Steven Schwaitzberg: A universal translator for surgeons

Steven Schwaitzberg: Cerrahlar için evrensel bir çevirmen

22,614 views

2013-01-24 ・ TED


New videos

Steven Schwaitzberg: A universal translator for surgeons

Steven Schwaitzberg: Cerrahlar için evrensel bir çevirmen

22,614 views ・ 2013-01-24

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Translator: Timothy Covell Reviewer: Morton Bast
0
0
7000
Çeviri: Pınar Tunçay Gözden geçirme: Ethem Canbolat
00:15
So I want to talk to you about two things tonight.
1
15486
3822
Bu gece iki şey hakkında konuşmak istiyorum.
00:19
Number one:
2
19308
2284
Birincisi:
00:21
Teaching surgery and doing surgery
3
21592
3316
Ameliyat yapmayı öğretmek ve ameliyat yapmak
00:24
is really hard.
4
24908
2133
gerçekten zordur.
00:27
And second,
5
27041
1584
Ve ikincisi
00:28
that language is one of the most profound things
6
28625
2499
bizi dünyanın her yerinde ayıran
00:31
that separate us all over the world.
7
31124
3318
en derin şeylerden biri dildir.
00:34
And in my little corner of the world,
8
34442
1917
Ve benim küçük dünyamda
00:36
these two things are actually related,
9
36359
1950
bu ikisi aslında birbirleriyle ilişkili
00:38
and I want to tell you how tonight.
10
38309
1932
ve bu gece nedenini anlatmak istiyorum.
00:40
Now, nobody wants an operation.
11
40241
4006
Şimdi, kimse ameliyat olmak istemez.
00:44
Who here has had surgery?
12
44247
3939
Burada kim ameliyat oldu?
00:48
Did you want it?
13
48186
1323
İstemiş miydiniz?
00:49
Keep your hands up if you wanted an operation.
14
49509
1558
Eğer ameliyatı istediyseniz elinizi kaldırın.
00:51
Nobody wants an operation.
15
51067
2092
Kimse ameliyat istemez.
00:53
In particular, nobody wants an operation
16
53159
3062
Özellikle kimse bunun gibi araçlarla
00:56
with tools like these through large incisions
17
56221
5488
çok acı veren, işten veya
01:01
that cause a lot of pain,
18
61709
1975
okuldan çok fazla zaman çalan
01:03
that cause a lot of time out of work or out of school,
19
63684
3532
büyük bir yara bırakan
01:07
that leave a big scar.
20
67216
2251
büyük kesikler istemez.
01:09
But if you have to have an operation,
21
69467
2902
Ama eğer ameliyat olmak zorundaysanız,
01:12
what you really want is a minimally invasive operation.
22
72369
2531
istediğiniz şey minimal invazif bir ameliyattır.
01:14
That's what I want to talk to you about tonight --
23
74900
2032
Bu gece size bundan bahsetmek istiyorum --
01:16
how doing and teaching this type of surgery
24
76932
2734
bu tür bir ameliyatı yapmanın ve öğretmenin
01:19
led us on a search
25
79666
1467
bizi daha iyi bir
01:21
for a better universal translator.
26
81133
2534
evrensel tercüman olmak arayışına nasıl sürüklediğinden.
01:23
Now, this type of surgery is hard,
27
83667
2343
Şimdi, bu tür bir ameliyat zordur
01:26
and it starts by putting people to sleep,
28
86010
3524
ve insanları uyutmakla,
01:29
putting carbon dioxide in their abdomen,
29
89534
2117
abdomenlerine karbondioksit koyup
01:31
blowing them up like a balloon,
30
91651
1816
balon gibi şişirmekle başlar ve sonra
01:33
sticking one of these sharp pointy things into their abdomen --
31
93467
5189
bu keskin sivri şeylerden biri abdomenlerine batırılır --
01:38
it's dangerous stuff --
32
98656
3547
tehlikeli işler--
01:42
and taking instruments and watching it on a TV screen.
