
61929
3045
bunu yapması için gerekliydi.
01:05
At the time,
17
65605
1150
O zamanlar
01:06
all weapons were made by hand to different specifications.
18
66779
3410
bütün silahlar farklı özelliklere göre elle yapılıyordu.
01:10
So if an archer ran out of arrows during a battle,
19
70213
3306
Bir okçunun savaş sırasında oku biterse,
01:13
they wouldn't necessarily be able to fire another archer's arrows
20
73543
3923
yaylarından başka okçunun oklarını
01:17
from their bow.
21
77490
1848
aslında atamıyorlardı.
01:19
This of course meant that they would be less effective in combat
22
79362
3561
Bu da elbette savaşta daha az etkin ve
01:22
and very vulnerable, too.
23
82947
1904
çok daha zayıf olacakları anlamına geliyordu.
01:25
Ying solved this problem
24
85339
1602
Ying bu sorunu tüm yayların
01:26
by insisting that all bows and arrows were designed identically,
25
86965
4091
ve okların aynı şekilde tasarlanması üzerinde ısrarcı olarak çözdü,
01:31
so they were interchangeable.
26
91080
1731
böylece değiştirilebilir oluyorlardı.
01:32
And he did the same for daggers, axes, spears, shields
27
92835
4002
Aynı şeyi, hançerler, baltalar, mızraklar, kalkanlar
01:36
and every other form of weaponry.
28
96861
2485
ve diğer her tür silah için yaptı.
01:40
His formidably equipped army won batter after battle,
29
100002
3906
Korkunç şekilde donanmış ordusu savaş üstüne savaş kazandı
01:43
and within 15 years,
30
103932
1790
ve 15 sene içinde
01:45
his tiny kingdom had succeeded in conquering
31
105746
3158
küçük krallığı daha büyük, daha zengin, daha güçlü komşularını
01:48
all its larger, richer, more powerful neighbors,
32
108928
2825
büyük Çin İmparatorluğu'nu kurmak için
01:51
to found the mighty Chinese Empire.
33
111777
2523
ele geçirmekte başarılı oldu.
01:55
Now, no one, of course,
34
115041
1529
Şimdi elbette ki kimse
01:56
would have thought of describing Ying Zheng as a designer at the time --
35
116594
3778
Ying Zheng'i o zamanlar bir tasarımcı olarak tanımlamayı düşünmedi --
02:00
why would they?
36
120396
1208
niye bunu yapsınlar?
02:01
And yet he used design unknowingly and instinctively
37
121628
3803
Ancak tasarımı bilmeden ve içgüdüsel olarak,
02:05
but with tremendous ingenuity
38
125455
1960
ama inanılmaz bir samimiyetle
02:07
to achieve his ends.
39
127439
2168
amacına ulaşmak üzere kullandı.
02:09
And so did another equally improbable, accidental designer,
40
129631
4540
Aynı şekilde istediğini şiddet kullanmanın ötesinde elde etmeyen
02:14
who was also not above using violence to get what he wanted.
41
134195
3755
bir diğer benzeri umulmadık, tesadüfi tasarımcı da öyle yaptı.
02:18
This was Edward Teach, better known as the British pirate, Blackbeard.
42
138376
5260
Bu kişi, Karasakal olarak da bilinen İngiliz korsan Edward Teach'di.
02:24
This was the golden age of piracy,
43
144012
2265
O zamanlar korsanlığın altın zamanlarıydı,
02:26
where pirates like Teach were terrorizing the high seas.
44
146301
3673
Teach gibi korsanlar uzak denizleri korkuya boğuyorlardı.
02:29
Colonial trade was flourishing,
45
149998
1969
Koloni ticareti gelişiyordu
02:31
and piracy was highly profitable.
46
151991
2261
ve korsanlık çok kârlıydı.
02:34
And the smarter pirates like him realized that to maximize their spoils,
47
154276
4839
Onun gibi daha akıllı korsanlar, ganimetlerini büyütmek için
02:39
they needed to attack their enemies so brutally
48
159139
4627
düşmanlarına onları görür görmez teslim olacakları şekilde zalimce
02:43
that they would surrender on sight.
49
163790
1793
saldırmaları gerektiğini fark ettiler.
