Magnus Larsson: Turning dunes into architecture

Magnus Larsson: Kum tepeciklerinin mimariye dönüşümü

83,192 views

2009-11-26 ・ TED


New videos

Magnus Larsson: Turning dunes into architecture

Magnus Larsson: Kum tepeciklerinin mimariye dönüşümü

83,192 views ・ 2009-11-26

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Ömer Genal Gözden geçirme: Sancak Gülgen
00:15
It's a bit funny to be
0
15260
2000
Görülmeyen şeylerin anlatılacaği
00:17
at a conference dedicated to things not seen,
1
17260
2000
bir konferansta bulunmak
00:19
and present my proposal to build
2
19260
3000
ve tüm Afrika kıtası boyunca 6000 kilometre uzunlukta
00:22
a 6,000-kilometer-long wall
3
22260
2000
bir duvar inşaası taslağımı sunmak
00:24
across the entire African continent.
4
24260
3000
biraz komik bir durum.
00:27
About the size of the Great Wall of China,
5
27260
3000
Yaklaşık olarak Büyük Çin Seddi büyüklüğünde,
00:30
this would hardly be an invisible structure.
6
30260
2000
bu neredeyse görünmesi imkansız bir yapı.
00:32
And yet it's made from parts that are invisible, or near-invisible, to the naked eye:
7
32260
5000
Ve hatta görünmeyen, çıplak gözle görülmesi imkansız parçalardan,
00:37
bacteria and grains of sand.
8
37260
3000
bakterilerden ve kum taneciklerinde meydana geliyor.
00:40
Now, as architects we're trained to solve problems.
9
40260
3000
Şimdi, mimarlak olarak, biz problemleri çözmek için yetiştirildik.
00:43
But I don't really believe in architectural problems;
10
43260
2000
Fakat ben aslında yapısal problemlerin olduğuna inanmıyorum.
00:45
I only believe in opportunities.
11
45260
2000
Ben sadece fırsatlara inanırım,
00:47
Which is why I'll show you a threat,
12
47260
2000
ki bu fırsat, bir tehditi ve
00:49
and an architectural response.
13
49260
2000
mimari bir tepkiyi size niçin anlattığımdır.
00:51
The threat is desertification.
14
51260
4000
Tehdit, çölleşme.
00:55
My response is a sandstone wall
15
55260
3000
Benim yanıtım, bakterilerden ve katılaşmış kumdan yapılma
00:58
made from bacteria and solidified sand,
16
58260
2000
çöl boyunca uzayan
01:00
stretching across the desert.
17
60260
4000
kumtaş bir duvar.
01:04
Now, sand is a magical material
18
64260
2000
Şimdi, kum
01:06
of beautiful contradictions.
19
66260
2000
güzel çelişkilerin sihirli bir malzemesidir.
01:08
It is simple and complex.
20
68260
3000
Basit ve kompleks.
01:11
It is peaceful and violent.
21
71260
2000
Huzurlu ve vahşi.
01:13
It is always the same, never the same,
22
73260
2000
herzaman ayni, tamamiyle farklı,
01:15
endlessly fascinating.
23
75260
2000
sona ermeyen bir büyüleyici.
01:17
One billion grains of sand
24
77260
2000
Dünyada her saniye
01:19
come into existence in the world each second.
25
79260
4000
bir milyar kum taneciği var oluyor.
01:23
That's a cyclical process.
26
83260
2000
Bu periyodik bir proses.
01:25
As rocks and mountains die,
27
85260
2000
Kayalar ve dağlar yok oldukça,
01:27
grains of sand are born.
28
87260
2000
kum tanecikleri meydana geliyor.
01:29
Some of those grains may then cement naturally into sandstone.
29
89260
3000
O taneciklerin bir kısmı doğal bir şekilde betonlaşarak kumtaşlarına dönüşebilir.
01:32
And as the sandstone weathers, new grains break free.
30
92260
4000
Ve kumtaşları aşındıkça yeni
01:36
Some of those grains may then accumulate
31
96260
2000
O kum taneciklerinin bazıları daha sonra toplanarak
01:38
on a massive scale,
32
98260
2000
devasa boyutlarda
01:40
into a sand dune.
33
100260
3000
kum taneciklerine dönüşür.
