Without farmers, you'd be hungry, naked and sober | Eric Sannerud

91,204 views ・ 2020-04-18

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Özge Belen Gözden geçirme: Gözde Alpçetin
00:13
So what do people usually say when you're about to give a public talk?
0
13016
3289
Bir kitle konuşması yapmak üzereyken insanlar genellikle ne söyler?
00:17
It's to imagine that your audience is naked.
1
17159
2468
Dinleyicilerinizi çıplak hayal edin.
00:19
(Laughter)
2
19651
1769
(Gülüşmeler)
00:21
Well, I'm doing a different trick tonight,
3
21444
2141
Bu gece farklı bir numara yapacağım
00:23
and I'm going to imagine all of us without farmers,
4
23609
3547
ve hepimizi çiftçiler olmadan düşüneceğim,
[Çiftçiler olmadan aç, çıplak ve gösterişsiz olurdunuz.]
00:27
and well, it's not so much different.
5
27180
2691
00:29
[Without farmers you'd be hungry, naked and sober]
6
29895
2429
çok da farklı değil.
(Gülüşmeler)
00:32
(Laughter)
7
32348
1001
00:33
And our farmers do so much more for us
8
33373
3022
Çiftçilerimiz bizim için beslenme ve kıyafet
00:36
than simply feed and clothe and provide us excellent things to drink.
9
36419
4888
ya da mükemmel içecekler sağlamaktan çok daha fazlasını yapıyor.
00:41
Our farmers are an important part of all of our communities,
10
41776
3685
Çiftçiler toplumumuzun önemli bir parçası,
00:45
particularly our rural communities.
11
45485
2333
özellikle kırsal kesimin.
00:48
And more than that,
12
48334
1833
Dahası,
00:50
they're a strong driver of resilient economics.
13
50191
3777
onlar esnek ekonominin güçlü sürücüleri.
00:54
Think about it this way:
14
54739
1480
Şu şekilde düşünün:
00:56
When a brewer buys hops from me, grown here in Minnesota,
15
56243
3429
Bir bira yapımcısı benden Minnesota'da yetişmiş şerbetçi otu aldığında
00:59
90 percent of that dollar stays in our state,
16
59696
2348
doların %90'ı eyaletimizde kalır,
01:02
compared to just 10 percent when they buy it from somewhere else.
17
62068
3120
başka yerden alındığında gelen %10 ile kıyasladığımızda
bunun anlamı büyük.
01:05
What that means is a lot.
18
65212
1865
01:07
That 90 percent means local jobs.
19
67101
2302
Bu %90'ın anlamı yerel işler.
01:09
It means tax revenue for better schools and roads.
20
69427
2943
Bunun anlamı daha iyi okullar ve yollar için vergi geliri.
01:12
It means support for the co-ops, the mechanics,
21
72394
2278
Kooperatifler, mekanik ve bir çiftliğin gelişmesi için
01:14
all the support staff that are needed for a farm to thrive.
22
74696
3516
gerekli olan tüm kadro için destek demek.
01:18
And they're our best stewards of the land.
23
78743
2033
Onlar toprağın en iyi şefleri.
01:20
This quote, I think, exemplifies what our family farmers do for us
24
80800
4100
Bence bu alıntı, aile çiftçilerimizin bizim için ustalıkla yaptığı
01:24
in stewarding our shared natural resources.
25
84924
2478
ortak doğal kaynaklarımızı örneklendiriyor.
01:28
"That land is a community is the basic concept of ecology,
26
88140
5847
"Toprağın bir topluluk oluşu ekolojinin temel kavramıdır
ama toprağın sevilmesi ve sayılması etiğin bir uzantısıdır."
01:34
but that land is to be loved and respected as an extension of ethics."
27
94011
4219
01:39
Now, they sure do a lot of good stuff for us.
28
99628
3451
Kesinlikle bizim için çok iyi şeyler yapıyorlar.
01:43
And our family farmers are great, we'd all agree.
