Could we speak the language of dolphins? | Denise Herzing

Denise Herzing: Yunus dilini konuşabilir miyiz?

516,654 views

2013-06-06 ・ TED


New videos

Could we speak the language of dolphins? | Denise Herzing

Denise Herzing: Yunus dilini konuşabilir miyiz?

516,654 views ・ 2013-06-06

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

00:00
Translator: Joseph Geni Reviewer: Morton Bast
0
0
7000
Çeviri: Sevkan Uzel Gözden geçirme: Eren Gokce
00:12
Well, now we're going to the Bahamas to meet
1
12567
2277
Sizleri, son 28 yıldır doğada birlikte çalıştığım,
00:14
a remarkable group of dolphins that I've been working with
2
14844
2243
olağanüstü bir yunus grubuyla tanışmanız için
00:17
in the wild for the last 28 years.
3
17087
3467
Bahama adalarına götürmek istiyorum.
00:20
Now I'm interested in dolphins because of their large brains
4
20554
3195
Yunuslara ilgi duymamın nedeni, beyinlerinin büyüklüğü
00:23
and what they might be doing with all that brainpower
5
23749
2114
ve sahip oldukları bu beyin gücünü kullanarak
00:25
in the wild.
6
25863
1475
doğada yapabildikleri şeyler.
00:27
And we know they use some of that brainpower
7
27338
2272
Bu beyin gücünün bir kısmını, yalnızca karmaşık hayatlarını
00:29
for just living complicated lives,
8
29610
2164
yaşamak için kullandıklarını biliyoruz.
00:31
but what do we really know about dolphin intelligence?
9
31774
2860
Ama, gerçekte yunus zekâsına dair ne biliyoruz?
00:34
Well, we know a few things.
10
34634
1704
Eh, birkaç şey biliyoruz.
00:36
We know that their brain-to-body ratio,
11
36338
2189
Zekânın fiziksel bir ölçüsü olan
00:38
which is a physical measure of intelligence,
12
38527
1970
beyin-vücut oranlarının, insanlardan sonra
00:40
is second only to humans.
13
40497
2496
ikinci olduğunu biliyoruz.
00:42
Cognitively, they can understand
14
42993
1558
Yunuslar, bilişsel olarak,
00:44
artificially-created languages.
15
44551
2429
yapay dilleri anlayabilirler.
00:46
And they pass self-awareness tests in mirrors.
16
46980
3141
Ayna karşısında özfarkındalık testlerini geçerler.
00:50
And in some parts of the world, they use tools,
17
50121
2104
Ve dünyanın bazı bölgelerinde, balık avlamak için
00:52
like sponges to hunt fish.
18
52225
2315
sünger gibi bazı aletler kullanırlar.
00:54
But there's one big question left:
19
54540
2651
Ama geriye önemli bir soru kalıyor:
00:57
do they have a language, and if so,
20
57191
1867
Yunusların bir dili var mı? Eğer varsa,
00:59
what are they talking about?
21
59058
2404
ne hakkında konuşuyorlar?
01:01
So decades ago, not years ago,
22
61462
3443
Ben de, birkaç yıl değil, onlarca yıl önce
01:04
I set out to find a place in the world
23
64905
2163
yunusların iletişim sistemlerini çözmek amacıyla
01:07
where I could observe dolphins underwater
24
67068
1798
onları su altında gözlemleyebileceğim
01:08
to try to crack the code of their communication system.
25
68866
3243
bir yer bulmak için yola çıktım.
01:12
Now in most parts of the world, the water's pretty murky,
26
72109
2614
Dünyanın çoğu yerinde sular bulanık,
01:14
so it's very hard to observe animals underwater,
27
74723
3239
bu yüzden su altında hayvanları gözlemlemek çok zor,
01:17
but I found a community of dolphins that live
28
77962
1759
fakat Florida'nın hemen doğusunda, Bahamalar'ın
01:19
in these beautiful, clear, shallow sandbanks of the Bahamas
29
79721
3026
güzel, temiz, sığ kumsallarında
01:22
which are just east of Florida.
30
82747
2242
yaşayan bir yunus topluluğu buldum.
01:24
And they spend their daytime resting and socializing
31
84989
2411
Gündüzlerini, güvenli sığ denizde
01:27
in the safety of the shallows, but at night,
32
87400
1870
dinlenip sosyalleşerek geçiriyorlar.
01:29
they go off the edge and hunt in deep water.
33
89270
3799
Geceleri ise uzaklaşıyor ve derinlerde avlanıyorlar.
01:33
Now, it's not a bad place to be a researcher, either.
34
93069
3824
Araştırma yapmak için de fena bir yer değil.
01:36
So we go out for about five months every summer
35
96893
2176
Bu nedenle, her yaz, 20 metrelik bir katamaranla
01:39
in a 20-meter catamaran, and we live, sleep and work
36
99069
4202
beş aylığına oraya gidiyoruz ve haftalar boyunca
denizde yaşıyor, uyuyor ve çalışıyoruz.
01:43
at sea for weeks at a time.
37
103271
2078
01:45
My main tool is an underwater video with a hydrophone,
38
105349
2640
Kullandığım temel alet hidrofonlu, yani su altı mikrofonlu, bir su altı video cihazıdır.