01:43
In a way, the static, stone mountain
34
103260
3000
Bir açıdan, durgun taş dağı
01:46
becomes a moving mountain of sand.
35
106260
3000
hareket eden bir kum dağı olur.
01:49
But, moving mountains can be dangerous. Let me try and explain why.
36
109260
4000
Fakat hareketli dağlar tehlikeli olabilir. Nedenini şöyle açıklayayım.
01:53
Dry areas cover more than one third of the Earth's land surfaces.
37
113260
4000
Kuru alanlar Dünyanın kıtasal yüzeyinin üçte birini kaplar.
01:57
Some are already deserts;
38
117260
2000
Bazı yerler evvelce çöldür.
01:59
others are being seriously degraded by the sand.
39
119260
3000
Diğerleri kum tarafından ciddi bir şekilde geriliyor.
02:02
Just south of the Sahara we find the Sahel.
40
122260
3000
Sahara'nın tam güneyine Sahel bulunur.
02:05
The name means "edge of the desert."
41
125260
3000
Adı "çölün köşesi" demek.
02:08
And this is the region most closely associated with desertification.
42
128260
4000
Ve bu yöre en fazla çölleşme ile ilişkilendirilen yerdir.
02:12
It was here in the late '60s and early '70s
43
132260
3000
Yaklaşık olarak 250 bini ölen,
02:15
that major droughts brought three million people
44
135260
3000
3 milyon insanı acil gıda yardımına bağımlı kılan
02:18
to become dependent upon emergency food aid,
45
138260
3000
60'lı ve 70'lilerdeki birçok kuraklık
02:21
with about up to 250,000 dying.
46
141260
2000
bu bölgedeydi.
02:23
This is a catastrophe waiting to happen again.
47
143260
3000
Bu meydana gelmesi beklenen bir felaket.
02:26
And it's one that gets very little attention.
48
146260
3000
Fakat çok az dikkat verilen bir konu.
02:29
In our accelerated media culture,
49
149260
2000
Bizim hareketli medyamızda
02:31
desertification is simply too slow
50
151260
3000
çölleşmenin açıkcası
02:34
to reach the headlines.
51
154260
2000
manşetlere taşınması çok yavaş.
02:36
It's nothing like a tsunami or a Katrina:
52
156260
3000
Çok az sayıda ağlayan çocuk ve mahvolan eve sebebiyet veren
02:39
too few crying children and smashed up houses.
53
159260
5000
bir tsunami ya da bir Katrina gibi değil bu.
02:44
And yet desertification
54
164260
2000
Çölleşme bütün kıtalar üzerinde
02:46
is a major threat on all continents,
55
166260
2000
yaklaşık 110 ülkeyi
02:48
affecting some 110 countries
56
168260
3000
ve dünyanın tarım arazilarinin yaklaşık yüzde 70'ini etkileyen
02:51
and about 70 percent of the world's agricultural drylands.
57
171260
5000
Ve yaklaşık
02:56
It seriously threatens the livelihoods
58
176260
4000
Özellikle Afrika'da ve Çin'de
03:00
of millions of people,
59
180260
2000
milyonlarca insanın geçimini
03:02
and especially in Africa and China.
60
182260
3000
ciddi bir şekilde tehdit etmekte.
03:05
And it is largely an issue that we've created for ourselves
61
185260
3000
Ve bizim kendimiz için kıt kaynakların
03:08
through unsustainable use of scarce resources.
62
188260
4000
sürdürülemez bir kullanımı, fazlasıyla bir problem.
03:12
So, we get climate change.
63
192260
2000
Bu yüzden bir iklimi değiştiriyoruz.
03:14
We get droughts,
64
194260
1000
Biz, kuraklıkları,
03:15
increased desertification,
65
195260
2000
artan çölleşmeyi
03:17
crashing food systems, water scarcity,
66
197260
3000
parçalanan gıda sistemlerini, su sıkıntısını
03:20
famine, forced migration,
67
200260
4000
açlığı, mecburi göçleri,
03:24
political instability, warfare, crisis.
68
204260
4000
siyasi istikrarsızlığı, savaşları, krizleri yaratıyoruz.
03:28
That's a potential scenario
69
208260
2000
Eğer bunu ciddiye almada başarızlığa uğrarsak
03:30
if we fail to take this seriously.
