Why I fight for the education of refugee girls (like me) | Mary Maker

69,258 views ・ 2018-08-29

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Nihal Aksakal Gözden geçirme: Saliha Karatepeli
00:12
We do not choose where to be born.
0
12962
2966
Doğduğumuz yeri seçemiyoruz.
00:17
We do not choose who our parents are.
1
17070
3145
Ebeveynlerimizi seçemiyoruz.
00:21
But we do choose how we are going to live our lives.
2
21264
4235
Ama hayatlarımızı nasıl yaşayacağımızı seçebiliriz.
00:26
I did not choose to be born in South Sudan,
3
26810
2717
Savaşlar ile dolu bir ülke olan
00:29
a country rife with conflict.
4
29551
2136
Güney Sudan'da doğmayı seçmedim.
00:32
I did not choose my name --
5
32511
2023
Savaş anlamına gelen ismim
00:35
Nyiriak,
6
35304
1538
Nyiriak'ı
00:36
which means "war."
7
36866
1482
ben seçmedim.
00:39
I've always rejected it
8
39308
1963
Bunu ve içine doğduğum mirası
00:41
and all the legacy it was born into.
9
41295
3435
her zaman reddettim.
00:44
I choose to be called Mary.
10
44754
2219
Mary ismiyle çağrılmayı ben seçtim.
00:48
As a teacher, I've stood in front of 120 students,
11
48154
3683
Bir öğretmen olarak yüz yirmi öğrencinin önünde duruyorum,
00:51
so this stage does not intimidate me.
12
51861
2999
yani bu sahne gözümü korkutmuyor.
00:55
My students come from war-torn countries.
13
55996
3549
Öğrencilerim savaşın harap ettiği yerlerden geliyor.
01:00
They're so different from each other,
14
60101
2537
Her biri diğerinden çok farklı,
01:02
but they have one thing in common:
15
62662
2818
fakat ortak tek bir şeyleri var:
01:05
they fled their homes in order to stay alive.
16
65504
3865
Yaşamak için evlerinden kaçtılar.
01:10
Some of them belong to parents back home in South Sudan
17
70616
3511
Bazıları, Güney Sudan'da farklı inanç
01:14
who are killing each other
18
74151
1322
veya kavime ait oldukları için
01:15
because they belong to a different tribe or they have a different belief.
19
75497
4450
birbirlerini öldüren ailelere aitler.
01:20
Others come from other African countries devastated by war.
20
80922
4287
Diğerleri savaşın mahvettiği Afrika ülkelerinden geliyor.
01:25
But when they enter my class, they make friends,
21
85823
3035
Fakat sınıfıma girdiklerinde arkadaş oluyorlar,
01:28
they walk home together,
22
88882
1637
eve birlikte yürüyorlar,
01:31
they do their homework together.
23
91149
1901
ödevlerini birlikte yapıyorlar.
01:33
There is no hatred allowed in my class.
24
93711
3028
Sınıfımda nefret yasak.
01:38
My story is like that of so many other refugees.
25
98078
4133
Benim hikayem diğer birçok mültecininki gibi.
01:43
The war came when I was still a baby.
26
103063
2074
Ben daha bebekken savaş çıkmıştı.
01:46
And my father,
27
106131
1217
Çocukluğumun çoğunda
01:47
who had been absent in most of my early childhood,
28
107372
2855
orada olmayan babam,
01:50
was doing what other men were doing:
29
110251
2576
diğer erkeklerin yaptığını yapıyordu:
01:52
fighting for the country.
30
112851
1727
Ülkesi için savaşıyordu.
01:55
He had two wives and many children.
31
115283
3120
İki eşi ve birçok çocuğu vardı.
02:00
My mother was his second wife,
32
120459
2329
Annem babamın ikinci eşiydi,
02:02
married to him at the age of 16.
33
122812
2279
babamla on altı yaşında evlenmişti.
02:05
This is simply because my mother came from a poor background,
34
125588
4022
Bunun sebebi annemin fakir bir geçmişi olması
02:10
and she had no choice.
35
130279
1800
ve başka bir seçeneğinin olmamasıydı.
