4 questions you should always ask your doctor | Christer Mjåset

117,076 views ・ 2019-10-14

TED


Videoyu oynatmak için lütfen aşağıdaki İngilizce altyazılara çift tıklayınız.

Çeviri: Vera Nisa Çelik Gözden geçirme: Nevaz Mescioğlu
00:12
I am a neurosurgeon,
0
12913
2197
Ben bir beyin cerrahıyım
00:15
and I'm here to tell you today that people like me need your help.
1
15134
4328
ve bugün, benim gibilerinin sizlere ihtiyacı olduğunu söylemek için buradayım.
Birkaç dakika içinde size nedenini söyleyeceğim.
00:20
And in a few moments, I will tell you how.
2
20119
2024
00:22
But first, let me start off by telling you about a patient of mine.
3
22167
4120
Fakat ilk önce size bir hastamdan bahsedeyim.
00:26
This was a woman in her 50s,
4
26311
2643
Yaklaşık 50 yaşlarında bir kadındı,
00:28
she was in generally good shape,
5
28978
2047
genel olarak iyi bir durumdaydı
00:31
but she had been in and out of hospital a few times
6
31049
2388
fakat göğüs kanseri tedavisi için
00:33
due to curative breast cancer treatment.
7
33461
3227
zaman zaman hastaneye girip çıkıyordu.
00:37
Now she had gotten a prolapse from a cervical disc,
8
37768
2873
Boyun fıtığı vardı
00:40
giving her radiating pain of a tense kind,
9
40665
3674
ve bu, ona sağ koluna kadar yayılan
00:44
out into the right arm.
10
44363
1944
bir türden acı veriyordu.
00:47
Looking at her MRI before the consultation,
11
47061
2762
Meslektaşlarıma danışmadan önce MR'ına baktığımda
00:49
I decided to suggest an operation.
12
49847
1769
ameliyat olmasını teklif etmeyi kararlaştırdım.
00:52
Now, neck operations like these are standardized, and they're quick.
13
52411
4441
Bu tarz boyun operasyonları standarttır ve çabuk biterler.
00:57
But they carry a certain risk.
14
57279
1611
Ancak bazı riskler vardır.
00:58
You make an incision right here,
15
58914
2150
Buradan bir kesik açarsınız
01:01
and you dissect carefully past the trachea,
16
61088
2857
soluk borusunun ve yemek borusunun üzerinden dikkatle geçersiniz
01:03
the esophagus,
17
63969
1338
01:05
and you try not to cut into the internal carotid artery.
18
65331
3237
ve şah damarı kesmemeye çalışırsınız.
01:08
(Laughter)
19
68592
1263
(Gülüşmeler)
01:09
Then you bring in the microscope,
20
69879
2238
Mikroskobu getirirsiniz,
01:12
and you carefully remove the disc and the prolapse
21
72141
2373
diski ve sinir köklerindeki sarkıntıyı
01:14
in the nerve root canal,
22
74538
1190
omuriliğe zarar vermeden
01:15
without damaging the cord and the nerve root
23
75752
2119
sinirlere yalnızca milimetreler varken
01:17
lying only millimeters underneath.
24
77895
2314
çıkartmaya çalışırsınız.
01:20
The worst case scenario is the damage to the cord,
25
80625
2460
Olabilecek en kötü şey omuriliğin zarar görmesidir.
01:23
which can result in paralysis from the neck down.
26
83109
4158
Bunun sonucunda boyundan aşağısının tamamen felç olduğu görülebilir.
01:28
Explaining this to the patient, she fell silent.
27
88673
2532
Bunları hastama anlattığımda sessizliğe büründü.
01:31
And after a few moments,
28
91229
1207
Bir süre sonra,
01:32
she uttered a few very decisive words for me and for her.
29
92460
3784
hem benim için hem de kendisi için aşırı kararlı birkaç kelime dile getirdi.
01:37
"Doctor, is this really necessary?"
30
97887
3484
"Doktor, bu gerçekten gerekli mi?"