01:47
which is an underwater microphone, and this is so
39
107989
1950
Bu alet sayesinde ses ve davranış arasında ilişki kurabiliyorum.
01:49
I can correlate sound and behavior.
40
109939
2094
01:52
And most of our work's pretty non-invasive.
41
112033
1646
Ve çalışmalarımızın çoğu müdahalesizdir.
01:53
We try to follow dolphin etiquette while we're in the water,
42
113679
2822
Sudayken yunusların kurallarına uymaya çalışıyoruz,
01:56
since we're actually observing them physically in the water.
43
116501
3128
çünkü onları gerçekten, fiziksel olarak gözlemliyoruz.
01:59
Now, Atlantic spotted dolphins are a really nice species
44
119629
3140
Atlantik Benekli Yunusları, birkaç nedenden dolayı
02:02
to work with for a couple of reasons.
45
122769
1964
çalışılmaya çok uygun bir türdür.
02:04
They're born without spots, and they get spots with age,
46
124733
2931
Beneksiz doğarlar, ama ileri yaşlarda benekleri olur
02:07
and they go through pretty distinct developmental phases,
47
127664
3034
ve oldukça farklı gelişim evrelerinden geçerler,
02:10
so that's fun to track their behavior.
48
130698
1942
bu nedenle davranışlarını incelemek eğlencelidir.
02:12
And by about the age of 15, they're fully spotted black and white.
49
132640
3453
15 yaşına geldiklerinde, bütünüyle siyah-beyaz beneklerle kaplanırlar.
02:16
Now the mother you see here is Mugsy.
50
136093
2423
Bu gördüğünüz anne yunus Mugsy.
02:18
She's 35 years old in this shot,
51
138516
1985
Bu fotoğrafta 35 yaşında.
02:20
but dolphins can actually live into their early 50s.
52
140501
3190
Ancak yunuslar aslında 50'li yaşlara kadar yaşayabilirler.
02:23
And like all the dolphins in our community,
53
143691
3303
Topluluğumuzdaki tüm diğer yunuslar gibi,
02:26
we photographed Mugsy and tracked her little spots
54
146994
2771
Mugsy'nin fotoğrafını çektik ve zamanla olgunlaşırken
02:29
and nicks in her dorsal fin,
55
149765
1742
küçük beneklerini, sırt yüzgecindeki çentikleri
02:31
and also the unique spot patterns
56
151507
2203
02:33
as she matured over time.
57
153710
2343
ve eşsiz benek motiflerini inceledik.
02:36
Now, young dolphins learn a lot as they're growing up,
58
156053
2659
Genç yunuslar, büyürken çok şey öğrenir,
02:38
and they use their teenage years to practice social skills,
59
158712
3075
ergenlik dönemi boyunca sosyal becerilerini geliştirirler.
02:41
and at about the age of nine, the females
60
161787
2353
Dişiler, 9 yaş civarında
cinsel olarak olgunlaşır, yani hamile kalabilirler.
02:44
become sexually mature, so they can get pregnant,
61
164140
2670
02:46
and the males mature quite a bit later,
62
166810
1971
Erkekler ise oldukça geç olgunlaşır,
02:48
at around 15 years of age.
63
168781
2115
15 yaş civarında.
02:50
And dolphins are very promiscuous,
64
170896
1740
Ayrıca, yunuslar hiç seçici değildir.
02:52
and so we have to determine who the fathers are,
65
172636
2862
Bu nedenle babaları belirlememiz gerekiyor.
02:55
so we do paternity tests by collecting fecal material
66
175498
2454
Bunun için, sudan topladığımız dışkılardan
02:57
out of the water and extracting DNA.
67
177952
2864
DNA elde ederek babalık testi yapıyoruz.
03:00
So what that means is, after 28 years,
68
180816
2464
Bu demek oluyor ki, 28 yılın sonunda,
03:03
we are tracking three generations,
69
183280
2408
büyükanneler ve büyükbabalar da dâhil
03:05
including grandmothers and grandfathers.
70
185688
2344
üç nesli inceliyor durumdayız.
03:08
Now, dolphins are natural acousticians.
71
188032
2616
Yunuslar doğal akustikçilerdir.
03:10
They make sounds 10 times as high
72
190648
2284
Bizden 10 kat daha yüksek ses çıkarabilirler
03:12
and hear sounds 10 times as high as we do.
73
192932
2188
ve bizim duyduğumuzdan 10 kat daha yüksek sesleri duyabilirler.
03:15
But they have other communication signals they use.
74
195120
2595
Fakat kullandıkları başka iletişim sinyalleri de vardır.
03:17
They have good vision, so they use body postures to communicate.
75
197715
3341
Görme kabiliyetleri yüksektir ve iletişim amacıyla beden dilini kullanırlar.
03:21
They have taste, not smell.
76
201056
2200
Tat alabilirler, ancak koku alamazlar.
03:23
And they have touch.
77
203256
2040
Ve dokunma duyusuna sahiptirler.
03:25
And sound can actually be felt in the water,
78
205296
2196
Doku ile suyun akustik iç direnci neredeyse aynı olduğu için
03:27
because the acoustic impedance of tissue and water's about the same.
79
207492
3031
ses su içerisinde gerçekten de hissedilebilir.
03:30
So dolphins can buzz and tickle each other at a distance.