02:12
My father, on the other hand, was rich.
36
132103
2942
Diğer bir yandan babam zengindi.
02:15
He had many cows.
37
135069
1333
Bir sürü ineği vardı.
02:18
Gunshots were the order of the day.
38
138987
3187
Gün, silah sesleri ile geçerdi.
02:24
My community was constantly under attack.
39
144713
2892
Topluluğum sürekli saldırı altındaydı.
02:28
Communities would fight each other as they took water along the Nile.
40
148526
4640
Nil Nehri'nin kenarından su alırken topluluklar sürekli kavga ederdi.
02:33
But that was not all.
41
153190
1292
Fakat hepsi bu değildi.
02:35
Planes would drop the spinning and terrifying bombs
42
155257
3904
Uçaklar, insanların uzuvlarını koparan,
02:39
that chopped off people's limbs.
43
159185
2226
dönüp duran ve korkutucu bombalar atardı.
02:41
But the most terrifying thing for every single parent
44
161435
3276
Ama ebeveynlerin göreceği en korkunç şey
02:44
was to see their children being abducted and turned into young soldiers.
45
164735
6214
çocuklarının zorla alıkoyulup askere dönüştürülmesiydi.
02:51
My mother dug a trench
46
171877
2321
Annem bir hendek kazdı
02:54
that soon became our home.
47
174222
2149
ve sonunda bu hendek evimiz oldu.
02:57
But yet, we did not feel protected.
48
177150
2353
Ama hala güvende hissetmiyorduk.
03:00
She had to flee in search of a safe place for us.
49
180455
3950
Bize güvenli bir yer bulmak için yanımızdan ayrıldı.
03:04
I was four years old, and my younger sister was two.
50
184429
3422
Ben dört yaşındaydım, kız kardeşim ise iki yaşındaydı.
03:09
We joined a huge mass of people,
51
189267
2013
Kalabalık bir insan topluluğuna katılıp
03:11
and together we walked for many agonizing days
52
191304
3916
daha güvenli bir yer bulmak için
03:15
in search of a secure place.
53
195244
1922
günlerce acı dolu bir yürüyüşe katıldık.
03:17
But we could barely rest
54
197190
1673
Daha dinlenmeye vakit bulamamışken
03:19
before we were attacked again.
55
199954
2909
saldırılar tekrar başladı.
03:24
I remember my mother was pregnant,
56
204159
2444
Bizi kucağında sırayla taşırken
03:26
when she would take turns to carry me and my younger sister.
57
206627
3051
annemin hamile olduğunu hatırlıyorum.
03:30
We finally made it across the Kenyan border, yes.
58
210362
2874
En sonunda Kenya sınırını geçtik.
03:33
But that was the longest journey that I have ever had in my whole life.
59
213887
5147
Fakat hayatımda yaptığım en uzun yolculuktu.
03:40
My feet were raw with blisters.
60
220028
3523
Ayaklarım su toplamıştı.
03:45
To our surprise,
61
225630
1556
Sürprizimiz ise,
03:47
we found other family members who had fled into the camp earlier on,
62
227210
3311
şu anda bulunduğunuz
03:50
where you all are today,
63
230545
1667
Kakuma kampına bizden daha önce gelmiş
03:52
the Kakuma camp.
64
232236
1706
aile üyelerini bulmaktı.
03:53
Now, I want you all to be very quiet just for a moment.
65
233966
3680
Şimdi, bir anlığına çok sessiz olmanızı istiyorum.
04:00
Do you hear that?
66
240574
1579
Duyuyor musunuz?
04:04
The sound of silence.
67
244022
3184
Sessizliğin sesi.
04:08
No gunshots.
68
248268
1374
Silah sesleri yok.
04:11
Peace, at last.
69
251157
2343
Sonunda, biraz huzur.
04:14
That was my first memory of this camp.
70
254279
3455
Bu benim kamptan ilk anımdı.
04:19
When you move from a war zone
71
259154
2353
Savaş alanından taşınıp
04:21
and come to a secure place like Kakuma,
72
261531
2523
Kakuma gibi güvenli bir yere gelmişseniz
çok uzun bir yol katetmişsinizdir.