01:41
(Laughter)
31
101395
1488
(Gülüşmeler)
01:44
And you know what I realized, right there and then?
32
104101
2933
Tam orada o an ne fark etmiştim biliyor musunuz?
01:47
It was not.
33
107418
1150
Gerekli değildi.
01:49
In fact, when I get patients like this woman,
34
109561
3024
Aslına bakarsanız bu kadın gibi hastalarım geldiklerinde
01:52
I tend to advise not to operate.
35
112609
2476
ameliyatı önermeme eğiliminde oluyorum.
01:55
So what made me do it this time?
36
115665
2133
Peki bu sefer değişen şey neydi?
01:59
Well, you see,
37
119153
1652
Bu sarkıntı çok hassastı.
02:00
this prolapse was so delicate,
38
120829
2236
02:03
I could practically see myself pulling it out of the nerve root canal
39
123089
3691
Henüz hastam konsültasyon odasına girmeden önce
02:06
before she entered the consultation room.
40
126804
2476
hakikaten kendimi sinir köklerindeki sarkıntıyı dışarı çekerken görebiliyordum.
02:09
I have to admit it, I wanted to operate on her.
41
129907
3000
Kabul etmeliyim ki onu ameliyat etmek istiyordum.
02:13
I'd love to operate on her.
42
133359
1873
Ameliyat etmek için can atıyordum yahu!
02:15
Operating, after all, is the most fun part of my job.
43
135256
3617
Ne de olsa ameliyat etmek işimin en eğlenceli tarafıydı.
02:18
(Laughter)
44
138897
2634
(Gülüşmeler)
02:22
I think you can relate to this feeling.
45
142538
2190
Bence hissettiklerimi anlıyorsunuz.
02:24
My architect neighbor says he loves to just sit and draw
46
144752
3881
Mimar komşum, oturup bir şeyler çizmeyi ve ev dizayn etmeyi sevdiğini söylüyor.
02:28
and design houses.
47
148657
1436
02:30
He'd rather do that all day
48
150117
1373
Parayı ödeyen müşterisiyle ev hakkında konuşurken
02:31
than talk to the client paying for the house
49
151514
3892
müşterisinin ev üzerinde bazı kısıtlamalar yapmasındansa
02:35
that might even give him restrictions on what to do.
50
155430
2944
tüm gün ev çizmeyi tercih ederdi herhalde.
02:39
But like every architect,
51
159073
1275
Yine de her mimar gibi
02:40
every surgeon needs to look their patient in the eye
52
160372
2986
cerrahların da hastaların gözlerine bakıp
02:43
and together with the patient,
53
163382
1465
ameliyatın kişi için iyi mi kötü mü
02:44
they need to decide on what is best for the person having the operation.
54
164871
3994
olduğuna karar vermeleri gerekir.
Bu kulağa kolay bir şeymiş gibi gelebilir.
02:50
And that might sound easy.
55
170264
1420
02:51
But let's look at some statistics.
56
171708
2621
Bir de istatistiklere bakalım.
02:56
The tonsils are the two lumps in the back of your throat.
57
176009
3098
Bademcikler boğazınızın ardında bulunan iki topakçıktır.
02:59
They can be removed surgically,
58
179419
2150
Cerrahi müdahele ile alınabilirler
03:01
and that's called a tonsillectomy.
59
181593
2056
buna da bademcik ameliyatı denir.
03:03
This chart shows the operation rate of tonsillectomies in Norway
60
183673
4301
Gördüğünüz grafik Norveç'teki bazı bölgelerin
03:07
in different regions.
61
187998
1429
bademcik ameliyatlarının oranını gösteriyor.
03:09
What might strike you is that there is twice the chance
62
189451
3682
Gözünüze ilk çarpan şey, çocuğunuzun Trondheim bölgesine oranla
03:13
that your kid -- because this is for children --
63
193157
3531
Finnmark bölgesinde bademcik ameliyatı olma şansının
03:16
will get a tonsillectomy in Finnmark than in Trondheim.