80
210523
3630
Bu sayede yunuslar belli bir uzaklıktan vızıldayarak birbirlerini gıdıklayabilirler.
Artık bazı davranışlarla ilişkili olarak seslerin
03:34
Now, we do know some things about how sounds are used
81
214153
2540
03:36
with certain behaviors.
82
216693
1409
kullanımına dair bir şeyler biliyoruz.
03:38
Now, the signature whistle is a whistle
83
218102
2099
Her bir yunusun kendine özgü
03:40
that's specific to an individual dolphin, and it's like a name. (Dolphin whistling noises)
84
220201
4699
bir ıslık sinyali vardır, bir çeşit isim gibi. (Yunus ıslık sesleri)
03:44
And this is the best-studied sound,
85
224900
2176
Bu ses, üzerinde en iyi çalışılmış sestir.
03:47
because it's easy to measure, really,
86
227076
1629
Çünkü ölçümü gerçekten kolaydır.
03:48
and you'd find this whistle when mothers and calves
87
228705
1957
Bu ıslık sesini, örneğin, anneler ve yavruları
03:50
are reuniting, for example.
88
230662
2137
bir araya geldiğinde duyabilirsiniz.
03:52
Another well studied sound are echolocation clicks.
89
232799
3058
Bir diğer iyi incelenmiş ses ise yankı-konumlama tıkırtılarıdır.
03:55
This is the dolphin's sonar. (Dolphin echolocation noises)
90
235857
3246
Bu gördüğünüz yunusların sonarı. (Yunus yankı-konumlama sesleri)
03:59
And they use these clicks to hunt and feed.
91
239103
3317
Bu tıkırtıları avlanmak ve beslenmek amacıyla kullanırlar.
04:02
But they can also tightly pack these clicks together
92
242420
2388
Ayırca bu tıkırtıları aralık vermeden çıkartarak,
04:04
into buzzes and use them socially.
93
244808
2135
vızıltı paketleri olarak sosyal amaçlı kullanabilirler.
04:06
For example, males will stimulate a female
94
246943
1978
Örneğin, erkekler kur kovalamacası boyunca
04:08
during a courtship chase.
95
248921
2504
dişileri uyarırlar.
04:11
You know, I've been buzzed in the water.
96
251425
2327
Biliyor musunuz, suda vızıltıya maruz kaldım.
04:13
(Laughter)
97
253752
1932
(Kahkaha)
04:15
Don't tell anyone. It's a secret.
98
255684
2381
Kimseye söylemeyin, bu bir sır.
04:18
And you can really feel the sound. That was my point with that.
99
258065
2296
Ve gerçekten sesi hissedebilirsiniz. Söylemeye çalıştığım şey buydu.
04:20
(Laughter)
100
260361
3732
(Kahkaha)
04:24
So dolphins are also political animals,
101
264093
2525
Yunuslar aynı zamanda politik hayvanlardır.
04:26
so they have to resolve conflicts.
102
266618
2311
Dolayısıyla anlaşmazlıkları çözmeleri gerekir.
04:28
(Dolphin noises)
103
268929
1643
(Yunus sesleri)
04:30
And they use these burst-pulsed sounds as well as
104
270572
2373
Yunuslar kavga sırasında toslaşırken, bir yandan da
04:32
their head-to-head behaviors when they're fighting.
105
272945
2408
bu patlama-darbeli sesleri kullanırlar.
04:35
And these are very unstudied sounds
106
275353
2072
İşte bu sesler üzerinde pek çalışma yapılmamıştır,
04:37
because they're hard to measure.
107
277425
2138
çünkü ölçümleri zordur.
04:39
Now this is some video of a typical dolphin fight.
108
279563
2719
Bu videoda tipik bir yunus kavgası görüyoruz.
04:42
(Dolphin noises)
109
282282
2021
(Yunus sesleri)
04:44
So you're going to see two groups,
110
284303
2090
İki grup görüyorsunuz,
04:46
and you're going to see the head-to-head posturing,
111
286393
2208
toslaşma vaziyeti almışlar,
04:48
some open mouths,
112
288601
3344
bazıları ağızlarını açıyor,
04:51
lots of squawking.
113
291945
2156
çoğu ciyaklıyor.
04:54
There's a bubble.
114
294101
3585
Bir baloncuk var.
04:57
And basically, one of these groups will kind of back off
115
297686
2583
Aslında, bu gruplardan biri geri çekilecek
05:00
and everything will resolve fine,
116
300269
1654
ve her şey çözüme ulaşacak.
05:01
and it doesn't really escalate into violence too much.
117
301923
3660
Bu tür kavgaların çoğu şiddete dönüşmez.
05:05
Now, in the Bahamas, we also have resident bottlenose
118
305583
2304
Bahamalar'da, sosyal olarak benekli yunuslarla etkileşime geçen
05:07
that interact socially with the spotted dolphins.
119
307887
2944
şişe burunlu sakinlerimiz de yaşıyor.
05:10
For example, they babysit each other's calves.
120
310831
2711
Örneğin, birbirlerinin yavrularına bakıyorlar.
05:13
The males have dominance displays that they use
121
313542
2177
Erkekler birbirlerinin dişilerini kovalarken
05:15
when they're chasing each other's females.
122
315719
2400
güç gösterilerinde bulunuyor.