29
103714
2641
Aile çiftçilerimiz harika, hepimiz hemfikiriz.
01:46
However,
30
106379
1912
Ancak
01:48
the trends in agriculture today are dire.
31
108315
2444
bugünlerde tarımdaki eğilimler korkunç.
01:50
The average age of a farmer in America,
32
110783
1881
Amerika'da son tarım sayımına göre
01:52
according to the latest agricultural census --
33
112688
2722
bir çiftçinin yaş ortalaması,
01:55
58.3.
34
115434
1500
58,3.
01:56
Of all the farmers,
35
116958
1928
Tüm çiftçilerin %33'ü 65 yaş üstü.
01:58
33 percent are 65 plus.
36
118910
2459
02:01
That's a little caricature of my grandpa.
37
121393
1986
Bu, büyük babamın küçük bir karikatürü.
02:03
(Laughter)
38
123403
1324
(Gülüşmeler)
02:04
He's still farming,
39
124751
1597
Hala çiftçilik yapıyor
02:06
and he's much older than 65.
40
126372
2134
ve 65'ten çok daha yaşlı.
02:08
But to put that in perspective,
41
128530
1477
Bunu bir bakış açısına koyarsak,
02:10
another important public service job, teaching,
42
130031
2831
bir diğer önemli devlet memurluğu ise öğretmenlik;
02:12
average age of teachers is 42.
43
132886
2001
ortalama öğretmenlik yaşı 42.
02:15
Our farmers are pretty old in this country.
44
135950
2333
Bu ülkede çiftçilerimiz oldukça eski.
02:18
And unfortunately,
45
138307
1961
Ne yazık ki
02:20
when they retire, if they retire,
46
140292
3570
emekli olduklarında, eğer olurlarsa,
02:23
we're not really replacing them.
47
143886
1882
onların yerini almıyoruz.
02:25
Of all the farmers that we added in this country
48
145792
2261
Bu ülkeye kattığımız bütün çiftçiler
02:28
between 2008 and 2012,
49
148077
2499
2008 ve 2012 yılları arasında,
02:30
across the entire United States --
50
150600
2095
tüm ABD genelinde --
02:32
see if you can catch this difference --
51
152719
1894
eğer bu farkı yakalayabilirseniz, bakın --
02:34
we added 2,000 under the age of 30.
52
154637
2732
30 yaşın altında 2000 kişi ekledik.
02:37
I'm one of those.
53
157393
2009
Bunlardan biri benim.
02:39
I'll be around to autograph some photos later, if you'd like.
54
159426
2889
İsterseniz, birkaç fotoğraf imzalamak için etrafta olacağım.
02:42
(Laughter)
55
162339
2024
(Gülüşmeler)
02:44
But, you know, our farmers are getting older
56
164665
2104
Bildiğiniz gibi, çiftçilerimiz yaşlanıyor ve onların yerini alamıyoruz --
02:46
and we're not replacing them --
57
166793
1516
02:48
what's going on here?
58
168333
1292
burada ne oluyor?
02:49
What are we going to do?
59
169649
1388
Ne yapacağız?
02:51
And I think there's a reason folks aren't coming into it,
60
171061
2699
Bence halkın gelmemesinde bir sebep var:
02:53
and that's prices.
61
173784
1159
fiyatlar.
02:54
We're going to go through a couple of slides like this.
62
174967
2578
Bunun gibi birkaç slayt üstünde gideceğiz.
Süt: Bu ABD'de bir galon süt şişesinin ortalama perakende satış fiyatıdır.
02:57
Milk: This is the average retail price of a gallon of milk in the United States.
63
177569
3777
$4.49
03:01
Four dollars forty-nine cents.
64
181370
1451
03:02
How much do you think the farmer gets?
65
182845
1812
Sizce çiftçi ne kadar kazanıyor?
03:04
Dollar thirty-two.
66
184681
2097
$1.32
03:06
We'll try again with bread.
67
186802
1331
Ekmekle tekrar deneyelim.
03:08
Average retail price of bread in America, three forty-nine.