33
102203
4643
ve cihazları alıp bir TV ekranında izlenir..
01:46
So let's see what it looks like.
34
106846
1967
Nasıl göründüğüne bir bakalım.
01:48
So this is gallbladder surgery.
35
108813
1766
Bu bir safra kesesi ameliyatı.
01:50
We perform a million of these a year
36
110579
2032
Sadece Birleşik Devletlerde bunlardan
01:52
in the United States alone.
37
112611
2218
senede bir milyon tane yapıyoruz.
01:54
This is the real thing. There's no blood.
38
114829
2050
Bu gerçekten böyle. Hiç kan yok.
01:56
And you can see how focused the surgeons are,
39
116879
3134
Şimdi de cerrahların nasıl odaklandıklarını,
02:00
how much concentration it takes.
40
120013
2515
ne kadar konsantrasyon gerektiğini görebilirsiniz.
02:02
You can see it in their faces.
41
122528
1684
Yüzlerine bakarak anlayabilirsiniz.
02:04
It's hard to teach, and it's not all that easy to learn.
42
124212
6507
Öğretmesi zordur ve öğrenmesi de hiç te kolay değildir.
02:10
We do about five million of these in the United States
43
130719
1978
Birleşik Devletler'de bunlardan yaklaşık beş milyon tane
02:12
and maybe 20 million of these worldwide.
44
132697
5287
ve dünya çapında 20 milyon tane kadar yapıyoruz.
02:17
All right, you've all heard the term:
45
137984
2833
Tamam hepiniz şu deyişi duymuşsunuzdur:
02:20
"He's a born surgeon."
46
140817
1798
"Doğuştan cerrah."
02:22
Let me tell you, surgeons are not born.
47
142615
3400
Şu kadarını söyleyim, doğuştan cerrah olunmaz.
02:26
Surgeons are not made either.
48
146015
3737
Cerrah yapılmaz da.
02:29
There are no little tanks where we're making surgeons.
49
149752
3340
Cerrah ürettiğimiz küçük tanklar yok.
02:33
Surgeons are trained one step at a time.
50
153092
4455
Cerrahlar adım adım eğitilir.
02:37
It starts with a foundation, basic skills.
51
157547
3852
Bir altyapıyla başlar ki bu temel becerilerdir.
02:41
We build on that and we take people, hopefully, to the operating room
52
161399
4765
Biz bunun üzerine kurmaya başlarız ve insanları bir asistan olmayı
02:46
where they learn to be an assistant.
53
166164
1768
öğrendikleri ameliyat odasına sokarız.
02:47
Then we teach them to be a surgeon in training.
54
167932
2134
Onlara eğitimde nasıl cerrah olunacağını öğretiriz.
02:50
And when they do all of that for about five years,
55
170066
2932
Ve bütün bunları beş yıl boyunca yaptıkları zaman,
02:52
they get the coveted board certification.
56
172998
3366
istenilen kurul sertifikasını alırlar.
02:56
If you need surgery, you want to be operated on
57
176364
2634
Eğer ameliyat olmaya ihtiyacınız varsa, kurul sertifikasına sahip
02:58
by a board-certified surgeon.
58
178998
2484
bir cerrah tarafından ameliyat edilmek istersiniz.
03:01
You get your board certificate,
59
181482
1984
Kurul sertifikasını alırsınız
03:03
and you can go out into practice.
60
183466
2343
ve alanda çalışmaya başlayabilirsiniz.
03:05
And eventually, if you're lucky, you achieve mastery.
61
185809
4267
Ve sonunda, eğer şanslıysanız, uzmanlığa erişirsiniz.