05:18
And the two species actually form temporary alliances
123
318119
2422
Ayrıca bu iki tür yunus, köpekbalıklarını kovalarken
05:20
when they're chasing sharks away.
124
320541
2378
geçici ittifak halinde oluyorlar.
05:22
And one of the mechanisms they use to communicate
125
322919
2911
Koordinasyonlarını sergilerken kullandıkları mekanizmalardan biri
05:25
their coordination is synchrony.
126
325830
2000
eşzamanlı yani senkronize davranışlardır.
05:27
They synchronize their sounds and their body postures
127
327830
3111
Daha büyük görünmek ve daha güçlü ses çıkarmak için
05:30
to look bigger and sound stronger.
128
330941
2134
sesleri ile beden dillerini senkronize ederler.
05:33
(Dolphins noises)
129
333075
1476
(Yunus sesleri)
05:34
Now, these are bottlenose dolphins,
130
334551
2592
Şimdi, bunlar şişe burunlu yunuslar,
05:37
and you'll see them starting to synchronize
131
337143
1771
seslerini ve davranışlarını
05:38
their behavior and their sounds.
132
338914
1901
senkronize etmeye başladıklarını göreceksiniz.
05:40
(Dolphin noises)
133
340815
4368
(Yunus sesleri)
05:45
You see, they're synchronizing with their partner
134
345183
2246
Gördüğünüz gibi partnerleriyle senkronize hâle geliyorlar
05:47
as well as the other dyad.
135
347429
3972
ve diğer çiftlerle de senkronize oluyorlar.
05:51
I wish I was that coordinated.
136
351401
2514
Keşke ben de bu kadar koordine olabilseydim.
05:56
Now, it's important to remember that you're only hearing
137
356731
3074
Sadece insanın duyabileceği yunus seslerini
05:59
the human-audible parts of dolphin sounds,
138
359805
1895
duyduğumuzu ve yunusların ultrasonik
06:01
and dolphins make ultrasonic sounds,
139
361700
2163
sesler de çıkarabildiğini unutmamalıyız.
06:03
and we use special equipment in the water
140
363863
1558
Bu sesleri toplayabilmek için
06:05
to collect these sounds.
141
365421
1737
su altında özel ekipmanlar kullanıyoruz.
06:07
Now, researchers have actually measured whistle complexity
142
367158
2565
Araştırmacılar ıslığın karmaşıklığını ölçmek için
06:09
using information theory,
143
369723
2063
bilgi kuramından yararlandılar.
06:11
and whistles rate very high relative to even human languages.
144
371786
3891
Yunus ıslıklarının karmaşıklık oranı, insan dillerine dahi kıyaslandığında çok daha yüksek.
06:15
But burst-pulsed sounds is a bit of a mystery.
145
375677
3852
Fakat patlama-darbeli sesler daha da gizemli.
06:19
Now, these are three spectragrams.
146
379529
3087
Burada 3 tane spektragram var.
06:22
Two are human words, and one is a dolphin vocalizing.
147
382616
2675
İkisi insan kelimesi ve biri yunus seslendirmesi.
06:25
So just take a guess in your mind which one is the dolphin.
148
385291
3872
Hadi hangisinin yunus sesi olduğunu tahmin edin.
06:31
Now, it turns out burst-pulsed sounds actually look
149
391150
2593
Görünüşe göre, patlama-darbeli sesler gerçekten
06:33
a bit like human phonemes.
150
393743
2504
biraz insan sesine benziyor.
06:36
Now, one way to crack the code
151
396247
1266
Kodu çözmenin bir yolu da
06:37
is to interpret these signals and figure out what they mean,
152
397513
2545
bu sinyalleri yorumlamak ve ne anlamlara geldiğini ortaya çıkarmaktır.
06:40
but it's a difficult job, and we actually don't have a Rosetta Stone yet.
153
400058
3998
Ama bu zor bir iş ve henüz bir Rosetta Stone'umuz da yok.
06:44
But a second way to crack the code
154
404056
2122
Kodu çözmenin bir diğer yolu ise
06:46
is to develop some technology,
155
406178
1965
yeni bir teknoloji geliştirmek,
06:48
an interface to do two-way communication,
156
408143
2180
yani iki yönlü iletişimi sağlayacak bir arayüz,
06:50
and that's what we've been trying to do in the Bahamas
157
410323
2364
Bahamalar' da yapmaya çalıştığımız şey işte bu
06:52
and in real time.
158
412687
2440
ve bunu gerçek zamanlı olarak yapmaya çalışıyoruz.
06:55
Now, scientists have used keyboard interfaces
159
415127
2656
Bilim adamları, şempanzeler ve yunuslar da dâhil,
06:57
to try to bridge the gap with species
160
417783
2064
türler arasındaki boşluklara köprüler kurabilmek
06:59
including chimpanzees and dolphins.
161
419847
2088
için klavye arayüzleri kullanıyorlar.
07:01
This underwater keyboard in Orlando, Florida,
162
421935
3025
Orlando, Florida'da Epcot Center'daki
07:04
at the Epcot Center, was actually
163
424960
1742
bu su altı klavyesi
07:06
the most sophisticated ever two-way interface designed
164
426702
2817
insanların ve yunusların su altında birlikte çalışmaları
07:09
for humans and dolphins to work together under the water
165
429519
2864
ve bilgi alışverişi yapmaları için tasarlanmış olan
07:12
and exchange information.