68
188157
2777
Amerika'da ekmeğin ortalama perakende satış fiyatı: $3.49.
03:10
Farmer gets ...
69
190958
1313
Çiftçiler...
03:12
Twelve cents.
70
192295
1151
$0.12 alıyor.
03:13
Audience: Oh!
71
193470
1151
03:14
And so how are we supposed to have strong local farms
72
194645
3150
Bu senaryoda,
güçlü yerel çiftliklere
03:19
in this scenario?
73
199342
1170
nasıl sahip olabiliriz?
03:20
What are we supposed to do if there aren't any local farmers left?
74
200536
3523
Yerel çiftçi kalmadıysa ne yapabiliriz?
Bu, sadece bir çiftçi problemi değil,
03:25
And this isn't just a farmer problem,
75
205206
2493
03:27
it's not just something for the few of us farmers to sort out.
76
207723
3187
birkaç çiftçimizin halledebileceği bir şey değil.
03:30
This is an all-of-us problem.
77
210934
1389
Bu, hepimizi ilgilendiren bir problem.
03:32
This is rural and it's urban and it's statewide and it's nationwide.
78
212347
3428
Bu kırsal, kentsel, eyalet ve ülke çapında bir problem.
03:35
So what do we do about it?
79
215799
1734
Peki, bunun hakkında ne yapacağız?
03:38
I'll tell you that.
80
218426
1230
Size söyleyeceğim.
03:39
But first, a story.
81
219680
1267
Ama önce, bir hikaye.
03:41
The green movement, we're all kind of familiar,
82
221879
2842
Hepimize tanıdık olan yeşil hareket,
03:44
started in the '60s, planting trees.
83
224745
2182
60'larda ağaç dikerek başladı.
03:47
And now we've come such a long way.
84
227417
1771
Çok uzun bir yol kat ettik.
03:49
Green is part of our day-to-day lives.
85
229212
2276
Yeşil günlük yaşamımızın bir parçası.
03:51
It's part of the day-to-day lives of Fortune 500 businesses.
86
231512
3008
Günlük yaşamın Fortune 500 işletmelerinin bir parçası.
03:54
It's the subject of international treaties,
87
234544
2017
Bu uluslararası anlaşmaların,
03:56
the subject of presidential debates.
88
236585
2111
başkanlık tartışmalarının konusu.
03:59
You and I, we switch our light bulbs,
89
239125
1952
Siz ve ben ampullerimizi değiştiriyoruz,
04:01
we use reusable bags.
90
241101
2171
tekrar kullanılabilir çantalar takıyoruz.
04:03
We participate in the green movement each and every day.
91
243744
2659
Yeşil harekete her gün katılıyoruz.
04:06
Yet ...
92
246427
1333
Yine de...
04:07
and this is how we get to the idea --
93
247784
2730
fikri şu şekilde anlayabiliriz:
04:10
the food movement,
94
250538
1151
Gıda hareketi;
04:11
relatively younger, but also somewhat familiar, I imagine.
95
251713
3380
nispeten daha genç ama oldukça da tanıdık.
Bir manava gidiyorsunuz,
04:15
You go to the grocery store,
96
255117
1357
04:16
you see a sign that says "Buy local,"
97
256498
1809
"Yerli olanı satın al" diyen bir tabela görüyorsunuz,
04:18
you go to the farmers market, you go to the co-op,
98
258331
2619
çiftçi pazarlarına, kooperatiflere gidiyorsunuz,
04:20
you read books by prominent authors.
99
260974
2264
seçkin yazarların kitaplarını okuyorsunuz.
04:23
The food movement to date
100
263903
1214
Bugüne kadar gıda hareketi çatalla oylama olarak özetlenebilir.
04:25
could be summarized as voting with your fork.
101
265141
2888
04:28
The idea is: you pull a dollar out of your wallet --
102
268053
2539
Fikir şu: Cüzdanından bir dolar çıkarırsın,
04:30
how you spend that dollar affects the food system.