64
196712
3538
iki kat daha fazla olduğu olacaktır.
03:20
The indications in both regions are the same.
65
200862
2751
İki bölgedeki belirtiler de aynı.
03:24
There should be no difference, but there is.
66
204196
2256
Hiç fark olmamalı ama var.
03:26
Here's another chart.
67
206759
1452
Bu da bir başka grafik.
03:28
The meniscus helps stabilize the knee
68
208235
2168
Menisküs, dizleri dengede tutmaya yarar,
03:30
and can be torn or fragmented acutely,
69
210427
2256
genellikle futbol gibi sporlar esnasında
03:32
topically during sports like soccer.
70
212707
2400
aniden yırtılabilir ya da parçalanabilir.
03:35
What you see here is the operation rate for this condition.
71
215625
3236
Burada gördüğünüz şey bu sakatlığın ameliyat oranı.
03:39
And you see that the operation rate in Møre og Romsdal
72
219354
3771
Møre og Romsdal'daki ameliyat oranının
03:43
is five times the operation rate in Stavanger.
73
223149
3685
Stavanger'dekinin beş katı olduğunu görüyoruz.
03:47
Five times.
74
227427
1348
Beş katı.
03:49
How can this be?
75
229133
1285
Bu nasıl oluyor?
03:50
Did the soccer players in Møre og Romsdal
76
230442
1982
Møre og Romsdal'daki futbolcular
ülkenin başka yerlerindeki futbolculardan daha mı hileli oynuyor dersiniz?
03:52
play more dirty than elsewhere in the country?
77
232448
2151
03:54
(Laughter)
78
234623
1642
(Gülüşmeler)
03:56
Probably not.
79
236815
1150
Muhtemelen hayır.
Buna bazı bilgiler ekledim.
03:59
I added some information now.
80
239109
2159
04:01
What you see now is the procedures performed
81
241292
2150
Şu an ekranda gördüğünüz
açık maviler devlet hastanelerinde uygulanan işlemleri
04:03
in public hospitals, in light blue,
82
243466
2032
04:05
the ones in private clinics are light green.
83
245522
2984
ve açık yeşiller özel kliniklerde uygulanan işlemleri gösteriyor.
04:08
There is a lot of activity in the private clinics
84
248530
3350
Møre og Romsdal'daki özel kliniklere oldukça rağbet olmuş gibi görünüyor.
04:11
in Møre og Romsdal, isn't there?
85
251904
1933
04:14
What does this indicate?
86
254363
1373
Bu bize ne gösteriyor peki?
04:15
A possible economic motivation to treat the patients.
87
255760
3936
Hastalara bakması için doktorlara ekonomik motivasyon verilmiş olabilir.
04:20
And there's more.
88
260522
1150
Bu kadarla sınır değil.
04:23
Recent research has shown that the difference of treatment effect
89
263577
3763
Son zamanlarda yapılan bir araştırma
normal bir fizyoterapi ile diz ameliyatları arasında
04:27
between regular physical therapy and operations for the knee --
90
267364
3451
04:30
there is no difference.
91
270839
1524
hiçbir fark olmadığını gösteriyor.
04:32
Meaning that most of the procedures performed
92
272387
3755
Demek ki az önce gösterdiğim grafikteki çoğu ameliyat önlenebilirmiş,
04:36
on the chart I've just shown
93
276166
2206
04:38
could have been avoided, even in Stavanger.
94
278396
2651
Stavanger'da bile.
04:41
So what am I trying to tell you here?
95
281785
2437
Size ne demeye çalışıyorum öyleyse?
04:44
Even though most indications for treatments in the world
96
284246
5125
Dünyadaki çoğu hastalığın belirtileri standart olsa bile
04:49
are standardized,
97
289395
1166
04:50
there is a lot of unnecessary variation of treatment decisions,
98
290585
4294
lüzumsuz tedavi seçenekleri oldukça fazla
04:54
especially in the Western world.