04:24
you've really gone far.
73
264078
1451
04:27
I only stayed in the camp for three years, though.
74
267655
2901
Aslında bu kampta sadece üç yıl kaldım.
04:30
My father, who had been absent in most of my early childhood,
75
270580
3064
Çocukluğumun çoğunda yanımda olmayan babam
04:33
came back into my life.
76
273668
1387
bu sefer yanımdaydı.
04:35
And he organized for me to move with my uncle
77
275697
3389
Beni, amcamla birlikte
Nakuru'daki ailemizin yanına dönmek için gönderdi.
04:39
to our family in Nakuru.
78
279110
1560
04:41
There, I found my father's first wife,
79
281328
2443
Orada babamın ilk eşini
04:43
my half sisters and my half brothers.
80
283795
3581
ve üvey kardeşlerimi buldum.
04:47
I got enrolled in school.
81
287400
2079
Okula kayıt edildim.
04:49
I remember my first day in school -- I could sing and laugh again --
82
289503
4578
Okuldaki ilk günümü hatırlıyorum-- Tekrar gülüp şarkı söyleyebiliyordum--
04:54
and my first set of school uniforms, you bet.
83
294105
3298
Okul formamı hatırlıyorum.
04:58
It was amazing.
84
298317
1361
Harikaydı.
05:01
But then I came to realize
85
301360
2405
Fakat sonradan anladım ki
05:04
that my uncle did not find it fit for me to go to school,
86
304622
4262
kız olduğum içim amcam okula gitmemi
05:10
simply because I was a girl.
87
310194
2679
uygun bulmuyordu.
05:14
My half brothers were his first priority.
88
314649
2941
Üvey erkek kardeşlerim onun için öncelikliydi.
05:18
He would say, "Educating a girl is a waste of time."
89
318622
3761
''Kızları eğitmek zaman kaybı.'' derdi.
05:22
And for that reason, I missed many days of school,
90
322773
4961
Bu yüzden çoğu zaman okula gitmedim
05:27
because the fees were not paid.
91
327758
1977
çünkü harçlar ödenmiyordu.
05:31
My father stepped in
92
331364
1917
Babam devreye girdi
05:33
and organized for me to go to boarding school.
93
333305
3123
ve beni yatılı okula gönderdi.
05:37
I remember the faith that he put in me over the couple of years to come.
94
337253
4060
Sonraki bir kaç yılda bana ne kadar inandığını gördüm.
05:41
He would say, "Education is an animal that you have to overcome.
95
341337
5663
Bana ''Eğitim üstesinden gelmen gereken bir hayvandır.
05:47
With an education, you can survive.
96
347779
3322
Eğitim ile hayatta kalırsın.
05:51
Education shall be your first husband."
97
351838
4086
Eğitim senin ilk eşin olacak.'' derdi.
05:56
And with these words came in his first big investment.
98
356557
5076
Bu sözler babamın en büyük yatırımıyla söylenmişti.
06:01
I felt lucky!
99
361657
1275
Şanslı hissettim!
06:03
But I was missing something:
100
363627
3179
Fakat bir şeyi özlüyordum:
06:08
my mother.
101
368462
1151
annemi.
06:11
My mother had been left behind in the camp,
102
371064
2491
Annem kampta kalmıştı
06:14
and I had not seen her since I left it.
103
374511
2513
ve o zamandan beri onu görmüyordum.
06:18
Six years without seeing her was really long.
104
378197
4619
Onu görmeden altı yıl geçirmek çok uzun gelmişti.
06:24
I was alone,
105
384245
1243
Yalnızdım,
06:26
in school,
106
386178
1239
onun öldüğünü duyduğumda
06:28
when I heard of her death.
107
388117
1618
okuldaydım.
06:32
I've seen many people back in South Sudan
108
392128
2576
Güney Sudan'dan tanıdığım ve hayatlarını kaybeden
06:36
lose their lives.
109
396316
1661
birçok insan var.