103
270616
2342
o doları nasıl harcadığın gıda sistemini etkiler.
04:32
It supports farmers close to home.
104
272982
2267
Çiftçilerin eve yakın olmasını destekler.
04:35
And that's all well and good, but where are we going?
105
275974
2508
Bunların hepsi iyi ama nereye gideceğiz?
04:38
How do we get to our renewable-energy moment
106
278506
2064
Yeşil hareketin yaptığı gibi
kendi yenilenebilir enerji anımıza nasıl ulaşabiliriz?
04:40
like the green movement did?
107
280594
1340
04:41
And this, I think, is what we need to do.
108
281958
2189
Bence yapmamız gereken şey bu.
04:44
Just voting with our fork is not solving the issues
109
284521
2888
Sadece çatallarımızla oylamak,
çiftçilerimizin yüzleştiği sorunları çözmüyor.
04:47
that our farmers are facing.
110
287433
1349
04:48
And so we need to do more than that.
111
288806
1754
Bundan daha fazlasını yapmamız gerekiyor.
04:50
I believe we must move on from just voting with our fork
112
290584
2913
Çatallarımızla oylamayı bırakıp
oylarımızla oylamamız gerektiğine inanıyorum.
04:53
to voting with our vote.
113
293521
1876
04:55
We need to take our dollars
114
295421
2857
Dolarlarımızı alıp
yerel olarak harcamaya devam etmemiz gerekiyor.
04:58
and continue to spend them locally.
115
298302
1685
05:00
We also need to show up at the ballot box for our farmers.
116
300011
2733
Çiftçilerimiz için oy sandığına çıkmamız gerekiyor.
05:03
This is bigger than just buying local strawberries
117
303167
2349
Yılda bir kere kendin seçebildiğin
yerel çilekleri satın almaktan çok daha büyük.
05:05
once a year at a pick-your-own.
118
305540
1777
Bu, ihtiyacımız olan değişiklikleri yapmak için
05:07
This is a year-round effort that we must make together
119
307341
2572
05:09
to make the change we need.
120
309937
1387
birlikte yapmamız gereken bir yıllık çaba.
05:11
Changes like fair pricing for farmers.
121
311793
2531
Çiftçiler için adil fiyatlandırma gibi değişiklikler.
05:14
That's quotas, supply management,
122
314348
2231
Bu pay, tedarik yönetimi
05:16
guaranteed prices.
123
316603
1200
ve garantili fiyatlardır.
05:18
Changes like fair and open trade.
124
318792
2405
Adil ve açık ticaret gibi değişiklikler.
Bunun anlamı ticaret savaşlarının sonudur.
05:21
That means ending trade wars.
125
321221
1934
05:23
And yeah, of course it means voting.
126
323499
2801
Evet, elbette oylamadır.
05:26
Now we all knew that one already, though.
127
326324
1953
Hepimiz bunu zaten biliyorduk.
05:28
For example, it's working.
128
328301
1261
Örneğin, bu işe yarıyor.
05:29
Hey, who's that?
129
329586
1674
Hey, kim o?
05:31
(Laughter)
130
331284
1674
(Gülüşmeler)
05:32
Just this year in Minnesota,
131
332982
2079
Minnesota'da sadece bu yıl,
05:35
we've passed a historic, first-in-the-country tax credit.
132
335085
2675
ülkede ilk vergi kredisine geçtik.
05:37
The Beginning Farmer Tax Credit.
133
337784
2133
Başlangıç Çiftçi Vergi Kredisi.
05:40
It incentivizes our transition of land
134
340323
2199
Arazinin mevcut nesilden
05:42
from the existing generation to the next generation.
135
342546
3015
gelecek nesillere geçişini teşvik ediyor.
05:46
That was done by a handful of us young farmers --
136
346125
2627
Bu, bizim gibi bir avuç genç çiftçi tarafından yapıldı.
05:48
we certainly don't have money, you saw that earlier.
137
348776
2444
Önceden gördüğünüz gibi kesinlikle paramız yok.