70
210260
2000
bu olası bir senaryo olacak.
03:32
But, how far away is it?
71
212260
2000
Fakat, bu ne kadar yakın?
03:34
I went to Sokoto in northern Nigeria
72
214260
2000
Ben denemek ve soruya cevap bulmak için
03:36
to try and find out how far away it is.
73
216260
3000
Kuzey Nigeria'daki Skoto'ya gittim.
03:39
The dunes here move southward at a pace of around 600 meters a year.
74
219260
5000
Buradaki kum tepecikleri yılda 600 metre hızla güneye doğru hareket ediyor.
03:44
That's the Sahara eating up almost [two meters] a day of the arable land,
75
224260
3000
Bu bir günde bir metre ekilebilir alanı yiyip bitiren,
03:47
physically pushing people away from their homes.
76
227260
4000
fiziksel olarak insanları evlerinden süren bir Sahara demek.
03:51
Here I am -- I'm the second person on the left --
77
231260
3000
Buradaki benim, soldan ikinci.
03:54
(Laughter)
78
234260
2000
(Kahkaha)
03:56
with the elders in Gidan-Kara,
79
236260
3000
Gidan-Kara kardeşler ile birlikte,
03:59
a tiny village outside of Sokoto.
80
239260
3000
Skoto'nun dışındaki küçük bir köyde.
04:02
They had to move this village in 1987
81
242260
2000
Onlar bu köyü 1987'de taşımak zorunda kaldılar,
04:04
as a huge dune threatened to swallow it.
82
244260
3000
bu köyü yutacak devasa kum tepeleri tehditinden dolayı.
04:07
So, they moved the entire village, hut by hut.
83
247260
3000
Bu yüzden bütün köyü taşıdılar, baraka baraka.
04:10
This is where the village used to be.
84
250260
2000
Burası köyün eskiden bulunduğu yer.
04:12
It took us about 10 minutes to climb up to the top of that dune,
85
252260
5000
Şu kum tepesine tırmanmak yaklaşık 10 dakika sürdü,
04:17
which goes to show why they had to move to a safer location.
86
257260
3000
ki bu niçin daha güvenli bir yere taşınmak zorunda kaldıklarını açıkca gösteriyor.
04:20
That's the kind of forced migration
87
260260
2000
Bu çölleşmenin yol açabileceği
04:22
that desertification can lead to.
88
262260
3000
mecburi göçün bir çeşiti.
04:25
If you happen to live close to the desert border,
89
265260
2000
Eğer bir gün olurda çöl sınırına yakın bir yerde kalırsanız
04:27
you can pretty much calculate how long it will be
90
267260
2000
hemen hemen ne kadar uzunlukta olduğunu ölçebilirsiniz,
04:29
before you have to carry your kids away,
91
269260
2000
çocuklarınızı oradan alıp götürme mecburiyetinde kalmadan,
04:31
and abandon your home and your life as you know it.
92
271260
5000
evinizi, hayatınızı terk etmeden önce.
04:36
Now, sand dunes cover only about one fifth of our deserts.
93
276260
4000
Şu an, kum tepeleri çöllerimizin sadece beşte birini kaplıyor.
04:40
And still, those extreme environments are very good places
94
280260
3000
Ve hâlâ, bu sıradışı ortamlarlar çok iyi yerler, eğer biz
04:43
if we want to stop the shifting sands.
95
283260
3000
yer değiştiren kumları durdurabilirsek.
04:46
Four years ago, 23 African countries
96
286260
3000
4 yıl önce, 23 Afrika ülkesi
04:49
came together to create the Great Green Wall Sahara.
97
289260
3000
Büyük Yeşil Sahara Duvarını meydana getirmek için biraraya geldi.
04:52
A fantastic project, the initial plan
98
292260
3000
Harika bir proje,
04:55
called for a shelter belt of trees to be planted
99
295260
2000
ilk plan, Afrika kıtası boyunca
04:57
right across the African continent,
100
297260
2000
dikilecek ağaçlardan bir kuşak oluşturmak.
04:59
from Mauritania in the west, all the way to Djibouti in the east.
101
299260
4000
Batıda Maurtania'dan tam istikamet, doğuda Djibouti'ye kadar.