06:38
I've heard from neighbors
110
398001
1923
Komşularımdan, oğullarını,
06:39
lose their sons, their husbands,
111
399948
2477
eşlerini, çocuklarını
06:43
their children.
112
403159
1276
kaybettiklerini duydum.
06:45
But I never thought that that would ever come into my life.
113
405104
3469
Ama bunu benimde yaşayacağımı hiç düşünmemiştim.
06:49
A month earlier, my stepmother,
114
409840
3556
O zamandan bir ay önce,
06:53
who had been so good to me back in Nakuru, died first.
115
413420
4019
Nakuru'da bana çok iyi davranan üvey annem öldü.
06:59
Then I came to realize that after giving birth to four girls,
116
419764
5438
Sonra şunu fark ettim: dört kız çocuk dünyaya getirdikten sonra
07:05
my mother had finally given birth to something
117
425226
3315
toplumda kabul görmesi için gereken
07:08
that could have made her be accepted into the community --
118
428565
3711
annemin doğum yapmasıydı;
07:12
a baby boy,
119
432300
1547
bir erkek bebeğe,
07:13
my baby brother.
120
433871
1580
küçük erkek kardeşime.
07:16
But he, too,
121
436731
1987
Fakat o da
07:18
joined the list of the dead.
122
438742
2612
ölüm listesine katılmıştı.
07:23
The most hurting part for me
123
443982
1909
Ama benim için en yıkıcı şey
07:27
was the fact that I wasn't able to attend my mother's burial.
124
447409
3940
annemin cenaze törenine katılamamamdı.
07:31
I wasn't allowed.
125
451984
1286
İzin vermemişlerdi.
07:34
They said her family did not find it fit
126
454654
4700
Bize dedikler ki sadece kız olduğumuz için
07:39
for her children, who are all girls, to attend her burial,
127
459378
3784
annemin ailesi, kız çocuklarının cenazeye katılmasını
07:44
simply because we were girls.
128
464016
1748
uygun bulmuyormuş.
07:46
They would lament to me and say,
129
466806
2029
Yas tuttular,
07:49
"We are sorry, Mary, for your loss.
130
469634
1996
''Kaybın için üzgünüz Mary.
07:52
We are sorry that your parents never left behind any children."
131
472689
5159
Ebeveynlerin geride hiç çocuk bırakmadığı için üzgünüz.'' dediler.
07:59
And I would wonder:
132
479415
1435
Şunu merak ettim:
08:01
What are we?
133
481792
1184
"Biz neyiz?
08:04
Are we not children?
134
484061
1324
Çocuk değil miyiz?"
08:06
In the mentality of my community,
135
486858
2902
Benim topluluğumun zihniyetinde
08:09
only the boy child counted.
136
489784
1906
sadece erkek çocuklar çocuk sayılır.
08:13
And for that reason, I knew this was the end of me.
137
493419
3287
Bu yüzden, sonumun geldiğini biliyordum.
08:19
But I was the eldest girl.
138
499606
1636
En büyük ben olduğum için
08:21
I had to take care of my siblings.
139
501794
1936
kardeşlerime bakmam gerekiyordu.
08:23
I had to ensure they went to school.
140
503754
2036
Okula gittiklerinden emin olmak zorundaydım.
08:26
I was 13 years old.
141
506674
2504
On üç yaşındaydım.
08:29
How could I have made that happen?
142
509745
2272
Bunu nasıl gerçekleştirirdim?
08:33
I came back to the camp to take care of my siblings.
143
513208
3603
Kardeşlerime bakmak için kampa geri döndüm.
08:36
I've never felt so stuck.
144
516835
1555
Hiç bu kadar sıkışmış hissetmemiştim.
08:39
But then, one of my aunts, Auntie Okoi,
145
519800
4377
Fakat sonra teyzelerimden biri olan
08:44
decided to take my sisters.
146
524201
1789
Auntie Okoi kız kardeşlerimi aldı.
08:46
My father sent me money from Juba for me to go back to school.
147
526643
3349
Babam okula devam etmem için Juba'dan para yolladı.
08:50
Boarding school was heaven, but it was also so hard.
148
530829
3690
Yatılı okul cennet gibiydi ama bir yandan da zordu.