05:51
We don't have political experience.
138
351569
1707
Siyasi deneyimlerimiz yok.
05:53
But we showed up, and we made our voices heard.
139
353300
2230
Fakat biz geldik ve seslerimizi duyurduk.
05:55
And thanks to the support of farmers and non-farmers alike,
140
355554
2880
Çiftçi olan ve olmayanların desteğiyle
05:58
we got something incredible done here in this state.
141
358458
2534
burada inanılmaz bir şey yaptık.
06:02
If we can do it, anybody can do it.
142
362538
1944
Biz bunu yapabiliyorsak herkes yapabilir.
06:04
Now, that was all light and fuzzy and feels pretty happy.
143
364506
3285
Hepsi hafif ve bulanıktı, oldukça mutlu hissettirdi.
06:07
Skeptics in the audience, you're here.
144
367815
2277
Seyircideki şüpheciler, buradasınız.
06:10
That would be me, if I were here.
145
370116
1621
Eğer orada olsaydım, bu ben olurdum.
06:11
Skeptics are thinking,
146
371761
1222
Şüpheciler düşünüyor.
06:13
"Wow, what do we need to change about our food system?"
147
373007
2981
"Vay, gıda sistemimizde neyi değiştirmemiz gerekiyor?"
06:16
Farmers are great.
148
376704
1200
Çiftçiler harika.
06:18
We have unlimited food, and it's real cheap, too,
149
378260
2333
Sınırsız yiyeceğe sahibiz ve gerçekten ucuz;
06:20
isn't that great?
150
380617
1150
harika, değil mi?
06:22
Well, unfortunately,
151
382450
1246
Ne yazık ki
06:23
in the '80s and the '90s in this country, we went down a path of policy
152
383720
4278
80 ve 90'larda bu ülkede, bir politika yoluna gittik.
"Büyüyün ya da çıkın" olarak tarif edilebilir.
06:28
that could be described as "get big or get out."
153
388022
2833
06:31
And what "get big or get out" means is you maximize production
154
391926
3770
"Büyüyün ya da çıkın" maliyeti düşürürken
06:35
while minimizing costs.
155
395720
1534
üretimi arttırmak anlamına gelir.
06:37
On its face value, that sounds pretty simple.
156
397792
2436
Görünen yüzüyle kulağa oldukça basit geliyor.
06:40
However, that shift turned our farmers from a venerated class
157
400530
5928
Ancak çiftçilerimiz toplumumuzun
saygın ve değerli bir sınıfından
06:46
and a valued class in our society
158
406482
1746
06:48
into a cost to be minimized.
159
408252
1867
en aza indirilecek bir maliyete döndürdü.
06:51
That shift made it so that my great-grandfather,
160
411355
2651
Bu değişimi,
aileyi altı ineğiyle destekleyen büyük büyük babam,
06:54
who supported the family with six cows,
161
414030
3256
06:57
that same dairy,
162
417310
1894
aynı süt ürünleriyle başardı.
06:59
trying to support their family, has to be 600 cows today.
163
419228
2889
Bugün 600 inek olmalı,
07:02
Six-thousand-cow dairies are not unheard of.
164
422141
4047
6 bin inek sütü duyulmamış bir şey değil.
07:07
What happens when there's this one dairy farm
165
427446
2103
Eskiden yüzlercesi olan bir ülkenin tamamında
07:09
in an entire county,
166
429573
1175
07:10
where there used to be hundreds?
167
430772
1602
bir mandıra olursa ne olur?
07:12
The same could be said with corn or beans or field crops.
168
432954
3500
Aynı şey mısır, fasulye ya da tarla bitkileri için söylenebilir.
07:17
What happens when it takes 10,000 acres for one person to support themselves?
169
437116
3699
Bir kişi kendini desteklemek için 10 bin dönüm arazi alırsa ne olur?
07:21
When it used to only take 40.
170
441871
1933
Eskiden sadece 40 alırken.
Ne olduğunu haberlerde okuduklarımızdan biliyoruz.