05:03
If you want to stop a sand dune from moving,
102
303260
2000
Eğer siz hareket eden kum tepesini durdurmak istiyorsanız,
05:05
what you need to make sure to do is to stop the grains
103
305260
2000
yapmakta emin olmanız gereken şey
05:07
from avalanching over its crest.
104
307260
3000
kum tanelerini doruğundan dağılmadan durdurmak.
05:10
And a good way of doing that, the most efficient way,
105
310260
2000
Bunu yapmanın iyi bir yolu, en randımanlı yolu
05:12
is to use some kind of sand catcher.
106
312260
2000
bir tür kum yakalayıcıları kullanmak.
05:14
Trees or cacti are good for this.
107
314260
3000
Ağaclar ve kaktüsler bunun için iyidir.
05:17
But, one of the problems with planting trees is that
108
317260
3000
Fakat dikim ile ilgili problemlerden biri şu;
05:20
the people in these regions are so poor
109
320260
2000
bu bölgedeki insanlar çok fakir ve
05:22
that they chop them down for firewood.
110
322260
2000
dikilen ağaçları yakacak için keserler.
05:24
Now there is an alternative to just planting trees
111
324260
4000
Şu an ağaç dikmeye bir alternatif var ve
05:28
and hoping that they won't get chopped down.
112
328260
3000
umit ediyoruz ki onlar kesilmeyecek.
05:31
This sandstone wall that I'm proposing essentially does three things.
113
331260
3000
Benim önerdiğim bu kumtaş duvarlar esasen 3 şeyi yapıyor.
05:34
It adds roughness to the dune's surface,
114
334260
3000
O, kum tanelerini birbirine bağlayarak
05:37
to the texture of the dune's surface, binding the grains.
115
337260
3000
kum tepeciklerinin yüzeyine ve yüzey dokusuna pürüzlülük katıyor.
05:40
It provides a physical support structure for the trees,
116
340260
3000
O, ağaçlar için fiziksel bir destek yapısı sağlıyor,
05:43
and it creates physical spaces,
117
343260
3000
ve fiziksel boşluklar, kum tepelerinin arasında
05:46
habitable spaces inside of the sand dunes.
118
346260
2000
yaşanabilecek alanlar yaratıyor.
05:48
If people live inside of the green barrier
119
348260
3000
Eğer insanlar yeşil çitler içinde yaşarlarsa,
05:51
they can help support the trees, protect them from humans,
120
351260
3000
ağaçları desteklemede, onları insanlardan ve
05:54
and from some of the forces of nature.
121
354260
2000
doğanın bazı kuvvetlerinden korumada yardım edebilirler.
05:56
Inside of the dunes we find shade.
122
356260
3000
Kum tepeciklerinin arasında biz gölge buluyoruz.
05:59
We can start harvesting condensation,
123
359260
3000
Buralarda yoğunlaştırılmış hasatçılığa ve
06:02
and start greening the desert from within.
124
362260
2000
çölü içten yeşillendirmeye başlayabiliriz.
06:04
Sand dunes are almost like ready-made buildings in a way.
125
364260
3000
Kum tepecikleri bir açıdan hazır yapılmış binalar gibidirler.
06:07
All we need to do is solidify the parts that we need to be solid,
126
367260
4000
Tek yapmamız gereken şey, katı olmasını istediğimiz yerleri katılaştırmak,
06:11
and then excavate the sand,
127
371260
2000
ve sonra kalan kumu çıkarmak,
06:13
and we have our architecture.
128
373260
2000
ve daha sonra mimarimize sahibiz.
06:15
We can either excavate it by hand
129
375260
2000
Bizi kumu elle de çıkartabiliriz ya da
06:17
or we can have the wind excavate it for us.
130
377260
2000
bunu bizim için rüzgara da yaptırabiliriz.
06:19
So, the wind carries the sand onto the site
131
379260
2000
Böylece, rüzgar kumu alana taşıyacak ve
06:21
and then it carries the redundant sand away from the structure for us.
132
381260
5000
gereğinden fazlasını bizim için yapıdan uzaklaştıracak.
06:26
But, by now, you're probably asking,
133
386260
2000
Fakat, siz şimdi muhtemelen
06:28
how am I planning to solidify a sand dune?
134
388260
3000
bu kum tepeciklerini nasıl katılaştırmayı planladığımı soruyorsunuzdur.
06:31
How do we glue those grains of sand together?