08:55
I remember during the visiting days when parents would come to school,
149
535154
3573
Anne ve babaların okula geldiği ziyaret günlerini hatırlıyorum,
08:58
and my father would miss.
150
538751
1404
babam kaçırırdı.
09:00
But when he did come,
151
540179
1710
Geldiğindeyse
09:01
he repeated the same faith in me.
152
541913
1787
aynı şekilde bana inanmaya devam ederdi.
09:03
This time he would say,
153
543724
1306
Bir sefer
09:05
"Mary, you cannot go astray,
154
545054
2709
''Mary hata yapamazsın çünkü
09:07
because you are the future of your siblings."
155
547787
3202
kardeşlerinin geleceği sensin.'' demişti.
09:12
But then, in 2012,
156
552142
3622
Sonra 2012 yıllında,
09:15
life took away the only thing that I was clinging on.
157
555788
3974
hayat tek tutunduğum şeyi elimden almıştı.
09:20
My father died.
158
560395
1326
Babam öldü.
09:23
My grades in school started to collapse,
159
563783
2236
Okulda notlarım kötüleşmeye başladı
09:27
and when I sat for my final high school exams in 2015,
160
567643
5981
ve 2015 yılında son lise sınavlarına girip
09:33
I was devastated to receive a C grade.
161
573648
3592
C aldığımda yıkılmıştım.
09:37
OK, I keep telling students in my class,
162
577264
2301
Sınıfımdaki çocuklara söyleyip dururum,
09:39
"It's not about the A's; it's about doing your best."
163
579589
3369
''Olay A almakla alakalı değil elinizden gelenin en iyisini yapmak.''
Bu benim elimden gelenin en iyisi değildi.
09:43
That was not my best.
164
583461
1179
09:45
I was determined.
165
585887
1265
Kararlıydım.
09:47
I wanted to go back and try again.
166
587176
2380
Geri dönmeyi ve tekrar etmeyi istedim.
09:50
But my parents were gone.
167
590664
1631
Fakat annem babam ölmüştü.
09:52
I had no one to take care of me,
168
592972
1555
Benimle ilgilenecek kimse yoktu
09:54
and I had no one to pay that fee.
169
594551
1894
ve harç paramı ödeyecek kimse yoktu.
09:56
I felt so hopeless.
170
596863
1519
Umutsuz hissettim.
10:00
But then, one of my best friends,
171
600412
2150
Fakat sonra en iyi arkadaşlarımdan biri olan
10:02
a beautiful Kenyan lady, Esther Kaecha,
172
602586
3353
güzel Kenyalı bir kadın Ester Kaecha,
10:05
called me during this devastating moment,
173
605963
2064
bu umut yıkıcı zamanda beni aradı
10:08
and she was like, "Mary, you have a strong will.
174
608051
3361
ve ''Mary çok güçlü bir iraden var.
10:11
And I have a plan, and it's going to work."
175
611436
2249
Bir planım var ve işe yarayacak'' dedi.
10:14
OK, when you're in those devastating moments, you accept anything, right?
176
614261
3997
Böyle anlarda her şeyi kabul edersiniz, değil mi?
10:18
So the plan was, she organized some travel money
177
618282
3111
Plan şuydu;
Anester Zafer Kız Lisesi'ne gidebilmemiz için para biriktirmişti.
10:21
for us to travel to Anester Victory Girls High School.
178
621417
3111
10:25
I remember that day so well.
179
625262
1431
O günü çok iyi hatırlıyorum.
10:26
It was raining when we entered the principal's office.
180
626717
3457
Müdürün odasına girdiğimizde yağmur yağıyordu.
10:30
We were shaking like two chickens that had been rained on,
181
630198
3096
Üstlerine yağmur yağmış iki tavuk gibi duruyorduk
10:33
and we looked at him.
182
633318
1174
ve adama baktık.
10:34
He was asking, "What do you want?"
183
634516
1897
''Ne istiyorsunuz?'' diye sordu.
10:36
And we looked at him with the cat face.
184
636890
2218
Ona baktık.