99
294903
1833
özellikle Batı dünyasında.
04:57
Some people are not getting the treatment that they need,
100
297572
3176
Bazı insanlar ihtiyaçları olan tedaviyi alamıyorlar
05:01
but an even greater portion of you
101
301493
3063
fakat o insanlardan daha fazlası da gerektiğinden çok tedavi alıyor.
05:04
are being overtreated.
102
304580
1587
05:08
"Doctor, is this really necessary?"
103
308649
2785
"Doktor, bu gerçekten gerekli mi?"
05:11
I've only heard that question once in my career.
104
311458
2992
Yalnızca bir defa bu soruyu aldım.
05:14
My colleagues say they never heard these words from a patient.
105
314474
3858
Meslektaşlarım daha önce bu soruyu hiç duymadıklarını söylüyorlar.
05:19
And to turn it the other way around,
106
319431
1754
Bir de şöyle düşünelim,
bu soruyu bir doktora soracak olsanız
05:21
how often do you think you'll get a "no" from a doctor
107
321209
2555
05:23
if you ask such a question?
108
323788
1800
ne sıklıkla "hayır" kelimesini duyarsınız sizce?
05:26
Researchers have investigated this,
109
326487
1709
Araştırmacılar bunu inceledi
05:28
and they come up with about the same "no" rate
110
328220
2753
ve nereye giderseler gitsinler "hayır" oranının aynı olduğunu gördüler.
05:30
wherever they go.
111
330997
1167
05:32
And that is 30 percent.
112
332188
1707
Oran da %30.
05:33
Meaning, three out of 10 times,
113
333919
3967
Bu demek oluyor ki doktorunuz, önerdiği her on şeyden üçünde
05:37
your doctor prescribes or suggests something
114
337910
3539
size tamamen gereksiz bir şey öneriyor.
05:41
that is completely unnecessary.
115
341473
2674
05:46
And you know what they claim the reason for this is?
116
346545
2889
Bunun nedeninin ne olduğunu iddia ediyorlar biliyor musunuz?
05:50
Patient pressure.
117
350117
1150
Hasta baskısı.
05:52
In other words, you.
118
352832
1333
Yani bir başka deyişle, siz.
05:54
You want something to be done.
119
354943
2000
Siz, bir şeyler yapılmasını istiyorsunuz.
05:58
A friend of mine came to me for medical advice.
120
358665
2396
Bir arkadaşım tıbbi bir tavsiye için bana gelmişti.
06:01
This is a sporty guy,
121
361085
1152
Sporla uğraşan bir çocuktu,
06:02
he does a lot of cross-country skiing in the winter time,
122
362261
3554
kışın kros kayağı yapar
06:05
he runs in the summer time.
123
365839
1706
yazın da koşardı.
06:07
And this time, he'd gotten a bad back ache whenever he went jogging.
124
367569
4000
Yavaş koşu yaptığında sırtında derin bir acı hissettiğini söyledi.
06:11
So much that he had to stop doing it.
125
371593
2193
Acısı koşuyu bıraktıracak derecede çoğalmıştı hatta.
06:15
I did an examination, I questioned him thoroughly,
126
375053
3304
Muayene ettim, sorular sordum
06:18
and what I found out is that he probably had a degenerated disc
127
378381
3134
ve anladım ki büyük ihtimalle omurgasının alt tarafında
06:21
in the lower part of his spine.
128
381539
2067
dejenere olmuş disk vardı.
06:24
Whenever it got strained, it hurt.
129
384087
2363
Her kasıldığında acı veriyordu.
06:28
He'd already taken up swimming instead of jogging,
130
388165
2348
Koşu yerine yüzmeye başlamıştı.
06:30
there was really nothing to do,
131
390537
1501
Yapacak bir şey yoktu
06:32
so I told him, "You need to be more selective
132
392062
2134
bu yüzden ona "Egzersizlerin hakkında daha seçici olmalısın,
06:34
when it comes to training.