03:10
Now that foundation is so important
62
190076
4032
Artık temel o kadar önemli ki Birleşik Devletler'deki
03:14
that a number of us
63
194108
1901
en büyük genel cerrahi topluluğu
03:16
from the largest general surgery society in the United States, SAGES,
64
196009
3567
SAGES'ten bir kaçımız, 1990'ların sonunda minimal invazif ameliyat
03:19
started in the late 1990s a training program
65
199576
2866
yapan tüm cerrahların gidip ameliyatları yapabilmeleri
03:22
that would assure that every surgeon who practices minimally invasive surgery
66
202442
4351
için gerekli bilgi ve becerilerden oluşan güçlü
03:26
would have a strong foundation of knowledge and skills
67
206793
4582
bir temele sahip olmalarını sağlayacak olan
03:31
necessary to go on and do procedures.
68
211375
2685
bir eğitim programı başlattık.
03:34
Now the science behind this is so potent
69
214060
4099
Bunun arkasındaki bilim o kadar etkileyiciydi ki
03:38
that it became required by the American Board of Surgery
70
218159
3784
genç bir cerrahın kurul sertifikasına sahip olması
03:41
in order for a young surgeon to become board certified.
71
221943
3550
Amerikan Cerrahi Kurulu tarafından zorunlu hale getirildi.
03:45
It's not a lecture, it's not a course,
72
225493
3785
Bu bir ders veya bir kurs değil,
03:49
it's all of that plus a high-stakes assessment.
73
229278
3398
Bu bunların hepsi ve üzerine ilave olarak eklenmiş olan yüksek risk değerlendirmesidir.
03:52
It's hard.
74
232676
2234
Çok zor.
03:54
Now just this past year,
75
234910
3134
Geçtiğimiz senede,
03:58
one of our partners, the American College of Surgeons,
76
238044
3066
partnerlerimizden biri olan Amerikan Cerrahlar Koleji,
04:01
teamed up with us to make an announcement
77
241110
1862
tüm cerrahların minimal invazif ameliyat
04:02
that all surgeons should be FLS (Fundamentals of Laparoscopic Surgery)-certified
78
242972
3470
yapmadan önce FLS (Laporoskopik Ameliyat Temelleri) sertifikası almaları gerektiği
04:06
before they do minimally invasive surgery.
79
246442
3084
duyurusunu yapmak için bizimle birlik kurdu.
04:09
And are we talking about just people here in the U.S. and Canada?
80
249526
3444
Burada sadece A.B.D ve Kanada'daki insanlardan mı bahsediyoruz?
04:12
No, we just said all surgeons.
81
252970
1973
Hayır, tüm cerrahlar dedik.
04:14
So to lift this education and training worldwide
82
254943
4699
Bu eğitim ve öğretimi dünya çapına taşımak
04:19
is a very large task,
83
259642
1250
çok büyük bir görev,
04:20
something I'm very personally excited about as we travel around the world.
84
260892
3942
Dünya'yı dolaşacağımızdan dolayı beni kişisel olarak heyeanlandıran bir görev.
04:24
SAGES does surgery all over the world, teaching and educating surgeons.
85
264834
4692
SAGES dünyanın her yerinde cerrahlara eğitim ve öğretim vererek ameliyat yapıyor.
04:29
So we have a problem, and one of the problems is distance.
86
269526
4039
Dolayısıyla bir sorunumuz var ve bu sorunlardan biri mesafe.
04:33
We can't travel everywhere.
87
273565
2233
Her yere gidemeyiz.
04:35
We need to make the world a smaller place.
88
275798
2818
Dünya'yı daha küçük bir yer haline getirmemiz gerekiyor.
04:38
And I think that we can develop some tools to do so.
89
278616
2683
Ve sanırım bunu yapmak için bir kaç cihaz geliştirebiliriz de.
04:41
And one of the tools I like personally is using video.
90
281299
3983
Ve bu cihazlardan biri, benim sevdiğim, video kullanımı.
04:45
So I was inspired by a friend.
91
285282
2450
Bir arkadaşım bana ilham vermişti.
04:47
This is Allan Okrainec from Toronto.
92
287732
2249
Bu Toronto'dan Allan Okrainec.