10:39
"We just want to go back to school."
185
639132
2101
''Okula geri dönmek istiyoruz.''
10:41
Well, believe it or not, he not only paid our school fees
186
641257
4339
İster inanın ister inanmayın ama sadece harçlarımızı değil
10:45
but also our uniform and pocket money for food.
187
645620
4113
ayrıca formamızın parasını ve yemek için cep harçlığımızı verdi.
10:49
Clap for him.
188
649757
1223
Onu alkışlayalım.
10:51
(Applause)
189
651004
1823
(Alkış)
10:53
When I finished my high school career,
190
653766
2082
Lise eğitimimi bitirdiğimde
10:55
I became the head girl.
191
655872
1533
okul temsilcisi oldum.
10:57
And when I sat for the KCSE for a second time,
192
657984
3365
KCSE için ikinci denememde
11:01
I was able to receive a B minus. Clap.
193
661373
2650
B eksi aldım. Alkış, lütfen.
11:04
(Applause)
194
664047
2240
(Alkış)
11:06
Thank you.
195
666311
1155
Teşekkürler.
11:07
So I really want to say thank you to Anester Victory, Mr. Gatimu
196
667490
4410
Anester Zafer, Bay Gatimu ve Anester cemiyetine
11:11
and the whole Anester fraternity for giving me that chance.
197
671924
3683
bu şansı bana verdikleri için teşekkür etmek istiyorum.
11:17
From time to time,
198
677084
1659
Arada sırada,
11:18
members of my family will insist that my sister and I should get married
199
678767
4803
biri bizimle ilgilensin diye aile üyelerimiz
kardeşimin ve benim evlenmemiz konusunda ısrar ediyor.
11:23
so that somebody will take care of us.
200
683594
2098
11:26
They will say,
201
686722
1303
''Senin için bir erkek var''
11:28
"We have a man for you."
202
688049
1348
derler.
11:30
I really hate the fact that people took us as property rather than children.
203
690153
5440
İnsanların bizi çocuklardansa mülk gibi algılamasından gerçekten nefret ediyorum.
11:36
Sometimes they will jokingly say,
204
696092
1995
Bazıları şakayla karışık
11:38
"You are going to lose your market value
205
698111
2112
''Eğitim aldıkça market değerini
11:40
the more educated you become."
206
700247
1678
kaybedeceksin.'' diyebilirler.
11:42
But the truth is,
207
702457
1982
Ama gerçek şu ki
11:44
an educated woman is feared in my community.
208
704463
3429
benim toplumumda eğitilmiş kadından korkulur.
11:47
But I told them, this is not what I want.
209
707916
1999
Fakat onlara bunu istemediğimi söyledim.
11:51
I don't want to get kids at 16 like my mother did.
210
711056
2993
Annem gibi on altı yaşında çocuklarım olsun istemiyorum.
11:55
This is not my life.
211
715494
1597
Bu benim hayatım değil.
11:57
Even though my sisters and I are suffering,
212
717528
2076
Kız kardeşlerimle birlikte acı çeksek de
11:59
there's no way we are heading in that direction.
213
719628
2528
o yönde ilerlemeyeceğiz.
12:02
I refuse to repeat history.
214
722528
2436
Tarihi tekrar etmeyi reddediyorum.
12:06
Educating a girl will create equal and stable societies.
215
726094
5148
Bir kızı eğitmek eşit ve kararlı bir gelecek yaratır.
12:11
And educated refugees will be the hope
216
731266
4303
Eğitimli mülteciler ülkelerini
12:15
of rebuilding their countries someday.
217
735593
2865
bir gün tekrar kurmak için umut olacaklar.
12:18
Girls and women have a part to play in this
218
738956
3753
Kızlar ve kadınlar, erkekler kadar
12:22
just as much as men.
219
742733
1821
bunun bir parçasıdır.
12:24
Well, we have men in my family that encourage me to move on:
220
744578
3681
Ailemde beni cesaretlendiren erkekler var,
12:28
my half brothers and also my half sisters.
221
748283
2956
üvey erkek kardeşlerim ve üvey kız kardeşlerim.