133
394220
1317
06:35
Some activities are good for you,
134
395561
1603
bazı aktiviteler senin için iyi, bazıları kötü olabilir."
06:37
some are not."
135
397188
1230
06:39
His reply was,
136
399665
1292
Cevabı şuydu:
06:41
"I want an MRI of my back."
137
401919
1800
"Sırtımdan MR çektirmek istiyorum."
06:45
"Why do you want an MRI?"
138
405776
1379
"Neden MR çekirmek istiyorsun?"
06:48
"I can get it for free through my insurance at work."
139
408236
2800
"İş sigortam sayesinde ücretsiz çektirebilirim."
06:51
"Come on," I said -- he was also, after all, my friend.
140
411807
3119
"Yapma ya," dedim. Sonuçta arkadaşımdı. "asıl sebebi bu olamaz."
06:54
"That's not the real reason."
141
414950
1882
06:56
"Well, I think it's going to be good to see how bad it looks back there."
142
416856
4500
"Sırtımın ne kadar kötü bir durumda olduğunu görmek iyi olacak."
07:03
"When did you start interpreting MRI scans?" I said.
143
423094
2945
"Ne zamandan beri çekilen MR'ları yorumluyorsun sen?" dedim.
07:06
(Laughter)
144
426063
2050
(Gülüşmeler)
07:08
"Trust me on this.
145
428137
1452
"Bana inan, taramaya falan ihtiyacın yok senin."
07:10
You're not going to need the scan."
146
430026
2060
07:12
"Well," he said,
147
432780
1753
"Ama yani," dedi
07:14
and after a while, he continued, "It could be cancer."
148
434557
2921
bir süre sonra devam etti, "ya kansersem?"
07:17
(Laughter)
149
437869
2204
(Gülüşmeler)
07:20
He got the scan, obviously.
150
440097
1800
Taramasını aldı, tabii ki.
07:22
And through his insurance at work,
151
442907
1634
İş sigortası sayesinde meslektaşlarımdan birini gördü,
07:24
he got to see one of my colleagues at work,
152
444565
2040
07:26
telling him about the degenerated disc,
153
446629
2127
o da dejenere olmuş diskten ve yapacak bir şey olmadığından bahsetti;
07:28
that there was nothing to do,
154
448780
1416
07:30
and that he should keep on swimming and quit the jogging.
155
450220
3385
arkadaşımın yüzmeye devam etmesi ve koşuyu bırakması gerektiğini söyledi.
Bir zaman sonra arkadaşımla karşılaştım ve bana dedi ki
07:36
After a while, I met him again and he said,
156
456196
2064
07:38
"At least now I know what this is."
157
458284
1953
"En azından bunun ne olduğunu artık biliyorum."
07:40
But let me ask you a question.
158
460712
1619
Size bir soru sorayım o zaman.
07:42
What if all of you in this room with the same symptoms had an MRI?
159
462355
4119
Bu odadaki semptomları aynı olan herkes MR çektirseydi ne olurdu?
07:46
And what if all the people in Norway
160
466498
2690
Ya da Norveç'teki ara sıra sırtı ağrıyan herkes MR çektirseydi?
07:49
had an MRI due to occasional back pain?
161
469212
3610
07:54
The waiting list for an MRI would quadruple, maybe even more.
162
474061
3612
MR sırası bekleyen hasta sayısı dört katına çıkardı, belki daha da fazla
07:58
And you would all take the spot on that list
163
478180
2765
ve siz belki de gerçekten kanser olan birinin sırasını almış olurdunuz.
08:00
from someone who really had cancer.
164
480969
2333
08:03
So a good doctor sometimes says no,
165
483919
3572
O yüzden iyi bir doktor bazen hayır der
08:07
but the sensible patient also turns down, sometimes,
166
487515
4349
ancak anlayışlı bir hasta da bazen
teşhis konulma ya da tedavi edilme imkânını geri çevirir.
08:11
an opportunity to get diagnosed or treated.
167
491888
2654
08:16
"Doctor, is this really necessary?"