135
391260
3000
Biz bu o kum taneciklerini nasıl bir arada yapıştırıyoruz?
06:34
And the answer is, perhaps, that you use these guys,
136
394260
3000
Cevap şu, belki siz bu herifleri kullanırsınız,
06:37
Bacillus pasteurii,
137
397260
2000
Bacillus pasteurii,
06:39
a micro-organism that is readily available in wetlands
138
399260
2000
sulak alanlarda ve bataklıklarda çok bulunan bir mikro organizma,
06:41
and marshes, and does precisely that.
139
401260
3000
ve tamı tamına şunu yapıyor.
06:44
It takes a pile of loose sand
140
404260
2000
o gevşek halde olan kum parçacıklarını alıyor,
06:46
and it creates sandstone out of it.
141
406260
3000
ve onlardan kumtaşlar meydana getiriyor.
06:49
These images from the American Society for Microbiology show us the process.
142
409260
4000
Amerikan Mikrobiyoloji Örgütü'nden bu resimler bize prosesi gösteriyor.
06:53
What happens is, you pour Bacillus pasteurii onto a pile of sand,
143
413260
4000
Olan şey şu, siz Bacillus pasteurii'yi kum parçacıklarının üzerine döküyorsunuz,
06:57
and it starts filling up the voids in between the grains.
144
417260
3000
ve o, partiküller arasındaki boşlukları doldurmaya başlıyor.
07:00
A chemical process produces calcite,
145
420260
2000
Kimyasal bir proses kalkit üretiyor,
07:02
which is a kind of natural cement
146
422260
2000
ve partikulleri birarada tutan
07:04
that binds the grains together.
147
424260
2000
bir çeşit doğal bir beton türünü üretiyor.
07:06
The whole cementation process takes about 24 hours.
148
426260
4000
Tüm betonlaşma prosesi yaklaşık 24 saat sürüyor.
07:10
I learned about this from a professor at U.C. Davis called Jason DeJong.
149
430260
4000
Ben bunu U.C. Davis üniversitesinden Jason DeJong adında bir profesorden öğrendim.
07:14
He managed to do it in a mere 1,400 minutes.
150
434260
4000
O bu işi tam 1400 dakikada (23s 20 dk) yapmayı başardı.
07:18
Here I am, playing the part of the mad scientist,
151
438260
2000
İste ben, çılgın bilim adamı rolünü oynuyorum,
07:20
working with the bugs at UCL in London,
152
440260
4000
UCL-Londra'da böcekler üzerinde çalışırker,
07:24
trying to solidify them.
153
444260
2000
onları katılaştırmaya denerken,
07:26
So, how much would this cost?
154
446260
3000
Sonuçta, bu ne kadara mal olacak?
07:29
I'm not an economist, very much not,
155
449260
2000
Ben bir ekonomist değilim, çok fazla değil,
07:31
but I did, quite literally, a back of the envelope calculation --
156
451260
4000
fakat tam anlamıyla bir çeşit zarf hesaplamalar yaptım -
07:35
(Laughter)
157
455260
2000
(Kahkalar)
07:37
-- and it seems that for a cubic meter of concrete
158
457260
3000
ve görünüyor ki bir metreküp beton için
07:40
we would have to pay in the region of 90 dollars.
159
460260
3000
90 dolar civarında ödememiz gerekiyor.
07:43
And, after an initial cost of 60 bucks to buy the bacteria,
160
463260
3000
Ve bakterileri almak için bir 60 dolarlık da başlangıç harcamasından sonra,
07:46
which you'll never have to pay again,
161
466260
2000
ki daha sonra hiç odemek zorunda kalmayacağınız bir harcama,
07:48
one cubic meter of bacterial sand
162
468260
3000
bir metreküp bakterili kum
07:51
would be about 11 dollars.
163
471260
2000
yaklaşık olarak 11 dolar olabilir.
07:53
How do we construct something like this?
164
473260
2000
Biz böyle bir şeyi nasıl inşa edeceğiz.
07:55
Well, I'll quickly show you two options.
165
475260
2000
Peki, ben size hızlıca iki seçenek göstereceğim.