04:49
And he proved
93
289981
2605
Video konferans kullanarak insanlara
04:52
that you could actually teach people to do surgery
94
292586
4246
ameliyat yapmanın öğretilebileceğini
04:56
using video conferencing.
95
296832
2700
kanıtladı.
04:59
So here's Allan teaching an English-speaking surgeon in Africa
96
299532
4233
Burada Allan, Afrika'daki İngilizce konuşan br cerraha
05:03
these basic fundamental skills
97
303765
2550
minimal invazif ameliyat yapmak için
05:06
necessary to do minimally invasive surgery.
98
306315
2717
gereken basit temel becerileri öğretiyor.
05:09
Very inspiring.
99
309032
1600
Çok ilham verici.
05:10
But for this examination, which is really hard,
100
310632
3766
Ama bu çok zor olan sınavda
05:14
we have a problem.
101
314398
2817
bir sorunumuz var.
05:17
Even people who say they speak English,
102
317215
2600
İngilizce konuştuğunu söyleyen insanlar içinde bile
05:19
only 14 percent pass.
103
319815
2517
sadece yüzde 14'ü geçebiliyor.
05:22
Because for them it's not a surgery test,
104
322332
2016
Çünkü onlar için bu sadece bir cerrahlık sınavı değil,
05:24
it's an English test.
105
324348
3875
bir İngilizce sınavı.
05:28
Let me bring it to you locally.
106
328223
1609
Size daha yerel bir örnek vereyim.
05:29
I work at the Cambridge Hospital.
107
329832
1667
Ben Cambridge Hastanesinde çalışıyorum.
05:31
It's the primary Harvard Medical School teaching facility.
108
331499
3283
Harvard Tıp Okulu'nun ana eğitim tesisi.
05:34
We have more than 100 translators covering 63 languages,
109
334782
5316
63 dili kapsayan 100'den fazla tercümanımız var ve
05:40
and we spend millions of dollars just in our little hospital.
110
340098
5184
küçücük hastanemizde milyonlarca dolar harcıyoruz.
05:45
It's a big labor-intensive effort.
111
345282
1775
Yoğun işçilik gerektiren büyük bir çaba.
05:47
If you think about the worldwide burden
112
347057
4066
Cerrahları eğitmek için değil de
05:51
of trying to talk to your patients --
113
351123
1859
sadece hastalarınızla konuşmak için gerekli
05:52
not just teaching surgeons, just trying to talk to your patients --
114
352982
2635
olan dünya çapındaki iş yüküne bakarsanız,
05:55
there aren't enough translators in the world.
115
355617
3148
Dünya'da yeterince tercüman yok.
05:58
We need to employ technology to assist us in this quest.
116
358765
5966
Bu görevde bize yardım etmesi için teknolojiyi kullanmalıyız.
06:04
At our hospital we see everybody from Harvard professors
117
364731
3167
Hastanemizde Harvard Profesörlerinden, buraya daha geçen
06:07
to people who just got here last week.
118
367898
2434
hafta gelmiş insanlara kadar herkesi görebilirsiniz.
06:10
And you have no idea how hard it is
119
370332
2285
Konuşamadığınız bir insanla konuşmanın veya onu iyileşirmeye
06:12
to talk to somebody or take care of somebody you can't talk to.
120
372617
2932
çalışmanın ne kadar zor olduğunu tahmin edemezsiniz.
06:15
And there isn't always a translator available.
121
375549
2900
Ve her zaman da bir tercüman mevcut olmuyor.
06:18
So we need tools.
122
378449
4363
Dolayısıyla aletlere ihtiyacımız var.
06:22
We need a universal translator.
123
382812
3678
Evrensel bir çevirmene ihtiyacımız var.
06:26
One of the things that I want to leave you with as you think about this talk
124
386490
4409
Bu konuşmayı düşünürken aklınızda kalmasını istediğim şeylerden biri
06:30
is that this talk is not just about us preaching to the world.