168
496782
3301
"Doktor, bu gerçekten gerekli mi?"
08:20
I know this can be a difficult question to ask.
169
500472
3317
Bu soruyu sormak size zor geliyor olabilir.
08:24
In fact, if you go back 50 years,
170
504377
1899
Aslına bakarsanız 50 yıl öncesine kadar
08:26
this was even considered rude.
171
506300
2353
bu soruyu sormak kabalık sayılırdı.
08:28
(Laughter)
172
508677
1122
(Gülüşmeler)
08:29
If the doctor had decided what to do with you,
173
509823
2446
Doktor sizin hakkınızda ne karar verdiyse o olurdu.
08:32
that's what you did.
174
512293
1334
08:35
A colleague of mine, now a general practitioner,
175
515574
2245
Şu an pratisyen doktor olan bir meslektaşım
08:37
was sent away to a tuberculosis sanatorium as a little girl,
176
517843
4341
küçük bir kızken verem hastalığının tedavi edilmesi için altı aylığına
bir sağlıkevine gönderilmiş.
08:42
for six months.
177
522208
1159
08:43
It was a terrible trauma for her.
178
523391
1857
Bu onun için dehşet verici bir travmaymış.
08:45
She later found out, as a grown-up,
179
525703
2341
Büyüdüğünde öğrenmiş ki
08:48
that her tests on tuberculosis had been negative all along.
180
528068
3541
verem hastalığı için yaptırdığı tüm testler negatif çıkmış.
08:52
The doctor had sent her away on nothing but wrong suspicion.
181
532403
3539
Doktoru onu yanlış bir şüphe yüzünden sağlıkevine göndermiş.
08:56
No one had dared or even considered confronting him about it.
182
536419
4404
Kimse doktora karşı çıkmaya ne cesaret etmiş ne de bunu düşünmüş.
09:01
Not even her parents.
183
541268
1400
Ebeveynleri bile.
09:03
Today, the Norwegian health minister
184
543506
3246
Günümüzde, Norveç sağlık bakanı
09:06
talks about the patient health care service.
185
546776
3380
hasta sağlık hizmetleri hakkında konuşuyor.
09:10
The patient is supposed to get advice from the doctor about what to do.
186
550680
4406
Hasta, ne yapılması gerektiği hakkında doktora danışmak zorunda.
09:16
This is great progress.
187
556340
1841
Bu büyük bir ilerleme.
09:18
But it also puts more responsibility on you.
188
558205
3381
Fakat bu sizin üzerinize de oldukça çok sorumluluk yüklüyor.
09:21
You need to get in the front seat with your doctor
189
561919
2917
Ön koltuğa doktorunuzla oturmalısınız
09:24
and start sharing decisions on where to go.
190
564860
2147
ve nereye gitmeniz gerektiği hakkında fikirleşmelisiniz.
09:27
So, the next time you're in a doctor's office,
191
567420
3563
Öyleyse bir daha muayenehanede bulunduğunuzda
sizden doktorunuza şu soruyu sormanızı istiyorum:
09:31
I want you to ask,
192
571007
1889
09:32
"Doctor, is this really necessary?"
193
572920
3063
"Doktor, bu gerçekten gerekli mi?"
09:36
And in my female patient's case,
194
576315
2309
Bahsettiğim kadın hastam gibi vakalarda
09:38
the answer would be no,
195
578648
2310
cevabım hayır olurdu
09:40
but an operation could also be justified.
196
580982
2667
ama bazen ameliyat etmek de gerekli olabilir.
09:44
"So doctors, what are the risks attached to this operation?"
197
584165
4721
"Peki ameliyatın riskleri ne?"
09:49
Well, five to ten percent of patients will have worsening of pain symptoms.
198
589488
5454
Hastaların %5-10'u acılarının kötüleştiğini söylüyor.
09:55
One to two percent of patients
199
595427
1714
Hastaların %1-2'sinin yaralarında ise
09:57
will have an infection in the wound or even a rehemorrhage
200
597165
3015
enfeksiyon ya da kanama oluyor
10:00
that might end up in a re-operation.