07:25
We know what happens, we read about it in the news.
171
445038
2913
07:28
Broadly determined, rural decline,
172
448448
1620
Yaygın olarak belirlenen, kırsal düşüş;
07:30
but schools close, schools consolidate,
173
450092
1891
okullar kapanır, okullar birleşir,
postaneler kapanır, manavlar kapanır.
07:32
post offices close, grocery stores close.
174
452007
2706
07:35
People leave,
175
455649
1198
İnsanlar ayrılır,
07:36
the community suffers and goes away.
176
456871
2400
toplum acı çeker ve gider.
07:40
I believe all of us in this audience with ties to rural Minnesota
177
460109
3095
Kırsal Minnesota ile bağı olan herkesin
bu hikayeyi iyi bildiğine inanıyorum.
07:43
know this story well.
178
463228
1400
07:46
This is not a problem that we can solve with farmers markets and good intentions.
179
466117
4881
Bu çiftçi pazarları ve iyi niyetlerle çözebileceğimiz bir problem değil.
Çiftçilerimiz için fazlasını yapmalıyız.
07:51
We have to do more for our farmers.
180
471022
2586
07:53
Policy got us into this mess,
181
473632
2263
Bizi bu karmaşaya politika soktu
07:55
and policy can get us out.
182
475919
1733
ve politika çıkarabilir.
Amerikalı çiftçiler yaşlanıyor, azalıyor ve fakirleşiyor.
07:59
American farmers are only getting older, fewer and poorer,
183
479109
4672
Oysa devletimiz için çok önemliler.
08:04
yet they are crucial to our state.
184
484163
2267
08:06
They're the vibrancy in our rural communities.
185
486782
2404
Onlar kırsal toplumlarımıza canlılık,
08:09
They're the drivers of economic growth and stability,
186
489210
3342
ekonomik gelişim ve istikrarın öncüleri;
08:12
and they are our best protectors of our shared resources
187
492576
3778
ortak toprak, su ve hava kaynaklarımızın
08:16
of land, water and air.
188
496378
1533
en büyük koruyucuları.
08:18
So we have to do better for them.
189
498268
2039
Onlar için daha iyisini yapmalıyız.
08:20
So join me, would you?
190
500331
1467
Yani bana katılın, olur mu?
Çiftçilerimiz için savaşalım.
08:22
Let's fight for our farmers.
191
502220
1508
08:23
You can see it,
192
503752
1151
Görebilirsiniz,
08:24
we're already doing it in Minnesota, having great success.
193
504927
3155
Minnesota'da bunu başarıyla yapıyoruz.
08:28
And together, we can do even more.
194
508736
1833
Birlikte daha fazlasını yapabiliriz
08:30
And we must.
195
510593
1222
ve yapmalıyız da.
08:31
So we were voting with our fork before,
196
511839
3315
Önceden çatallarımızla oy kullanıyorduk,
bunu yapmaya devam etmek istiyoruz.
08:35
and we want to keep doing that.
197
515178
1792
08:36
But if I could have one idea for you to go home with today,
198
516994
2883
Bugün eve götüreceğin bir fikrim varsa
08:39
it's vote with your vote.
199
519901
1801
bu oyunla oylamandır.
08:41
And so to that end,
200
521726
1270
Bu amaçla,
üç deyince hep birlikte söyleyelim.
08:43
on the count of three, I'd like all of us to say it together.
201
523020
3074
08:46
Are you ready?
202
526118
1150
Hazır mısınız?
08:48
OK, one,
203
528477
1968
Tamam, bir,
08:50
two,
204
530469
1396
iki,
08:51
three.
205
531889
1163
üç.
Seyirci: Oyunla oyla.
08:53
Audience: Vote with your vote.
206
533076
2225
Çok iyi, teşekkür ederim.
08:55
Very nice, thank you.
207
535325
1167
08:56
I think you got it.
208
536516
1270
Bence anladınız.
08:57
(Applause)
209
537810
2527
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7