125
390899
5517
bu konuşmanın sadece bizim Dünya'ya bir şeyler anlatmamızla ilgili olmadığıdır.
06:36
It's really about setting up a dialogue.
126
396416
2549
Bu aslında bir diyalog oluşturmakla ilgilidir.
06:38
We have a lot to learn.
127
398965
1851
Öğrenmemiz gereken çok şey var.
06:40
Here in the United States we spend more money per person
128
400816
4500
Burada, Birleşik Devletler'de, dünyanın bir çok ülkesindekinden daha iyi olmayan sonuçları
06:45
for outcomes that are not better than many countries in the world.
129
405316
3850
almak için kişi başına daha çok para ödüyoruz.
06:49
Maybe we have something to learn as well.
130
409166
3383
Belki bizim de öğrenmemiz gereken bir şeyler vardır.
06:52
So I'm passionate about teaching these FLS skills all over the world.
131
412549
4483
Benim bu FLS becerilerini tüm dünyaya öğretmek gibi bir tutkum var.
06:57
This past year I've been in Latin America, I've been in China,
132
417032
3384
Geçtiğimiz yıl, laporoskopik cerrahinin temelleri hakkında
07:00
talking about the fundamentals of laparoscopic surgery.
133
420416
3733
konuşmak için Latin Amerika'da ve Çin'de bulundum.
07:04
And everywhere I go the barrier is:
134
424149
3532
Ve nereye gidersem gideyim önüme çıkan duvar şu:
07:07
"We want this, but we need it in our language."
135
427681
4634
"Bunu istiyoruz ama bizim dilimizde olması lazım."
07:12
So here's what we think we want to do:
136
432315
2917
Yapmak istediğimize inandığımız şey şu:
07:15
Imagine giving a lecture
137
435232
2417
Bir ders verirken aynı anda
07:17
and being able to talk to people in their own native language simultaneously.
138
437649
4996
insanlarla kendi anadillerinde konuşabildiğinizi hayal edin.
07:22
I want to talk to the people in Asia, Latin America, Africa, Europe
139
442645
5688
Ben Asya, Latin Amerika, Afrika ve Avrupa'daki insanlarla
07:28
seamlessly, accurately
140
448333
4720
sorunsuzca, doğru ve teknoloji kullanarak
07:33
and in a cost-effective fashion using technology.
141
453053
4281
çok masraflı olmayacak bir şekilde konuşmak istiyorum.
07:37
And it has to be bi-directional.
142
457334
1628
Ve bu iki yönlü olmalı.
07:38
They have to be able to teach us something as well.
143
458962
2787
Onlar da bize bir şeyler öğretebiliyor olmalı.
07:41
It's a big task.
144
461749
1400
Bu büyük bir görev.
07:43
So we looked for a universal translator; I thought there would be one out there.
145
463149
3066
Dolayısıyla bir evrensel çevirmen aradık; birilerinin çoktan yapmış olacağını düşündüm.
07:46
Your webpage has translation, your cellphone has translation,
146
466215
3951
Web sayfanızın çevirisi var, telefonunuzun çevirisi var,
07:50
but nothing that's good enough to teach surgery.
147
470166
5200
ama hiçbiri cerrahiyi öğretmek için yeterli değil.
07:55
Because we need a lexicon. What is a lexicon?
148
475366
2466
Çünkü bir veri sözlüğüne ihtiyacımız var. Veri sözlüğü nedir?
07:57
A lexicon is a body of words that describes a domain.
149
477832
4099
Veri sözlüğü bir alanı tanımlayan kelimeler gövdesidir.
08:01
I need to have a health care lexicon.
150
481931
2485
Benim bir sağlık hizmetleri veri sözlüğüne ihtiyacım var.
08:04
And in that I need a surgery lexicon.
151
484416
3601
Ve bir cerrahi veri sözlüğüne ihtiyacım var.
08:08
That's a tall order. We have to work at it.