02:45
So in other words,
50
165607
1151
Yani başka bir deyişle,
02:46
they could take the ships without wasting ammunition,
51
166782
2546
mühimmatı boşa harcamadan veya zayiat vermeden
02:49
or incurring casualties.
52
169352
2041
gemileri alabiliyorlardı.
02:51
So Edward Teach redesigned himself as Blackbeard
53
171417
3665
Edward Teach, amansız zalim rolünü oynayarak kendini
02:55
by playing the part of a merciless brute.
54
175106
2252
Karasakal olarak yeniden dizayn etmişti.
02:57
He wore heavy jackets and big hats to accentuate his height.
55
177794
4025
Boyunu abartmak için ağır ceketler ve büyük şapkalar giydi.
03:01
He grew the bushy black beard that obscured his face.
56
181843
3495
Yüzünü gizleyen gür, kara bir sakal uzattı.
03:05
He slung braces of pistols on either shoulder.
57
185362
3547
Her iki omzuna silahların kayışlarını astı.
03:08
He even attached matches to the brim of his hat and set them alight,
58
188933
3898
Şapkasının kenarlarına kibrit bile tutturup onları ateşledi,
03:12
so they sizzled menacingly whenever his ship was poised to attack.
59
192855
4130
böylece gemisi saldırıya hazır olduğunda bunlar tehditkâr bir şekilde cızırdadılar.
03:17
And like many pirates of that era,
60
197009
2572
O çağın pek çok korsanı gibi
03:19
he flew a flag that bore the macabre symbols
61
199605
2889
üzerinde insan kafatası ve bir çift çapraz kemiğin olduğu
03:22
of a human skull and a pair of crossed bones,
62
202518
3460
ölüm sembolleri bulunan bir bayrak taşıdı,
03:26
because those motifs had signified death in so many cultures for centuries,
63
206002
5691
çünkü bu motifler yüzyıllardır bir sürü kültürde ölümü simgelemişti,
03:31
that their meaning was instantly recognizable,
64
211717
2862
bu yüzden anlamı hemen anlaşılıyordu,
03:34
even in the lawless, illiterate world of the high seas:
65
214603
3540
uzak denizlerin kanunsuz, cahil dünyalarında bile:
03:38
surrender or you'll suffer.
66
218167
2476
Ya teslim ol, ya da acı çek.
03:40
So of course, all his sensible victims surrendered on sight.
67
220667
3255
Elbette ki tüm mantıklı kurbanlar görür görmez teslim oldular.
03:44
Put like that,
68
224646
1330
Şöyle düşünün;
03:46
it's easy to see why Edward Teach and his fellow pirates
69
226000
4675
Edward Teach'in ve yanındaki korsanların neden modern iletişim tasarımının
03:50
could be seen as pioneers of modern communications design,
70
230699
4475
öncüleri olduğunu anlamak kolay
03:55
and why their deadly symbol --
71
235198
1924
ve neden ölüm sembollerinin --
03:57
(Laughter)
72
237146
1062
(Gülüşmeler)
03:58
there's more --
73
238232
1151
daha fazlası var --
03:59
why their deadly symbol of the skull and crossbones
74
239407
2985
neden kafatası ve çapraz kemiklerden oluşan ölüm sembollerinin
04:02
was a precursor of today's logos,
75
242416
2290
bugünün logosunun öncüsü olduğunu,
04:04
rather like the big red letters standing behind me,
76
244730
3347
arkamda duran büyük, kırmızı harfler gibi,
04:08
but of course with a different message.
77
248101
2179
ama tabii ki farklı bir mesajla.
04:10
(Laughter)
78
250304
1004
(Gülüşmeler)
04:11
Yet design was also used to nobler ends
79
251332
3010
Ancak tasarım, aynı derecede zeki ve
04:14
by an equally brilliant and equally improbable designer,
80
254366
4214
aynı derecede umulmadık bir tasarımcı olan 19. yüzyılda yaşamış İngiliz hemşire
04:18
the 19th-century British nurse, Florence Nightingale.
81
258604
3836
Florence Nightingale tarafından daha yüce amaçlar için de kullanıldı.
04:22
Her mission was to provide decent healthcare for everyone.
82
262464
4319
Onun misyonu herkes için iyi sağlık hizmetleri sağlamaktı.