12:32
When I finished my high school career,
222
752726
1918
Liseyi bitirdikten sonra
12:35
I moved my sisters to Nairobi, where they live with my stepsister.
223
755285
5517
kız kardeşlerimi, üvey kız kardeşimin yaşadığı Nairobi'ye götürdüm.
12:41
They live 17 people in a house.
224
761411
2093
Bir evde on yedi kişi yaşıyorlar.
12:44
But don't pity us.
225
764138
1195
Sakın bize acımayın.
12:45
The most important thing is that they all get a decent education.
226
765935
5428
En önemli şey düzgün bir eğitim almaları.
12:53
The winners of today
227
773534
1546
Bugünün kazananları,
12:56
are the losers of yesterday,
228
776090
1907
dünün kaybedenleri
12:58
but who never gave up.
229
778557
1580
fakat asla vazgeçmeyenleridir.
13:00
And that is who we are,
230
780820
1889
Kız kardeşimin ve benim
13:02
my sisters and I.
231
782733
1393
olduğumuz şey bu.
13:04
And I'm so proud of that.
232
784150
2001
Bununla çok gurur duyuyorum.
13:06
My biggest investment in life --
233
786175
1781
Hayattaki en büyük yatırım--
13:07
(Applause)
234
787980
1040
(Alkış)
13:09
is the education of my sisters.
235
789044
2879
kız kardeşlerimin eğitimidir.
13:12
Education creates an equal and fair chance for everyone to make it.
236
792868
4668
Eğitim herkesin başarması için eşit ve adil şans yaratır.
13:18
I personally believe education is not all about the syllabus.
237
798128
3291
Bana göre eğitim müfredattan ibaret değil.
13:21
It's about friendship.
238
801841
1347
Arkadaşlıkla alakalı.
13:23
It's about discovering our talents.
239
803746
2235
Yeteneklerimizi keşfetmekle alakalı.
13:26
It's about discovering our destiny.
240
806005
3233
Kaderimizi keşfetmekle alakalı.
13:29
I will, for example, not forget the joy that I had
241
809914
2554
Örneğin, ben okulda ilk şarkı söylediğimdeki zevki,
13:32
when I first had singing lessons in school,
242
812492
2238
ki benim için hala tutkudur,
13:34
which is still a passion of mine.
243
814754
1643
asla unutmayacağım.
13:36
But I wouldn't have gotten that
244
816421
2057
Bunu başka bir yerde
13:38
anywhere else.
245
818502
1257
bulamazdım.
13:41
As a teacher, I see my classroom as a laboratory
246
821061
4407
Öğretmen olarak, sınıfımı sadece yetenek ve bilgi oluşturan bir yer
13:45
that not only generates skills and knowledge
247
825492
2945
olarak değil ayrıca anlayış ve umudu oluştuğu
13:48
but also understanding and hope.
248
828461
2854
bir laboratuvar olarak görüyorum.
13:51
Let's take a tree.
249
831881
1285
Örneğin, ağacı ele alalım.
13:53
A tree may have its branches cut,
250
833894
2045
Dalları kesilebilir,
13:57
but give it water, and it will grow new branches.
251
837022
4429
fakat su verirseniz, yeni dallar çıkar.
14:01
For the child of war,
252
841475
1603
Savaş çocukları için eğitim,
14:03
an education can turn their tears of loss into a passion for peace.
253
843102
6027
kayıpları yüzünden dökülen gözyaşlarını barış tutkusuna çevirir.
14:09
And for that reason, I refuse to give up on a single student in my class.
254
849153
5010
Bu yüzden sınıfımdaki hiçbir çocuktan vazgeçmeyeceğim.
14:14
(Applause)
255
854187
2316
(Alkış)
14:16
Education heals.
256
856527
1442
Eğitim iyileştirir.
14:19
The school environment
257
859079
2026
Okul ortamı
14:21
gives you a focus to focus ahead.
258
861129
3041
ileriye odaklanmanızı sağlar.