166
432383
1927
en gelişmiş iki yönlü arayüzdür.
07:14
So we wanted to develop an interface like this
167
434310
2620
İşte Bahamalar'da böyle bir arayüz geliştirmek istiyoruz,
07:16
in the Bahamas, but in a more natural setting.
168
436930
2370
fakat daha doğal bir düzenlemeyle.
07:19
And one of the reasons we thought we could do this
169
439300
2167
Bunu yapabileceğimizi düşünmemizin bir nedeni de
07:21
is because the dolphins were starting to show us
170
441467
2022
yunusların da aynı merakla
07:23
a lot of mutual curiosity.
171
443489
1604
bize ilgi göstermeye başlamalarıdır.
07:25
They were spontaneously mimicking our vocalizations
172
445093
2911
Bizim seslerimizi ve hareketlerimizi kendiliklerinden
07:28
and our postures, and they were also inviting us
173
448004
2320
taklit ediyorlar ve bizi yunus oyunlarına
07:30
into dolphin games.
174
450324
2633
davet ediyorlar.
07:32
Now, dolphins are social mammals, so they love to play,
175
452957
2647
Yunuslar sosyal memelilerdir, bu nedenle oynamayı seviyorlar
07:35
and one of their favorite games is to drag seaweed,
176
455604
3320
ve favori oyunlarından biri çevrede
07:38
or sargassum in this case, around.
177
458924
3112
yosun veya buradaki esmer yosunu sürüklemektir.
07:42
And they're very adept. They like to drag it
178
462036
2136
Ve yunuslar çok beceriklidir.
07:44
and drop it from appendage to appendage.
179
464172
4320
Bir uçtan bir uca sürükleyip bırakmaya bayılırlar.
07:48
Now in this footage, the adult is Caroh.
180
468492
2696
Bu çekimde görülen yetişkinin adı Caroh.
07:51
She's 25 years old here, and this is her newborn, Cobalt,
181
471188
3872
Burada 25 yaşında ve bu da yeni doğan bebeği Cobalt.
07:55
and he's just learning how to play this game.
182
475060
2684
Bu oyunun nasıl oynandığını yeni öğreniyor.
07:57
(Dolphin noises)
183
477744
1726
(Yunus sesleri)
07:59
She's kind of teasing him and taunting him.
184
479470
4470
Caroh oğluna takılıyor ve onunla alay ediyor gibi.
08:03
He really wants that sargassum.
185
483940
4429
Oğlan gerçekten o yosunu istiyor.
08:08
Now, when dolphins solicit humans for this game,
186
488369
2911
Yunuslar insanlardan bu oyuna katılmalarını istediklerinde
08:11
they'll often sink vertically in the water,
187
491280
3051
çoğunlukla dikey olarak suyun içine dalıyorlar ve
08:14
and they'll have a little sargassum on their flipper,
188
494331
2429
yüzgeçlerinde küçük bir yosun oluyor,
08:16
and they'll sort of nudge it and drop it sometimes
189
496760
2619
dürtüklüyorlar ve bazen yosunu denizin
08:19
on the bottom and let us go get it,
190
499379
1534
dibine bırakıyorlar ve bizim almamızı istiyorlar.
08:20
and then we'll have a little seaweed keep away game.
191
500913
2216
Sonrasında yosun saklamaca oynuyoruz.
08:23
But when we don't dive down and get it,
192
503129
1836
Fakat dalıp yosunu almadığımız zaman
08:24
they'll bring it to the surface
193
504965
1973
yosunu onlar su yüzüne getiriyorlar
08:26
and they'll sort of wave it in front of us on their tail
194
506938
3174
ve önümüze doğru kuyruklarıyla bir çeşit dalga yaparak
08:30
and drop it for us like they do their calves,
195
510112
2086
yosunu bize bırakıyorlar, aynı yavrularına yaptıkları gibi.
08:32
and then we'll pick it up and have a game.
196
512198
2202
Sonra biz de yosunu alıyoruz ve oyuna giriyoruz.
08:34
And so we started thinking, well, wouldn't it be neat
197
514400
2350
Bu nedenle düşünmeye başladık,
08:36
to build some technology that would allow the dolphins
198
516750
2818
yunusların bunları, favori oyuncaklarını gerçek-zamanlı olarak
08:39
to request these things in real time, their favorite toys?
199
519568
3275
isteyebilecekleri bir teknoloji tasarlamak harika olmaz mı?
08:42
So the original vision was to have a keyboard
200
522843
2370
İlk düşüncemiz, botta bulunan bilgisayara bağlı olarak
08:45
hanging from the boat attached to a computer,
201
525213
2173
suyun içine uzatılmış bir klavye olması ve
08:47
and the divers and dolphins would activate the keys
202
527386
2515
dalgıçlarla yunusların tuşları kullanarak,
08:49
on the keypad and happily exchange information
203
529901
2890
mutlu bir şekilde bilgi alışverişi yapmaları,
08:52
and request toys from each other.
204
532791
2158
birbirlerinden oyuncaklarını rica edebilmeleri şeklindeydi.
08:54
But we quickly found out that dolphins simply
205
534949
1794
Fakat kısa süre içinde anladık ki, yunuslar
08:56
were not going to hang around the boat using a keyboard.