04:27
Nightingale was born into a rather grand, very wealthy British family,
83
267367
4416
Nightingale büyük, çok varlıklı sayılan, Kırım Savaşı sırasında askerî
04:31
who were horrified when she volunteered to work in military hospitals
84
271807
4041
hastanelerde çalışmak için gönüllü olduğunda dehşete düşen
04:35
during the Crimean War.
85
275872
1634
İngiliz bir ailede doğmuştu.
04:37
Once there, she swiftly realized
86
277963
2329
Orada bulunduğunda hemen fark etti ki,
04:40
that more patients were dying of infections that they caught there,
87
280316
3613
hastaların çoğu savaş yaralarından çok kirli, kokuşmuş
04:43
in the filthy, fetid wards,
88
283953
1968
koğuşlar içinde yakalandıkları
04:45
than they were of battle wounds.
89
285945
1753
enfeksiyonlardan ölüyorlardı.
04:47
So she campaigned for cleaner, lighter, airier clinics
90
287722
4286
Bundan dolayı daha temiz, açık, havadar kliniklerin tasarlanması ve
04:52
to be designed and built.
91
292032
1756
inşa edilmesi için kampanyalar yaptı.
04:54
Back in Britain,
92
294389
1185
İngiltere'ye dönünce
04:55
she mounted another campaign,
93
295598
1490
başka bir kampanya yürüttü,
04:57
this time for civilian hospitals,
94
297112
2058
bu sefer sivil hastaneler için
04:59
and insisted that the same design principles were applied to them.
95
299194
3873
ve aynı tasarım prensiplerinin onlara da uygulanmasında ısrarcı oldu.
05:03
The Nightingale ward, as it is called,
96
303496
2752
Bu Nightingale koğuşu adıyla,
05:06
dominated hospital design for decades to come,
97
306272
3680
onlarca yıl hastane tasarımında egemen oldu
05:09
and elements of it are still used today.
98
309976
3042
ve bazı unsurları bugün hâlâ kullanılıyor.
05:13
But by then,
99
313834
1255
Ancak zaman içinde
05:15
design was seen as a tool of the Industrial Age.
100
315113
3028
tasarım Sanayi Çağı'nın bir aracı olarak görüldü.
05:18
It was formalized and professionalized,
101
318165
2726
Resmi ve profesyonel hâle geldi,
05:20
but it was restricted to specific roles
102
320915
2493
ama belli rollerle sınırlandırıldı,
05:23
and generally applied in pursuit of commercial goals
103
323432
3078
Florence Nightingale, Karasakal ve Ying Zheng'in yaptığı gibi
05:26
rather than being used intuitively,
104
326534
2275
içgüdüsel olarak kullanılmak yerine
05:28
as Florence Nightingale, Blackbeard and Ying Zheng had done.
105
328833
4226
genelde ticari amaçları yerine getirmek için kullanıldı.
05:33
By the 20th century,
106
333412
1470
20. yüzyılda
05:34
this commercial ethos was so powerful,
107
334906
3013
bu ticari görüş öylesine güçlüydü ki
05:37
that any designers who deviated from it
108
337943
2524
bundan uzaklaşan herhangi bir tasarımcı
05:40
risked being seen as cranks or subversives.
109
340491
3607
sapkın veya yıkıcı görülme riskiyle karşı karşıyaydı.
05:44
Now among them is one of my great design heroes,
110
344538
3816
Bunların arasında büyük tasarım kahramanım,
05:48
the brilliant László Moholy-Nagy.
111
348378
2528
dâhiyane László Moholy-Nagy var.
05:50
He was the Hungarian artist and designer
112
350930
2767
Teknolojinin günlük hayattaki etkisi üzerine deneyleri
05:53
whose experiments with the impact of technology on daily life
113
353721
4256
öylesine güçlü olan Macar bir sanatçı
05:58
were so powerful
114
358001
1166
ve tasarımcıydı ki
05:59
that they still influence the design of the digital images
115
359191
3300
hâlen telefon ve bilgisayar ekranlarında
06:02
we see on our phone and computer screens.
116
362515
2722
gördüğümüz dijital görüntülerin tasarımını etkiliyor.
06:05
He radicalized the Bauhaus Design School in 1920s Germany,
117
365658
4697
1920'lerin Almanya'sında Bauhaus Tasarım Okulu'nu radikalleştirdi
06:10
and yet some of his former colleagues shunned him
118
370379
2747
ve yıllar sonra Şikago'da yeni bir Bauhaus açmakta
06:13
when he struggled to open a new Bauhaus in Chicago years later.