07:57
The first is to create a kind of balloon structure,
166
477260
2000
İlki bir çeşit balon yapı yaratmak,
07:59
fill it with bacteria, then allow the sand to wash over the balloon,
167
479260
4000
içi bakterilerle dolu, ve sonra balonun üzerinden kumları boşaltmak,
08:03
pop the balloon, as it were, disseminating the bacteria into the sand and solidifying it.
168
483260
4000
balonu patlatmak, olması gerektiği gibi, kumun içine bakterilerin yayılması ve onu katılaştırması.
08:07
Then, a few years afterwards,
169
487260
2000
Sonra, birkaç yılın ardından,
08:09
using permacultural strategies,
170
489260
2000
kalıcı-kültürleme stratejileri kullanarak,
08:11
we green that part of the desert.
171
491260
3000
çölün o bölümünü yeşillendirebiliriz.
08:14
The second alternative would be to use injection piles.
172
494260
3000
İkinci alternatif ise enjeksiyon yığınları kullanmak olabilir.
08:17
So, we pushed the piles down through the dune,
173
497260
2000
Böylelikle, biz bu yığınları kum tepecikleri boyunca ittiririz ve
08:19
and we create an initial bacterial surface.
174
499260
3000
ve birincil bakterisel yüzeyi oluştururuz.
08:22
We then pull the piles up through the dune
175
502260
3000
Sonra kum tepecikleri boyunca yığınları çeker ve
08:25
and we're able to create almost any conceivable shape inside of the sand
176
505260
3000
kumun içinde kumdan bir kalıp vazifesi gören
08:28
with the sand acting as a mold as we go up.
177
508260
4000
ve hic algınamayacak şekiller oluşturabiliriz.
08:32
So, we have a way of turning sand into sandstone,
178
512260
4000
Böylelikle, biz kumu kumtaşına çevirmenin bir yoluna sahip oluruz
08:36
and then creating these habitable spaces inside of the desert dunes.
179
516260
4000
ve sonra bu yaşanabilir boşluklari çöl tepelerinin içinde yapabiliriz.
08:40
But, what should they look like?
180
520260
2000
Fakat onlar neye benzemeli?
08:42
Well, I was inspired, for my architectural form, by tafoni,
181
522260
5000
Peki, ilham aldım, benim mimari formumdan, tafoniden,
08:47
which look a little bit like this, this is a model representation of it.
182
527260
3000
ki bunu gibi kücük bir şeye benziyor. bu onun bir temsili.
08:50
These are cavernous rock structures that I found on the site in Sokoto.
183
530260
3000
Sokoto'da bulduğun mağara taş yapılar vardı.
08:53
And I realized that if I scaled them up, they would provide me
184
533260
3000
Ve farkettim ki eğer ben onların skalasını büyütürsem, bana
08:56
with good spatial qualities,
185
536260
3000
iyi boşluklu kalite sunabilirler
08:59
for ventilation, for thermal comfort, and for other things.
186
539260
3000
havalandırması, termal konforu ve diğer şeyler.
09:02
Now, part of the formal control over this structure
187
542260
3000
Şimdi,bu yapı üzerinde formal kontrolün parçaları
09:05
would be lost to nature, obviously,
188
545260
2000
açıkcası, bakteriler kendi işlerini yaptıkça
09:07
as the bacteria do their work.
189
547260
3000
doğaya karışabilir.
09:10
And I think this creates a kind of boundless beauty actually.
190
550260
3000
Ve düşünüyorum da bu aslında bir çeşit sınırsız güzellik yaratacak.
09:13
I think there is really something in that articulation
191
553260
3000
Bana göre bu toplamda oldukça güzel olan
09:16
that is quite nice.
192
556260
2000
bir şey var.
09:18
We see the result, the traces, if you like,
193
558260
4000
Sonuçları, eğer isterseniz izlenimleri,
09:22
of the Bacillus pasteurii being harnessed to sculpt the desert
194
562260
3000
Bacillus pasteurii'nin çölden bu yaşanabilir çevrelere
09:25
into these habitable environments.
195
565260
2000
yontulup kullanabilimesini görürüz.
09:27
Some people believe that
196
567260
3000
Bazı insanlar şuna inanıyorlar,
09:30
this would spread uncontrollably,
197
570260
2000
bu kontrol edilemezi bir şekilde yayılır ve
09:32
and that the bacteria would kill everything in its way.
198
572260
2000
bu bakteri yoluna çıkan herşeyi öldürür.