201
600204
2400
bunun sonucunda ise yeniden ameliyat olmaları gerekiyor.
10:04
0.5 percent of patients also experience permanent hoarseness
202
604069
3587
Hastaların %0,5'inde kalıcı ses kısıklığı görülüyor
10:07
and a few, but still a few,
203
607680
1794
ve bir kısmı kollarında hatta bacaklarını kullanmada
10:09
will experience reduced function in the arms or even legs.
204
609498
4369
işlevsizlik görülüyor.
10:15
"Doctor, are there other options?"
205
615163
2452
"Doktor, başka seçenekler var mı?"
10:18
Yes, rest and physical therapy over some time
206
618131
3378
Evet var, dinlenin ve bir süre fizyoterapi alın.
10:21
might get you perfectly well.
207
621533
2026
Bu sizi belki de tamamen iyileştirir.
10:25
"And what happens if I don't do anything?"
208
625105
2730
"Hiçbir şey yapmazsam ne olur?"
10:27
It's not recommended,
209
627859
1175
Bunu önermiyoruz
10:29
but even then, there's a slight chance that you will get well.
210
629058
3031
ama yapmazsanız bile küçük bir ihtimal iyileşme şansınız var.
10:33
Four questions.
211
633002
1150
Dört tane soru.
10:34
Simple questions.
212
634780
1517
Basit sorular.
10:36
Consider them your new toolbox to help us.
213
636321
4357
Bunları, bize yardım edecek bir alet çantası gibi görün.
10:40
Is this really necessary?
214
640702
1611
Bu gerçekten gerekli mi?
10:42
What are the risks?
215
642337
1793
Riskler neler?
10:44
Are there other options?
216
644154
1556
Başka seçenekler de var mı?
10:45
And what happens if I don't do anything?
217
645734
3160
Hiçbir şey yapmazsam ne olur?
10:49
Ask them when your doctor wants to send you to an MRI,
218
649334
4047
Bu soruları, doktorunuz sizi MR çektirmeye göndermek istediğinde,
10:53
when he prescribes antibiotics
219
653405
2293
reçeteye antibiyotik yazdığında
10:55
or suggests an operation.
220
655722
2103
ya da ameliyat önerdiğinde sorun.
10:58
What we know from research
221
658282
1708
Araştırmalardan öğrendiğimiz kadarıyla
11:00
is that one out of five of you, 20 percent,
222
660014
3190
her beş kişiden biri, yani %20'si,
11:03
will change your opinion on what to do.
223
663228
2531
ne yapılması gerektiği hakkındaki fikirlerini değiştiriyorlar.
11:06
And by doing that, you will not only have made your life
224
666624
3342
Bunu yaparak sadece hayatınızı kolaylaştırmayacak, daha iyi yapmayacak
11:09
a whole lot easier, and probably even better,
225
669990
3562
11:13
but the whole health care sector
226
673576
1956
aynı zamanda tüm sağlık sektörünün
11:15
will have benefited from your decision.
227
675556
3060
sizin kararınızdan faydalanmasını sağlayacaksınız.
11:19
Thank you.
228
679354
1182
Teşekkür ederim.
11:20
(Applause)
229
680560
3686
(Alkışlar)
Bu web sitesi hakkında

Bu site size İngilizce öğrenmek için yararlı olan YouTube videolarını tanıtacaktır. Dünyanın dört bir yanından birinci sınıf öğretmenler tarafından verilen İngilizce derslerini göreceksiniz. Videoyu oradan oynatmak için her video sayfasında görüntülenen İngilizce altyazılara çift tıklayın. Altyazılar video oynatımı ile senkronize olarak kayar. Herhangi bir yorumunuz veya isteğiniz varsa, lütfen bu iletişim formunu kullanarak bizimle iletişime geçin.

https://forms.gle/WvT1wiN1qDtmnspy7