119
373150
4618
zorlanınca bazı eski meslektaşları ondan uzak durdular.
06:18
Moholy's ideas were as bold and incisive as ever,
120
378194
4214
Moholy'nin fikirleri her zaman cesur ve direktti,
06:22
but his approach to design was too experimental,
121
382432
3727
ama tasarıma yaklaşımı çok deneyseldi,
06:26
as was his insistence on seeing it, as he put it,
122
386183
3484
aynı zamanda onu zamana ayak uyduran bir meslek olarak değil,
06:29
as an attitude, not a profession to be in tune with the times.
123
389691
4299
bir davranış olarak görme ısrarı da öyleydi.
06:34
And sadly, the same applied
124
394782
1853
Ne yazık ki aynısı diğer bir başına buyruk
06:36
to another design maverick: Richard Buckminster Fuller.
125
396659
4484
tasarımcı için de geçerliydi: Richard Buckminster Fuller.
06:41
He was yet another brilliant design visionary
126
401167
3690
O da bir başka dâhi tasarım vizyoneri
06:44
and design activist,
127
404881
1417
ve tasarım aktivistiydi.
06:46
who was completely committed to designing a sustainable society
128
406322
4564
Kendisi sürdürülebilir bir toplum tasarlamaya öylesine
06:50
in such a forward-thinking way
129
410910
1880
ileri görüşlü bir şekilde bağlıydı ki,
06:52
that he started talking about the importance of environmentalism
130
412814
3340
tasarımda çevreciliğin önemine 1920'lerde
06:56
in design in the 1920s.
131
416178
2753
değinmeye başlamıştı.
06:59
Now he, despite his efforts,
132
419632
2453
Ama çabalarına rağmen,
07:02
was routinely mocked as a crank by many in the design establishment,
133
422109
4733
sık sık tasarım kurumlarındaki çoğu kişi tarafından sapkın diye alay edildi
07:06
and admittedly,
134
426866
1168
ve itiraf etmek gerekirse,
07:08
some of his experiments failed,
135
428058
1793
hiçbir zaman gerçekleşmeyen
07:09
like the flying car that never got off the ground.
136
429875
2994
uçan araba gibi deneyleri başarısız oldu.
07:12
And yet, the geodesic dome,
137
432893
2048
Ancak jeodezik kubbe,
07:14
his design formula to build an emergency shelter
138
434965
3324
tahta, metal, plastik, ağaç parçaları, eski battaniyeler,
07:18
from scraps of wood, metal, plastic,
139
438313
2681
plastik levhalardan --
07:21
bits of tree, old blankets, plastic sheeting --
140
441018
3246
o zaman mevcut olan herhangi bir şeyden --
07:24
just about anything that's available at the time --
141
444288
2747
acil durum sığınağı inşa etmek için tasarım formülü,
07:27
is one of the greatest feats of humanitarian design,
142
447059
3571
insani tasarımın en büyük ustalıklarından biridir
07:30
and has provided sorely needed refuge
143
450654
2663
ve o zamandan beri çaresiz durumdaki
07:33
to many, many people in desperate circumstances
144
453341
3223
pek çok insana çok ihtiyaç duyulan
07:36
ever since.
145
456588
1231
bir sığınak sağlamıştır.
07:38
Now, it was the courage and verve of radical designers
146
458446
4038
Bucky ve Moholy gibi radikal tasarımcıların
07:42
like Bucky and Moholy
147
462508
1852
cesareti ve hevesi
07:44
that drew me to design.
148
464384
2273
beni tasarıma çekti.
07:46
I began my career as a news journalist and foreign correspondent.
149
466681
4036
Kariyerime haber gazetecisi ve dış muhabir olarak başladım.
07:50
I wrote about politics, economics and corporate affairs,
150
470741
3418
Politika, ekonomi ve şirket meseleleriyle ilgili yazarım
07:54
and I could have chosen to specialize in any of those fields.
151
474183
3826
ve bu alanlardan herhangi biri hakkında uzmanlaşmayı seçebilirdim.
07:58
But I picked design,
152
478033
1744
Ama tasarımı seçtim,
07:59
because I believe it's one of the most powerful tools at our disposal
153
479801
3708
çünkü hayat kalitemizi iyileştiren elimizin altındaki
08:03
to improve our quality of life.