152
488017
4255
Bu büyük bir istek. Bunun üzerinde çalışmamız lazım.
08:12
So let me show you what we're doing.
153
492272
1793
Size ne yaptığımızı göstereyim.
08:14
This is research -- can't buy it.
154
494065
2301
Bu araştırma -- satın alamazsınız.
08:16
We're working with the folks at IBM Research from the Accessibility Center
155
496366
4483
Erişilebilirlik Merkezinden IBM Araştırma'dan arkadaşlarla
08:20
to string together technologies to work towards the universal translator.
156
500849
4933
evrensel çevirmene ulaşmak için teknolojileri birleştirmeye çalışıyoruz.
08:25
It starts with a framework system
157
505782
2134
Cerrahın altyazı koyma teknolojisinin
08:27
where when the surgeon delivers the lecture
158
507916
2732
bir çerçevesini kullanarak dersi anlattığı
08:30
using a framework of captioning technology,
159
510648
3167
bir çerçeve sistemiyle başlıyor,
08:33
we then add another technology to do video conferencing.
160
513815
4416
sonra üzerine video konferans için bir başka bir teknoloji ekliyoruz.
08:38
But we don't have the words yet, so we add a third technology.
161
518231
3485
Ama daha elimizde kelimeler yok, dolayısıyla üçüncü bir teknoloji ekliyoruz.
08:41
And now we've got the words,
162
521716
2650
Artık kelimelerimiz de var
08:44
and we can apply the special sauce: the translation.
163
524366
4551
ve özel sosu da katabiliriz: çeviri.
08:48
We get the words up in a window and then apply the magic.
164
528917
4380
Kelimeleri bir pencereye alıyoruz ve sonra biraz sihir yapıyoruz.
08:53
We work with a fourth technology.
165
533297
2284
Dördüncü bir teknolojiyle çalışıyoruz.
08:55
And we currently have access to eleven language pairs.
166
535581
3984
Şu anda on bir dil çiftine erişimimiz var.
08:59
More to come as we think about trying to make the world a smaller place.
167
539565
4501
Dünyayı daha küçük bir yer haline getirmeye çalışırken daha fazlası da gelecek.
09:04
And I'd like to show you our prototype
168
544066
2649
Ve size kullanışlı bir şey haline gelmesi için
09:06
of stringing all of these technologies that don't necessarily always talk to each other
169
546715
4833
her zaman birbirleriyle çalışmaları gerekmeyen bu teknolojilerinin
09:11
to become something useful.
170
551548
3667
prototip dizilerini göstermek istiyorum.
09:15
Narrator: Fundamentals of Laparoscopic Surgery.
171
555215
3796
Sunucu: Laporoskopik Cerrahinin Temelleri.
09:19
Module five: manual skills practice.
172
559011
3613
Modül beş: manuel beceriler çalışması.
09:22
Students may display captions in their native language.
173
562624
7283
Öğrenciler kendi anadillerinde alt yazıları görüntüleyebilirler.
09:29
Steven Schwaitzberg: If you're in Latin America,
174
569907
1749
Steven Schwaitzberg: Eğer Latin Amerika'daysanız,
09:31
you click the "I want it in Spanish" button
175
571656
1885
"İspanyolca'da istiyorum" düğmesini tıklıyorsunuz
09:33
and out it comes in real time in Spanish.
176
573541
3632
ve eş zamanlı olarak İspanyolca geliyor.
09:37
But if you happen to be sitting in Beijing at the same time,
177
577173
2834
Ama eğer aynı ada Pekin'de oturuyorsanız aynı
09:40
by using technology in a constructive fashion,
178
580007
3333
teknolojiyi yapıcı bir şekilde kullanarak,
09:43
you could get it in Mandarin or you could get it in Russian --
179
583340
3266
Mandarin dilinde veya Rusça da -- ve diğer dillerde,
09:46
on and on and on, simultaneously without the use of human translators.