14:25
Let's take it this way:
259
865245
1323
Şunu ele alalım:
14:26
when you're busy solving mathematical equations,
260
866592
2463
Bir matematik denklemini çözerken ve şiir ezberlerken
14:29
and you are memorizing poetry,
261
869079
2285
meşgul olursunuz,
14:31
you forget the violence that you witnessed back home.
262
871388
4071
yaşadığınız yerde şahit olduğunuz şiddeti unutursunuz.
14:35
And that is the power of education.
263
875931
3485
Bu eğitimin gücüdür.
14:39
It creates this place for peace.
264
879440
2850
Huzur için ortam yaratır.
14:42
Kakuma is teeming with learners.
265
882856
1969
Kakuma öğrenenlerle kaynar.
14:44
Over 85,000 students are enrolled in schools here,
266
884849
5177
Seksen beş binin üzerinde çocuk burada eğitim alıyor,
14:50
which makes up 40 percent of the refugee population.
267
890050
3547
ki bu da mülteci nüfusunun yüzde kırkını oluşturur.
14:54
It includes children who lost years of education because of the war back home.
268
894040
6905
Bu sayı savaş yüzünden eğitim yıllarını kaybetmiş çocukları da içeriyor.
15:01
And I want to ask you a question:
269
901584
1895
Size bir soru sormak istiyorum:
15:04
If education is about building a generation of hope,
270
904568
4354
Eğer eğitim umut nesli oluşturmakla alakalı ise
15:09
why are there 120 students packed in my classroom?
271
909754
4644
neden sınıfım yüz yirmi öğrenci ile hınca hınç dolu?
15:16
Why is it that only six percent of the primary school students
272
916288
4019
Neden ilköğretim öğrencilerinin yüzde altısı
15:20
are making it to high school,
273
920331
1736
yeterince yerimiz olmadığı için
15:22
simply because we do not have enough places for them?
274
922091
3663
liseye gidiyor?
15:26
And why is it that only one percent of the secondary school graduates
275
926376
5059
Peki neden lise öğrencilerinin yüzde biri
15:31
are making it to university?
276
931459
1661
üniversiteye gidiyor?
15:34
I began by saying that I am a teacher.
277
934458
2375
Öğretmen olduğumu söyleyerek başladım.
15:37
But once again, I have become a student.
278
937692
3318
Fakat bir kez daha, öğrenci oldum.
15:42
In March, I moved to Rwanda
279
942247
2066
Mart ayında, burs programı olan
15:45
on a scholarship program called "Bridge2Rwanda."
280
945192
3583
''Bridge2Rwanda''için Rwanda'ya taşındım.
15:49
It prepares scholars for universities.
281
949503
2988
Öğrencileri üniversite için hazırlıyor.
15:53
They are able to get a chance to compete for universities abroad.
282
953173
4350
Yurt dışında üniversite için yarışma şansı veriyor.
15:57
I am now having teachers telling me what to do,
283
957961
2811
Tam tersini söylemek yerine
16:00
instead of the other way round.
284
960796
2049
ne yapacağımı söyleyen hocalarım var.
16:02
People are once again investing in me.
285
962869
3638
Bir kez daha insanlar bana yatırım yapıyor.
16:07
So I want to ask you all to invest in young refugees.
286
967587
4541
Hepinizden genç mültecilere yatırım yapmanızı istiyorum.
16:12
Think of the tree that we mentioned earlier.
287
972818
2276
Daha önce bahsettiğimiz ağacı düşünün.
16:15
We are the generation to plant it,
288
975995
2664
Biz ekimi yapacak olan nesiliz,
16:19
so that the next generation can water it,
289
979422
3488
diğer nesil sulamayı yapabilir
16:23
and the one that follows will enjoy the shade.
290
983498
4096
ve bir sonraki nesil ise gölgenin tadını çıkarabilir.
16:28
They will reap the benefits.
291
988360
1882
Faydaları hasat edebilirler.
16:31
And the greatest benefit of them all
292
991016
2441
En iyi fayda ise
16:34
is an education that will last.
293
994263
3219
eğitimin devam edeceğidir.
16:38
Thank you.
294
998084
1230
Teşekkür ederim.
16:39
(Applause)
295
999648
6103
(Alkış)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7