154
483533
2419
en güçlü araçlardan biri olduğuna inanıyorum.
08:07
Thank you, fellow TED design buffs.
155
487755
2578
Teşekkürler, TEDci tasarım düşkünleri.
08:10
(Applause)
156
490357
1664
(Alkış)
08:12
And greatly as I admire the achievements of professional designers,
157
492045
4408
Olağanüstü ve muazzam profesyonel tasarımcıların
08:16
which have been extraordinary and immense,
158
496477
2595
başarılarını çok takdir etsem de,
08:19
I also believe
159
499096
1461
tasarımın
08:20
that design benefits hugely from the originality,
160
500581
3493
asilerin ve başkaldıranların orijinalliğinden,
08:24
the lateral thinking
161
504098
1318
etraflıca düşünmelerinden
08:25
and the resourcefulness of its rebels and renegades.
162
505440
3715
ve becerikliliklerinden büyük ölçüde yarar sağladığına inanıyorum.
08:29
And we're living at a remarkable moment in design,
163
509683
3946
Tasarımda dikkat çekici bir zamanda yaşıyoruz,
08:33
because this is a time when the two camps are coming closer together.
164
513653
4804
çünkü bu iki kutbun bir araya geldiği bir zaman.
08:38
Because even very basic advances in digital technology
165
518481
4291
Çünkü dijital teknolojideki en basit ilerlemeler bile
08:42
have enabled them to operate increasingly independently,
166
522796
4284
daha da iddialı ve eklektik amaçların peşinden gitmeleri için,
08:47
in or out of a commercial context,
167
527104
2414
ticari bağlamda olsun ya da olmasın,
08:49
to pursue ever more ambitious and eclectic objectives.
168
529542
5049
giderek daha bağımsız çalışmalarına imkân sağladı.
08:54
So in theory,
169
534615
1646
Yani teoride
08:56
basic platforms like crowdfunding, cloud computing, social media
170
536285
5287
kitlesel fonlama (crowdfunding), bulut bilişim, sosyal medya
09:01
are giving greater freedom to professional designers
171
541596
3444
profesyonel tasarımcılara daha fazla özgürlük veriyor
09:05
and giving more resources for the improvisational ones,
172
545064
3485
ve amatör olanlara da daha fazla kaynak sağlıyor,
09:08
and hopefully,
173
548573
1157
ve umut ederim ki
09:09
a more receptive response to their ideas.
174
549754
2505
fikirlerine daha net cevaplar sağlıyor.
09:12
Now, some of my favorite examples of this are in Africa,
175
552671
4167
Bunlara dair en sevdiğim örnekler Afrika'da,
09:16
where a new generation of designers
176
556862
2127
ki burada yeni jenerasyon tasarımcılar
09:19
are developing incredible Internet of Things technologies
177
559013
3545
insanların temiz akan sularından çok artık cep telefonlarına
09:22
to fulfill Florence Nightingale's dream of improving healthcare
178
562582
4604
erişiminin olduğu ülkelerde, Florence Nightingale'in rüyası olan
09:27
in countries where more people now have access to cell phones
179
567210
3548
sağlık hizmetlerini iyileştirmek için inanılmaz Nesnelerin İnternet'i
09:30
than to clean, running water.
180
570782
2185
teknolojilerini geliştiriyorlar.
09:32
And among them is Arthur Zang.
181
572991
2627
Bunların arasında Arthur Zang var.
09:35
He's a young, Cameroonian design engineer
182
575642
2870
Kendisi bir tablet bilgisayarı
09:38
who has a adapted a tablet computer into the Cardiopad,
183
578536
4145
mobil bir kalp izleme cihazı olan Cardiopad'e çeviren
09:42
a mobile heart-monitoring device.
184
582705
2423
genç bir Kamerunlu tasarım mühendisi.
09:45
It can be used to monitor the hearts of patients in remote, rural areas.
185
585152
4341
Uzak, kırsal alanlardaki hastaların kalplerini izlemek için kullanılabiliyor.
09:49
The data is then sent on a cellular network
186
589517
2646
Sonra veri analiz için yüzlerce mil uzaktaki
09:52
to well-equipped hospitals hundreds of miles away
187
592187
3030
iyi donanımlı hastanelerin
09:55
for analysis.
188
595241
1176
mobil ağlarına gönderiliyor.