206
536743
3126
klavye kullanarak botun etrafında takılmayacaktı.
08:59
They've got better things to do in the wild.
207
539869
2136
Doğal ortamlarında yapabilecekleri daha güzel şeyler var.
09:02
They might do it in captivity, but in the wild --
208
542005
2264
Hapisken yapabilirler, ama doğalarında hayır.
09:04
So we built a portable keyboard that we could push through the water,
209
544269
2725
Bu nedenle suyun altında taşınabilir bir klavye tasarladık
09:06
and we labeled four objects they like to play with,
210
546994
2740
ve üzerine oynamayı sevdikleri dört nesne yerleştirdik:
09:09
the scarf, rope, sargassum, and also had a bow ride,
211
549734
2941
Atkı, ip, yosun ve bir yunus için eğlenceli bir aktivite olabilecek
09:12
which is a fun activity for a dolphin. (Whistle)
212
552675
2111
pruva gezisi. (Islık sesleri)
09:14
And that's the scarf whistle,
213
554786
1843
Bu, atkı ıslığı,
09:16
which is also associated with a visual symbol.
214
556629
2918
bir görsel sembolle de ilişkili ayrıca.
09:19
And these are artificially created whistles.
215
559547
2294
Bunlar da yapay olarak oluşturulmuş ıslıklar.
09:21
They're outside the dolphin's normal repertoire,
216
561841
2628
Yunusların normal repertuarının dışındalar,
09:24
but they're easily mimicked by the dolphins.
217
564469
2420
fakat yunuslar tarafından kolayca taklit edilebilirler.
09:26
And I spent four years with my colleagues Adam Pack and Fabienne Delfour,
218
566889
4179
Meslektaşlarım Adam Pack ve Fabienne Delfour ile
4 yıl boyunca sahada, yunuslar bizi izlerken,
09:31
working out in the field with this keyboard
219
571068
2221
09:33
using it with each other to do requests for toys
220
573289
2644
bu klavyeyi kullanarak
09:35
while the dolphins were watching.
221
575933
1659
birbirimizden oyuncak isteme çalışması yaptık.
09:37
And the dolphins could get in on the game.
222
577592
1367
Ve yunuslar oyuna dâhil olabiliyordu.
09:38
They could point at the visual object,
223
578959
1935
Görsel nesneyi işaret edebiliyorlar
09:40
or they could mimic the whistle.
224
580894
2474
ya da ıslığı taklit edebiliyorlardı.
09:43
Now this is video of a session.
225
583368
3368
Bu, dalışlardan birinin videosu.
09:46
The diver here has a rope toy,
226
586736
2201
Dalgıçta ipten bir oyuncak var,
09:48
and I'm on the keyboard on the left,
227
588937
2248
ben de sol tarafta, klavyedeyim.
09:51
and I've just played the rope key,
228
591185
2648
İp tuşuna basıyorum, yani ip oyuncağı
09:53
and that's the request for the toy from the human.
229
593833
3211
insandan rica ediyorum.
09:57
So I've got the rope, I'm diving down,
230
597044
3203
İp şimdi bende ve dalıyorum.
10:00
and I'm basically trying to get the dolphin's attention,
231
600247
2634
Aslında yunusun dikkatini çekmeye çalışıyorum,
10:02
because they're kind of like little kids.
232
602881
1068
çünkü tıpkı küçük çocuklar gibiler.
10:03
You have to keep their attention.
233
603949
2557
Onların dikkatlerini çekmeniz gerek.
10:06
I'm going to drop the rope, see if they come over.
234
606506
4687
Şimdi ipi bırakıyorum, bakalım gelecekler mi.
10:11
Here they come,
235
611193
2504
İşte geliyorlar ve
10:13
and then they're going to pick up the rope
236
613697
1309
ipi yakalıyorlar.
10:15
and drag it around as a toy.
237
615006
1606
Oyuncağı etrafta sürüklüyorlar.
10:16
Now, I'm at the keyboard on the left,
238
616612
1785
Sol tarafta, klavyedeyim ben
10:18
and this is actually the first time that we tried this.
239
618397
2310
ve aslında bunu denediğimiz ilk sefer bu.
10:20
I'm going to try to request this toy, the rope toy,
240
620707
2866
İp sesini kullanarak, yunuslardan bu oyuncağı,
10:23
from the dolphins using the rope sound.
241
623573
2568
ip oyuncağı istemeye çalışacağım.
10:26
Let's see if they might actually understand what that means.
242
626141
4311
Bakalım gerçekten ne anlama geldiğini anlamış olabilirler mi.
10:31
(Whistle)
243
631752
1226
(Islık)
10:32
That's the rope whistle.
244
632978
2700
Bu ip ıslığı.
10:35
Up come the dolphins,
245
635678
1297
İşte yunuslar geldi
10:36
and drop off the rope, yay. Wow.
246
636975
3605
ve ipi bıraktılar, yaşasın.
10:40
(Applause)
247
640580
2984
(Alkış)
10:43
So this is only once.
248
643564
1760
Bu seferlik oldu ama,
10:45
We don't know for sure if they really understand the function of the whistles.
249
645324
2808
ıslıkların ne işe yaradığını gerçekten anladıklarından emin değiliz.
10:48
Okay, so here's a second toy in the water.