09:34
That's not true at all.
199
574260
2000
Bu bir kere hiç doğru değil.
09:36
It's a natural process. It goes on in nature today,
200
576260
2000
Bu doğal bir süreç. Bugün doğada devam ediyor ve
09:38
and the bacteria die as soon as we stop feeding them.
201
578260
3000
bakteriler onları beslemeyi keser kesmez ölüyorlar.
09:41
So, there it is --
202
581260
2000
Yani, işte burada,
09:43
architectural anti-desertification structures
203
583260
3000
kendi çölden yapılma,
09:46
made from the desert itself.
204
586260
2000
mimari anti-çölleştirme yapılar,
09:48
Sand-stopping devices, made from sand.
205
588260
4000
kumdan yapılmış, kum durdurucu aletler
09:52
The world is likely to lose one third of its arable land
206
592260
3000
Dünya, yüzyılın sonuna kadar ekilebilir alanlarının
09:55
by the end of the century.
207
595260
2000
üçte birini kaybetmesi muhtemel.
09:57
In a period of unprecedented population growth
208
597260
4000
Tahmil edilemeyen nüfus artışı ve
10:01
and increased food demands, this could prove disastrous.
209
601260
2000
ve artan gıda talepleri periyodunda, bu felaketi ispat edebilir.
10:03
And quite frankly, we're putting our heads in the sand.
210
603260
4000
Ve oldukça samimice, biz başımızı kumun içine sokuyoruz.
10:07
If nothing else, I would like for this scheme to initiate a discussion.
211
607260
5000
En azından ben bu planın bir tartışma başlatmasını istiyorum.
10:12
But, if I had something like a TED wish,
212
612260
2000
Fakat, eğer TED dilek gibi birşeye sahip olsaydım,
10:14
it would be to actually get it built,
213
614260
2000
o aslında inşa ettirir ve
10:16
to start building this habitable wall,
214
616260
3000
bu yaşanabilir duvarları,
10:19
this very, very long, but very narrow city in the desert,
215
619260
4000
bu çok çok uzun fakat çölün içinde çok dar bir şehri
10:23
built into the dunescape itself.
216
623260
4000
kendi kumtepeciklerinin içine inşaya başlattırırdı
10:27
It's not only something that supports trees,
217
627260
3000
Bu sadece ağaçları destekleyen bir şey değil,
10:30
but something that connects people and countries together.
218
630260
4000
aynı zamanda insanları ülkeleri bağlayan bir şey.
10:34
I would like to conclude by showing you an animation of the structure,
219
634260
6000
Ben yapının bir animasyonunu size göstererek bitirmek istiyorum,
10:40
and leave you with a sentence by Jorge Luis Borges.
220
640260
6000
ve Jorge Luis Borges'ın bir sözüyle başbasa bırakacağım.
10:46
Borges said that "nothing is built on stone,
221
646260
6000
Borges dedi ki " Hiçbir şey taşın üzerine inşa edilmez,
10:52
everything is built on sand,
222
652260
4000
herşey kumun üzerine inşa edilir.
10:56
but we must build as if the sand were stone."
223
656260
5000
fakat biz sanki kum taşmış sanarak inşa etmeliyiz.
11:01
Now, there are many details left to explore in this scheme --
224
661260
4000
Şimdi, bu planda araştıralacak bir çok detay var,
11:05
political, practical, ethical, financial.
225
665260
5000
siyasal, pratiksel, etik, finansal.
11:10
My design, as it takes you down the rabbit hole,
226
670260
5000
Benim tasarımım, sizi tavşan deliğine soktuğundan ötürü
11:15
is fraught with many challenges
227
675260
4000
bir çok zorluklarıyla ve meydan okumalarıyla birlikte
11:19
and difficulties in the real world.
228
679260
3000
korkutucudur.
11:22
But, it's a beginning, it's a vision.
229
682260
4000
Fakat bu bir başlangıç, bir vizyon.
11:26
As Borges would have it, it's the sand.
230
686260
4000
Borges ona sahip oldukça, o kumdur.
11:30
And I think now is really the time
231
690260
3000
Ve bence şu an cidden onu taşa dönüştürme zamanı.
11:33
to turn it into stone. Thank you.
232
693260
3000
Teşekkürler.
11:36
(Applause)
233
696260
2000
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7