180
586606
5466
tercüman insanları kullanmadan eş zamanlı olarak alabilirsiniz.
09:52
But that's the lectures.
181
592072
2200
Ama bunlar dersler.
09:54
If you remember what I told you about FLS at the beginning,
182
594272
2851
Eğer size en başında FLS hakkında anlattıklarımı hatırlıyorsanız
09:57
it's knowledge and skills.
183
597123
3017
bu bilgi ve beceridir.
10:00
The difference in an operation
184
600140
2283
işlemdeki fark
10:02
between doing something successfully and not
185
602423
4600
bir şeyi başarılı olarak yapıyor olmakla
10:07
may be moving your hand this much.
186
607023
3467
belki elini bu kadar hareket ettirmiyor olmak arasındadır.
10:10
So we're going to take it one step further;
187
610490
2300
Dolayısıyla bunu bir adım ileriye taşıyacağız;
10:12
we've brought my friend Allan back.
188
612790
2133
arkadaşım Allan'ı geri getirdik.
10:14
Allan Okrainec: Today we're going to practice suturing.
189
614923
5101
Allan Okrainec: Bugün süturlama üzerine çalışacağız.
10:20
This is how you hold the needle.
190
620024
1998
İğneyi bu şekilde tutman gerekiyor.
10:22
Grab the needle at the tip.
191
622022
5497
İğneyi ucundan tut.
10:27
It's important to be accurate.
192
627519
2458
Hassaslık önemli.
10:29
Aim for the black dots.
193
629977
3833
Siyah noktaları hedefle.
10:33
Orient your loop this way.
194
633810
3449
İliğini bu şekilde doğrult.
10:37
Now go ahead and cut.
195
637259
4585
Şimdi devam et ve kes.
10:41
Very good Oscar. I'll see you next week.
196
641844
3888
Aferin Oscar. Haftaya görüşürüz.
10:45
SS: So that's what we're working on
197
645732
2866
S S: İşte biz evrensel çevirmen görevimizde
10:48
in our quest for the universal translator.
198
648598
2983
bunun üzerine çalışıyoruz.
10:51
We want it to be bi-directional.
199
651581
2084
İki yönlü olmasını istiyoruz.
10:53
We have a need to learn as well as to teach.
200
653665
4201
Öğretme ihtiyacımız olduğu gibi öğrenme ihtiyacımız da var.
10:57
I can think of a million uses for a tool like this.
201
657866
4016
Böyle bir alet için milyonlarca kullanım alanı düşünebiliyorum.
11:01
As we think about intersecting technologies --
202
661882
2750
Kesişen teknolojileri düşündükçe --
11:04
everybody has a cell phone with a camera --
203
664632
2400
herkesin kameralı bir telefonu var --
11:07
we could use this everywhere,
204
667032
2216
bunu her yerde kullanabiliriz,
11:09
whether it be health care, patient care,
205
669248
2083
ister sağlık hizmetlerinde, hasta bakımında,
11:11
engineering, law, conferencing, translating videos.
206
671331
4485
mühendislikte, hukukta, konferanslarda ister video tercümesinde.
11:15
This is a ubiquitous tool.
207
675816
2400
Bu her zaman her yerde kullanılabilecek bir araç.
11:18
In order to break down our barriers,
208
678216
2199
Aramızdaki duvarları yıkmak için,
11:20
we have to learn to talk to people,
209
680415
1767
insanlarla konuşmayı öğrenmemiz,
11:22
to demand that people work on translation.
210
682182
4000
insanların tercüme üzerine çalışmalarını talep etmemiz gerekiyor.
11:26
We need it for our everyday life,
211
686182
2350
Günlük hayatımızda Dünya'yı daha
11:28
in order to make the world a smaller place.
212
688532
2834
küçük bir yer haline getirmek için ihtiyacımız var.
11:31
Thank you very much.
213
691366
1700
Çok teşekkür ederim.
11:33
(Applause)
214
693066
2382
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7