09:56
And if any problems are spotted by the specialists there,
189
596441
3305
Eğer oradaki uzmanlar tarafından herhangi bir sorun tespit edilirse,
09:59
a suitable course of treatment is recommended.
190
599770
3224
uygun bir reçete tavsiye ediliyor.
10:03
And this of course saves many patients
191
603018
2311
Bu durum tabii ki birçok hastayı
10:05
from making long, arduous, expensive and often pointless journeys
192
605353
5205
hastanelere uzun, zor, pahalı ve çoğu zaman gereksiz seyahatler
10:10
to those hospitals,
193
610582
1318
yapmaktan kurtarıyor
10:11
and makes it much, much likelier
194
611924
2279
ve kalplerinin gerçekten
10:14
that their hearts will actually be checked.
195
614227
2601
kontrol edilmesini daha muhtemel kılıyor.
10:17
Arthur Zang started working on the Cardiopad eight years ago,
196
617298
3322
Arthur Zang sekiz sene önce, üniversite son sınıftayken
10:20
in his final year at university.
197
620644
2723
Cardiopad üzerinde çalışmaya başladı.
10:23
But he failed to persuade any conventional sources
198
623391
3415
Ancak projeyi başlatacak gerekli yatırım için
10:26
to give him investment to get the project off the ground.
199
626830
3427
geleneksel kaynakları ikna etmekte başarısız oldu.
10:30
He posted the idea on Facebook,
200
630281
1873
Fikrini Facebook'a koyduğunda
10:32
where a Cameroonian government official saw it
201
632178
2656
Kamerunlu bir devlet memuru bunu gördü
10:34
and managed to secure a government grant for him.
202
634858
2953
ve ona bir devlet hibesi sağlamayı başardı.
10:38
He's now developing not only the Cardiopad,
203
638119
3036
Şimdi sadece Cardiopad'i değil,
10:41
but other mobile medical devices to treat different conditions.
204
641179
4628
farklı durumlara müdahale etmek için başka mobil tıp cihazları da geliştiriyor.
10:45
And he isn't alone,
205
645831
1646
Yalnız değil,
10:47
because there are many other inspiring and enterprising designers
206
647501
4923
çünkü kendi başlarına olağanüstü projeler yürüten
10:52
who are also pursuing extraordinary projects of their own.
207
652448
3892
pek çok başka ilham veren ve girişimde bulunan tasarımcı var.
10:56
And I'm going to finish by looking at just a few of them.
208
656364
3546
Birkaçına bakarak bitireceğim.
10:59
One is Peek Vision.
209
659934
2255
Biri Peek Vision.
11:02
This is a group of doctors and designers in Kenya,
210
662213
3075
Bunlar kendi başlarına Kenya'da taşınabilir göz muayene seti olarak
11:05
who've developed an Internet of Things technology of their own,
211
665312
3209
Nesnelerin İnterneti teknolojisi geliştiren
11:08
as a portable eye examination kit.
212
668545
2601
bir grup doktor ve tasarımcı.
11:11
Then there's Gabriel Maher,
213
671639
1922
Sonra Gabriel Maher var,
11:13
who is developing a new design language
214
673585
2074
ki kendisi geleneksel klişelere başvurmadan,
11:15
to enable us to articulate the subtleties of our changing gender identities,
215
675683
5120
değişen cinsiyet aidiyetlerimizin inceliklerini ifade etmemizi sağlayan
11:20
without recourse to traditional stereotypes.
216
680827
2885
yeni bir tasarım dili geliştiriyor.
11:23
All of these designers and many more are pursuing their dreams,
217
683736
4267
Bu tasarımcılar ve diğer pek çoğu profesyonel tasarımcıların disiplini ile
11:28
by the making the most of their newfound freedom,
218
688027
2626
asilerin ve başkaldırıcıların becerikliliği sayesinde,
11:30
with the discipline of professional designers
219
690677
2898
yeni buldukları özgürlüğün tadını çıkararak
11:33
and the resourcefulness of rebels and renegades.
220
693599
2902
hayallerinin peşinde koşuyorlar.
11:36
And we all stand to benefit.
221
696525
2062
Hepimiz de bundan yararlanmaya bakıyoruz.
11:38
Thank you.
222
698611
1163
Teşekkürler.
11:39
(Applause)
223
699798
3519
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7