250
648132
2468
Peki, işte suda ikinci bir oyuncak var.
10:50
This is a scarf toy, and I'm trying to lead the dolphin
251
650600
1789
Bu bir atkı oyuncak. Görsel ve işitsel sinyali
10:52
over to the keyboard to show her
252
652389
2337
göstermek için, yunusu
10:54
the visual and the acoustic signal.
253
654726
3190
klavyeye yönlendirmeye çalışıyorum.
10:57
Now this dolphin, we call her "the scarf thief,"
254
657916
3067
Bu yunusa "atkı hırsızı" diyoruz,
11:00
because over the years she's absconded
255
660983
3493
çünkü yıllar içinde yaklaşık olarak
11:04
with about 12 scarves.
256
664476
2578
12 tane atkımızı kaçırmışlığı var.
11:07
In fact, we think she has a boutique somewhere in the Bahamas.
257
667054
3774
Aslına bakarsanız, Bahamalar'da bir yerlerde bir butiğinin olduğunu düşünüyoruz.
11:10
So I'm reaching over. She's got the scarf on her right side.
258
670828
3694
Uzanıyorum. Atkıyı sağ tarafıyla yakaladı.
11:14
And we try to not touch the animals too much,
259
674522
1764
Hayvanlara pek fazla dokunmak istemiyoruz,
11:16
we really don't want to over-habituate them.
260
676286
2136
onları çok alıştırmak istemiyoruz.
11:18
And I'm trying to lead her back to the keyboard.
261
678422
2115
Onu tekrar klavyeye doğru yönlendirmeye çalışıyorum.
11:20
And the diver there is going to activate the scarf sound
262
680537
3946
Oradaki dalgıç, atkıyı istemek için
11:24
to request the scarf.
263
684483
1811
atkı sesi çıkartacak.
11:26
So I try to give her the scarf.
264
686294
2749
Bu yüzden ona atkıyı vermeye çalışıyorum.
11:29
Whoop. Almost lost it.
265
689043
2975
Hoop. Neredeyse düşürüyordu.
11:32
But this is the moment where everything becomes possible.
266
692018
2916
Fakat işte bu an tam da her şeyin mümkün olabileceği bir an.
11:34
The dolphin's at the keyboard.
267
694934
1745
Yunus klavyenin başında.
11:36
You've got full attention.
268
696679
1558
Dikkatle izleyin.
11:38
And this sometimes went on for hours.
269
698237
2256
Bu bazen saatler sürebiliyordu.
11:40
And I wanted to share this video with you
270
700493
1455
Bu videoyu sizlerle paylaşmak isteme nedenim
11:41
not to show you any big breakthroughs,
271
701948
1785
büyük bir buluş göstermek değil,
11:43
because they haven't happened yet,
272
703733
1120
çünkü henüz öyle bir şey olmadı.
11:44
but to show you the level of intention and focus
273
704853
2626
Göstermek istediğim şey, bu yunusların sahip olduğu
11:47
that these dolphins have, and interest in the system.
274
707479
2647
sezgi ve odaklanma seviyesi, sisteme duydukları ilgi.
11:50
And because of this, we really decided we needed
275
710126
2021
Bu nedenle, gerçekten daha gelişmiş bir teknolojiye
11:52
some more sophisticated technology.
276
712147
2094
gerek olduğuna karar verdik.
11:54
So we joined forces with Georgia Tech,
277
714241
2200
Bu nedenle Georgia Tech'ten Thad Starner'ın
11:56
with Thad Starner's wearable computing group,
278
716441
2676
giyilebilir bilgisayar grubu ile güçlerimizi birleştirerek,
11:59
to build us an underwater wearable computer
279
719117
1962
CHAT [Deniz Memelisi Duyma ve Telemetri] adını verdiğimiz
12:01
that we're calling CHAT. [CHAT: Cetacean Hearing And Telemetry]
280
721079
1866
giyilebilir sualtı bilgisayarını tasarladık.
12:02
Now, instead of pushing a keyboard through the water,
281
722945
2036
Artık suyun altına klavye indirmek yerine,
12:04
the diver's wearing the complete system, and it's acoustic only,
282
724981
3618
dalgıç tüm sistemi giyiyor ve bu sadece akustik,
12:08
so basically the diver activates the sounds on a keypad
283
728599
3008
yani aslında dalgıç kolundaki bir klavyedeki tuşlarla
12:11
on the forearm,
284
731607
1179
ses çıkarıyor.
12:12
the sounds go out through an underwater speaker,
285
732786
2188
Su altı hoparlörü ile ses veriliyor.
12:14
if a dolphin mimics the whistle
286
734974
1410
Eğer bir yunus ıslığı taklit ederse
12:16
or a human plays the whistle, the sounds come in
287
736384
2509
veya bir insan ıslığı çalarsa, sesler gelip
12:18
and are localized by two hydrophones.
288
738893
2576
iki hidrofon tarafından yeri belirleniyor.
12:21
The computer can localize who requested the toy
289
741469
3347
Eğer kelime eşleşmesi olursa, bilgisayar kimin
12:24
if there's a word match.
290
744816
2037
oyuncak istediğini bulabiliyor.
12:26
And the real power of the system is in the real-time
291
746853
2564
Sistemin asıl gücü, gerçek-zamanlı ses tanıma.
12:29
sound recognition, so we can respond to the dolphins
292
749417
1917
Yani yunuslara çabucak ve doğru bir biçimde
12:31
quickly and accurately.
293
751334
2127
yanıt verebiliyoruz.
12:33
And we're at prototype stage, but this is how we hope it will play out.
294
753461
4184
Şu an prototip aşamasındayız, ama umuyoruz ki böyle gelişecek.
12:37
So Diver A and Diver B both have a wearable computer
295
757645
3278
Hem Dalgıç A, hem de Dalgıç B giyilebilir bilgisayara sahip olacak
12:40
and the dolphin hears the whistle as a whistle,
296
760923
2594
ve yunus ıslığı, ıslık gibi duyacak,
12:43
the diver hears the whistle as a whistle in the water,
297
763517
2480
dalgıç da ıslığı, ıslık gibi duyacak suda,
12:45
but also as a word through bone conduction.
298
765997
2432
ama kemik yoluyla ses iletimi sayesinde aynı zamanda bir sözcük olarak algılayacak.
12:48
So Diver A plays the scarf whistle
299
768429
2249
Dalgıç A atkı ıslığı çalıyor
12:50
or Diver B plays the sargassum whistle
300
770678
1896
veya Dalgıç B yosun ıslığı çalıyor,
12:52
to request a toy from whoever has it.
301
772574
2416
oyuncak kimdeyse ondan istemek için.
12:54
What we hope will happen is that the dolphin mimics the whistle,
302
774990
3209
Olmasını umduğumuz şey, yunusun ıslığı taklit etmesi.
12:58
and if Diver A has the sargassum, if that's the sound
303
778199
3170
Ve eğer yosun Dalgıç A'da ise,
13:01
that was played and requested,
304
781369
2745
eğer çalınan ıslık ve istenen buysa,
13:04
then the diver will give the sargassum to the requesting dolphin
305
784114
3848
o zaman dalgıç, isteyen yunusa yosunu verecek
13:07
and they'll swim away happily into the sunset
306
787962
1816
ve yosunla oynayarak
13:09
playing sargassum for forever.
307
789778
3117
gün batarken mutlulukla ufka doğru yüzecekler.
13:12
Now, how far can this kind of communication go?
308
792895
3380
Peki bu tür bir iletişim ne kadar ileri gidebilir?
13:16
Well, CHAT is designed specifically to empower the dolphins
309
796275
3889
CHAT, yunusların özellikle bizden
birşey isteyebilmeleri için tasarlandı.
13:20
to request things from us.
310
800164
1582
13:21
It's designed to really be two-way.
311
801746
2393
Gerçekten iki taraflı olması için tasarlandı.
13:24
Now, will they learn to mimic the whistles functionally?
312
804139
3279
Islıkları işe yarar biçimde taklit etmeyi öğrenirler mi peki?
13:27
We hope so and we think so.
313
807418
1881
Öyle umuyor ve öyle düşünüyoruz.
13:29
But as we decode their natural sounds,
314
809299
2144
Onların doğal seslerini deşifre ettikçe,
13:31
we're also planning to put those back into the computerized system.
315
811443
3588
bunları da bilgisayar sistemine eklemeyi düşünüyoruz.
13:35
For example, right now we can put their own signature whistles
316
815031
3500
Örneğin, şimdi bireye özgü olan ıslıkları
13:38
in the computer and request to interact with a specific dolphin.
317
818531
4095
bilgisayara aktarıp, belli bir yunusa seslenebiliyoruz.
13:42
Likewise, we can create our own whistles,
318
822626
3730
Buna benzer biçimde, kendi ıslıklarımızı,
13:46
our own whistle names, and let the dolphins
319
826356
2319
kendi isim ıslıklarımızı oluşturabiliriz ve bu sayede yunusların
13:48
request specific divers to interact with.
320
828675
2768
belli bir dalgıcı çağırmalarına olanak verebiliriz.
13:51
Now it may be that all our mobile technology
321
831443
2921
Belki de tüm mobil teknolojimiz,
13:54
will actually be the same technology that helps us
322
834364
3136
ileride diğer türler ile iletişim kurmamıza yarayacak
13:57
communicate with another species down the road.
323
837500
3231
teknolojinin aynısı olacak.
14:00
In the case of a dolphin, you know, it's a species that,
324
840731
3632
Yunusları düşünürsek, biliyorsunuz, zihinleri belki de
14:04
well, they're probably close to our intelligence in many ways
325
844363
3383
pek çok açıdan bizim zihnimize benziyor.
14:07
and we might not be able to admit that right now,
326
847746
2543
Ve şu an için kabullenmek zor olabilir,
14:10
but they live in quite a different environment,
327
850289
1824
ancak bizden çok farklı bir ortamda yaşıyorlar
14:12
and you still have to bridge the gap with the sensory systems.
328
852113
4500
ve duyusal sistemlerle aradaki boşluğu kapatmalıyız.
14:16
I mean, imagine what it would be like
329
856613
1684
Gezegendeki bir diğer zeki türün
14:18
to really understand the mind
330
858297
1609
zihnini gerçekten anlamanın
14:19
of another intelligent species on the planet.
331
859906
3785
nasıl olabileceğini hayal edin.
14:23
Thank you.
332
863691
1348
Teşekkür ederim.
14:25
(Applause)
333
865039
4924
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7